Zevk Dolu Bir Hayat #49

Sena beni arıyor bende bir yandan düşünüyordum şimdi ne bok yiyeceğim diye.Anlımda hafif ter damlaları oluşmaya başlamış yüzüm bir anda düşmüştü.

Ece:Emre iyi misin birşey mi oldu.

Ben:Yo yo yok birşey yok hemen geliyorum sen k k k keyfine ba bak.

Ben hemen kalkıp Korumanın yanında gittim.

Koruma:Buyrun efendim bir isteğiniz mi vardı?

Ben:Bana acilen Serkan Beyin ofisini göster.

Koruma:Ama Serkan Bey olmadan yapamam böyle birşey.

Ben:Sana yap diyorum hemen çabuk.

Koruma benim böyle söylemem üzerine telaşlı bir şekilde ofise yürümeye başlamıştı.

Hemen ofisin kilidini açtı ben içeriye girdim.

Koruma:Efendim ne yapacaksınız?

Ben:Sevgilim arıyor sen kapının önünde bekle.

Koruma:Tamam Efendim ama lütfen çabuk olun böyle birşey yaptığımı görürlerse beni işten atarlar.

Ben:Birşey olmazzz hadi gittt.

Koruma kapıyı kapatmıştı.Sena 2.kere arıyordu.

Telefonu açıp sanki telaşlıymışım gibi nefes nefese kalmış numarası yapıyordum.

Sena:Neredeydin.

Ben:Aşkım yan ofisteydim anca duydum sesini bir şey mi oldu.

Bu arada odanın yalıtımı sayesinde müzik sesi neredeyse duyulmuyordu bile.

Sena:Yooo öylesine bir göreyim dedim seni.

Ben:Aşkım işler çok toplantıya gideceğim yarın sabah konuşsak.

Sena:Ne yani gece gelmeyecek misin.

Ben:Aşkım burada kalırım siz kendinize dikkat edin işler anca biter kaç gündür gelmiyorum.

Sena:Peki tamam canım kendine dikkat et.

Ben:Sende canım.

Telefonu kapatmış arkama yaslanıp derin bir nefes almıştım.İçimden o korku hissi gitmişti sonunda.

Yavaşça yerimden kalkıp kapıyı açtım.

İnsanlar yavaş yavaş gitmeye başlamış artık kendimizi geceye kaptırabilirdik.

Kapıyı açtığımda koruma karşımda bekliyordu.

Ben:Bu arada sana bağırdığım için kusura bakma bir anlık heyecan ile oldu.

Koruma:Sorun değil efendim.

Cebimden biraz para çıkarıp adamın cebine sıkıştırdım.

Ben:Teşekkür ederim beni büyük bir yükten kurtardın.

Koruma:Rica ederim efendim her zaman.

İçeriye doğru girdik.

Ece’ye baktığımda masum masum bir bebek gibi insanlara bakıyordu.Çok tatlı gözüküyordu.

Ben Ece’nin yanına dorğu yavaşça yürümeye başladım.Ece beni gördüğünde ayaklanıp bana doğru yürümeye başlamıştı.

Ece:İyi misin birşeyin yok değil mii.

Ben:Yok sorun yok sadece nefesim daraldı çözdük.

Ece:İyi değilsen gidebiliriz.

Ben:(Gülimseyerek)Gecemiz daha yeni başlıyor hanımefendi.

Ece:Öyle miiii.

Ben:Bu gece senin gecen.

Ece küçük bir kız gibi sevincini yapıp bana sarılmıştı.

Bende ona sarılıp saçlarını okşamıştım.O güzel sarı saçları onu daha da güzel yapıyordu…

Yerimize geçip oturduk.Garsona bir el işareti yaptım.

Garson:Buyrun efendim.

Ben:(Ece’ye bakarak)Alkol kullanırsın değil mi?

Ece:Yani biraz sapıtıyorum içince.

Ben:Birşey olmaz yanında ben varım.

Garsona doğru dönüp.

Ben:Bize biraz ağır birşeyler getirirmisiniz?

Garson:Tabi ki efendim.(Arkasını dönüp bara doğru gitti.)

Ece:Sende beni sarhoş etmeye meraklısın bakıyorumda.

Ben:Ee eğlencesi orada değil mi?

Ece:Bilmem artık öğreneceğim.

Ben:Birşey olmazz.(!)

Garson yanımıza geldiğinde elinde 100Cl güzel kaliteli bir viski vardı.

Viskinin yanında fıstık enerji içeceği getirmişti.

Bunları masaya koyup geri uzaklaştı.

Ece:Kesin sarhoş oldum bu gece sana emanetim ona göre.

Ben:Tamam bendesinnn.

Viskiyi açıp ikimizede birer kadeh koymuştum.

Yavaş yavaş ikimizde içip bir yandan keyfimize bakıyorduk.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir