Türkiyenin En Büyük Hikaye Platformu

admin@yetiskinhikayeleri.net

Üyeliğinizi tamamlamak için bize ulaşın!

Yengem ile Olan İlişkim Bölüm 1

Yıl 2010’du… 17 yaşında bir gençtim henüz. Bir sabah kahvaltı yaparken annem gözleri ışıldar bir biçimde ” Berke, dayın iş yerinde çalıştığı biriyle evlenme kararı almış. Evleneceği kişinin adı Belkıs’mış. ” dedi. Bu haberi duyunca dayım hakkında düşünmeye başladım. Kendisi agresif, kavgaya meyilli – ki hatta bu yüzden kısa süreli hapis yatmışlığı da vardır- arıza bir tipti. Yaşı 30 olup, bir seyahat acentasında hayatında ilk kez düzenli olarak çalışmaya başlamıştı. Ve çalıştığı yerdeki birisiyle de evlenme kararı almıştı. Düğün gelecek yaz yapılacaktı. Bir süre daha bu durum hakkında düşündükten sonra daha fazla umursamayarak yemeğimi yemeye devam ettim.

Yıl 2011 oldu… 18 yaşıma basıp reşit olmuştum bile. Düğün için Manisa’ya gitmiştik. Dedemler ve anneannemlerle birlikte gelinin babasının evine gittik. Belkıs yengemi ilk kez orada gördüğümde nefesim kesildi. Sapsarı saçları, güzel ela gözleri, al al yanakları, kırmızı ruj sürülmüş orta kalınlıktaki dudakları ve dizinin biraz üstüne kadar gelen elbisesiyle kendi farkında bile olmadan oracıkta sikimi kaldırmıştı. Kot pantolon giydiğim için yarağım apaçık ortaya çıkabilirdi, bu yüzden refleks olarak bacak bacak üstüme attım. İçimden, ” Ulan dayı! Senin gibi serseri bir tip boyu bu kadar kısa olmasa Rus sanacağım bir kızı nasıl tavlayıp bir de evlenmeye ikna etti? Vay amına koyduğuma bak hele! ” diye geçirdim. Dayımı arıza bir tip olduğu, sadece kendini düşündüğü, para için götünü bile verecek bir karaktere sahip olduğu ve potansiyel bir katil olduğu için hiç sevmezdim.

Belkıs yengem içeridekilere çay servisi yapıyordu. Sıra bana gelince gülümseyerek, ” Şeker ister misin canım? ” dedi. O böyle deyince ilk anda heyecandan tükürüğüm boğazıma kaçtı ve konuşamadım, hemen boğazımı temizleyip cevap verdim, ” Evet, isterim. Teşekkür ederim. ” O, bana şekeri uzatırken biraz eğilmek zorunda kaldı ve göğüsleri ayan beyan ortaya çıktı. Ota boka kalkan sikim bu manzarayı görünce hemen kalkışa geçti. Durumun belli olmaması adına ölmüş babannemi düşündüm ve sikim inmeye başladı.

Düğün o yaz gerçekleşti ve biz de Burdur’daki evimize döndük. “Dayıma bak amına koyayım! Karaktersiz, serseri herifin teki ilik gibi hatunla evlendi. Kızlar harbiden de piç erkeklere düşüyor lan galiba! Ben hayatta böyle karı sikemem. ” diye düşünürken olayların çok farklı yerlere gideceğini nereden bilebilirdim ki?

Yıl 2016….Artık 23 yaşıma gelmiştim. Aradan geçen 5 yılda yengemle aramda pek kayda değer bir şey yaşanmamıştı. Zaten farklı şehirlerde olduğumuz için dayımlarla ayda yılda bir görüşüyorduk. Onlara gittiğimizde yengemi gördüğüm her an sikim kalktığı için boş bir oda bulur ve 31 çekip dururdum.

2016 yılı benim için çok farklı bir yıl olacaktı. Çünkü dayım ve yengemin evliliği ile ilgili öğrendiğim şeyler ve devamında gelişen olaylar beni asla eskisi gibi yapmayacaktı.

Aradan geçen yıllarda dayımın kendisine takık, psikopat bir sevgilisi olduğunu öğrendim. Kumar, sigara ve esrar gibi kötü alışkanlıkları da cabasıydı. Üstelik Belkıs yengem dayıma platonik âşık olduğu için tüm bunları bilerek dayımla evlenmişti. 2011 yılında Berna isimli bir kız çocukları olmuştu. Bu süreçte benim yarım akıllı dayımın sanki çok anlıyormuş gibi teyzeme de borç takarak tüm parasını borsaya ve kriptoya yatırıp kaybetmesi, dayım ve yengemin evliliğinde bir domino taşı etkisi yaratmıştı. Yengemin sürekli bu takıntılı kadından bahsetmesi ve dayımın tüm parasını kaybetmesi yüzünden boşanmak üzereydiler. Ancak dayım, ” Kızım Berna benimle kalmalı! Boşanırsak mahkeme kızımı sana verir. Öyle bir durumda seni öldürürüm. Sen mezara ben hapse gideriz ve Berna’yı ikimiz de göremeyiz. “demişti. Bu sözler karşısında hayatın sillesini yiyen yengem mecburen evli kalmak zorunda kalmıştı.

O güzel ve hayat dolu yengem gitmiş, yerine olduğundan yaşlı gösteren, yüzü kırışmaya başlayan bir kadın gelmişti. Onun hâline gerçekten çok üzülüyordum ama bir yandan da tüm bu yaşadıklarını hak ettiğini kendime hatırlatıyordum. Çünkü yengem, dayımın ne bok olduğunu bilerek onunla evlenmişti. Şimdi hayatını bitiren bu felaket kararın ceremesini çekiyordu. Böyle düşüncelere dalarken yarın Manisa’ya gideceğimizi hatırladım. Mutlaka dayımların evine gidip yengemi görmek istiyordum.

Manisa’ya geldiğimizin 3.günüydü. Burada hiç rahat değildim çünkü dedemin evi her zaman kalabalık olurdu, bu yüzden de çok 31 çekemezdim. 3 gündür 31 çekmeyen ben azgınlıktan bayır domuzu gibi olmuştum. Ben böyle acınası bir hâldeyken, evdekilere dayımlara gideceğimi söyledim ve yola koyuldum.

Aradaki mesafe çok uzun değildi. Arabayla 10 dakika sürüş yaptıktan sonra dayımın evine ulaştım. Kapıyı tam çalacaktım ki içeriden bağırma sesleri geliyordu. Tam da bu durumda içeri girmek doğru olmaz, ben de huzursuz olurum diye düşünüyordum ki bir anda kapı açıldı ve dayım çıktı, beni görünce şaşırdı. Kapının hemen arkasında yengem duruyordu. Ona doğru baktım ve hayatımın şokunu geçirdim. O dünya güzeli kadın ne hâle gelmişti öyle! Yüzünde kırışıklıklar, hayattan bıkmış gözler; resmen ayakta bir depresyondu. O an içimde istemsizce bir merhamet ve acıma duygusu ortaya çıktı ve yengem bana çok masum geldi. Dayıma çok öfkelendim ama belli etmedim. Eğer bana sinirlenirse bu manyak orospu çocuğu canıma bile kastedebilirdi.

Bir yanıt yazın

İlgili Hikayeler