YASAK DUYGULAR 22

KADERİN CİLVESİ

Eve gelirken arada dikiz aynasından anneme bakıyordum. Tuğçe annemi sarıp sarmalamış , öpücüklere boğuyordu. Evin önüne geldiğimizde yavaşladım. Arka kapıyı açtım. Tuğçeyle annemi yavaşça arabadan indirmeye çalıştık ama yapamadık. Annem ;

  • Lütfen yavaş çocuklar. Ayağım çok acıyor… Annemin bu masum halleri beni çok etkilemişti. Yıllarca dominant bir karakter olarak üzerimizde mutlak ve sarsılmaz otoritesini kurmuştu. Şimdide bütün masumluğu ve tatlı halleriyle ikimizi de etki altına almıştı. Tuğçe’ye dönerek ;
  • Tuğçem bu böyle olmayacak. Sen çekil ben kucağıma alayım.. dedim. Annemi yavaşça kucağıma alırken Tuğçe de önümüzden evimizin kapısını açmak üzere hızlandı. Annem ellerini boynuma atmış , mavi gözlüklerini çevreleyen beyaz gözlükleriyle çok tatlı gözüküyor ve tebessümle yüzüme bakıyordu. Tuğçe heyecanla kapıyı açmaya çalışırken annemin küçük burnuna tatlı bir öpücük kondurdum.
  • İyisin dimi anne ?Annem Tuğçe’ye göz ucuyla baktı ve yanağıma içten bir öpücük kondurdu .
  • İyiyim bir tanem . Tuğçe ;
  • Hah açtım .
  • Hele şükür Tuğçe.
  • Tamam ya heyecan yaptım biraz . Yavaşça içeriye girdik. Holdeki kanepeye annemi yavaşça bıraktım . Ayağının altına yastıklar koydum .
  • Tuğçe dolaptan buz getirir misin soğuk kompres yapalım
  • Hemen getiriyorum… Annemin ayaklarının dibinde oturuyordum . Siyah hafif yırtmaçlı eteğinden dizlerinin soyulduğunu görmüştüm.
  • Çok kötü düşmüşsün anne ?
  • Sorma Buğram. Ayağım takıldı işte . Nazara mı geldik ne anlamadım .
  • Bu kadar güzel olunca nazar da olur tabii sahip. Annem gülerek;
  • Hıhı öyle…
  • Yalan mı sanki. İstersen senin koruman olayım ömür boyu ne dersin ? Annem kahkaha atarak;
  • Offf Buğra güldürme beni … Tuğçe buz torbasını getirdi , sandalyeyi annemin başucuna koydu. Sağ ayak bileğine nazikçe buz torbasını koyduğumda annem acının etkisiyle yavaşça doğrulmaya çalıştı. Tuğçe annemin alnına öpücükler kondurarak ;
  • Sakin ol güzel annem … Annem başını tekrar yastığa koydu . Hafif hafif buz torbasını aralıklarla koymaya devam ettik ..
  • Anne nasıl iyi geldi mi ?
  • Çok iyi geldi Buğra. Sağ olun .. Üzerimi değiştirsem çok güzel olacak . Kıyafetler sıktı.
  • Ben çıkayım . Tuğçe sen giydirirsin …
  • Tamam .. ikimizde üst kata çıktık . Tuğçe annemin odasına girdi. Annemin dolabından kısa gri bir şort ve beyaz geniş bir tişört aldı ve aşağı indi . Bende havalandırmak için odamın penceresini açtım. Biraz telefonla oynadıktan sonra merdivenlerden yavaşça aşağı indim . Tuğçe annemi giydirmiş , fısıltıyla;
  • Tenin ne kadar güzel. Göbüşünde de gram yağ yok. Annem gülerek ;
  • Giydirirken bunu mu düşündün? Tuğçe gülerek;
  • Evet… Sana çekmişim işte … İyileşince bende plates yapmak istiyorum…Yanlarına gittiğimde;
  • Anne aç mısın bir şey istiyor musun? Annem nazlanarak;
  • Biraz acıktım ama …
  • Hemen bir şeyler hazırlayalım. Tuğçe sen komprese devam et ben de bir şeyler hazırlayayım. Mutfağa girdim . Dolaptan Kahvaltılık tarzı bir şeyler çıkardım .Çay suyunu koydum ve iki yumurta kırdım. Tekrar Hole gittim. Annem bembeyaz bacaklarını uzatmış telefonla konuşuyordu.
  • Yok ablacım iyiyim ben . İkisi de çok ilgileniyorlar. Bir şeye ihtiyacım olursa ararım ben seni. Tamam görüşürüz dedi ve telefonu kapattı.
  • Teyzeniz . Gelmek istedi ama istemedim. Siz varken gerek yok dimi ? Annem mavi gözlerini ikimize çevirmişti.
  • Evet annecim . Biz bakarız sana merak etme .. Yavaşça kanepeye doğru eğildim . Annem ellerini boynuma atarken bembeyaz baldırlarından sıkıca kavradım ve mutfağa götürdüm. Tuğçe çaya bakarken yavaşça mutfaktaki sandalyeye oturttum. Annem ellerini çenesinde birleştirmiş hayranlıkla bana bakıyordu. Hafif öksürerek “yeter bakma “” gibisinden kaşlarımı kaldırınca gülerek önüne döndü ve telefonla oynamaya başladı. Sohbet ederek kahvaltımızı yaparken Tuğçe annemi elleriyle besliyordu. Annem ;
  • Kızım Allah’tan ayağımı burktum . Ya kırılsaydı ne yapacaktın ? Tuğçe elindeki reçel sürdüğü küçücük ekmek parçasını annemin ağzına götürdükten sonra :
  • O zaman seni pamuklara sarıp sarmalardık dimi Buğra?
  • Evet Tuğçem . Evimizin direği annem … Saçının teline zarar gelse dünyayı yakarım onun için … Annem bu sözlerimizle duygulanmıştı. Masmavi gözleri buğulanmış ,beyaz camlı gözlüklerinin altına ellerini götürerek gözlerini ovuşturmaya başlamıştı. Tuğçe ;
  • Annecim yapma böyle diyerek boynuna sarıldı ve öpücüklere boğdu. Bende elimi sırtına koydum ve saçlarına öpücükler kondurdum. Bir müddet böyle kaldıktan sonra ayrıldık. Tuğçe’nin de gözünden yaşlar dökülürken elimde olmadan gülerek;
  • Mumyayla çok dalga geçtiniz . İlahi adalet diyerek kahkaha attım. Tuğçe gözündeki yaşları silerken annem de mavi gözlerini gözlerime dikti. İkisi de aynı anda ;
  • Buğraaa!!!! deyince üçümüzde güldük. Sabah kahvaltısını neşe içinde yaptık. Tuğçe ;
  • Annecim kahve ister misin ?
  • Çok iyi olur … Verandada içelim ama .. Annem bunu derken bana bakmıştı.
  • Tabi sahibem . Köle tanımının içini tam doldurmak gerekiyor diyerek annemi yavaşça sandalyeden kaldırdım ve kucağıma aldım . Annem kıkırdarken kulağıma fısıldayarak;
  • Ne o memnun değil misin ?
  • Çok memnunum. Şu ayağın iyileşsin neler yapacağım sana … Annemin yanakları pembe pembe olmuştu . Kucağımda verandaya giderken merakla ve sessizce;
  • Ne yapacaksın ? Fısıltıyla;
  • Göreceksin! Dedim. Annemi yavaşça bahçeye bakan sandalyeye oturttum. Tuğçe arkamızdan kahveleri getirdi.
  • Buğra Bey kahveniz de geldi .
  • Yerime geçmek istersen itiraz etmem .Annem ;
  • Didişmeyin bakayım.. Kahvelerimizi içerken sokağımızın köşesinden bir motosiklet giriş yaptı . Gizem mi acaba diye düşünürken motosiklet evimizin önünde durdu. Gelen erkekti . Kaskı yavaşça çıkardı. Gelen Göktuğ’du. Sessizce ;
  • Göktuğ? ??. Annem Göktuğ dememle birlikte kahveyi hışımla masaya çarptı. Sesle birlikte irkildim ve anneme döndüm. O masum halinden eser yoktu. Göktuğ naif bir ses tonuyla ;
  • Buğra konuşabilir miyiz 5 dakika ? Ayağa kalktım . Bir iki adım atmıştım ki annem sol ayağını önüme uzattı . Masmavi gözlerini gözlerime dikerek;
  • Nereye !!!!
  • Anne konuşacakmış baksana …Annem ;
  • Tuğçe bastonu getir çabuk. Tuğçe hemen kalktı ve bastonu getirmek üzere içeri girdi. Annem sessizce ;
  • Kaldır beni Buğra .
  • Anne gerek yok.
  • Buğra sana ne diyorsam onu yap!!! . Annemi yavaşça oturduğu sandalyeden kaldırdım . Tuğçe de elinde bastonla geldi . Annem kucağımda ,merdivenlerden yavaşça indim . Göktuğ bütün mahcubiyetiyle ellerini önünde birleştirmiş, ağır adımlarla gelmemizi bekliyordu. Yanına yaklaşınca annemi yavaşça kucağımdan indirdim. Tuğçe anneme bastonu verdi. Annem sağımda, Tuğçe solumda Göktuğ ‘un karşısına dikildik. Annem öfkeyle ;
  • Ne istiyorsun aşşağılık pislik ? Utanmadan ne yüzle buraya geldin? Göktuğ annemin gazabından korkarak bir iki adım geriye doğru gitti.
  • Sakin ol lütfen … Ben ;
  • Ne istiyorsun Göktuğ?
  • Be… Ben özür dilemeye geldim.
  • Özür mü ?
  • Evet çok özür dilerim Buğra . Şikayetçi olmamışsın. Harbi esaslı bir çocuksun sen . Başkası olsa neler yapardı.
  • Evet olmadım . Ailemden uzak dur yeter.
  • Affet beni Buğra . Ben işin iç yüzünü inan bilmiyordum. Senin için herşeyi yaparım artık.Nolur affet beni … Göktuğ’un üzüntüsü yüzünden belliydi. O gece fütursuzca üzerime bıçak sallayan adam bu olamazdı. Başı öne eğik , utangaçlıkla elini uzattı. Onun bu hali hepimizi yumuşatmıştı. Annem mavi gözlerini gözlerime dikerek kafasını salladı. Elimi yavaşça uzattım ve tokalaştık. Göktuğ büyük bir sevinç içinde motosiklete binerken “bir kardeşin daha var artık “ dedi ve gazlayarak ayrıldı . Hepimiz memnunduk . Annem ayakta olmasının etkisiyle acıya daha fazla dayanamadı ;
  • Buğra tut beni … Annemi hemen kucakladım . Gülerek ;
  • Bir de bayıl istersen Feriha dedim . Annem kolumu çimdikleyerek kahkaha attı . İçeri , hole annemi kanepeye yavaşça yatırdım .
  • Annecim bir isteğin var mı ?
  • Bir yere mi gidiyorsun kölem ?
  • Biraz ders çalışsam olur mu ? – – Olur tabi bir tanem. Tuğçe yanımda zaten. Bir şeye ihtiyacım olursa seslenirim …
  • Tabi annecim diyerek odama çıktım. Öğlene kadar ders çalıştım. Öğlen aşağıdan Tuğçe seslendi. Yanına gittiğimde annemi kanepeden doğrultmuş , kaldırmaya çalışıyordu.
  • Tuğçe ne yapıyorsun?
  • Yardım et hadi banyo ettircem annemi .
  • Daha yeni geldi hastaneden ama . Annem ;
  • Bırak oğlum yaptırsın başımın etini yedi sabahtan beri …
  • Tamam anne o zaman … dedim ve annemi nazikçe kucakladım ve merdivenlerden yukarı banyoya götürdüm. Tuğçe temiz kıyafet almak üzere annemin odasına girdi. Annemi banyodaki tabureye oturttum .
  • Başka bir şey istiyor musun anne ? Annem muzipçe gülerek ;
  • Sırası gelince isteyeceğim merak etme dedi. Yanaklarım kızarmıştı. Annemle bu kaçamak ,imalı atışmalarımız ve göz göze geldiğimizdeki şehvetle dolu bakışmalarımız libidomu tavan yaptırmıştı. Tuğçe elinde gri renk tanga-sutyen takımı ve temiz kıyafetlerle banyoya geldi . Elindekilere bakarken;
  • Hadi Buğra bey. Bizi yalnız bırak …
  • Tamam ya … İçeri odama girdim . Ama içime kurt düşmüştü. Utana sıkıla banyo kapısının deliğinden içeri baktım. Annem taburede oturmuş, sağ ayağı Tuğçe’nin dizlerindeydi . Tuğçe nazik hareketlerle annemin sağ ayak bileğini streçle sardı. Ayağa kalktı . Annemin beyaz tişörtünü yavaşça çıkardı. Annemin diri bembeyaz göğüslerini kapatan mor dantelli sutyenine elini attı. Annem mavi gözlerini Tuğçe’ye dikmiş, elleri göğüslerinde bakıyordu. Tuğçe fısıltıyla;
  • Anne benden mi çekiniyorsun? Annem ;
  • Ama kızımmm…
  • Aşkolsun anne sende kızından mı utanıyorsun… Annem bu sözler üzerine ellerini göğüslerinden çekti. Tuğçe büyük bir istekle annemin pürüzsüz sırtından sutyeninin kopçalarını açtı. Annemin diri , bembeyaz uçları pembe göğüsleri açığa çıktı. Annem ;
  • Offf bu kız… diye söylenirken Tuğçenin iki eli ağzında hayranlıkla anneme bakıyordu. Annem ;
  • Tuğçe seyretmeye mi getirdin beni buraya ?
  • Pardon anne çok güzeller. Karnına baksana gram yağ yok. Çok güzelsin …Annem utanarak ;
  • Teşekkür ederim …. Tuğçe eğildi. Annemin kısacık şortunu yavaşça bacaklarından aşağı indirdi. Annemin mor dantelli tangasının içindeki kalçaları ve diri baldırları muhteşem görünüyordu. Tuğçe eğildiği yerden iki elini annemin ince belinin kenarlarına kadar çıkmış olan mor tangasının iplerine attı. Yavaşça aşağı indirirken annem iki eliyle Tuğçe’nin ellerini tutarak engelleyeme çalıştı. Yanakları pembe pembe olmuştu. Tuğçe şehvetle;
  • Güzel annem sal kendini lütfen biz bizeyiz … Annem ellerini bırakınca Tuğçe yavaşça mor tangayı annemin diri kalçalarının arasından aşağı indirdi. Annem bütün güzelliğiyle Tuğçe’nin karşısında çırılçıplaktı . Tuğçe üstündeki bir çırpıda çıkardı. Siyah basic tangası ve sutyeniyle kaldı. Arkasını tam annemin önünde döndü. Tuğçe’nin bembeyaz kalçaları annemin önündeydi. Annem kafasını öne eğsede arada çaktırmadan Tuğçe’ye bakıyordu. Tuğçe elindeki süngeri uzunca bir süre iyice köpürttü. Önüne döndü. Annemin pürüzsüz tenini suyla ıslattı. Saçlarını nazikçe şampuanla köpürttü. Sünger annemin gerdanında nazikçe gezmeye başladı. Tuğçe pür dikkat annemin omuzlarını ve sırtını keselemeye başladı. Annem kendini Tuğçe’nin ellerine bırakmış halinden memnun bir şekilde taburede oturuyordu. Tuğçe annemin ön tarafına geldi. Süngeri annemin diri bembeyaz göğüslerinde gezdirmeye başladı. Elleriyle nazikçe annemin sol göğsünü kavradı, yukarıya doğru kaldırdı ve göğsünün altını keseledi. Aynı şeyi sağ göğsüne yaparken heyecanla ;
  • Hiç sarkıklık yok . Çok iyi…Annem zevkten zorlukla:
  • Hı hı…diyebildi. Annemin sağ eli Tuğçe’nin sırtında gezinmeye başladı . Tuğçe süngeri annemin fit göbeğinde gezdirmeye başladı. Tuğçe iyice annemin önünde çömelmiş,siyah tangası da kalçalarının arasında iyice gömülmüştü. Sünger göbeğinden kasıklarına doğru indiğinde Annem öteki elini de Tuğçe’nin sırtına attı. Tuğçe nazikçe süngeri annemin bembeyaz kadınlığına götürdü.Hafif ovalamaya başladığında annem şehvetle ;
  • Kı… Kızım.. yeter bu.. Ka.. Tuğçe annemin cümlesini bitirmesine izin vermeden annemin dudaklarını işaret parmağıyla kapattı.. Sessizce;
  • Sal kendini . Bırak rahatlatayım seni … Tuğçe bunu derken elindeki süngeri atmış,annemin kadınlığını eliyle hafif hafif yoğurmaya başlamıştı. Annem zevkten zorlukla;
  • A .. ama bu.. c..ok yanlış ..
  • İkimizin sırrı söz… tamam mı ?Annem başını tamam anlamında sallayınca Tuğçe annemin dudaklarına yapıştı. Tutkulu bir biçimde öpüşmeye başladılar. Tuğçe annemin dudaklarından ayrıldı ve boynunu iştahla yalamaya başladı. Boynundan diri göğüslerini yalamaya, pembe uçlarını sündüre sündüre emmeye başladı. Annemin inlemeleri artmış,zevkin doruklarındaydı. Tuğçe göğüslerinden yalaya yalaya göbeğine, oradan da kasıklarına indi. Annemin kadınlığına bir kaç öpücük kondurduktan sonra iştahla yalamaya başladı. Annem sol bacağını iyice açmış ,zevkten Tuğçe’nin altın sarısı saçlarını okşuyordu … Annem kasılmaya başladığında Tuğçe’nin saçlarını asılmaya başladı. Kendine geldiğinde Tuğçenin saçlarını asılarak kendine çekti . Dudaklarına sert öpücükler kondurdu. Fısıltıyla;
  • Kime çektiniz böyle bilmiyorumki … Tuğçe;
  • Kime acaba? İkisi gülüşürken dizlerimin ağrısına dayanamadım ve yavaşça doğruldum. Koridorun sonunda teyzem elleri belinde dikkatle bana bakıyordu. Utançtan yüzüm kızarmışken teyzem sol eliyle gelmemi işaret etti . Yavaş adımlarla yanına gittiğimde kulağımı çekti. Acıyla bağırırken teyzem sessizce;
  • Pis sapık … Seni yola getireceğim…

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir