Yanlış Anlaşılma – 2.Bölüm

Bir kez daha Hakan’ın sevgilisinin bu akşam gördüğü ateşli görüntüsü aklına geldi ve Yağız onun ne kadar seksi olduğunu tekrardan düşündü. Onun gibi bir kızı saatlerce yorulmadan, sıkılmadan sikebilirdi. Kesinlikle ona kocaman sikini sert şekilde vermekten çekinmezdi. Belki en iyi arkadaşının sevgilisi olduğu için kötü hissedebilirdi ancak bu kötü his kesinlikle Melisa’yı sikme şansı olsa yapmasını engelleyebilecek bir şey değildi. Hayal kurmaya devam etti. Bu kadar güzel ve seksi bir kız sikişmeyi de biliyor olsa gerekti. Sikini ağzına alıp emebilirdi; ağzı ve o tatlı dudakları uzun, kocaman bir yarrağın etrafına kilitlenmek için yapılmış gibiydi. Üzerinde aralıksız değişik pozisyonlarda zıplayabilirdi, kesinlikle bu iş için de fit bir kızdı. Kocaman kalçalarını ona çevirip domalabilirdi, ne görüntü olurdu o! Yarrağını iri memeleri arasında gezdirebilirdi, kesinlikle o departmanda da gerekli ekipmana sahipti. Onu yatağa sırtüstü yatırıp sikerken o iri memeler nasıl sallanırdı acaba? Bu düşünceler Yağız’ın sikinin anında sertleşmesine neden oldu ve kocaman olduğundan çok fazla görünmemesi için kot pantolonuyla oynadı. Siktir, diye düşündü. Bu gece o misafir odasında uyumaya gittiğinde Melisa’yı düşünerek bir tane 31 patlatacaktı, buna hiç şüphe yoktu.

Amk hatunu çok ateşli cidden, diye düşündü.

O sırada en iyi arkadaşının ne düşündüğünden en ufak bir haberi olmayan Yağız gecenin ilerleyen saatlerinde yaşanacaklardan habersizdi. Yağız, Melisa’yı sikmek için baştan çıkarmayı deneseydi muhtemelen başarısız olurdu. O uzun, kalın ve heybetli aletini Melisa’nın sıcacık, dar ve harika hissettiren amının derinliklerine gömme ihtimali pek de yoktu cidden. Melisa sevgilisine çok sadıktı. Ancak iki tarafın niyeti olmadan gelişecek olaylar, Melisa ve Yağız’a şimdiye kadar yaşadığı en ateşli seksi yaşatacaktı. İki arkadaş izledikleri maç biterken bardakların doldurup içmeye devam ettiler.

Artık yarı çıplak jigolo müstakbel gelinin önünde soyunurken diğer kızlar kıkırdadı. Birkaç dakika önce takım elbisesiyle beraber jilet gibiyken şu anda sadece oldukça dar ve büyük aletini belli eden lateks bir iç çamaşırından başka bir şey yoktu. Melisa yarı iğrenerek yarı adamın aletini görme isteğini bastırarak başını çevirdi. Keşke Aslı’nın sürprizinin bu olduğunu biliyor olsaydı.

Beraber kulüpte buluştuklarında her şey normal ilerliyordu oysaki. Herkes oldukça şık giyinmişti ve kokteyllerini içerken ortada gırla komik hikaye ve anılar dönüyor, grup kahkahadan geçilmiyordu. Elbette böyle bir ateşli genç kadın grubuna başka erkeklerin yaklaştığı da oluyordu ancak kimileri sadece kovulmuş, kimileri bazı kızlara içki ısmarlayabilmiş, kimileri dansa kaldırabilmiş, kimi arkadaşları da erkeklerin cazibesine yenik düşüp onları takip etmişti. Melisa en çok dikkat çekenlerden biri(muhtemelen en çok dikkat çeken) olarak bir sürü talipliyi kovmak zorunda kalmıştı. Bazen sevgilisinin olduğunu söylemek yeterli gelse de çoğu zaman sert konuşmak zorunda kalıyordu. Sürpriz diye Aslı’nın ballandıra ballandıra anlattığı şey jigolo çıkmıştı sadece. Hayal kırıklığına uğraşmıştı arkadaşı Aslı hakkında. Sonunda kulüpten ayrılma zamanı geldiğinde ise Melisa’nın arkadaşı Aslı’nın apartmanına gitmeyi pek de istediği söylenemezdi. Ama yine de, bir şekilde onu kırmamak için gitmişti oraya. Gelmez olsaydım diye düşünürken onunla aynı fikirde olan arkadaşı Neslihan’ın onu dürtmesiyle dünyaya döndü. Aslı kanepede otururken, jigolo boxer’ını indirdi.

Hakan’ınki kadar, diye düşündü Melisa. Belki birazcık daha büyük. Zaten Hakan tarafından tatmin edilen biri olarak pek de fazla etkilenmemişti. Şarabından bir yudum aldı ve Neslihan’a döndü.

“Bunu yaptığına Aslı’nın cidden inanamıyorum. Çoğu da onu destekliyor.”

Neslihan ifadesizce cevapladı onu. “Muhtemelen hep erkekler mi aldatacak, bir kere de biz tadalım şu zevki fln diye düşünüyorlardır.”

“Anlamıyorum. Bunu Cenk’e nasıl yapabiliyor?”

“Sanırım erkeğin yakışıklılığı ve aletinden öte bu işin, aldatmanın heyecanı bunları tetikleyen şey.”

“Hiçbir şekilde bu yaptıklarının doğru olduğunu düşünmüyorum.”

“Belki doğru değil, ama zevkli” dedi Neslihan ve Melisa şaşkınlıkla ona döndü. “Sen de mi?”

Neslihan onu yatıştırmaya çalışırcasına cevapladı. “Merak etme, eğer öyle bir şey isteseydim Aslı’nın yanında oturuyor olurdum, senin değil.”

Melisa sustu. Arkadaşının jigolonun sikini kavrayıp önce aşağı yukarı hareketlerle 31 çektirmesi, ardından ağzına alıp çektiği saksoyu izledi. Sonunda o etkileyici sik Aslı’nın amına girdiğinde duvara karşı sert sikilen Aslı’nın çığlıkları tüm dairede yankılanıyordu:

“Ohhh, sakın durma! Çok güzel sikiyorsun beni, ah, ah, ah, ahhhh, sik beni sik beni sik beni! Damattan iyi sikiyorsun beni, düğünden önce gelini sikiyorsun aaaaahhh!”

Melisa böyle bir şeye karşı azdığı için kendini kötü hissediyordu. “İçime boşal, doldur beni!” Çığlığını duyduğunda yüzü kızardı. Bir süre ne yapacağını bilemeden oturduktan sonra elindeki şarap bardağını bitirip kalkmaya hazırlanırken Aslı’nın kendine bir bardak doldurmak için bu tarafa geldiğini gördü.

“Kalkıyor musun canım?” diye sordu. Az önceki tatmin edici seksten sonra gözleri parlıyordu Aslı’nın. Melisa tartışma yaratmak istemiyordu, ama kendini tutamayıp sorusuna cevap vermeden başka bir soru sordu.

“İçine boşalmasına izin mi verdin?”

Müstakbel gelin kızardı ve başını salladı. Melisa şaşkınlıkla baktı ona sadece. Bu kadın yarın evleniyordu ve nişanlısından başka bir adamın içine boşalmasına izin vermişti. Evet belki ertesi gün hapı alacaktı ama; orospu karı yarın bu adamın dölü düğünde karnında olacak, diye düşünde Melisa.

“Çok güzeldi canım, yarrağı gerçekten çok iyiydi, içime sokar sokmaz boşaldım neredeyse. Diyorum sana kızım, böyle bir şeyi yapmazdım normalde ama o sik içime girdiğinde yaşadığım histen sonra onunla düğünde bile sikişirdim.”

Melisa bu yanıta bir kahkaha attı. Mümkün olduğunca alaycılığını belli etmemeye çalışıyordu. Sonunda” Cenk’i sevmiyor musun hiç peki?” diyebildi.

“Tabii ki seviyorum canım? Sadece bu benim bekar olarak geçirdiğim son gece ve bu gecede büyük bir sik tarafından becerilmeye hakkım var.” Melisa Aslı’nın kendisi hakkında bu kadar aşağılayıcı ve sexual bir tonda konuşacağını hiç düşünmezdi. Aslı devam etti. “Hem muhtemelen Cenk de şu an pavyonun birinde arkadaşlarıyla silikon memeli dansözün birinin götünü izliyordur. Zaten hiçbir zaman da bilmeyecek burada yaşanan şeyleri, gayet de değerdi bu heyecanı yaşamaya.”

Melisa şarabından son yudumunu çekerken şaşkınlıkla başını salladı. Bir türlü anlayamıyordu. Hakan’la seks yapmayı seviyordu, büyüklüğün bir önemi yoktu. Ki Hakan’ın siki bir jigoloyla bile neredeyse yarışacak seviyedeydi, böyle şeyleri denemeye ihtiyacı da yoktu. Zaten bunun ihtimalini düşünemeyecek kadar çok seviyordu onu.

Aslı bir kez daha konuştu. “Güven bana canım, o sik senin amına girseydi Hakan’a bacakların titreyerek dik duramazken dönerdin.” Bunu söyleyip gülümsedikten sonra jigoloyla sikişmek isteyen diğer kızların yanına gitti.

Melisa dayanamıyordu. Erkek arkadaşına dolaylı yoldan ufak iması yapan arkadaşını daha fazla sineye çekemeyecekti. Bir hışımla kalkıp Aslı’nın yanına yürüdü ve dedi ki:

“Benim sevgilimin aleti senin anca parayla kiraladığın jigolo gibi zaten. Benim böyle bir sik için sizin gibi orospuluk yapmama gerek yok.” Bunu Hakan’ı korumak için mi yoksa kendi egosu için mi söylediğinden emin değildi ama söylediğine mutluydu. Kimseyle iletişim kurmadan kapıya gidip botlarını giydi ve oradan çıktı. Arabasına doğru yürürken “sikeyim, fazla içtim” diye söyleniyordu. Azmıştı, öyle azmıştı ki Hakan’la bütün gece sikişse tatmin olamayacak gibi hissediyordu.

“Hadi kankacım, hadi yürü.” Yağız omzunu arkadaşınınkine dayarken söylüyordu bu sözleri. Onu üst kata çıkarırken merdivenlerden.

“İyi koyduk size bu akşam” dedi Hakan muhtemelen bu akşam 50’ci defa.

“Aynen kankacım” dedi Yağız, “gel üst katta oturalım yoksa burada sızıp kalacağız.”

Hakan aniden durakladı. “Sana bir şey diyeyim mi Yağız?”

“Buyur.”

“Sen çok iyi bir arkadaşsın, hep yanımda oldun şu ana kadar, minnettarım sana.” Artık sarhoş olduğu kesindi, bir şeyler gevelemeye başlamıştı.

Sende benim için öylesin kankam, diye cevapladı Yağız.

Güç bela Yağız’a tahsis edilen misafir odasına ulaştılar.

Hakan odadaki yatağa yattığında tekrar konuştu.” Sana bir şey daha diyeceğim.”

Yağız ona doğru baktı.

“Ben Melisa’yı sanırım kaybedemeyecek kadar çok seviyorum. Ona evlenme teklif edeceğim.”

Yağız arkadaşının bu samimi yarı geveleme sözlerine gülümsemeden edemedi.

“Arkandayım kardeşim, Melisa da seni gördüğüm kadarıyla çok seviyor, sakın endişelenme reddeder beni diye.” Hakan gülümsedi.

Gözleri kapanırken, “Eyvallah, sen harbiden çok iyi bir arkadaşsın” dedi.

Yağız onu dürttü. Kalk da kendi yatağına yat, seninle yatacak değilim.”

Hakan bir şeyler mırıldandı.

Yağız daha sert dürttü. “Kalk lan! Git kendi yatağına yat!”

Hakan mırıldandı. “Siktir git benim yatağıma yat. Kalkamayacağım hiç şimdi. Melisa seni orada görünce gelir buraya.”

Yağız bir iki bir şey söylese de Hakan pek oralı değil gibiydi. Bir süre sonra horlama sesleri gelmeye başladı.

“Eşek herif. Elinden almasam şişeyi kendi başına bitirecekti.” Yağız söylendi kendi kendine. Şişeyi salladığında içinden gelen ses hala biraz içinde olduğunu söylüyordu. ” İyi bari, Melisa’ya da bıraktık.” diye düşündü ve şişeyi alıp odadan çıktı.

O anda pek sarhoşluğundan ve hem sevgilisi hem en iyi dostuna güveninden. pek de düşünememiş olan Hakan o gecenin, belki de hayatının en büyük hatasını yaptığının farkında olmadan derin uykuda uyurken, Yağız Melisa ve Hakan’ın odasına doğru yürüdü.