— bütün hikaye ve karakterler kurgusaldır— Merhaba ben Hakan, 1.70 boylarında 24 yaşında siyah saçlı biraz zayıf ortalama yakışıklılığa sahip bekar bir erkeğim. Elektrik mühendisiyim ve şirketin sağladığı imkanlarla evden homeofice tarzında çalışıyorum, yani anlayacağınız bütün gün tek başıma evde yaşıyorum. Bir de yan komşularım var Serkan Bey ve karısı Mine Hanım, biraz da onlardan bahsedeyim; yaklaşık 1 yıl önce evlendiler ve yan daireme yerleştiler. Serkan zayıf çelimsiz pısırık bir erkekti, karısı Mine ise tam tersi; uzun, güzel, iyi bir fiziğe sahip baskın bir kadındı, neredeyse beline kadar gelen uzun kahverengi saçları vardı, uzun ve kalın bacakları, süt kadar beyaz teni, boyundan dolayı pek belli olmasa da büyük ve sıkı kalçaları, ortalama denebilek büyüklükte ise göğüsleri vardı. İkisi de 27 yaşındaydı, evliliklerinin başlarında her şey iyi gidiyordu, neredeyse her gece sevişiyorlardı, yatak odalarımız yan yanaydı ve apartman eski olduğundan ses yalıtımı zayıftı, bütün sesler benim odama geliyordu. Bekar bir erkek olduğum için bu sesler ister istemez beni azdırıyordu, onlar sevişirken ben de yatağıma uzanıp Mine’nin inlemelerini dinleyerek 31 çekiyordum, hayatımdan memnundum ama ne olduysa 2 ay önce oldu; saat gece 2ye yaklaşıyordu, tam sevişme saatleriydi, yatağıma uzandım, soyundum ve sikimi sıvazlayarak hazırlanmaya başladım ama bir türlü sevişmeye başlamadılar. Bir süre sonra derinden gelen sesler duymaya başladım, bunlar sevişme sesleri değildi, hemen mutfağa gidip bir bardak aldım, odaya geri gelip bardağı duvara yaslayıp dinlemeye başladım. Evin diğer tarafında oldukları için sesleri pek anlaşılmıyordu ama bunun bir tartışma olduğu belliydi, sonra Mine’nin sesi yakınlaşmaya başladı, Mine yatak odasına geldi ve kapıyı kilitleyip yattı. Uzun süre sonra ilk kez sevişmemişlerdi hatta Mine Serkan’ı yatağa da almamıştı, horlamalarından anladığım kadarıyla Serkan salonda yatıyordu. Sonra her gün böyle geçmeye başladı, hiç sevişmiyorlardı ve Serkan her gün salonda yatıyordu. Sabahları Serkan işe giderken Mine hep ona bir öpücük verir ve arkasından bakardı ama bu tartışmadan beri Serkan evden tek başına çıkıyordu. Barışmalarını bekledim ama 2 ay boyunca böyle devam etti. Yan dairemde 2 aydır sevişmeyen ve kocası ile küs bir kadın vardı, Mine ev hanımı olduğu için bütün gün evdeydi, ben de evden çalıştığım için evdeydim, yani başka biri ile sevişse kesin haberim olurdu. Mine’nin şu an alev alev yandığına emindim ve bu onu sikebilmek için müthiş bir fırsattı. Kocası yokken bir şekilde evlerine girebilirsem Mine’yi kesin sikerdim. İşi gücü bıraktım düşünmeye başladım, sonra aklıma bir fikir geldi; duşa girdim, her yerimi sabunladım ve sabunlu sabunlu çıkıp vanadan suyu kapattım. Belime havlumu sarıp sabunlu halimle Mine’nin kapısını çaldım, açtı; üzerinde kısa bir şort ve bol bir t-shirt vardı, içinde sütyen yoktu, meme uçları belli oluyordu, kısacık şort giydiğinden bacakları besbelli ortadaydı çok sexy duruyordu. Bu halimi görünce şaşırdı ama belli etmemeye çalıştı;
Mine: Hakan bey ne bu haliniz ? Ben: (bacaklarına odaklanmıştım, irkildim ve gözlerimi bacaklarından alıp gözlerine baktım) Sormayın Mine hanım duş alırken sular kesildi böyle kaldım, izin verirseniz 2 dakika sizin duşunuzu kullanabilir miyim ?
Çok klasik bir yöntemdi ama aklıma sadece bu gelmişti, işe yaraması için dua ediyordum.
Mine: Tabiki Hakan bey ne demek buyurun. Ben: Çok teşekkür ederim Mine hanım size minnettarım.
Hemen içeri girip duşa yöneldim, Mine de salona geçip televizyonu açmıştı. Duşa girmeden önce kapıyı açık bıraktım, belki Mine beni görürdü ve 2 aydır sevişmediği için bana yükselebilirdi. Havlumu çıkardım ve duş almaya başladım, sonra çamaşır makinesinin üzerinde Mine’nin kırmızı külodunu ve sütyenini gördüm, yeni çıkarmış gibiydi ve bu sikimi dimdik yapmıştı. Sonra gözüm yandaki çöp kutusuna çarptı. Hemen duştan çıktım, banyonun açık bıraktığım kapısını kapatıp kilitledim ve çöp kutusuna gittim, içinde Mine’nin pedi vardı ve az önce çıkardığına emindim çünkü hala sıcak ve nemliydi. Sonra birden kafama dank etti, Mine şu an regl dönemindeydi ve bu yüzden şu an sevişemezdi, Mine’yi sikme planım suya düşmüştü ama en azından elimde iç çamaşırları vardı, hemen külodunu alıp koklamaya başladım yeni çıkardığına kesin emin oldum çünkü hala sıcaklığı ve kokusu duruyordu. Bir yandan kokluyor bir yandan 31 çekiyordum “madem evine kadar gelmeyi başarmıştım, onu sikemeyecek bile olsam en azından iç çamaşırlarına boşalabiliridim” diye düşündüm. Bu yüzden külodu sikimin önüne koydum ve küloda doğru 31 çekmeye başladım. Hala kokusu burnumdaydı ve koklamak istiyordum, hemen elimi çöpe atıp pedi aldım, hala ıslaktı ve küloda kıyasla çok daha yoğun kokuyordu, kokuyu içime çekmeye başladım muhteşem bir şekilde zevk alıyordum ve küloda doğru boşaldım. Külodun her yeri dölümle kaplanmıştı ve çok zevk almıştım, artık ortalığı toparlama ve gitme vaktiydi, elimdeki pedi çöpe geri attım ve sütyeni de çamaşır makinesinin üzerine koydum ama külodu böyle bırakamazdım, ben de duşa girip yıkamaya başladım. Hem kendimi temizliyordum hem de külodu temizlemeye çalışıyordum ama külot bir türlü temizlenmiyordu ve o sırada kapı çaldı;
Mine: Hakan bey iyi misiniz ? Ben: İyiyim Mine hanım çıkıyorum hemen.
Hemen çıkmam lazımdı ama külodun üzerindeki izler hala duruyordu, böyle bırakamazdım, ben de külodu bacaklarımın arasına sıkıştırıp üzerine havluyu sardım ve banyodan çıktım.
Mine: Duşunuzu alabildiniz mi Hakan Bey ? Ben: Aldım Mine hanım, tekrardan çok teşekkür ederim.
Gözlerim yine bacaklarına ve ardından meme uçlarına kaydı, kendimi bakmaktan alamıyordum. Mine’de bunu farketmiş olacak ki yanakları kızarmış, utanmış bir şekilde “işiniz bittiyse gidebilirsiniz, evi süpürüyordum da, devam edeceğim” dedi. Beni göndermek için yalan söylüyordu çünkü süpürge sesi duymamıştım ama üzerine gitmedim ve “tekrardan teşekkürler Mine hanım” diyerek evime döndüm. Bir şekilde o eve tekrar gitmenin bir yolunu bulmalıydım, ama ortamın sakinleşmesi için birkaç gün bekledim. Bu arada Serkan da sürekli işe gidip geliyordu ve araları düzelmiyordu, hala salonda yatmaya devam ediyordu. Bu benim işime geliyordu çünkü Mine’nin sevişmeden geçirdiği gün sayısı gittikçe artıyordu ve bu da benim şansımı arttırıyordu. Evine gidip küloduna boşalmamın üzerinden 8 gün geçmişti, bu arada külot hala bendeydi ve 8 gün boyunca her gece uyumadan önce onu koklayarak boşalıyordum. 8 günde regl’den çıkardı, yani artık tekrar oraya nasıl girebileceğimi düşünmeye başlamalıydım. Uzun düşünceler sonucu harika bir fikir buldum ama bu gün pazar olduğundan Serkan evdeydi ve bu planımı bir gün ertelemem demekti. Saat gece 1 olunca yatağıma geçtim yastığımın altından Mine’nin külodunu aldım ve koklamaya başladım kokusu hala duruyordu, yaklaşık yarım saat sonra boşaldım, külodu çekmeceme koydum, çarşafı değiştirdim ve yattım. Tam uykuya dalmak üzere iken sesler duymaya başladım, Serkan ve Mine yine tartışıyordu hem de bu sefer yatak odasındalardı ve yüksek sesle tartışıyorlardı, her şeyi çok net duyuyordum;
Serkan: Mine bu olay çok uzadı artık. Mine: Hiçbir şeyin uzadığı falan yok Serkan, artık sana karşı bir şey hissetmiyorum. Serkan: Tamam Mine ben sana kendimi affettirir, gönlünü alırım ama beni de anla neredeyse 2.5 aydır sevişmedik ve benim de cinsel ihtiyaçlarım var. Yine eskisi gibi her gün sevişelim demiyorum ama en azından gönlünü alana kadar haftada bir sevişmemize izin ver. Mine: Yoksa naparsın ? Cinsel ihtiyaçlarını başka kadınlarla mı karşılarsın, beni aldatır mısın ? Serkan: Hayır canım benim asla yapmam öyle bir şey, ama izin ver seninle olayım, seni çok seviyorum ve çok arzuluyorum.
sessizlik
Mine: Tamam ama bu gün olmaz, regl dönemindeyim.
Yalan söylemişti, regl döneminde değildi, demekki gerçekten artık Serkanı sevmiyordu ama elimi çabuk tutmalıydım çünkü birkaç gün içinde istemese de Serkan’la sevişecekti, Mine’nin 2.5 aylık birikmiş ateşini Serkan’dan önce ben almalıydım, dahiyane planımı yarın Serkan gider gitmez devreye sokacaktım. Mine’yi hayal etmek beni yine azdırmıştı ve uykum da kaçmıştı, külodu çekmeceden tekrar aldım ve koklamaya başladım, saat 2yi geçmişti ve iki kez daha boşalmıştım. Külodu çekmeceme koydum, çarşafı yine değiştirdim ve nihayet uyudum. Sabah 8’de alarm ile uyandım, bu gün büyük gündü, hemen bardağı duvara yaslayıp yanı dinlemeye başladım, ne konuştuklarını anlayamasam da çatal kaşık seslerinden kahvaltı ettikleri anlaşılıyordu. Sonunda Serkan gitti ve Mine tek kaldı, planıma başlayabilirdim…
Bir yanıt yazın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.