Merhaba sevgili okurlar! Bu Subda yeniyim. Eleştiriye açığım. Umarım Hikayemi beğenirsiniz! yorumlarınızı benden esirgemeyiniz efendim (tabii ki özgürsünüz bu konuda!)

Ben Arda. 18 yaşında 170 boyunda uzun saçlı ,zayıf ve esmerim. Çoğu erkekten farklı olarak tüysüzümdür, sesim de çok kalın değildir. Bu nedenle hem saçımdan dolayı hem de tüysüz olduğum için bana kız güzeli derler. Doğal olarak da gay şakalarına maruz kalan biriyimdir.

Annem ve babam ben 10 yaşındayken boşandı. Ardından da annem bir adamla tanışıp evlilik kararı aldı. Sarp abiyi hep babam olarak gördüm. Bir oğlu var adı da Mete. Yaklaşık 4 senedir hep beraber aynı çatı altında yaşıyoruz. Mete, 180 boyunda, 20 yaşında sporcu bir tip. Liseden sonra üniversiteye gitmedi. Onun yerine hayatına Fitness ve Kickbox’u dahil etti. Bu yüzden de oldukça kaslı. Evde sürekli üstsüz yakalarım onu. Aramız da çok iyidir. Hem kardeşlik bağımız hem de arkadaşlık bağımız çok kuvvetlidir. İkimizi uzaktan karşılaştırdığında fiziksel olarak çok zıt dursak da aslında ortak noktalarımız vardır.

Sıcak bir Cuma günüydü. Okuldan eve gelmiştim. Eve girdiğimde annemin müzik eşliğinde bavul topladığını görünce yanına gitmiştim.

Ben: Anne hayırdır nereye gidiyorsun?

Annem: Hoşgeldin canım. Baban hafta sonu için İstanbul dışında bir bungalov otel ayarlamış. Başbaşa tatil yapacağız.

Ben: Oo babam yine romantikliğini konuşturmuş. Adınıza sevindim çok yoğundunuz şu sıralar. Gidin keyfini çıkarın.

Annem: Ay canım oğlum benim. Şu güzelliğe bak yerim seni!

Ben: İyi hadi eğlenmenize bakın siz.

Tam o sırada zil çaldı. Babam gelmişti. Onunla da iki sohbet yaptıktan sonra acele ile annemler çıktı. Giderken para bırakmışlardı. Sıcaktan çok da umurumda değildi. Okuldan sonra üstümü değiştirmediğimi fark edip altıma gri bir boxer üstüme de siyah atlet giyip salon koltuğuna kendimi atıverdim. Salon ekstra bir sıcaktı gerçekten. Televizyonu açıp videoları gezinirken eskiden çok severek izlediğim Amerikan güreşi videolarına denk geldim. Yerimde doğrulup bir tanesini açtım.

Aniden bir ses duydum. Sanırım Mete anahtarıyla eve girmeye çalışıyordu. İçeriye seslendim, gelen Meteydi. Ayakkabılarını çıkarıp salona girdi. Üstünde tayt gibi dar bir sporcu tişörtü, altında kısacık bir siyah şort vardı. Kolunda da spor çantası ile terden sırılsıklam olmuştu.

Mete: Napıyon la.

Ben: Hiç nolsun be abi oturuyorum. Sen spordan herhalde.

Mete: Aynen ya. Ter attık geldik işte.

Ben: Sen baya terlemişsin ama.

Mete: Olm çok sıcak. Gelene kadar terledim valla.

Ben: He ya sıcak. Annemler tatile gitti haberin var mı.

Mete: Az önce aradı beni de hafta sonu yoklarmış. İyi olur biz de seninle takılırız.

Ben: Aynen iyi olur.

Mete’nin gözü anlık olarak televizyona takıldı.

Mete: Aa güreş mi izliyon sen?

Ben: He ya denk geldi açtım. Çok zevkliymiş.

Mete: Öyledir ya. Gel seninle de güreşelim.

Ben: Yok ya altında kalırım ben senin.

Mete: Ya yok hem öğretirim hem sen de ter atarsın biraz.

Ben: İyi tamam olu..

Mete hızlıca üstüme doğru koştu. Ben kendimi savunmaya çalıştım ama nafile. Üstümde kaç kiloluk adam vardı.

Mete: Kural 1: Her zaman saldırıya açık ol!

Mete ile gülüşürken koltukta güreşmeye devam ettik. Terli olan Mete iyice terlemişti. Ben de sırılsıklam olmuştum. Mete beni sırtüstü çevirip tek eliyle kollarımı yukarıda birleştirdi. Ben de ayaklarımı onun beline getirip ittirmeye çalışırken yanlış bir hareketle şortunu indirdim. Neyse ki içine don giymişti. Mete ellerimi serbest bıraktı. Kızacağını düşünüp durdum.

Mete: Bir oyun oynayalım mı?

Ben: Nasıl bir oyun?

Mete: Güreşeceğiz. Ama adil bir şekilde başlayacağız. Güreşirken birbirimizi soymaya çalışacağız. En son kim çıplak kalırsa o kaybedecek. Kabul mü?

Yanaklarım kıpkırmızı olmuştu. Ama heyecanlı bir şeyler yapmak istiyordum. Ben önce Mete’yi soyarsam, benim ne kadar zeki olduğumu görebilirdi. En azından bunu kabul edecek kadar cesaretimin olduğunu kanıtlamış olurdum.

Ben: Kabul. Ama ikimiz de ayakta başlayacağız.

Mete: Öyle olsun.

İkimiz de aynı dövüş oyunlarındaki gibi karşı karşıya durduk. Gülesimiz geliyordu. Mete boğazını temizleyerek ciddileşmeye çalıştı. Tam o sırada ona doğru koşup eğildim. Şortunu ayak bileklerine kadar indirmiştim. Mete’ de kollarımı tutmaya çalışsa da geç kaldı. Bacaklarından onu koltuğa ittim ve şortunu çıkarabildim. Sadece terden üstüne yapışmış koyu gri donu ve sporcu taytı ile koltukta oturuyordu.

Mete: İyi iş. Ama bu sadece bir avanstı.

Mete hızlıca ayağa kalkıp üstüme doğru geldi. Ben ne kadar kaçmaya çalışsam da belimden beni yakaladı. Kolayca beni tuttuğu gibi omzuna aldı. Tek kolu ile belimi kavradı kafamı aşağıya eğdi. Diğer eliyle de boxerımı çekip aldı. İkimiz de gülüşüyorduk hala. Sonra beni koltuğa attı.

Ben: Ama bu hiç adil değil! Benim altımda sadece tek parça kıyafet vardı!

Mete: Tamam ya mızmızlanma! Gel çıkar donumu da eşitlensin durumumuz.

Mete koltuğa yaklaştı. Ben hile yapmasın diye donunu indirip kaçacaktım. İki elimle tuttum ve hızlıca aşağıya çektim. O da çıplak duruyordu karşımda. Siki gözüme takıldı. İnik halde bile çok büyüktü.

Mete: Noldu beğendin mi?

Ben: Ya dur dikkat dağıtma! diye güldüm.

Mete beni ittirdi. Emekleyerek koltukta kaçmaya çalışsam da Mete üstüme geldi. Sikinin sıcaklığını değdiği her an hissediyordum. Yavaşça üstüme oturdu. Sikini sırtımda hissediyordum. Beni gıdıklayınca tüm gücümle onu ittirdim. Yana doğru düştü. Sonra tam kaçacakken beni tuttu ve tekrar koltuğa çekti. Yanlış bir şey olacak diye korkarken beni koltuğa oturttu, bacaklarımın arasına girdi ve yine tek eli ile ellerimi yukarıda birleştirdi. İkimizin siki değiyordu ama fark ettim ki Mete bayağı bir sertleşmişti. Benim aksime de aşırı kızarmış ve terlemişti. Ben de terler içinde kalmıştım. Sonra Mete diğer eli ile vücuduma yapışmış olan siyah atleti zar zor çıkardı.

Mete: Aha! Ben kazandım naber?

Ben: Niye sertleştin?

Mete: Adrenalinden ya önemli değil.

Ben: Hm tamam.

Mete: Oyun bitti.

Ben: Ben bitti demeden bitmez!

Kendimi yana doğru düşürdüm. Bu sefer sırtüstü yatıyordum. Mete’de koltuğa çıktı ve o da benim üstümde kaldı. Bu sefer iki eli ile ellerimi koltukta iki yana açtı. Bacaklarım ise Mete’nin belinin etrafında birleştirmiştim. Yani bu demekti ki beni kapana kıstırmıştı. Üstüme iyice yapıştı, siki göt deliğime oldukça yaklaşmıştı. O anın azgınlık seviyesi de tavan yapmıştı. Ben ne olacak anlamaya çalışıyordum o da yüzüme doğru yaklaşıyordu.

Mete: Ama bitti.

Mete üzerimde ileriye doğru giderken ikimiz de nefes nefese kalmıştık. Ben kollarımı kurtarmak için çekerken yanlışlıkla Mete tamamen üstüme düştü ve siki götüme girdi. Bir çığlık patlattım. İkimiz de şok olduk.

Ben: Hassiktir! Naptın!

Mete: B-Ben özür dilerim. Çok özür dilerim.

Canımın yanması ile karışık bir haz yaşamıştım. Nefes nefese kalmış bir şekilde Meteye bakıyordum. Mete sikini geriye doğru çekerken bir kere daha ileri gitti. İleri geri devam ediyordu. Hayatımda yaşadığım en iyi deneyimdi ama Metenin durması gerekiyordu.

Ben: M-Mete dur!

Mete: Duramam! Özür dilerim. Ç-çok iyi hissediyorum seni.

Mete hızlanmaya başlayarak bildiğin beni sikiyordu. Terden koltuğa yapışmıştık, üstüne ikimiz de sıcacıktık. Mete’nin siki öyle büyüktü ki deliğimi kazıyordu. Göt deliğimin verdiği acı ile çığlık atıp inliyordum. Mete hırlıyor ve daha çok hızlanıyordu. Dudaklarıma yapıştı ve daha hızlı sikmeye devam etti.

Sonra beni kucakladı ve ayakta sikti. Bacaklarımla ona sıkıca tutundum. Sikişirken sürekli güzel olduğumdan veya götümün seksiliğinden bahsederek beni iyice kudurttu. O an kendimi çok mutlu hissetmiştim. Onun orospusu olmak beni göklere çıkarmıştı.

Mete: Böyle sikilmek nasıl küçük orospu.

Ben: Devam et! nolur! devam et!

Beni aralıksız siktikten sonra bana diz çöktürdü. Sikini yüzüme yasladı ve boşaldı. Yüzüm döl içinde kaldı. Sikini de yalayarak temizledim. Sonra beni kucağına alarak duşa götürdü. Beraber yıkandık. Akşam olunca beraber yatağa geçtik. Kafamı onun kaslı göğsüne koydum. O da beni okşadı. Erkeğimin yanında olmak beni çok güvende hissettirmişti. Götümün acısı devam etse de aldırış etmemeye çalışıyordum. Sonra da uyumuşuz.