Gece neredeyse uyuyamamıştı heyecandan, ertesi sabah kahvaltı masasında karşısında oturan annesinden gözlerini kaçırmaya çalışıyordu, bugün onu sikeceğine inanamıyordu sonunda.

Kahvaltı yaparken gözleri bir çok sefer kesişmişti, gözleri sürekli birbirini arıyor gibiydi. Duygu da aslında sabırsız ve gergindi bu sabah, üvey oğlunun sikinin ne kadar kalın olduğunu biliyordu ve amını daha önce hiç olmadığı kadar zorlayacağını da. Kıvrım kıvrım kıvrandıracak orgazmlar yaşatacağından hiç şüphesi yoktu.

Burak babası evden çıkıp işe hiç gitmeyecek sandı bir an. Adam evden çıkıp da annesi kapıyı kapatırken kalbi güm güm atıyordu adeta.

Birkaç saniye sonra Duygu mutfağa geri döndü, güzel ve narin bacakları halının üstünde dans ediyordu adeta yürürken. Üstünde geceliği hala duruyordu ve altından da koca memeleri zıplıyordu yerde sekerken.

Burak hala oturuyordu masada, annesi yanına gelip kucağına otururken onu izledi, kıvrımlı koca götü yarı kalkık sikinin tam üstüne gelmişti, nazikçe saçlarını okşamaya başladı.

” Selam,” dedi çekici biçimde.

” Selam,” diye gülümsedi Burak.

” Gergin miyiz?”

” Birazcık..”

” Tatlım, biliyorum şu an beni sikmeyi çok istiyorsun ama bir sorunumuz var..” dedi Duygu.

” Neymiş?” diye sordu çocuk.

” Birincisi, daha şampiyon olmadın ve anlaşmamız sen şampiyon olunca yapmaktı. İkincisi de, ben korunmuyorum şu an ve bu hafta kocam dahil kimseyle sevişmeyi planlamıyordum,” diye devam etti.

” Ama anne yaa,” diye itiraz edecekti ki, sözünü kesip devam etti. ” Sen tabi şikayet etmeye başlamadan izin ver bugün nasıl geçecek sana anlatayım. Sana bir ara söylemiştim hatırlıyor musun? Senin koca yarağınla benim güzel popom çok iyi bir ikili olabilir diye?”

” Evet,” dedi Burak.

” O zaman, bugün bunun doğruluğunu kontrol edelim,” diye gülümsedi.

” Yani, demek istediğin, şeyden mi yapa..” diye söz başladı ki.. ” Hı-hıı. Bugün arka kapıdan girmeyi öğreneceksin, anlaştık mı?” diye gülümsedi.

” Vovv! Şaka mı bu?” diye heyecanla sordu Burak.

” Bir an önce başlarsak şaka mı değil mi anlarsın,” dedi arkasını dönerken. ” Yatak odasına geçiyoruz, bugün hizmetçiye gelme dedim.”

Burak annesinin peşinden üst kata ilerledi, geceliğinin içinden bir sağa bir sola sallanan poposundan gözlerini alamıyordu. Burak’ı yatak odasına götürdükten sonra ebeveyn banyosuna girdi ve kapıdan seslendi. ” Soyun!”

Burak hemen tişörtünü ve şortunu indirdi. Ergen yarağı böyle birşeydi, hemen kazık gibi olmuştu. Birkaç dakika sonra Duygu banyodan sadece bir havluya sarınmış biçimde çıktı. Belden yukarısını kapamıyordu havlu, iki koca meme ona bakıyordu şimdi. Bir elinde kayganlaştırıcı kutusu varken oğluna yaklaştı ve önünde eğilerek kayganlaştırıcıyı Burak’ın sikine doğru akıttı biraz.

” İyi bir anal seks için ihtiyacımız olan şey kolayca girmeni sağlamak,” derken eliyle sikini sıvazlamaya başlamıştı bile kayganlaştırıcıyı yaymak için.

” Bu olmadan çok uğraşırız ve emin ol bir kadını çok acıtırsın, hele ki bu kadar büyük bir aletin olunca,” dedi. Burak’ın siki parlıyordu adeta şimdi, elleriyle taşaklarını da ovdu ve arka deliğiyle taşakları arasında kalan bölgeyi okşadı bir süre. Demir gibi dikilmiş alete bakarken diliyle dudaklarını yalıyordu.

” Peki sen kendine sürdün mü?” diye sordu.

” Hallettim. Annenin kıç deliği temizlenmiş ve yağlanmış halde seni bekliyor tatlım,” derken yine gülümsedi.

Üvey annesi havluyu çıkarırken dikkatle onu izledi, bacak arası yine tertemiz tüysüzdü, yavaşça arkasını döndü hafif domalıp götünü gösterdi poz verir gibi, eliyle bir yanağını ayırdı ve göt deliğini gösterdi oğluna. ” Götümü sikmeyi bu kadar çok mu istiyorsun?”

” Deli gibi!” derken siki zıpladı adeta.

Diğer elini de götürüp iki yanağını iyice araladı, deliği artık tamamen ortadaydı. ” Gerçekten bu daracık ve sıcacık deliği sikmek istiyor musun?’ diye genç kız taklidi yapar gibi sesini değiştirdi.

” Gerçekten!”

Duygu yatağa ellerini koyup bacaklarını araladı ve götünü iyice dışarı çıkardı, eliyle kalçasına hafifçe vurarak seslendi. ” Hadi,” diye fısıldadı. Burak annesinin arkasına geçti, zonklayan yarağı önden gidiyor gibiydi. Omzunun üstünden arkasına geçen oğlunu izliyordu, yarağını götüne hizaladı.

” Sikinin kafasını tam götümün ağzına götür,” dedi.

Burak sapından tutup kafasının annesinin göt deliğinin ağzına dayadı.

” Yavaşça zorla şimdi,” diye fısıldadı.

Burak ileriye doğru kendini itmeye başladı, annesinin pembemsi deliği aralanıyordu sikinin kafası yavaşça zorlarken, kayganlaştırıcı işe yarıyordu. ” Devam et tatlım, kafası girdi, şimdi hepsini ağır ağır sok.”

Burak kasıklarını ileri doğru bastırarak sikinin geri kalanını da üvey annesinin götüne sokmaya başladı, götünün çeperinin sıkılığı kalın yarağını zonklatmaya başlamıştı. ” Offf, annee..” diye mırıldandı.

” Böyle devam et aşkım, bırak annen alsın hepsini, taşaklarına kadar zorla,” dedi.

Burak yeniden yüklendi ve kalın bağırsağına kadar ilerledim sanmaya başladı neredeyse, köküne kadar anüsündeydi. Santim santim ilerlemenin sonunda taşaklarının anasının kalçasına değdiğini hissedebiliyordu.

” Gerçekten çok büyüksün,” diye nefeslendi Duygu.

” Harika bir his bu,” diye devam etti Burak.

” Hemen gelme sakın, ileri geri ritmini ayarla, çok sıkı şu an, hemen boşalmanı istemiyorum, yükselene kadar gir çık yap, yaklaşınca yavaşla, götümün alışmasını sağla sikine.”

” Tamamdır!”

Burak yavaşça sikmeye başladı anasının tatlı ve dar göt deliğini, kendince ritim tutturmaya başladığında annesi de kalçası ile ona uymaya başladı, ” aahh, harikayız, böyle sikmeye deva et!” derken iki eliyle de çarşafı sıkıca tutmuştu bile.

Burak’ın siki kafasına kadar götünün deliğinin ucuna geliyor sonra tekrar kayboluyordu, anüsün gittikçe alışmaya başladığını sikinde de hissediyordu, delik genişliyordu.

ŞAP!ŞAP!ŞAP!ŞAP!

Burak git gide daha da yüklenirken amının sularıyla ıslanan taşakları ve kasıkları kalçasına vurdukça odaya şap şap sesleri doluyordu. Tüysüz tertemiz taşakları bedenleri her kesiştiğinde yapışkan sesler çıkarıyordu. İkisinin de coşması an meselesiydi artık.

” Ahh, anneee!” derken sesi hırıltılar çıkarıyordu.

” Kalça kemiklerimden tut ve çıkmadan içimden aban bana!” dedi üvey annesi.

Annesinin kalçalarından destek almaya başlayınca sanki sikinde daha mesafe varmış gibi iyice yüklenmeye başladı, mantar gibi şişkin kafası çok hassaslaşmıştı, sikinin ucunda sanki bir zevk topu vardı ve acayip hisli olmaya başlamıştı. Bunu umursamadan devam ediyordu ki boşalmak istemediği için biraz yavaşladı, ritim azalsa da sesler aynıydı.

ŞAP!ŞAP!ŞAP!ŞAP

Boşalma hissi biraz geçince, tekrar abana abana annesinin götünü sikmeye başladı, önüne doğru bakınca Duygu’nun ileri geri sallanan muhteşem memelerini göebiliyordu, göğsüne çarpıp ileri geri gidiyorlardı.

Duygu kafasını geriye çevirip oğlunu bakarken gözleri zevkten nemli nemli bakıyordu sanki, baygın bir haldeydi, yanakları kızarmıştı, nefesi kesiliyordu, götünün içindeki doluluk hissini tarif edemiyordu.

” Zevkli mi?” diye sordu.

” Hem nasıl!” dedi Burak.

” Oğ..lum.. İnanır.. mısın.. am..a.. Beni.. Boşaltmak..üzeresin..” dedi kesik kesik, götüne soktukça heceliyordu.

” Gerçekten mi?” diye gülümsedi Burak.

” Biraz daha hızlı siker misin?” diye sordu, cevabı beklemesine gerek bile yoktu.

Burak piston gibi inen çıkan yarağının açısını üvey annesinin götüne göre daha da dikleştirdi ve daha da çabalamaya başladı. Duygu’nun dizleri titremeye başlamışken aynı zamanda sesi küçük bir kız çocuğu gibi iniltiler çıkarıyordu, annesinin liseli kızlar gibi çığlık atmaya başlaması Burak için artık dayanacak mecal bırakmıyordu, kasıklarından bütün bedenine yayılan haz dalgasıyla birlikte döl barajının kapakları da açıldı.

” Allahım!”

Yoğun sperm dalgaları taşaklarından fırlayıp anasının göt deliğini doldurmaya başladı yavaşlayarak götünü sikmeye devam ederken, ana oğul beraber zirveye çıkmışlardı haz anlamında, üstüne doğru yığılmaya başladı sonsuzluk gibi gelen bir an.

Bütün gün erotik bir rüya gibi geçti, üvey annesinin götünü siktikten on dakika sonra siki yine kalkmış, bu sefer yatağa sırt üstü uzanıp, Duygu’yu yarağının başına oturtmuştu, bütün işi annesi hallediyordu, yorulunca dinleniyor, alttan kasıklarıyla vurarak Burak sikişe devam ediyordu. Ön taraftan annesini izlerken memelerinin hoplayışı onun da yüreğini hoplatıyordu.

Odada yankılanıyordu bütün şehvetin sesleri, ikisinin de çıkardığı sesler sürekli değişiyordu, o kadar yoğun duygular yaşıyorlardı ki, aldıkları zevki hem beyinlerinde hem de cinsel organlarında hissediyorlardı birbirlerine sarılırlarken.

Burak gelmek üzere olduğunu söyler söylemez Duygu göğsünden doğruldu, geriye doğru bedenini konumlandırınca oğlunun siki götüne iyice giriyordu, taşakları götünün yanaklarına değiyordu, anüsünün içinde üvey oğlunun kalın ve damarlı yarağı ona yeniden ne kadar muhteşem bir şey olduğunu hatırlatıyordu bir erkek tarafından arzulanmanın.

Yüzünün hemen yakında salınan iki çift memeye kayıtsız kalamayan Burak büyülenmiş gibi onları izliyordu, zevkten kuduran annesi başını geriye atınca saçları havalandı, gözlerini kapadı ve ” Aayyhhhh!” diye çığlık attı, bütün bedeni gözlerinin önünde titriyordu annesinin, çılgın gibi, elektrik çarpmış gibi gerim gerildi kadın boşalmaya başlayınca. Hayatında yaşadığı en ağır orgazmlardan birini yaşarken hayretler içerisindeydi, götünün içindeki haz noktalarının bu kadar zevk vermesine.

Tekrar oğlunun üstüne doğru yığılırken Burak memelerini ikisini birden iki eliyle kavradı ve meme uçlarının etrafındaki çemberi komple ağzının içine alıp emmeye başladı, kayganlaştırıcı etkisiyle zaten kolayca girip çıkan siki ikinci kez bütün döllerini annesinin arka deliğine dolmaya başladı.

Yarağı hala götünün deliğindeyken meme emmeye devam ediyordu, sonunda Duygu bir kez daha doğruldu yerinden ve ağzından meme ucu kurtuldu. ”LOPP”