Tatil Öncesi Kaçamak 5. Bölüm

4.BÖLÜM

Zeynep ve Mine de bavullarını yerleştirdikten sonra akşam yemeği yemek üzere salona geçtik. Bizim kızlar hiçbir şey çaktırmamışlardı. Okan ve Mine mutfakta beraber yemek hazırladılar. Ben de diğerleri ile beraber salonda oturduk. Özge’nin benim hiçbir şeyden haberim olmadığını düşünmesi ise az bir vakit sonra dolacaktı. Okan ve Mine masanın hazır olduğunu söyleyince hep beraber masaya geçtik. Salonda 9 kişilik uzunca bir masa vardı. Tesadüfe bakın ki benim sağıma Mine soluma da Zeynep oturdu. Okan Özge ve Sarp da aynı şekilde bizim karşımıza oturdu. Buğra ise başköşeye geçti. Okan ve Mine güzel bir pirinç pilavı ile beraber et sote hazırlamışlardı. Mezesi ve Salatası ile iştah kabartan cinstendi. Dışarıdan bakıldığında çok samimi duran soframız, içine girdiğinizde adeta bir kurtlar sofrasıydı.

Yemeğin ortasında Zeynep kadeh kaldırmaya karar verdi.

Zeynep: Bu kadehi, kutsal arkadaş grubumuza kaldırıyorum.

Gülmemek için kendimi çok zor tuttum. Bilakis Mine de sırıtmıştı bu söze. Daha sonra grup içi konuşmalar devam etti. Bir ara Okan, çaktırmadan ben göreyim diye elini Özge’nin bacağında gezdirmeye başladı. Bunu anlayan Mine burnunu hafif çekerek bana başlangıç sinyalimi vermişti. Herkesin görebileceği anda elimi şap diye Mine’nin bacağına vurdum. Tüm masada ölüm sessizliği oluştu.

Okan: LAN SEN BENİM SEVGİLİME NASIL DOKUNURSUN HE!?

Mine: Senin dokunduğun gibi işte, böyle!

Mine elimi tuttuğu gibi memelerine götürdü. Ben de boş durur muyum soktum elbisesinden içeri başladım yoğurmaya. Okan’ın dili tutulmuştu. O sırada Zeynep de bana sokulmuş, boynuma öpücükler konduruyordu.

Sarp: Oğlum sen canına mı susadın amk! Seni yatırır sikerim burada…

Mine: I-Ih yapamazsınız. Şu dörtlü şuan bi sikim yapamazsınız.

Okan: Sen ne diyorsun amk ne anlatıyorsun?

Okan’ın kafası çok karışmıştı ve çok sinirlenmişti. Diğer elimi de Mine’nin amına atmıştım bile. Mine telefonundan kamera kaydını gösterdi. Hepsi toplanıp izlediler.

Mine: Kopyaları da mevcut. Ha bide ev var.

Okan: Ne evi?

Mine: Gerizekalı bu ev babamın ya! Atarım sizi kapı dışarı rezil ederim. O yüzden çenenizi kapayın ve Erkeğim Ege’yi izleyin -ahh- hadi!

Zeynep: Sarp senide dava eder mahkemelerde süründürürüm. Ege’ye bir dokunun hayatınızı karartırım. Değil mi aşkım?

Ben: Öyle aşkım öyle. Yaparsın sen.

Bizim yasak aşk grubu resmen patlamıştı. Özge’nin gıkı çıkmıyordu. Yan yana koltuğa oturup boş boş baktılar. Ben kızları alıp onların karşısına geçtim.

Ben: Soyun!

Zeynep ve Mine seksi pozlarla karşımda birbirlerini soydular. Koltuğun tam ortasına geçtim. Mine sağda, Zeynep ise soldaydı. İkisi de şortumu çıkarttılar.

Zeynep: Oha çok kalın sike bak.

Mine: Kudurdum kudurdum. Sik beni çabuk!

Ben: Öyle hemen yok. Bi tadına bakın.

İkisi de kalkık sikime daldılar. Manzaram harikaydı. Havaya dikilmiş olan iki harika göt ve önümde cenaze evinden çıkma 4 dalyarak. Koltukta yayıla yayıla oturup her iki ellerimi de amlarına atıp okşamaya başladım.

Okan: Ben dayanamıyorum öldüreceğim bu piçi!

Sarp ve Buğra dur yapma derken Okan donakaldı. Hiçbir yerini kıpırdatamıyordu. Çok uğraşsa da o haşmetli kaslarını kaldıramaz olmuştu.

Mine: -glok glok- Aşkım noldu kaldıramadın mı?

Okan: Ne oluyor amk?

Mine: Alkoldendir canım. Sen bayağıdır -glok glok – içmiyordun ya.

Öyle bir zevkti ki Mine ve Zeynep’i döllerimle doldurup ağızlarını sikmem, Okan ve Sarp’ın da izlemesi. Daha sonra Buğra ve Sarp’da hareket edemediklerini anlayınca asıl sikişe geçtim.

Mine koltukta ayağa kalktı. Zeynep yüzünü karşıya dönerek reverse cowgirl pozisyonuna geçerek sikimi amına soktu. Mine de gelip önden yüzüme oturdu. Ben Minenin o sulu ve taze amını yalayarak bitirirken, Zeynep çılgınlar gibi inleyerek sikimde zıp zıp zıplıyordu. 10 dakika boyunca o pozisyonda ikisini de muazzam bir şekilde siktikten sonra aynı şekilde yer değiştirerek de bir tur öyle siktim. Daha sonra koltuktan kalkıp önümüzdeki kahve masasında onları yan yana koyarak domalttım. Memelerini kahve masasına yaslayıp götlerini havaya diktiler. Sıra ile 2’şer dakika ikisini de orada hayvan gibi sikerken aklıma yapmayı istediğim bir pozisyon geldi. Hemen o anki alevim ve azgınlığımla kahve masasını kenara atıp alta Mineyi üste de Zeynep’i koyarak kule yaptım. Bir aşağıdaki am bi yukarıdaki derken boşalacağım diye böğürdüm. Tabii öyle bir azmıştım ki karşımda oturanları unutmuştum bile. Sarp ve Okan içlerine boşalmamı istemiyorlardı. Hemen kuleyi bozup oral seks için beni koltuğa oturttular. Zeynep sikimi ağzına alırken Mine taşaklarımı yalayıp yutuyordu. Boşalmama ramak kalmıştı ki orospu Mine bir hamlede ayağı kalkıp sikime oturdu ve daha önce hiç görmediğim bir hızda zıpladı

Okan: HAYIR NAPIYORSUN MİNE!

Derken öyle bir boşaldım ama öyle bir boşaldım ki Minenin içi dolup taştı. Sonra da yorgunluktan geriye doğru bana yattı. Eliyle dölden bir kısım alıp ağzına attı.

Mine: Hayatımdaki en iyi seksti.

Zeynep de kafa sallayarak ne kadar tatmin olduğunu gösterdi. O da hala amında olduğum Mine’nin amının üstünden taşan dölleri temizlemeye başladı. Karşıma bakınca donakalmış Özge ve şok içinde kalan erkekleri gördüm.

Mine: İlacın etkisini üstünüzden attıktan sonra evimden siktir olun. Yukarıda eğlenceye devam edeceğiz geldiğimde yok olun. Anlaşıldı mı?

Hepsi şaşkınlıktan sadece kafalarını yukarı aşağıya sallayarak cevap verebildi. Biz yukarıya çıktığımızda sessizce zafer sevincimizi yaşadık. Daha sonra hep beraber büyük duşta sevişerek yıkandık. O zevk ve hazla zamanın farkında olmadan bayağı bir kalmıştık. Çıktığımızda ev bomboştu. Büyük ihtimalle bavullarını bile alıp gitmişlerdi. Kızlar bu duruma bayılmıştı. Kurulandıktan sonra ben don almak için odama giderken kızlar beni tuttu.

Mine: Aşkım bizden ayrı yatmayacaksın değil mi?

Ben: Yanınıza mı geleyim? Sıkışmaz mıyız?

Zeynep: Mine’nin odası kocaman rahat sığarız.

Ben: İyi o zaman eşyalarımı alıp geliyorum.

Mine: Çabuk ol bekletme bizi!

Yüzümde gülücük ve neşeyle odama girip ışığı yaktım. Bavuluma uzanmışken gözüm komodine takıldı. Katlanmış bir kağıt üstünde adım yazıyordu. Giyinmeye fırsat bulamadan kağıdı açıp okumaya başladım. Özür dilerim ile başlıyordu. Yatağın kenarına yavaşça oturdum. Mektubu okudum da okudum.

İntihar mektubu yazmıştı bana. Şaşkınlığımı gizleyemediğim için elimde kağıtla kızların odasının kapısını çaldım.

Zeynep: Gel!

Kapıyı açarken mevzuya nasıl gireceğimi düşünüyordum. Ama karşımdaki görüntü, elimdeki kağıdı ve belimdeki havluyu düşütmüştü…

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir