Solunda duran adam, Meryem’in kaygan ağzına daldı ve gırtlağına kadar sokarken inledi. Göt herif sevgilimin kafasını aletinin üzerine bastırdı ve boğazının daha da derinlerine girmeye çalışırken öğürmesine neden oldu. Sevgilimin yüksek sesle boğulmasına neden olurken kalçaları küçük küçük hareket ediyordu. Hissettiğim ihanete ve şimdiye kadar aldığım alaylara rağmen, aletim patlayacakmış gibi hissediyordum. Hayatımın aşkının sanki bir porno filmde oynuyormuş gibi sikler arasında gidip gelişini izlemek, azgınlığımı yeniden alevlendirmişti. Orada diz çöküp onun bu iki pislik için orospuluk yapmasını izlemekten ne kadar utansam da gözlerimi bu manzaradan ayıramıyordum. İçlerinden biri inleyerek kız arkadaşımın yüzüne boşaldı. İlk döl ipi Meryem’in yüzüne doğru fırladı. Yüzüne fışkıran bu döl, yanağı ile burnu boyunca hilal şeklinde bir yay çizerek uzun, birkaç santimlik bir çizgi çizdi. İkinci döl püskürmesi ise alnına isabet etti ve kısa bir süre büyük bir topak halinde orada kaldı, ardından ıslak bir şekilde yüzünden aşağı akmaya başladı. Üçüncü püskürtme patlarken, Meryem sıcak dölünü tatmak ağzını koca bir şekilde açtı. Bitirdiğinde onu şefkatle ağzında tuttu. Göt herifin büyük aleti, geri çekilmeden önce giderek zayıflayan kasılmalarla dudaklarının arasından ayrıldı. Güzel yüzünü süsleyen taze döl izleriyle bana gülümsemek için bana döndü.

Sevgilim, “Şimdi gidebilirsin bebeğim, onları iyice boşaltıp seni daha sonra partide bulacağım” dedi. Ayağa kalktım ve aşağılanmış bir şekilde tökezleyerek uzaklaştım. Meryem onların siklerini yalamaya devam ederken yalama seslerini iyice duydum. Bu iki adamın hayatımın aşkının boğazını dağıtmasını durdurmaya çalışmak veya umutsuzca mastürbasyon yapmaya ihtiyaç duymak arasında kaldım. Biraz mahremiyet bulmak için banyoya koşarken aletim acı verici bir şekilde sertleşmişti. Kapının kolunu denediğimde kilitli olduğunu ve içeride birinin olduğunu gördüm. İçerideki kişinin işini bitirmesi için 5 dakika bekledim, tüm bu süre boyunca kötü hislerim arttı. Banyonun dışında bir aptal gibi dururken, durumun gerçekliğini düşündükçe sertleşmem ve cinsel heyecanım azalmaya başladı. Bana isimler takan, bok gibi davranan ve beni dövmekle tehdit eden iki adamın sahnelerini kafamda canlandırmaya devam ettikçe bunların yerini öfke ve hiddet aldı. Endişeyle kapının önünde volta atarken bir dönüm noktasına geldim. Yeter artık diye düşündüm, gidip mutfaktaki arkadaşlarımı çağıracak ve o ikisinin kıçına tekmeyi basacaktım. Partide dolaşarak dört arkadaşımı topladım ve bu iki adamın bana sataştığını ve desteğe ihtiyacım olduğunu söyledim.

Alp, Doğukan, Arda ve Berk’i topladım. Hışımla koridora geri döndük. Pisliklerden biri gitmişti ama Meryem hâlâ dizlerinin üzerinde diğer adamı yalıyordu. Arkadaş grubum bu manzara karşısında bir an için şoke oldu. Kız arkadaşım arkasını döndü ve yanımda getirdiğim arkadaş grubuna hitap etti.

“Etrafta daha yer var çocuklar, daha yakın toplanın.” Bana yardım etmek için getirdiğim çocuklar hızla pantolonlarını indirdiler ve Meryem’in etrafında kalabalıklaştılar. Sevgilimin açgözlülükle daha fazla sik yalamasını kederle izledim. Buna inanamıyordum, arkadaşlarımın hepsi kız arkadaşımın ağzını sikeceklerdi! Onları yardıma çağırdıktan sonra, bana gerçekten yardım etmek yerine, “sözde arkadaşlarım” umursamayı bırakmış ve arkadaşlığımız yerine sevgilimden bir saksoyu seçmişlerdi.

Şortları ayak bileklerinde, ona doğru yaklaştılar. Herkes beni görmezden gelirken arkadaşlarımın daha sertleşmemiş sikleri Meryem’in yüzünün etrafında sallanıyordu. Hayal kırıklığım arttıkça “onları yenemiyorsan, onlara katılırsın” mantığıyla düşündüm ve onlara yaklaştım. Ama zar zor yanlarına yaklaşabildim, çemberin bir parçası değildim. Pantolonumu indirdim, sevdiğim kızın herkese verdiği aynı ağız muamelesinden biraz yararlanabileceğimi düşündüm. Sevgilimin etrafını saran kalabalığın içine doğru ilerlemeye başladım. Arda öne çıktı ve elini göğsüme koydu.

“Dur Mustafa!” dedi “Önce biz sikeceğiz ağzını, ama sırada en son sen olabilirsin” “Evet Mustafa” dedi Alp. “Sevgilini senden önce kullanıyoruz, buradaki herkes gibi.”

Şok olmuştum, arkadaşlarım bana sevgilimle işlerinin bitmesini beklemem gerektiğini söylüyorlardı. Meryem, konuşmak için yeterince bir süre sikleri yalamayı bıraktı ve “Sen bana her zaman bana sahipsin bebeğim, önce arkadaşlarının işini halletmesine izin ver” dedi sırıtarak.

Bu üzücü açıklamayla birlikte oturdum ve birkaç arkadaşımın Meryem’in boğazını sikmesini izledim. Dördüncüsü geldikten sonra bir sıra oluşmaya başladı. Partiden dolaşan çocuklar da sırayı uzatmaya katıldı. Arda bir anda önüme geldi.

“Hadi, sıranın en arkasına geç” dedi. Baktım ve sevgilimden yararlanmak için sırada onuncu olduğumu gördüm, Bu, kelimenin tam anlamıyla dokuz diğer erkeğin onun ağzını kullanması ve benden önce sevdiğim kızın ağzına boşalması anlamına geliyordu. Onları enerjik bir şekilde yalamaa devam etti. Sıranın önüne geçmem beklediğimden daha uzun sürdü, çünkü ne zaman erkeklerden biri ikinci posta için geri gelmek istese, onlar için sıradaki yerimi vermek zorunda kalıyordum.

Sanırım bu bir düzeniyle ilgiliydi ve sevgilisi aldatan, toplu sakso çeken, döl orospusu olan bir adam olarak en alt sıradaydım. Diğer erkekler arasında bana neredeyse hiç saygı gösterilmiyordu.

En iyi arkadaşım Doğukan ikinci kez geri geldi ve önüme çarptı.

“Üzgünüm kardeşim” dedi, “Sevgilinin sikimi yalamasına gerçekten ihtiyacım var.” Bana döndü ve sikini bana doğru salladı, soluk beyaz bir şeydi, tamamen inikti, yumuşak bir albino yılanı gibiydi. Solgun, beyaz şehvetli penis derisi, geniş uzunluğu boyunca uzanan mavi damarlar sergiliyordu.

“Gördün mü kardeşim, indi bu, sertleştirmem için bir an önce sevgilinin ağzına vermem gerekiyor.” dedi arkasını dönerken.

Doğukan Meryem’e yaklaştı ve ben de kendimi bir ezik gibi hissederek onu yalamasını izledim. Siki onun döl dolu ağzına girip çıkıyordu. Meryem sanırım en az 16 erkeği boşaltmış olmalıydı. Birkaç dakika sonra Doğukan’ın aleti bir fıskiye gibi patladı ve zaten yapış yapış olan yüzünün her tarafına boşaldı. Sırada ben vardım, sonunda sakso için hazırdım, hayatımın aşkına baktım, yüzü birden fazla erkeğin taşaklarından gelen dölle süslenmişti. Mütevazı uzunluğum onun kremsi görüntüsünün üzerinde tamamen sert bir şekilde duruyordu.

Bana sevecen bir şekilde baktı ve birikmiş döl havuzunu göstermek için ağzını açtı.

“Merhaba bebeğim, sulu sakson için hazır mısın? dedi.