Okulumuz 4. Bölüm

  • Maviş: eeee, anahtarları alıp çıkıyorum. çocukla ilgilen.

Dedi ve benim cevap vermeme fırsat vermeden çıktı. Kafayı yemek üzereydim, acaba anlamış mıydı, yoksa kilodunu görmemiş beni sadece 31 çekiyor mu sanıyordu. Cinsellikle kafamı bozduğmu biliyordu, belkide, sadece fırsat bulduğum için 31 çektiğimi sanmıştır dedim kendi kendime. Bunun inandırıcı olmadığını biliyorum ama kendimi kandırmak istiyordum. 31’i yarıda bırakıp kuzenimin yanına gittim. Yengem gelene kadar oyun oynadim, kapının açıldığını duyunca yengemin odasına kıyafetlerini değiştirmeye girmesini fırsat bilip hızlıca çıktım.

Yengemin geldiğini fark ettiğim anda kalbim güm güm atmaya başlamıştı, ve aşağı kata koştuğum için artık daha da kötüydüm. Aklıma habire acaba amcama anlatacak mı, amcam bana neler yapar, ya bütün sülale duyarsa neler olur gibi bir sürü soru takılıyordu. Altıma sicmak üzereydim. Kafamı dağıtmam gerekiyordu, acaba anlatacak mı anlamayacak mi stressi beni delirtecekti. Sanki bir idam mahkumuydum ve idam günümü bekliyordum. Ağzıma sıçacaklarsa bile şuan bu stresten uzaklaşmam lazım diye düşündüm. Ayberk’i arayıp “aga bizimkileri topla okey oynayalım” dedim. Berk “tamam” diyip kapattı, üstümü giyindim (beyaz kumaş pantolon, üzerine beyaz bir gömlek, kahverengi ince bir kemer) ve dışarı çıktım. Evden biraz uzaklaşıp sigaramı yaktım Berk’in aramasını bekledim. Berk arayıp “sizin ordaki parkta buluşalım” dedi, “herkes toplansın bize geçeriz. Annem yok, teyzemlere gitti rahat rahat muhabbet eder oynumuzu oynarız.” Tamam diyip parkta beklemeye başladım. Herkes toplandı ve Berklere geçtik. Masayı hazırlayıp çekirdek kola eşliğinde oynumuzu oynarken Berk;

  • Berk: lan sen bugün çıkışta bizle gelmedin, hayırdır?
  • Ben: Salihlere geçtik direkt, orasi size ters kalıyor o yüzden sizle gelmedim.
  • Halit: Aleyna ve Arzu da sizinleydi. Gördüm ben sizi otobüs beklerken.
  • Ben: evet Aleyna ve Arzu da vardı. Sametlerin evi boşmuş, çağırdı bizi. Yemek yiyip muhabbet ettik.
  • Hamza: eee olm sen Aleyna’yla nasılsın, son durum nedir?
  • Berk: ben bu piçi tanıyorsam şuan Aleyna’nın aklına girmiştir.
  • Ben: tabi olm şuan benim için özel birisi sanıyor kendini. tabi özel birisi ama kendisinden ziyade amı ve memeleri özel.

Herkes güldü, sonra devam ettim

  • ben: beni boşver de, Berk senin deniz işi ne oldu olm. İhtimaller dahilinde mi şuan, sikebilir misin?
  • Berk: yok be olm o kız öyle biri değil amk boşa zaman kaybediyormuşum. Ben galiba filize geri döneceğim.
  • Hamza: ben dedim olm, denizden olmaz. O kız bekaretini saklayıp kendini kocasına saklayan, ardından boşanıncada yıllardır boş yere kendini tuttuğunu anlayacak birisi.
  • Ben: Aleyna’yı falan bilmem ama ben şuan sizi siktim.

Diyip okeyi masaya vurdum, ıstakaları devirip sigara içmeye cama çıktım. Sigaramı içerken telefona bildirim geldi, Aleyna “yarın kütüphaneye gidelim mi?” Yazmıştı. “Olur, ordan da Pierre lotie’ye gideriz” diye yanıt verdim, “tamam ozaman yarın görüşürüz” dedi. bende sigaramı bitirip bizimkilerin yanına döndüm. Taşları diziyorlardı, telefonu ortaya koyup;

  • Ben: Aleyna işi tamamdır beyler

Diyip oyuna geçtim.

18.25 gibi kalktık. Eve doğru giderken aklıma yengemin söyleyip söylemediği tekrar takıldı, tekrar stresleniyordum. Demir kapıyı açtım ama bizim kapının önünde yengemin terlikleri vardı. İçeri girmekle girmemek arasında gidip geliyordum. Dış kapının tekrar açılmasıyla kendime geldim, komşu kızı Azra, “naber Emir, niye dikiliyorsun burda aşık mısın oğlum sen?” Diyip sırıttı, “yok ya dalmışım, iyim bir şey yok” diyip içeri geçtim

Azra kısa boylu minyon, spor yapan, götü enine küçük ama baya güzel bir kavise sahip, sarı saçlı, yuvarlak kuck göğüslere sahip (ki fiziğine en yakışan göğüs tipi) beyaz tenli bir kız.

Süpürge sesi geliyordu. Yengem haftada 2 kere yaptığı gibi bugün de evi temizliyordu. Ev pis değildi tabi ama biri okula biri ise giden iki kişi olduğu için dip köşe temizlik yapılmıyordu. Kapıyi açınca yengem süpürgeyi durdurdu. Bizim ev de uzun bir roll’e sahip, roll’ün ortasında sol tarafta salon var. Yengem orayı süpürüyordu. İçeri geçmeden odama girdim üstümü değiştirip, biraz tedirgin bir şekilde salona doğru gittim. Yengem “off çok yoruldum, gel de şu koltukları çekmeme yardım et” iyip bir köşesinde domalıp koltuğun ayağından tuttu. (Koltuğun kolları gevşek olduğu için çok kolay kopuyordu) garip bir şekilde utandim ve gözlerimi kaçırıp diğer köşeye geçtim. Koltuğu çekince altını süpürme ye başladı yengem, süpürgeyi bir ileri bir geri yaparken domalıp hafif dikleşiyordu, ama ben gene gözlerimi kaçırdım. Normalde lamba görmüş sinek gibi keserdim o götü ama yukarda yengeme yakalanmam beni uyandırıyordu. Koltuğun altını süpüdükten sonra yerine itip oturduk.

  • Maviş: Emir ne oldu niye konuşmuyorsun, normalde çenen durmaz. Bir şey mi oldu?
  • Ben: yok bir şey.
  • Maviş: var bir şey var. Eğer seni iş üstünde yakaladığım için utanıyorsan söyliyeyim, senin yaşında böyle şeyler normal kız arkadaşların var onlar sana fotoğraf attıktan sonra hareketlenmeler olması normal bir şey olmaz.

Lan acaba sevgilimin attığı nude yüzünden 31 çektiğimi mi düşünüyordu, onun kiloduyla sikimi okşadığımı görmemiş miyidi? Gerçi arkamdan kilodu görmemiş olması büyük ihtimaldi. İçim ferahladı, ve artık biraz daha rahattım ama hala hafif stressi üstümden alabilmiş değildim.

  • Ben: ya yenge tabi utandım. Sen şeyi gördün mü?
  • Maviş: neyi?
  • Ben: şey ee, benim şeyimi?
  • Maviş: yok görmedim arkan dönüktü, niye utanır mıydın?
  • Ben: görmemene rağmen utanıyorum, görsen utanmaz mıydım sence?
  • Maviş: ne yani, yılbaşında sabah 4 te amcan işteyken eve geldiğinde seni yıkarken sence bir şeyler görmedim mi?
  • Ben: ne yılbaşında beni soyup yıkadın mı? Offf bunu niye anlatıyorsun ki. Ne güzel sadece senin bildigin bir olay olarak kalacaktı, şimdi daha kötü oldum.
  • Maviş: ya bir şey olmaz, evi nasıl buldun onu da bilmiyorum, okasar kötüydün. Ama o gün gördüm zaten göreceğimi.

Yengemle böyle konuştukça hem sertleşiyor, hemde rahatlıyordum. Sanki göğüsüme oturan öküz kalkmış onun yerine kucağımda dans eden bir kadın geçmis gibi oldum. Yengem hareketlenen sikime doğru seri bir bakış attı sonra tekrar bana döndü.

  • Maviş: neyse, ben yukarı çıkıyorum. Yarın mutfakla banyoyu temizlerim.
  • Ben: bende çıkayım evde yapacak bir şey yok. Hemde birer sigara içeriz.
  • Maviş: tamam gel ama sigaradan sonra ben banyo yapacağım.
  • Ben: tamam tamam bir şey olmaz, geri inerim.

Yukarı çıktık. merdivenlerde yengemin götü şalvara rağmen ben burdayım die bağırıyor, twerk atarcasina sallaniyor; sanki dile gelmiş de “beni sik” diyordu. Eve girene kadar peşinde götünü izledim. Eve girip sigara içmeden önce, aşağıdaki konuşmadan da gaza gelerek banyoya girip duşakabine bakan rafların orsya tuvalet kağıtlarının arasına teleofnun sadece kamerası açıkta kalacak şekilde yerleştirdim. Duşakabin saydam olduğu için içerisi gözüküyordu. Telefonu yerleştirip, sifonlu çektim ve mutfağa doğru geçtim. Sigaralarımızı içtikten sonra, yengem banyoya girdi. Banyodan çıkana kadar kuzenimle oyalandım. Banyodan çıktıktan sonra kendi odasına kıyafet değiştirmeye girdiğinde banyodan telefonu alıp “ben gidiyorum” diyerek eve geçtim.

Kalbim yengem beni yakaladığındakk gibi atmaya başlamıştı. Ama bu sefer korkudan falan değil tamamen heyecandandı: o kalın bacakları, muhteşem yumuşacık götünü ve belki amını göreceğim için heyecanliydim. Telefonu açtım videoya girdim…

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir