Böylece tam bir orospu çocuğu gavat olmuş, karımı Hakan Bey’le paylaşmaktan, daha doğrusu karımın deliklerini onun nasıl tatmin ettiğini dinlemekten zevk almaya başlamıştım. Gavatlık zevkimi arttıracak diğer senaryoları düşündüğüm zaman Özge’nin bunları yapıp yapamayacağını da sorguluyordum.

Her gün Instagram’ındaki yorumlara bakıyordum. Dün bir tanesi “Özge Hanım biraz daha kısa giyseniz öğrenci evimiz daha da şenlenecek” yazmıştı. Bir diğeri “külot görmek için ekrana yapıştık ama sağolsun güzel göt gördük” deyip şampanya emojisi koymuştu.

Hakan Bey’in büyük siki Özge’yi tatmin ediyordu elbette, ama diğer erkeklerin de karımı izlemeleri benim artık günde 4’e çıkan otuzbirlerimin zevkini doruğa çıkarmıştı.

Bu arada kendi içimde utanmam hiç kalmamıştı. Fantezilerimde Özge Emre’nin, Hakan Bey’in sikini emiyor, bir üçüncü erkeği de elleriyle boşaltıyordu.

O gün benim çalıştığım fabrikada işim nispeten azdı. Tam bir gavat gibi Özge’nin Hakan Bey’le bir daha buluştuğunda giymek isteyeceği iç çamaşırlarını seçiyordum. En beğendiğim Özge’ye masum bir hava veren pembe idi https://www.trendyol.com/la-linaa/summer-pembe-kadin-tul-tanga-kulotlu-sutyen-takim-p-822407435 Özge ise Hakan Bey gibi bir aygırın karşısında “tatlı kız” olmak istemediğini söyleyip “sen bamyanla tatmin edeceğin liselilere alırsın onu” yazmıştı. Onun seçimleri farklıydı. https://www.trendyol.com/cottonhill/siyah-transparan-tul-cicek-nakisli-balenli-tanga-kulotlu-kadin-sutyen-takimi-p-658803439

https://www.trendyol.com/oprah/kirmizi-seksi-fantezi-string-p-764859019

Tabi bunlar başka bir gün içindi. Çünkü o gün beni deli edecek mesaj, öğleden sonra geldi.

“Özkancığım bu akşam davetlisin. Özge ile evimde yemek yiyeceğiz”

“Teşekkür ederim efendim, adresinizi paylaşırsanız zevkle tam zamanında orada olacağım.”

Heyecandan uçuyordum. Sonunda Özgemi sevgilisiyle izleyebilecek, onların yanında ateşlerine şahit olabilecektim.

Özge yine ofisten direkt Hakan Bey’in evine geçecekti. Ben de tam zamanında orada olmalıydım. Benim işyerimde hiçkimseye aldırmadan patrona erken çıkacağımı söyledim. Bu kadar heyecanlı bir izin isteği karşısında patron ciddi bir işim olduğunu düşündü ve hemen izin verdi. Bu arada “Özkan senin eşin Motivasyon Koçu mu?” diye sordu. “Evet Muhittin Bey, Instagram’da motivasyon ve videoları yapıyor, ünlü oldu.” deyince suratında pis bir gülümsemeyle “ya bizim fabrika için de yapsa satışlar patlar, gelsin bize de bir sunum yapsın hatta” diye cevap verdi. Benim patronun da sikini kaldırmıştı karım. “Tabi iletirim Muhittin Bey, ama çalıştığı yere çok bağlıdır” deyip çıktım.

Hakan Bey’in evi Bostanlı’da, denize bakan apartmanlardan birindeydi. Bana kapıyı Özge açtı. O gün, sabah giydiği basit kısa etek ve askılı dekolteli bluzu ofiste kıçını tüm hatlarıyla gösteren siyah bir elbiseyle değiştirmişti. Benden sonra çıktığı ve sadece izinle bu konuda yorum yapabildiğim için altında nasıl bir iç çamaşırı olduğunu bilmiyordum.

“Hoşgeldin, biz de aparatiflerimizi içiyorduk” diyerek karşıladı beni.

Dairenin içi her köşesi erkekliğin gücüne adanmış bir zevkle döşenmişti. Hakan Bey sporcuydu ve bunu sadece vücuduyla değil dekorasyon zevkiyle de gösteriyordu. Deri koltuk takımının hemen üzerindeki duvarda bir boks karşılaşmasından siyah beyaz bir fotoğrafın röprodüksiyonu asılıydı. https://www.photocrowd.com/photos/oh-danny-boy-337770.9f01a6abb/

Büyük yemek masasının arkasındaki duvarda ise ancak Tracy Emin veya heteroseksüel bir Taner Ceylan’ın elinden çıkabilecek, dolgun vücutlu bir çifti orgazm anında resmeden kırmızı ve uçuk sarı renklerin hakim olduğu modern bir tablo vardı.

Özge, Hakan Bey ile birlikte deri koltuklardan birine oturmuştu. Hakan Bey’in elinde viskisi vardı, Özge de beni karşılamak için içtiği kokteyli önündeki cam sehpaya bırakmıştı.

Hakan Bey yerinden zorla kalktı ve elimi sertçe sıkarak,

“Hoşgeldin Özkan” dedi.

“Hoşbulduk, teşekkür ederim bu fırsat için Hakan Bey” diye cevap verdim ve karşılarındaki koltuğa oturdum.

Her şeyin biraz daha geç başlamasını umuyordum ama Hakan Bey nefesimi kesmekten geri kalmayacaktı.

Ona “boks mu yaptınız yoksa?” diye sormaya hazırlanırken elini karımın çıplak bacağına attı ve “Özge benim hazırladığım old fashionedları çok seviyor. Sana kokteyl yapmayacağım ama istediğin bir şey varsa bardan alabilirsin” deyip salonunun karşı köşesindeki barı gösterdi.

“Teşekkür ederim ben iyiyim böyle” dedim, kalkan sikimi saklamaya çalışarak.

“Peki, o zaman bizim için masayı hazırlayacaksın.” dedi.

Özge burada araya girdi. “Canım, sen hani demiştin ya vaktiyle garsonluk bile yaptım diye, onun için yani yanlış anlama” deyip sinsice güldü.

“Ama bir fikrim var, ve Hakan da çok beğendi. Bize servis yaparken giymeni istediğim önlüğü mutfağa bıraktım. Tabi altında bir şey olmazsa seviniriz. İyi misafirler ev sahibinin isteklerine uyarlar değil mi?”

Açıkçası daveti alınca böyle bir saçmalık olacağını düşünememiştim. Karımla Hakan Bey’in seks yapması zaten yeterince aşağılayıcı ve evet zevkliydi, fakat bu tip istekler olabileceğini tahmin etmemiştim.

“Bakayım peki” diye tıslayarak mutfağa doğru gittim. Hakan Bey’in büyük mutfağının ortasındaki adada Özge’nin giymemi istediği önlüğü gördüm. Bezden yapılma, üzerinde çiçek desenleri olan bir ev hanımı önlüğüydü. Servis etmemi istedikleri yemekler de büyük cam kapların içinde yine adanın üzerinde duruyordu.

Önlüğü giymek için banyoya gittim. Hakan Bey’in banyosu normal bir evin salonu kadar büyüktü.

Üzerimi çıkarttım ve önlüğü giydim. Kendime aynada baktım, kalkmış aletimi saklamıyordu fakat elimle ona uzanmamı engelleyecek şekilde arkamı da kapatıyordu. Penisime sadece önlüğü kaldırarak dokunabilirdim.

Banyodan çıkınca Özge kahkahayı patlattı.

“Yakışmış amaaaa”

Gülerken karımın bacakları açıldığında altına o gün iç çamaşırı giymediğini gördüm.

Hakan Bey, davudi sesiyle “Özkan, antre ve ana yemeği servis et ve masamızı bekle yeter” dedi.

“Tamam Hakan Bey” diye yanıtladım.

Evin üç ayrı klimayla iklimlendirilmiş havasından kıçım kaşınmaya başlamış, penisim ise Özgemin tatlı amını gördüğü için hareketlenmek ile aşağılamadan dolayı inmek arasında kararsız kalmıştı.

Mutfağa yollandım ve adanın üzerinde duran zeytinyağlılar kabını elime aldım.

Hakan Bey ve Özge büyük masanın iki kenarında karşı karşıya oturmuşlardı. Karımın güzel bacakları bu masanın altından Özkan Bey’in penisine kadar ulaşamazdı. Ama Özge’nin bacak bacak üstüne atması beni tekrar hareketlendirdi.

Zeytinyağlıları gümüş bir yemek makası ile servis etmeye başladım. Önce Özge’nin tabağına, sonra Hakan Bey’in tabağına servis yaptım.

Bu sırada Özge kırmızı bikinisini nasıl sevdiğinden bahsediyordu. “Sadece Marmaris’te, sonra bir defa Bodrum’da bir de Antalya’da giyebildim, ben hep Copacabana plajında giymek isterdim amaaa” diyordu.

“Seni güneşin altında bikininle görmeyi çok isterim. Copacabana’ya da ne bileyim Nice’e de gitmek hiç zor değil” diye cevap veriyordu Hakan Bey. Kızının dilinden anlıyordu.

Ana yemeğe geçtiğimizde her ikisi de benim değil Hakan Bey’in servis ettiği Merlot’yu yudumluyor, arada birbirlerine iltifatlar yağdırıyorlardı.

Ben bu sırada ne yapıyordum?

Masanın kenarında bekliyor, karım ve sevgilisi yemek yerken arada sırada seslenip dile getirdikleri küçük isteklerini yerine getiriyordum. Özge’nin bifteğine hardal, Hakan Bey’in tabak değiştirme istekleri, ara sıcaklardan sonra yakacağı puro için küllük…

Sonra her şey aniden gelişti.

Özge ve Hakan Bey ayağa kalkıp hunharca öpüşmeye başladılar. O sırada sarımsaklı zeytinyağı sürahisi elimde bekliyordum. Hakan Bey Özge’nin elbisesinin kıç tarafını kaldırıp kocaman ellerini karımın kalçalarına yerleştirdi, kendi fermuarını her nasılsa açmıştı. Özge bacaklarını Hakan Bey’in beline doladı ve Hakan Bey karımı ayakta kucaklayıp sikmeye başladı. Hakan Bey’in yarrağını göremiyordum ama Özge çıldırıyordu “aaah, aşkııım” diye inliyordu şımarık genç kız sesiyle. Hakan Bey tek başına bir kule gibiydi ve karımı avuçlayıp sikine ayaktayken oturtmuş olması ne kadar güçlü olduğunu gösteriyordu.

Özge iyice kızıştığında Hakan Bey onu deri koltuğa yatırdı ve elbisesini tümüyle çıkarttı. Karım aygırının karşısında çırılçıplak kalmış, bacaklarını 180 dereceye imrenen bir açıyla açmış, Hakan Bey’in arada sırada göğüslerini emmek için eğilen başını tutuyor, bazen yumruklarını sıkıyor, nefes nefese “ooooh sik böyleee” diye ağlama noktasına geliyordu. Ben Hakan Bey’in kalın sikinin karımın amında gidip delişine şahit oluyor, yutkunarak, penisimi nasıl sakinleştireceğimi veya boşaltacağımı düşünerek başlarında ayakta bekliyordum.

Özge’nin yarı ağlamaklı yarı orgazm tonuyla “amım seniiiin, döşedin resmen, boşal amaaa” diye bağırmasıyla Hakan Bey kocaman aletini bir çırpıda Özge’nin sızlayan amından çıkarttı, Özge’yi elinden tutup ayağa kaldırdı, bana döndürdü ve “izlemek istiyordun değil mi Özkan?” diyerek Özge’min ağzına soktu. Daha doğrusu şahlanmış aletiyle karımın boğazını sikerken makyajı tümden dağılmış Özge’nin yapabildiği kadar onu iştahla emmesine izin verdi. Özge’nin Hakan Bey’in sikine olan sevdası o kadar büyüktü ki, boğazına dayanmış, kırmızı rujlu dudaklarından zor sığan penisi rahatlatmak için dili boş durmuyor olmalıydı. Hakan Bey “bebeğim” diyerek boşalmaya başladı ve menilerini karımın ağzına akıtması en az yirmi saniye sürdü.

Özge spermlerin büyük bölümünü zevkle, gözlerini diktiği Hakan Bey’den ayırmadan yuttu. Arada dağılan spermler dudaklarına yapıştı ve çenesine hücum etti.

Hakan Bey “isteyerek” boşalmıştı. İşyerinde bile karımın bacaklarına bakan erkeklerin karşısında tuvalete gitmek isteyen benim beceremeyeceğim bir şeydi bu. İsteyerek ve bana göstererek daha seks gecesinin en başında, bir sperm ziyafeti sunmuştu Özge’ye. Özge izin verse Hakan Bey’in bu performansla karımın amını defalarca delip geçmesi işten bile değildi.

Hakan Bey taşaklarını boşalttıktan sonra bana dönüp, “eline mutfaktan yuvarlak tepsiyi al, viskimi istediğimde servis et” diye emretti.

Evet, bu bir emirdi. “Özkancığım”la başlayan sert ama misafirperver tonlu bir istek değildi.

Hemen mutfağa koştum ve gümüş, yuvarlak tepsiyi kaptığım gibi geldim. Hakan Bey’in cam sehpaya koyduğu viski kadehini üzerine yerleştirdim ve beklemeye devam ettim. Bu sırada, Özge’nin saksosunu izlerken dayanamamıştım, penisim hiç dokunulmadan meni akıtmıştı.

Yerde, benim durduğum köşedeki izleri gören Hakan Bey “Burayı kirlet diye davet etmedim seni. Üzerindeki önlük bunun için. Git bir bez al ve yeri temizle.” dedi.

Ben mutfağa ikinci defa koşarken Özge toparlanmaya başlamıştı.

Yerdeki sperm lekelerini temizledim. Sikim ne tam boşalmış ne de tam kalkık ve hazırdı. Güzel karım Özge bu defa çırılçıplak yemek masasında Hakan Bey’in karşısında oturuyordu.

Özge’nin dudaklarından damlayan spermleri de temizlemeye davranınca Hakan Bey “onları aynı bezle silmeyeceksin.” dedi.

“Elbette” diyerek bıraktım ve yine masayı beklemeye başladım. Artık karşımda az önce ağzı sikilmiş, çıplak göğüslerini Hakan Bey’e zevkle sergileyen karım ve yemeğinin son lokmalarını ağzına atarken şaraptan ona düşen payı çoktan bitirdiği için viskisini yudumlayan, kendini yine ev sahibi kılığına geri toparlamış Hakan Bey vardı.

“Özkan sana arkadan hiç giremedi değil mi sevgilim?” diye soruyordu Özge’ye. Orospu karım “hayııır” diye cevaplıyor, götünü de siktirmek için kaşındığını hissettiriyordu.

Nitekim öyle de oldu. Bir on beş dakika sonra Hakan Bey’in siki yine kalkmış, Özge’yi matkap gibi delmeye, darmadağın etmeye hazırdı. Özge masadan kalkmış, deri kolduğun üzerinde köpek pozisyonunda domalmıştı.

Hakan Bey “tepsiye peçete koy gel” diye emretti fermuarını indirirken.

Döndüğümde Özge alkolden ve sikiş sevdasından sarhoş, kendi kıçını parmaklıyor, diğer eliyle Hakan Bey’in üzerine kayganlaştırıcı sürülmüş koca sikini sıvazlıyor ve arkadan almaya hazırlanıyordu. Hakan Bey, bu defa çıplak, kocaman iki parmağı Özge’nin amındayken, orospu karıma duble orgazm yaşatmak için dimdik yarağını tek seferde karımın götüne daldırdı. Yirmi santimlik canavarın sadece yedi sekiz santiminin girebildiğini, Özge’nin kıçının acısı için “aaaaay” diye, Hakan Bey’in derinlerine daldığı vajinasından aldığı zevkle birleştiği için de “oooooyy” diye çığlık attığını, gözünden yaş geldiğini söylememe gerek yok.

Ama o gözü yaşlı halinde bile bana bakarak, o canımı yakan, tam da diskoda herkese elleteceği bir geceye çıkmadan önce takındığı aşağılayıcı, “ne güzel sikiyor görüyor musun, gavat seni” gülümsemesini fırlattığını söylesem sürpriz olabilir belki.

Hakan Bey o gece resmen benim için hazırlanmış gibiydi ve buna ne desem yeridir, saygı duydum. Özge’nin daracık göt deliğine de boşaldı, ve tepsideki peçete ile karımın götünden amına akan spermlerini silmemi istedi. Yanaklarımla silmek geliyordu içimden ama Hakan Bey daha merhametliydi.

Bir yirmi dakika karşımda, deri koltuğa uzanıp birbirlerine sarıldılar, daha doğrusu Özge Hakan Bey’in göğsüne uzandı. Elleriyle hala sevgilisinin sikini sıvazlıyordu. Yanıbaşlarında elimde gümüş tepsi üzerimde bez ev hanımı önlüğüyle dikilirken buna şahit olmak, benim için Hakan Bey’in karımı çatır çatır sikmesini izlemekten daha inciticiydi. Özge, Hakan Bey’in kaslı vücuduna da, aletine de, omuzlarına da, sesine de tapıyordu.

Saat 11 olmuştu ama ben hala boşalamamıştım. Doğrulup yan yana oturduklarında Özge “yanıma otursana Özkan, sikin şişecek yoksa” diye güldü. Hakan Bey de başıyla onayladı. Ortada Özgem, solunda heybetli vücuduyla Hakan Bey, hep birlikte koltukta oturuyorduk.

Benim önlüğümü sıyırıp sonunda mini mini penisimi ortaya çıkarmamla Özge’nin kahkahayı basması bir oldu.

“Gecenin sürpriziiiii” dedi orospu.

Bir eli hemen yine hareketlenen Hakan Bey’in devasa sikine gitti ve sıvazlamaya başladı.

“İşte bu da benim kocam, Hakancığım” diye devam etti.

İkimizin arasındaki fark o kadar büyüktü ki, benim penisim Özge’nin dişinin kovuğuna bile gitmeyeceği açıktı. Bazen benim gibi bir adamla birlikte olmaktansa Instagram’da onu izleyip boşalan genç takımdan birinin seks objesi olmayı tercih ederdi, diye düşünürdüm.

Özge lütfen elini penisime götürdü, bu sırada Hakan Bey’in sikini hevesle sıvazlıyordu. Ağzına almak, sakso çekmek istediği belliydi.

“Sakın koltuğa boşalma, elini pipinin altına tut” dedi Özge bana, Hakan Bey’in yine kule gibi olmuş canavar sikini ağzına almak için üzerine uzanmışken.

Uzanan karımın açıkta bıraktığı kıçını izlerken, ortamdan bütün gün emdiğim elektriği üç defa sarsılarak penisimin altına koyduğum elime boşalttım. Tek bir damlayı yere düşürmemiş olmanın gururuyla Hakan Bey’e baktım. Özge onu emerken “aferin” der gibi başını salladı, bir elini parmaklamak için karımın bacaklarının arasına götürdü ve ayağa kalkıp izlemem için gözleriyle işaret etti.

Avucumda kendi spermlerim, üzerimde önlüğüm, sarışın motivasyon koçu karım sevgilisini somururken izlemeye başladım. Hakan Bey’in bir eli Özge’nin amında, diğer eli ise, pornolardaki gibi saçlarını okşamak için, başındaydı. Amındaki elini bazen çekip kıçına esaslı bir şaplak indiriyor, böyle olunca Özge, ağzında taş gibi ve kocaman bir alet olmasına rağmen önüne düşen saçlarını eliyle topluyor, tatlı tatlı kıçını sallıyor, o sik eğer diline patlamazsa tekrar götüne almaya bile hazır olduğunu hissettiriyordu.

Bu defa Hakan Bey boşalmadı. Özge’nin aç dudaklarını ve iki sikişten sonra bile nabız gibi atan sikini iştahla emen ağzını yavaşça uzaklaştırıp “hadi artık duşa girelim” dedi. “Özkan, bornozlarla bekleyeeksin.” diye de bana emir verdi.

Yatak odasına koştum. Yatağın üzerinde gördüğüm iki bornozu aldım ve banyoya girdim.

Yavaşça arkamdan geldiler. Hakan Bey “Kim sana içeri gir dedi? Dışarıda bekleyeceksin!” diye bağırdı.

Özge “Anlamıyor abisi” diyerek yine kaşıdı beni.

“Özür dilerim efendim” diye cevap verdim.

Banyonun kapısı kapandı.

Beş dakika sonra, su sesini takiben içeriden Özge’nin nefes nefese, içindeki penis en derin noktalarına dokununca koyverdiği inlemeleri gelmeye başladı. Hakan Bey karımı jakuzide kucağına oturtmuş sikiyor olmalıydı.

Özge ile ilk banyo seksimizi düşündüm.

İstemeksizin ağlamaya başladım.

Gözlerimden yaşlar süzülürken, sikim tersine, dimdik olmuştu.