Köyümüzün Güzelleri – 26

Annem ablamın yardımıyla 2 tepsi baklava açmıştı.

A:”Gurban olduğum bunun birini Nurcanlara götürürüz, öbürünü de gidip gelip sen yersin.”

Ce:”Yesin yesin çok lazım olacak.”

Halamların kapıyı çalınca, kapıyı Nurcan açtı hemen arkasında halam ve Nesrin abla vardı. Nurcan, kırmızı sarı desenli ipek bir eşarp takmıştı, üstünde dar bir kırmızı gömlek ve gömleğin yakası ile kolları fırfırlıydı. Altında krem rengi dar, kalem bir etek giymişti. Ayaklarındaki yüksek topuk, burnu açık ev terliklerinin içinde ten rengi tül çoraplarla muhteşemdi.

Nu:”Hoş geldiniz.”

Önde annem arkasından ablam ve çocuklar en son ben girdim içeri. İçeri giren sırayla öpüşüyor odaya geçiyordu. Ben selam verdikten sonra tepsiyi halama uzattım halam alıp

H:”Kızım bunu içeri koy yemekten sora yeriz.”

Şimdi kapının ağzında halam ve Nesrin ablayla kalmıştık. Halam yaklaşıp bana sarıldı ve yanağımdan sulu şekilde vakumlayarak öptükten sonra diğer yanağımı öperken kulağıma sessizce

H:”Gurban olduğum özlettin.”

Halam elleri ile yanaklarımı okşadıktan sonra Nesrin abla beni öptü ve

Ne:”Kaç gündür görünmüyon aşkım, bir hata mı yaptık?”

B:Yok abla çok yoğunum ama görüşürüz bir ara.”

Dediğim sırada Nurcan mutfaktan geldi. Odaya girdiğimde Erdal abi ayakta karşıladı beni.

Er:”Oooo aslan bacanak hoş geldin.”

Oturduk muhabbet başladık herkes çok neşeliydi, Nurcan ise oturduğu sandalyede sadece ellerini önünde birleştirmiş yere bakıyor, arada bir başını kaldırıp bana bakıp yine gözlerini halıya dikiyordu. Yemekler yiyildi çay servisi başlayınca Nesrin abla Nurcanı çağırdı odanın önünde birşeyler söyledi sonra odaya gelip.

Ne:”Akın az hele gel senlen bişe konuşacam.”

B:”Tamam abla.”

Ben kalkıp kapıya doğru ilerlerken Ceylan ablam kıs kıs gülüyordu. Odadan çıkınca Nesrin abla beni koridora çekip boynuma sarıldı. Dudaklarıma yapışıp deli gibi öpmeye başladı. Dudaklarını ayırınca elini sikime atıp.

Ne:”Bana bak, körpe kızı bulunca sakın bizi unutma. Hem daha gebe kalmadım beni döllemen lazım aşkım. Haaa aklıma gelmişken dördün ikisi annem mi?”

B:”Of Nesrin abla bunu demek için mi beni çağırdın?”

Ne:”Yok lan Nurcan içeri odada seni bekliyo.”

Ben hiç birsey demeden Nesrin abla tekrar dudağımdan öptü ve büyük odaya geçti. Bende, Nurcanın olduğu odaya gittim. Kapıyı açtığımda Nurcan çekyatın ön tarafında dik biçimde oturuyordu. Beni görünce ayağı kalktı ama hiç yüğzüme bakmıyordu, sürekli yere bakıyordu.

B:”Nurcan ne yapıyon Allah aşkına akşamdan beri yüzüme hiç bakmadın. Biz beraber büyüdük bu ne hal ya.”

Nu:”Ya ne bileyim utanıyom. Her zaman ki Akın karşımda ama farklı şeyler hissediyom. Çekiniyom, korkuyom içim bir tuhaf.”

B:”Kızım artık benimsin sakin ol.”

Dedikten sonra kolundan tutup tekrar oturttum. Bende yanına oturdum. Elimle çenesinden tutup yüzünü kaldırdım, kendime çevirip gözlerine baktım. Onun nefes alıp vermeleri hızlanmıştı. Uzanıp dudaklarından öpmek isteyince yüzünü yana çevirdi. Ben bir şey demedim. Bu sefer elimin birini beline atıp diğer elimi baldırına koydum. Eliyle elimi uzaklaştırdı. Yine ses çıkarmadım bu sefer elimi sol göğsüne atınca birden ayağı fırladı.

Nu:”Ne yapıyon sen?”

Gayet sert söylemişti bunu.

B.”Asıl sen ne yapıyon? Sen benimsin kızım helalimsin. Öpüyom olmaz, dokunuyom olmaz. Canımı sıkma şura yatırır sikerim seni.”

Nu:”Tamam da öyle hemen olmaz. Saçmalama hayatımda ilk defa bir erkekle bu kadar yanyana yalnız kalıyom.”

B:”Ben sıradan bir erkek değilim. Senin kocanım.”

Diyip o sinirle kalkıp odadan çıktım. Odaya giderken halamı mutfakta gördüm. Yanına gidip arkadan götünü avuçladım. Halam ürkerek,

H:”Ayyy Akın sen miydin?”

B:”Niye başkasıda mı sikiyo seni? Benden başka kim elleyebilir bu götü?”

H:”Yok guraban olduğum birden olunca, hem de içerde millet var. Hele dur senin ne işin var burda? Niye Nurcanın yanında değilsin?”

B:”Niye olacak kızın öptürmüyor, koklatmıyor, beni tersledi, sinirlendim çıktım odadan.”

Halam döndü parmaklarının ucuna kalktı dudaklarımdan öptü.

H:”Çok görme daha körpe alışır. Hem sana alıştığında bir daha sen demeden öper koklar, sen de istediğin gibi sikersin. Ben onla konuşurum.”

B:”Konuş hala bu ne ya? Hatta anlat öğret, kalas gibi durmasın o ne öyle?”

H:”Tamam aşkım sen geç içeri sıkma canını.”

Ben odaya girdiğimde ablam ve Nesrin abla şaşkınlıkla yüzüme baktılar. Ablam ne oldu gibisinden işaret edince benim yüzüm bir karış omuz silktim.

B:”Hadi kalkın gidelim”

Diyince herkes şaşırmış ama kimse itiraz etmemişti. Biz evden çıkarken Nurcan yolculamaya gelmedi. Eve vardığımızda ablam ve annem beni odaya çekip ne olduğunu sorduklarında her şeyi anlattım.

A:”Oğlum, o kız daha körpe, neyin ne olduğunu bilmiyor az sabret.”

Ce:”Benim salak kardeşim. Kız, erkek görmemiş yıllarca yan yana büyüdüğü adam şimdi kocası olacak orasını burasını elletmesi kolay mı sanıyon?”

Düşününce haklıydılar. Saat gece 10 civarıydı. Canım sıkılmıştı, dışarı çıkıp dolaşmak istedim.

B:”Ben dışarı çıkıyom.”

Ce:”Aşkım 8 gün oldu istersen bu gece çıkma.”

A:”Hee bu saatte nereye gidecen kal işte çocuklar Ceylanın odasında yatar. Sende benim oda da kalırsın.”

Ce:”Esma sultan o gelirse bende gelirim ona göre.”

A:”Gel gızım çocukları uyut, gel.”

B:”Yok. Biraz hava alacam belki gece gelmem biraz düşünmem lazım.”

İkiside sustu ben dışarı çıkıp köyün içinde köpeklerin havlama sesleri eşliğinde dolaşmaya başlamıştım. Nasıl olduysa ayaklarım beni Fatmaların eve doğru götürmüştü. Fatmaların evinin önünde pencereye bakarken, perdenin arasından Mukadder teyzeyi gördüm. Evin içinde bir şeyler yapıyordu. Cama doğru yaklaşınca hemen çömeldim, izlemeye devam ettim. Camı açıp, perdeyi tekrar örttü. Şimdi konuşmalarıda duyabiliyordum.

Mu:”Kızzz Fatmaaa ben ahıra gidiyom hayvanların altını çekecem, yemleyip gelirim. Baban gelince karnını doyur. Bende işlerimi bitirir gelirim.”

Ben sessizce ahıra girdim ve beklemeye başladım. Mukadder teyze zayıf kısa boylu pekte güzel olmayan bir kadındı. Sanırım annemle yaşıttı 50-55 yaşları arasındaydı. Ahıra geldiğinde başını arkadan pembe bir yazmayla bağlamış, ufak vücudunu saran dar bir penye giymişti. Altında ise basmadan şalvarı vardı. Eline küreği alıp ineklerin altını temizlemeye başlamıştı. Her eğilip kalktığında ufacık götü belli oluyordu. Kadın o ufak tefek haliyle manyak iş görüyordu sanki hiç yorulmuyordu.  Ahırın yarısını temizlemişti ki, birden durdu. Küreği iki eliyle kavradı havaya kaldırdı, sert bir şekilde,

Mu:”Kim var ordaaa. Kimsin?”

Ben ses çıkartmayınca bulunduğum yere doğru yaklaştı

Mu:”Dışarı çık. Kimsin? Kafanı gözünü yardırtma bana gebertirim seni ÇIIKKKK.”

Ben sessizce bulunduğum yerden ayağı kalktım.

B:”Mukadder teyze benim Akın.”

Mu:”Hangi Akın?”

B:”Esmanın oğlu.”

Mukadder teyze küreği yere indirip.

Mu:”Oğlum bu saatte ne işin var burda? Ya ben değil hoca gelseydi seni öldürürdü.”

B:”Haklısın teyze, canım sıkılınca dolaşmaya çıkrtım. Tam sizin kapının önündeyken sen Fatmaya seslenince bende merak ettim ahıra girip izlemek istedim.”

Mukadder teyze kaşlarını çatarak.

Mu:”Neyimi izleyecen şerefsiz.”

B:”Dur teyze kızma hemen.”

Mu:”Ne kızmayacam piç. Ben senin derdini anladım, sapık.”

B:”Teyze ayıp oluyo.”

Mu:”Siktir git burdan bak bu kürekle gebertirim seni.”

B:”Teyze akıllı ol.”

Mu:”Aklı senden mi alacam defol.”

Ben üstüne doğru atılıp küreği elinden aldım. Zaten benim yarım kadar birşeydi. Şaşkınlıkla bana bakıyordu.

B:”Eee nasıl öldürecen şimdi? Hem akıllı ol diyince akıllı ol. Sen beni burada öldürürsen millet demez mi gecenin bir yarısı o oğlanın sizin ahırda işi neydi? Hadi onu da geçtim senin ne işin vardı ahırda? Derler.”

Mukadder teyze bir anda yumuşadı, ama yinede geri adım atmıyordu.

Mu:”Ben diyecek bişeler bulurum.”

B:”Peki Mukadder teyze, senin dediğin gibi olsun.”

Diyip küreği yere bıraktım, kapıya doğru yürümeye başladım.

Mu:”Akın, ahıra beni izlemek için mi geldin?”

B:”Evet hem senin güzelliğini (yalancı) hem de senle bir konuda konuşmak istiyorum.”

Mu:”Oğlum benim nerem güzel şaşkın.”

Bunu derken gülümsüyordu. Bu işin nereye gideceği belli olmuştu ama Fatmayı çok istiyordum.

B:”Mukadder teyze bişe diyecem ama bana kızmayacan söz mü?”

Mu:”Ne diyecen ki?”

B”…………..”

Mu:”Söz.”

B:”Mukadder teyze küçükken sizin bahçede oynarken hep kalçalarına bakardım çok hoşuma giderdi (yalan). Hep onları sıkıp ısırmak isterdim çocuk aklı işte.”

Mukadder teyzse sırıtarak,

Mu:”Sapık işte, Şimdi de o yüzden mi geldin ahıra.”

B:”Evet belki yine kalçalarını görürüm diye.”

Mu:”Gördün mü bari?”

B:”Evet yine çocukluğumdaki gibi şalvarından az da olsa belli oluyor.”

Mu:”Tamam görmüşsün işte istediğin oldu hadi git artık işim var.”

B:”Tamam Ama bişey istiyebilr miyim?”

Mu:”De bakem.”

B:”Bir tane elleyebilir miyim?”

Mu:”Defol git elimden bir kaza çıkacak.”

B:”Peki.”

Diyip kapıya tekrar yönelince

Mu:”Benle konuşacağın konu bu muydu?”

B:”Yok.”

Mu:”Dur hele o konuyuda de git.”

B:”Gerek kalmadı.”

Mu.”Oğlum insanı merakta bırakma söylesene.”

Geri döndüm yanına yaklaştım dibdibe gelince durdum. Başını yukarı kaldırmış bana bakıyordu. Boyu çeneme anca geliyordu. Dizlerimi kırdım alçaldım, iki elimi birden kalçalarına atıp onu kaldırdım.

Mu:”Dur oğlum dellendin mi indir beni”

Derken çırpınıyor ama yüzüme felan hiç vurmuyordu. Sağ elimi iyice altına dolayıp kendime çekince sol elimle sol baldırından yakalayıp belime doladım. Refleks olrak diğer bacağıda belime dolanınca tekrar iki elimi kalçalarına koydum. Şimdi bacakları belime dolanmış elleri ile kollarımı tutyor ve gözlerime bakıyordu. Sessizce

Mu:”İndir beni istediğin oldu götümü elledin işte.”

B:”O istediğimin başlangıcıydır.”

Diyip dudaklarına yapıştım. Benden daha ateşli öpüyordu. Dudaklarını kurtardı.

Mu:”Akın kızımla yaşıtsın bunu yapmayız.”

B:”Seninde canın istiyo öpüşmenden belli.”

Tekrar dudaklarına yapıştım. Kollarını boynuma doladı 3-4 dakika bu şekilde öpüştük. Onu yere indirince yine gözlerime bakıyordu. Elini alıp eşofmanımın önüne koyunca sikimi sıkmaya başladı.

Mu:”Akın bunu çok yanlış hem bana bunu sokarsan ölürüm”

B:”Tüm deliklerine sokcam alışırsın.”

Mu:”Nasıl yani?”

B:”Amına sokacam, götüne sokacam, ağzını da sikecem.”

Mu:”Olmaz haram, götüm olmaz.”

B.”O küçük götünü büyütecem.”

Mukadder teyzeyi omuzlarından basarak aşağı indirdim. Yüzüme bakıyordu.

B:”Hiç ağzına almadın mı?”

Mu:”Çık”

Kolundan tutup tekrar ayağı kaldırdım. Bu sefer ben onun önüne çöküp şalvarını aşağı çektim. Altında pamuklu beyaz kilotu vardı. Onuda iki yandan tutup aşağı çekince ellerini önüne kapattı. Ellerini yana doğru çekince, yaklaşık bir hafta önce tıraş edilmiş kısa kıllı amı göründü. Amının dilleri dışarı çıkmış, sallanıyordu. Dilimi oraya değidirince, ürperdi,

Mu:”Ne yapıyon? Ora pis.”

B:”Şşşş sakn ol. Dünyanın en güzel hazinesi öpülmez mi?”

Ben ellerimi kalçalarına atıp yüzümü amına yaslayınca şaşkınlıkla bana bakıyordu. Dilimile amını yalamaya başlayınca ellerini başıma attı,

Mu:”Offf Akın ne yappıyon bana? Of çok güzel ne olur devam et. Hoca hiç böyle şeyler yapmaz devam et ne istersen veririm.”

B:”Ne istersem mi?”

Mu:”Heee ne istersen yeterki devam et.”

Ben biraz daha yalayıp am dudaklarını dişlerimle ufak ufak sısırken Mukadder teyze boşalmaya başladı. Kafamı hiç geri çekmeden yalamaya devam ettim. Onun boşalması bitince ayağı kalktım. Kolarım arasında cansız duruyordu, gözleri kaymış nefes almaya çalışıyordu.

B:”Hoşuna gitti mi?”

Mu:”Köpek, ne yaptın öyle? Neydi o? Çok güzeldi yine yapsana.”

B:”Daha çok şey yapacam sana ama önce beni rahatlatman lazım.”

Mu:”Hadi sok amıma rahatla.”

B:”Şimdilik senin dediğin gibi olsun ama daha sonra senle çok işimiz olacak.”

Zaten kazık gibi olmuş sikimi bir elimle tuttum diğer elimle de bacağının birini havaya kaldırdım. Oda ahırın direğine tutundu. Gözlerime bakıyor ve bekliyordu. Sikimi önce amına sürterek yukarı aşağı yaptım. Zaten az önce boşaldığı için sırılsıklamdı. Sikimin başını amına bastırınca gözlerime bakmaya devam ederken alt dudağını ısırmaya başlamıştı. Sikim yavaş yavaş amına ilerlerken.

Mu:”Akın yavaş gurban olayım çok kalın yırtacan.”

Ben hiç umursamadan gözlerine bakarak sikimi yavaş yavaş sonuna kadar soktuğumda birden boştaki koluyla boynuma sarıldı dudaklarıma yapıtı. Nefesini ağzıma veriyor, inlemeye çalışıyordu, aynı esnada konuşmaya çalışıyordu, ağzı ağzımın içindeyken,

Mu:”Kurban olayım dur. Kıpırdama, ben çocuk doğurdum böyle yırtılmadı. Dur kölen olayım.”

Ben başımı geri çekince gözünden bir damla yaş geldiğini gördüm.

B:”Zaten artık kölemsin. Bundan sonra ne zaman istersem sikecem seni Mukadderim benim.”

Ben sikimi yavaş yavaş geri çekerken sanki amına kanca takılmış gibi oda sikimle ileri geliyordu. En sonuna kadar çekince derin bir nefes aldı. Ben sikimin başını tam çıkartmamıştım. Tekrar ileri hareket etmeye başladım. Hareketim hızlandıkça Mukadder teyze kendinden geçiyordu ve tekrar titremeye başladı. O boşalınca amının sularıyla daha rahat hareket etmeye başladım. Biraz o şekilde siktikten sonra,

B:”Boşalıyom.”

Mu:”Dölle beni aslanım zaten bundan sonra çocuk olmaz, Kurudum ben istediğin kadar akıt içime döllerini.”

Ben boşalmaya başlayınca kalçalarını iyice kendime çekip amının en derinliklerine akıtmaya başladım. İşim bitince sikimi çıkartır çıkartmaz, Mukadder teyze ayaktayken amının dudaklarını açıp içine bakmaya çalışarak,

Mu:”Eşşek siklim, o nasıl sik öyle? Bundan sonra beni hep sikecen ona göre.”

Ben sikimi tutmuş sallarken

B:”Bunu bir daha istiyorsan beni iyi dinle. Aklını kullan ne dersem onu yap.”

Mu:”Ne istersen iste benden aşkım artık o sikten vazgeçmem.”

Ben hemen Fatmayla olan durumu, onun beni nasıl istediğini, her şeye razı olduğunu anlattım. Ben anlattıkça Mukadder teyze şaşırıyor sinirleniyordu. En sonunda.

B:”Şimdi olaylar böyle, bu siki bir daha istiyorsan Fatma benim karım olacak yani ikinci karım hem zaten o istiyo. Düşünsene o karım olursa sende kaynanam olursun istediğim zaman seni ziyarete gelirim.”

Bunu söylerken bir gözümü kırpmıştım.

Mu:”Ben tamam desem bile hoca?”

B:”Onu ikna etmek senle Fatmaya kalmış. Ha bu arada Fatma senle beni bilmeyecek. Bir de geniş bir zamanda ağzınla götünü de sikecem.”

Mu:”Oğlum manyak mısın? Amıma zor aldım, götüme girermi o koca şey.”

B:”Merak etme alışacan. Dediğim gibi istediklerimi yaparsan bu sayede bu siki kimse şüphelenmeden her zaman yersin.”

Mu:”Tamam ama sende dikkat et, ağzından kaçırma,”

B:”Sen merak etme, Şimdi arkanı dön domal.”

Mu:Saçmala hemen şimdi olmaz. Hem hoca gelecek birazdan.”

B:”Dediğimi yap.”

Sessize arkasını döndü, domaldı. Bende arkasında çöküp ellerimle küçük kalçalarını ayırdım. İki kalçasıda benim kocaman ellerimin arasında kaybolmuştu o kadar küçüktü. Göt deliği çok masum görünüyordu. Sanırım heyecanlanmıştı, çünkü deliğini sıkıp gevşetiyordu. Ufak bir dil darbesi atınca kendini öne atmaya çalıştı ama kalçalarını pençelemiştim. Tekrar dil attım, alttan amını dilleyip, amına öpücük kondurup ayağı kalktım.

Mu:”Offf Akın sen çok manyaksın. Tamam dediğin her şeyi yapacam aşkım.”

B:”Hah şöyle akıllı ol.”

Diyip dudaklarından öpüp eşofmanımı çekip ahırdan çıkacaktım ki,

Mu:”Akın gine sikecen mi?”

Ben dönüp tekrar yanına yaklaşıp dudaklarını koparırcasına öpmeye başladım o da karşılık veriyordu. Onu öperken Sağ elimi amına atıp orta parmağımı içine sokunca ağzı açılıp nefes almaya çalışır gibi yaptı.

B:”Artık benimsin.”

Diyip ahırdan çıkarken o da ne kilotunu ne de şalvarını çekmeden arkamdan bakıyordu. Eve vardığımda saat 3 e geliyordu. Soyundum ablamın yanına girip ona sarılıp uyudum.

NOT:Bazı arkadaşlar Akının yatıp uyumasını eleştirmiş. En azından bazı hikayelerdeki gibi konu çorbaya dönmeden kapatıp yeni bölümü açabiliyoruz. O arkadaşlara selam olsun…

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir