Gece saat 3 gibi telefon çalmıştı arayan yıllardır konuşmadığım annemdi . Önce bir açmak istemedim ama bu saate çalan telefondan hayır gelmeyeceğini de biliyordum . İsteksiz bir şekilde telefonu açtım .
A:Yavrummmm Bilalim
B:Ne oldu bu saatte ? Hayırdır ?
A:2 gün önce vehpi amcanı kaybettik . Haberin var mıydı kuzum
B:Başınız saolsun nerden haberim olacak ve 2 gün önce ki ölen adam için bu saatte niye arıyorsun saat kaç haberin var mı ?
A:Yavrum şey deden seni çağırıyor bu saatte herkesi ayağa dikti seni görecekmiş bize uyku uyutmuyor bütün ev ayakta .
B:Gelmeyeceğimi söyle ona size de eziyet çektirmesin yine aynı kafa da sanırım hiç pes etmiyor
A:Kuzum deme öyle bi gel konuşacak şeyleri var seninle yoksa ben getiririm diyor .
B:Getirtebiliyorsa getirtsin . Benden uzak durmanızı daha kaç kere söyleyeceğim . Bir daha sakın beni bunun için arama .
Sesimi yükselterek telefonu yüzüne kapatmıştım . Yanımda uyuyan sevgilim sevgi ise korkmuş bir şekilde uyanmış bana bakıyordu . Onu sakinleştirip uyumasını sağladım . Sabah uyandığımda ise bir kaç cevapsız arama vardı yabancı numara olduğu için dönmek istemedim ama tekrar numara ısrarla aradığı için açmak zorunda kaldım telefonda ki kişi Tolga isimli bir beyefendiydi .
T:Alo Bilal bey ile mi görüşüyorum
B:Evet buyurun benim .
T:Bilal bey ben satışa sunduğunuz arsa için aramıştım
B:Evet doğrudur buyurun
T:Bilal bey biz o arsaya büyük bir site düşünüyoruz fakat size daire olarak mı yoksa direk nakit olarak mı teklif edelim bilemedik
B:Tolga bey ben buralarda olmayacağım benim için para önemli şuan daire teklifinizi düşünmüyorum eğer sizin için de o rakam uygunsa yarın satış işlemlerini başlatalım
T:Uygundur Bilal bey yarın haberleşelim iyi günler .
Mutluluktan deliye dönmüş gibi evin içinde sevgiye bağırıyordum o da kahvaltı hazırlarken bana güzel masum yüzüyle bakıyordu .
B:Kurtuluyorsun sevgilim sonunda o arsaya bir değer biçildi
S:Şaka yapıyor olmalısın ? Sonunda o arsaya biri teklif verdi mi yani istediğimiz rakamı
B:Evet sevgilim bu hastalıktan kurtulacaksın hemen seni yurtdışına götüreceğim
S:Bir aksilik olmaz değil mi ?
B:Hiçbir aksilik olmayacak sana söz veriyorum
Birbirimize sarılmıştık, sımsıkı sarıldım ona Kokusunu içime çeke çeke . Sevgiyle 18 yaşından beri beraberiz 6 yıldır hayatımın en önemli noktasında ama 3-4 ay önce kötü bir hastalığa yakalandı ve tedavisi ise Almanya da olduğu için bu hayatta bana tek ait olan küçükken üstüme yapılan şehirin uzağında ki arsayı satmam gerekiyordu . Aylardır bir teklif gelmemesine Umutlarımız tükenmişti ama bu sabah o kadar mutlu olmuştum ki anlatamam . Hemen planlarımızı yapıp yarına hazırlık yapıyorduk. Yarın olunca sabahtan Tolga bey ile gidip işlemleri başlatmak için beklerken memur beyin söyledikleriyle şoka uğradım .
M:Burda tapu 2 kişiye ortak mal olarak gözüküyor biri Bilal bey sizsiniz bir de Ökkeş bey .
B:Ne ? Ökkeş bey mi ?
T:Ökkeş bey kim Bilal bey bir yanlışlık yoktur umarım
B:Ökkeş bey benim dedem olur maalesef
M:Yani onunda bu satışa onayı gerekiyor yoksa işlemleri başlatamam maalesef .
T:Bilal bey bilmiyordunuz sanırım yüzünüzden anladığım kadarıyla . Eğer Ökkeş beyi de ikna ederseniz biz 1 hafta içinde tekrardan konuşabiliriz ama size süremiz 1 hafta daha sonra başka yerlere de bakarız maalesef
Noterden çıkar çıkmaz deliye dönmüştüm , dedem olacak adam yine bir şekilde hayatımı sikmeyi başarmıştı . Hemen annemi arayarak durumu anlattım , köye gelip konuşmamı istedi dedemi ikna etmenin yollarını bulmalıyız yoksa hayatta imza atmaz diyerek beni köye çağırdı . Eve gidince sevginin yüzüne nasıl bakacağımı bilemiyordum ona ümit vermiştim ve cidden çok heveslenmişti . Onun üzülmesini asla istemezdim ona şu an bakamazdım onu arayarak acil köye gideceğimi bir kaç gün sonra ise direk yurt dışına hastaneye götüreceğime dair söz verdim . En başta kabul etmese de kabul ederek izin verdi . Yanıma hiç bir eşya almayarak ilk otobüste köyün yolunu tutmuştum bile . Köye yaklaştığımda ise cam kenarından bakıyordum yollara hatıralarım aklıma geliyordu . 17 yaşında kaçmıştım bu köyden bi akşam bi başıma şehire gitmiştim kaçmak istedim sadece . Çünkü bana göre bir yer hiç olmadı burası . Ökkeş dedem köy ağası , biz ise köyün en zengin en güçlü ailelerinden biriyiz . Köyde kocaman büyük bir evimiz var bizim aileden olan herkes o evde yaşar o evden harici bir yerde yaşamaya izin vermez Ökkeş dedem . Ben 17 yaşındayken dedemin hasımlarından birinin oğlunu vurmak için görevlendirdiğim gün eşyalarımı alarak evi terkettim . Böyle bir şey yapamazdım yapmamalıydım da . Benim yerime babamı görevlendirmişler babam halen daha içerde çıkamadı içerde de bir kaç iş yaptırdıkları için yıllardır çıkamıyor . Annem bir başına onu yanıma almak istedim en başlarda ama o beni değil babasını tercih etti belki korkusundan ama benimle gelmeyi tercih etmediği için onunla da yıllardır konuşmuyorum . Şimdi ise kendim için değil şehire ilk gittiğimde bir başıma kaldığım zamanlar tanıdığım hayatımın tek anlamı olan sevgi için gidiyordum bu köye bu ait olmadığım yere .
Köye varmıştım , köye iner inmez annemi arayarak geldiğimi söyledim hemen birini gönderip beni aldırttılar . Eve geldiğimde kapıda biraz bekledim o kocaman eve baktığımda ayaklarım geri geri gidiyordu . Hiç gitmek istemiyordum ama o arsa için yapmam gereken doğru şey buydu . İçeri girerek kocaman bahçesi olan evin bahçesinde bekliyordum . Herkes bahçedeydi ben onlara bakıyor hepsine kafa selamı veriyordum . Amcamın yeni ölmesinden dolayı köyde bir taziye koşuşturması vardı belliydi . Ökkeş dedem merdivenlerden yavaş yavaş inip bahçeye geldi. Bana yaklaşıp elini uzattı bir süre öpmedim öylece bakıştık ama elini çekmemeye devam etti . Annemde uzaktan öp işareti yaparak beni yönlendiriyordu . Bende elini öpüp selam verdim. Ökkeş dedem oturun emri verdiğinde hepsi bir yandan oturmuştu . Robot gibilerdi , bu durumun havasını unutmuştum . Çok şaşkınlıkla izliyordum . Bana bişey demeden gidiyordu bende onu takip ediyordum . Bahçeyle evin arasında bir ayrı bir küçük yer vardı içeri girdiğimiz de ona ait masa sandalye tarzi şeyler vardı . İçeri geçtik o masasına bende karlı sandalyesine geçtim . Bir süre sessizlik oldu , içeriye 35-37 yaşlarında bir kadın girdi kahveleri bırakıp hemen odayı terketti . Bir süre kahveleri içtikten sonra Ökkeş dedem sessizliği bozdu .
Ö:Amcanı kaybettik haberin vardır hele !
B:Başınız saolsun duydum .
Ö:Yeğenlik görevini yapmadın evin erkeği olarak onu yıkayıp gömmen gerekiyordu !
B:Ben bu evin erkeği değilim ben bu evden de değilim bu konuları biliyorsun .
Ö:O zaman buralara niye geldin evlat
B:Bana ait olan birşeyi almam lazım ve bunda da senin rızan gerekiyor .
Ö:Nedir hele sana ait olan o şey .
B:Küçükken herkese birer birer verdiğin arsalardan biri . Satıp buralardan gitmem lazım ama seninde imzan gerekiyormuş ver imzayı gideyim ben .
Ö:Evet onları sizlere verdim her evlatlarımın çocuklarına doğrudur ama onları bana karşı çıkın diye de vermedim biliyorsun değ mi ?
B:Ben sadece buralardan gitmek istiyorum bana o imzayı ver
Ö:Sana o imzayı verirsem sen bir daha buradan gidemezsin evlat buraya ait kalırsın benim dediklerimi yaparsın seçim senin
B:Bak dede o para bana lazım benim sevdiğim kız hasta onu Almanya’ya götürmem lazım o yüzden bana o arsanın imzasını ver ben gideyim bir daha da karşına çıkmayayım
Ö:Geçmiş olsun zaten böyle bir sebep olmasa gelecek adam değilsin biliyorum ama benim de sana ihtiyacım var
B:Senin gibi bir adamın bana ihtiyacı olmaz . Bir sürü adam var zaten etrafında .
Ö:Bak torun ben o hanım kızı iyileştiririm arsanı satmadan da götürür en iyi hastanelerde yatırır tedavisi başlar ama bunun karşılığında benim dediklerimi yapacaksın
B:Senin dediklerini yapmamak için yıllar önce evi terkettim ben . Tekrar geri dönemem buraya .
Ö:Evlat etrafına bak , bahçeyi gördün mü ? Bahçede kaç tane adam vardı hele gördün mü ?
B:4? 5? Vardı ne oldu ki .
Ö:O adam dediklerin hiç biri benden çıkma değil !! Hepsi kızlarımın kocaları ! Hepsinin ailesi soy isimleri farklı ! Benim kanımdan benim soyumdan 2 erkek evlat vardı ! Biri senin yüzünden hapiste biri de senin yüzünden toprakta !!
B:Benim yüzümden derken ? Bütün bu dediklerin yaşanırken ben burda bile değildim Ökkeş ağa ! Ne bahsediyorsun sen hele !
Ö:İşte burda olmaman zaten bunlara sebebiyet getirdi . Eğer olaydın sen hapiste olacak baban burda kalacak başa geçecekti . Ama şimdi amcan da toprakta olduğu vakit sen başa geçeceksin .
B:Ya ağa Ökkeş ağa ben burdan kaçmışken şimdi bana başa geçeceksin diyorsun . Sence böyle birşey yapabilir miyim ben ?
Ö:Yapacaksın eğer yapmayacak olursan senin yüzünden bir hanım kızımız iyileşemeyecek. Kendin için değil o kız için yapacaksın .
Cidden insanları manipüle etmeyi çok iyi biliyordu , o an gözüme tek gelen masum biricik yüzlü sevgilimdi. Onun başına birşey gelmesini asla istemiyordum .
Ö:Şu an kabul edersen eğer hemen hesabına paraları yatırıp işi hallederim ama tabi başka şeylerde var .
B:Bak kabul ederim ama o kız iyileşip buraya geldiği zaman ben burda olmam yine giderim .
Ö:Senden bir şey daha isteyeceğim
B:Evet dinliyorum .
Ö:Bize bu kahveleri getiren hanım senin amcanın eşi . Kendisi şu an dul kaldı ve bir başına bir ailesi de yok . O yüzden amcanın karısına da sahip çıkacak onunla evlenip erkek çocuk yapacaksın .
B:Sen benimle dalga geçiyorsun ya yok cidden sabrımın sınırlarını zorluyorsun benim .
Ö:Yani erkek çocuğu yaparsan belki o zaman gitmene izin veririm tabi ben hayatta olursam yoksa o büyüğüne başa geçene kadar sen yine olacaksın buralarda .
B:Ben böyle bişeyi kabul etmiyorum ağa ! Ben amcamın karısıyla evlenmem ! Hem o benden büyük ! Böyle bir şey olmamalı !
Ö:Büyük ama gebe olabilecek yaşta yaşı geçmeden onu gebe bırakacaksın . Dua et ilk çocuk erkek olsun . Hem ben hepsiyle konuştum tüm ailenin onayı var .
B:Zaten sana onay vermemelerini düşünmek saçmalık olurdu . Resmen benim şuan düştüğüm durumu kullanıyorsun ağa .
Ö:Ben son sözümü söyledim evlat akşama kadar vakit var sonra buraya gel ve bana söyle !
Bir yanıt yazın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.