Köylünün Efendisi 8

Benim gitmem en mantıklısıydı… keyiflerini beklersem Demir tavında olmaz bu heyecanı arttırmazdım. Kısa sürede hazırlanıp, gelen misafir olursa diye yedekte tuttuğum çikolatamı poşete koyup evlerine gittim. 3 kat gibi duran bu ev aslında tek katlıydı. Alt kat bodrum, üst kat kendi yaşadıkları alan, en üst kat ise teras gibiydi. Yeni yapmıştı ahmet abi bu evi, daha önceki evleri 50 metre ilerde ahşap bildiğiniz karadeniz yapısında bir evdi, oranın altını artık ahır olarak kullanıyorlardı. Üstü ise terk edilmiş bir yapıdaydı.

Çorbalar yemekler börekler çaylar derken yemek hızlıca geçti. Ortaokula giden bir oğluı, henüz anasınıfına başlamamış bir kızları vardı ahmetle suzan çiftinin. Klasik Anadolu kadınıydı, utanınca ya da soğukta kızaran beyaz bir yüz, dolgun yanaklar, büyük göğüsler bu büyük göğüslere göre daha küçük duran bir kalça, 160 boylarında 65-70 kilo civarında kapalı bir kadındı suzan. Çaylar içildikten sonra tatlılar da gelmiş sanki meziyetmiş gibi getirdiğim çikolatayı parçalayıp tabaklara koymuştu suzan. Küçük çocuk çoktan uyumuş büyüğü ise odasında takılıyordu biz de bir spor kanalı açmış ara ara maç iş güç konuşup zaman geçiriyorduk. Hoca gel terasa sigara içelim dediğinde ikiletmedim ahmet abiyi. Terasa doğru çıkıverdik. Daha sonra çemberini boyununa arkadan bağlamış göğsünün üst kısımları gözükür bir şekilde suzan da elindeki tepsideki çaylarla birlikte yanımıza çıkıverdi. Ahmet Abi;

  • Hocam görüyor musun benim hatunu, hep içimi ısıtmanın derdinde ne kadar düşünceli bir karım var deyip yanağındna makas aldı.
    Suzan abla bu samimi durum karşında utansa da hocam bunda utanma falan kalmadı iyice arsızlaştı deyince bu sefer ben;
  • Kocan o senin abla, ikinizin arasında ne olacak, ha ama benden utandıysan ben hemen kaçayım dediğimde yok naz yapıyor hocam kadın milleti işte nazlıdır benim gülüm deyip kendine çekti dudaklarına bir öpücük kondurup önüne doğru alıverdi.

Ahmet abinin önünde suzan abla, ben yanlarında köyün ıssızlığına bakarken ahmet yavaş yavaş kıpırdanıyor eli de boynundan aşağı doğru hareket ediyordu. Birden ahmet abiyle göz göze geldiğimizde göz kırpıp devam et aşağılara in diye sinyali verdim. Ahmet abi eteğinin lastiğinden içeri elini sokup dışarısı soğuk ama burda soba yanıyor hocam deyip gevşek gevşek bana güldü. Suzan ise hiç hareket etmiyor, olacakları bekliyor gibiydi. Ahmet abi arkadan çıkarıp soksa yok demeyecekti ama birden toparlanıp len millet görecek iyice kudurdun, ben mi hayvanlara bakıp geleyim diye sıyrılıverdi. Sıyrılırken de gözlerimdeki azgınlığı gör dercesine bana bakış atıp yanımdan sürtünerek geçti.

  • Valla cesur adamsın neler yaptın yanımda öyle dediğimde hoca artık aramızda olacaklar aramızda kalacak sonsuza kadar, kimseye demek çaktırmak yok, beni yaşatmazlar yoksa köy yerinde dediğinde. Abi böyle bir şey kime söylenir hem seni yaşatmazlar da ben rahat mı ederim, burdaki görevimi unutma dedim. Doğru diyon hocam haydi gel benimle dediğinde eve doğru gidecekken yok hocam oraya değil beni takip et deyip küçük bir merdivenden eski ev yoluna geçmiştik. Suzan Abla da hayvanlara bakmaya gitmiş biz de şimdi oraya doğru ilerliyorduk.

Eski eve vardığımızda ahır kısmına girmeden köşedeki ipi çekip ev kısmına girdik. Her yer toz kaplıydı ama köşedeki odadan kırmızı bir ışık sızıyordu. Şiişttt kızzz deyip girdi içeri, arkasından ben girdiğimde şok olmuştum. Suzan abla çift kişilik bir yatakta soyunmuş yatıyor eli amcığında, geldiniz mi, dondum soğuktan deyip bana baka baka amcığını okşamaya başlamıştı. Ahmet abi ise hocam şu amcık şu an yanıyordur ben başlıyorum deyip bacak arasına geçmiş kafasını gömmüştü bile. Bense olanları izliyor, offf harikasınız, görüntü çok fena deyip sikimi göstere göstere sıvazlıyordum pantolonun üzerinden.

Suzan ellerini bana uzatıp gel yanıma dediğinde kemerimi çözüp aleti ortaya çıkardığımda oha ben bunu alamam bu çok büyük ahmet” demişti. Ahmet ise bana bakıp hocam yılan besliyormuşsun sen deyip yalamaya devam etmişti. Suzanın ağzına doğru uzattığım yarağımı. Önce kafasını sonra alabildiği kadarını yalamaya başlamış arada çıkarıp yüzüne vuruyor çok büyük bu tam istediğim gibi, ahmet baksana şuna seninkinin 2 katı var bu be deyip tekrar emmeye devam ediyordu. Saçlarından tutıuyor o uçları pütürlü büyük göğüslerini hamur gibi yoğuruyor, gırtlağına kadar sokmaya çalışıyordum ki ahmet suzanın üzerine uzandı.

Hafifçe kendimi geri çekmiştim. Benim geri çekildiğimi gören Ahmet biraz önce salyalarıyla sikimi ıslattığının karısının dudaklarından öpüp göğüslerine boyununa geçiyor, ağzını sana bıraktım der gibi davranıyordu. Tekrar yaklaşıp sikimi tekrar suzan’n ağzına verdiğimde beklenmedik bir şey oldu.
Göğüslerinin yalayan ahmetin ensesinde kedi gibi tutup bir anda sikime yapştırdı. Şimdi sikimin kafası suzanın ağzında gövdesinde ahmetin dudakları vardı. Offff çekip ikisinin de kafasını ayırıp sikim ortada olacak şekilde tekrar birleştirdim. Kontrolü tamamen elime almam için tek bir cümle daha kurmam yeterli olacaktı. Yalayın kocanızın yarağını….

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir