Köylünün Efendisi

Şair Özel şöyle der bir şiirinde
“Her şey ben yaşarken oldu bunu bilsin insanlar”

Her şey doğu görevim bittikten sonra ailemin zorlamasıyla Samsun’da köyümüze yakın bir köye tayinimi istememle başladı. 23 yaşında idealist köy çocuklarının Anadolu insanının temizliğine saflığına inanan biriydim. 5 yılda bu öyle bir değişti ki anlatması zor.

Köy dediğinizde aklınıza ne geliyorsa öyle bir yerde. Köyün merkezi etrafına 3-5 evle dağılmış topluluklar. Herkesin geçim kaynağı tarım ve hayvancılık. İlçe merkezinin nüfusu 30 bin ama köyün nüfüsu ilçenin en küçük köylerinden 400. Yazları biraz coşar kalabalıklaşır ben de yakın köyüme gider orda bağ bahçe işlerine aileme yardım ederdim.

Babam da annem de aynı köyden. Ailenin tek erkek oğlu babam olunca miras olarak kalan yerler inanılmaz büyüklükte. Devlet memuru olmasam da olur ama yine de garantili iş, halim vaktim yerinde. İlk atandığım al sözde maaşımla jeep i nasıl alacaktım öbür türlü. Ama görev yaptığım yer o kadar merkeze uzak ki her gün yaz kış gelip gitmek imkansız gibi bir şey. Ben de görev yaptığım lojmanın tadilatını yaptırıp bekar evi gibi dayayıp döşeyip playstation’a kadar doldurup köyde kalmaya başladım.

Köylü mileti biraz kurnaz takılmaya çalışır. Akşam saatlerinde evlerde canı sıkılan yavaştan yanıma tüymeye başlamıştı. Çay sınırsız, ev sıcak, oyun vs derken eve gelen giden bitmiyordu. Bazen telefonu ve ışıkları kapatsam da araba mıh gibi lojmanın önünde kaldığından ve gidecek bir yer dahi olmadığını bildiklerinden cama, kapıya vurarak zorla misafir ettiriyorlardı kendilerini.

Bir seferde gelen ahmet abiye şöyle dedim. “sizin yüzünüzden eve bir kadın bile çağıramıyorum aq iyice kahve bellediniz burayı” ahmet abi de gülüp ne oldu hoca yoksa hasanın karıyı mı çağıracaktın bu kış kıyamette kim gelir dışardan buraya değinde hasanı da karısını da ilk defa duymuş oldum.

Hasan köy merkezinde oturan bi abiydi, yeni evlenmiş çocukları 3-4 yaşındaydı. Eşini daha önce hiç görmemiştim. Bu hasan yazları köyde çalışır hava soğuğunca köyde yapılacak iş kalmayınca istanbul’a antalyaya inşaatlarda çalışmak üzere gider eşi de yalnız kalırmış köyde tek başına. Muhtarla adı çıkmış, azalardan biriyle de adı çıkmış, yangın yeriymiş hasanın karısı dediğine göre ahmet abinin. Ben görev yaptığım yerde böyle şeyler sevmem abi, parası neyse veririm samsun merkezden getiririm gerekirse deyip kestirip atmıştım.

Aradan zaman geçtikçe köye de köylülere de gerçekten alışmış ve kaynaşmıştık. Zaten soyadımın etkisi, ailemin bilinirliği, zenginliği kimseyi cephe almamı gerektirmiyor, herkes saygılı seviyeli bir şekilde konuşup işimizi yapıyorduk. Ne olduysa köyde tek yaşayan Fadime Teyzenin ağaçtan düşüp belini kırmasıyla oldu. Kimi kimsesi yoktu. Çocuklarının biri almanya’da biri ise hayırsız çıkmıştı. İş çıkışına yakın hemen haber verdiler, zor ve sapa bi bahçenin kenarına kadar aracımla gidip bindirdik köyden 2-3 kişi, sonra da doğru ilçe merkezine hastaneye. Köylünün bu yardımına da hızır gibi yetişmem iyice adımın evlerde konuşulmasına yetmişti. Fadime Teyze’yi 15 gün hastanede yatırdılar köyden kadınlar ara ara gelip refakatçi olarak yanında kalıyor ben de arada ihtiyaçlarını sormak için yanına uğruyor, hayırdır sevaptır diye eksikliklerini görüyordum. Emine Abla kalacaktı son günlerde yanına. Yine bir gün yanına uğradığımda hocam bizim fatma’da köy arabasını kaçırmış yanıma gelecek diye onu da götürüver köye gideceksen demişti. İyi teyze gelsin dediğimde bir on dakika sonra pazardan aldığı birkaç torba ile devasa bir kadın yanımıza peyda olmuştu. Fatma 170’den kesinlikle fazla ama kilosu da 90-100 arasında biriydi. Büyük kalçaları, büyük göğüslerinin yanı sıra yüzü esmer ama dünyalar güzeli bir masumiyeti vardı. Bu iriliğin yanısıra bu güzellik hafiften içimi titretmedi desem yeridir. Kimdi neydi, kimin karısı kimin yengesiydi bilgim yoktu ama köye dönüşte elbet öğrenecektim. Bu kadında beni çeken acayip bir enerji, henüz belki de kendisinin bile farkında olmadığı bir dişilik vardı.

Öğrenecektim elbette yolumuz40 dkdan fazla sürecekti.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir