Kırılma Noktası – 11. Bölüm

BÖLÜM 11

Alper şirkete geldiğinde, arabasını uygun bir yere park etti. Kapıda onu güvenlik karşıladı ve işe yeni başlayacağını söyleyip güvenlikle birlikte içeri girdi. Güvenlik onu bekleme salonuna götürüp uygun bir yerde oturmasını istedi. Birazdan ilgili kişi gelip sizinle görüşecek. Lütfen buradan ayrılmayın. Diyip odadan çıktı. Alper odayı inceliyor bu sırada bacaklarını sallıyordu. İçinde heyecan vardı. Bu vücuduna yansımıştı. Kapı açılıp içeri uzun boylu bir kadın girince alperi dikkatini o kadına verdi. Kadının elinde bir evrak vardı. “beni takip edin” deyip kapıya yöneldiler ve 7 katlı şirketin 7. Katına çıktılar. Alper bu kadını tanıyordu. Bernaydı bu. Bir odanın önüne geldiklerinde kadın duygusuz bir şekilde, görüşmeniz bu odada yapılacak dedi. Kapıyı açıp, odaya girdiklerinde koltukta oturan Feyza ayağa kalktı. Derin yırtmaçlı bir etek giymişti. Yırtmacı kalçalarına kadar geliyordu.

Feyza: teşekkürler berna hanım. Bundan sonrasıyla ben ilgilenirim.

Berna cevap vermeden evrağı masaya koydu ve saliselik bir süre içerisinde alperi süzüp odadan çıktı.

Feyza: biraz nemrut suratlı olsada iyi kadındır, burada çalıştığınız süre içerisinde onu seveceğinizden eminim.

Alper sessizlik içerisinde duruyordu. Feyza eline aldığı evrağı inceliyormuş gibi yapıyordu. Hâlbuki o evrağı detaylıca incelemişti daha öncesinde.

Feyza: insan kaynakları bizim için yaptıkları araştırma neticesinde sizinle çalışmamızın iyi olacağına karar verdi. Şirketimize katkı sağlayabileceğinizi düşündüler.

Şirketin insan kaynakları ile hiç görüşmemişti alper. Bu tamamen gamzenin ayarladığı bir durumdu. Kendi elemanları aracılığı ile yapmış olmalıydı. Feyza alperi süzüyor. Hareketlerini dikkatlice inceliyordu. Alper de aynı şekilde davranıyordu. Karşılıklı süren bu bakışmaları feyza bozmuştu.

Feyza: benim yardımcım olarak çalışacaksınız bildiğiniz gibi. Saat, yer fark etmeksizin benim istediklerimin yerine getirilmesini isterim. Ne istersem isteyeyim. (bunu vurgulu söylemişti) önceliğiniz ben olacağım. Sadece benden emirler alacaksınız. Ancak bununla birlikte şirketimizin yönetim kurulu başkanı duru hanıma da bağlısınız bununda bilincinde olun. Onun istediklerinin yerine getirilmesi son derece önemli. Beni ona karşı rezil etmeyin.

Alper: izninizle bir şey söylemek istiyorum. Biraz fazla mı sert davranıyorsunuz acaba bana ilk günden. Konuşma tavrınızla sanki beni ezmeye çalışıyormuşsunuz gibi hissediyorum.

Feyza duraklamış ve yüzüne ince bir gülümseme yayılmıştı.

Feyza: hassas konulara dikkat çekmek istemiştim. Bu konuda sizi incittiysem özür dilerim. Zamanla birbirimizi daha iyi tanıyacağız. Şimdi sizi çalışma odanıza kadar eşlik edeyim. Hem bu sayede biraz daha sohbet edip birbirimizi tanırız.

İkisi birlikte yürümeye başladılar. Katta bulunan odaları gezip, feyza, alperin tanışması gereken insanlarla tanıştırdı. Bernanın odasına gittiklerinde berna pek oralı olmasada alperi yandan gözlüyordu. Tekrar feyzanın odasına doğru yürüdüklerinde alper odasının feyzanın hemen dibindeki oda olduğunu fark etti. Odasına girdiğinde içinin geniş olduğunu gördü. Temiz bir odaydı. Feyza masanın karşısında ki deri koltuğa oturup bacak bacak üstüne atıp, oturdu. Alpere masasına geçmesi için el hareketi yaptı. Alper masasına geçip oturduğunda feyza’ya;

Alper: ilk tanışmamızda bahsettiğiniz duru hanımla tanışmadım. Kendisi burada yok mu?

Feyza: dün biraz yoğun bir gün geçirdi. Bugün gelmeyebilir. Uygun bir vakitte tanıştırırım sizi.

Feyza: alper bey artık tanıştığımıza göre…

Feyza oturduğu yerden kalkıp, alperin masasına doğru yürüdü. Koltuğun arkasına geçip, alperin omuzlarına masaj yapmaya başladığında, kulaklarına doğru eğildi.

Feyza: baş başayken sizli bizli konuşmamıza gerek yok öncelikle. Görüştüğün bir kız arkadaşın var mı?

Alper durumu anlamıştı. Ne kadar az yalan o kadar hatırlanması kolay bilgi demekti.

Alper: yakın zamanda ayrıldım. Şu an hayatımda kimse yok.

Feyza: neden ayrıldın peki? Böyle sorular soruyorum diye rahatsız olma. Çalıştığım kişinin hayatına dair her bilgiyi öğrenmek isterim.

Alper: Yürütemedik.

Feyza masaj yapmaya devam ederken alper bu yakınlaşmanın niyetini anlamaya çalışıyordu. Feyza zehirli bir yılan gibi sokulmuş ısırmayı bekliyordu. Alperden görsellik olarak hoşlanmıştı ama güvenebilir miydi? Onu kontrol altına almak istiyordu. İplerin kimin elinde olduğunu belirtmek istedi.

Feyza: Güzel, bunu duyduğuma sevindim. Aksi durumda ben sizi ayırmak zorunda kalacaktım.

Feyza kartlarını açık oynuyor tehlikeli olduğunun imajını veriyordu. Artık masaj yapmıyordu. Alperin saçlarını okşuyordu.

Feyza: bir konuya netlik kazandırmak isterim alper. Burada patronun benim olduğunu hiçbir zaman unutma. Eğer bu iş bana göre değil diyorsan kapıdan hemen dışarı çık. Yapamayacağını düşünüyorsan söyle. Aksi durumda bu kapıdan bugün çıkmadığın an. Bana aitsin ve sadece ben istersem gidebilirsin. Anlaştık mı?

Alper cevap vermemişti. Yavaşça ayağa kalktı. Feyza bir adım geri atmıştı alperin tepkisini izliyordu. İki tarafta sessizdi. Alper arkasına bile bakmadan kapıya yöneldi. Kapının kilidini çevirdi ve kapıyı kilitledi. Yüzünü tekrar feyza’ya döndüğünde yüzünde bir gülümseme vardı. Feyza bu gülümsemeye karşılık verdi. Ceketini çıkardı ve koltuğa fırlattı. Gömleğini kollarını kıvırıp, feyza’ya doğru yürümeye başladı. İyice yakınlaştılar nefesleri birbirlerine karışıyordu. Alper elini feyzanın çenesine koydu ve yavaşça parmaklarıyla okşamaya başladı.

Alper: (kısık sesle) bir konuya da ben netlik kazandırmak isterim.

Alper ve Feyza arasındaki bu yoğun gerilim sürüyordu. Alper riskli hamle yapmıştı aslında. Bütün planları mahvedecek hamlelerden kaçınmalıydı. Yine de iç sesini dinlemek istemişti.

Alper: bugünden itibaren tek amacım sizi mutlu etmek ve gururlandırmak. Hangi konuda olursa olsun (vurgulu söylemişti) ancak şunu da belirtmek isterim ki, bana bir köpekmişim gibi davrandığınız gördüğüm anda. Sizinle aramızdaki ilişki hemen biter. Bunca yıldır kaybedecek bir şeyim yoktu, şimdi yine yok. Geçmişi silmek benim için bir çocuk oyuncağı.

Alper parmaklarını feyzanın dudaklarında gezdiriyor üstten ona bakıyordu. Feyza şaşkınlık ve gizliden gizliye mutlu olmanın heyecanını yaşıyordu. Konuşmaya yeltendiğinde alper onu parmaklarıyla susturdu.

Alper: siz benim patronumsunuz, ne emir verirseniz verin yerine getirilecek. Pozisyonumun ağırlığının farkındayım. Sadece sizin istediklerinizi yerine getireceğim. Beni başkalarına ezdirmeyin.

Feyza şu an bulunduğu durumun farkına varmıştı. İçi heyecandan kıpır kıpırdı. Karşısında ne istediğini bilen bir erkek vardı ve kendisini ona teslim edeceğini söylemişti. Feyzanın uzun yıllardır aradığı erkek artık karşısındaydı. Konuşmaktan çekinmeyen, pısırık olmayan, kaybedecek korkusu hissetmeyen birisi vardı.

Feyza: Seni kimseye ezdirmeyeceğim. İkimiz birlikte bu şirketi daha da yukarı taşıyacağız. Söylediklerin için işe yeni başlayan birisi olarak; ya cahil cesareti derdim ya da ne istediğini bilen birisi. Söyle bana hangisi sensin?

Alper feyzanın yanaklarını elinin tersiyle okşuyor, feyzanın yüzünü izliyordu. Ufak bir kıvılcım yeterdi birbirlerine saldırmaya başlaması için. Alper gülümsedi.

Alper: birbirimizi tanımaya devam ederken bu sorunuzun cevabını çok net öğreneceğinizden eminim. Her akşam sizi evinize ben bırakacağım. Hakkınızda ki her şeyi bilmek istiyorum. Patronumun her detayına hakim olmalıyım sonuçta değil mi?

Alper bunu mecazen söylememişti aslında iyice yaklaşıp, feyzanın dudaklarına öpücükler kondurmaya başladı. Karşılığını hemen aldı. Birbirlerini gözü dönmüş şekilde öpüyorlardı. Feyza alperin gömleğinin düğmelerini çözüyor. Alper ellerini, feyzanın yanaklarına koymuş kendine doğru çekiyordu. Feyza hiç böyle bir tanışma faslı beklemiyordu. Yaşananların vermiş olduğu bu heyecan onu daha da mutlu ediyordu. Aradığı kişi alperdi. Bundan emindi. Onun duygularına saygı gösterecek, ona sahip çıkacaktı. Feyza elini alperin pantolonuna atıp, düğmesini çözmeye çalışırken telefon çalmaya başladı. Feyzanın cep telefonu çalıyordu. Feyza umursamadı ama ısrarla çalıyordu telefon. Alper durdurup, önemli olabilir açmalısın diye söyledi. Feyza telefonu eline aldığında arayan kişinin berna olduğunu gördü.

Feyza: efendim berna ne oldu (biraz sinirli söylemişti.)

Berna:….

Feyza: Beni mi yargılıyorsun sen?

Berna:…

Feyza: iyi tamam tamam.

Feyza telefonu kapattığında. Alpere doğru döndü ve gömleğinin düğmelerini kapatmaya başladı. Biraz hayal kırıklığı yaşasada duydukları onu buna zorlamıştı.

Feyza: şimdi gitmem gerekiyor ama bu burada kalmayacak. Akşam çıkarken haber veririm sana.

Feyza odadan çıkıp gittiğinde alper ceketini tekrar giydi ve penceresine doğru yönelip dışarısını izlemeye başladı. Odanın izlendiğini öğrenmişti. Berna özel olarak aramıştı bunu tahmin edebiliyordu. Korumaya çalışıyordu feyzayı benden diye düşündü. Berna bana güvenmeden istediğim gibi hareket edemeyecektim. Onun güvenini kazanmalıydım. Ama nasıl?

Akşam iş çıkışında feyzayı arabama aldım. Birlikte havadan sudan konuşarak yolu bitirdik. Geri dönüş yolunda gamzeyi aradım. Günüm nasıl geçtiğini anlattığımda yapmış olduğum riskli hamleye biraz kızdığını söylemem gerek. İşe yaramıştı sonuç olarak feyza’ya biraz yakınlaşmıştım. Berna konusunda biraz daha kafa yormuştuk. Tehlikenin ismi bernaydı. Onu bir şekilde egale etmem gerekliydi. Eve vardığımda hala konuşuyorduk. İş yerinde telefonla konuşmama kararı aldık gamze ile mesaj bile atmayacaktık birbirimize çok acil bir durum olmadığı sürece. Bernanın beni uzun bir süre rahat bırakmayacağını biliyorduk.

Gamze ile konuşmalarımız yatağa yattığımda da devam ediyordu. İş sextinge kadar gitmişti. Hatta o beni kameralardan izliyordu. Ben ise sadece sesini duyuyordum. Günün yorgunluğuda üstünü binince uykuya dalmak hiç zor olmamıştı. Ertesi sabah uyandığımdan evdeki işlerimi halledip şirketin yolunu tuttum.

Şirkete biraz erken gelmiştim. Odama çıktığımda masama kuruldum. Çok vakit geçmemişken kapı açıldı içeri berna girdi,

Alper: Buyrun berna hanım size nasıl yardımcı olabilirim?

Berna koltuğa oturmuş ellerini karnında birleştirmiş beni süzüyordu.

Alper: böyle birbirimize mi bakacağız sürekli?

Berna: (durgun bir ses tonu ile) sen de bir tuhaflık var. Çok cesursun, bunu gözlerinde görebiliyorum. Bir amaç için buraya geldin ve bunu çözeceğim. Tıpkı öncekileri çözdüğüm gibi.

Alper: anlayamadım berna hanım? İş ilanını siz verdiniz bende başvurdum ve kabul edildim.

Berna: Gözüm üzerinizde bilginiz olsun. en ufak bir yanlışa teşebbüs ettiğiniz karşınızda ben olacağım.

Alper: Lütfen izin verirseniz Feyza hanım için hazırlık yapmam gerekiyor. Buraya sizin iğneleyici sözlerini duymak için gelmedim.

Berna tek kelime dahi etmeden kapıdan çıkıp gitti. Aradan 5 dakika sonra içeri feyza geldi. Yüzümün asık olduğunu gördüğünde neler olduğunu sorduğunda durumu anlattım. Klasik berna diyerek geçiştirdi. Ayağa kalkmamı istedi ve beni süzdükten sonra gayet şık duruyorsun birazdan duru hanım ile tanıştırıcam seni orada biraz daha dikkatli olmanı istiyorum. Pot kırma. Onu kızdırmak istemezsin. Diyerek beni tembihledi. Birlikte duru hanımın odasına doğru gittik.

İçeri girdiğimizde berna, duru’ya bir şeyler anlatıyordu. Biz girince konuşmalar kesildi. Berna doğrulmuştu. Duru gözlerini bizim üzerimize çevirdi. Ayağa kalktı ve bana doğru yürümeye başladı.

Duru: Aramıza hoş geldiniz alper bey! Ben duru bu şirketin yönetim kurulu başkanıyım.

Alper: Memnun oldum Duru hanım! Sizinle tanışmak büyük bir onur.

Diyerek reverans yapıp elini nazik bir öpücük kondurdum. Bunu yaptığımı gamze görse o an öldürürdü duruyu.

Duru: Lütfen şöyle geçin. (eliyle koltuğu işaret ederek)

Duru: Feyza hanımla tanışmışsınızdır diye umuyorum. Kendisi benim çok değer verdiğim bir çalışanım. Kızım olsa bu kadar severim. Ona karşı saygılı olacağınızdan hiç şüphem yok değil mi alper bey! (biraz tehditkar bir şekilde söylemişti)

Alper: Kesinlikle efendim! Kendisine bağlı olduğum için her türlü isteğini sorgusuz sualsiz yerine getireceğimden şüpheniz olmasın, keza sizinde istekleriniz benim için bir emirdir.

Duru: bunu duyduğuma sevindim. Yanımdaki diğer kızıma gelince (bernayı gösteriyordu) Berna çok özel bir yeteneğe sahiptir. Sevmediği birisi olursa kesinlikle bir nedeni vardır. Bu nedenlerde zamanla onun haklı olduğunu ortaya çıkartır. Kısacası demem o ki, berna hanımın vereceği olumsuz bir raporda sizinle çalışmamızı sonlandırmak zorunda kalabiliriz.

Feyza lafa girecek gibi oldu ama tuttu kendisini.

Duru: Bu beyefendi de bahadır. Benim yardımcılarımdan 3.cüsü.

Alper: Duru hanım siz ve şirketimize hizmet etmek için can atıyorum. Verilecek her görevin üstesinden geleceğimden şüpheniz olmasın.

Duru: oldukça iddialı görüyorum seni. Beğendim bu huyunu. Şimdi müsaadenizle kızlarımla yalnız kalmak istiyorum. Bahadır alper beye eşlik eder misin odasına kadar.

Bahadır: seve seve duru hanım.

Bahadır ve ben konuşmadan odamıza doğru gittik.

Duru: Feyza, berna bir şeyden bahsetti. Odada yakınlaşmışsınız daha ilk günden!

Feyza: doğru duru hanım.

Duru: Biraz daha dikkatli ol canımın içi. Daha kendisine güvenebileceğimizden bile emin değiliz.

Berna: o adamda bir şey var duru hanım. Feyza bunu göremese de tam çözemediğim bir durum bu ama zamanla emin olun öğreneceğim.

Feyza sinirlenmişti. Kendisine çocuk muamelesi yapıldığını hissetti ve bu bernanın suçuydu diye düşündü.

Feyza: Duru hanım. Berna biraz paranoyak birisi olduğu için, böyle davranması normal. Ben alper ile gayet iyi çalışacağımı düşünüyorum. Hatta beni kıskanıyor bile olabilir.

Berna ilk defa sinirli gözükmüştü.

Berna: senin nereni kıskanıcam! Başımıza iş açma diye arkanı toplamaya çalışıyor sizi gelecek tehlikelerden koruyorum.

Duru (sert bir tonda) ikinizde uzatmayın artık. Başka konularımız var. Önümüzdeki hafta yurt dışından misafirlerimiz gelecek. Feyza sen organizasyonu hallet Berna sende güvenlik işlerini. 23 eylül tarihinde büyük bir organizasyon yapılacak. Yeni kadınlar ve erkekler yurtdışına gidecek. Bu aralar egoztik kadınlar ve erkekler rabet görüyor. Gereken ayarlamaları bitirmek üzereyim. Bu tarih öncesinde bir ön parti vereceğiz. Gelenlerin memnun ayrılmasını sağlayın. İşlerimiz daha kolay olsun. sizlere güveniyorum kızlarım. Şimdi işinizin başına.

Bahadır benim odama gelmişti. Biraz endişeli bir hali vardı. Odada ikimiz vardık ama en azından ben biliyordum oda hep izleniyordu. Muhtemelen bahadır da biliyordu bunu. Ama bu hali bana oldukça şüpheli gelmişti. Bu adamda bir şeyler olabilirdi. Ona samimi davranmaya başladım.

Alper: bir sorun mu var bahadır iyi değilsin gibi. Hasta falan mısın?

Bahadır: yok- yok iyiyim.

Alper: Ağzından iyiyim desenden görünürde iyi değilsin bahadır.

Bahadır: aa-h bilemiyorum boş ver en iyisi ben odama gideyim.

Bahadır kıvranıyordu. Bir şeyler sakladığı kesindi. Ya da bana oyun oynuyordu. Dikkatli davranmalıydım.

Alper: gel seninle biraz yürüyüşe çıkalım. Bir sıkıntın var ve seni bu halde bırakmak içime sinmez.

Bahadır çaresizlik içerisinde teklifimi kabul etmişti. İşimi sağlama almak için ona çaktırmadan telefonumun ses kaydını açıp cebime koymuştum.

Alper: eğer yardımcı olabileceğim bir konu varsa lütfen söyle.

Beni bir odaya soktu burası, hurdalık gibi bir yerdi. Eski makineler, demir parçaları vardı.

Bahadır: bak benim manyak olduğumu düşünme ama artık dayanamıyorum…

Alper: ne olduğunu anlatır mısın? Tam olarak neye dayanamıyorsun.

Bahadır: bu -bu insanlar ruh hastası. Burada eziyet çekiyorum. Dayanacak gücüm kalmadı artık. Kaç kurtar kendini. Daha çok geç değil. içlerine girmedin. Fırsatın var hala.

Alper: ne diyorsun bahadır sen, anlamıyorum hiçbir şey.

Bahadır. Kaç diyorum sana kaç salak herif. Şuan net göremiyorsun ama bu insanlar çok tehlikeli işler yapıyor. Bir kere bulaştın mı buradan çıkış yok. Sadece öldüğünde özgürlüğüne kavuşabilirsin anlıyor musun?

Alper: Bahadır kendine gel! Neler yaşadın bilmiyorum ama Feyza hanımın yardımcısıyım ben. O kadına söz verdim. Onu ve duru hanımı yarı yolda bırakacak değilim. Yıllarca sefalet ve borç içinde yaşadım. Şimdi iyi bir makamda güzel paralar kazanıp hayatımı daha iyi yaşayabilirim.

Bu cümleleri tamamen bilerek kurmuştum. Bahadırı harcayacaktım. 5 dakika önce tanıştığım umurumda olmayan bir insandı bahadır. Amacım tamamen içlerine sızmaktı ve bu benim için harika bir kozdu.

Bahadır: (yalvaran bir ses tonuyla) lütfen git buradan daha güzel bir hayat var dışarıda burası bir zindan bir kere girdin mi çıkışı yok.

Alper: Bahadır bence sen kafayı yemişsin. Berna hanımla birlikte bana oyun mu oynuyorsunuz.

Diyerek odadan çıktım ve telefonumu elime alıp ses kaydını sonlandırdım. İlk olarak feyza’nın odasına gittim. Kapıyı çalıp içeri girdiğimde onu masasında çalışırken gördüm.

Alper: sizinle önemli bir konuda konuşmamız gerek.

Feyza: şu an biraz yoğunum alper.

Alper: acil feyza.

Sesimdeki ciddiyeti fark edince yüzüme bakmaya başladı.

Alper: benimle gelin lütfen! diyerek elimi uzattım

Birlikte bernanın odasına gittik içeri sert bir şekilde girdim öfkeli bir ifade takınmıştım. Berna şaşırmıştı. Elindeki kumandanın tuşuna basıp, görmemi istediği bir görüntüyü kapattı.

Berna: bu ne terbiyesizlik? Feyza neler oluyor!

Feyza sadece bakıyordu cevap veremiyordu. Olanlar karşısında merakla benim açıklamaları bekliyordu.

Alper: Feyza hanımı buraya şahit olarak getirdim! Onun konudan haberi yok.

Berna: ne anlatıyorsun sen. Hem bu üslup ne böyle!

Alper: Beni iyi dinleyin berna hanım. Eğer bir daha bana böyle çocukla oyunlar oynarsanız sizinle uğraşırım anlatabildim mi?

Berna sinirlenmiş bana ateş eden gözlerle bakıyordu. Feyza ise olanları anlamdırmaya çalışıyordu. Başaramayınca konuya girdi.

Feyza: Alper biraz sakinleşip olanları anlatır mısın eminim mantıklı bir açıklaması vardır berna hanımın!

Alper: Berna hanım. Beni korkutmak için bahadırla ortak iş çevirdi. Sabah işe geldiğimde sizden önce berna hanım gelmiş, beni tehditkâr konuşmalarla uyarmıştı. Ciddiye pek almamıştım ama görüyorum ki kendisini ciddiye almak gerekiyormuş.

Berna: ne yapmışım adam söylesene bende bileyim.

Ses kaydını açıp dinletmeye başladım.

Alper: bunu! İyi dinle.

Ses kaydı bittiğinde berna sakinliğini korurken feyza duydukları karşısında endişeye düşmüştü.

Alper: bu oyunlara devam edeceksiniz benim çalışmama gerek yok diye düşünüyorum. İstenmediğim yerde durmak gibi bir huyum yoktur.

Bunu da bilerek söylemiştim. Feyzanın tepkisini ölçmem gerekiyordu. Yine riskli bir hamleydi ama yapılması gerekliydi.

Berna: üzgünüm ama siz kendi kendinize gelin güvey olmuşsunuz. Bu “çocukça işlerle” işim olmaz.

Alper: o halde bahadır neden bunları söyledi.

Feyza: Bir sakin olun ikinizde. Anlaşılan bahadır bey iyi değil. Berna hanım onunla ilgilenir. Bizde seninle odamıza gidip sakince konuşalım alper.

Alper: peki feyza hanım siz nasıl isterseniz.

Feyzanın güvenli sularına doğru yelken açmaya devam ediyordum. Birlikte feyzanın odasına geçtik. Feyza koltuğuna oturdu bende karşısındaki deri koltuğa oturmuştum.

Alper: orada sesimi yükselttiğim için özür dilerim. Berna hanımın tavırları bana biraz sert geliyor. İstemeden onu yargılamış olabilirim.

Feyza: sana hak veriyorum alper. Senin durumunda ben olsam aynısını yapardım. İlk olarak bana gelmen hoşuma gitti ayrıca.

Yerimden kalkıp. Feyza’ya doğru yürüdüm. Koltuğunun arkasına geçip ellerimi ince omuzlarına koydum. Ovalamaya başlamıştım.

Alper: tabi ki ilk size gelecektim. Ben sizin yardımcınızım. Sadece size hizmet etmek görevim değil mi?

Feyza ellerini ellerimin üstüne koymuş nazik parmaklarıyla ellerimi okşuyordu. Kafasını geriye yaslayıp;

Feyza: ben berna ile konuşurum seni rahatsız etmeyecek artık. Bahadırın söylediklerini de unut kendisinin zihinsel sorunları vardı. Bunun daha ileriye gitmesi bizi üzse de artık aramızda çalışamayacak.

Bahadıra yazık olmuştu. Sorumlusu bendim ama filler tepişirken ezilen karıncalar umurumda değildi. Aklıma bir anda cananın mektupta yazdığı; “içindeki şeytan seni ele geçiriyor” lafı gelmişti. Feyza ellerimi tutup göğüslerine getirdi. Göğüs uçlarını okşuyor ovalıyordum.

Alper: ses kaydında da duydunuz daha iyi bir hayat standartlarında yaşamak istiyorum ve işimi kaybetmek istemiyorum. Ancak bu şekilde üstüme gelinmeye devam edilirse. Üzülerek yanınızdan ayrılmak durumunda kalacağım.

Feyza: (okşanmanın verdiği haz ile) Seni oldukça sevdim alper. Bu dakikadan itibaren hiçbir yere gidemezsin. Sadece benim için ve duru hanım için çalışacaksın. Hatta sana önemli bir görev vereceğim bunu başardığında. Burada ki yerinde sabitlenmiş olacak.

Feyza ellerini koltuğun dirsek koyma yerine yapıştırmış sıkıyordu. Onu okşamam oldukça tahrik etmişti. Bunu görerek okşamaya göğüs uçlarını sıkmaya devam ettim.

Alper: sadece istemeniz yeterli gerisini ben hallederim.

Feyza: gü-zel şimdi bir organizasyon düzenleyeceğiz. Burada seçkin insanlar olacak. Bu insanlar eğlenmeyi seven tipler ve biraz uçuk zevkleri var. Senden sadece yeri ayarlamanı istiyorum. Güzel bir konsept bul ve hazırlıklara başla. Geri kalanını ben ve berna halledeceğiz. İş bittiğinde. Bizden birisi olacaksın. Söz veriyorum.

Artık son adıma geçmiştim. Feyzanın güvenini kazanacaktım.

Alper: akşam sizi evinize bırakırken biraz daha derine inmek ister misiniz?

Feyza yüzünde bir gülümseme ile aldığı hazzı yaşarken;

Feyza: en ince detayına kadar hemde…

İkimizde neyi ima ettiğimizi biliyorduk ve akşam iş çıkışı feyzanın evine gidecektik. Şimdi sıra vazgeçilmez olma zamanıydı.

Akşam olduğunda arabaya bindim ve feyza gelmeden gamzeye, gamzenin bana vermiş olduğu telefonla kısa açıklayıcı bir mesaj attım ve sessize alıp, koltuğun altına koydum. Beni rahatsız etmemesi önemliydi. Tüm planların bozulmasını ikimizde istemezdik. Feyza’yı beklerken, radyo açmış normal bir şekilde takılıyordum ve kapıyı feyza açtı. Yanıma oturarak kemerini taktı ve gülümseyerek gidelim dedi.

Eve varana kadar bu tarz organizasyonların geçmişte ne şekilde yapıldığı konusunda bilgi sahibi oldum. Aklıma güzel bir fikir gelmişti. Ancak bunu önce gamzeyle paylaşmalıydım. Feyza’ya farklı bir konsept yapabiliriz dedim. Nasıl diye sorduğunda bana biraz zaman vermesini uygun şartları oluşturduğumda kendisine sunacağımı söyledim. Biraz üstelesede, savuşturmayı başarmıştım. Feyzanın evi tripleks bir villaydı. İçinde havuzu olan geniş bahçeli, orman manzaralı bir evdi. Akşam saatlerinde evde kimse yoktu. Hizmetçileri yoktu günübirlikçiler gelir evi temizler, yemek hazırlar giderlerdi. Acaba bu evin içinde duru ile ilgili bilgi bulmak mümkün müydü diye düşündüm. arabadan inip eve doğru geçerken, feyzayı durdurdum. Kendime doğru çevirip, soyunmaya başladım. Feyza beni zevkle izliyordu. “Havalar hala sıcak, suyun tadını çıkarmamak olmaz” diyip kendimi geri bir şekilde suya bıraktım. Feyza da benim bu halimi görüp üstünü çıkarmaya başladı. Sabah okşadığım göğüsleri yine sertleşmişti. Yaşanacakların heyecanı onu etkilemişti. Sadece iç çamaşarı ile havuza daldı. Boyu kısa zayıftı. Kalçaları ufaktı. Onun içine girerken ne kadar zevk alacağımı düşündüm. acaba hepsini içine alabilir miydi? Bunu zaman gösterecekti. Kendimi havuzun duvarına dayayıp, gelmesini bekledim. Çok bekletmemişti beni hemen dibime gelip, ellerini boynuma dolamıştı. Belinden kavramış, ıslak dudaklarımızı birbirimize kenetlemiştik. İkimizde hucüm ediyorduk dudaklarımıza gamze bir ara suya dalıp boxerımı çıkardı sertleşmiş sikimi suyun içinde gördü. Tekrar su üzerine çıktığında elini sikime atmış okşuyordu.

Feyza: tam istediğim gibi. Seninle oldukça iyi anlaşacağız. Her konuda hemde!

Feyzayı öpmeye devam ederken o beni okşuyor. Suyun içinde ön sevişmemizi yapıyorduk. Bir hareketle onun sırtını havuzun duvarına dayayıp diğer tarafa ben geçtim.

Alper: umarım etraftakiler seslerimizden rahatsız olmazlar.

Feyza: umurumda bile değil.

Yuttuğum suyu feyzanın yüzüne çeşme misali döktüm ve yan tarafından destekle, havuzdan çıktım. Feyza bana bakıyordu. Ellerimi uzattım;

Alper: yeterince ıslandığımızı düşünüyorum.

Feyza elimi kavrayıp havuzdan çıktı onu kucağıma alıp yürümeye başlamıştım. O belime ayaklarını sarmış, elleriyle boynuma dolanırken öpüyordu. Çıplak bir şekilde evin içine doğru yürümeye başladım. Feyzanın üzerinde sadece iç çamaşırı vardı. Bu şekilde büyük salonun koltuğuna yatardım feyzayı ve iç çamaşırını çıkarmaya başladım. Islak teni ses çıkartıyordu koltukta. İzninle seni kurulayalım dedim ve ıslak her yerini yalamaya başladım. Ben yaladıkça o benim saçımı tutup okşuyordu. Göğüsleri, boynu, karın bölgesli, baldırları ve amını yaladıkça, o zevkin doruklarına çıkıyordu. Sert bir şekilde ters çevirdim ve kalçalarına oturup, üzerine eğildim. Kulak memesini emerken sikimi kalçasının üzerinde oval hareketlerle gezdiriyordum. Gir içime diye kıvranmaya başlamıştı. Feyza ufak tefek olduğu için hareket ettirmesi oldukça kolaydı. Yan yatırıp kalçalarını kendime doğru çektim. Dizleri kırdığında bu ufak boylu kadının geniş am dudakları olduğunu fark ettim. Sikim ona büyük gelmişti ve meraklı gözlerle ona bakıyordu. Kafasını önce hafifçe sürterek biraz daha ıslandırmak istiyordum. Amacım canını yakmak değil zevk almasını sağlamaktı. Bakışları delercisineydi. Merakla içine girmemi bekliyordu. Kafasını biraz soktuğumda Ah! Diye bağırmıştı. Ama yalvaran gözlerle biraz daha sok diye bana bakıyordu. Daracıktı amının içi. Sıcaklığı yakan cinstendi. Islak olmasına rağmen girmekte zorlanıyordum. Bir iki dakika boyunca sadece kafasını sokup çıkartıyordum. Elleriyle kalçasını tutmuş kendine doğru çekerek genişletmeye çalışıyordu ama işe yaramıyordu. Çok dardı. Biraz daha zorlayarak içine girdim. Tekrar bağırdı. İçinde gidip gelmeye başlamıştım. Ben girdikçe o bağırıyor, AH! Sesleri evi dolduruyordu. Bana bakarken hem gülüyor hem aldığı haz ve acı içerisinde yalvaran gözlerle bakmaya devam ediyordu. Memesinin birini avuçlayıp daha da hızlanmaya başladım. Kafasını geriye yatırmış, sadece bağırıyordu. Bu bağırmaları tamamen zevkten kaaynaklıydı. İyice ıslanmış amında gidip gelirken arada bir çıkartıyordum. Ben sikimi onun içinden çıkarttıkça o ufak bir titreme krizine girip gülüyordu. Tekrar içine girip hızlı şekilde gidip geliyordum. Bağırmaları, inlemeleri şiddetleniyordu. Bir elimle memesini sıkarken diğer elimle boğazına yapışmıştım. Hızlı bir tempoda giderken içinden tekrar çıkardım ve baldırlarından yayılan dalgalanmayla beraber bu sefer şiddetli bir titreme ile birkaç saniye kendinden geçmişti. Birkaç defa boşalmış olmalıydı. Onu yattığı yerden kaldırıp;

Alper: Yüzün mü bana dönük olsun istersin, sırtın mı? diye sordum.

Bana bakmak istediğini söyledi ve kucağıma oturup eliyle sikimi amına soktu. Kucağımda zıplarken bağırmaları devam ediyordu.

Feyza: Ah! Ah! Ah! Çok güzelsin!

O konuştukça ben kalçasını tokatlamaya devam etmiştim. Sol tarafı komple kızarmıştı. Ellerimi kalçasına sabitleyip, sıkarak kendime bastırıyordum. Hepsini içine almasını istiyordum. Memeleri gözümün önünde dimdik olmuş, zıpladıkça dalgalanıyordu. Sikimin sırıksıklam olduğunu hissediyordum. Gözleri kısılmış baygın bir halde zıplamaya devam ediyordu. Boşalacağımı anlayınca içinden çıktım. Ve onu koltuğa oturtup ağzını açtım. Sikimi ağzını sokmuştum ve gidip geliyordum. Ellerini bacaklarıma sarmış tırnaklarını geçiriyor. Ağzında hızlı bir şekilde gidip geldikçe öğürüyordu. Daha fazla dayanamayacaktım ve ağzındayken kasılarak ve biraz da içgüdüsel olarak bastırarak boşaldım. Ağzından çıkarttığımda hızlı hızlı nefes alıyor bana gülerek bakıyordu. Döllerimi yutmuştu. Ağzından kendi tükürükleri dökülüyordu. Kendimi yere atıp bağdaş kurdum. Nefesimi düzeltmem gerekiyordu.

Feyza: Bu yaptığım en iyi seksti.

Sadece gülümsüyordum. Ellerimi iki yana doğru geriye atmış destek alırken ona bakıyordum.

Feyza: işin iş alper, artık beni hep doyurmak zorunda kalacaksın. Bunun tadına vardıktan sonra seni bırakmayacağımı söylemem gerek. Ayrıca gecemiz uzun daha bilgin olsun.

Görev başarıyla tamamlanmıştı. Artık feyzanın kale surlarını bir bir yıkmış. Gerekli yakınlaşmayı sağlamıştım. Tabi bunun bir de gamze ayağı vardı. Ona izah etmem gerekiyordu. Planlarımız tıkır tıkır işliyor hedefimize doğru emin adımlarla gidiyorduk. Gece boyunca defalarca kez sevişmiştik. Feyza doyumsuzluğunu, uzun zamandır ihtiyacı olan cinsel tatmini yaşadıktan sonra, peşimi bırakmamıştı. Yorgunluktan geberiyordum. Gamzeye ulaşmam gerekliydi ve onunla konuşarak bir sonraki planımızı devreye sokmamız lazımdı. Feyza yatakta kucağımda uzanmış yatarken, saçlarıyla oynuyor, sırtında parmaklarımı gezdiriyordum.

Alper: izninle yarın evimde dinlenmek istiyorum. Hem şu organizasyon planlarını hazırlayıp sana sunmak için güzel olur.

Feyza: ne yani seni yarın göremeyecek miyim? İzin vermiyorum.

Alper: çok yoruldum. Hem elbiselerim havuz kenarında yerde duruyor giyecek iç çamaşırım bile yok.

Feyza: şaka yapıyorum. Yarın izinlisin ama bunu kendine çok alıştırma.

Feyzanın başına bir öpücük koyup, gözlerimi kapattım… bakalım gamze ağzıma nasıl sıçacaktı…

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir