Hata Yaptım 14.Bölüm

Normalde Fatih’e güzel bir sofra hazırlardım. Bu sefer pek bir şey hazırlamadım. Aklım bir an önce düzüşmekteydi. Hem çok yüksektim, hem de halletmem gereken bir iş vardı. Eşim karnını güzelce doyurduktan sonra oturup onun gereksiz iş muhabbetlerini dinledim. Üşenmedi bana teker teker rapor verdi ne yaptığının. Aman hiç umurumda değil ya. Anlattığına göre bomboş takılıp gelmiş. İnsan biraz eğlenir. Ot gibi yaşıyor bu adam kesinlikle.

Boş muhabbet bitince, yani artık yatma zamanı gelince yol yapmaya başladım hemen. Ufak tefek seni özledimler çıkıyordu ağzımdan. Yatağa geçerken, uzun geceliğimi üstüme geçirdim. Hiç de arzulanan bir halde değildim o an. Sonuçta içimde ne cevher olduğunun farkına varmıştım. Acabalar kovalarken kafamı yok yok dedim böyle iyi. Biraz mecburen altına yatıyordum zaten. Umarım zevk alırdım.

Davetimi yaptıktan sonra odaya geldiğinde üstünü çıkarmaya başladı. Alıcı gözle bakınca cidden fena adamdı ya boy pos hepsi var. Gram yap yok herifte. Üstünü başını çıkarıp çırılçıplak kaldığında heykel gibi geldi bir an bana. Bu kadar incelememiştim galiba. İyi bari belki daha çok keyif alırım. Adam anadan doğma üstüme yattı ve beni öpmeye başladı. Ben ıslanmayayım mı aniden? Bakış açısını değiştirince gerçekten farklı geldi bir şeyler. Bu sefer benden tepki de yok, adam öptükçe öpüyor beni. Ses çıkarmadığımı görünce ellerini de devreye soktu. Uuu işin rengi değişiyor gibiydi. Aslında eşim hep aynı adamdı ama bu sefer farklı geliyordu. Sırılsıklam olmuştum. Geceliğimi üstten sıyırmayı denedi. Buna da izin verdim. Biraz da göğüslerime yumulmuştu şimdi de. Altında sessizce inliyordum. Çok da belli etmemeye çalışıyordum. Adam 6 senenin hırsını çıkartırdı valla. Deli gibi yandığını biliyordum.

Alttaki sertlik de bir başka hissettiriyordu. Serkan’a kıyasla kocamandı bu. Böyle fark ettirmeden dokunmak gibi bir istek oluştu içimde. Şimdi elime alırsam kayış kopabilirdi. Yanlışlıkla oluyormuş gibi bir temas edince, yüz derece bir kemiğe temas ettiğimi hissetim. Eşim fena azmıştı.

İşte şimdi çırılçıplağız. Sakinliğimin avantajıyla her yerimi öpüyor adam. Hafif bi toparlanır gibi yaptım. Mesajı almıştı. Ki bence bu kadarı da yeterdi ona. Eli çekmeceye yöneldi garibimin. Çocuğu olmamasına rağmen kondom takmak zorunda kalıyordu. Tuttum elini; “Bu sefer hissediyorum olacak. Normal yap.” Dedim. Çocuklar gibi sevindi. Çok değil ama hareketleri de sertleşmişti. Vücüdumu kitlediği anda kocaman erkekliğini, sırılsıklam kadınlığıma ittirdi. Voooov yanıyorum dostlar. İ na nıl maz bir his gerçekten. Hadi Fatih sert yap. Acıma bana ne olur sert yap. Gerçi o aletle ne yapsa sert olur da…

Başladı içime pompalamaya. Kadınlığım bir başka hissediyordu o an onu. Sanki içimde tek bir nokta hava almıyordu. Bütün kadınlığımı kaplıyordu aleti. Bereket versin ıslaklığım da durdurak vermeyince kaygan bir zemin oluşuyordu. Artık odayı ritmik sesler kaplamaya başlayınca. Eşim ilginç sesler çıkararak içime patladı. Oluk oluk akıyordu. İçim dolup taşmıştı valla. O an dedim ki içimden çocuk olursa eşimden olur umarım. Gayri ihtiyarı kendi ayaklarımı kendim kaldırdım bu sefer içime yapışsın diye. Bu hareketimi sonraki üç postada da tekrar ettim. Adam makine gibi çalışmıştı üzerimde ama tık yoktu. Ben yorulmuştum. Evet beklediğimden kat kat iyi geçmişti. Hatta öpüşmelerine bile karşılık verdim. Ancak yorulmuştum kocacım. Olduğum yerde uyuyakalmışım.

Sabah kalktığımda eşim çoktan işe gitmişti. Nasıl sızdıysam öğlen olmuş valla. Artık kafamdaki şey takvimimi takip etmekti. Eğer gecikirse beklediğim şüpheyi yaşayacaktım. Bir yandan da istiyordum ne yalan söyleyeyim. Madem yaptık böyle bir şey. Böyle bir hediyesi de olsun yani. Eşime kalsa hiç olmayacak. Hele ki boşanmak, ayrılmak veya başka biriyle evlenmek kimsenin kitabında yokken.

Bir şeyin olacağını az çok kestirerek yaşamak iyidir. İşte benim gebeliğimde böyle başlamıştı. Hafiften gecikmeyi yaşayınca koştura koştura aldım testimi ve çift çizgi. Tebrikler bana anne olacaktım. Aslında Fatih’te baba olacaktı ama o durum biraz karışıktı haliyle. Yine herhangi bir kuşkuya yol açmamak için haberi üç gün sonra verdim ona. Bir insanın mutluluk derecesi en fazla bu kadar olabilirdi sanırım. Evet kontesten bir farkım yoktu normalde ama buradan sonrası artık başka bir seviyeydi. Bir kadının alabileceği en büyük ilgiyi aldım.

Günler günleri kovalarken karnım şişmeye de başlamıştı. Çok fazla dışarı çıkmıyordum. Sanırım Serkan da bunu merak ediyordu ama bana hiç sormamıştı. Karnım artık belirgin olduğu bir gece, eşimle yürürken Serkan ile karşılaştık. Yani adamın dükkanını önünden geçiyorduk. Fark edince adamın bir gülüşü vardır ki anlatamam. Ne olduğunu biliyor tabi;

\- Fatih abem çok sevindim hayırlı olsun.

\+ Sağol Serkan Allah yüzümüze güldü.

\- Abe sen iyi adamsın zaten. Allah analı babalı büyütsün. Yenge sana da hayırlı olsun.

\+ Ha ha ha Serkan’ım ya. Kazasız belasız doğsun da başka bir şey istemiyoruz.

Kim bilir içinden neler diyordu tıfıl Serkan. Sırıta sırıta Fatih’le yaptığı muhabbete üzülmüştüm. Eşimin hiçbir şeyden haberi yoktu. Umarım çocuk bana benzer de bir sıkıntı olmaz. Yoksa Serkan gibi esmer çirkin bir yavru olursa ben de biraz mutsuz olurdum.
Devam edecek

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir