İçeriden gelen sesler gittikçe yükseliyordu.Yoksa Selin gidip Annem’e herşeyi söylemiş miydi.

Bir yandan korkuyor bir yandan değişik bir merak uyanıyordu.Ama korkum merakımı örtmeye başlamıştı.

Anlımdan ter damlacıkları akmaya başlamıştı.Vücudumda anlamadığım bir sıcaklık olmuştu.Sanki dünya bir kaç saniyeliğine durmuştu.

İçeriden gelen sesleride anlayamadığım için git gide korkmaya başlamıştım.Ama artık zamanı gelmişti gidip herşeyi onlar bana söylemeden ben kabullenmeliydim.

Zaten içimdeki korku yüzünden sikim artık en küçük haline gelmişti.

Bu yüzden tehlike yaratacak birşey kalmamıştı artık en büyük tehlike içerideydi.

Yavaşça yerimden kalkıp kapıyı araladım ve zaten mutfağın hemen dibinde olduğum için konuşmaları duymuştum.

Selin:Anne bana inanmıyor musun?

Evet kesin ablam beni söylüyordu.Ben artık kabullenme vaktinin geldiğini düşünüp hemen mutfakta duran Selin ve Annem’in yanına gidip.

Ben:Anne Selin haklı herşey için senden çok özürdiliyorum.

Annem:Oğlum noldu.

Ben:Ney noldu ablam anlatmadı mı?

Selin ve Annem şaşkın şaşkın bana bakıyorlardı.

Annem:Neyi anlatmadımı.

Selin hemen beni kurtarmak araya girip.

Selin:Annem hani demiştim ya kardeşim ile konuşurken yemeği unutmuşum diye onun için özürdiliyor sanırım.

Ben:E e evet.

Annem:Aaahh canım oğlum ya ablasınada kıyamazmış ya.

Annem bunu söylerken bana yaklaşıp sıkıca sarılmıştı.Aam sarılması bir yandan kötüydü.Çünkü o güzel pamuk gibi göğüsleri bana temas ettiği için beni iyice azdırmaya başlamıştı.

Annem ile sarılırken benim yüzüm ablama dönüktü ve ablam benim daha az önceki durumum yüzünden sinirli sinirli bakıyordu.

Bunu fark edince hemen sarılmayı bırakıp odama doğru geçtim.

Bu sırada Pelin ise içeride uykusundan uyanıp gelip neler olduğunu anlamaya çalışıyordu.

Ben odama geçtiğinde o anki sakinlik yüzünden uykuya dalmıştım.

Uyandığımda saat 11:30’tu.

Yatağımdan yavaşça kalkıp gözlerimi ovuşturduktan sonra iki esnemeden sonra kapımı aralayıp odamdan çıktım.

Odamdan çıktığımda koridora göz gezdirdiğimde Annemlerin kapısının kapalı olduğuydu.Büyük ihtimalle uyumuşlardı.Pelininde kapısı kapalıydı tek olarak ablam Selin’in kapısı aralıklıydı ve içeriden televizyon sesleri geliyordu.

İçeriye doğru geldiğimde Selin uzanmış televizyona bakıyordu.Beni fark ettiğinde.

Selin:Demek şimdi uyandın ha uykucu sapık.

Ben:Yeni uyandım ama cidden ayıp oluyor.

Selin:Ne ayıbı ya ben mi diktim malımı allah allah.

Artık bunu sadece ikimiz varken konuşmanın zamanı gelmişti.Yavaşça Selin’in ayak ucuna geçip konuşmaya başlamıştık.

Ben:Selin bak ben bir erkeğim ve bazen istemesemde bazı şeyler olabiliyor.

Selin:Hee aynen bende yedim.Annesine malını kaldıran çocuktan kim bilir daha neler beklenir.

Ben:Selin bak sana anlatmaya çalışıyorum ben bir erkeğim ve yani istemesem bile birşeyler gördüğümde elimde olmasada birşey oluyor.Ve bunu ben kontrol etmiyorum.

Selin:Nasıl ya.Şimdi aynı şekilde beni görsen aynı şeymi olacak.

Ben:Yani Selin hayır desem yalan söylemiş olacağım.Sen benim karşı cinsimsin ve istemesemde birşeyler oluyor işte anla artık.

Selin:Yani bir sapıksın kısacası.

Ben:Ya hayır işte bak anlamıyorsun.

Selin:Benim anlayacak birşeyim yok ben seni o zaman öyle gördüm mü gördüm bitti.

Ben:Bak Selin sana tane tane anlatıcam ve açık açık.Hani biz dışarıda Annem ile iş yapıyorduk ya.

Selin:Eeee.

Ben:Annem hani seni dışarıya çağırmıştı ya.Göğüsü dışarıya çıkmıştı.İşten ben zaten bir kadın organı görünce istersemde istemesemdw sikim kalkıyor.

Selin bu sözlerime cidden şaşırmıştı.Ama sanırım anlamaya başlıyordu.

Selin:Ne yani herşey birşey gördüğün için mi.

Ben:Evet işte anlatmaya çalışıyorum sana.

Selin:T tamam anladım.

Selin bu söylediklerimi cidden anlamış olacak ki utancından yanakları kızarmıştı.Ve ben artık daha fazla şansımı zorlamadan arkamı dönüp gidiyordum ki.

Selin:Bugün mutfakta söylediğin o şey için seni afettim.Bunu olmamış olarak sayacağım şimdilik.

Ben bu sözü duyduktan sonra azda olsa içime bir rahatlama hissi gelmişti.