DÖNÜM NOKTASI-7

Tatilden döndükten sonraki ilk aylar, tatil öncesinden pek farklı olmadı. İkimiz de tatil boyunca yaşadıklarımızı unutmuş gibiydik. Yine normal bir şekilde konuşuyor, yine tatilden önceki gibi dışarı çıkıyor, geziyor ve normal hayatımızda ne yapıyorsak onu yapıyorduk. O gün söylediğimiz gibi gerçekten de konu bizim için kapanmış gibiydi. Onun ne hissettiğini tam olarak bilmesem de ben, normal hayatımıza devam ederken de kardeşimi izlemeye, onun özel noktalarını dikizlemeye devam ediyordum. Evin salonundan içeri girdiğimde koltukta uzanmış ve bacaklarını koltuğun tepesine uzatmış kardeşimin ilk dikkat çeken yeri bacakları ve bacak arası oluyordu. Sofra hazırlarken masaya eğildiğinde poposuna bakıyordum. Önümde herhangi bir şey için eğilse dekoltesini uzun uzun inceliyordum. Helin bu süreç boyunca sevgilisi Serkan ile görüşmeye devam ediyordu. Ben de fırsat buldukça odasına gidip Helin’in bilgisayarında Serkan ile olan konuşmalarını okuyordum. Aynı zamanda yeni çektiği fotoğraflara da bakarak kendimi tatmin etmeye devam ediyordum.

Serkan, yurt dışında öğrenim gördüğü için Ekim ayında Almanya’ya gidecekti. Bu da Helin ile Serkan’ın yarı yıl tatili olan Şubat ayına kadar görüşemeyecekleri anlamına geliyordu. Serkan’ın gidişine kadar gayet normal devam eden abi-kardeş ilişkimiz, onun gidişinden sonra farklı bir seyir aldı. Serkan’ı Almanya’ya gitmek üzere uğurlamaya Helin ile beraber gitmiştik. Uçağa binene kadar eşlik ettikten sonra da Helin’le arabaya atlayıp geri döndük.

H: İkimiz de bekar kaldık şimdi (Gülerek)

Söylediğine ilkte gülmüştüm. Sonrasında biraz düşünmeye başladım. Bunu neden söylemişti? Elbette kardeşimin hiçbir şey olmamış gibi yapması, onunla hiçbir şey yaşamadığımız anlamına gelmiyordu. O da bunun farkındaydı. Hatta evde biraz daha rahat olması, biraz daha açık giyinmeye başlaması, dekoltesine daha az dikkat etmesi, dar taytlar giyerek bacak arasını göstermesini de bu duruma bağlıyordum. Şimdi, sevgilisi bir süreliğine gittiğinde bu lafı etmesi de aslında o günü unutmadığını ispat eder nitelikteydi. Tüm bu düşünceler arasında oturduğumuz apartmanın otoparkına arabayı park edip eve doğru yürümeye başladık. Apartmanın dış kapısından girdikten sonra Helin, dış kapının yanında duran aynada Snap çekileceğini ve bunu Serkan’a atacağını söyledi. Önce kendisini çektikten sonra ben de yanına gittim ve fotoğraf çekildik. Daha sonra asansöre doğru hareketlendik. Asansör 12.katta duruyordu, yani en üstteydi. Gelmesini beklerken Helin’den bir hamle geldi.

H: Siz Cemre ablayla bu asansörde mi kaçamak yapıyordunuz?

Gülerek başımı salladım sadece. O gün konuşurken anlattığım olayları unutmamıştı. Şaşırmakla beraber, o günü en ince ayrıntılarına kadar hatırlıyor olması hoşuma gitmişti. Bunu söylediği an, hayal gücüm yine çalışmaya başladı. Cemre ile sevgili olduğum zamanda asansöre onunla binip kısa sürede onunla bir şeyler yapıyordum. Şimdi asansöre yalnız bineceğim kız kardeşimdi. O an Helin’i baştan aşağı süzdüm. Üzerinde yeni yeni soğumaya başlayan havanın etkisiyle bir sweatshirt, altında da mavi bir kot pantolon vardı.

Helin asansör gelmek üzereyken sweat’ini yukarı doğru sıyırdı. Şaşkın ve heyecanlı bir şekilde onu izliyordum. İçindeki atletini de yukarı doğru çekiştirerek sıyırdı. Poposunun hemen üzerinde hizalanan pantolonunun üstünde bembeyaz teni ortaya çıktı. Göbeği, göbek deliğinin altındaki hafif şişkin kısım ve ince beliyle beni büyülemişti. Asansör bulunduğumuz zemin kata vardı. Kapısı otomatik şekilde açıldı.

H: Sen Cemre ablayla asansörde bunu yapmayı mı seviyordun?

– Sadece bu kadar değil.

O an karar vermiştim. Asansörün içinde ona temas edecektim. Kabinin içerisine girdik. Gideceğimiz katın düğmesine basıp kapının kapanmasını izledik.

– Ben şöyle yapıyordum, diyerek Helin’i asansörün aynalı kısmına doğru döndürdüm. Biraz eğerek arkasına geçtim. Bir elimle belinden kavrayıp diğer elimi Helin’in bacak arasına attım. Pantolonun üstünden de olsa biraz bastırarak Helin’i okşamaya başladım. Aynı zamanda kalkmış penisimle de arkasına dayanıp poposunda git gel yapmaya başladım. Helin’in yüzünü aynada görebiliyordum. Yüzünde garip bir gülümseme vardı. Kısıtlı bir zamanda, asansör evimizin olduğu kata gelene kadar Helin’in arkasından yavaş yavaş vurmaya devam ettim. Kata geldikten sonra durdum ve asansörden indik. Pantolonumun ön tarafından penisim net şekilde belli oluyordu.

H: Kalkmış.

– Evet, eve girene kadar biraz bekleyelim.

H: Boşalsana.

– Nasıl?

Helin bunu söyledikten sonra yandaki merdivende bir iki basamak aşağı indi. Beni yanına çağırdı ve geldiğim gibi kemerimi çözmeye başladı. Yakalanabileceğimizi biliyordum ama geç saat olması beni biraz rahatlatıyordu. Zaten biri merdivenden inse veya çıksa yanan ışıkla onu görebilirdik. O yüzden ona engel olmadım. Daha önce de bu merdivenlerde Cemre ile aynı şeyleri yapmıştım, bu yüzden tecrübem de yok değildi. Helin kemerimden sonra pantolonumun düğmelerini açtı. Pantolonumu sıyırmadan elini içeri atıp boxer’ın üzerinden penisimi okşadı. Sonra hiç vakit kaybetmeden boxer’ın da içine elini sokup bir kez daha penisimi eline aldı. Vaktimiz kısa olduğundan hızlı hızlı yapıyordu. Bu defa onu izlemeyecektim. Az önce ben de kardeşimi pantolonunun üstünden okşamıştım. Elimle pantolonunun kemerini açtım. Daha sonra düğmelerini açtım. Helin şaşkın bir ifadeyle bana bakarken, “devam et” der gibiydi. Elimi pantolonunun arkasından poposuna doğru soktum. Bununla da kalmayıp külotunun da içine elimi getirip poposunun yanaklarını sıkmaya başladım. Resmen kardeşimi elliyordum. Yumuşak poposunun her noktasına dokunuyordum. O elinde abisinin penisini rahatlatmaya çalışırken ben de kardeşimin özel noktalarına erişiyordum. Pantolonunun içinde olan elimi, poposunun arasına doğru atmaya başladım. Önce poposundaki deliğe sonra da biraz daha aşağı inip ıslanmış olan organına ulaştım. Helin hiçbir şekilde bana engel olmuyordu. Helin’in cinsel organına dokunduğum an penisimi iyice sıkıp duraksadı. İki parmağımla zaten ıslak olan organının üstünde hızlı hızlı git gel yapmaya başladım. Helin’in nefesi hızlanmıştı. Penisimi artık okşamıyor, aldığı zevkin etkisiyle sıkıca sarıyordu. Kulağına yaklaşıp, “Elindekiyle oynasana” dedim. O an tekrardan penisimin elinde olduğunu hatırladı ve hızlıca ileri geri okşamaya başladı. İkimiz de boşalacaktık. Helin hızlıca devam ederken ben fışkırmaya başladım. Bir yandan Helin’in cinsel organıyla hızlıca oynuyordum ve onun da titremeye başladığını hissettim. Kasılarak kendini geriye doğru attı. İkimiz de aynı anda boşalmıştık. Olayın büyüsünün ardından Helin hızlıca pantolonunu düzeltti, çantasından çıkardığı ıslak mendille duvara fışkırmış ve yere akmış olan döllerimi temizledi. Sonra başka bir ıslak mendil daha alıp penisimi sıkıca tuttu ve ucunu da sildi. Hem penisimle hem de döllerimle ilgilenmesi hoşuma gitmişti. Ayrıca, aramızdaki o psikolojik sınırın da kalktığını hissediyordum. Bu dakikadan sonra Helin, benimle her şeyi yapabilirdi…

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir