DÖNÜM NOKTASI-1

O yaz ailemle birlikte tatile çıkmıştık. Güzel deniz kenarı bir kasabada yazlık kiralayıp 1 haftayı orada geçirecektik. Yoğun ders döneminin ardından böyle bir tatil yapmaya çok ihtiyacım vardı. Yine de bu tatilin bir dönüm noktası olacağını hiç düşünmemiştim. Yazlığa yerleştikten sonra iki gün gayet normal geçti. Ancak annem ve babamın yazlık eve alışveriş yapmak için çarşıya gittiği bir an kız kardeşimle yalnız kaldık. Kardeşim Helin, 21 yaşında. Üniversiteye gidiyor. O yaz başında benim de tanıdığım bir çocukla sevgili olmuştu. Bu çocuk, kardeşimin lisede yaşadığı kısa süreli bir sevgililik döneminden sonra hayatındaki ilk çocuktu. Artık yaşlarının verdiği olgunlukla da daha ileri seviye şeyler yapabileceklerini biliyordum. Nitekim, benim de kız arkadaşım olmuştu ve onunla cinsel ilişki de yaşıyorduk. Helin’in de bu tarz bir deneyimi tadacağını biliyordum ancak bu beni rahatsız etmiyordu. Çünkü Helin hiçbir zaman erkek düşkünü, kendini bilmez bir kız olmamıştı. Elbette yaşayacağı ilişkide de sınırlarını belirleyecektir diye düşünüyordum.

Kardeşimle aramızdaki ilişki ise iyiydi. Ne çok sulu bir abi-kardeş ilişkisi ne de oldukça soğuk bir ilişkiydi. Şakalaşır, gülüşür, gerektiğinde beraber gezer, gerektiğinde konuşur, üniversite ile ilgili tecrübeleri karşılıklı aktarır durumdaydık. Tatilde de yanımızda başka herhangi biri olmamasına rağmen iyi anlaşabileceğimizi, vakit geçirebileceğimizi biliyorduk. Ben yukarıda bahsettiğim ilişkimden bu yaz tatilinden önceki sene ayrılmıştım. Bu tatilde de öyle birini ayarlayayım, yaz aşkı yaşayayım gibi bir düşüncem yoktu. Yine de aklımın bir köşesinde belki denk gelir ve uzun bir ilişkiden sonra ilk defa rahat olarak bir şeyler yapabilirim düşüncesi de yok değildi. Kardeşim Helin ise sevgilisinden 1 hafta da olsa ayrı kalacak olmanın burukluğunda olsa da bizimle vakit geçirmeyi sevdiğinden çok da sıkıntıda değildi.
Helin ile yalnız kaldığımız zaman yazlığın terasındaki koltukta oturduğunu fark ettim. Yanına gidip ben de oturdum.

– Napıyorsun kız?

H: Oturuyorum öyle.

Elinde telefonuyla biriyle yazıştığı belliydi. Sevgilisiyle konuşuyordu muhtemelen. Ben de yanına oturdum ve telefonu elime alıp sosyal medyada takılmaya başladım. Biraz sonra dışarı çıkalım yürüyelim teklifinde bulundum. Havanın çok sıcak olduğunu söyleyip teklifimi reddetti.

H: Akşama çıkarız dışarı şu an güneş yakar vallahi bizi.

– Tamam o zaman doğru diyorsun.

H: Şu an hiç bu terası bırakasım gelmedi.

Telefona bakmaya devam ederken koltuğun koluna başını yaslayıp terliklerini yere bıraktı ve ayaklarını koltuğun üstüne topladı. Helin’in üstünde boğazından bağladığı ve göbeğini neredeyse tamamen açıkta bırakan bir crop ve alt tarafında da vücudunu tamamen saran kısa bir kot şort vardı. O ana kadar kardeşime hiç farklı bir gözle bakmamış olmama rağmen, ayaklarını topladığı zaman bacakları arasında şortunun iyice toplandığını gördüm. Bu pozisyonda ayrıca poposunun yanakları da net şekilde belli oluyordu. Manzarayı fark edince biraz garip hissetsem de telefonuma odaklanıp sosyal medyada gezinmeye devam ettim. Az sonra Helin, öyle rahat etmemiş olacak ki ayaklarını benim oturduğum yere doğru uzatmak istediğini söyledi. Tamam uzat dediğimde de ayaklarını koltuğun benden taraftaki koluna yasladı. Her şey normal gibi gözükse de baldırları tam kucağımda kalmıştı ve şortumun üstünden ön tarafıma değiyordu. Az önce gördüğüm manzara karşısında dayanmış olsam da kardeşimin çıplak baldırlarının teması ile penisimin büyümesine karşı koyamıyordum. Onun tarafına hiç bakmadan, telefonuma odaklanmış bir şekildeydim. Helin’in telefonunun yanından bana baktığını hissediyordum ama emin de olamıyordum. Helin, koltuğun koluna koyduğu ayaklarını kaşırmış gibi yaparak hareket ettiriyor, penisimin üstünde duran bacakları da bu şekilde penisime sürtüyordu. Artık penisim doruk noktasına ulaşmış, şortun içinden de çok net şekilde belli oluyordu. Helin biraz daha bu şekilde okşamaya devam etti. Bilerek mi yapıyor, yoksa farkında değil mi diye düşünmekten kendimi alamıyordum. Tam o sırada ayaklarını topladı ve tekrardan oturur hale geçti. Annem ve babam sokağın başında görünmüşlerdi. Durduğunda devam etmesini istiyordum ama devam et diyemezdim. Telefondan başımı kaldırıp Helin’e dönme cesaretini sonunda göstermiştim. Helin kaçamak bir bakışla şortumun önüne bakıp anlık bir refleksle;

H: Annemler geliyor. Islattığı pirinci pilav yap demişti yapmadım öldürecek beni, diyerek kalkıp içeri mutfağa gitti.

Ben karmaşık duygular içerisinde önümde dimdik duran penisime baktım. Ailemin de geldiğini gördüğümden kalkıp içeri gidip penisimi indirmem gerektiğini düşündüm. Terastan içeri girdiğimde Helin mutfak tezgahında dediği gibi pilavı yapmaya koyulmuştu. O güne kadar hiç yapmadığım şekilde içeri girip yanından geçene kadar poposuna baktım. O ise hiç arkasını dönmedi. Eğer dönseydi, şortumun önündeki çıkıntıyı kesinlikle fark edecekti. Ne tepki vereceğini bilmediğimden arkasından hızlıca geçtim ve banyoya girdim. Hayatımda ilk kez kardeşim Helin’i düşünerek mastürbasyon yaptım ve onun çıplak baldırlarına sürttüğümü düşünerek uzun zamandır hiç olmadığı kadar zevkle boşaldım. İşte bu olay, aramızda devam edecek hikayenin başlangıcıydı…

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir