Birkaç gün Kayseri’de kaldık. Dönüş yolculuğumuz başladığında Buse arkadaşıyla oturacağını söylediği için tekli koltuğa oturup uzun bir süre uyudum. Mola verildiğinde Buse beni uyandırdı. Gece yarısı buz gibi havada arabadan inmek mantıklı gelmesede Buse’nin zorlaması ve tehditleriyle inmek zorunda kaldım. Boş bir yer bulup oturduk. Uykulu gözlerle Buse’nin ne dediğini anlamaya çalışırken uyumamak için zor duruyordum. Ardından aniden sustu. Arkamda bir yere odaklanmış ciddi bir şekilde bakıyordu. Kafamı çevirdiğimde İnci’yi gördüm. Buse’yi çenesinden tutup kendime çevirdim.

• Yüzüne bile bakmaman gerekiyor şunun sen ne yapıyorsun ?
• Keşke elimde olsa başından aşağı hidroklorik asit döksem.
• İnsan olan kişiliğine döner misin Buse ?

Konuşmaya devam etsekte arada gözü oraya kayıyor, uyarmamla bana bakıyordu. Kafasını dağıtmak için dersler hakkında konuştuk. Yemek geldi ve yerken Buse yine İnci’ye bakıyordu. Aniden ayağa kalkıp bağırarak küfür etti. Ben de yerimden fırlayıp tutmaya çalışıyordum ama o kadar sinirlenmişti ki beni bile dövebilirdi. Elimden kaçacağını anladığım anda eğilip kaldırdım ve omzuma aldım. Herkes bize bakarken Buse bağıra bağıra küfür ediyordu. Dışarı çıkarıp tesisin arkasına götürdüm. Yere bıraktığım anda tekrar koşmaya çalışsada yakaladım. Sinirden gözleri dönmüş yüzü kıpkırmızı olmuştu.

• Ne oluyor?

Bu kadar sakin olmamı ben de o da garipsemişti.

• Arkadan neler yapıyor orospu sen görmedin tabi !
• Ne yapıyor Buse? Rezil olduk farkında mısın?
• Eliyle böyle…
• Ne ?

Elinde bir şey varmış gibi yapıp diliyle yanağını ittirdi.

• Seni gösterip böyle yaptı.
• Ne yaptı ne yaptı?

Aynısını tekrar yapınca kahkaha atarak yere oturdum. Sinirli olmasına rağmen çok ciddi bir şekilde göstermesi komiğime gitmişti. Gülme diyerek vurmaya başlasada daha çok gülüyordum. Bir süre sonra Buse’de gülmeye başladı. Yanıma oturup kafasını omzuma koydu.

• Şuan gördüğüm, göreceğim, görmek istediğim tek kişi sensin emin ol.
• Yani romantik ama öyle olmalı zaten.
• Sana hayvan gibi davranmamı istiyorsun değil mi Buse ?
• Yoo..
• Evet sert davranmam hoşuna gidiyor.
• Yatakta evet.
• Peki.
• Poko!

Ayağa kalkıp beni kaldırdı. Hiçbir şey olmamış gibi sakin bir şekilde yanımda yürüyordu. Aniden bu kadar parlayıp bu kadar düşmesi garip gelsede sorgulamıyordum. İnci’nin bana ilgi duymadığını biliyordum. Buse ile aralarındaki meseleden dolayı böyle bir şey yapmıştı. Dinlenme tesisine tekrar girdiğimizde Merve Hoca Buse’nin kolundan tutup geri çıkarttı. Herkes bana bakıyordu. Tekrar yerime oturdum. Otobüs hareket edeceği için ayağa kalktım birkaç dakika sonra. Ceketini ve çantasını alıp otobüse bindim. Buse’de bir süre sonra geldi. Kolumdan tutup beni kaldırdı. Arkadaşını gönderdikten sonra yanına oturttu.

• Ne konuştunuz ?
• Anlattım aşkım ve birşey demedi.
• Aşkım.. derken ?
• Değil misin ?
• Öyleyim.

Gülümsedim. Kafasını omzuma koydu. Elini tutup oynamaya başladım. Kafasını kaldırıp kulağıma fısıldadı.

• Yatakta neden böyle değilsin ?
• Buse…
• Hoşuma gidiyor böyle olmaman ama arada iyi gelebilir.
• Birisi duyacak.
• Dün gece tüm otel duydu.
• Ben uyuyorum.

Güldü ve yanağımı öpüp kulaklığını taktı. Bir süre sonra yine omzuma kafasını koydu ve uyumaya başladı.

Pencereden dışarı bakarken Merve Hoca mesaj attı. Buse’nin kafasını kaldırıp ayağa kalktım ve otobüsün önüne doğru yürüdüm. Merve Hocanın yanına oturdum. Bana baktı ve derin bir nefes aldı.

• Lütfen beni yanlış anlama ama öğretmenin olarak konuşmam gerekiyor.
• Neyi.. hocam ?
• Buse.
• Ne olmuş Buse’ye ?
• Buse dershaneye kayıt olmaya geldiğinde babası durumundan bahsetti. Senin dersini engelleyeceğini düşünüyorum. Zaten sınava birkaç ay kaldı. Sonra istediğinizi.. yani ne istersen yaparsın.
• Buse’nin durumu derken ?
• Hastalığı?

Yutkundum.

• Hastalığı derken ?
• Bilmiyor muydun ?
• Neyi hocam söyler misiniz ?
• Bipolar bozukluk.
• Ne ?!

Sesim yüksek çıkmıştı. Hoca ağzımı kapattı. Arkadan birkaç kişi küfür etti.

• Maalesef. Bu aralar netlerin yükselirken. Yapma.
• Hocam yapma diyince yapılmayan birşey mi ?
• Biraz kendini tutabilirsin bence.
• Hocam sadece seks değil olay. Kendi kararımı kendim veririm hocam sağolun.

Ayağa kalkıp koltuğa doğru yürüdüm. Buse kafasını oturduğum yere koymuş yatıyordu. Gülümsedim. Uyandırmak istemedim. Ayak boşluğuna oturdum. Her tümsekte havaya zıplasamda oturmaya devam ettim. Birkaç saat boyunca öyle kaldım. Buse uyanınca bana kızsa da pek dinlemedim. Kafam çok karışıktı.

.

Öneri ve yorumlarınızı bekliyorum. İlginiz için teşekkür ederim.