Dershane Arkadaşım Buse – 14

Uyanır uyanmaz kıyafetlerimi giyip çantamı aldım ve dışarı çıktım. Buse’nin binasının önünde beklemeye başladım. Tam arayacaktım ki yukarıdan ses geldi. Kafamı kaldırdığımda Buse öpücük atıp gülümsedi ve içeri girdi. Mutluydu ama sormam gerekiyordu. Birkaç dakika sonra aşağı inip sarıldı. Gülümsedim ve bende sarıldım.

Bir yere gideceğimizi söylediğimde daha da heyecanlandı. Yavaş yavaş yürüyorduk. Sürekli konuşup dün geceyi anlatıyordu. Küçük bir kafeye geldik. Etrafa bakıp ne olduğunu anlamaya çalışıyordu.

  • Dersimiz varken neden buraya geldik ?
  • Birşey konuşmak istiyorum Buse.

Aniden yüzü düştü.

  • Ne… Oldu ?
  • İnci ile aranızda ne var bunu bilmek istiyorum.

Ayağa kalktı. Gitmek istediğinde kolundan tutup tekrar oturttum.

  • Bak Buse seni üzmek hiç istemiyorum ama bu kızın elinde senin sinir krizi geçirdiğin videolar var. Tehdit ediyor. Ne yapacağım bilmiyorum.

Donup kalmıştı. Elleri titremeye başladı. Sıkı sıkı tuttum.

  • Merak etme alacağım elinden. Ama bana ne olduğunu anlat artık güzelim.

İçten bir şekilde gülümsedim. Gözleri dolmuştu.

  • Ben.. ben ona gerçekten birşey yapmadım yemin ederim. Sevgilisini aldatiyordu. Bana anlatıyordu. Ne yapsaydım içimde tutmaktan çok yorulmuştum. Çocuk ona karşı çok ilgiliydi ama o haketmiyordu. Ortak arkadaşlarımıza sürekli onu kötülüyor dalga geçiyordu. Sonunda söyledim. Kanıtlarla beraber. O aptalda gidip Buse söyledi demiş. O günden beri beni öldürmek istediğini söyleyip duruyor sürekli benimle uğraşıyor.

Ağlamaya başladı. Ne diyeceğimi bilmiyordum.

  • Halledeceğim Buse ama sakın bak sakın muhattap olma onunla.
  • O videoları yayarsa ne yapacağım ben ?
  • Yapamaz. Hiçbir şey yapamaz.

Kafamda planı oturtmuştum. O bizi tehdit ediyorsa bizde onu edecektik. Sakin bir şekilde elini tutup kaldırdım ve sarıldım.

  • Emin ol elimde öyle bir koz var ki.. Hayatının hatasını yaptığını bilmiyor.

Gözlerini sildi elinin tersiyle.

  • Ne var ki ?

Gülümseyip yanağını öptüm.

  • Öğreneceksin.

Tekrar dershaneye gittik. Birinci dersi kaçırmıştık. Ders dinlemeye başladığımızda Buse’nin çok dalgın olduğunu farkettim. Suçlusu ben olabilirim ama öğrenmem gerekiyordu. Sonra telafi edeceği bir ders olduğu için birşey demedim.

Tenefüste İnci sınıfa dalıp beni çağırdı. Buse benden önce ayağa kalkıp bir bana bir İnci’ye baktı. Buse’yi oturtup ayağa kalktım. Arkasından yürümeye başladım. Terasa çıktığımızda boş bir yere oturdu.

  • Açık konuşacağım. Baya seviyorsun evet ama bende çok seviyordum. Güzelce ayrılın. Telefondan sileceğim. Yedeği olduğunu düşünüyorsanda akşam evime gel. Evdeki herşeyi kontrol edebilirsin.

Beni dinlemeden kalkıp gitti. Sinirle masaya vurup Ahmet’i aramaya başladım. Kütüphanede kitaplarla uğraşıyordu. Kolundan tutup terasa çıkardım.

  • Ne var ?
  • Bak Ahmet.. işim düştü.
  • İşin düşmezse yanıma uğramayacaksın.
  • Karşılığında çok güzel birşey vereceğim. Dinle beni.
  • Karşılık beklenerek yapılan iyilik iyilik değildir. Kant ahlak felsefesi. Kant, insanın ahlak bilincinden, genel geçerliği olan ahlak kanunundan yola çıkarak, insanın eylemlerinin sonucu ve ahlak kanununun bir gereği olarak elde etmek istediği “en yüksek iyi” kavramına varır. Bunun gerçekleşebilmesi için de Tanrı’nın varlığına ve ruhun ölümsüzlüğüne inanmayı zorunlu kabul eder. İyi bir iş yapmak isteyen bire-
  • Ahmet yeter !
  • Tamam be.
  • Senden istediğim şey. Bu gece İnci’nin evine gitmen. Evdeki tüm teknolojik cihazları sıfırlaman. Lütfen.
  • Karşılığında ne alacağım.
  • Hangi takımı tutuyorsan… İstediğin bir maça bilet ?
  • Kabul.
  • Gerçekten mi lan ?
  • Birde sözümü kestiğin konu hakkında sana önemli bir ders vermeliyim. Felsefe önemli !
  • Eğer.. yapamazsan. Sevişin ve videoya çek. Lazım.

Gözlerimi yummuş cevabı bekliyordum.

  • Deli misin oğlum sen ?!
  • Bir yıllık kombine bilet ?
  • … Kabul.
  • Adamsın lan sen !

Cevap vermeden arkasını dönüp gitti. Sevinçle sınıfa girdim. Buse endişeyle bana bakıyordu. Sakin bir şekilde yanına oturdum.

  • Ne oldu ?
  • Herşeyi hallettim. Hiçbir şey yapamaz.
  • Ciddi misin ?
  • Evet… Hadi ders başlıyor.

Eğilip kulağıma fısıldadı.

  • Ev boşsa bugün sendeyim beyefendi.

Küçük bir öpücük bırakıp yüzünü tahtaya döndü…

.

.

Öneri ve yorumlarınızı bekliyorum.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir