Kategori arşivi: Yetişkin Hikayeleri

Karımın Tatilde Pestili Çıktı – Final

Batuhan, İrem’in amcığına boşaldıktan sonra İrem Hande’nin yüzüne oturmuştu ve Batuhan’ın döllerini Hande’ye yediriyordu, bir yandan da benle öpüşüyordu domalmış bir şekilde. Domalmış bir şekilde dururken İrem acıyla bağırdı arkasını bir döndü ve Emir Alina’yı bırakmış İrem’in kimseye siktirmediği götünü sikiyordu, İrem’in hem canı yanıyordu hem zevk alıyordu. Bu yüzden ben bir şey diyemiyordum. Ben de İrem’in götünün sikilmesini izlerken Hande’nin amcığına böğüre böğüre döllerimi akıttım. Hande de İrem de durumlarından memnundu ama Alina memnun değildi çünkü Mert’in yarağı ona yetmiyordu ve ben bunu farkettim, yeni boşalmış sikimi Alina’nın ağzına vermeye başladım. Alina zevkle yalıyordu sikimi zaten çok geçmeden de yeniden kalkmıştı sikim. Hemen Alina’ya sakso çektirmeyi bıraktım ve Mert karısının amcığını sikerken ben de götüne girmek istedim. Alina girilmesini istemiyordu ama Mert’in yarrağı yetmediği için götüne girmeme izin verdi. Ben de canını fazla acıtmak istemediğimden dolayı odadaki masanın üstündeki kremi alıp önce Alina’nın göt deliğine sürdüm, ardından sikime sürdüm ve kremi sikime yedirdikten sonra yavaşca Alina’nın dar göt deliğine girmek için önce sikimin başını soktum, Alina aynı İrem gibi acıdan bağırdı. Aslında dediğim gibi sadece başını sokmuştum ama ilk kez yaptığı için canı yanmıştı. Alina’ya ”Eğer canın yanıyorsa girmeyeyim” dedim, Alina da ”O yarrağın hepsini götümde istiyorum.” diye cevap verdi. Ben de bundan güç olarak sikimin götünün derinliğine kadar bastırdım. Yine acıyla bağırdı ama haketmişti. Ben de o göt deliğini yaklaşık 10 dakika siktim ve Mert amından çıktı İrem’in götünü siktirirken ağzına vermeye gitti. Batuhan da uyuyakalmıştı bu arada. Sözde herkesi 5’er posta sikecekti. Ama tabi sözde… Neyse ben de Alina’yı sikmekten sıkılmıştım ve karımın amcığına girmek istedim. Alina da tamam dedi, o da yorgundu zaten. İçinden çıkınca hemen Hande’nin yanına yığıldı. Ben de hemen İrem’in amcığına girdim, Emir İrem’in götünü sikiyordu, bende amcığını. Aynı zamanda Mert de ağzına veriyordu İrem’in. Yaklaşık 5 dakika ağzına verdikten sonra amcığına girmek istedi ama ben izin vermedim. İrem de ”Mert, amcığıma kocamla birlikte girmeni istiyorum.” dedi. Ben de mecburen boyun eğdim ve aynı amcığın içine 2 tane yarrak girmişti aynı zamanda da götünü siktiriyordu. Yani 2 deliğinde toplam 3 yarrak vardı. Bembeyaz karım, sikişten kıpkırmızı olmuştu. Biz bunları fazla da takmadan yaklaşık 20 dakika aynı şekilde siktik ve Mert’le beraber karımın amcığına böğürerek aynı anda boşaldık. Sonra yere yığıldık. Emir de fırsattan istifade karımın döllü amcığına girdi o da en fazla 5 dakika siktikten sonra İrem’in üstüne yığıldı. Kimi yerde, kimi yatağın üstünde çırılçıplak uyuyakaldı. Tatilimizde kalan 4 gün boyunca bazen 4’lü, bazen 6’lı bazen de 8’li sikişmiştik… SON!

Kapı Dinleyen Misafir 1

Merhaba ben Hakan, yaşım 29, İzmir’de yaşıyorum ve bir fabrikada vardiyalı olarak çalışıyorum. Karım benden 2 yaş büyük, ama iri göğüsleri ve yuvarlak götüyle, çay bardağı gibi vücuduyla çok sexy bir kadındır. Geçen ay köyden aradılar, (karımın bir akrabasının oğlu) Burak İzmir’e kısa süreli eğitim için gelecekmiş. Ona ucuz bir otel veya pansiyon gibi bir yer ayarlamamızı rica ettiler. Biz de yabancı yerde kalıp zorlanmasın diye bizimle kalmasını önerdik. Kabul ettiler ve Burak bizde kalmaya geldi. Burak, 18 yaşında, orta boylu, zayıf, sarışın ve saf bir gençti. Küçük odayı ona düzenledik, gündüzleri okulda, akşamları evdeydi…

Fabrikada birlikte çalıştığım Tuna isminde bekar ve çapkın bir arkadaşım var. Gömlek değiştirir gibi sevgili değiştirir, onları nasıl siktiğini bana anlatır sürekli. Bir gün evli bir kadını siktiğini anlattı. Ben inanmayınca da telefonunu çıkarıp karıyı nasıl siktiğinin videosunu izlettirdi. Yatak odasına taktığı gizli kamerayla kaydetmişti videoyu ve çözünürlüğü oldukça yüksekti.

O gece karımla yatak odamıza çekilince karıma anlattım, “Tuna yine sevgili değiştirmiş, bu seferki evli bir kadın. Nasıl siktiğini de izlettirdi, gizli kamerayla kaydetmiş.” diye. Yatakta böyle şeyleri konuşunca karımın da benim gibi azdığını bildiğim için anlatırdım hep. Ardından sevişmeye başladık. Karımı domalttım, çıkan ‘Şap, şap, şap!’ sesleri eşliğinde Ah’laya Oh’laya sikişiyorduk. Bir ara gözüm kapı altından sızan koridor ışığına takıldı. Tam bizim odanın kapısının altında bir gölgelenme vardı. Oktay bizim kapıyı dinliyordu galiba. Hiç bozuntuya vermeden karımı sikmeye devam ettim, hatta daha da artırdım tempoyu. Karımın suyunu çıkarana kadar sikip, böğüre böğüre içine boşaldım. Sikişmemiz bitip seslerimiz kesilince gölge birden kayboldu ve koridorun ışığı söndü. Odamızdaki ebeveyn banyosunda duş aldık ve yattık.

Ertesi gün işteydim, aklımdan çıkmıyordu gölge meselesi. Burak bizi dinliyor ve muhtemelen 31 çekiyordu. Burak gençti ve belki de daha milli bile olmamıştı. Nedense ona kızamıyordum, aksine bizi sikişirken dinlemesi garip bir heyecan bile vermiş, beni tahrik etmişti. O gece de karımla yatak odamıza çekilip sikişmeye başladık. Ben yine kapının altında gölgeyi farkedince, karımın kulağına fısıldayarak, “Bozuntuya verme, Burak bizim kapıyı dinliyor!” dedim. Karım bunu duyunca paniklese de, ben karımı sikmeye devam ettim ve yine böğüre böğüre içine boşaldım. Gölge kaybolunca kalktık ve duşa girdik. Yıkanırken karım, “İnanmıyorum, Burak yapmaz öyle şey! Yanlış görmüş olamaz mısın?” deyince, ben de, “Bunu öğrenmenin çok kolay bir yolu var!” deyip planımı anlattım.

Sabah mesaiye gittiğimde, Tuna’ya o gizli kamerayı nerden aldığını, markasını, modelini, görüntüyü nasıl cep telefonuma aktaracağımı ve kaydeceğimi falan sordum. Tuna, “Vayy, demek yengemle fantazi yapıp kaydedeceksizniz ha!” diyerek, kamera hakkında öğrenmek istediğim şeyleri anlattı. İş çıkışı gidip kameranın aynısından bir tane de ben aldım. Akşam eve gidince de Burak gelmeden kamerayı koridora, bizim yatak odasının kapısını net görecek şekilde yerleştirdim, cep telefonumda gerekli ayarlamaları yaptım. Gece de yine karımla sikiştik. Duştan sonra tekrar yatağa geçip, karımla birlikte kamera kaydını izlediğimizde haklı olduğum ortaya çıktı. Kayıtta, biz sikişmeye başladıktan sonra Burak kapımıza gelip, önce eğilip anahtar deliğinden bakıyor. Tabii birşey göremediği için seslerimizi dinlemekle yetinerek yarağını çıkarıyor ve 31 çekiyor, biz sikişimizi bitirirken de avucuna boşalıp gidiyordu.

Karım öfkelenmişti, ben engel olmasaydım gecenin o saatinde Burak’ı evden kovacaktı. Karıma, sakin olmasını, Burak’ın genç olduğunu ve o yaştaki biri için bunun normal bir ihtiyaç olduğunu söyledim. Karım sakinleşti biraz. Karımla biraz daha konuştuk. Öfkesi iyice yatışınca, “Şunu başa al da birdaha seyredelim!” dedi. Karımın bu isteği beni biraz şaşırtsa da, videoyu başa aldım ve yeniden seyretmeye başladık. İlk seyrettiğimizde de heycanla seyretmiştik, ama ikinci seyredişimizde çok daha farklı bir heyecan vardı. İkimiz de tahrik olmuştuk. İzlerken karım elini kalkık yarağıma atmış okşuyordu. Video bitince karım beni üstüne çekti, yarağımı amına soktuğumda amının içi daha önce hiç görmediğim kadar ıslaktı. Evlilik hayatımızın en sessiz, en kısa fakat en heyecanlı ve tatminkar sikişini yaptık. Karımın bukadar çabuk orgazm olduğunu hiç görmemiştim. 1 dakika sürmeden ikimiz de boşalıp rahatlamıştık… Bundan çıkan sonuç ortadaydı, sikişirken Burak’ın bizi dinlemesi ikimizi de müthiş tahrik etmişti.

Hayatımın Şansı Zengin Milf

Bu bölüm daha çok karakter tanıtımı olucak. Sabrınız için teşekkür ederim.

19 yaşındayım 179cm boy 78kg spor yapmamama rağmen genetiğim sayesinde fit bir vücuda sahibim. Kardeniz’in küçük bir ilinde yaşıyorum. Ailenin tek ve erkek çocuğuyum o yüzden çok el üstünde tutuldum, her isteğim geçte olsa yapıldı. Yanlışlarıma hep göz yumuldu. O yüzden çok güzel bir çocukluk yaşadım.

Ortaokul zamanların da bile kız arkadaşlarım oluyordu. Bulunduğum ortamda dikkat çeken biriyim. Liseye doğru biraz daha yüz ve vücut hatlarımın oturmasıyla her ortamda konuşulan popüler biriydim.

Lisede okuldayken sevgili olmadığım kız kalmadı. Ama öpüşmekten ileriye gidemiyordum. Kız arkadaşlarım istekli olsada benim içimde bir korku oluyordu. Yaşadığım il küçük, babam tanınmış bir restorantın sahibi, ve toplumun düşüncelerini çok takıyorlar. Ailemin kulağına giderse çok kötü olur diye ileri gidememiştim.

Eski kız arkadaşlarımın benden sonra ki sevgilileri ile yatakta videoları bile çıktı. Bu yüzden arkadaşlarım her fırsatta bana neden birlikte olmadın o kızla diye soruyorlar, anlatıyorum ama bana hak vermiyorlardı.

Aslında bu durumu şöyle yorumladım kendimce: küçüklüğümden beri el üstünde tutulmam sadece ailemde değil gittiğim her yerde idi babamın tanışmış olması yaşıma göre güzel bir fiziğim olması vb. bunlar beni içten içe egoist yapmıştı. 50 sevgilim olduysa en az 40ı ilk adımı atmıştı. Ailem benim hakkımda toplumun yorumlarını çok takıyorlar ve beni düzeltmeye çalışıyorlardı. Son 3 yıldır düzeltme çabası olmasa da benim içime işlemişti. Her davranışımda insalar ne der, akrabalarım ne düşünür diye düşünür dururdum.

Arkadaş ortamımda varlıklı kişilerdi yaşıtlarım.
18 girince hemen ehliyet aldım. Arabalara ilgim vardı zaten babamda hediye olarak mütevazı bir araba almıştı. Akşamları arkadaşlarımla çıkıyor kız arkadaşlarımızla buluşuyor güzel vakit geçiriyorduk. Hayatımdan memnundum ama ailem üniversiteye gitmemi istiyordu bende restorantta çalışırım sonuçta bizim diyordum ama annem ısrar ediyordu.

1 yıl mezuna kalmak istediğimi söyledim belki 1 senede ikna ederim diye. Ama ikna edemedim güzel puan aldım ailem bile bu kadarını beklemiyordu. Tercih dönemi gelmişti(28 Temmuz 2023) İstanbul yazıcaktım ama hiç gidesim yoktu.

2 gün sonra arkadaşlarım gazıyla babamla tartıştık biraz gitmemek için herşeyi yapıyordum. Ama annem geri adım atmıyordu babamın kıyamadığı belli oluyordu ama annemı kırmak istemiyordu. Bende çok uzatmadan evden çıktım. Trip atarsam geri adım atarlar diye düşünüyordum.

Yaşıtım olan her erkeğin arkadaş ortamında en az bir kerede olsa, zengin bir milf bulup ne isterse yapicam okusak ta bişey olmuyor zaten en iyisi sugar momy gibi konuşmalar geçmiştir.

Arabaya bindim evden uzaklaştım, arkadaşlarımı arıyorum ama hiçbiri açmıyordu. Geri dönemlerinde işleri vardı ve bu gece gelemiceklerdi. Bende içmeye bişeyler alıp diğer eve gidip kız arkadaşımı çağırmayı düşündüm. Aradım olur dedi yarım saat sonra onu alacaktım. Sahile indim arabayla piyasa yapıyordum, sahilde ki kizların boynu kırılıyordu bakmaktan. Yaya geçitine gelince durdum, önümde bir kız ve erkek arkadaşı vardı karşıya geçerken kız bana bakmaktan yola bakamiyordu o arada erkek arkadaşı anladı onu kendine çekerek boynundan öptü kızı zaten anlatmıyorum çok deşhet bir güzelliği vardı. Tenis eteği giymiş kalçası rahatlıkla görünüyor, dantelli sütyen vardı üstünde. İster istemez erekte olmuştum. Sadece o kız değil sahil yıkılıyordu, daha durmadan tekele yola çıktım. Önünde bir Audi RS 6 vardı arabayı bilenler ne demek istediğimi bilirler. Işıklarda yanında durdum kalkarken ufak bi yaristik falan. Daha sonra aynı yola girdik. Ben öndeydidim tam arkamadan devam ediyordu. Gözlerim miyop birde akşam olunca ileriyi hiç göremiyorum. Orta aynadan bi bakıyordum arabaya bi anda içteki icigi açtı ve içinde siyah saçlı beyaz tenli bir kadın olduğunu gördüm. Gözleri iyi görmeli ki aynadan bakışmaya devam ediyorduk. Saçlarıyla oynuyor, cilveliydi. Tam zengin havası vardı yani. Durum devam ederken tekele gelmiştim ve sağa yaklaştım. Oda aynı şekilde tekele yaklaştı.

Davetsiz Misafir 3

Defne’nin Davetsiz Misafir ile sikiştiğini öğrendiğimden beri içim içimi yiyordu. Sürekli lafı yapılan görüntüleri düşünüyordum. Acaba kaç kere yapmışlardı? Sevgilim onun sikini ağzına almış mıydı? Nerede sikişmişlerdi? Ne yapıp edip o görüntülere ulaşmalıydım. Yaz aylarının gelmesiyle birlikte okullar festival ve şenlik düzenlemeye başlamıştı. Bütün bir senenin yorgunluğunu atmak için iyi bir fikir gibi geldi gözüme. Bu fikrimi Defne’ye açtığımda onun da hoşuna gitmişti. Böyle aktivitelere bayılırdı hele ki yanında kız arkadaşları da olursa. Defne arkadaşları Beyza ve Ali’yi de çağırmıştı. Beyza ve Ali yaklaşık 1 senedir sevgiliydiler. Beyza ve Defne’nin arkadaşlığı ise 5 senedir devam ediyordu. Yani Beyza sevgilimin geçmişine benden daha çok hakimdi. Beyza sarı omzuna kadar gelen saçları ince beli ve dolgun kalçalarıyla sevgilisi Ali’nin yanında biraz fazla kalıyordu. Ali benden biraz uzun olmasına rağmen zayıflığı yüzünden çok ilgi çekici biri gibi durmuyordu.

Festival günü benim evimde biraz içip öyle gitmeye karar vermiştik. Kapı çaldığında Beyza ve Ali gelmişti. Beyza’yı görür görmez sikimde bir hareketlenme olmuştu. Altına daracık bir mini etek üstüne ise büstiyer tarzında bir şey giymişti. Onları içeri alıp selamlarken istemsizce Beyza’ya sarılıp elimi beline atmıştım. Aklımdan yine bu kız bu çocuğa nasıl bakıyor diye geçirdim. Kısa bir sohbetten sonra içmeye başladık. Çok içip festivale gitmeden sarhoş olmak istemiyorduk bu yüzden iki şişeden sonra Defne’ye “Aşkım hadi hazırlan festivalde devam ederiz.” dedim. Sevgilim lafımı ikiletmeden içeriye geçip üstünü değiştirmeye başladı. Ne kadar sürdü bilmiyorum ama Defne yanımıza geldiğinde adeta sikilmeyi bekleyen bir afet gibiydi. Altına giydiği tenis eteği tarzındaki parça nerdeyse kalçalarını gösterecekti üstelik külotlu çorap gibi bir şey giymediği için pürüzsüz bacakları da olduğu gibi karşımda parlıyordu. Üstüne sırt dekolteli pembe bir crop giymişti. Sırtını göstermeyi bırakıp önünü döndüğünde sevgilimin içine sütyen giymediğini fark ettim.

İnsanların içinde bir şey diyemesem de bu tarzı hoşuma gitmemesine rağmen sikimi şaha kaldırmıştı. Festival’e gidene kadar bindiğimiz bütün ulaşım araçlarında gözler sevgilimin üstündeydi. Yanımda otururken bütün erkekler onu yiyecek gibi bakıyordu. Oturduğunda kısa olan eteği daha kısalıyor herkese muhteşem bir keyif sunuyordu. Bu sırada acaba altında da iç çamaşırı giymedi mi diye düşünmeye başladım. Bu fikir beni daha çok azdırmıştı. Sonunda festival alanına geldiğimizde biraz da olsa rahatlamıştım çünkü herkes rahat giyinmişti en azından burada bütün ilgi sevgilimin üzerinde olmayacaktı. Elimize içeceklerimizi alıp konser sahnesine doğru ilerledik. Birkaç grup dinledikten sonra çimlere oturup dinlenmeye karar verdik. Birden Beyza eliyle birine işaret yapıp yanımıza çağırmaya başladı. Kimi çağırıyor acaba diye arkamı dönerken Defne birden “Aa Mert de mi buradaymış!” dedi. Ne olduğunu anlamadan Mert yanımıza gelip önce Defne’ye sonra Beyza’ya sarıldı. Ali’ye elini uzatarak selamlaşırken bana sadece kafa hareketi yapmıştı.

Bu tavrından dolayı ne kadar ayar olsam da ortamı germek istemediğim için konuyu uzatmadım. Mert sanki bizim gruptanmış gibi sohbete dahil olup Defne’ye el şakaları yapmaya başladı. Eli sevgilimin beline bacaklarına değiyor ama Defne bundan hiç rahatsız olmuyordu. Normalde el şakalarını hiç sevmezdi. Böyle böyle devam ederken 6. içkimizi de bitirdikten sonra Mert “Festival bitmek üzere sonrasında ne yapacaksınız?” diye sordu. Kimse bir şey demiyor birbirine bakıyordu. Ben lafa atlayarak “Benim eve gideriz biz yorulduk artık dinlenmemiz gerek.” dedim. Kimseden ses çıkmayınca Mert “Öyle iş mi olur eğlence devam etmeli benim eve geçelim hem buraya da çok yakın.” dediğinde Defne ve Beyza hemen kabul ettiler. Ali’nin zaten çok bir şey umurunda değildi. Tek isteği eve gidip Beyza’yı yatağa atmaktı. Toparlanıp kısa bir yürüyüşten sonra Mert’in evine vardık. Mert yoldan biraz daha alkol almıştı anlaşılan evde devam edecektik. Salona geçtiğimizde Mert şişe çevirmece tarzında telefonundan bir oyun açtı.

Oyunda rastgele kişilere rastgele görevler veriyor ve eğer görevi yapamazsan shot atıyordun. Sıra Defne’ye geldiğinde görevi birini seçerek öpüşmekti. Tabii ki beni seçti ve dudaklarıma yapıştı. Sanki odada sadece biz varız gibi öpüşüyordu. Beyza ve Ali’nin “Ihhım bu kadar yeterli sanki” demesiyle birbirimizi bıraktık. Beyza ve Ali’ye de bu tarz şeyler gelmişti. Sıra tekrar Defne’ye geldiğinde ağzında bir dakika boyunca buz tutması gerekiyordu. Sevgilim bu görevi yapamadığı için 2 shot atmıştı. Sıra Mert’e geldiğinde görevi karşısında oturan kişiyle 5 dakika boyunca tuvalette kalmaktı. Karşısında tam da sevgilim oturuyordu. Bu durum hiç hoşuma gitmese de Mert sevgilimi elinden tutup kaldırarak tuvalete doğru götürdü ve ardından kapıyı kapattı. Önümüzdeki 5 dakika geçmek bilmiyordu. Acaba içerde ne yapıyorlar diye kafayı yemek üzereyken kapı açıldı ve dışarı çıktılar. Yanımıza geldiklerinde Defne’nin saçları dağılmış yüzü başı ıslanmıştı. Mert’e baktığımda şortundaki kabarıklık gözüme takılmıştı.

Yoksa Mert sevgilime sakso mu çektirmişti içerde? Bunu düşününce sikim hareketlenmeye başladı. Birden Beyza ” Aaa baksanıza alkolümüz bitmiş Burak sen alıp gelsene şu köşede tekel var zaten.” dediğinde herkes bana bakıyordu. İstemeyerek de olsa ayağa kalkıp alkol almaya giderken Mert anahtarı elime tutuşturdu. Köşedeki tekel çoktan kapatmıştı. Üst sokaktaki açıktır belki diye ona bakmaya gittiğimde yolları karıştırdığım için yolumu biraz uzatmıştım ama alkolü de bulmuştum. Beyza’nın çenesini çekmek istemiyordum. Aceleyle eve doğru gittim. İçeri girdiğimde salonda kimse yoktu. Balkona baktım orası da boştu. İçerideki odaya girdiğimde ışıklar kapalıydı. Işığı açınca gözüme masanın üzerindeki bilgisayar takılmıştı. Acaba çok merak ettiğim görüntüler burada olabilir miydi? Hemen kapıyı kapatıp bilgisayarın tuşuna bastım. Açılırken şifresi olmaması için dua ediyordum. Ve tam da istediğim gibi olmuştu. Hemen klasörleri karıştırmaya başladım. 10 dakikanın sonunda “Defne” yazan bir klasör buldum. Tıkladığım anda gördüklerim karşısında donup kalmıştım.

Ana Sayfaya Dön…

Davetsiz Misafir-2

Aradan yaklaşık 2 hafta geçmesine rağmen hala Defne’nin tam olarak neler yaşadığını öğrenememiştim. Meraktan deliye dönmeme çok az kalmıştı. Beynimin sınırlarını zorlarken aklıma bir fikir geldi. Defne alkolü pek sevmezdi ama içmeye başlarsa da sarhoş olmadan duramazdı. Eğer sevgilimi sarhoş edebilirsem eminim merak ettiğim detayları ondan öğrenebilirdim. Bu planda zor olan şey ise sevgilimi alkol almaya ikna etmekti. Önümüzdeki hafta sınav haftası olduğu için işim daha da zora giriyordu. Belki sınavlardan sonra Defne’yi rahatlamak için içmeye ikna edebilirdim. Bu fikrimi zaman kaybetmeden sevgilime anlattım. Başlarda çok istemese de biraz ısrar edince olabilir aslında demeye başladı. Bu planımın işe yaraması gerekiyordu aksi halde olanları öğrenmem imkansıza yakındı. Şimdilik bunları kafamdan atıp sınavlarıma çalışmaya hazırlandım. Sınav haftası zor da olsa sonunda bittiğinde içimde öğreneceklerimden dolayı bir heyecan oluşmaya başlamıştı.

Artık sınavlarımız bitmiş sevgilimle kafa dağıtmaya hazırdık. Defne kaldığı yurttan metrobüsle buluşacağımız mekana gelmişti. Sevgilimi gördüğümde kendimden geçmiştim. Oldukça sıkı bir tayt giyerek kalçalarını meydana çıkarmış, cropu sayesinde de göğüs dekoltesi vermeyi ihmal etmemişti. Ona sarılıp “Aşkım bugün çok eğlenicez bu sınav haftasının acısını çıkarmamız gerek.” diyerek ilk andan itibaren onu gazlamaya başlamıştım bile. Bir haftalık yoğun bir çalışmanın ardından Defne de kafa dağıtmaya istekli gibi görünüyordu. İçimden tahmin ettiğim kadar zor olmayacak diye düşündüm. Mekandan içeri girip çok ortada olmayan bir masaya oturduk ve içkilerimizi söyledik. Bir iki derken arada shot da atarak beş bardak alkol içmiştik. Defne’nin sarhoş olduğu gözlerinden anlaşılıyordu. Daha fazla zaman kaybetmek istemediğim için sevgilimi kalkmaya ikna edip hesabı ödeyerek eve doğru yola çıktık. Yaklaşık bir saatlik yolculuğun ardından eve vardığımızda içimdeki heyecan giderek artıyordu.

Defne’nin eve gelene kadar sarhoşluğu biraz da olsa geçmeye başlamıştı. Odama geçer geçmez sevgilimin arkasından yaklaşıp beline sarıldım. Sol elimi memelerine doğru götürüp avuçlayarak sıkıyordum. Sağ elimle ise taytının üzerinden amına parmaklarımı sürtüyordum. Defne hafif hafif inlemeye başlamıştı. İnlemeleri sikimi daha da azdırınca kalçalarına iyice baskı yapıp sürtmeye başladım. Çok geçmeden birbirimizin üstünü çıkararak yatağa geçtik. Her ne kadar aceleci davranmak istemesem de altımdakileri de çıkartarak kenara fırlattım. Artık tamamen çıplaktım. Elimi sevgilimin taytının içine sokarak sulanmaya başlamış amına yerleştirip parmaklarımla içine girip çıkmaya başladım. Taytı el hareketlerimi oldukça kısıtladığı için yavaşça onu da çıkarttım. Defne yine tangalarından birini giymişti. Ben sol elimle Defne’nin ıpıslak amını parmaklarken o da sağ eliyle dimdik olmuş sikime 31 çekiyordu. Ben parmaklarımı hızlandırınca inlemeleri arttı ve eliyle sikimi sıkıca kavrayarak zorla “Aşkım lütfen yavaşla acıyor.” diyebildi.

Ben parmakladıkça sevgilimin amından çıkan sesler beni kendimden geçirmişti. Defne’nin amı resmen şelale gibi olmuştu. Acaba onu bu kadar ıslatan şey ben miydim yoksa başkasını mı düşünüyordu ? “Sırılsıklam olmuş amcığın. Çok mu hoşuna gitti aşkım? Çok mu istiyorsun sikimi içinde yoksa şu daracık götünü mü sikeyim?” diyerek elimi amından çıkardım kalçalarını ayırarak orta parmağımı göt deliğine dayayıp zorlanarak içine soktum. Defne’nin götünde parmağım çok zor ilerliyordu gerçekten sıkıydı. Ben parmağımı daha fazla sokmaya çalıştıkça sevgilim ahlıyordu. “Bu daha çok hoşuna gitti değil mi aşkım sikimi götünde istiyorsun değil mi?” dediğimde Defne bana “ah evet sevgilim hadi sok götüme.” diye cevap verdi. Bunu duyar duymaz dizlerimini üstüne kalkarak domal hadi diyerek Defne’nin arkasına geçtim. Sevgilim arkasını bana dönüp domalarak götüne girmemi bekliyordu. Ama öyle bir domalmıştı ki göğüslerini ve kafasını yatağa dayayıp götünü iyice dışarı çıkartmıştı.

Defne bu pozisyonda aynı pornoculara benziyordu. Daha önce sikilmeyen biri böyle domalamaz kim bilir eski sevgilisi onu bu pozisyonda kaç kere sikti diye düşündüm içimden. Sikimi sevgilimin göt deliğine dayayıp yavaşça bastırmaya başladım ama nafile. Sikim kalın olduğu için girmesi oldukça zordu. Bir çırpıda çekmecedeki vazelini alıp birazını sikime birazını da Defne’nin göt deliğine yayarak sürdüm. Biraz zorladıktan sonra sikimin başını içeri sokabilmiştim. Sevgilim ise “Ahh aşkım yavaş ol lütfen canım çok yanıyor.” diyebildi. Uzun zamandır bu anı bekliyordum acele edip sert davranırsam Defne vazgeçebilirdi. Hiç acele etmeden sikimi alıştıra alıştıra sevgilimin götüne soktuğumda sikim patlayacak gibiydi. Götü o kadar dardı ki resmen sikimi vakumluyordu. Sonra hafif tempoda içinde git gel yapmaya başladım. Ben hızlanmaya başladıkça Defne’nin inlemeleri artıyordu. Ellerimi sevgilimin belinden çekip arkasından memelerine doğru götürerek götünü sikmeye devam ediyordum.

Defne’ye “Hoşuna gidiyor mu sevgilim götünü sikmem daha önce böyle sikildin mi hiç?” diye sordum. Defne ise baygın bir sesle “Harikasın Mert, harikasın aşkım sik götümü hızlan hadi.” dediğinde beynimden vurulmuşa döndüm. Mert eski sevgilisinin adıydı. Demek ki şüphelerim doğruydu Mert sevgilimi sikmişti. Dedikodusu yapılan görüntüler yoksa sevgilimin seks kasedi miydi?

Aile Apartmanı – Bölüm 2

Bölüm 2 – Garip Duygular

Yazarın notu: Bazı arkadaşlar tarihte bir hata mı var diye sordu. Tekrar okuyunca hikayenin kronolojik sıralamasının kafa karıştırabileceğini anladım o yüzden bu açıklamayı yapma gereği duydum. Hikayemiz Bora’nın 12 Mart 2020’de Antalya’daki öğrenci evinde Covid-19 pandemisinin ülkemizde yarattığı kısıtlama haberini almasıyla başlıyor. Sonra karakterimiz son 2 yılını düşünüyor. Bu sebeple birinci bölümde eski kız arkadaşı ile olan durumu anlattığı olay 2019 senesinde olan olay daha doğrusu 2018-2019 eğitim ve öğretim yılında. Hikayenin bu bölümü de Eylül 2019’da geçiyor. Üçüncü bölüm 12 Mart 2020’den devam edecek. Bu arada karakterimiz 2000’li buradan yola çıkarak da yaşını hesaplayabilirsiniz. Umarım yeterince açıklayıcı olmuştur. Yine kafasına bir şey takılan arkadaşlar yorum olarak ya da mesaj olarak sorabilirler olumlu olumsuz her yoruma ve mesaja dönüş yapmaya çalışıyorum. İyi okumalar.

Teyzem Serap’ı görünce neden böyle olduğumu anlamaya çalışıyordum. Onu en son hatırladığımda kısa boylu kilolu çok da bakılası olmayan bir kadındı. Geçen yıllar ona fazlasıyla yaramış anladığım kadarıyla. Teyzemden tahrik olduğum için utanmıştım ve kendimi suçlu hissediyordum ama bu hisleri yaşarken aynı zamanda apartmanın merdivenlerini teyzem önde ben arkada çıkıyorduk. Bu durum da teyzemin götüne doya doya bakmama olanak sağlıyordu. Altındaki mini kot şortu göt yanaklarını gösteren cinslerden değildi ama o kadar güzel oturmuştu ki götüne iç çamaşırının izine kadar belli ediyordu dikkatli bakınca ve ben oldukça dikkatli bakıyordu. Teyzem apartmanın merdivenlerini çıkarken sanırım üniversiteyi burada okumamın ne kadar güzel olacağından ve dedemin pintiliğinin tutup 1980 öncesinde beş kattan az katlı binalarda asansörün yasal zorunluluk olmaması sebebiyle asansör yaptırmayışına söyleniyordu. Sanırım diyorum çünkü götüne odaklanmaktan söylediklerini pek dinleyemedim.

Maalesef merdivenler ile birlikte manzaralı yolculuğumuz bitmiş ve en son kata gelmiştik. Teyzem bana dönüp evin anahtarını verip aç bakalım umarım beğenirsin evi, ev zaten eşyalıydı ama temizliğini vs. her şeyi ben yaptım biricik yeğenim için derken gözlerinin içi gülüyordu. Anahtarı ondan aldım ve kapıyı açtım. Kapı açılır açılmaz mis gibi kokular burnuma doldu. Bu güzel kokular hem ev temizlenirken kullanılan temizleyicilerin kokusundan hem de mutfaktan gelen yemeklerin kokusundan oluşuyordu. Canım teyzem yolda aç geleceğimi tahmin etmiş mutfakta yeteneğini konuşturmuştu. Bana evi gezdirdikten sonra mutfağa geçtik ben zaten açlıktan ölmüştüm bir yandan onun sorularına cevap veriyor bir yandan da yemeği mideme indiriyordum. Teyzemin sorduğu sorular annen nasıl, baban nasıl, yolculuk nasıl geçti, hangi bölümü kazandın gibi standart sorulardı. Bu sorulara kısa kısa cevaplar vererek yemeğimi bitirdim. Eline sağlık teyzecim çok güzel olmuş dedikten sonra ben sorulara başladım.

Teyzemin gözlerine bakarak sorulara başladım. Sen nasılsın teyzecim eniştem ve büşra nasıl? Bu soruyu sorarken ikisi de hiç umurumda değildi sadece muhabbeti ilerletmek istiyordum. Ama sanırım teyzem bu sorudan biraz rahatsız oldu hafif yüzü düştü. Şey ben mi ben iyiyim ya bir sıkıntım yok çok şükür dedi. Büşra da Eskişehir’de üniversite kazandı biliyorsundur zaten. Annem sanki öyle bir şey demişti ama hafızamda yer eden bir bilgi değildi bu ama ona bir şey çaktırmadım tabi. Evet evet deyip çekiştirdim. Enişten de evden işe işten eve aynı şekilde devam ediyor hayatına. Bu cevap biraz canımı sıkmıştı çünkü hem söylerken pişmanlık hem de vaz geçmişlik içeriyor gibi geldi bana. Eniştem zaten oldum olası yıkık silik bir karakter olarak gelmiştir bana sanırım bu gözlemlerimde de aşırı haklıydım. Ne bir sosyallik ne de farklı güzel bir imkan sunabiliyordu güzeller güzelli teyzeme. Tamam her zaman inanılmaz güzel değildi bir dönem kiloluydu falan ama şu an fıstık gibiydi ve her şeyin en güzelini hak ediyordu.

Konu değişsin diye teyzeme yıllardır görüşmediğimizi ve bu sürede onu hatırladığımdan daha iyi gördüğümü söyledim kibarca. O tabi ne demek istediğimi anladı ve anlatmaya başladı. Evet sen beni en son gördüğünde sanırım 110 kilonun üstündeydim. Sonra hayatımda kötü giden şeyleri düzeltme kararı aldım ve o an düzeltebileceğim tek şey fazla kilolarımdan kurtulmaktı ben de öyle yaptım. Bu anlattıklarının altında çok fazla ima vardı ama sorup geçmiş duygularını deşmek istemedim. Anlıyorum dedim bir süre sessizce bakıştık. Teyzem bir süre sonra birden ayağa kalktı Boracım ben eve geçeyim sen de evde rahat rahat dinlen. Bu arada biliyorsun zaten yan dairede biz varız ve diğer 6 dairede de genelde yaşlı insanlar oturuyor bir tek senin altındaki dairedeki çift genç. Aysel ve eşi Ahmet ikisi de bankacı pek seslerini duyacağını sanmam. Sessiz sakin iyi insanlar, çok şükür apartmandaki herkes öyle. Teyzem benim için pek de önemli olmayan bilgileri arka arkaya sıralayıp birkaç dakika sonra neyse ben seni tutmayayım diyerek evine gitti. Ben de koca evde yalnız kaldım. Tek başıma evi gezmeye başladım. Ev eskiydi eşyalar da ne çok yeni ne çok eskiydi. Salonda 2 tane üçlü koltuk bir yemek masası 6 sandalye 4’ü ayrı 2’si ayrı takım ve 52 ekran halk dilinde tüplü televizyon diye bildiğim CRT model bir televizyon vardı. Yatak odasında Büyük çift kişilik bir yatak vardı. Bir tane de küçük bir oda vardı onun içinde 2 tane tek kişilik yatak vardı. Son oda da boş sayılırdı boş bir kitaplık ve yıpranmış bir masa vardı içerisinde bir de bir köşede ıvır zıvır gereksiz atılmaya kıyılamamış şeyler. Neden bilmiyorum içimde bir ümit vardı ve sanki her şey çok güzel olacaktı.

Hiç de beklediğim gibi olmadı. Hiçbir şey hayal ettiğim gibi olmadı. Her şey çok güzel olacak temennim fena bir şekilde götümde patladı. İzmir’deki özel üniversitedeki hazırlık eğitimini üniversite sanmıştım ama o lise 5’ten başka bir şeymiş zaten hazırlık okumam bir boka da yaramadı yeni üniversitemde hazırlık zorunlu değil isteğe bağlıymış o yüzden direkt mimarlık birinci sınıfa başladım. Bölüm benim için o kadar ağır ve zordu ki anlatamam. Lisede sayısal okudum 12 yıllık eğitim hayatımda boyunca resim ödevlerimi hep annem yaptı ama temel tasarım denen o bela ders beni mahvetti. Sadece stüdyo dersimiz olan temel tasarım değil diğer teorik olan tüm dersler de zor ve anlaşılamazdı. Bu süreç beni hem psikolojik hem de fiziksel olarak yıprattı. Bölümün ağırlığından hiçbir şekilde sosyalleşememiş bölümde kız dolu olmasına rağmen bir tane bile flört bulamamış. Evden okula okuldan eve gider olmuştum. Sürekli olarak gördüğüm tek kişi teyzem o da sağ olsun beni beslemeyi kendine görev edinmiş gibi sabah akşam bana bir şeyler yapıp duruyordu. Biraz da bunun sebebiyle dönem başlar başlamaz kilo almaya başlamış ve her geçen hafta bir hafta önceki halimden birkaç kilo fazla olmaya başlamıştı. Günler günleri, haftalar haftaları kovaladı ve üniversitede güz dönemi bitti. Aldığım 9 dersin 4’ünden kalmıştım ikinci dönem eğer tüm derslerimi yüksek notlarla geçemezsem seneye yeni ders alamayacak yani sene tekrarı yapacaktım. Dönem arası tatilinde İzmir’e annemle babamın yanına gitti. Dönem arası tatili diyorum ama bütünleme sınavlarından sonra bahar döneminin başlamasına 2 hafta kalıyordu. O 2 haftayı annemin sağlıklı ve güzel yemeklerini yiyerek ve her ikisiyle de okul dışındaki konulardan konuşarak geçirdik. Ne yazık ki tatil bitti ve yeni dönem başlayacağı için ben Antalya’ya kendi evime döndüm. Bahar dönemi güz döneminden de beter başladı. Teorik dersler daha da spesifikleşmeye ve ağırlaşmaya stüdyo dersi de daha karmaşıklaşmaya ve vakit alıcı bir hale bürünmeye başlamıştı 16 Mart’a ilk büyük ödev teslim tarihimizdi ve bu salgın mı hastalık mı her ne boksa benim işime gelmişti.

Evlatlıktan Babalığa 2

Güzel bi pazar sabahına biraz muhabbet sesleriyle uyanmıştım odamdan çıkıp aşşa indiğimde 3 ateşli milfin kıkırdamalarına çatal tabak sesleri eşlik ediyo annemin ateşli ekibi pazar kahvaltısına toplanmıştı aşşağı uykulu ve bol rahat pijamalarımla inip mutfaktan 1 bardak su içmiştim annemin ekibi hepbir ağızdan günaydın dedi bende onlara günaydın diyip bi an önce odama geçmek istiyodum lakin bi gariplik sezene kadar annemin ekibinden olan en yakın arkadaşımın annesi bana garip ve şaşkınlıkla bakıyodu o an uyku sersemliğiyle anlam veremedim annem kahvaltı yapmıcakmısın gelsene dedi annem daha uyucam diyip odama çıkmaya karar verdim merdivenlerde hafif hafif ayılırken aletimin sabah ereksiyonu olduğunu farkettim koca kafası ve taşaklarım sızlıyodu çok aldırış etmeyip uyudum ve tekrar uyandım kendime gelip aşağı indim yüzümü yıkadım telefonumu alıp oturmaya koyuldum aklıma bianda sabah yaşananlar geldi cıvıl cıvıl milfleri gördüğüm ve o garip bakış bianda aklımı tırmaladı madem fatma teyze benim aletimi gördü annemle suna ablada görmüş olmalıydı suna ablanın bozuntuya vermiceğini düşünebilirdim ama annemin gelip bu konuda benle konuşmaması aklıma yatmıyordu annem karşımda ipadin bişeyler bakarken güzelce bacakları süzdüm hemen aletim sertleşmeye başlamıştı ben duşa giriyorum diyip aklıma gelen planı devreye sokucaktım bu plan eskiden sosyal medyadan tanıştığım gerçek ensest bi abi söylemişti duşa havlusunu almadan giriyordu annesi havlusunu getirdiğinde bam diye çıplak şekilde karşısına çıkıp tepkisine bakmıştı ilk defa bende aynı şekilde yaptım yarı sert aletimi annemin bacaklarını düşünerek sertleştirdim ve seslendim

-Anne havlumu almamışım havlu getirirmisin
-Tabi canım diye karşılık verdi
Kapıya yaklaştığını duyar duymaz kapıyı açtım ve çıkan buharla beraber büyük ve sert halde olan aletimle çıktım sağol anne dedim ilk kafamı duruluyordum ki biraz daha görsün ve yüzüne baktığımda gözlerinin aletimin üstünde olduğunu gördüm ona baktığımı anlayınca kafasını kaldıran annemle kısa bi süre bakıştıktan sonra kızdığını düşünüp aletimi örttüm
Sadece aletimi örttüğümü ve hala ıslak olduğumu gören annem üşüyüceksin diyip havluyu ortadan kaldırım göğüslerime doğru kurulamaya başladı aletim hala kalkık bi şekilde hava alıyodu ve acayip adrenalinli hissediyordum
Al bakalım kendin devam et dedi ve arkasını dönüp gitti

Plan gerçekten işe yaramıştı annem ise olumsuz bi tepki vermemişti peki ama neden acaba o minyon orospu sunanın beni övmesi onu etkilemişmiydi fazla düşünmeden odama geçtim ve boxersız bi şekilde şortumu çekip tekrar aşağı geçtim telefonumda takılmaya başlamıştım anneme bakmamla beraber beni izlediğini farkettim noldu sorusunu sormamla beraber
-Gerçekten çok çekici bi çocuk olmaya başladın babandan etkilenmemen için herşeyi yaptım sanırım işe yaramış. Diyip küçük bi gülümseme takındı.
-Sağol anne ama babanla olan bu durumunuz beni üzüyor dememle lafı ağzıma tıktı
-Seni o adamın üzmesi isticeğim son şey olur tufan diyip yanıma koltuğa geldi hafif yatar şekilde olduğum için yanıma sokuldu
Saçlarımı okşamaya başlamıştı annem
-Seni gerçekten çok seviyorum açıkcası seni kıskanmıyoda değilim oğlum
-Neden diye sormuştum
-Büyüdüğünü görmek birgün gitceğini bilmek üzüyor suna ablanla hep senin hakkında konuşuyoruz bana senim çok çekici olduğunu bi kızın kapıp gitceğini hatırlatıp duruyor
-Anne bu konuları düşünmek için çok erken hem ben canımı bırakamam ki dememle yanağıma mükemmel bi öpücük kondurmuştu ıslak ve vakumlu ve yavaş yavaş tshirtün üstünden göğüsümü okşuyordu gerçekten aletim sertleşmeye başlamıştı bişeyler yapmam lazımdı.

Geçmiş Geçmişte mi Kaldı – Bölüm 2

Neredeyse kafeye varmıştım, Deniz beni görür görmez direkt boynumdan sarıldı ve boynumu öptü, bende onu bir anlık refleksle ittim, ben Denizin bu tavrına alışkındım ama beni herkesin içinde öpmesinden rahatsız oluyordum, Denize doğru alaylı bir bakış atarak;

E: “Ne öpüyorsun amk, herkesin içinde millet bizi gay falan sanacak”

D: “Özür dilerim, özledim seni uzun zamandır buluşmadık hani en iyi arkadaşın bendim, milletin ne dediğinin ne önemi var”

E: “Neyse onu bunu boş ver de beni ne için çağırdın, yoksa yine mi depresyona falan girdin bana ihtiyacın var”

Deniz yüzüme bakıp gülerek “içimi okudun resmen” dedi, o gün Deniz nedense hep benim gözlerime bakıyordu yüzümü inceliyordu, arada yanlışlıkla yapmış gibi yapıp elimi okşuyordu bende anlamamış gibi yapıyordum sonuçta en güvendiğim iki insandan biriydi onu kaybetmek istemezdim, kafede oturduk biraz filmler hakkında konuştuk, beraber biraz felsefe yaptık, sonra konu cinselliğe geldi bu konularda Deniz hep kaçamak cevaplar verirdi, uzun sarı saçını eliyle kulağının arkasına doğru atıyordu, bende üstelemezdim az çok ne olduğunu biliyordum hal ve hareketlerinden, ben bile ne olduğumu çözememiştim zevk mi alıyordum yoksa önemsenmek mi hoşuma gidiyordu, kafeden çıktık sahilde biraz takıldık tekele gidip bir şişe votka aldık, Deniz biraz fazla kaçırmıştı votkayı ayakta zor duruyordu akşam olmuştu zaten onu bu şekilde eve bırakamazdım, babası çok dindar ve sert bir insandı, annesi bunları terk ettiği için babası ile aynı evde kalmış, babasının da istediği gibi bir evlat olmadığı için elinden geldiğince ezerek ve sert üslupla konuşuyordu ama tanıdığım en iyi insan benim için Denizdi, Denizin telefonu çaldı arayan babasıydı telefonunu ben açtım ve telefondan yüksek ve boğuk bir ses geldi;

H: “NERDE KALDIN LAN SEN OROSPU ÇOÇUĞU, ANNENİ DÖVDÜĞÜM GİBİ SENİ DÖVERİM LAN SEN BANA KARŞIMI GELECEKSİN UKALA İT”

E: “Deniz bizde Hasan amca ne diye bağırıyorsun böyle köpek gibi, sana mesaj atmıştı oğlun görmedin mi”

H: “HEP SEN BÖYLE YAPTIN ÇOÇUĞU SENİN ANAN GİBİ OROSPU MU OLSUN İSTİYORSUN, SENİN ANAN ŞUAN PAVYONDA KİM BİLİR KİMİN KUCAĞINDA KİMLERE NELER YAPIYOR OROSPU ÇOÇUĞU SENİ, HEMEN GÖNDER DENİZİ BURAYA ÇABUK”

E: “SİKTİR GİT LAN İBNENİN EVLADI, HİÇBİRŞEY BİLDİĞİNİZ GİBİ DEĞİL DENİZİDE HİÇBİRYERE GÖNDERMİYORUM HADİ İKİLE AMINA KODUMUN YOBAZI”

H:”HEMEN O İTİ BURAYA GÖNDE….”

Sinirle telefonu yüzüne doğru kapattım ve Denizi kolunun altından doğru tuttum Deniz “Özür dilerim, babam için bırak istersen eve gideyim sorun çıkarmasın sana ben alışkınım zaten” ben ise biraz tepkili bir şekilde “Eğer babanın yanına gidersen benimle ilişkiyi kes bugün bende kalacaksın, yarın duruma göre bakacağız sana kimsenin böyle davranmaya hakkı yok” dedim.

Bu durumda iken metrobüse binemezdik bende mecbur taksi çağırdım, biraz fazla tuttu ama Denizi bu şekilde o piç kurusuna bırakamazdım, eve geldiğimizde saat gece 11 olmuştu evde kimse yoktu annem işe gitmişti bende denize temiz kıyafetler verip yatağını açtım, yatağına yattığı vakit elimden tuttu ve “Lütfen bugün benimle beraber yat diye ısrar etti” havada soğumuştu ve 2 aydır doğalgaz faturasını ödeyememiştik, bende onu kıramadım ve beraber yatağa girdik bana bir çiftmişiz gibi sarılmaya çalıştı, bende bu seferlik benimle sarılarak yatmasına izin verdim, uyurken habire “Anne lütfen gitme” diye sayıklamaya başlamıştı onun için üzülüyordum.

Beni uyku tutmamıştı saat 06.40 sularında ise anahtar sesi duymaya başladım bu gelen annemdi, uyur numarası yapıyordum annem eve sessizce girerek bizi uyandırmamaya çalışıyordu, gözünden yaşlar akıyordu ve eliyle gözünü tutuyordu elini açtığında gözünde kocaman bir morluk vardı. İşte o an yatağımdan bir anda kalktım ve “ANNE NE OLDU SANA, HANGİ OROPU ÇOÇUĞU YAPTI SÖYLE HEMEN” annem ise hiçbir şey söylemeden bana sarıldı, ben ise donup kalmıştım.

YAZARDAN NOT: Gelen Tepkilere göre devam etmek istiyorum, senaryonun az çok sonu belli kafamda zaten ama Deniz karakterine ilgi göstereyim mi, göstermeyeyim mi bunun için sizden fikir ve görüş istiyorum.

Davetsiz Misafir-1

Önce size kendimi tanıtayım. Ben Burak 21 yaşında üniversite öğrencisiyim. Genelde zamanımı okulda veya spor salonunda geçiriyorum. Sevgilime gelecek olursa onun adı Defne. Defne 21 yaşında beyaz tenli koyu kumral saçları olan arada canı sıkılınca spora gitmesine rağmen fiziği gayet güzel bir kız. Defne ile yaklaşık 3 aydır sevgiliyiz ortak bir okul arkadaşımız sayesinde tanıştık. Önceki ilişkisinden dolayı Defne biraz güven problemleri olan bir kız. Eski sevgilisiyle biraz sorunlu ayrılmışlar tam olarak bilmesem de çocukta Defne’nin bazı görüntüleri varmış. Kendisi bu konuyu konuşmayı hiç sevmiyor o yüzden bu bilgiler hep etraftan duyduklarım. Hayatında ben yokken olan şeyler yüzünden sorun çıkarıp tartışmak istemediğim için bu konuları hep boşvermişimdir ta ki o güne kadar. Bir haftasonu Defne’yle dışarda buluşup kahve içtik. Kendisi yurtta kaldığı için belli bir saatten sonra dönmesi gerekiyor. Saat daha erken olduğu için sevgilimi gece bizde kalmaya kolaylıkla ikna ettim.

Oda arkadaşlarını arayıp haber verdikten sonra biraz daha oturup sohbet ettik. Gece yarısına doğru kalkıp benim eve doğru yola çıktık. Eve vardığımızda Defne benden pijama tarzı rahat şeyler istedi. Dolabımdan her zaman giydiği pijamalarımı çıkarıp ona verdim. Ardından mutfağa gidip bir bardak su içtim. Odama döndüğümde sevgilim yatağa uzanmış telefonla oynuyordu. Yanına yatıp ne yaptığına bakmaya başladım. Instagram’da gördüğü makyaj videolarını izliyordu her zamanki gibi. Fazla acele etmeden elimi beline atıp onu yavaşça kendime doğru çektim. Eve girdiğimizden beri onu düşündüğüm için sikim hemen hareketlenmeye başladı. Defne kalçalarında sikimi hissedince bana dönüp dudağıma öpücük kondurmaya başladı. Kısa kısa başlayan öpücüklerimiz sertleşip uzamaya başlayınca yatağın yanındaki komidinin üstünden sağ elimle ışığı kapatıp kumandayla mor led ışıkları açtım. Şimdi ortam daha çekiciydi kesinlikle. Defne öpüşmelerimize devam ederken kucağıma çıktı.

Kucağıma çıkmasıyla birlikte üstümde sürtünmeye başladı. Yarağım gittikçe sertleşirken tek hamlede altımdaki şortu çıkarıp sadece baksırımla kaldım. Ardından sevgilimin üstündeki tişörtü de çıkartıp kalçalarındaki ellerimi memelerine götürüp sütyeninin üstünden onları yoğurmaya başladım. Defne’nin memeleri ne büyük ne de küçüktü tam olarak avuca gelen mükemmel bir kıvamdaydı. Bu yüzden Defne çok istemese de sütyenini de çıkardım. Sevgilim üstümde sürtünürken ben de bir yandan memelerini emip dilimi uçlarında gezdirerek ufak darbeler atarken bir yandan da elimi pijamasının içinden kalçalarına doğru sokup götünü avuçluyordum. Daha fazla beklemek istemediğim için Defne’ye ısrar ederek pijamasını da çıkartıp elimle yere doğru fırlattım. Ardından hemen iç çamaşırımı da çıkarttım ve sevgilimi tam sikimin üstüne oturttum. Defne’nin altında her zaman olduğu gibi tanga vardı. Çıplak sikimin üstünde tangayla sürtünmesi oldukça tahriş edici olduğu için ellerimi kalçalarına götürüp tangasını sıyırdım ve sikimi zevkten sulanmış amcığına doğru hizaladım.

Defne o kadar sulanmıştı ki sikim arada kayıp o pürüzsüz amına doğru gidiyordu. Sikimin başı her amına dayandığında bu sefer içine girecek diye düşünürken sevgilim eliyle sikimi düzeltip hayır daha olmaz diyordu. 3 aydır birlikte olmamıza rağmen sevgilimin içine hala girememiştim. Sebebinin önceki ilişkisinden kaynaklı güven sorunları olduğunu düşünüyordum. Defne üstümde sürtünmeye devam ederken kafamın dibindeki memelerine tekrar yumuldum ve acaba eski sevgilisiyle de bunları yaşadı mı diye düşünmeye başladım. Acaba eski sevgilisi Defne’nin içine girmiş miydi? Acaba sevgilim o çocuğun sikini ağzına alıp yalamış mıydı? İstemsizce Defne’yi domaltıp götünü tokatlayarak siktiklerini hayal ettim. Sevgilimi o şekilde düşünmek beni daha da azdırmıştı. Sikim resmen patlayacak gibi hissediyordum. Defne bunu farketmiş olmalı ki üstümden inip sikimi eline alarak beni boşaltmak için 31 çekmeye başladı. Aradan iki dakika geçmeden sevgilimin eline boşalmıştım ama aklımda hala bu sorular vardı ve bunların cevabını öğrenmeliydim.

Karımla Masaj Dersi Aldık

Karılarımızla aldığımız Masaj Workshopu (eğitimi)Biz Evli bir çiftiz 2018 yılında evlendik evlilik öncesin de 2 yıl çıktık ve bu süre boyunca da oldukça sosyal bir çiftiz eşimin adı Eda bende Mertcan Karımla Masaj Dersi Aldık mutlaka her hafta sonu planımız olur en kötü arkadaşlarımızla buluşuruz. Son zamanlarda çeşitli Workshoplara sarmıştık Workshop bilmeyenler için küçük eğlenceli eğitimler. Şarap Workshopu sonra makarana yapımı workshopu derken karım

Eda bir gün ?rivaSpa (başını tam yazmadım ?) diye bir yerden bir link attı çiftler için masaj workshopu fakat kendi evimizde alabiliyorduk ve iş yerinden bir çift arkadaşı onlar bizden daha uzun evli olan Selin ve Hüseyin?di onların evi için 2 çift plan yaptıklarını hafta sonu bu eğitimi alacaklarını söyledi benim onayımı istedi açıkçası biz liberal bir çifttik Selin ve Hüseyin bizden daha liberaldi çünkü birlikte Çeşmeye tatile gittiğimizde Selin?in bikinileri karımınkine göre dahi aşırıydı Cheky bikininin en ileri seviyesiydi ve Hüseyin karısına güneş kremi sürmemi kendi rica etmişti gerçi oda benim karıma sürse rahatsız olmazdım bu konuda rahatımdır. Karıma onay verdikten sonra hafta sonu hocamız geldi Adı Alper di 40 yaşlarında yakışıklı klasik Türk erkeği kibar biriydi Eda içine bikini giyinmişti benimde şortum vardı. Masör hocamız önce masaj hakkında ön bilgi verdi bizimle sohbet etti sonra nefes hareketleri öğretti sonra nasıl rahat edeceğimizi sordu Karım yağlı masaj workshopu istemiştik ben bikinilerimle geldim dedi selin benim içinde sorun yok deyince Masaj hocamız o zaman eşler bir birini soyarak hazırlasın dedi bu çok güzeldi çünkü eşler arasında iletişim kurulması önemliydi sonra bizler yağ verdi önce kocalara nereden nasıl başlanacağını çift olarak bunun hem iletişim ve terapi olarak ilişkimizin her açıdan ilerleyeceğini anlatmıştı zaten ellerimize verdiği harika kokulu yağlardan yeterince aldık ve ayaklarından eşlerimize masaja başladık.

Nasıl dokunmamız gerektiği nasıl ilerlememiz gerektiğini anlatıyordu Hüseyin?de bende karılarımıza dokunuyorduk Hüseyin çılgınca bir şey yaparak hocam dedi doğrumu yapıyorum bir bakarımsınız diyerek tam kasık bölgesine karısının kendi eliyle hocaya okşattı resmen Selinin tüyleri dikken diken olmuştu bunun üzerine bende hocam doğru yapıyor muyum diye sordum ve elimi elinin üzerine koyarak göstermesini rica ettim direk parmaklarını eda?nın vajinasına götürdüm hızlıca karım ürperdi ve gülmeye başladı sonra bizleri oturttu karılarımızın arkasına geçtik sırtlarına masaj yapmayı gösteriyordu karım sakın bikinim yağ olmasın dedi Selinde aynı tepkiyi verince çıkarın o zaman dedi Hüseyin sonrasında karım dan hiç beklemediğim şekilde iyi olur dedi ve ilk o çıkardı sonra Selin göğüsleri harikaydı Selinin Benim sikim dikleşmiş arkadan karıma baskı yapıyordu Hüseyin hocam partner değiştirebilirmiyiz dedi. Ben şok oldum kaldım bu lafa Hocada isterseniz tabi dedi ben ayağa kalkınca şortumdan fırlayacak gibi sikimi görünce herkes güldü Hoca da bu normal Masajda hata iyi bir şey dedi Hüseyin?de arsızca sakın karıma sokama bak kıskanırım dedi ben içimden lan rahatız da ne hale geldik diyordum. Ben Selin?in, Hüseyin?de Karımın arkasına geçmiş hocanın hareketlerini yapıyorduk Hüseyin hocam biraz yardım edemsiniz dedi benim el hareketlerim çok iyi değil galiba deyince hoca karımın tam önüne oturdu ve bacaklarını bacaklarının üzerine koyarak ön taraftan karım sırtına ellerini uzatarak Hüseyninin ellerini dairesel şekilde hareket ettiriyordu fakat ben hepten heyecanlanmış Seline arkadan baskı yaparken Selin inliyordu heyecanlanmamın nedeni karım ayak ve eliyle Masaj hocasının sikini okşuyordu Workshopumuz bu şekilde gülüşerek fazla da bir şey olmadan bitti. Eve gittiğimizde akşam deli gibi seviştik karımla sevişirken yaptığını gördüm dedim karıma oda bende senin seline yaptıklarını gördüm dedi gülüştük demek böyle bir durumu kaldırabiliyorduk bu gayet iyi bir şeydi karım öyle söyledi benimde hoşuma gitti. Ve o akşam sonraki haftada workshop almak istedik ama bizim evimizde Hüseyin?i ben aradım ayıp olmasın onlarda katılsın diye Çeşmeye uçak biletleri olduğunu artık başka zaman dedi.

Biz çiftler için Masaj Workshop (kısa eğitim) umuz için randevu almıştık Masaj hocamız saatinde geldi bu sefer karımda bende hocamızı bornoz ile karşılamıştık benim altımda boxer karımın altında tangası vardı hocamıza sakıncası olup olmadığını sorduğumuz da nasıl rahat his ederseniz lütfen öyle olun dedi artık daha tecrübeli olduğumuzdan ön bilgilendirmeler geçti bu sefer karımın ilk bana masajla başladı sonra ben karıma sırtıma masajda oturdum karım arkama geçti hocamız tarif ediyordu karım siz ellerimi tutarak gösteririmsiniz dedi bu sefer masaj hocamız karımın arkasına oturdu ve karımın ellerine harekat ettirirken karımın mırıldanarak ?hımm hımm ?diyerek yatağı hareketlendirdiğini fark ettim o an anladım masörün sikine kalçası ile baskı yapıyordu be işi bu kez abrtmak istiyordum hocam dedim

Geçen hafta Hüseyin?ne gösterdiğiniz gibi banda göstermenizi rica ediyorum dedim bu sefer karımın önüne geçti bacaklarını bacaklarının üstüne koydu bende karımın arkasındaydım karımı hocaya doğru ısrarla bastırıyordum karım artık sevişme modun da gözlerini kapatmış vücudunu dans ettiriyordu hocanın sikinde ama hoca ellerimi tutarak bana ne yapmam gerektiğini profesyonellikle anlatıyordu ben anladım hocam ben masaj yaparken sizde Eda?nın bacaklarına masaj yaparak gösterimisiniz dedim tabi dedi ellerim boşta kalmıştı ellerimi Edanın kalçalarından öne doğru uzattığımda Karımın elleri ile birleşti karım masörün sikini şortu üzerinden okşuyordu bende ona yardım ederken öpüşmeye başladık hocam bundan bir sakınca var mı? diye sordum hoca hayır tam tersi gayet iyi eşinizi öpmeniz dedi ama sonra şortun arasından elimi sikine sokunca bir irkildi irkilince bende hocam lütfen rahat olun dedim hoca bir duraksadı sonra ben sikini çekerek karımın amına sürtmeye başlayınca oda rahatladı ben olayı biraz daha ilerletmek istedim hocanın şortunu çıkarmaya çalıştım ama zor oldu sonra sikini tutarak direk çıtır karıcığımın amına sürtmeye başladım bende sikimi arkadan karıma sürtüyordum Eda zevkten inliyordu sonra birde Eda?nın da kalçasını kaldırıp indirmesine yardım ederek 1 dakika okşadım sonra aynı ama kendi sikimi bastırarak soktum eda bağırıyordu fakat hocamız adayı sırtından kavramış kıpırdamasına izin vermedi Masör hocamızla karımın amını birlikte sikerek karımı boşaltık sonra sırasıyla bizler boşaldık.