Kategori arşivi: Yetişkin Hikayeleri

Zevk Dolu Bir Hayat #47

Ece:Gittiğimiz yerde bizim mi olacak.(Gülerek)

Ben:Bilemiyorum artık ama büyük ihtimalle öyle olur.

Ece:Senin gibi olmak var ya.

Ben:Neden

Ece:Herşey elinin altında paran var sıkıntın yok.

Ben:Ee sende benim yanımdasın sıkıntın mı var.

Ece:Yok ama işte ayrı olunca olur eninde sonunda.

Ben:Sen beni çağır hallederiz.

Ece:Timamm birdahakine öyle yapıcam.

Biz yine havadan sudan sohbet ederken bara gelmiştik barın önünde korumalar duruyordu.

Ama korumalar beni tanımadığı bir telefon açmam gerekiyordu.

Ben:Ece burada bir telefon açmam gerekiyor.

Ece:Neden.

Ben:Korumalar beni tanımadığı için sahibini arıyorum.

Ece:Tamam tamam.

Buranın sahibi:Serkan(Deli Serkan)

Telefonumu açıp Serkan Abiyi bulup aradım.

Serkan Abi:Alo.

Ben:Alo Serkan Abi Merhaba.

Serkan:Oooo Emrecim hiç arayıp sormuyorsun ya.

Ben:Serkan abi biliyorsun beni ya okul falan olunca.

Serkan:Doğru Emrem sende haklısın.

Ben:Serkan Abi senden birşey istesem.

Serkan:Buyur Emrecim ne isteği emrin olur.

Ben:Serkan abi senin bara geldikte.

Serkan:Ooo hangisine geldiniz hemen çocukları arayayım halletsinler ne istiyorsanız.

Ben:Serkan abi ******** ******* ****** yerdeyiz.

Serkan:Emrecim hemen çocukları arıyorum ne istiyorsanız halletsinler senin yerin gibi davran.

Ben:Sağol Serkan Abim bi ara yanına uğrayacağım.

Serkan:Olur Emrecim ne zaman istersen.

Ben:Tamamdır Serkan abi sağol görüşürüz.

Serkan:Rica ederim Emrecim görüşürüz bir sıkıntı olursa bi alo uzaktayım biliyorsun.

Ben:Tamamdır Serkan Abi görüşürüz.

Telefonu kapattım ve cebime koydum.Ece’ye baktığımda Ece zaten bana bakıyordu sanırım biraz sesi açıktı telefonun ve neler konuştuğumuzu duymuş olmalı.

Ece:Vay be Emre harbiden senin yerinde olmak var.

Ben:Sen benim yanımdayken benmişsin gibi düşün.

Ece:Tamamdırr ben emreyim artık.

Ben:Tamam hadi inelim adamlar bekliyor.

Biz indiğimizde adam büyük ihtimalle tanımışı olacak ki koşup yanımıza geldi.

Koruma:Hoşgeldiniz Emre Bey.

Ben:Hoşbulduk.

Ece’ninde kapısını açıp indirdim.

İçeriye doğru yürümeye başladık.

İçeriye geldiğimizde heryer ışılışıldı.Müzik sesi kulaklarımızı acıtıyordu.Herkes dans ediyordu.

Zevk Dolu Bir Hayat #46

Ece yavaşça yavaş bize doğru yürüyordu.O güzelliği akşam havasında bize doğru yürüyüşü saçlarının dalgalanışı onu çok güzel gösteriyordu.Yavaşça arabanın yanına geldi ve durdu.

Ece:Selamm anne napıyorsun burada.

Annesi bile bu güzelliğine şaşırmış olmalı.

Ea:K k kızım yeni geldim Emrede seni bekliyormuş az sohbet ettik sen gelene kadar.

Ece:Anne sen istersen geç bizde gidelim.

Ea:Aahh ever haklısın neyse Emrecim hadi görüşürüz iyi eğlenceler.

Ben:Teşekkür ederim sizede iyi geceler.

Annesi arabanın arkasından dolanıp eve doğru yürüyordu.

Ece yavaşça aşağıya doğru eğilip kapıyı açtı kapıyı açar açmaz içeriye doğru esen rüzgar ile birlikte o güzel kokusu içeriyi kaplamış içime çekiyordum o güzel kokuyu.Yavaşça otururken o güzelliğini tekrardan gözlerimle kontrol ediyordum.Cidden Senadan bile güzel gözüküyordu gözüme.

Ece:Selamm naberr.

Ben:İyiyim senden naber.

Bunları söylerken bana doğru yönelmişti bende ayıp olmasın diye ona yönelmiştim.

Yavaşça yanaklardan öpücük alıp koltuklarımıza yaslanmıştık.Arabanın iç aydınlatmasını açmış o güzelliğine baka kalmıştım.

Ece:Bende iyiyimm sayendee.N n noldu birşey mi var yüzümde.

Ben:E e efendim yok ya güzel olmuşsun.

Bunu neden dediğimi bende bilmiyordum sena bunu duya kesin beni keserdi.

Ecede bu sözü duyunca gözlerini kaçırıp yanakları kızarmaya başlamıştı.

Hemen olayı toparlamam lazımdı.

Ben:Öhöm Nereye gitmek istersinn.

Ece:Y yani bilmem sen ne yapmak istersin.

Ben:Aç mısın?

Ece:Yani biraz olabilir.

Ben:O zaman bana bırakk.Ben seni götüreceğim yeri biliyorum.

Aslında götüreceğim yer babamın arkadaşının bir restoranıydı.Ama öyle normal bir yer değil lüks bir yerdi.

Restorana yaklaştığımızds zaten ışıkları sokağı aydınlatıyordu.Önüne geldiğimizde.

Ece:Emre burası neee.

Ben:Getireceğim yer işte.

Ece:Emree çok lüks değil mi burası.

Ben:Ya lüks olsun ne yapacaksın ben getirdim seni.

Babamın arkadaşı hemen zaten kapının yan tarafında ofisi olduğu için bizi gördü.

Ben arabayı valeye verdim Ece’nin kapısını açıp indirdim.Ece ile içeriye doğru yürürken bir anda Selim abi geldi.(Selim=Restoran Sahibi)

Selim:Ermecim hoşgeldin.

Emre:Oo Selim amca buradamıydın nasılsın.

Selim:Teşekkür ederim Emrecim sen nasılsın baban nasıl.

Emre:İyi Selim amca tatile gittiler işte bende kız arkadaşım ile yemeğe geldim.

Selim:Hoşgeldin Emrecim hemen çocuklara yerinizi ayartayım.

Emre:Olur mu Selim amca biz bir yere otururduk.

Selim:Olur mu Emrecim sonra baban bize neler der.

Ben:Peki Selim amca öyle olsun.

Selim amca hemen bir kaç garson çağırıp özel masalara götürdü.Onlar masayı hazırlarken biz sohbet ediyorduk.

Selim:Bu arada hanımefendi sizinlede tanışamadık ben Selim.

Ece:Merhaba bende Ece Selimin kız arkadaşıyım.

Selim amca hemen bana aferim dermiş gibi bir bakış attı.

Selim:Emrecim eğer bir isteğiniz falan olursa ofisimdeyim kendi yerinmiş gibi davran.

Emre:Teşekkür ederim Selim amca.

Selim:Rica ederim ne demek Emrecim.

Selim amca ofisine gittikten somra garosnların masayı ağzına kadar donatıyorlardı.

Ece bana aşık gibi bakıyordu aynı.Gözlerinin içi parlıyordu.

Ece:Emrecim maşallah herkes seni tanıyor seviyor.

Ben:Babam sağolsun herkes tanıyor sayesinde.

Ece:Vay be işte hayat ya.

Ece beni biraz daha avuttuktan sonra yemeklerimizi yiyip hesap sırası gelmişti.

Garsonlardan biri hemen Selim amcanın ofisine gidip gelmişti.

Ardından Selim amca ofisinden çıkıp yanımıza geldi.

Selim:Emrecim afiyet olsun başka bir isteğiniz var mı?

Emre:Teşekkür ederim Selim amca hesabı ödeyip biz artık kaçalım.

Selim:Emrecim estağfurullah ne hesabı.

Emre:Selim amca olur mu öyle şey.

Selim:Emrecim olur olur restoran senin say.

Emre:Peki Selim amca öyle diyorsan öyle olsun teşekkür ederim herşey için.

Cebimden 2000lira çıkarıp garsona verdim.

Selim:Emrecim bir daha bekleriz istediğin zaman gel bir alo demene bakar herşey restoran senin say.

Ben:Teşekkür ederim Selim amca İyi günler.

Yavaşça merdivenlerden iniyorduk vale arabamızı getirmişti.Eceyi arabaya bindirip bende arabaya binmiştim.

Ece:Maşallah Emrecim artık bir yer sahibi daha oldun.(Gülerek)

Ben:Hahahahaha ne güzel işte.Geliriz arada.

Ece:Neden olmasın.

Ben:Eee şimdi ne yapalım.

Ece:Hmmm biraz eğlenmeye ne dersin.

Ben:Olurr yine bildiğim bir yer var oraya gidelim.

Bu sefer gideceğimiz yer yine babamın tanıdığının barıydı.Bu sefer daha eğlenceli geçecekti.

Kaçış 2

Uyarı: Kan, Şiddet

“Yaralı mısın?”

Evet. Evet ve nereye kadar dayanabilirdim, bilmiyordum. Ama bu mücadelede onunla beraber olmak, yalnız olmadığımı bilmek, sadece saatler önce yaşadığımız ihanete rağmen umut veriyordu. Şu anda güvenebileceğim tek kişi Ghost’tu, ne emir komuta, ne de telsizden gelen başka bir ses..

“İyiyim, ilerliyorum” diyebildim. O yaralı mıydı? Sesi öyle gelmiyordu, geçmişini düşünürsek pek de sanmıyordum; ilerleyemeyecek kadar yaralı olduğu bir görevi bile hatırlamıyordum. Sanki acı ona güç veriyor, her seferinde besliyor gibi davranan bir yaratıktı Ghost benim gözümde. Yüzünü asla görmemiş olmamın verdiği bir çekicilik de vardı; ne merkezde, ne alanda, ne de başka bir yerde maskesini asla çıkarmıyordu. Bazen düz siyah, bazen yıpranmış kuru kafalı olanlardan, bazen de medikal, ama her zaman maskeli.

Bunları düşünürken, telsizden cevap gelmediğini fark ettim. Sesimden anlamış olacak ki, iyi olduğuma inanmamıştı, ama doğruyu söylemenin ikimize de faydası olmayacaktı.

Etrafa odaklandıkça sokağın diğer tarafından insan sesleri duymaya başladım. Hem erkek hem kadın çığlıkları, iki el ateş sesinden sonra bağırışların aniden kesilmesi ve yere yığılma sesleri..

“-polisler her yerde. Onları şurada sıraya dizin, bakalım dedikleri kadar sadıklar mıymış.”

Graves’in sesiydi bu, El Sin Nombre’ye sadık polislerle beraber sivilleri de harcıyorlardı.

“Graves sivilleri hedef alıyor” köşeden baktım, sokak girişinde sivillerin başında duran Shadow’lar arkalarını döndüğü an karşı tarafa geçtim, evin duvarına arkamı vererek yürümeye başladım. Hareket etmek çok zorluyordu, en kısa zamanda ilk yardım malzemeleri bulmam lazımdı.

“Gerilla savaşı. Hayatta kalman lazım Rant” diye cevap verdi Ghost. Evet, ona ulaşana kadar hayatta kalmalıydım. Sonra..

Sonrasını o düşünmüştür.

“Silah bulmam lazım” glock’uma mermi bulmaktan daha kolaydı.

“Shadow’lar ne güne duruyor?” dedi, sesinde hafif bir ironi vardı. Saatlerdir ilk defa sırıtma ihtiyacı hissettim.

“Önce bir bıçak bul diyorsun..”

“Benimkileri bulursan getir. Eksikliklerini hissediyorum.”

“Buradan sen de mi geçtin L.T?” onun geçtiği yerlerden geçmek işimi kolaylaştıracaktı.

“Evet. Kuzey tarafta bir kilise var, oraya ilerlemeye çalışıyorum. Orası buluşma noktamız olacak. Ben geçene kadar kendini koru.” otoriter sesi geri gelmişti, odağımı kaybetmemeye çalıştım.

“Emredersiniz” dedim ve karanlık sokaklarda ilerlemeye başladım.

Evlerin hepsinde elektrik kesikti, çoğu zaman karanlıkta yolumu bulmaya çalışıyordum. Pencerelerden girerek, evlerin ve dükkanların içinde bana yarayacak şeyler bulma amacındaydım. Hangi eve girersem gireyim, ya bir çatışma izi, ya da bir mağdur vardı, bu kadarını beklemiyordum.. Sokakta Shadow’ların sesleri gelmeye devam ediyordu, hepsine yapmak istediğim belliydi ama en mantıklısı, hazır olmadan hiç biriyle karşılaşmamaktı. Bu yüzden hem sokaktaki sesleri dinleyerek, hem de evden eve geçerek malzemeler topladım.

Graves’in “Ingilizleri bulursanız ne yapmanız gerektiğini biliyorsunuz. Ölü ya da diri.” dediğini duymuştum.

Duvara yaslanarak biraz sakinleşmeye çalıştım, niye böyle olmuştu? Daha bir kaç gün önce El sin Nombre operasyonunda beraber çalıştığımız adam değil miydi bu?

“Graves bizi de arıyor” dedim.

“Şu zamandan sonra kimseye güvenemeyiz. Sadece ikimiziz Rant.”

Bu cümleyi duyduğum çok senaryo düşünmüştüm kafamda. Genelde gece yatağıma uzanmışken… Ama hiçbirinde şu anda olduğumuz durumu tahmin edememiştim.

“Alejandro’ya da mı?” Alejandro bizim kardeşimizdi…

“Ona güvenebiliriz ama nefes alıyor mu bilmiyorum. Kendine odaklan.”

“Emredersiniz” dedim gene. Ghost’un bir astım olarak verdiği emre uyma sorumluluğu umudumu artırıyor, dikkatimi açıyordu. Ona ulaşmak kendimi düşünmekten öte bir sorumluluktu artık ve bu beni inanılmaz derecede heyecanlandırmıştı.

Bulunduğum evin içinde, koridorun köşesinde etkisiz hale getirilmiş bir Shadow vardı. Sadece bir bıçak ile… kimin olduğunu tahmin etmeme gerek yoktu bile.

“Bir tanesini buldum” dedim, kısık bir sesle.

“Mm. Kullanmana izin veriyorum.” Ghost öyle bir ses tonuyla cevap vermişti ki, önümde kanlar içinde yatan adamı unutup ‘neyi?’ deme dürtüsü kapladı içimi… Neyse ki durdurdum kendimi.

Nasıl aldığımdan bahsetmeyelim, ama artık kendimi koruyabilmek için bir bıçağım vardı. Shadow’un silahı yoktu, büyük ihtimal Ghost almıştı, ama ileride bir tane bulma planıma karşın üzerindeki mermileri cebime attım ve evden çıkmak için zemin kata indim.

Tam pencereden sokağa çıkarken, bir kaç metre ileriden bir ses gelmeye başladı; boğuk, ağır bir şeyin yerde sürüklenme sesi gibi. Hemen geri içeri atladım, ama atlarken ayağım kirişe takılınca dengemi kaybedip sertçe yere düştüm, tam açık yaralı omzumun üzerine. Kahretsin, çok ses çıkarmıştım…

“Kim var lan orda?” diye boğuk bir ses yükseldi, tabii ki bir Shadow, bu sefer canlısı.. Hepsi maske taktıkları için sesleri boğuk geliyordu. Sürükleme sesi kesilmişti, onun yerine cümlesi biter bitmez yere bir şeyin çarpma sesi geldi, ardından da Shadow’un hızlıca olduğum alana doğru koşma sesi.

Düştüğüm yerden ani bir manevrayla kalkıp sol tarafa doğru koşmaya başladım ama başım dönüyordu; evin mutfak tarafında bahçe kapısı vardı, karanlığın yardımıyla oradan çıkabilirdim. Birden evin içi beyaz ışıkla aydınlandı, Shadow pencereye ulaşmıştı…

“Sen, dur lan orada!” diye bağırdı, ateş ettiği an mutfağın içine doğru atladım ve tam ortadaki adanın arkasına kayarak çömeldim, bıçağımı çıkarıp sıkıca tutmaya başladım. Kurşunlar karşımdaki duvara isabet etmişti. Düşündüğüm gibi, 5.56. Cebimdeki mermilere uygun…

İçeri doğru adım adım geldiğini duyabiliyordum. Başım iyice dönüyordu ve burada kalamazdım, bahçe kapısı hemen önümdeydi ama adanın koruma açısından çıktığım an, Shadow beynimi delebilirdi.

“Ayağa kalk, kalk ayağa” diye bağırdı, ama olduğum tarafa geçecek gibi görünmüyordu, kapı eşiğinde bekliyordu. Silahlı olduğumu düşündüğü için dikkatli davranıyordu..

Onu yakın alanıma çekebilirdim.

“Buraya gel de kaldır.” diye bağırdım.

Önce bir sessizlik, sonra sanki komik bir şey varmış gibi gülmeye başladı, ve ortam birden tekrar karardı; silahının fenerini kapatmıştı?

Yavaş yavaş bana doğru gelen bot seslerini duyuyordum. Birden hata yaptığımı farkettim, bahçe kapısının üzerinde kilit vardı… Kalbim göğüs kafesime saldırmaya başladı. Camı kırmam gerekiyordu, bu da zaman demekti.

“1-4, ne bulduğumu tahmin etsene..” telsizine konuştu. Gelen cevabı duyamıyordum.

“Dişi olan. Hem de mutfakta..Tabii ki.”

Ugh.

Aniden adanın sağında belirdi, tam çömeldiğim yerden kalkarken M4’un namlusu alnıma doğrulmuş şekilde buldum kendimi. Aptalca bir hata yapmıştım, beklememem lazımdı.

Gözlerimi yukarı kaydırdım; karşımdaki Shadow camdan gelen loş ışıkta karabasan gibi görünüyordu. Benden en az one beş santim daha uzun, simsiyah üniformasını tam dolduran omuzlar ve cephane dolu bir göğüs… Kapşonuyla burnunun üzerine kadar çektiği maske arasındaki mavi gözleri ışığı yansıtıyor, zaten mahvolmuş aklıma göre rahatsız edici derecede Ghost’u andırıyordu.

“Ayağa kalkacak mısın, kaldırayım mı?” Sesini tehlikeli şekilde alçaltmıştı.

Namluyu alnıma doğru itmeye başladı, başım baskısıyla geri doğru gidiyordu.

Boğazıma gelen düğümü yutmaya çalıştım. Içimdeki gerçekten heyecan mıydı?

“Tamam, kalkıyorum” dedim. Bıçağı geri yerine sokmaya vaktim kalmamıştı. Şuan davranırsam, üstün gelebilir miydim? Hayır. Başka bir strateji gerekiyordu…

Ellerimi avuç içlerim ona dönük şekilde yukarı kaldırarak yavaş yavaş ayağa kalktım. Ne planlıyordu?

“Bıçağı sağa doğru fırlat.”

“Bak-”

“Fırlat dedim, sürtük,” dirseğini kaldırarak tetiği daha da yukarı hizaladı. Fırlattım, ve göz ucuyla nereye düştüğünü hesapladım.

“Aferin,” dedi ve namluyu alnımdan aşağı doğru yavaşça indirmeye başladı. Bu sırada gözleri benimkilere kilitlenmiş, sadece hayvani olarak nitelendirebileceğim şekilde bana odaklanmıştı. Namluyu indirdi, indirdi.. Dudaklarımın ortasında durdurdu.

“Ağzını aç.”

Ne?!

“Dediğimi yap yoksa tetiği çekerim.”

Ağzımı yavaşça açtım.

Namluyu dudaklarımın arasından içeri doğru soktu, dilimin üzerinde bekletti. Barutun acı, metalik tadı bunca yıldır silahla haşır neşir olduğum halde yabancı gelmişti.

Üç yıllık SpecOps, on yıllık mil hayatımda hiç böyle bir şey yaşamamıştım, yani, bu nasıl bir fanteziydi? Ve ben neden korkuyla beraber heyecan da duyuyordum?

Ağzım salyamla dolmaya başlamıştı. Yutkundum.

“Tadı nasıl?” diye sordu, sesi iyice alçalmıştı, ve duruşunu biraz düzeltmesinden herifin şuan yaptığından zevk aldığını anlayabiliyordum.

Şu durumda cevap mı bekliyordu?

“Cevap versene,” dedi, ve namluyu iyice boğazıma doğru itmeye başladı.

Metal boru küçük dilime değdiğinde, artık dayanamadım ve kusma refleksim devreye girdi.

İstemsizce ellerimle silahı kavrayıp çıkarmaya çalıştım. O da daha da itmeye başlayıp, beni ada ile kendisi arasına sıkıştırdı. Namlu iyice boğazıma doğru gidiyordu, istemsiz sesler çıkarıyordum, kusmaya çalışıyordum ama 10 saattir bir şey yemediğim için kusacak bir şey de yoktu. Ağzımdan salyalar akıyordu ama pislik herif durmuyordu, ben başımı geri çektikçe o daha da içime sokuyordu.

Ada tezgahının üzerinde, geriye doğru eğilmiş durumdaydım, o da bacaklarımın arasında.

Aramızda kat kat kamo kumaşı vardı ama pantolonun içindekinin sertleştiğini hissetmemek imkansızdı. Silahı içeri sokup sokup çıkarıyor, sanki ağzımı beceriyor gibiydi. Zorlamanın etkisiyle metal, dişlerimi kırmak üzere gibi hissediyordum.

Zar zor “Dou-dur” demeye çalıştım, ve silahtan elimi çekip omuzlarını sıkıca kavradım.

“Hmm?” dedi, gözleri dudaklarıma kilitlenmişti ama gerçekten de durdu. Silahı dişlerimin hizasına kadar çekti, en sonunda da ben başımı geri iterek hepsini çıkardım.

Derin derin nefes alıp, ağzımdaki salyaları elvidenlerimle sildim. Boğazım mahvolmuştu, kan tadı alıyordum.

“Ne istiyorsun?” diye zorladım kendimi, “Ne istiyorsun, yapacağım.”

Silahı hala bana doğrultmuştu, az ışıkta da olsa fark edebileceğim şekilde kanla karışık salyam silahın namlusundan benim üzerime akıyordu. Bir kere daha yutkundum..

Bir sürelik sessizliğin ardından bacaklarımın arasında biraz hareket etti, ve ikimiz de istemsizce inledik…

Maskesinin üzerinden gözleri küçüldü, zafer gülümsemesi.

Hızlıca cebinden bir bıçak çıkardı ve boğazıma dayadı.

“Pantolonunu çöz, yavaş yavaş.”

Önce bir korku kapladı içimi, ama sonra… İş buraya gidecekse belki de bir aralık yakalayabilirdim. Zevk aldığım bir aralık.

“Omzum ağrıyor.” dedim. Kolumun durumunu görmemiş olması imkansızdı.

Gözleri oraya bir anlık kaydı, sonra geri bana kilitlendi.

“Ee?”

“Çıkarmama yardım et,” dedim. Sesim istemediğim derecede kısık çıkmıştı.

Ofladı, sonra başka bir yeriyle düşünmeye başlamış olacak ki, bıçak hala boğazımdayken, silahını adanın diğer ucuna doğru itti. Ulaşmam imkansızdı, ama bu da bir adımdı.

Kalçalarımızın birleştiği yere girerek pantolonumun kemerini çıkarmama yardım etmeye başladı. Aşağı çok bakamıyordum, bıçak boğazıma değiyordu. Hafif bir kesik bıraktığına emindim.

Uzun bir uğraş sonucunda, ikimiz de kendi kemerlerimizin tokalarını çözmüş, fermuarlarımızı indirmiştik. Şuanki durumumuzda nasıl yapmayı planlıyordu bilmiyorum ama, kendi boxer’ından penisini çıkarıp, sıvazlamaya başladı.

Nefes alıp verişi derinleşmiş, gözlerindeki mavi tamamen kapkaranlık olarak bana bakıyordu. Arada dudağıma iniyor, sonra tekrar gözlerime kilitleniyordu.

Üzerimde dev gibi, ve gece hayallerimin baş kahramanı adama benzeyen biri, ucu sertlikten kızarmış penisini eliyle okşuyor, ve arada dudaklarıma dokunduruyordu. Boğazımın ve omzumun ağrısını unutturan, beynimi ele geçiren sıcacık bir his, tüm bedenimi ele geçirmişti. Tuttuğumu fark etmediğim bir nefes verdim, kalçamı ona doğru iterek, sürtünmeye çalıştım.

Bu bardağını taşıran son damla olacak ki, penisini dudaklarımdan içeri doğru sertçe sokarak, deliğime itmeye başladı. Klitorisime anlık sürtmesi, bastan asagi hissettiğim karşı koyulmaz bir zevke dönüşmüştü… Ama acıtıyordu, çünkü çok üst taraftaydı, ne kadar uğraşsa da bir türlü deliğimi bulamıyordu.

“B-bekle” dedim, gerçekten de eli hala dibini tutarken, durdu.

“Pan- pantolonumu çıkarman lazım” dedim.

Güldü.

Hafifçe geri çekildi, boğazımı demin penisini tuttuğu eliyle kavradı. Boğazımda derimi delmekle tehdit eden keskin bir metal, onun yanında da boğmakla tehdit eden kocaman eli vardı. Bu aslında benim geceleri düşlediğim fantezilerime tam uyan bir senaryoydu… ama yanlış zaman, yanlış kişi.

Yavaşça elini enseme doğru kaydırdı, ve ani bir şekilde sıkıca tutarak beni tezgahtan kolayca kaldırıp, arkamı çevirerek geri itti. Mermere yüzükoyun çakılmamak için dirseklerimin üzerinde kendimi dengeledim; tezgahın üzerine eğilmiş, ona sırtımı dönmüştüm artık. Kendimi iyice savunmasız, tamamen ona teslim olmuş gibi hissediyordum, içimde bel altımla hareket eden taraf, kendimi akışa bırakıp zevki iliklerime kadar hissetmemi, ama mantıklı taraf da Shadow’un odağının her an değişebileceğini söylüyordu.

Kendimle savaş verirken bıçağı gene boğazımda hissettim, bu sefer tam şah damarımın üzerinde.

Diğer eliyle pantolonumun yan tarafını çekiştirdi. Kumaşı kalçamın altına kadar indirdikten sonra, penisini deliğime dayayıp sürtmeye başladı.. Kahretttsiiinn…

Tüm bedeniyle üzerime çöktü.. Çok ağırdı ama tam istediğim şeydi bu..

Kulağıma eğilerek, “Hazır mısın 141?”

Dedi ve birden içime sapladı. Bacaklarımı tam açamamıştım, ıslanmaya da vaktim olmadığı için adeta yarıldığımı hissettim.

Bir anda dopdolu olmanın verdiği acıyla bağırdım, sesim yaralı boğazımdan kesikçe çıktı, ama aldırış etmedi. Arkamda nefes verirken zebani gibi gülerek, başına kadar çıkarıp tekrar soktu.

Tekrar çıkardı, tekrar soktu. Tekrar, tekrar… Her sokuşunda inliyor; enseme yasladığı başından tüm nefes alış verişlerini, tüm titreşimlerini iliklerime kadar hissediyordum.

Tam ağırlığıyla üzerimdeydi ve gerçekten dibime kadar dolu olmanın zirvesindeydim, aklımdan geçen tek şey ‘her şey çok fazla’ydı.

Biraz daha böyle ilerledikten sonra boğazıma yasladığı bıçağı biraz uzaklaştırdığını hissettim.

Kontrolünü kaybediyordu.

Beynimden bir sis kalkmışçasına, durumuma odaklanmaya çalıştım.

Sırtımı biraz kaldırarak üzerimdeki ağırlığını geriye atmaya çalıştım, ve kendi zevkinde o kadar kaybolmuştu ki, biraz da olsa kalktı..

Anında bıçağı tutan elini kavradım..

Baş parmağının altına var gücümle basarak, bırakmak zorunda kaldığı bıçağı elinden aldım…

Kendini toplamasına izin veremeyecek kadar kısa bir an içerisinde, vücudumu sola doğru döndürerek bıçağı kalçasının yan tarafına, ölümcül olmayan yerine sapladım.

Amacım onu ‘etkisiz hale getirmek’ değil, üzerinde üstünlük kurmaktı, ve öyle de oldu.

Baba Parası 9

Elife olanları kısa bir özet geçerek anlattı.

Daha sonra lütfen aramızda kalması gerekiyor kimseye birşey söyleme dedi.

Tamam ama bir şartım daha olduğunu söyledim aslında anlamış olmalıydı ama salağa yatıp ne istediğimi sordu.

Akşam ece uyuduktan sonra benim odama gelmeni istiyorum.

İçine plastik parçası yerine gerçek bir sik girmeli deyip güldüm.

Saçmalama öyle bir şey olmayacak diye karşılık verdi.

Hadi ama seni izledim gayet zevk alıyordun eğer bir sır olarak kalsın istiyorsan bizimde bir sırrımız olabilir.

Elimi bacağına atıp gezdirmeye başladım. Kendini biraz geri çekti ama karşı çıkmadı.

Korkma eceye söylediğin gibi zevk alacaksın deyip aklına girmeye çalışıyordum.

Elif Tamam ama tek seferlik birşey olacak ve kimse bilmeyecek dedi.

Öyle diyorsan öyle olsun diyerek karşılık verdim.

Altımdaki pantalonu tek seferde çıkardım. Sikim zaten çoktan sertleşmişti Elife geceye kadar idare etmem için birşeyler yapman gerek diyerek

sikimi sıvazlamaya başladım. Elif hiç bir şey söylemeden elini direk sikime atıp sıvazlamaya başladı istediğini biliyordum ama isteksiz davranması

moralimi bozuyordu.

Bir süre eliyle devam etti ellerini kullanmak istesem kendimde yapardım. Yala şunu diye bağırdım.

Birden irkildi ve dediğimi yapmaya başladı ilk başlarda sadece kafasını dilinin ucuyla yalıyordu.

Daha sonra başını emmeye başladı içindeki orospu ortaya çıkmaya başlamıştı aşırı zevk alıyordum.

Bir yandan elimle kalçalarını okşuyor sıkıyordum. Elif iyice zevk almaya başlamış sikimin hepsini almaya çalışıyordu.

Boşalmak üzereydim elifin bütün dölleri yutmasını istiyordum. Elimle kafasını bütün gücümle bastırıp agzına oluk oluk boşaldım.

Sikim gırtlagına kadar dayanmıştı elif çırpınmaya başladı yuttugundan emin olmak için bir süre daha bekleyip bıraktım.

Hemen geri çekilip derin bir nefes aldıktan sonra bana bagırmaya başladı.

Ne o yoksa tadını begenmedin mi diye dalga geçiyordum.

elif boğuluyordum gerizekalı haber neden vermiyorsun diye kızıyordu.

Hoşuna gittiğini biliyorum neden boş yere kendini yoruyorsun yalarken tam bir orospu gibiydin diyerek üstüne gittim.

Gece sakın gelmeyi unutma diyerek odama çıktım.

Bir an önce gece olmasını ve elifin gelmesi için can atıyordum.

Zevk Dolu Bir Hayat #45

Yemeklerimizi garson getirip servisimizi yaptı.Yemekleri yedikten sonra ablam ile sena biraz tatlı birşeyler yemek istediklerini söylediler.

O yüzden güzel bir kahve ve yanında kurabiye söyledik.Bunlarıda söyledikten sonra ödemeyi yaptım ve çıktık.

Saat 20:00 olmuştu.

Normalde buluşma saati 19:00

1saat geçmişti ama pek sorun değildi zaten mesajda da dediği gibi.İşlerimizi bitirip otoparka indik eşyaları bagaja atıp Senaların evine doğru sürmeye başladım.

Senaların evine geldiğimizde Ben aşağıya indim ve Ablam ile Sena’ya eşyaları verdim.

Ben:Abla biraz gecikebilirim haberin olsun.

Sena:Canım hiç sorun değil çok geç kalırsan bizde kalır zaten annemler teyzemlerde sorun olmaz merak etme.

Ablam:Tamam sen yinede fazla geç kalma burada kalsam bile evdesin haberin olsun.

Ben:Tamam hadi görüşürüz canlarım.

İkisinide bırakıp eve doğru sürdüm.

Eve geldiğimde acele bir şekilde kapıyı açıp içeriye girdim.Odama doğru hızlıca geçtim.

Hemen banyoya girip ne olur ne olmaz diye temizlendim.Duşumu alıp çıktım.Saçlarıma bakım kremini sürüp traş oldum ve gardıropu açtım içeriden siyah bir pantolon onun üzerine beyaz güzel bir tişört seçtim.

Üzerime babamın en pahalı parfümlerinden birini sıkıp güzel fazla kalın olmayan bir gümüş kolye seçtim kolumada babamın saatlerinden nirini takıp acele ile evden çıktım.

Hemen bir benzin istasyonuna girip arabayı yıkattım.Arabayıda güzelce yıkatıp tertemiz bir şekilde Ecelerin evine doğru sürmeye başladım.

Ablam ile Sena’ya şirkete gideceğim yalanını uydurup başka bir kız ile buluşuyordum bunu duysalardı beni boğarlardı.

İnstadan hemen kısa bir mesaj olarak.

Ben:Eve geliyorum hazırlan.

Ece hemen bunun üzerine aktif olup.

Ece:Taamamdirr.

Ben Ecelerin evinin önine gelip arabayı durdurdum ve beklemeye başladım.

Ben bu sırada beklerken arkama bir araba yanaştı. İçerisinden birisi indi ve benim kapıma yaklaştı karanlıkta tam seçemiyordum.

Camıma doğru eğildi.

Bu Ece’nin annesiydi.

(Ece’nin Annesi=Ea)

Ea:Emrecim nasılsın noldu bu saatte burada bekliyorsun.

Ben:Efendim sanırım Ece size söylememiş biraz dışarıya çıkıp gezecektik.

Ea:Öyle mi evet ya Ece bana söylemişti unutmuşum.Kusura bakma yaşlandıkça unutkanlaşıyoruz.

Ben:Sorun değil efendim.

Ea:Eeee Emrecim annenler nasıl napıyor?

Ben:Annemler iyiler ya babam ile tatile gittiler.Ben ablam ile kaldım ablamda şimdi arkadaşına gidince Ece’de zaten bana önceden söylemişti kırmak istemedim.

Ea:Annen ile Babanda kendine bakıyor ya.Biz öğretmeniz onlar kadar kazanmkylruz ne yazık ki yılda 1 tatil anca.

Ben:Evet biraz fazla bakıyorlar.

Ea:Neden bakmasınlar mı?

Ben:Ya baksınlar tabi ki ama şirket sorun ya.

Ea:Hmm ee öyle olmasa para olmaz Emrecim bize bak yılda 1 tatil.

Ben:Öyle de iite efendim ya bazen sıkıntı oluyor.

Ea:Öşretmenlikten iyidir ya ben bazen bırakmak bile istiyorum.

Ben:Efendim öğretmenlik size çok yakışıyor bence tam size göre.

Bu sözü söyledikten sonra biraz süzdüm o ince göğüs çatalı dekoltesi ve o güzel pürüzsüz bacakları ile tam sexy bir öğretmendi.

Ea:Öyle mi Ermecim teşekkür ederim.

Biz bunları konuşurken arkadan bir kapı açılma sesi geldi.

Kapı yavaş yavaş açılırken kafamı o yöne doğru çevirdim.İçeriden dışarıya vuran ışıklar ile birlikte o güzel cazibesi mükemmel kıyafeti ve vücut hatlarıyla birlikte Ece dışarıya çıkıyordu.Bu kadar güzel olmasına çok şaşırıyordum.Bu kızı her gördüğümde için gidiyordu.Zaten o karanlık akşam havasında karanlığın içindeki tek beyaz o oluyordu.Teninin beyaz olması çok güzel gösteriyordu onu.

Ayaklarında uzun siyah boğazlı bir ayakkabı onun izerinde biraz dar fiziğini ve hatlarını belli eden siyah bir pantolon onun da üzerinde beyaz göbek deliğindeki piercing’ini gösteren yarım bir tişört vardı saçları zaten dalgalıydı.Dudaklarında kırmızı bir ruj o kadar güzeldi ki.Makyajı zaten efsaneydi.

O bana doğru yürürken yavaşça ben onu süzüyordum daha Annesi bile ona bakıyordu.

Bu gün neler olacaktı neler diye aklımdan geçiriyordum.

Baba parası 8

Aradan biraz zaman geçmişti haftas sonu için Elif bize gelmişti Eceyle ders çalışacaklardı ve bizde kalacaktı.

Hep beraber oturup kahvaltı yapıyorduk. Tam o sırada annemin telefonu çaldı ve bir arkadaşı hastaneye yatmıştı ve annemden refakatçı olarak kalmasını istemişti.

Annem kahvaltıdan sonra gitmiş evde 3 kişi kalmıştık. Ece ve elif sürekli odada takılıyorlardı ve benim canım aşırı sıkılıyordu.

Bir süre uzanıp uyumuştum. Uyandıgımda akşam olmak üzereydi kendime geldikten sonra yukarı ecelerin yanına gitmek için yerimden kalktım.

Odaya yaklaştığımda ufak ufak inleme sesleri geliyordu bende ne oldugunu anlayamamıştım. kapıya geldigimde Elifin inleme sesi geliyordu.

Kapının anahtar deliğinden içeri bakmaya karar verdim. Gördüklerim beni adeta şoka sokmuştu. Ece belden bağlamalı takma bir penisle elifi götünden sikiyordu.

İnlemelerin nedenini öğrenmiştim Ece elifi o kadar güzel sikiyordu ki kendimi kaptırıp kendimi asılırken bulmuştum. bir süre sonra derin bir inleme sesi gelmişti elif boşalmıştı sanırım.

Olduğu yere yığılıp kalmıştı. Ece elifin kalçalarını okşuyor ufak ufak öpücükler konduruyordu.

Elifin yanına uzanıp göğüsleriyle oynamaya başladı arada dudaklarını öpüyor saçlarıyla oynuyordu.

İkisininde bu durumdan zevk aldıgı belliydi.

Elif Eceye artık sende denemelisin aşırı zevk veriyor pişman olmazsın tarzı şeyler söylüyordu.

Anladığım kadarıyla Eceninde anal sex yapmasını istiyordu.

Ece henüz istemediğini söyledi ve hiç uzatmadan konuyu kapattılar.

Tam o sırada ecenin telefonu çaldı Birden panik oldular ve toparlanmaya başladırlar.

Ece telefonu açıp. Efendim anne dediğinde arayanın annem olduğunu anlamıştım.

Daha sonrasını dinleme gereği duymadan salona inip televizyonun karşısına uzanmııştım.

Bir kaç dakika sonra ece yanıma gelip.

Annemin aradığını bir kaç parça eşya istediğini onları bırakmak için gideceğini söyleyip odasına çıktı.

Ecenin evden çıktığını bile duymamıştım.

Evde kimsenin olmadığını düşünüp rahatça takılıyordum.

Birden içerden bir ses geldi.

Elif içerden çıkıp televizyon izlemek için yanıma gelmişti.

Az önce olanlardan haberim olduğunu ikiside bilmiyordu.

Biraz oturduktan sonra Elife konuşmaya başladık.

Arabada olanlar çok güzeldi seninde zevk aldığını biliyorum ve tekrar istiyorum. bunu nasıl söylemiştim bilmiyorum.

Elif anlık bi şok geçirerek sadece Ne! dedi.

Bu bir daha asla olmayacak. Zaten istediğini aldın bu konuyu bir daha açma!

diyerek sert bir çıkış yaptı.

Konuyu değiştirmek için acıktığını yemek yemek istediğini söyledi.

Fırsattını bulmuşken sanırım odada yediğin yetmedi deyip güldüm.

Elif dona kalmış sanırım utanç şok karışımı birşey yaşıyordu.

Ama sende haklısın tabi gerçeği gibi doyurmaz. Deyip daha fazla üzerine gidiyordum.

Elif şoku atlatıp N-nasıl sen herşeyi gördünmü?

Herşeyi değil ama O mükemmel götünü ve içine giren plastik parçasını gördüm.

Elif lütfen bu ablanla bizim sırrımız. Kimse bilmemeli.

Tabiki gördüklerim beni mutlu etti nede olsa deyip içini rahatlatmak istemiştim.

Ama bana bütün herşeyi anlatacaksın ne zamandır bu şekilde devam ediyorsunuz nasıl başladı bilmek istiyorum.

Köylü Annem Nasıl Karım Oldu – 2

Merhabalar size annemle olan ilişkimin nasıl başladığını ilk bölümde anlatmıştım. Sabah güzel bir kahvaltıdan sonra ben ders notları almak için evde çıktım. Öğleden sonra saat 4-5 civarı işim biter bitmez hevesle eve döndüm. Annem kapıyı açtığında,

  • Hoş geldin oğlum, dedi.
  • Hoşbuldum anne, diyerek dudaklarına hafif bir buse kondurup onu kendime doğru belinden kavrayarak çektim.
  • Dur oğlum kapı ağzında ne yapıyorsun bir gören olacak, rezil olacağız, dedi. Bende elimle kapıyı kapatıp onu kendime doğru çekip duvara yaslayıp öpmeye okşamaya başladım. Dün gecenin aksine annem de bana karşılık veriyordu. 10 dakika kadar öpüp koklaştıktan sonra salona doğru geçtik. Salonda sarmaş dolaş oturuyor öylece birbirimizin yüzüne bakıyorduk. Sessizliği en son ben bozdum.
  • Eee, anlat bakalım ne yaptın evde anne, dedim.
  • Hiç oğlum ne yapayım ev işleri ile uğraştım. Yemektir sağı solu toplamaktır vakit geçip gitti, dedi. Annemle bir süre tv izleyip, akşam yemeğini yedik. Onun etrafı toplaması, çay – kahve derken bende aldığım ders notlarını gözden geçirdim. Bir ara telefonum çaldı. Telefonu açtığımda köyde arazileri ve evi satın alan Kerim amca parayı hazır ettiğini, yarın ilçeye ineceğini ve hesap numaramı istedi. Oh en nihayetinde köyden gelecek yüklü bir para ile geçim derdimiz biraz daha azalacak okulun final zamanlarında bir de kafamı mali konulara takmayacaktım. Ben bu düşünceler içindeyken annem salona geldi. Karşımdaki kanepeye oturup,
  • Hayırdır oğlum arayan kimdi, dedi.
  • Kerim amca aradı anne, parayı hazır etmiş benden hesap numarası istedi, yarına para gönderecekmiş, dedim.
  • Hah! Çok iyi olmuş sıkışıklığımız gider böylece, dedi.
  • Anne yirmi bin evden kırk kusur binde tarlalardan gelecek o para ile rahat rahat geçiniriz. Hatta bir yerlerde değerlendirebiliriz bile dedim.
  • Hayırlısı oğlum, hayırlısı olsun, dedi.
  • Güzel olacak sen merak etme canım annem, diyerek yerimden kalkıp yanına gelerek onu oturduğu yerden ayağa kaldırdım. Beline sıkı sıkı sarıldım. Gözlerinin içine baka baka dudaklarından öpmeye başladım. Elim kalçalarında dolanırken dudaklarım boynunu emiyor, dişliyordum.
  • Dur hele bu azgınlık yatağa bari gidelim, dedi.
  • Peki gidelim anne, dedim. Annem yatak odasına doğru gitti bende lavaboya gidip odaya geldiğimde şaşkınlıktan baka kaldım. Annem saten bir gecelik giymişti. Menekşe rengi geceliğin içinde çok hoş gözüküyordu. Bir çırpıda üzerimdeki her şeyi çıkarıp yatağa doğru yöneldim. Annem çoktan yataktaki yerini almıştı. Hemen onu kollarımın arasına alıp öpmeye başladım. Elimi bacak arasına attığımda amcığının yumuşacık olduğunu farkettim. Ellerim resmen amının üzerinde kayıyordu. Sanırım ben dışardayken o da temizlik yapmış. Yüzüne bakıp
  • Hımmm, temizlik mi yaptın sen, dediğimde önce utanarak yüzünü aşağı doğru indirdi.
  • Utanma bir tanem, karım, annem benim. Harika bir kadınsın sen, dedim. Elleriyle sırtımı sıvazlayarak ve kendini biraz daha bana çekerek,
  • Sağol erkeğim, beğendiğine sevindim, dedi. Kaymak gibi am kaçırılır mı hiç. Hemen yorganın altına girip saten geceliğini beline kadar çektim. Am dudaklarını emmeye ve amcığını dillemeye başladım. Akşam küçük kıllar yüzünden dil darbesi atmakta zorlanırken şimdi yaladıkça yalayasım geliyordu. Ben amcığını dillerken annem altımda kıvranıyor “ımh, omh” gibi sesler çıkara çıkara olayın zevkini alıyordu. Annemi yalaya yalaya orgazm edip göt deliğine dilimi yönlendirdim. Temizlenmiş kara deliğinin içine dilimi sokmaya bir yandan da amcığını parmaklamaya başladım.
  • Ohhh, hayır günah orası, yapma oğlum. Ohhhh hayır, diyerek hem zevk aldığını belli ediyor bir taraftan da engel olmaya çalışıyordu.
  • Annem günahı mı kaldı artık bu işin, bak o kara deliğini ben sikince ne kadar çok zevk alacaksın, dedim.
  • Hayır olmaz oğlum, oradan baban bile hiç yapmadı, çok günahmış, dedi. Demek ki annemin götü hala bakireydi. Harika siktiğim kızların bile götleri folloş olmuştu. Hiç açılmamış bir göt sikme fikri iyice azdırmıştı beni. Hele ki bu göt artık karım olan annemin götü olunca resmen delirmiştim. Sikim kazıktan da beter olmuştu.
  • Anne götten sikişmek o kadar zevkli bir şeydir ki. Emin ol bir kere yaptıktan sonra hep oradan isteyeceksin sikişi. Hem hiç yapmadım diyorsun karım oldun senin de götünün kızlığı bana kısmetmiş. Onu da ben bozmuş olacağım fena mı, dedim. Annem ahlamalarının arasında bana cevap verme gereği bile duymamıştı. Sanırım kendisini siken oğlunun götünü de delmeden bırakmayacağını da biliyordu. Hemen bacak arasında yerimi alıp amcığına girdim. Amcığına girip çıkarken daracık olması, sikimin zorla girip çıkması da dikkatimi çeken başka bir şeydi.
  • Anne harika bir amcığın var sanki hiç sikilmemiş kız amı gibi biliyomusun, dedim.
  • Oğlum rahmetli babanla belki 10 yıldır biz bir şey yapmadık yatakta, aslında cayır cayır yanıyordum ama ne yapayım onun sorunları olunca bende hep kendimi okşamakla avuttum yıllarca, dedi.
  • Oohhhh, harika. Hem taze göt hem de yıllarca yarak yüzü görmemiş amcık. Mükemmelsin annem, diyerek pompalamaya devam ettim. Annem ikinci defa kıvrana kıvrana sikimi mengeneye koymuş gibi sıkarak orgazm oldu. Bacaklarını omzuma alarak bende hızlanmaya başladım. Öyle seri şekilde sikiyordum ki altımda annemin memeleri sağa sola savruluyordu. Daha fazla dayanamadım ve bende son hamlemi yaparak annemin amına döllerimi doldurmaya başladım. Annem beni iyice kendine çekmiş içine boşalmamın bitmesini bekliyordu. Sikim amının içinde takılmış saat yelkovanı gibi ata ata döllerimi annemin amına doldurdum.
  • Ohhh kor alev gibi yaka yaka içime aktı tohumların, dedi.
  • Senin alev alev yanan amcığına öyle sıcak sıcak döller yakışır, dedim gülerek. Daha sonra içinden çıkarak yanına devrildim. Bir anda aklıma ertesi gün hapı gelmişti.
  • Anne gösterdiğim haplardan içtin değil mi, dedim.
  • İçtim oğlum içmez miyim kaza çıkartmayalım başımıza, dedi. Onu yan döndürüp kendime çektim. Elimle bir süre oynadığım kocaman göğüslerinin uçlarını ısırmaya emmeye başladım. Küçükken süt emdiğim göğüslerinden şimdi şehvetle emiyor, uçlarını dişliyordum. Annem hafif hafif inliyordu gözlerini kapatmış şekilde. Uzun bir süre annemi bir taraftan göğüslerini dişleyerek bir taraftan da vücudunda ellerimle her santimini keşfederek devam ettim. Sikim yine kalkmış sikişe hazır hale gelmişti. Elimi annemin amcığına attığımda onunda sikiş kıvamına geldiğini iyice vıcık vıcık oluşundan anladım. Annemi domaltarak arkasında yerimi aldım.
  • Evet şimdi sıra götüne geldi güzel anneciğim. Götünün kızlığı benim olacak, daracık amcığın gibi onu da kanırta kanırta sikeceğim, dedim.
  • Oğlum yapmasak ordan, dedi. O söylenirken ben amından akan döllerimle karışık sularını sikime bulayıp göt deliğine sürtmeye başlamıştım bile.
  • Götünün kızlığını bana çok mu görüyorsun, önce hafif acıyacak ama çok zevk alacağız anneciğim, diyerek yavaşça göt deliğine yüklendim.
  • Ayhhh, acıyor oğlum ne olur bırak, dedi. Altımdan kaçmasına fırsat vermeden belinden sıkıca tutup destek alarak yüklendim. Ohhhh daracık deliğine sikimin başı girmişti. Annemden
  • Dur ne olur çok acıyor durrr, diye feryatlar koparken ben sikimin kalan kısmını da içine sokmuştum. Kasıklarım götne yapışmış vaziyette öylece bekledim.
  • Tamam anneciğim, bak bitti tamamen içindeyim. Biraz sonra acın hafifleyecek yemin ediyorum. Artık götünün kızlığını da oğlun bozdu. Karıcığım benim, bakire götlü karıcığım diyerek sırtına öpücükler kondurmaya başladım.
  • Sabret anneciğim, sabret karıcığım bak çok zevk alacağız, diyerek onu sakinleştirmeye çalışıyordum. Annem hiç sesini çıkarmadan götündeki sikime alışmaya çalışıyordu. Sikim daracık götünde sıkışmış gibiydi. 3-4 dakika kadar sonra yavaşça ileri geri hareketlenmeye başladım. Annemden “ayh ayh” sesleri geliyordu. Önce hafif hareketlerle başladığım daracık delikteki hareketlerime artık biraz daha hız verip girme çıkma mesafesini uzatmaya başlamıştım. Ara sıra duraklayıp hem hemen boşalmamak hem de onun alışmasını rahatlamasını sağlamaya çalışyordum. O sırada ellerimle göğüslerini okşuyor sırtını öpüyordum.
  • Ohhh harikasın anneciğim harika bir kadınsın sen. Amından sonra daracık götünde benim oldu. Artık tamamen bana aitsin. Benim karımsın. Karımmmm güzel annem ohhhh, diyerek elimi amcığına atıp onu da okşamaya zevke getirmeye çalıştım.
  • Oğlummmm kurban olurum sana, herşeyim senin olsun ama çok canım yandı erkeğim benim, dedi.
  • Bak anne emin ol bundan sonra çok zevk alacaksın. Seninle amdan götten değişik şekillerde deli gibi sikişeceğiz. Vücudunda sikmedik yerini bırakmayacağım annem benim, dedim.
  • Tamam oğlum öyle olsun ama ne olur yavaş hareket et, dedi. Tekrar yavaş yavaş hareketlenmeye başladım. Önce hafif hafif acı ile inleyen annemin inlemeleri yavaş yavaş ımh ımh şekline dönüşmeye başladı.
  • Nasıl güzel olmaya başladı değil mi anneciğim, yarağıma alıştı bak götün ne güzel ikimizde zevk alıyoruz. Sikişken annem benim, ateşli karıcığım. Döllerimle yıkayacağım az sonra götünün derinliklerini, diyerek biraz daha tempomu arttırdım.
  • Imhh, ımhh, sik oğlum sik anneni. Ohhh götümü de sana deldirdim sahibim sensin sik her yerimi, kurban olsun annen sikine, diye söylenmeye başlayınca artık ben normal bir tempo ile annemi götünden sikiyordum. İyiden iyiye boşalma noktasına gelince son hamlelerimi de yapıp resmen kasıklarımı annemin göt yanaklarına yapıştırarak hırıltılar çıkara çıkara boşalmaya başlamıştım.
  • Ohhhh anneciğim güzel götlü annem, ohhhh. Bak döllerim nasılda akıyor içine diye, boşalmaya devam ediyordum daracık götüne.
  • Erkeğim ayhhh oğlum benim. Boşalt döllerini ananın içine. Döllerin sulasın her yanımı. Ohhhh erkeğim benim, sikici oğlum, diyordu zevkli bir şekilde.
  • Kadınım benim, annem diyerek, iyice sarıldım ve sikim göt deliğindeyken onu yüzükoyun altıma alarak üzerine uzandım. Sikim tamamen ufalana kadar öylece içinde kaldım. Sikim kendi kendine götünden çıkınca üzerinden çekilip şöyle bir baktım. Götünde hafif kanama olmuş, deliği de kocaman açılmıştı. Annemin yanına uzanıp dudaklarından öpmeye başladım. Etli kalın dudaklarını emerken,
  • Çok canın yandıysa özür dilerim anne, her şeyinin benim olmasını çok istiyordum. Mümkün olduğunca senin canını yakmamaya çalıştım, dedim.
  • Üzülme oğlum, önce çok acıdı ama dediğin gibi sonra acıyla birlikte değişik bir hoşlanma oldu, boşaldım bile sen sikerken, dedi. Elleriyle saçlarımı okşayıp bu sefer dudaklarıma o yaklaştırdı kendini.
  • Hem biliyormusun artık senin koynunda kendimi yabancı gibi de görmüyorum. Alıştım sana oğlum, erkeğim benim, dedi.
  • Canım annem, diyerek iyice sardım onu kollarımla. Daha sonra kalktım ve bir havluyu ıslayarak geri geldim ve annemin kanayan götünü silmeye başladım. Güzelce temizledikten sonra onunla banyoya gittik ve birbirimizi yıkamaya başladık. Öpüşe koklaşa birbirimizi iyice keşfederek güzel bir banyo yapmıştık. Odaya geri geldiğimizde ecza dolabından anestol içerikli bir krem alarak annemin göt deliğine güzelce sürdüm, böylece artık yırtılmaların acısını da hissetmezdi. Havlularımızı çıkarıp ikimizde çırılçıplak yatağa geri döndük. Annem sırtını bana vererek yattı bende onu güzelce sardım. Bu sefer sessizliği annem bozdu,
  • Oğlum biliyormusun sen ilk benimle ilişkiye girmek istediğinde içimden çok kızmıştım, ama artık düşünüyorum da iyi ki seni terslememişim. Seninle sevişmek çok güzel. Yılların özlemini giderdin sen bende. Erkeğim benim… yalnız biliyorum başıma gelecek o zaman ne yaparım bilmiyorum, dedi.
  • Ne gelecekmiş başına canım benim, diyerek biraz daha sokuldum ona.
  • Boşverrrr, dedi.
  • Yok yok boşveremem söyle bakayım, sen benim karımsın öyle sallayamam, dedim.
  • Oğlum bir gün bir taze çıkacak karşına, beni unutacaksın. Şimdi seninle her şey çok güzel ama o gün geldiğinde ne olacak bilmiyorum. Yıkılırım ama derdimi üzüntümü de içime gömerim herhal, dedi.
  • Anne öyle bir şey olmayacak. Asıl sen bir gün ölünce ben ne yapacağım. Asıl ben yıkılırım sen hayatımdan çıkarsan. Söz veriyorum sen hayatımda olduğun sürece her şeyim sen olacaksın. Bu zamana kadar çok kadınla yattım kalktım senden aldığım kadar zevki kimseden almadım, canım annem, dedim.
  • Şimdi öyle diyorsun ama yarın bu fikirlerin değişecek taze güller çevrende dolaşınca unutursun beni, dedi.
  • Saçma sen şimdiye kadar hiç kimse ile yatıp kalkmadım mı zannediyorsun, senin taze dediklerinin yediği yaraklar dağları aştı. Şimdilerde kız oğlan kız bulmak hayal anne, ben ömrümün sonuna kadar seni istiyorum hayatımda, sen benim hem annem hem karım olacaksın. Hemde ölünceye kadar, dedim.
  • Canım oğlum, kocam, erkeğim. Sen yanımdan hiç ayrılma ben sana ömür boyu karılık yaparım erkeğim, dedi.
  • Kadınım, anam, seksi kadınım hayatım boyunca söz veriyorum sadece sen olacaksın, dedim ve sıkı sıkı sardım onu. Ağzından “ımh” sözü çıktı ve bir süre sonra
  • Oğlum ne diyeceğim bak, yarın Kerim amcan parayı gönderince eve eşya falan alalım biraz, birazda elbise felan bakalım. Benim birkaç eşyam var başka hiçbir şeyim yok, dedi. Haklıydı kadıncağız köyden geldiği gibi, sıradan köyde giyilen basit bluzları ve etekleri vardı, evde de kanepeler olsun, beyaz eşyalar olsun bekar evinde olanlar gibiydi. Bence en önemli şeyde yatak konusuydu, köyden gelme yer yataklarımız vardı.
  • Tamam annem, kadınım. Para gelir gelmez şöyle bir düzene sokalım her şeyi. Bir de seni güzelce şehirli kadınlar gibi giydirelim. Evde her an seksi gözükmeni istiyorum senin. Öyle ki seni görür görmez sikim demir gibi olmalı, seksi karıcığım benim, deyince gülüşmeye başladık. O şekilde uyuyup kalmışız.

Zevk Dolu Bir Hayat #44

Awmye geldiğimizde arabadan inip awm’nin içine doğru yürümeye başladık.Ben bir yandan ne yapacağımı düşünüyor diğer yandan ablam ile Senayı ne zamam bırakıp Ece’nin yanına ne ara gidecektim ben bunları düşünürken içeriye girmiş geziniyorduk ablam ile sena güzelce sohbet ediyor bende aklımı kurcalayan planı düşünüyordum.Ben bunları düşünürken birisi kolumu dürtmeye başladı.

Sena:Heyy kime diyorum noldu ya.

Ben:Heh efendim birşey yok daldım öyle ya.

Sena:Canım biz watsonsa giricez istersen sen gelme.

Ben:Tamam canım ben beklerim siz girin alışverişinizi yapın.

Cebimdeki cüzdanımı çıkarıp açtım ve kartımı Sena’ya verdim.

Ben:Canım ne istiyorsanız buradan alın.

Sena:Birtanem olur mu öyle şey yaa.

Biz bunları konuşurken ablam bizi izliyordu.

Ben:Canım birşey olmaz sen dediğimi yap bebeğim hadi.

Ablam:Vay be kardeşim büyüdün kız arkadaşına kart veriyorsun.

Ablama doğru küçük bir gülümseme attım.

Onların içeriye girmesini bekledim içeriye girdiklerinde telefonumu açıp mesajlara tıkladım.

İnstaya girip Ece’ye tıkladım.

Ben:Ece ablam ile bir işim çıktığı için biraz gecikebilirim ama geleceğim sorun olmaz değil mi?

Ece daha aktif olmamıştı.

O sırada içeriye göz attığımda içeride ablam ile sena birbirlerine birşeyler gösterip gülüyorlardı.

Acaba sena benim böyle birşey yaptığımı öğrense ne yapardı.

Bir kaç dakika sonra telefonum titredi.

Telefonu açtığımda Ece mesaj atmıştı.

Ece:Yok ya ne sorunu sen hallet işini ben bekliyorum.

Ece bunu yazınca bir rahatlama gelmişti ama tabi ki biraz gecikecektim ve büyük ihtimalle yarın okula gidemeyebilirdik.

O sırada ablam ile sena çıkmıştı senanın elinde küçükte olsa dolu doluya bir poşet vardı.

Ben:Neler aldınız bakalım.

Sena:Canım çok güzel şeyler aldık oje makyaj malzemesi falan.

Ben:Ya canlarım sizler doğal daha güzelsiniz onlar sizi yapay gösteriyor.

Ablam:Hıı kesin öyledir.

Ben:Abla ben sana ne zaman çirkinsin dedim.

Ablam:Öyle demesen biek uyandığımda gözlerinle onu diyorsun.

Ben:Hiçte bile neyse…

Ben:Birşeyler yiyelim yoksa gezmeye devam edelim mi?

Sena:Canım bir kaç yere daha gidelim sonra yeriz.

Ben:Tamam canım.

Bu sefer Penti’ye gelmiştik.İçeriden iç çamaşırı bakacaklardı.

Ben yine girmedim tabi ki çünkü bir kaö insan daha olduğu için deneme kabini tarafına gidemezdim.

Ama onlar iç çamaşırı bakarken arada sena dantelli modeller bakıp bir yandanda bana doğru bakıyordu fikrimi gözlerimden anlamaya çalışıyordu.

Bende beğendiğimi belli etmek için göz kırpıyordum.

Bir kaç iç çamaşırı aldıktan sonra oradanda çıktılar.Biraz daha yürüdükten sonra beğendiği bir topuklu modeli gördü.

Sena içeriye girip kendine göre topuklu bakmaya başlamıştı.Ablamda yanında sessiz sessiz sena ne derse onu onaylıyordu.

Ama Sena’nın ayak numarasını ben bile unutmuştum ama bu alışveriş aklıma getirecekti.

Sena 37 numara kırmızı bir topuklu beğenmişti.Deneme kabinine doğru ilerleyip orada bulunan pufa oturdu.

Ayakkabısını çıkarıp beğendiği topukluyu kutusundan çıkarıp o güzel bakımlı kırmızı ojeli ayağında denemeye başladı.

Ablam ise benim gözlerime bakıyordu.Sanki içinden yavaş bak ayı diyor gibiydi.

Sena denedikten sonra alma kararı aldı onuda sepete atıp ödemeyi yaptık ve çıktık.

Sonunda yemek sırası gelmişti.

Yemek katına yavaş yavaş ilerliyorduk.

Sena:Canım annenlerde yokmuş isterseniz akşam bize gelin birşeyler yapalım.

Bu olay benim planımı bozabilirdi o yüzden birşey uydurmam lazımdı.

Ben:Canım istersen ablamı size bırakayım ama akşam ben şirkette olacağım ya babam olmadığı için ben idare ediyorum.

Sen:Offf yaa ama olur ablanı bize bırak tek başına sıkılmasın niz onunla yeni aldıklarımız deneriz.

Ablam:Kardeşim akşam akşam ne şirketi ya.

Şu kız bir işe karışmasa şaşırırdım ya.

Ben:Abla imzalanması gereken şeyler bide duruma bakacağım arıza vesaire varmı diye.

Ablam:Peki öyle olsun bizde kız kıza birşeyler yaparız napalım.

Ben:Ya bende gelmek isterdim ama elimden gelmiyor.

Sena:Olsun canım seninlede başka gün otururuz annenler daha gelmeyecek nasıl olsa.

Ben:Yaparız canım daha çoookkk zaman var.

Yukarı kata çıkıp kendimize bir restaurant beğenip oturduk ve yemeklerimizi söyledik.

Aile Saadeti 21

Volkanla derslere girip çıkarak günü tamamladık. Volkan bi kaç kez daha ısrarda bulundu ama kabul etmedim. Abime bir söz vermiştim ve ayrıca gece beni neler bekliyor bilmiyordum.

Okul çıkışı doğru dükkana gittim. Abime yardım ettim. Dükkana gerçekten yabancı olduğumu o zaman farkettim. Ama abimle gerçekten yakınlaşıp bişeyler paylaşmamız beni dükkana daha sık getirmeye başlayacağını düşünüyordum. İş bitiminde dükkanı birlikte kapattık. Abim bu zamana kadar bana ebeveynlik yapmamıştı hiç. Gerek olmuyordu. Ancak annemle babam gittiğinden beri gerçekten ebeveyn gibi ilgileniyordu benimle. Dükkana gidince bana sormadan yemek söyledi. Kapattıktan sonra abi kardeş yemeği dışarda yedik. Muhabbetlerimizde benimle ilgili sorular sorup beni ve duygularımı daha yakından tanımaya çalışıyordu. Arada nasihatler veriyordu. Daha önceki abimi hiç böyle görmemiştim. Dükkan da tam patron gibiydi. Esnafla ilişkileri iyiydi ve kimin ne mal olduğunu bir bakışta anlayabiliyordu.

Akşam olunca eve geçtik. İkimizde leş gibiydik. Eve girer girmez üstümü değiştirmek için odaya geçtiğimde abim

G: okan ben banyoya gireceğim. Üstümdekileri makineye atıcam sen de çıkar üstündekileri makineye atalım. Ben bi tuvalete gireyim Sonra gel sen de banyoya

B: tamam. Ne? Birlikte mi girecez.

G: o duruma geldik zannedersem.

B: geldik gelmesine de

G: eee si ne? Gel işte. Bugün seninle ilgileneyim artık.

B: tamam.

G: tamam birazdan gelirsin. yalnız bu bugünlük. Seninle tamamen ben ilgilenicem. Sonrasında karşılıklı olabilir ona göre.

B: tamam

Diyebildim sadece.

Abim banyoya gitti. Ben de üstümdekileri tamamen çıkarıp çırılçıplak şekilde banyoya geçtim. Abim küvetin tıpasını elinde tutuyor etrafa da su tutuyordu.

B: duş alıp çıkmayacakmıyız?

G: burası yeterince geniş uzanır dinleniriz biraz.

B: rahat edermiyiz?

G: ederiz merak etme. Gel sen

Küvete girdim. Abim önce vücuduma su tuttu. Tıpayı kapattı ve suyun dolması için beklemeye başladı. Su biraz dolunca köpük yapıcı duş jelini küvete boşalttı. Su git gide köpürüyordu. Gel diyip beni yanına çekti. Dudaklarıma yapıştı. Nazikçe öpüşüyorduk. Sonra boynumu öpmeye başladı. Göğüslerimi diliyle keşfediyor dudaklarıyla nazikçe tadıyordu. Sonra tekrar dudaklarıma çıkıyor ateşli şekilde öpüyordu. Aynısını bende ona yaptım. Abim yavaşça vücudumu öperek diz çöktü aletimi okşadı. Sonra taşaklarımdan aletimin en tepesine kadar yaladı ve aletimi ağzına aldı. Büyük aletim ağzının içinde yok oluyordu. Saçlarını okşamaya başladım. Abim çok iyi sakso çekiyordu. Aletimin neredeyse tamamını ağzına alıyordu. İyice zevke gelmiştim. Aletimi ağzından çıkarıp

G: boşalacak mısın niye kasıldın?

B: biraz daha devam edersen boşalırım.

G: iyi boşal bakalım.

Diyerek tekrar aletimi ağzına almaya başladı. Aletimi çok iyi yalıyordu. Arada çıkartıp sıvazlıyor o sırada da taşaklarımı yalıyordu. Artık zevkin doruğuna gelmiştim.

B: boşalıcam

Abim hemen küvetten çıkıp beni de çekti. Küvetin dışında saksoya devam etti. Titreyerek boşalmaya başladım. Ben ağzına boşaldıkça sikimi sağıyor tüm dölleri ağzına çıkarıyordu. En sonunda kasılmalarım bitti ve aletimi ağzından çıkardım. Abim ağzını açıp dölleri bana gösterdi ve sonra bi anda hepsini yuttu. Ayağa kalktı.

G: sevdin mi?

B: bayıldım.

G: daha dur. Birazdan beni sikerken asıl zevki alacaksın. Sikerken çabuk boşalma diye saksoyla boşalttım seni.

B: işini biliyorsun.

G: Bi işi yapıyorsan ya tam yap ya da yapma. Bu işi de yapıyorsan zevk almaya bakacaksın. Ayrıca tadın güzelmiş. Sevdim.

Dudaklarını yaladı. Ben bunları yapabilirmiyim diye düşündüm. Bilmiyordum onu da görürüz bakalım diye düşünerek küvete geri girdim. Abim de girdi.

G: hadi uzan bakalım küvete. Suyu da kapatalım.

B: şimdi napıyoruz. Çıkmayalım mı artık.

G: çıkarız acelen ne?

B: bilmem. Öyle düşündüm.

G: sen düşünme. Keyfini çıkar bana bırak herşeyi.

B: peki bakalım

Küvete uzanmamı söyledi. Uzandım. Bacaklarımı bacaklarının arasına aldı ve elini atıp sikimi okşamaya başladı. Dudaklarıma yapıştı. Öpüşüyor boynumu yalıyor göğüslerimi emiyordu. Vücudumu yalıyordu. Aletim tekrar hareketlenmeye başladı. Okşamaları devam ediyordu. Köpüğün altında kalmış aletim tekrar sertleşti. Köpükleri eliyle iteleyip aletimi ortaya çıkardı. Etrafına su tuttu ve aletimi bir kaç sıvazlamadan sonra bana

G: kaldır poponu sikini suyun üstüne çıkar.

Popomu kaldırıp aletimi sudan çıkardım. Tekrar su tuttu ve sıvazladı. Sonra tekrar saksoya başladı. Arada sırada ağzından çıkarıyor dudaklarıma yapışıyor ve sonra tekrar ağzına alıyordu.

G: bu kadar yeter. Şu krem gibi şeyi versene.

Üstünde kayganlaştırıcı yazıyordu. Eline döküp göt deliğine sürmeye ve kendini parmaklamaya başladı.

Yeterince parmakladığını düşündüğü için beni biraz daha aşağı eğilmem konusunda uyarıp aletimi göt deliğine dayadı. Yavaşça üstüne oturmaya başladı. Ahhh ohhh sesleri eşliğinde aletimi içine aldı. Zaten kaygan olan aletim içine yavaşça girdi. Artık aletim bir deliğe girmişti milli olmuştum.

Abim derin bir ohhh çekip üstümde göbeğime sürtünerek kalçalarını hareket ettiriyordu.

G: artık beyimiz milli oldu diyebilir miyiz?

B: Diyebiliriz abim diyip dudaklarına uzanıp dudaklarına yapıştım. Sanki kız sikiyor gibiydim. Abim kalçalarıyla aletimin üstünde dans ediyordu. Bi süre konuşmadan sikişmeye devam ettik. Abim kucağımda zıplamaları arttırmıştı. aletimin giriş çıkışlarını hissediyordum.

G: nasıl hoşuna gidiyor mu?

B: çok. Keşke daha önce deneseydik bunu.

G: boşver bundan sonra deneriz. Hadi çıkıp yatağa geçelim.

Son bir kez vücudumuza su tutup dün gece ben çıplak abim dantelli kiloduyla yattığımız yatağa geçtik. Abim kurulanıp havluyu bir kenara attı. Ben de kurulanıp uzandım yatağa.

G: tekrar tanga giymemi istermisin?

B: sen istersen ben de isterim.

G: peki giyeyim o zaman. İlk seksin bi kadına en yakın şekilde olsun bari.

B: zaten bi göğüslerin eksik. Vücudun da kılsız. Muhteşem.

G: seninde vücudun kılsız sayılır bacakların dışında. Ben götüme,göğsüme ve bacaklarıma epilasyon yaptırdım. Bir sene boyunca gizli gizli gittim. Kimse bilmiyor.

B: ben de hiç dikkat etmemiştim biliyormusun? Zaten kıllı insanlar değiliz. Babam da değil. Ama yine de tek tük vardı.

G: neyse ne diyordum. İlk sikişin bi kadına en yakın şekilde olsun. O yüzden tanga ve yanında çorap giyicem.

B: tamam.

G: bekle bakalım.

B: heyecanla bekliyorum.

Abim annemin odasına gitti. Biraz sonra bana seslendi.

G: okan buraya gelsene.

B: ne oldu?

G: gel burda takılalım. Hem görüntü güzel burda.

Kalkıp annemlerin odasına gittim. Abim hazırlanmıştı. Çift kişilik koca yatak vardı ve yatağın tam karşısında kocaman bir ayna.

G: beni sikerken bi yandan da aynadan izlersin.

B: harika olur.

G: boşuna yerde takılmaya ne gerek var. Evet yat bakalım şöyle.

Uzandım abim üstüme gelip dudaklarıma yapıştı. Sevişmeye başladık. Bi süre öpüştük. Sonra onu altıma aldım. Göğüslerini emdim. Karnını ve göğüslerini öpe öpe aşağı indim. Tanganın altında kalan aletini ortaya çıkardım. Taşaklarından başlayarak yaladım sonra aletine saksoya başladım. Biraz sakso çektikten sonra abimin bacaklarını havaya kaldırdım. Göt deliğini dillemeye başladım. Tertemiz yıkamış şampuan kokuyordu.

B: arkanı dönsene

Abim itiraz etmeden arkasını döndü ve domalma pozisyonu aldı. Götünün yanaklarını ısırdım. Okşadım ve deliğini yaladım. Bu sırada ondan da inleme sesleri geliyordu. “Harikasın” “ erkeğim sik götümü” gibi cümleler duymak garip olsa da egomu okşuyordu. Yavaşça abimi kaldırdım. Şimdi arkasından sarılmış aleti ile oynarken omuzlarını ve boynunu yalıyordum. Onu tutup dizlerimizin üstünde okşayarak ve yalayarak aynaya karşı döndürdüm. Aletim göt deliğini zorluyordu. Aynadan birbirimize baktık. Kulağına “keşke bunu önceden yapsaydık” dedim.

G: birincisi sen daha yeni reşit oldun. İkincisi ise eğer annem ile yakınlaşmasaydın ve volkan ile bişeyler yapmasaydın bundan asla haberin olmayacaktı.

B: haklısın.

Diyip dudaklarına yapıştım. Aletim deliğini zorlamaya başlamıştı.

G: hadi sik artık çok istiyorum

B: peki domal bakalım.

Abim domaldı ve yüzünü bana döndü. Eliyle kalçasını ayırıyordu. Aletimi deliğine getirip gözlerinin içine baktım. Yavaşça ittim. Abim derin bir iç çekip aletimi yavaşça içine aldı. Sonra tekrar domalıp aynadan beni izlemeye başladı. Tangasını ayırmıştım ama tanga sürttükçe aletim acıyordu. Sikimi abimin götünden çıkarıp tangayı çıkardım. Sonra tekrar aynı hızla geri soktum. Abim çıkartırken de tekrar sorarken de inledi. Tamamen sokup çıkarmalar zevk veriyordu heralde. Yavaş yavaş sikmeye başladım. Abim omuzlarını yatağa kadar bastırmıştı. Ben de iki ayak üzerine kalkıp domalmış abime sikimi sokup çıkartıyordum. Bi süre böyle siktikten sonra aletimi çıkardım. Onu ters döndürüp misyonere getirdim. Aletine bi kaç saniye sakso çekip sonra aletimi götüne tekrar soktum. Üstüne uzandım ve dudaklarından öpmeye başladım.

G: kontrolü ele alıyorsun bu güzel. Öğreniyorsun.

B: pornolar sağ olsun.

Diyip tekrar dudaklarına yapıştım. Gözlerimiz kapalı bi yandan öpüşürken bi yandan da abimi sikiyordum. Abimin siki ikimizin arasında eziliyordu. Biraz hızlanmaya başladım. İçine daha hızlı girdikçe abim öpüşmeyi bırakıp sırtıma iyice sarılıp “harikasın aşkım” gibi sözler söylüyordu. Kafamı omuzlarına gömmüştüm. Daha biraz önce boşaldığım için hemen boşalma gibi bi durumum yoktu. Ama pozisyon beni yormuştu. Yavaşladım. Abim yavaşça sarıldığı sırtımı bırakıp kafamı kaldırdı ve dudaklarıma yapıştı. Sonra ani bir hareketle kendisi üste beni alta aldı. Şimdi aletimin üstünde kovboy gibi hareket ediyordu. Bi süre sonra o da yoruldu ki bacaklarını kaldırdı ve görüntümü netleştirdi. Çömelmiş şekilde üstünde zıplıyordu. Her giriş çıkışı net görüyordum. Ama bu pozisyonlarda uzun süre durmak yorucuydu. O da yorulmuştu. Üstüme kapandı. Onu yana doğru devirip üstüne çıktım tekrar. Aynayı arkamıza alacak şekilde pozisyon aldırdım. Yüzüstü uzandı. Aletimi geçirip üstüne yattım. Bu pozisyonda zorlanıyordu. Aletim derinine girdikçe canı yanıyordu.

G: aşkım yavaş sik

Dedi nazlı bir şekilde fısıldayarak.

B: tamam aşkım yeterki sen iste

Üstüne verdiğim ağırlığı biraz hafiflettim. Aletimle derinini zorlamayı bıraktım. Bi süre daha böyle siktim ve belinden tutup domalttım. Sonra ayaklarımın üstüne kalktım ve aletimi deliğine tekrar soktum. Abim derin bir oh çekti. Ardından girip çıkmaya başladım. Taşaklarım kalçalarına vuruyordu.

G: Hımm bu sesi seviyorum.

B: kimlerle sikiştin bakayım sen. Bu sesi kimler verdi sana

G: hakanı biliyorsun işte aşkım. Bi kaç kişi daha var. Ama hakan ile herşeyi denedik.

B: artık benden başka kimseyle sikişme olur mu?

G: aşkım babama da vermek istiyorum.

B: babama verirsen ben de yanında olmak istiyorum.

G: onu ayarlarız erkeğim. Birlikte sikersiniz beni. Ya da babamı birlikte sikeriz olmaz mı?

B: ben annemi de sikmek istiyorum.

G: onu da ikna edebilirsek 4 lü yaparız.

B: böyle söylemen bile beni çok azdırdı.

Artık sert şekilde sokup çıkarıyordum. Abim “yavaşla erkeğim canım acıyor” diyordu ama dinlemiyordum. Köklediğim bir an tekrar yüzüstü düştü. Kollarımla şınav pozisyonu alıp kalçasına sert darbelerle girip çıkıyordum. İyice azmıştım ve zevkin doruğundaydım. Ama öpüşürken boşalmak istiyordum. Nefeslerimiz birbirine karışsın istiyordum. Abimin üstünden kalkıp bir anda döndürdüm onu. Dudaklarına yapışıp aletimi misyoner de soktum. Bacaklarını hafif aralayıp havaya kaldırdı. Sert şekilde giriyordum. Dudaklarını emiyor aletimi köküne kadar itmeye çalışıyordum. Abimin aleti ikimizin arasında eziliyordu. Ama zevke geldiği belliydi. Bi kaç dakika daha böyle gitgel yapınca abim ikimizin arasına döllerini bıraktı. O sırada bende gelmek üzereydim.

B: boşalıcam.

G: çıkarma sakın içime boşal.

B: sen nasıl istersen aşkım diyip kökledim ve ılık ılık içine akıttım. Çok yorulmuştum. Boşalmam bitince. Abim

G: çıkar.

B: yığıldım kusura bakma.

G: çıkar ve bana sakso çek çabuk

Dedi. Hemen dediğini yaptım. Abim zevk çığlığı atıyordu resmen. Oh oh oh diyerek tekrar boşaldı. Bu seferki göbeğe değil tam ağzımaydı. Ama tiksinmedim çünkü çok mutluydum. Ve severek ağzımda biriktirdim döllerini. Tadı bir değişikti ama yuttum bir anda. Abim izliyordu.

G: teşekkür ederim

Diyerek dudaklarıma bir öpücük kondurdu.

B: ohhh

Diyerek yatağa devrildim.

G: nasıl beğendin mi?

B: bayıldım. Seks müthiş bişey. İlkimin bir erkekle olması değişik bir duyguydu. Ama açıkcası bir saniye bile bir kadın düşünmedim. Teşekkür ederim abicim.

G: bunu erkeklerle ilkin olarak düşün. Sana karı da ayarlarız.

B: yaparmısın böyle bişey?

G: niye yapmıyayım ki kardeşime. Hatta yarın yapalım.

B: aslan abim benim.

G: tamam hadi kalk git yıkan. Ben de tuvalette içimdeki çocuklarını çıkarayım. Sonra çay koyar otururuz.

B: tamam abim.

Dudaklarından bir öpücük daha aldım. Kalkıp dediklerini yaptım hemen. Ben daha çıkmadan o da geldi. Öpüşerek yıkandık. Çıkıp çay koydum biraz sonra o da geldi.

Gönül Rıza’sıyla. FİNAL

Tuğba’nın arkasından bende yol aldım, bizimkilerin yanına gidip şezlonguma yatıp kurulanmaya güneşi yemeye başlamıştım. Aklım Tuğba’nın yaptıklarındaydı, eve döndüğümde mutlaka babamın tabağına kattığı şeyi bulmalı kendisini de sorguya çekmeliydim.

Akşam üzeri eve geldiğimizde duş alıp ilk iş mutfağa girdim, her bir yana bakıyordum ama bir şey bulamıyordum. Odasına koymuş olabilir diye düşünmüştüm, en iyisi gidip Tuğba ile konuşmaktı. Tuğba odasındaydı, oda da Seher ablam da vardı, odaya girip kapıyı kapattım Seher ablamın orda olmasını dert etmedim artık onu kendime yakın görüyordum, onu dışarı çıkarmam ya da Tuğba’yı çağırmam ona ayıp olurdu.

Ben- Tuğba konuşalım biraz.

Tuğba- Ne o sahilde olanlar tatmin etmedi galiba.

Seher- Olanlara tatmin olmayacak tek kişi sensin bence ama neyse.

Ben- Tuğba babamın yemeğine dün ne koydun sen?

Seher- Ne?

Tuğba- Ne diyosun be?

Ben- İnkâr etme gördüm mutfağın kapısı aralıklıydı.

Tuğba faka bastığını anlamıştı ve öfkelenmişti bana sert sert bakıyor bir gözü de Seher ablamdaydı.

Tuğba- Yalnız mı konuşsaydık bu konuyu acaba Rıza?

Ben- Hayır Seher ablamdan çekincem yok onun yanında konuşabiliriz.

Seher- Senin babamla ne derdin var ki ne alaka?

Tuğba sessizdi açıklama yapamıyordu bir süre sustu Seher ablam bir yandan ben bir yandan baskılıyorduk, sonunda konuşmaya başlamıştı.

Tuğba- Babamı sevmiyorum…

Ben- Ee yani?

Seher- Neden?

Tuğba- Osman abime gereksiz kötü davranıyor ve annemi haketmiyor.

Ben- Yemeğine koyduğun ne?

Tuğba- Geçenlerde okuldan çıktıktan sonra bir aktara uğradım ve şap aldım.

Seher- Ne?

Ben- Niye manyak?

Tuğba- Sürekli yorgun düşsün, isteksiz olsun hiç bir iş yapamasın diye, sonrasında annemle araları bozulur ve ayrılırlar diye düşündüm.

Seher- Buna kendin mi karar verdin yani?

Tuğba- Evet biraz bencillik etmiş olabilirim.

Seher- Biraz mı? Tuğba yapma bir daha

Tuğba- Tamam ya etkisi de yok gibi zaten baksanıza.

Önceki gece babamın anneme sırtını dönüp yatması bundan sebepmiş demek. İşime de gelmişti tabii devam da etse süper olurdu, keşke Tuğba’nın da dediği gibi onunla yalnız konuşsaydım.

Ertesi gün akrabalar erkenden gitmişti, yine ailemle biz bize kalmıştık ve odama da dönebilecektim. Tuğba kahvaltı yapmadan okula doğru evden çıkmıştı, bende kahvaltıyı yapıp hazırlanmaya başladım kahvaltısız asla okula gitmezdim. Annem yüksek ses tonuyla odamdayken beni çağırıyordu.

Annem- Rıza! Rızaa?

Ben- Efendim.

Annem- Dün sahilden geldikten sonra arabanın anahtarını baban nereye koydu haberin var mı?

Ben- Hayır yok noldu?

Annem- Anahtarı bulamıyorum her zaman askıya asardı hayret doğrusu.

Ben- İçerilere falan baktın mı?

Annem- Çok dikkatli bakmadım, tekrar bakalım.

Anahtarı televizyon sehpasında bulmuştum, göz önündeydi annem nasıl bulamadı diye düşünmüştüm. Anahtarı anneme verdim ve okula doğru çıktık, okula gitmeyi değil de annemle aynı arabaya binip okula gitmeyi gerçekten özlemiştim. Annemin özenle seçip giydiği kıyafetler, mis gibi kokusu, temizliği, güzelliği, sanki okula gitmek için değil de bana hazırlanıyor gibi hissettiriyordu. Arabayı rahat sürmek için eteğini dizlerinin 2 karış üstüne kadar çekmişti, görüntüden gözlerimi alamıyordum ve sikim kalkıyordu. Annemle bir şeyler yaşamayalı uzun zaman olmuştu, dün de yarım kalan aktiviteden sonra o ama ihtiyacım vardı.

Ben- Anne.

Annem- Anladım görüyorum bekle biraz.

Aşk kadın beni mutlu etmesini biliyordu, arabayı tenha bir yere doğru sürdü sonrasında oturduğu yerden eğilip pantolonumu çıkarmaya başladı. Sikimi ortaya çıkardıktan sonra eliyle sıvazlayıp öpücükler konduruyor beni çıldırtıyordu. Yumuşacık dudağını her hissetmemde içim gıcıklanıyordu, bir süre beni öyle kudurttuktan sonra ağzına aldı, ben başından tutuyor aşağı yukarı destek veriyordum annem sikimi yalamaya devam ediyordu. Sikimin ancak 4te 1ini alabiliyordu ama verdiği zevk inanılmazdı. Yalamayı bitirdikten sonra araba içerisinden yanıma gelip üzerime çıktı, eliyle arkadan sikimi tutup amının girişine getirdi ve üzerine güzelce oturdu. Sikimin kafasının girmesiyle derin bir iç çekti ve kalçasını aşağı yukarı hareket ettirmeye başladı. İnlemeleriyle ritmi aynı oranda artıyordu, bende memelerini ovalıyor boynunu yalıyordum.

Sekse dalmış anneme kucağımda sert sert girip çıkarken arkadan sesler gelmeye başladı ve çok geçmeden Tuğba 2 ön koltuğun arasında kollarını koltuklara dayamış ortadan bize bakarken göründü. Annem kucağımda sikim amının içerisinde ve ellerim memelerinde ikimizde şaşkınlıkla Tuğbaya bakıyorduk. Kimseden çıt çıkmıyor herkes donmuş vaziyette birbirinden hamle bekliyordu. Sessizliği bozan Salak Tuğba olmuştu.

Tuğba- Niye durdunuz ya devam edin bozmayın keyfinizi.

Tuğba’nın sesi titriyordu, böyle bir şeyi neden yapardı ki, annem büyük utanç içerisindeydi.

Tuğba- Evde daha rahattınız ama sanki.

Sikim hâlâ annemin içerisindeydi, Tuğba salağını ben pek takmıyordum benim için bir tehdit oluşturmuyordu ama annem benim gibi değildi. Annem utanç içerisinde ne yapacağını bilmezken ben alttan ağır ağır sikmeye başlamıştım. Annem başını indirmiş saçları önüne düşmüştü, sikimi bir aşağı bir yukarı sokup çıkarmaya devam ediyordum, hafiften memelerini de sıkmaya başlamıştım. Kalçamı yukarıya iyice kaldırıp annemin en derinine girmemle annem kendini daha fazla tutamamış hafiften inlemiş ve boşalmıştı. Elleri omzumda titriyor kucağıma tamamen oturup yığılıp kalmıştı.

Annem dağılmıştı zevkten kendini kaybetmiş görünüyordu kucağıma yatar vaziyette duruyordu yüzü pencereye dönüktü Tuğba’yı da kendini de salmıştı ben sikmeye devam ediyordum. Herkes artık ne olacaksa olsun moduna girmişti ve ortamda müthiş bir heyecan vardı, herkes titriyordu. Ben ve Tuğba’nın heyecandan titrediği kesindi ama annem için aynı şeyi net olarak söyleyemezdim zira kendisi zevkten de titriyor olabilirdi.

Arkadan Tuğba’nın saçından çekip kendime yanaştırdım, itiraz etmiyordu ve dudaklarına yapıştım. Annemi kucağımda çatır çatır sikerken Tuğba’nın dudaklarını yalıyor yutuyordum. Bir süre sonra boynuna doğru dalıp memelerini ve amını okşamaya başlamıştım. Tuğba hafif hafif inlemeye başlamıştı ve önce gömleğinin üst düğmelerini açıp memelerini dışarı salmıştım sonrasında altındaki pantolonu çıkartmıştım. Annemin amından çıkıp arka koltuğa Tuğba’nın yanına geçtim.

Annem bıraktığım gibi koltukta kalmış derin nefesler alıp veriyordu, sonrasında koltuğa normal oturdu ve iki bacağını ayırıp nefeslenmeye başladı.

Tuğba’yı full soyduktan sonra arka koltuğa domaltıp sikimi amına sürtüyordum girmeye çalışıyordum ama müthiş dardı zorlamama rağmen girmiyordu. Tuğba’nın yüzünü dönderip tekrar öpmeye ve ellemeye başladım, parmaklarımla amına girip iyice ıslatıyordum. Tekrar domaltıp sikimi amına dayadım bu kez zorda olsa girdim, annemden daha dardı ama siktikçe açılıyordu. Sonuna kadar sokup çıkarmaya başlamıştım Tuğba inlemiyor resmen bağırıyordu, bir yandan koca memelerini sıkıyor diğer yandan saçından çektirip sert sert girip çıkıyordum. Uzun süren sikiş sonrası patlamaya hazırdım.

Ben- oHmm Boşalıcam geldii

Annem- Arabaya yapma sakın!

Tuğba- ahhmm içime gelme ıhmmm daha 2 gün oldu hhhap içeliahhh birrrdaha içememm ımm

Son dayanma gücümle Tuğbadan çıkıp ön koltuğa geçtim kendimi tutuyor son gücümle sıkıyordum boşalmıyordum. Annemin bacakları ayrık gözü kapalı nefesleniyordu, sikimi bir çırpıda amına sokmuştum, annem neye uğradığını şaşırmış ahh diye öne doğru atılıp bağırmıştı. Ben en derinine kadar sokup içerisine boşalmıştım, bir süre daha git gel yapıp son damlasına kadar boşaldıktan sonra annemden sikimi çıkarmıştım ve ağzına götürdüm. Annem suratıma boş boş yok daha neler bakışı atıyordu, ben ucu döllü sikimi annemin dudaklarına sürtüyordum.

Annem- Rıza çek şunu.

Ben- Ya hadi 2 dakika.

Annem- Hayır Rıza çeker misin?

Annem hiçte sert olmayan şekilde uyarıyordu ve bende cesaretle ağzına sokmaya çalışıyordum, çabalarım sonuçsuz kalmamıştı ve ağzını açmış yalamaya başlamıştı. Resmen zevkten titriyordum boşaldıktan sonraki o yalama ve emme sanki ruhumu emiyordu, ayakta zor duruyordum. Tamam diyerek yalamayı bırakmıştı ve üzerini toparlayıp sürücü koltuğuna geçti. Tuğba arkada baygın yatıyordu annem arabayı eve sürmüştü, Tuğba ile arabadan inip eve geçtik.

Annem tekrar arabayı okula doğru sürdü, biz devamsızlıktan kullanacaktık görünen oydu.

Tuğba- Aferin.

Ben- Ne aferin?

Tuğba- Arabada bana zorluk çıkarmayıp doğru olanı yaptığın için. Bir an korkmuştum ters yaparsın da tüm planımın içine edersin diye.

Ben- Lan seeen?

Tuğba- Konuşma işine bak, bana uy hayatını yaşa.

Tuğbaya salak diyordum ama asıl salak benmişim de haberim yokmuş yeni yeni öğreniyordum. Kız dün de sahilde demek ki Seherle 3lü yapmayı planlamıştı ama benim eşekliğime planı bozulmuştu. Kendimi dünyanın en salak insanı gibi hissediyordum. Tuğba önden hızlı hızlı yürümüş eve girmişti, bende eve girdim kapıda Osman abim vardı.

Ben- Abi iyisin ayaklanmışsın.

Osman- Siz hayırdır niye döndünüz?

Ben- Keyifsiz bir olay oldu boşver uzun hikaye, dışarı mı çıkıyordun?

Osman- Evet biraz yol boyu geziyim dedim, evde yat yat yağ bağladım.

Ben- Aynen iyi olur abi bir şey olursa ararsın.

Osman- Tamam hadi.

Eve, odama girip üzerimi değiştirdim ve yatağa uzanıp keyfime bakmaya başladım. Hayat benim için güzel ilerliyordu 1 ayda karşısında nefes almaya çekindiğim ablamı bugün çatır çatır sikme noktasına gelmiştim. Annem ve Tuğba da benim için hayalden de uzak bir ihtimalken bugün 2si de avucumun içerisindeydi. Sonuç olarak 3üde gönüllerindeki Rıza’ya yenik düşmüşlerdi. Hayat… hayat işte böyleydi, ne zaman karşımıza ne çıkaracağı hiç belli olmuyordu, zaten yaşamanın verdiği en büyük zevkte bu değil miydi? Merak ve bir parça umut…Son.

Güzel bir serinin sonuna gelmiş bulunmaktayız, bu benim yazdığım ilk hikayeydi. Porno hikayeleri okurken yaşadığım doyumsuzluk mu desem hikayelerin yeterli zevk vermemesi mi desem maceranın ve aksiyonun hikayeyle bütünlük oluşturamaması, devamının gelmemesi yani bir çok sebeplerden ötürü neden ben yazmıyorum ki diye bir anda karar alıp çıktığım bu yolda, gördüğüm desteği de arkama alarak yazmaya devam ettim ve Rıza’nın maceralarını hep beraber sonlandırdık. Keşke şurayı şöyle yazsaydın veya yazmasaydın dediğiniz, beğenmediğiniz, keşke daha uzun yazsaydın, bitirmeseydin gibisinden istekleriniz illaki olmuştur onlar içinde kusura bakmayın sonuçta çeşit çeşit insan var istek var herkesi memnun etmem imkansız arkadaşlar. Mesela ben bu hikayede seksi daha özgür kılmak istiyordum, abiyi, babayı vs. dahil etmek istiyordum ama sizden gelen istekler uğruna bir çok yerde senaryo değişikliğine gitmek durumunda kaldım ve 4 kişinin içerisinde olduğu seks hikayesini ilerletmek kurgulamak hiç kolay olmadı. Hele finali yazmak, finali getirmek beni baya zorladı diyebilirim. Ara ara bunalıma girip yazmada güçlükler çektim, aklıma senaryo gelmediği oldu, ortam elvermedi, zamanım olmadı, sağlık sorunları vs. sizleri beklettiğim merakta koyduğum ya da isteğinizi gerçekleştiremediğim için ayrıca üzgünüm. Bu seride benden bu kadar arkadaşlar, upvote atmayı düşüncelerinizi ve görüşlerinizi yorumlara yazmayı unutmayın, kendinize iyi bakın.