Kategori arşivi: Yetişkin Hikayeleri

Dershane Arkadaşım Buse – 8

Sabah uyandığımda Buse yanımda yoktu. Doğrulup etrafa baktım. Balkonda sigara içiyordu. Tekrar yatıp tavana bakmaya başladım. Kafam çok rahattı. Tüm sorunlarım geçmiş gibi geliyordu. Buse odaya girince kafamı çevirdim. Gülümseyerek gelip kucağıma oturdu. Öpmek için yaklaştığında kafamı çevirdim.

  • İğrenç kokuyor ağzın Buse.
  • Alışman lazım.
  • Hayır alışmayacağım.
  • Alışacaksın.
  • Alışma-

Sözümü bitirmeme izin vermeden dudağıma yapıştı. Uzun uzun öpüştük. Sarılıp kafasını göğsüme koydu. Sessizce bir süre bekledik. Ardından telefona gelen bildirimle telefona baktım. Merve Hoca herkesi kahvaltıya çağırıyordu. Mesajı gösterdim. Doğrulup kafasını salladı. Giyinip odadan çıktık..

Karşı karşıya iki kişilik masaya oturduk. Buse çok mutluydu. Güle oynaya yemek yiyordu. Heyecanlı heyecanlı konuşuyor, kahkahalar atıyordu. Ben de sadece izliyordum gülümseyerek. İçim eriyordu baktıkça. Anlık bir şekilde Merve Hoca ile göz göze geldik. Sinirle bana bakıyordu. Hemen kafamı çevirdim. Buse arkadaşının çağırdığını söyleyip ayağa kalktı. Yanağımı öpüp uzaklaştı. Tek başıma yemek yerken telefona bakıyordum. Bugün herkes istediği yere gidecekti. Ne yapabilirim diye düşünürken Buse ile hiç anlaşamayan İnci karşıma oturdu. Ben de pek sevmiyordum. Kafamı kaldırmadım bile.

  • Buse ile aranızda ne var?!

Cevap vermedim.

  • Sevgili misiniz? İğrenç lan.
  • Siktir git İnci.
  • İğrençsiniz. Öğk.
  • Tuvalette sikişmek? O nasıl bir şey İnci?
  • Ne? Ne… Ne alaka ?
    Tahminim tutmuştu. Gözlerine bakarak konuşmaya başladım.
  • Tuvalet kenarlarında sikişip sütyenini tuvalette bırakmak nasıl bir aptallık İnci cevap versene.
  • Ben değilim o.
  • Kendini kandırma. Bir daha bana bulaşma. Tüm dershane öğrenir. Ayrıca… Ahmet’le sevişmek. Otistik lan o çocuk. Hışımla yerinden kalkıp uzaklaştı. Ahmet’in biraz ağzını arayıp öğrenmiştim. Ayağa kalkıp ve otelin bahçesinde gezmeye başladım. Arkadaşlarımla biraz konuştuktan sonra tekrar otele girip odaya girdim. Televizyon izlerken Buse’de geldi. Zıplayıp yanıma oturdu. Gülümsedim.
  • Neden bu kadar mutlusun?
  • Geçerli sebeplerim var ve sen bunları çok iyi biliyorsun.

Kafamı sallayıp kolundan çektim ve sarıldım. Boynumu öpmeye başladı.

  • Rahat duramıyorsun değil mi ?
  • Sorun mu var beyefendi ?
  • Hayır hanımefendi..
  • O zaman.. Ödülü hakettin.

Doğrulup bacaklarımın arasına geçti ve yattı. Şortumu ve iç çamaşırımı tek hamlede çıkarıp eline aldı. Yavaş yavaş okşarken bana bakıyordu. Saçlarını okşamaya başladım. Direkt ağzına alıp sakso çekmeye başladı. İnleyerek izliyordum. Zevk aldığını bilmek beni daha mutlu ediyordu. Bacaklarını sallıyor, öpüp kokluyor, sürekli gülüyordu. Yavaş yavaş yapması hoşuma gitmişti. Bir süre daha devam ettikten sonra beni yatağın kenarına oturtup kendisi yere oturdu. Sütyenini çıkarıp göğüslerinin arasına koyduktan sonra aşağı yukarı hareket etmeye başladı. Zevkle kendimi yatağa bıraktım. Göğüslerini iki eliyle sıkıştırıp inleyerek beni izliyordu. Tekrar kalkıp yüzüne ve göğüslerine bakmaya başladım. Hızla hareket ediyordu. Yanağına sert bir tokat atınca hırslanıp üstüme çıktı. Ben gülerken bulduğu yeri ısırıp sürekli tokat atıyordu. Sonunda iki elinide tutup yere oturttum. Ellerini ve kafasını duvara sabitledikten sonra ağzına girip hareket etmeye başladım. Nefessiz kalana kadar çıkarmıyordum. Çıkarıncada hırsla inliyor küfür ediyordu. Bilekleri dün geceden morarmıştı. Aynı şekilde boynuda. Ellerini bırakıp iki elimle kafasından tutarak girip çıkmaya devam ettim. Bir eliyle taşaklarımı okşarken diğer eli bacağımdaydı. Yine ağzından çıkardığımda eline alıp yüzüne tokat atmaya başladı.
Gülüyor sikimle konuşuyordu. Yine delirmiş gibiydi. Aniden tekrar ağzına sokup hızla hareket ettim. Ağzından akan salyaları eliyle tutup yüzüne sürüyordu. Makyajı dağılmış saçları yüzüne yapışmış bir durumdaydı. Durmayıp devam ettim. Elini vajinasına götürmüş hızla mastürbasyon yaparken aynı hızda ağzına alıyordu.

Dakikalarca ağzını siktikten sonra titremeye başladı. Ben de aynı şekilde boşalmak üzereydim. Hızımı iyice arttırdım. Vücudu sert bir şekilde titremeye başladığı anda bacağıma doğru boşaldı. Ben de aynı anda ağzının içine boşaldım. Yavaş yavaş hepsini yuttu. Siniri geçmemişti. Banyoya gidip elini yüzünü yıkadı. Çıplak bir şekilde yatağa uzandım. Mükemmel hissettiriyordu. Şortunu çıkarıp kucağıma oturdu. Karnıma bakıp parmaklarıyla daireler çiziyor bir şeyler düşünüyordu. Elini tutup öptüm. Gülümsedi.

  • Beni.. istediğin gibi kullanman delirtiyor.
  • Biliyorum Buse. Çok iyi biliyorum.
  • İyi ki benimsin.
  • Sen de öyle güzelim.
  • Bir daha öyle vurursan.. Keserim seni.

Gülümsedim ve gözlerimi yumdum. O da üstüme doğru yattı. Yanağını okşarken ikimizde uykuya daldık..
.

Bir tık çıkmaza girdim. Nasıl devam ettireceğim konusunda. Önerileriniz ve yorumlarınızı bekliyorum.

Torbacı Arkadaşım ve Annem Part 6

-Cumartesi- Saat 21.30
Kömürlükten kurtulup eve doğru gittim cebimde anahtar olduğu için kimseye çaktırmadan direkt içeri girdim ve banyoya gittim.banyoda kameramı unuttuğumu gördüm ve hemen kayıtları kontrol ettim dün ikindi vakitlerinde Kaan annemi duşta sikmişti videoyu açtım ve izlemeye başladım.

-Kayıt-
K:Yaslan duvara gerçek bir erkek vericem sana.

Annem duvara domalır ve kaanın 18 i köklemesiyle çığlık atar,kaan ağzını eliyle kapattıktantan sonra hızlıca girip çıkmaya başladı inlemesinden belli oluyordu aldığı zevk.Kaan içinde çok uzun süre kalmadı kısa süre sonra boşaldı.
Annem diz üstüne çöküp sikini yalayarak temizliyor bir yandanda 31 çekiyordu ve yine çok sürmeden Kaan,oruspusunun ağzına,yüzüne,memelerine boşaldı.

Kaydı kapattıktan sonra şoka uğramıştım bu kadar ileri gideceğini düşünmemiştim hiç derken kapı çaldı ve annem kapıya bakmaya gitti.Gelen misafir şaşırtmamıştı ,kaanın sesini duydum onlar benim evde olduğumu bilmiyorlardı.Gelen seslerden anlaşılacak olursa kaan kapı kapanır kapanmaz annemi somurmaya başlamıştı ve annemde seviyor olacakki inliyordu.İkisini koridordan geçerken duydum yatak odasına gidiyolardı.

Yatak odasına geçtiklerinde bende sessizce banyodan çıktım onları kapıdan dinlemeye başladım.Annemin ağzına veriyor hatta boşnak saksosu çektirip boğuyordu ama yarrağı boğazdan çıkardığında annem olacak oruspunun çıkardığı garip sesler aldığı zevki kanıtlıyordu.
artık izlemeye başlamıştım annemi domaltıp içine girmeye başladı.


Devamı nasıl olsun siz karar verin ben yazayım.
Benim fikirlerim bizimkininde katılması, zorla izletilmesi.
bugün birşeyler çıkarsa yazarım aynı gün içinde.

Çarşaflı Komşum 4

Saçından tutup ağzından sikimi cikarttigimda elinden emzigi alınmış çocuk gibi oluyordu. Bıraktığımda ise tekrar mutlulukla yaliyordu
Bazende ağzından sikimi çıkartıp gövdesinden tutup sikimi yüzüne vuruyordum.
Son kez saçlarından sertçe asılıp yüzüne yaklaştım. Yüzüne bi tokat attığımda ne olduğunu anlayamadan bi tokat daha vurdum
-Soyle şimdi bana nesin sen
İlk basta ne olduğunu anlamadığı yada söylemek istemedigi için cevap vermedi. Yüzüne bi tokat daha yiyince
-Orospuyum
Saçlarını daha sert cektim
-Başka
-Fahiseyim
-Aferin başka
-kölenim
-Aferin sen benim aciz bir kolemsin şimdi ağzını aç
Dediğimi yaparak ağzını açtı. Bir elimle saçından diğer elimle boğazından tutarak ağzına yüzüne tükürdüm. Ayşenur afallamisti. Ne yapacagini bilemez halde yüzüme bakarken parmaklarımın hepsini ağzına soktum. Biraz ağzını parmaklarimla siktikten sonra parmaklarımı tamamen islattim.
-Şimdi kalcalarini bana dön ve kasiklarimdan öperek ayak parmak uçlarıma in en sonunda ayak parmaklarımı em ve yala diyerek emir verdim.
Ayşenur biraz ağlamaklı oldu. Muhtemelen kendini sorguluyordu ben napiyorum diye ama az sonra verilen emiri yerine getirmek için kalcalarini bana döndü ve dilini vücudumda gezdirerek ayak parmaklarıma indi. Ayşenur un pürüzsüz bembeyaz karpuz gibi gotu gözümün önündeydi.
İlk basta birkaç tokat attım kalçalarına. Teni beyaz olduğu için parmaklarımın izi çıkmıştı. Ben tokat vurdukça Ayşenur kısık kısık inliyordu. Tangasini kenara çektiğimde amcigi tüm islakligiyla gözler önüne serilmisti. İki parmağımı amcigina soktugumda Ayşenurun inlemeleri biraz daha belirginlesmisti. Hizli hizli amcigina parmaklarımı sokup cikarttigimda Ayşenur artık ayak parmaklarımı tıpkı küçük bir sik emer gibi emip yalamaya başlamıştı.
Dikkatimi çeken ise aysenuru bu kadar aşağılamam ona daha çok zevk veriyordu ve daha fazla işlanmasina neden oluyordu. Biraz daha amcigini parmaklarimla siktikten sonra Sol elimin bi parmağını da gotune soktum. Ayşenur o anda kısık bir çığlık atıp kalcalarini kasmaya başladı. Artık parmaklarım hem amciginda hemde Got deliginde gidip gelmeye başlayınca Ayşenur yükselmeye başladı ve kısa süre içinde de kasılarak bosalmaya başladı. Bosalmasi bittikten sonra üzerimden kaldırdım. Bende kalktım yataktan
Dolaptan kelepçeleri çıkartıp Ayşenuru yatağa yüz üstü yatirdim. Şaşkın şaşkın benim ne yapacağımı izliyordu.
Ellerini yatağın iki yanına kelepceledim. Bacaklarını kaldırıp yatağın başlığına kelepceledigimde Ayşenur bacakları havada elleri iki yanda duruyordu. Bende yerimi aldım ve sikimi amcigina surtmeye başladığımda Ayşenur gözlerini kapatıp olacakları beklemeye başladı.
Sikimi bi anda amcigina bastirdigimda aysenurdan büyük bir çığlık koptu.
-Nolur yavaş çok büyük bu çok acıyor çıkart nolur yandı.
-Ben senin efendinim efendinden birsey istemek için yalvar ki bende sana istediğini vereyim
-Tolga nolur dur yapma
Biraz daha yuklendim sert bir şekilde sikim yarısına kadar girmişti. Ayşenur bu defa daha şiddetli bir çığlık atıp ellerini bacaklarını kurtarmak için cabaliyordu ama başarısız oluyordu.
-Ben senin efendinim Tolga değil bana kölem gibi davranacaksın
-Efendim nolur yavaş çok acıyor nolur dur bekle yavaş yavaş alışmam gerekiyor nolur
Biraz bekledim sonra yavaş yavaş geri çekip tekrar girmeye başladım. Bunlari yaparken hiç acele etmiyordum. Artık aysenurda alışmış ki zevk alıyordu. Aysenurun zevk almasıyla daha çok islanmisti. Buda giriş çıkışımi dahada kolaylastiriyordu. Kısa zamanda köküne kadar sokmustum artık. Biraz hizlanmaya baslamistim. Ayşenur artık inlemelerini kontrol edemiyor çığlıklar atıyordu. Kısa sürede de ikinci orgazmini oldu. Bu defa diğerinden daha siddetliydi. İşer gibi bosaldigi için yatak falan sırılsıklam olmuştu.
Bosalmasi bittikten sonra sikimi amindan çıkartıp. Bacaklarini kelepcelerin izin verdiği kadar ayırdım ve Got deliğine dayadım. Amcigindan aktığı orgazm suları fazlasiyla Got Deliğini islatmisti. Çok kaygandi. Biraz bastirdim ama girmedi. Ayşenur da kendini kasıyor gözlerini kapatıp dudaklarını isiriyordu. Biraz ugrasmamla kafasını gotune soktum. Yavas yavaş yuklenmemle milim milim içine kayiyordum.
Ayşenur da izin veridkce kasilmalarini bırakıyor bıraktıkca daha da ilerliyordum Got deliginde. Artık yarısına kadar geldiğimde geri çıkartıp tekrar giriyordum. Her girdiğimde de biraz daha fazla giriyordum içine. Kısa sürede artık kasiklarim yapismisti. Ayşenur da alışmış olacak ki artık çığlıklarıyla birlikte yalvariyordu.
-Evet durma nolur devam et diye yalvariyordu. Artık bende daha fazla dayanamiyordum. Aysenurun da bosalmasi için bir yandan da bizirini oksuyordum. Kısa sürede yükselmeye başladı.Ayşenur tekrar bosalmisti. Bende içinden çıkarak yatakta dikildim. Sikimi birkaç oksamamla birlikte tüm spermlerimi aysenurun üzerine düzensiz olarak boşalttım. Biraz bekledikten sonra çişimi üzerine yaptigimda Ayşenur ne olduğunu anlamadan çığlık atmaya başladı
-Ne yapıyorsun orospu cocugu kes şunu
-Sus orospu kapa çeneni diye bütün çişimi üzerine boşalttım.
Daha sonra aysenurun ellerini ve ayaklarını çözdüğümde kosarak tuvalete gitti. Icerden önce kusma sesleri geldi. Sonrada hıçkıra hıçkıra ağlamaya başladı.
Hiç oralı olmamıştım. Bi sigara yakıp beklemeye başladım.

Çarşaflı Komşum 3

Hersey istediğim gibi gidiyordu. Büyük bir merakla bekledim. Artık herseyi göze almıştım.
Aradan yarım saat sonra Ayşenur oyuna girdi. Hemen beni oyunda odaya davet etti. Girer girmez yalvarmaya başladı.
-Ayşenur senden istediğimi alana kadar yalvarsan da boş kabul ediyorsan evimde seni bekliyorum. Kocanin gelmesine daha çok zaman var gel evimde başka şekilde konuşalım
-Hayir istemiyorum birsey
Sen bilirsin diyerek oyundan çıktım. Hemen yatak odama geçerek üzerimdeki bütün kıyafetlerimi çıkarttım. Duşa girdim temizlik yaptım. Duştan çıktığımda hem kapım hemde telefonum çalıyordu. Baktım ikiside Ayşenur du. Üzerimdeki havluyu çıkartıp çırılçıplak kapıyı açtığımda Ayşenur Hemen arkasını döndü
-Napiyosun sen yaa.
-Çok konuşma gir içeri
Ayşenur hicbisey demeden içeri girdi. Oturma odasına geçti. Bende Hemen arkasından girdim. Koltuğa oturdum. Ayşenur ayakta dikiliyor yere bakıyordu sadece.
-Hadi soyun
-Olmaz
-Sen bilirsin sıktır git o zaman evimden
Hicbirsey demeden ağlamaya başladı. Hem ağlıyor hemde basindaki çarşafın parçası olan tesedduru cikartiyordu.
Tesettürü cikarttiginda ilk defa canlı olarak saçlarını ve yüzünü gördüm. Kara kara zeytin gözleri. Çevresine çektiği rimel ağladığı için gözlerinden akmış. Uzun siyah gür saçları dalgalandi. Arkama yaslanıp keyifle onu izledim.
-Aferin ne kadar söz dinlersen o kadar az canın yanar sende zevk alırsın. Şimdi üstündekini çıkart
Yine ağlamaklı şekilde üzerini cikarttiginda beyaz sutyeni dolgun memelerini sıkıştırmış memeleri sutyeninin üzerinden taşıyordu. Bembeyaz süt gibi teni pürüzsüzdü.
-Çok güzel şimdide eteğini çıkart.
-Dalga mı geçiyorsun ne yapacaksan bi an önce yap Allah belanı versin istediğini al sonrada rahat bırak beni
-Sen benim kölemsin artık ne istersem yapmak zorundasın. Şimdi ne diyorsam onu yap çıkart eteğini
Tek hamlede kenarlarından tutup asagiya indirdi. Etek ayaklarına düştüğünde vücudu harika görünüyordu. Altina giydiği beyaz tül tarzı iç camasirindan amcigi çok hafif belli oluyordu.
Karşısında sikimi tutup oynamaya başladım.
-Şimdi yavaşça arkanı dön kalcalarini görmek istiyorum
Dediğimi yine yaptı ama ağlaması daha da artmıştı. Artık hıçkırarak ağlıyordu. Ama benim umurumda değildi. Tangasi ince ipten ibaretti kalcalarinin arasında kayboluyordu. Kalcalarini iki yana ayırmış bir şekilde kaybolmuştu arasında.
-Off Kocan ağzının tadını biliyormuş harika kalcalarin var Ayşenur şimdi domal ve kalcalarini olabildiğine ikiye ayir
-Tolga sen benle oyun mu oynuyorsun ne yapmak istiyorsan bian önce yap gitmek istiyorum. Daha fazla dayanamıyorum bu duruma.
-Çok konuşma ben ne zaman istersem o zaman gönderirim şimdi dediğimi yap yada topla kıyafetlerini sıktır git burdan.
İçinden söylenerek dediğimi yaptı. Domalip bembeyaz kalcalarini iki yana açtığında tanganin ipinin bile kapatamadigi Got deliği ortaya çıktı. Çevresindeki hafif morluk bile o kadar güzel duruyordu ki dayanamayıp arkasına yanaştım ve kasiklarindan tutup dilimi Got deliğine soktum. Dilim Got deliginin çevresinde ve içinde gezdikce Ayşenur da kalcalarini iki yana daha fazla ayırıp arkaya doğru bastiriyordu kendini.
Biraz yaladiktan sonra ayağa kalktım arkasından kalçalarına sikimi sürterek.
-Kalk şimdi ayağa doğrul.
-Ayşenur kalktığında sikimin kafası kalcalarinin arasında kalmıştı. Arkadan sutyeninin kopcalarini çözerek memelerini serbest bıraktım. Kollarının altından ellerimi sokarak memelerini avucladigimda Ayşenur gözlerini kapatmış bütün vücudunu geriye doğru atmıştı. Sol elim memesini avuçlarken sağ elimi göbeğinden yavaşça okşayarak aşağı doğru indirdigimde Ayşenur ellerimin altında titriyordu. Elimi tangasinin altina sokup amini avucladigimda ıslanmış olduğunu farkettim. Orta parmağımı amciginin içine soktugumda Ayşenur bacaklarını biraz açıp bana yardımcı oldu. Dudaklarını isiriyordu. Sol elimdeki memesini canını yakarcasına sert bir şekilde siktigimda
-Ahh acıyor napiosun. Hadi yatak odana gidelim burda olmaz
Kulak memesini emerek sessizce kulağına fısıldadım.
-Sstt yatak odama geçip kendini bana siktirmen için önce her dediğimi itiraz etmeden yapmak zorundasın.
-Ne istiyorsan yapıyorum zaten hadi nolur bak Ahmet gelir
-Bırak kocanı şimdi şöyle bana yatak odama geçip kendini bana siktirmek istiyor musun.
-Evet Off hadi Tolga nolur
-O zaman söylediklerimi iyi dinle şu dakikadan itibaren tüm kişiliğini karakterini kapının önünde bırakıp gireceksin o odaya dediklerimi de harfi harfine yapacaksın. İstemiyorsan hard disk masanın üstünde şimdi alıp gidebilirsin. Kalırsan herseye katlanmak zorundasın ama emin ol zevk alacaksin.
Ayşenur bi süre düşündükten sonra hicbirsey demedi
Gel benimle diyerek elinden tutup yatak odasına götürdüm. Yatağa yattım Ayşegül yatağın ucunda ne yaptığıma bakıyordu.
-Önüme gel diyerek emir verdim. Yatağın kenarından tırmanarak sikimin hizasına geldi.
-Dur şimdi orda sikimi ağzına al
Eğilip sikimi tuttu. Ağzını açıp sikimi emmeye başladı. Saçlarından tutup canı yanacak şekilde sert bir şekilde cekerek ağzından sikimi kurtardım.
-Hayir böyle değil sen bi orospusun ve bi orospu gibi yalayacaksin
-Tolga abartma istersen
-Ne diyorsam onu yapacaksın şimdi ne diyorsam onu yap ve bi orospu gibi davran
-Saclarimi bırak canım acıyor
-Daha çok canında ruhunda acıyacak bugün
Diyerek saçlarını bıraktığımda Ayşenur tekrar sikime yumuldu ama bu defa ağzının yanında dilinide muhteşem bir ustalıkla kullanıyordu.

Çarşaflı Komşum 2

Ertesi gün Ahmet abi aradı.
-Tolga kolay gelsin dostum. Naptin bizim bilgisayarı
-Abi bakamadım daha işlerin yoğunluğundan
-Ne zaman bakarsın peki yengen evde yalnız kaldığı için canı sıkılıyor da ondan sor demişti.
-Bu akşam müsait olduğumda bakarım abi isim bitince de teslim ederim
-Tamam şey Tolga bizim anı için sakladığımız fotoğraflar vardi. Onlarıda görebiliriz değil mi.
-Malesef abi bilgisayarı açmam için reset atmam lazım oda beyninde kayıtlı herseyi siler bir daha da göremezsiniz
-Napalim sağlık olsun diyerek telefonu kapattik.
Aklınca Ahmet abi ağzımı arıyordu. Hemen eve geldim. Bilgisayarı açıp oyunu actim. Bende kendim başla isimle hesap açtım. Onların hesabını da ekledim. Hesabında binlerce kişi ekli olduğu için benim hesabımı anlamazdi.
Bilgisayardan herseyi sildim. Bütün herseyide bana ait olan hard diske kaydettim. Sonrada biraz süre geçtikten sonra ahmet abilerin kapıyı çaldım.
Kapıyı Ahmet abi acti Ayşenur da arkada bekliyordu.
-Abi bilgisayarı hallettim. Fazlasiyla virüs bulaşmış bi tane anti virüs programı indirdim. O korur bilgisayarı
-Tolga çok sağol kardeşim yaa harikasın gel biseyler ikram edelim
-Yok ben rahatsız etmeyim diyerek teklifi geri çevirdim.
Evime gelip hemen oyuna girdim. Bekledim ama açılmadı. Ertesi günü öğlene kadar oyunda bekledim ama açılmadı. Eve dönerken hesabın açık olduğunu farkettim. Tam o anda Ahmet abilerin dükkanın önünden geçtiğim için Ahmet abi seslendi.
Bu oyundaki Ahmet abi olmadığına göre kesin Ayşenur du. Ahmet abiyle biraz sohbet ettikten sonra işimin olduğunu söyleyip hemen eve geldim. Baktığımda Ayşenur un ayakkabıları evin önündeydi. Hemen eve girip istek attım. Birkaç isteğimden sonra geldi. Hemen oyuna girdim. Mikrofonu kapali olduğu için konusmuyorduk. Sadece yazisiyorduk.
Birkaç defa oyun oynadık birlikte. Sürekli yazisiyorduk. Bana kendisini ezgi olarak tanıttı. Sohbetimiz ilerledikçe ilerledi. Ama hiçbir zaman sesini açmadı hep yazisarak konuşuyorduk. Artık aklım fikrim Ayşenur olmuştu.
İlerleyen zamanlarda sesini açmasını istedim. Fakat kabul etmedi. Birkaç ısrar etmeme rağmen acmayinca
-Ayşenur hanım ya sesinizi açarsınız yada Ahmet beye burada oyun oynayıp erkeklerle konuştuğunu anlatırım dediğimde
Büyük bir telaşla sesini açıp
-Sen kimsin de Ahmeti beni tanıyorsun
-Ben seni çok yakından tanıyorum. Her gece senin hayalinle uyuyorum dedim. Beni tersleyerek kapattı. Evde Ahmet abi olmadığı için hemen çıkıp kapılarını çaldım. Yine her tarafı sarili şekilde kapıyı açtığında

  • Ahmet bey evde yok tolga bey gelmedi henüz
    -Ben Ahmet abi için gelmedim senin için geldim.
    -Nasıl yani ne demek istiyorsun sen
    -Kapı önünde mi konusalim bütün komsular duysun mu yoksa içeri geçelim mi
    -Sana kocam evde yok dedim ne diyeceksen burda de kimseden saklim yok
    -Demek saklin yok öyle mi peki ben evime geçiyorum konusmak istersen gelirsin kimseden saklanacak birsey yoksa herkes de senin fotoğraf videolarını öğrensin hatta Ahmet abi de oyunda erkeklerle sohbetini öğrensin diyerek arkamı döndüm eve gitmek için.
    Kolumdan tutup hızlıca asıldı beni kendine
    İlk defa gözlerini gördüm. Kara büyük gozleriyle bana bakıyordu. İçinden alev çıkıyordu.
    -Ne demek istiyorsun lan sen ne fotoğrafı ne videosu
    -Bana sakın bi daha sesini yükseltme konusmak istiyorsan duş önüme gir benim evime yoksa seni yatırıp şuracıkta sikerim diyerek tehdit ettim. Kolunu tutmuştum.
    -Kolumu acıtıyorsun bırak beni
    -O zaman insan gibi gir evime dedim. Hicbirsey demeden evinin kapısını kapatıp evime girdi. Kapıyı kapatır kapatmaz koridorda dikiliyordu
    -Ne söyleyeceksen hadi söyle Ahmet gelir beni burada görürse kötü olur.
    -Merak etme kocanin gelmesine daha çok var geç otur içeriye konusacaklarimiz uzun.
    Geçip tekli koltuğa oturdu ama tedirginliği her halinden belliydi.
    -Seni uzun zamandır takip ediyorum Ayşenur fiziğinde çok güzelmiş
    -Ne saçmalıyorsun sen nerde göreceksin sen benim fizigimi
    -Valla bilgisayarınızdan benim için çok değerli şeyler çıktı diyerek birkaç fotoğrafını gösterdim.
    -Allah belanı versin Ahmet senin Tolga sil çabuk onları ahmetin salakça oyunlariydi onlar kayda almış birde.
    -Senin bu fotoğraf videolardan haberin yokmuydu
    -Ahmet onları geri siliyorum diyordu hep
    -Demekki silmemis bana saklamis seni Ahmet abi bende istiyorum seni Ayşenur
    -Allah belanı versin ne saçmalıyorsun sen defol git diyerek büyük bir sinirle yerinden kalkarak kapıya doğru yöneldi. Arkasından
    -İyi düşün Ayşenur ya istediğimi verirsin yada izlediğiniz porno sitelerinde kendinizi izlersiniz
    Hicbirsey demeden kapıyı çarptı çıktı.

Çarşaflı Komşum 1

Merhaba Arkadaşlar Güzel bir Seri olacağını Düşündüğüm Bir hikayede Ben Paylaşıyorum Keyifli Okumalar

Merhaba adım Tolga
1.70 boylarında Esmer mavi gözlü 80 kilolu 28 yaşında bekarim. Ankarada yaşıyorum.
Kendi Bilişim şirketim var. Kaldığım daire kendimin, sizlere karşı komsumla başımdan geçen bir anıyı anlatmak istiyorum.
Karşı komşum Ahmet abi benden 10 yaş büyük giyim üzerine konfeksiyon dukkani var. Evli hiç çocukları olmamış. Eşi Ayşenur Ahmet abiden 7 yaş küçük 31 yasinda çarşaflı tuhaf birisidir. Çoğu kez apartmanda karşılaşmamıza rağmen yüzüme bile bakmazdi. Başı hep yerde olduğu için gözlerinin rengini bile bilmezdim.
Ara ara bekar olduğum için Ahmet abi akşamları yemek getirirdi. Ama evlerine hiç girmedim. Bazen de Ayşenur memlekete gittiği zaman Ahmet abiyle akşamları bizde oturup birkaç defa icmisligimiz vardi. Ayşenur ne kadar sofu olsada Ahmet abide tam tersine bi adamdı.
Yatak odalarımız bitişik olduğu için çoğu gece seslerini rahatlıkla duyabilirdim. Bu yaşlarına rağmen aktif bir seks hayatları vardi. Hep çevremdekiler derlerdi kapali kadınlar daha azgın oluyor diye ama hiç inanmazdım. Bana göre değildi bir kapali kadınla birlikte olmak. Benim daha çok teşhirci kadinlar tercihim olurdu.
Çok tahrik olurdum. Seks de sert seven sınırları olmayan birisiyim. Çoğu takıldığım kız arkadaşımı gecenin sonunda pert olmuş bi şekilde bırakırdım. Kadınları aşağılamak çok mutlu ederdi

Birgun akşam evde oturup tv bira falan takılırken kapım çalındı. Kapıyı açtığımda Ahmet abi elinde lap topla
-Ya Tolga kusura bakma kardeşim bizim bu bilgisayar bozuldu da bi bakma şansın varmi. Tanımadığımız bilmediğimiz birisine de götürmek istemiyoruz. Senin işin olduğu için aklıma sen geldin.
-Tabi abi bakarım gel geç bende bira iciyordum sana da ısmarlayayım
-Yok gideyim ben evde hanım bekler. Ne kadar surer peki
-Valla abi bakmadan bisey diyemem ama işimi halledince sana haber veririm dedim.
Elinden laptopu alıp içeri girdim. Can sıkıntısına hemen başına oturup baktım.
Bilgisayar acilmiyordu. Birkaç işlemden sonra actim. Fazlasiyla virüs bulaştığı için de bilgisayara zarar veriyordu. Önce virüsleri temizledim. Girilen İnternet sitelerinden olduğunu anladım. Silmek için açılan sitelere girdiğimde hepside pornografik sitelerdi. Şaşkınlıkla oturup bütün girilen siteleri incelemeye başladım. Hepside porno siteleri girilen saatler hep gece saatleriydi. Bu saatlerde de genelde Ahmet abiyle eşinin seks yaptığı seslerinin bana kadar geldiği saatlerdi. Videoları izlemeye basladim. Dikkatimi çeken videoların hepsi de ya es degistirme ya karısını siktirme videosuydu. Birkaç tanesinde de çiftin aralarına aldığı erkekle sevisme videosu vardi. Aralarına aldıkları adam hem kadını hemde erkeği sikiyordu.
Şaşkınlıkla bütün videoları izlemeye basladim. Nasil olurda bu çarşaflı kadın ve adam böyle videolar izleyebilir diye düşünmeye başladım. Bilgisayarı biraz daha karistirdigimda silinen video ve fotoğraflar gördüm. Hepsini geri yükleyip tek tek açtığımda sok oldum
Hepsinde de Ahmet abiyle karisi arasında geçen ciplak fotograflardi. Aralarında sevistikleri videolarda vardi. Fotograflari tek tek açıp incelemeye başladım. Aysenurun fizigi tüm çıplaklığıyla gözler önündeydi. Çarşafla bütün vücudunu kapatıp koruyan kadının harika bir fizigi vardi. Meğerse çarşaf altında bir hazine gizliyormus. Vücudu güneş bile görmediğinden dolayı bembeyazdi.
Tek bir gram bile yağ yoktu. Vücudunda sarkan hiçbir yeri yoktu. Vücudunu öyle güzel bakmış ki çarşafın altında tasbebek birisi vardi. Birkaç videoda da takmayla Ahmeti sikiyordu Ayşenur
Bütün fotoğraf videoları hard diskime kopyaladım sildim herseyi sonrada. Alışveriş sitesindende verdiği siparişleri gördüm. Takmalar dildolar vibratorler anal plug seksi gecelikler tangalar oyun setleri kirbac kelepçe hersey sipariş etmişler. Hepside teslim edilmiş. Herseyinin fotoğrafını çektim. Kayıtları aldim.
Meğerse benim komşularımda ne cevherler varmış da ben farkında değilmişim. Biraz daha karistirdigimda pubg oyununa kayıtlı olduğunu gördüm. Bunu yapan Ayşenur olamaz diye tahmin ettim. Kesin Ahmet abi karısından habersiz oyuna girip oynuyor diye düşündüm.
Saate baktığımda gece sabaha karşı 5 olmuştu. Kaç defa aysenurun vücuduna bakarak videolarını izleyerek masturbasyon yaptım hatırlamıyorum.

Ben ve sevgilim beyza bölüm 12

Utanıyordum az önce hayvan gibi sikilmisti ve ben sadece 30 saniye dayanabildim üzüntülü durdugumu anlayip;

-aşkım sorun değil normal bu tarz şeyler öncesinde azdigin icin zaten bosalmaya yakindin

Bu sözleri icimi rahatlatmisti onu neden sevdigimi bir kez daha anlamistim.

Ikimizde rahatlamış sekilde yatakta uzanıyorduk o mustafayla olan seksinden sonra bense onun beni boşaltmasıyla çok rahat hissediyordum artık yatma vakti gelmişti artık günler neler getirir bilinmez ama simdi uyumak istiyordum bekide günler sonra ilk kez bu kadar rahat uyuyacaktım onu önce öptüm sonra arkasından sarılarak uykuya daldım.

Sabah kalktigimda beyza hala uyuyordu bir süre onu izledim hala gözümde bebek gibiydi onu çok seviyordum yerimden kalktım üzerime bir seyler giyip odadan çıktım sessiz olmaya çalışıyorum çünkü ona sürpriz kahvaltı hazırlamak istiyordum.

Yaklaşık yarım saat sonra mustafa kalkıp yanıma geldi;

-Günaydın kanka

-Günaydın kanka

-bu sabah erkencisin

-beyza uyuyordu bu sabah kahvaltiyi ben hazirlamak istedim

-hmm anladım ben bi duş alsam olur mu

-tabi ki istedigin gibi takıl

Sanırım dünkü sikişten sonra duş alma ihtiyaci duyuyordu mustafa önce odasina sonra banyoya girdi ben bu sırada hala kahvaltı hazirlamaya devam ediyordum tam o sırada cikarttigim seslere uyanmis olacak ki beyza yanima gelip arkadan sarildi;

-Günaydın aşkım

-Günaydın sevgilim

-hayırdır bir sey mi oldu kahvaltı hazirliyorsun

-sana sürpriz yapmak istedim bana dün gece çok güzel bir gece yaşattın

-ayy çok sevindim ben bi tuvalete falan gidip geleyim

-banyoda mustafa var

-hmm daha iyi

-yine aklinda neler var acaba sabah sabah

Hiç cevap vermeden beni bir kez daha öpüp banyoya gitti. Artık ikimizde sevdigimiz şeyleri buldugumuz için ona müdahale etmiyordum o içinde ki teşhirciligi sex aşkını keşfetmisti ben de icimde ki onu izleme onu paylaşma duygularimin farkina varmistim.

Kahvalti isim bitmis oturuyordum yaklaşık 20 dakika sonra önce beyza çıktı yanima gelip öpücük verdi;

-off aşkım çok acıktım

-ee anlatmayacak mısın

-önce yemek yiyelim aşkım

-tamam mustafayi bekleyelim

10 dakika icinde mustafa çıkıp dogruca odasina gitti giyinip masaya geldi artik kahvalti icin hazirdik sessizce yemegimizi yiyip bitirmistik o an da beyza;

-askim masayi ben toplarim siz oturun içeride

-tamam aşkım

-benim sınava çıkmam gerekiyor o yüzden direkt gidiyorum

-tamam kanka benim anahtarlarımı al gelince kapıda bekleme başarılar dilerim

-başarılar mustafa

Ben kalktım oturma odasina geçtim mustafa odasindan cantasini ve esyalarini alıp okula gitti bir süre sonra beyza islerini halledip yanima geldi;

-ee hadi anlat

-görüyorum ki artık cok meraklısın

-sana çok azıyorum çünkü

-banyoya girdim mustafa duş alıyordu üzerimi cıkartmadan yanina yaklaştım beni görünce suyu kapattı önce dün gece için teşekkür etti hayatinin en iyi gecesiymis yaklaştım ve öptüm aşağı doğru bakınca sikini gördüm yine azdım önce elimle kavradim o sırada mustafayla öpüşüyorduk sonra sikini yalamayi çok istedim diz çöktüm sikiyle ayni hizaya gelmiştim mustafa once sikini yüzüme sürdü ve sikiyle yüzümü tokatladi daha sonra elimle kavrayip agzima aldim her noktasini yaladigima emin olarak sakso çektim.

-bu kadar mı

-evet başka ne olmasini istiyordun

-nerene boşaldı

-agzima bosalacakti ben de banyoda ki kirli kulodumdan birine boşalmasını söyledim neden dedi ben de ona berk banyoya girince kullanir dedim

-ahh neden ona benim hakkimda böyle bilgiler veriyorsun ki

-Yoksa utaniyor musun

-neden utanmayayım

-dün gece döllenmis amcigimi yalarken böyle demiyordun

-o zaman farklıydı

-bugün arkadaslarimla dışarı cikacagim akşam gelirim

-tamam aşkım

Odasina gitti giyindi hazirlandi daha sonra yanima gelip dudaklarimdan öptü ve anahtarlarini alıp çıktı evde tek kalmıştım mustafa okula gitmişti beyza arkadaşlarıyla buluşacaktı bense televizyon karşısında oturuyordum yaklaşık 2 saat kadar odada takıldıktan sonra aklıma duş almak geldi önce odama gidip temiz kıyafetlerimi hazirladim havlumu aldim ve duşa girdim suyun altına girip düşüncelere dalmiştım sonra aklıma beyzanin bıraktıgı külot geldi kirli sepetine baktım en üstte duruyordu siyah dantel işlemeli kuloduydu hala hafif nem vardi hediyeyi geri çevirmek olmazdı elime aldım zaten sikim aninda taş gibiydi bu külodun bu hale nasıl geldigini hatırlamak sikimi taş gibi yapmıştı sikimi oksamaya başladım külodu burnuma götürdüm ve koklamaya başladım yoğun bir koku içerisinde farklı korkuyordu yalan söyleyemeyeceğim bu koku artık beni çok azdırıyordu bir yandan koklayıp bir yandan sikimi oksamaya devam ettim son bir haftayi düşünmeye başladım kafamda porno düşünmekten farksızdı her anı daha cok azmama neden oluyordu son bir nefes aldım ve titreyerem boşaldım vücudum rahatlamıştı ama bosalmanin etkisi vücudumda duruyordu beyza sabah mustafayi saksoyla boşaltmisti beni ise mustafanin döllerini akıttıgı kulotla bas başa bırakıp dışarı çıkmıştı suyun altinda yaklaşık yarım saat kadar oturdum sonra kalkıp duşumu alıp havluya sarınıp banyodan çıktım mustafa oturma odasindaydi göz göze geldik bana bakarak;

-hediyeni kullandin mi ?

İyi okumalar

Altın Kapı 1

Altın kapılar . Devasa altın kapılar. Tavandan zemine kadar . Üzerlerinde erotik bir sahneyi betimleyen kabartmalar .Ardından gelen herkim olursa olsun , köle ya da kral , köylü ya da tüccar , sen yada ben fark etmez o yavaş ve gıcırtılı, insanın zihnini kilitleyip çevredeki başka hiç birşeyle ilgilenmesine izin vermeyen o iki kapı ortadan ikiye ayrılıp yavaşça açılmaya başlıdığında , bu uzun seramoni başladığında herkesin tek bir noktaya odaklanmısını sağlar. Tecrübeli olanlar kapı açıldığında nasıl bir manzarayla karşılaşıcağını bilir ve kendisini hazırlar.Ama bunların sayısı pek azdır . Kendisine doğru bakan, yeşil, mavi, ela, kahverengi, kehribar ve hatta mor ve kırmızı gözler tek bir noktaya odaklanmıştır, muhteşem güzellikteki bu gözler kesksin bakışlarıyla maruz kalan kişinin adeta derisini yarıp ruhuna dokunur ve hevesli,heyecanlı ruh kaynamaya başlar. Bu bakışları fark edenin özleri parlar ,elleri titrer, ağzının suyu akar, yüzü kızarır. Bütün bunlar başlangıçtır . Kapı yavaşça kapanır ve bundan sonra kaynayan ruh taşmaya hazırdır ve ruha bakan gözler bunu bilir. Beyaz mermerden zemin cilalı ve parlaktır. Soğuk ve kuru mermer zemine çıplak ayaklarıyla basan yeni gelen kapının tam karşısındaki duvarın önünde duran baş ucunun iki yanında uçsuz bucaksız yemyeşil bir çayir ve mavi gökyüzüne bakan iki cam bulunan yatağa hemencicik ulaşmak ve yatağın üzerinde onu bekleyen ödülüne hemen kavuşmak ister. Yatağa yan uzanmış yedi güzeller güzeli kız aklını başından alır.
Kızların onun içindeki bu şehveti fark etmesi uzun sürmez ve hepsi birden kıkırdamaya başlar.Uzun boylu ve yaptığı işten ötürü atletik bir yapıya sahip yeni gelen daha öncekiler gibi değildir. Bunu kıkırdayan kızlara doğru birden bire harekete geçmesinden ve yatağa doğru azgın bir tay gibi koşmasından anlayabilirsiniz. Kızların sesi birden kesiliverir ve yüzlerini şaşkınlık yansıtan mimikler kaplar. Genç adam artık yataktadır. Kızların yüzündeki şaşkınlık kaybolur . Artık zaman gelmiştir. Bu sefer o renkli gözleri çevrleyen yüzler kızarmaya şehvet imareleri göztermeye başlar. Genç adam kızlardan birinin kalçasını sağ eliyle kavrar ve kendine doğru çeker diğer eliyle aynısını başka bir kıza yapar. Kızlar adamın iki yanınıda dizleri üzerine çökmüstür. Adam iki eliyle kızların yumuşak kalçalarını sıkar ve okşarken kızlar adamın yanaklarını öper. Başka bir kız, mor gözlü olan adam giydiği kahverengi ,kir ve leke içindeki pantolunu aşşağı indirir ve adamın penisini öpmeye başlar. Ardından kırmızı gözlü olan ayağa kalkar . Bacaklarını açarak adamın penisini yalayan kızın üstünde dikelir ve eğilerek adamın duğanı öpmeye dilini suratının etrafında gezdirmeye başlar. Kalan kızlar adam sırtını öper ve vücudunu okşar. Bir süre böyle devam ettikten sonra adam ani bir hamle yapar penisini önündeki kızın ağzından çıkarır. Sağ tarafındaki mavi gözlü sarı saçlı kızı yatağa devirir. Kendinden geçmiş bir halde penisini kızın içine sokar. Artık kızın üstündedir. Hızlı bir şekilde gir çık yapmaya başlar. Altındaki kız tahrik edici inlemeler çıkarır. Vajinaya indirilen her bir darbede yataktan gıcırtı sesleri yükselir. Kendinden geçmişcesine seks yapan adam eliyle dokunabilecği vucudunu hissedebilecği bir kız arar ama bulamaz. Altındaki kıza bakar kız zevketen ağzı açık bir haldedir ama sesini duyamaz, etrafına bakınır ama kimseyi göremez diğer kızlar kaybolmuştur.
Tek biri hariç hiç bir ses duyamaz olmuştur. Gıcırtı sesi . Sanki ses her seferinde daha yakından geliyomuş gibi hisseder. Ses yaklaşır ve büyür.Ve birden gözleri kamaşır.
Heryer bembeyazdır. Odasının camından içeri akan güneş uykudan yeni uyunmış gözlerini kamaştırır. Kendine geldiği zaman baş ucunda dikilen ve içinde içi boş demirden bir bardak tutan annesini görür.

Annemin Gizli Hayatı-9

Yatakta boxer’la öylece yatıyordum. Evet Mert Bey dedi annem seninle ilgilenme vaktim geldi. Kalbim ağzımdan çıkacak gibi atıyordu. Gelip yatağın kenarına oturup ellerini göğsümde gezdirmeye başladı. Tırnaklarıyla şekiller yapıyordu vücudumda. Yavaş hareketlerle sikime kadar ulaştı ve sikimi okşamaya başladı. Doğrulmak istedim ama elleriyle beni hafifçe itti, sakin olun Mert Bey dedi, sıra size de gelecek. Öyle olsun bakalım diye cevap verdim ve ellerimi kafamın arkasına alıp tekrar uzandım. Üzerime doğru eğilirken elini boxer’dan içeri sokup sikimi güzelce kavradı. Önce boynumu sonra dudaklarımı öpmeye başladı. Bir taraftan o narin elleriyle sikimi çok tatlı okşuyordu. Birden üstüme doğru çıkıp dizlerimin üzerine doğru oturdu ve iki eliyle boxer’ımı indirdi. İyice üstüme uzanıp göğsümü, köprücük kemiğimi tüm vücudumu küçük küçük öpücüklere boğmaya başladı. Aşağı doğru öpe öpe iniyordu. Ben kendimden geçmiştim adeta. Sikime kadar geldiğinde birden sikimi köküne kadar ağzına soktu. Küçük bir öğürmek refleksi gösterdi sikim gırtlağına değince. Ve sonra tekrar yalamaya başladı. Bu işi inanılmaz iyi yapıyordu sikim ağzındayken öyle güzel emiyordu ki kendimi zor tutuyordum. Bir taraftan elleriyle taşaklarımı okuşuyordu. Ben iki elimle kafasını tutmuş saçlarını okşuyordum. Onun haberi yoktu ama annemin yatakta neyi sevdiğini çok iyi biliyordum. Amına koyduğum çok iyi yalıyorsun diye dişlerimin arasından sert bir ses tonuyla mırıldandım. Birden durdu… Bir an hoşuna gitmedi diye düşündüm ama öyle mi diye cilveli cilveli baktı bana doğru bu sırada da eliyle sikimi sıvazlıyordu. Yeter artık bu kadar kontrol sana dedim ve birden doğruldum. Annem şaşırmıştı. Saçlarına yapıştım birden kafasını iyice yukarı kaldırıp boynunu öpmeye başladım. Canının yandığına emindim ama hiç ses çıkartmıyordu, bundan hoşnut olduğu çok belliydi. Onu yatağa doğru ittirip resmen üstüne çullandım. Bir taraftan öpüyor bir taraftan dışarı çıkarttığım meme uçlarını parmaklarımla sıkıyordum. Amına kadar inip yumuldum harika bir tadı vardı, daha şimdiden sırılsıklam olmuştu orospu. Kafamı okşamaya başladığında birden kaktım, ne olduğunu anlamaya çalışıyordu ki dolabımdan bir kemer aldım. Mert ne yapıyorsun demeye kalmadan bileklerinden tutup kemerle bağlamaya başladım. Sen beni delirtecek misin diye inlemeye başladı ellerini yukarıya kaldırıp yatağımın başlığına bağladım. Önce baş parmağımla dudağını biraz silme hareketiyle yana doğru çektikten sonra çok kuvvetli olmayan ama çok yavaşta olmayan bir tokat attım. Güldü, sen neymişsin ya öyle dedi. Sus diye emir verdim. Sadece sırıtıyordu, gözlerinde adeta şehveti görüyordum.

Tekrar amını yalamaya başladım. Dilimle klitorisini uyarırken ufak ufak parmaklıyordum. Beli yukarı kalkmış titremeye başlamıştı. Doğruldum. Dizlerimin üzerinde ufak ufak sikimi sıvazlayarak anneme bakıyordum. Üzerinde doğru eğildim. Öce sikimi içine yerleştirdim ve boğazından tutup sikmeye başladım. Annem altımda resmen inim inim inliyordu. Arada boğazını bırakıp tokat attığımda hırsla karışık bir çığlık atıyordu. İkinci tokatımdan sonra evetttt dedi, sik beni, vurrr, aşkımmm arka arkaya söyleniyordu. Seher ablanın geri gelme ihtimalinden dolayı çok uzatmamam gerektiğini biliyordum ama doyamıyordum da.

İçinden çıkıp onu bir çırpıda ters çevirdim. Bağlı olan elleri de çapraz hale gelmiş hareketi iyice kısıtlanmıştı. Doggy pozisyonundaydık. Onun haberi yoktu ama götünü ilk kez tokatlamayacaktım. Sikimi yerleştirip girip çıkmaya başladım. Kafasını yatağa gömmüş çığlıkla atıyordu. Ben götünün bir lobunu sıkıca tutmuş olabildiğince sert giriyordum. Orospu seni, aldın mı istediğini kevaşe diye küfürler ediyordum. Ben küfür ettikçe annem oh diyordu. Götüne sağlam 2-3 tokat attım. Bir şeyler söyledi ama kafasını yatağa gömdüğü için anlayamadım. Saçlarına yapıştım tekrar kafasını yukarı kaldırıp ne dedin dedim. Delirtiyorsun beni mert dedi. Sike sike delirteceğim seni dedim. Artık gelmem gerekiyordu çünkü Seher’in ne zaman geleceğini bilmiyorduk. Boşalıcam ben dedim. Yine yatağın içinden boğuk boğuk konuşuyordu. Kafasını kaldırdım. İçime boşalma sakın dedi. Çıktım içinden. Yataktan indim annem doggy pozisyonunda, elleri yatağın başına bağlı ve çapraz vaziyette tam bir yarak hastası orospu gibi duruyordu. Saçlarından tutup sikimi ağzına verdim. Değişik sesler çıkarttı ağzından çıkarttım, ellerim acıyor dedi. Çabuk boşalt o zaman beni dedim. Yapamıyorum derken daha sikimi tekrar ağzına soktum. Annem hiç hareket edemiyordu ben resmen kafasından tutmuş ağzını sikiyordum. Suratına çarptıkça ezildiğini hissetmek müthiş keyifliydi. Birden ağzına deli gibi patladım, öksürüp öğürmeye başladı ama umurumda değildi. Ne var ne yok boşalttım, ağzı, yüzü, yatağım her sperm olmuştu. Ellerini çözdüm. Annem bileklerini ovalamaya başladı, çok sertsin yaa diye nazlı nazlı mırıldandı. Ama hoşuma da gitti dedi. Daha yeni başlıyoruz prenses dedim, seni şok edeceğim.

Zamanın Ötesinde – 2. Bölüm

Adresteki yazılı o binaya tekrar gittiğimde ilk dikkatimi çeken şey neredeyse hiç değişmemiş olmasıydı. 1999 senesindeydim ama 2024’deki haliyle aynıydı neredeyse. Ancak üzerinde araştırma yapabilecek, burası neresidir – nasıl böyle bir şey mümkün olabilir diye kafa patlatabilecek ne zamanım ne ruh halim ne de bünyem kalmamıştı. Tükenmiştim, yaşadığım şok psikolojimi allak bullak etmişti.

Senelerce kim olduğunu hep merak ettiğim babamın kendim olduğunu halen kavrayamıyordum. Nasıl kavramak mümkün olabilir ki? Zamanda istemeden geçmişe gidip annem olduğunu bilmediğim kadınla tek gecelik ilişki yaşayıp ertesi sabah tüm taşların yerine oturması acı gerçeği fark etmek?

Kafamdaki sonsuz düşünce deryasını bir kenara bırarak binanın alt katındaki bahçede olan o allahın cezası kömürlük kapısını açtım.

Açtığım gibi yine kendine doğru inanılmaz bir çekim gücüyle beni içine çekti, şiddetli ve yoğun bir çekimdi.

Ardından zifiri karanlık, bilincimi kaybetmiştim….

Uyandığımda annem başımın ucundaki sandalyede oturuyor, kitap okuyordu. Hastanedeydim, ne ara getirildiğime dair en ufak fikrim yoktu.

“Anne?”

“Oğlummm! Çok şükür uyandın yavrum canım benim!” annem bir refleksle yerinden kalkıp üzerime eğildi ve odada bizden başka kimse olmadığı için uzun uzun dudağımdan öptü. Ben de dudağını bırakmıyordum.

“Neyse yeter bu kadar biri gelir şimdi. Sen iyileş evde devam ederiz”

“Ne ara buraya geldim anne? Kaç gün oldu?”

“Bir gün oğlum. Sadece. Çok şükür. Seni Sarıyer’deki bir bankın sahilinde bulmuşlar. Ne işin vardı orada oğlum, niye bayıldın bir fikrin var mı? Doktorlar ani şok geçirdiğini söylüyor ama anlayamıyorum…”

“Bir şeyim yok anne, merak etme. O gün hava almaya çıkmıştım, sanırım deniz havası ters tepti…”

Anneme bir şeyler uydurup içini rahatlatmaya çalışıyordum. Ancak benim de kafam karman çorman olmuştu. Sarıyer sahili?? O herifle en son görüştüğümüz ve bana adresi verdiği yerdi.

Yoksa… yoksa tüm o yaşananlar bir düş müydü? Sahiden bayılmış ve tüm o zamanda geriye gitme saçmalıklarını mı görmüştüm rüyamda? Fakat nasıl bu kadar gerçekçi olabilirdi? O adam bana bir şey mi içirmişti… Hayır, sigarayı ondan almamıştım, kendim çıkarmıştım. Ama kibrit? Kibriti ilginçti, daha önce görmediğim bir tarzı vardı. Ya kibritini ben sigaramı ağzımda tutarken yaklaştırdığında o kibritten bir kimyasal filan….”

Tam iyice kendi kendime kurduğum bu düşüncelere inanacaktım ki kapının açılmasıyla irkildim. Elinde meyve suyu ve kek tarzı şeylerin olduğu bir poşetle giren adam, o adamdı. Bankta yanıma oturan o adam…

Annem de şaşırmıştı, tanımıyordu çünkü. Annemin şaşırmış olmasına hazırlıklı bir cevap tonuyla:

“İyi akşamlar hanımefendi. Ben oğlunuzun üniversitesinden hocasıyım, ismim de oğlunuzla aynı Enes. Memnun oldum.”

“Ben de memnun aldım Enes bey, ismim Leyla. Ne zahmet ettiniz… Arkadaşına söylemiştim ondan duydunuz sanırım?”

“Evet Leyla hanım, arkadaşı söyledi.”

Devamında klasik hasta ziyareti diyalogları, hasta nasıl ayakları, nasılsın nasıl oldun masalları vesaire… Tabii annemin karnının burnuna yaklaşmaya başlamasından dolayı da ayrıca hamileliği ile ilgili ıvır zıvırlar…

Ancak bu adama bir şekilde güvenmiyordum halen. İsmini bile yalan söylemişti, o kadar isim arasından tutup benim ismimi seçmişti sırf annemin sempatisini kazanmak için, belki benim de…

Fakat annemle baya bir sohbete dalmıştı, annemin kanı kaynamıştı gerçekten. Ama ilginçtir ki herhangi bir kıskançlık hissetmemiştim, normalde anneme karşı çok kıskanç olmama rağmen.

O esnada adam, getirdiği poşetin içinden kurabiye paketini çıkarınca annem de hemen “siz bekleyin ben kahveleri alıp geliyorum üçümüze, itiraz istemiyorum” diyerek odadan çıktı. Herifle baş başa kalmıştık ve ona sinirli sinirli bakıyordum.

“Yolculuğun beklediğin gibi geçmedi galiba?” Gülümseyerek ancak sinir bozucu bir tonda söylemişti. Ya da o ne söylese benim sinirimi bozacak durumdaydı, bilemiyorum.

“O gittiğim yer neresiydi? Ne içirdin bana? Halüsinasyondu tüm onlar değil mi?

“Maalesef değildi…”

“1999 senesi?”

“Evet.”

“Ama nasıl??? O kadar senedir fizik okuyorum böyle bir şeyi aklım fikrim almıyor!”

“İnan ki senden farksızım. Tüm hayatım fizik üzerine çalışmalarla geçti, sırf bu gizemi çözebilmek ve mantığını anlayabilmek, istediğim gibi hareket edebilmek adına. Ama halen ulaşamadım ve belki ileride sen bu gizemi çözeceksin…”

“Ne? Ne saçmalıyorsun kafam almıyor artık. Benim gittiğim geçmişe sen de gittin mi?”

“Evet.”

“O kadın annemdi ve hamile kaldı o gece değil mi? Benden hamile yani?”

Başını evet anlamında salladı.

“Vallahi kafayı yiyecem. Nasıl olur böyle bir şey? Hadi geçmişe gittim, tüm mantığı paradoksu bir kenara bıraktım. Nasıl olur da annemin gençliğini hamile bırakırım ve karnındaki o doğacak çocuk, ta kendim olur???”

Yine sinir bozucu şekilde güldü ve:

“Yumurta mı tavuktan çıkar, tavuk mu yumurtadan…?”

Ağzıma geleni söyledim. Sinirimi bozuyor ve maytap geçiyordu resmen, o an gerçekten sinirlerim bozulmuştu.

“Tamam tamam sakin kal değerlerin tekrar yükselmesin, şokun etkisinden yeni çıktın zaten.”

“O zaman bana adam gibi anlat. Nedir bu tüm saçmalıklar? Ve en önemlisi, sen kimsin? Gerçek adın ne ve nereden geldin? Benle, bizle alakan ne?”

“Öncelikle söyleyeceklerimi sakince dinlemeni ve her ne söylersem söyleyeyim sakin kalmanı, fazla sorgulama yapmamanı ve içselleştirmek için zamana bırakmanı istiyorum. Söz mü?”

“Tamam söz. Yeter ki tane tane anlat. Ama acele et, annem gelmeden”

“Tamam. Öncelikle evet, anneni hamile bırakan o gizemli adam, senelerdir merak ettiğin baban, sensin. Biliyorum kavramak zor. Ama gerçek bu. Ve zamanda geçmişe gittiğin için paradoksu da ortadan kaldırıyorsun. Eğer gitmeseydin, kendi varlığın son bulacaktı. Hiç var olmamış olacaktın, silinecektin dünyadan ve kimsenin de zihninde olmaayacaktın. Hiç var olmamış olacaktın…”

“Ve varlığımı korumak için beni harekete geçirdin?”

“Evet.”

“Ama niye? Sana ne oluyor? Sen kimsin? Kimsin de benim varlığımı böyle bir kompleks durumdan kurtarmaya çalışıp durdun? Niyetin ne?”

“Senle aynı. Benim de amacım varlığımı korumak, varlığımızı.”

“Nasıl? Yani ben doğmamış olsaydım bir şekilde bu seni de mi etkiliyor? Senin hayatını filan mı kurtardım ileride?”

Gülümsedi,

“Halen anlamadın değil mi?”

“Neyi???”

Kolunu sıyırdı ve o dirseğinin oradaki doğum lekesini gösterdi. O eşsiz doğum lekesi… şok olmuştum, gözlerim büyüdü

“Evet… aklından geçenler doğru maalesef. Ben senim. 2040 senesindeki sen…”

Bir kez daha kulağım çınlamaya, gözüm kararmaya başladı ama bu kez daha hızlı kendime geldim. Üst üste o kadar akıl dışı şeyler oluyordu ki artık bağışıklık kazanıyordum sanırım.

“Emin ol bugünleri ben de hatırlıyorum. Senin zamanında olduğum dönemde de aynıları başıma gelmişti çünkü. Gizemli bir adam gelip alt üst etmişti hayatımı ve tıpkı şu anda olduğu gibi tam bu hastane odasında bilmiş bilmiş konuşup sinir ediyordu….”

Saatine baktı.

“Saat daha 39 geçiyor. Annen, yani annemiz odaya 44 geçe gelecek. O gelmeden kaybolmam lazım…”

“Nereye?”

“Bir yol bulmaya. Ne yolu diye sorma, öğrenmek ve kavramak için çok yılların olacak… ama bilmen gereken tek şey, tüm bu uğraşı sadece kendi canımı, canımızı kurtarmak için yapmadığım. Yapmadığımız. Hayır, asıl amacımız annem, annen, annemiz. Onun hayatını kurtarmak.”

İrkilerek yatakta doğruldum,

“Ne?? Ne diyorsun? Yoksa annemin başına bir mi geldi ileride?”

“Sakin ol. Eğer yapman gerekeni yaparsan, yaparsam her şey yolunda olacak. Yapamazsak, o zaman…”

“O zaman ne?”

“Zamanımız yok şimdi. Endişelenmene gerek yok ama, için rahat olsun. Gelecek hafta bugün, akşama doğru 18 sularında aynı yerde, aynı bankta olacağım.”

Bir şey dememe fırsat vermeden, aklımdaki binbir çeşit soruyu daha da arttırarak hızlıca odadan ayrıldı…


(Final bölümü çok yakında yayınlanacaktır)