Kategori arşivi: Yetişkin Hikayeleri

Zevk Dolu Bir Hayat #50 (Final’e Son 2)

İkimizinde yavaştan kafaları gitmeye başlamış ikimizde saçmalıyorduk.

Bir kaç saat daha içip sonunda saat 3:39 olmuştu.

İçeride kimse kalmamış ikimiz viskiyi bitirmiştik korumalar başımızd bekliyor garsonlar barda uyuyordu.

Ece gözlerini zorlukla açıyor arada bana seni çok seviyorum diyordu.Tabi benimde kafam iyi olduğu için bende boş kalmıyordum güzelliğini övüyordum.Hatta bi ara neredeyse öpüşecektik.

Artık kalkmamızın zamanı gelmişti.

Ben Ecenin kolundan tutmuş sallana sallana gidiyorduk.Korumaya seslenip yanıma çağırdım.

Koruma:Buyrun efendim.

Ben:Bize 2oda ayarla.

Koruma:Efendim ne yazık ki 2 odamız bulunmamakta.

Ben:Nasıl yok hiç mi yok.

Koruma:Efendim 1adet boş odamız bulunmakta.

Ben:Kaç

Koruma:Efendim 1 adet.

Ben:Hay A* böyle işin ya.Neyse sen ayarla arabada sana emanet.

Anahtarı cebimden çıkarmaya çalışıyordum o sırada elimden düşürdüm koruma eğilip anahtarı aldı.

Koruma:Tamamdır efendim gitmenize yardımcı olalım mı?

Ben:Yok biz gideriz.

Koruma:Tamamdır efendim.

Biz Ece ile yabaş yavaş sallana sallana asansöre kadar gelmiştik.

Ece kendi kendine birşeyler sayıklıyordu.

Ece:Nere…

Ben:Bekle odaya geliyoruz.

Yavaşça yürüye yürüye odanın önüne gelmiştik.Eceyi bir kolum ile tutup diğer kolum ile kapıyı açtım.

İçeriye yavaş yavaş girip kapıyı ayağım ile kapattım.

Ece ile yürüyerek yatağın yanıan geldik Eceyi yavaşça oturttum yatağa.

Yatak çift kişilikti.

Ece:Benim banyoya girmem lazım.

Ben:Bu halde nasıl gireceksin Ece.

Ece:Ben bayoya girmeden uyuyamam.

Ben:Ee nasıl yapacağız o zaman.

Ece:Biraz yardım edeceksin sadece ya.

Ben:Nasıl yani nasıl bir yardım.

Ben iyice terlemeye başlamış bir yandan başım çatlıyor hafif başım dönüyordu.

Ece:Şeyy biraz üstümü çıkarmama yardım etsen yeter.

Ece bunu söylediğinde tüm kanlar sikime dolmaya başlamıştı.

Ben:Ece nasıl olacak.

Ece:Ya sende amma meraklısın herhalde beni çıplak görmeye.

Ben:Ne alaka ya.

Ece:Ya şaka yapıyorum sadece iç çamaşkrım kalsa yeter gerisini ben hallederim.

Ben:Ece benden istiyorsun değil mi yardımı.

Ece:Oğlum saf mısın başkası mı var odada acaba.

Ben:Y y yok ama ne bileyim.

Ece:Sende çok utangaç çıktın ya hiç mi kız görmedin bikinili.

Ben:Yani gördümde iç çamaşırı farklı şimdi.

Ece:Nesi farklı ya iksiide kumaş işte hadi bak yoksa bayılıcam

Beni terler basmaya başlıyordu.Anlımda yine bardaki gibi ter damlaları oluşuyordu.

Bir yandan Ece’nin iç çamaşırlı halini göreceğim diye çok heyecanlıydım.

Zevk Dolu Bir Hayat #49

Sena beni arıyor bende bir yandan düşünüyordum şimdi ne bok yiyeceğim diye.Anlımda hafif ter damlaları oluşmaya başlamış yüzüm bir anda düşmüştü.

Ece:Emre iyi misin birşey mi oldu.

Ben:Yo yo yok birşey yok hemen geliyorum sen k k k keyfine ba bak.

Ben hemen kalkıp Korumanın yanında gittim.

Koruma:Buyrun efendim bir isteğiniz mi vardı?

Ben:Bana acilen Serkan Beyin ofisini göster.

Koruma:Ama Serkan Bey olmadan yapamam böyle birşey.

Ben:Sana yap diyorum hemen çabuk.

Koruma benim böyle söylemem üzerine telaşlı bir şekilde ofise yürümeye başlamıştı.

Hemen ofisin kilidini açtı ben içeriye girdim.

Koruma:Efendim ne yapacaksınız?

Ben:Sevgilim arıyor sen kapının önünde bekle.

Koruma:Tamam Efendim ama lütfen çabuk olun böyle birşey yaptığımı görürlerse beni işten atarlar.

Ben:Birşey olmazzz hadi gittt.

Koruma kapıyı kapatmıştı.Sena 2.kere arıyordu.

Telefonu açıp sanki telaşlıymışım gibi nefes nefese kalmış numarası yapıyordum.

Sena:Neredeydin.

Ben:Aşkım yan ofisteydim anca duydum sesini bir şey mi oldu.

Bu arada odanın yalıtımı sayesinde müzik sesi neredeyse duyulmuyordu bile.

Sena:Yooo öylesine bir göreyim dedim seni.

Ben:Aşkım işler çok toplantıya gideceğim yarın sabah konuşsak.

Sena:Ne yani gece gelmeyecek misin.

Ben:Aşkım burada kalırım siz kendinize dikkat edin işler anca biter kaç gündür gelmiyorum.

Sena:Peki tamam canım kendine dikkat et.

Ben:Sende canım.

Telefonu kapatmış arkama yaslanıp derin bir nefes almıştım.İçimden o korku hissi gitmişti sonunda.

Yavaşça yerimden kalkıp kapıyı açtım.

İnsanlar yavaş yavaş gitmeye başlamış artık kendimizi geceye kaptırabilirdik.

Kapıyı açtığımda koruma karşımda bekliyordu.

Ben:Bu arada sana bağırdığım için kusura bakma bir anlık heyecan ile oldu.

Koruma:Sorun değil efendim.

Cebimden biraz para çıkarıp adamın cebine sıkıştırdım.

Ben:Teşekkür ederim beni büyük bir yükten kurtardın.

Koruma:Rica ederim efendim her zaman.

İçeriye doğru girdik.

Ece’ye baktığımda masum masum bir bebek gibi insanlara bakıyordu.Çok tatlı gözüküyordu.

Ben Ece’nin yanına dorğu yavaşça yürümeye başladım.Ece beni gördüğünde ayaklanıp bana doğru yürümeye başlamıştı.

Ece:İyi misin birşeyin yok değil mii.

Ben:Yok sorun yok sadece nefesim daraldı çözdük.

Ece:İyi değilsen gidebiliriz.

Ben:(Gülimseyerek)Gecemiz daha yeni başlıyor hanımefendi.

Ece:Öyle miiii.

Ben:Bu gece senin gecen.

Ece küçük bir kız gibi sevincini yapıp bana sarılmıştı.

Bende ona sarılıp saçlarını okşamıştım.O güzel sarı saçları onu daha da güzel yapıyordu…

Yerimize geçip oturduk.Garsona bir el işareti yaptım.

Garson:Buyrun efendim.

Ben:(Ece’ye bakarak)Alkol kullanırsın değil mi?

Ece:Yani biraz sapıtıyorum içince.

Ben:Birşey olmaz yanında ben varım.

Garsona doğru dönüp.

Ben:Bize biraz ağır birşeyler getirirmisiniz?

Garson:Tabi ki efendim.(Arkasını dönüp bara doğru gitti.)

Ece:Sende beni sarhoş etmeye meraklısın bakıyorumda.

Ben:Ee eğlencesi orada değil mi?

Ece:Bilmem artık öğreneceğim.

Ben:Birşey olmazz.(!)

Garson yanımıza geldiğinde elinde 100Cl güzel kaliteli bir viski vardı.

Viskinin yanında fıstık enerji içeceği getirmişti.

Bunları masaya koyup geri uzaklaştı.

Ece:Kesin sarhoş oldum bu gece sana emanetim ona göre.

Ben:Tamam bendesinnn.

Viskiyi açıp ikimizede birer kadeh koymuştum.

Yavaş yavaş ikimizde içip bir yandan keyfimize bakıyorduk.

Resmen Yarak Hastası Oldum – Bölüm 1

Yıllar önce okuduğumu hatırladığım bir hikayenin özellikle ileri bölümlerinin zor bulunduğunu fark ettim. Hem sizin beğeninize sunmak hem de ulaşılabilir kılmak için peyderpey atacağım.

HİKAYENİN YAZARI BEN DEĞİLİM.

Merhaba, adım Elif, 23 yaşındayım. Bundan 4 yıl önce üniversite okumak için İstanbul’a geldim. Liseye kadar okuduğum şehirde tutucu bir ortamda yetiştim. Yine de çok baskı altında olduğumu, ya da bu durumdan şikayetçi olduğumu söyleyemem. Ama İstanbul’a geldikten sonra, nerdeyse hiçbir şey yaşamadığımı, ne kadar monoton bir hayatım olduğunun farkına vardım. Başta kendim gibi içine kapanık taşralı kızarkadaşlarım vardı, ama zamanla hem onlarda değişmeler, hem de benim ortamımda değişmeler oldu. Üniversitedeki birinci yılımın sonunda ders çalışamadığımı bahane ederek eve çıkmak istedim. Ailem ilkin sıcak bakmasa da, derslerim için iyi olacağında direterek müsadeyi kopardım. Eve çıkınca masraflarım arttığı için bir mağazada önce part time, sonra full time çalışmaya başladım. Derslerim de fena değildi, yani en azından okulu normal sürede bitirebilecektim. Bu süre zarfında erkek arkadaşlarım oldu ve bakireliğimi kaybettim. Ama yoğun bir seks hayatım yoktu.

İstanbul’da iş çıkış saatlerinde otobüslerin nasıl dolu olduğunu bilirsiniz. Böyle bir akşam işten eve dönmek için otobüse bindim. Şoförün ısrarlarıyla arkalara ilerledik. Arka kapının oraya kadar vardım ve rahat gitmek için bir alt basamağa geçtim ve demire yaslandım. Üzerimde dizimin az üstünde bir etek, içimde gömlek ve üstümde de parkem vardı. İçeride insan yoğunluğundan camlar hep buğulanmıştı. İnsanlara bakarak vakit geçiriyordum. Arkalarda 6-7 kişilik bir grup vardı, kendi aralarında muhabbet ediyorlardı. Voleybol veya Basket takımından gibiydiler, hepsi de eşofmalıydı ve yanlarında spor çantaları vardı. Sanırım maçtan veya idmandan dönüyorlardı.

Ben dalmış bir halde onları incelerken, bir tanesinin bana baktığını fark ettim ve o an için göz göze geldik. İçimden, (Sıkılmayacağım, onunla bakışırken yolculuk zevkli geçecek!) diye geçirdim. Birbirimize kaçamak bakışlar atıyorduk. Bir müddet sonra çocuk arkadaşlarının yanından ayrılıp bana doğru geldi. Ben böyle bir şey beklemiyordum. Ben sadece ona bakarak yolumu tamamlamak niyetindeydim. Yanıma gelince utandım, muhabbet açmasın diye arkamı döndüm. İşte burada büyük bir hata ettiğimi sonradan anladım.

Benim arkamı dönmemi tamamen yanlış anlayıp, arkama yanaştı. Yağmurdan kaçarken doluya tutulmuştum sanki. Arkamdan yaslanmaya başladı. Hiçbir şey düşünemiyordum, utancımdan kıpkırmızı kesilmiştim. Aklımdan türlü şeyler geçiyor, ama kılımı bile kıpırdatamıyordum. Benim bu tavrımdan cesaret almış olacak ki iyice sokuldu bana. Nefesini ensemde hissediyordum. Birşeyler fısıldadı, ama bir kelime bile anlamadım. Bir müddet sonra şoku atlattım, ama ne yapmam gerektiğine karar veremiyordum. Daha bir saatlik yol vardı. Sonunda, farklı bir heyecan olur, hem kalabalıkta kimse de farkında değil, zaten bir basamak da alttayız diye düşünerek, işi oluruna bıraktım. En fazla çocukla biraz oynaşır, zevklenirdim. Ben aklımdan bunları geçirirken bizimkisi ellerini kullanmaya başladı. Hafifçe popomu okşuyordu. Bir süre sonra sıkıp bırakmaya başladı, baya ön sevişmeye doğru gidiyordu olay…

Hafiften ıslanıyordum. Ve popomu oynatmaya başladım. Benden işareti alır almaz elini eteğimin altına doğru attı. Eteğim aşağıda olduğu işim elinin yetişeceği yere kadar sıyırarak bacaklarımı okşamaya başladı. İş daha da ilerliyordu ve benim aldığım zevk de artıyordu. Bir göz gezdirdim, kimse bizim farkımızda değildi, ya da ben öyle olmasını istiyordum. Arkamdaki genç belli ki az şeyle mutlu olmasını bilen biri değildi. Çünkü bu da ona yetmemiş ve eteğimi iyice yukarı sıyırıp, kalçalarımı okşayıp sıkmaya başlamıştı. Bense iyice kendimden geçiyordum sanki. Tanıdığım biri beni bu halde görse ne yapardım. Evet, seks tecrübelerim vardı, ama çıplakken erkek arkadaşımın izlemesi bile beni utandırırdı. Halbuki şu anda bir halk otobüsünde, yüzden fazla kişinin arasında, popom kabak gibi açık ve tanımadığım biri tarafından hamur gibi yoğuruluyordu. Aşırı derecede tahrik edici bir durumdu benim için. Sırılsıklam olmuştum. O haldeyken bana arkadan iyice kenetlenip, iki eliyle birden göğüslerimi okşamaya başladı. Tanrım, resmen sevişiyorduk. Çok zor durumdaydım, ayaklarım beni taşımıyordu. Demire yapıştım iki elimle.

Biz o durumda iken, iki kişi yaklaştı yanımıza, arkamdaki gencin arkadaşlarıydı. Ben kimse görmüyor sanırken, meğer onlar bizi izliyormuş. Başımdan kaynar sular döküldü sanki. Ne yapacağımı, ne edeceğimi bilemiyordum, yüzüm kıpkırmızıydı. Arkadaşları gelince arkamda genç ellerini göğüslerimden çekti ve elini üstten külotumun içine daldırıp, amımla oynamaya başladı. Birden bacaklarımın arasında, el olmadığını anladığım bir şeyin sıcaklığını hissettim. Aman Tanrım, çocuk bir eliyle amımı kurcalarken diğer eliyle sikini çıkarmış ve bacak arama sürtüyordu. Neler oluyordu böyle? Yanımızdaki arkadaşları da milletin bizi görmesine engel olduğu için arkamdaki iyice rahat hareket etmeye başlamıştı. Nasıl sikini öyle çıkarabilirdi aklım almıyordu. Ama kendi halimi de düşününce, bu çok da garip değildi sanki…

Bir taraftan diğerleri de hareketlenmeye başladı. Direğin diğer tarafında benim önümde duruyorlardı. Bir taraftan etrafı kollarken bir taraftan göğüslerimle oynamaya başladılar. Bu ara da arkamdaki geri çekildi, ne oldu ki diye düşünürken, külotumu aşağı doğru çekti. Ne gerek vardı şimdi buna? Zaten sürtünüyordu çıplak sikiyle, daha ne istiyordu ki? Olamaz! Yoksa sikecek miydi beni milletin ortasında? Önümdekilerden biri aşağı eğildi, ne oluyor derken külotumu ta aşağı indirip, teker teker ayaklarımı kaldırarak tamamen çıkardı. İş çığırından çıkmıştı artık, bu duruma bir son vermeliydim. Ama ne yapacaktım ki? Bağırsam, bir şey desem, külotumu onlara vermiştim, şimdi kime ne diyebilirdim ki? Ben bu düşüncelerdeyken, önümdekiler huzursuzlandığımı fark edip, direnmeyeyim diye iki elimle de direğe tutturup, ellerimin üzerinden tuttular. Bu halde ellerim hareket edemiyordu. Uysal bir koyun gibi her şeye razı bir şekilde olacakları beklemeye başladım…

Arkamdaki, külotum da olmadan sikini amıma sürtmeye başlamıştı bile. Ben birilerinin bizi fark edip rezalet çıkacağı için korkuyordum, ama bu korku nedense beni çok daha fazla azdırıyordu. Ve beklenen oldu, arkamdaki sikinin başını amıma dayadı! Anladım ki içime girecek ve beni ortalıkta sikecekti. Önümdekilerin de yardımıyla hafifçe öne doğru eğildim. Eteğim belime kadar sıyrılmış, külotum çıkmış, şimdi amım götüm meydandaydı. Arkamdaki genç yavaşça içime girmeye başladı. Çok zorlanmadım, ama sikinin şimdiye kadar olan erkek arkadaşlarımınkinden büyük olduğunu hissedebiliyordum. Yavaşça gidip gelmeye başladı. Acayip zevk alıyordum, önce dibine kadar sokuyor, sonra tamamen çıkarıyor, sonra tekrar sokuyordu…

Bu şekilde ilk defa sikiliyordum, ama çok zevkliydi. Ben bu duygu ve zevk yoğunluğundayken, hiç farkında bile varmadan diğer arkadaşları da yanımıza geliş ve takım toplanmıştı. Kapının orayı 6-7 kişi tamamen kapatmışlar ve otobüsün geri kalanıyla olan bağlantıyı kesmişlerdi adeta. Şimdi tamamen ellerindeydim. Bu arada arkamdaki yakışıklı beni sikmeye devam ederken, elini belimden çekip, eteğimin fermuarıyla oynamaya başladı. Ne yapıyordu ki, eteğim zaten yok misali belimdeydi ve götüm açıktaydı. Bir an sikini tamamen amımdan çıkardı ve geri çekilir gibi oldu. O sırada başka biri eteğimi aşağı doğru indirdi. Aynı külotumu yaptıkları gibi, ayaklarımı birer birer kaldırarak eteğimi tamamen çıkardılar. Külotum neyse de, eteğimi de onlara kaptırmıştım ve şimdi daha kalabalıklardı. Eteğimi mutlaka ellerinden almalıydım, yoksa ne yapardım? Eteğimi almak için bu saatten sonra bağırıp çağıramazdım, yoksa millet beni o halde görse ne derlerdi, rezil olurdum. Uslu bir kız olup olacaklara katlanacak ve insaf edip hiç olmazsa eteğimi vermeleri için yalvaracaktım.

Bu arada arkamdaki genç hızlanmaya başladı, sanırım gelmek üzereydi. Ve titreyerek içime boşaldı. Hemen bir başkasıyla yer değiştirdiler, arkama başka biri geçti ve sikini amıma yerleştirdiği gibi pompalamaya başladı. Bir taraftan önümdekiler de göğüslerimle oynuyordu. Hiç tanımadığım bir grup gencin ortasında, belimden aşağısı çıplak bir şekilde sikiliyordum. Yarım saat öncesine kadar mazbut bir Anadolu kızıyken, olaylar beni ne hale sokmuştu!

Gençler çaresizliğimin farkındaydılar ve hiçbir şeyi umursamadan durumun keyfini çıkarıyorlardı. İki tanesi önümdekilerle yer değiştirdi ve göğüslerimle oynamaya başladılar. Az sonra da gömleğimin düğmelerini çözmeye başladılar. Ben bağırmak istediğim halde, kimseyi uyandırmamak için fısıldayarak yalvarıyordum, “Lütfen yapmayın!” diye. Ama sanki bu onların daha da hoşuna gidiyordu. Ellerimden tuttukları için engel de olamıyordum. Gömlek düğmelerimi de çözdüler ve biri arkamdan sutyenimin kopçalarını gevşetti, öndekinin çekmesiyle sutyenim de ellerine geçti. Parkamla birlikte gömleğimi omuzlarımdan aşağı doğru sıyırmaya başladılar. Tam onları da çıkaracaklar, çırılçıplak kalacağım diye düşünürken, orda kaldılar. Nedenini bilmiyorum ama, buna ne kadar sevindim, anlatamam. Bir grup gencin ortasında, nerdeyse çırılçıplak kalmıştım ve sikiliyordum, ama bu halime bile sevinecek duruma gelmiştim.

Bu arada arkamdaki boşalmış ve yerini bir başkası almıştı. Önümdekilerden biri sikini çıkardı ve demirin üstünden başımı aşağı bastırarak sikini ağzıma verdi. Çaresizliğimden ve eteğimi geri alabilmek ümidiyle onu memnun edebilmek için nasıl sakso çekiyorum inanamazsınız. Bu şekilde kendi aralarında dönüşümlü olarak beni amımdan ve ağzımdan sikmeye devam ettiler. Şimdi aklıma geliyor da, iyi ki o arada hiç arka kapıdan inmek isteyen olmadı. İneceğim durağa gelmiş miydim, ne kadar zaman olmuştu bineli, inanın hiçbir fikrim yoktu…

Birden kapının ışığı yandı. Aman Tanrım birileri inecekti ve şimdi her şey anlaşılacaktı, mahvolmuştum. Derken elimi bıraktılar, arkamdaki halen sikmeye devam ediyordu. Otobüs yavaşladı ve bir süre sonra durdu. Arkamdaki de sikini amımdan çıkarıp, eşofmanını düzeltti. Ben eteksiz ne yapacağım diye düşünürken, beni kollarımdan çekiştirerek otobüsten indirdiler. Meğersem onlardan birisi basmış düğmeye, çünkü bizden başka inen olmadı.

Ohhh! İndiğimiz durak bir parkın kenarındaydı ve çok kalabalık değildi. Tam eteğimi isteyecektim ki, eteğimle uzaklaşmaya başladılar. “Hey! Nolur eteğimi verin bari, bu halde nasıl gideceğim?” diye seslendim. Bir tanesi, “Yavrum, eteğin bu muhteşem dakikaların hatırası olarak bizde kalacak, hem bu halinle çok sexysin!” deyip arkadaşlarının arkasından yürüdü gitti…

Parkem popomu tam örtmüyordu. Nasıl insanların içinden geçecektim, eve nasıl varacaktım? Parkemle önümü güzelce kapattım, ama aşağısı o biçimdi. Üzerimde bir parke, altımda görünen sadece bir deri çizme, tam bir hayat kadını gibi görünüyordum. Ama zaten az önce olanları kaç tane hayat kadını yaşamıştır ki?

Biraz aklımı topladım, en iyisi taksiydi. Bir taksiye atlayıp evin adresini söyledim. Taksici aynadan bana bakıyordu. Altımda bir şey yoktu, kısa parkeyle de oturunca her şey meydandaydı, neyle kapatacaktım? Yapacak birşey yoktu, hiç oralı olmadım…

Apartmanın önünde taksiden indim. Sanki ben görmeyince kimse de beni görmeyecekmiş gibi, kafamı öne eğip etrafıma bakmadan binaya girdim…

Ablamın Bekaretini Aldım 2

Talep doğrultusunda Emir’i sadece iş ortağı olarak işleyeceğim ara sıra başkaları ile kaçamak yaptırırım cuckold düşünmüyorum

annemle göz göze geldikten sonra hemen hızlıca odama kaçtım kalbim çok hızlı atıyor ne yapacağımı bilmeden yatakta yatıyordum ama sikim bir türlü inmiyordu annemde benim gibidir büyük ihtimal diye düşündüm

aradan 2 saat geçmişti ve ben hala uyuyamamış şoku atlatamamıştım sonra dış kapının sesini duydum büyük ihtimal ablam işe gitmişti 1 2 dakika sonra odamdan içeri annem girdi çok güzel bi gecelik giymişti sütyeni yoktu hafif memesini ucu gözüküyordu yavaş yavaş yanıma geldi ve yatağıma oturdu elimi bacağıma koydu

A: oğlum geceki olay için kusura bakma ama sende biliyorsun baban öleli 2 3 sene oldu ve benimde ihtiyaçlarım var B: anne önemli değil asıl ben özür dilerim seni öyle izlememem gerekiyordu

bi süre bakıştık eli bacağıma değdiği için üstüne gözümün önüne geceki halleride gelince sikim gene kalktı ve artık üst üstüne sürekli kaldırıp boşalamadığım için kasıklarımda ağrıyordu. anneme bahane bulup uzaklaşmam gerekiyordu

B: anne izin verirsen ben duşa gireyim bugün okula gidicem A: he tamam yakışıklı oğlum benim

okula gidicem dediğimin sevincinemi nedendir bilmem ıslak ıslak yanağımdan öptü annem . Bende hızlıca kalkarak banyoya girdim ve kirli sepetinde gözüme annemin kırmızı dantelli iç çamaşırı takıldı yaşadığım olayların azgınlığıyla hemen kilodu aldım ve kokusunu içime çektim ve hafif bir ıslaklık farkettim bu nüyük ihtimal annemin geceki iç çamaşırıydı ve zevk suyu çok güzel kokuyordu hafif hafif asılmaya başladım o güzel kilodun kokusunu içime çektim ve bi anda istem dışı ıslaklığı yaladım düşününce çok tuhafıma gitti ama o an onu düşünecek halde değildim yalamanın etkisiyle dahada azmıştım ve bi anda istemsiz annemin kiloduna boşaldım hemen elime peçete alıp silmeye başladım ama nafile döllerimin izi çok belli oluyordu artık yapacak bir şey yok diyip duşa girdim

duştan çıkınca bi anda burnuna mis gibi kokular geldi mutfağa gidip baktığımda annem çok güzel bi kahvaltı masası hazırlamış beni görünce yanağımdan öptü ben duşa giricem diyip mutfaktan çıktı bende kahvaltımı yaptıktan sonra babamın bana hediye olarak aldığı laptopumuda alıp dışarı çıktım ve hemen emiri aradım

E: efendim kanka B: emir ben çıktım yarım saate x avm de ol E: tamam çıktım bile

emirle konuştuktan sonra durakta otobüs beklemeye başladım otobüs gelince hemen gözüm boş koltuk aradı ama bulamadım birkaç durak geçtikten sonra otobüse 170 boylarında hafif dalga saçlı kumral memesi ve götü küçük ama vücut hatları çok iyi olan bir hatun bindi yavaş yavaş yürüdü ve tam önümdeki demire tutundu kız herşeyiyle çok güzeldi ama biraz utangaçtı sanırım benim onu kestiğimi görünce hafiften kızardı ve başı önüne eğildi gerçi benimde halim farksızdı bu zamana kadar sevgiliyi bırak flörtüm olmamıştı 10 15 dk sonra ineceğim avm nin durağına yaklaştığımızı görünce durdurma tuşuna basmak için kızın tutunduğu demire uzanırken otobüs aniden fren yaptı bende demire tutunmak için yanlışlıkla kızın elini tuttum

B: çok özür dilerim kusura bakmayın yabancı kız: sorun değil

kızdan özür diledikten sonra otobüsten inerken onunda indiğini gördüm içten içe sebepsiz bir sevinç yaşamıştım sonra hemen emiri aradım

B: alo emir ben geldim kafeye geçiyom E: tamam kankam bende 5 dakikaya oradayım

emir gelince ben çoktan bilgisayarı açmış kahveleri söylemiştim emirle selamlaştıktan sonra animasyona devam ettik emirde programa baya hakim olmuş baya baya benim gibi yapmaya başlamıştı biraz uğraştıktan sonra elinde alışveriş poşetiyle saçı hafif dağınık yanındaki arkadaşıyla hararetli hararetli konuşan otobüsteki kızı görmüştüm emire kızları gösterdim sonra otobüste olanı anlattım

E: şükür be kardeşim artık kafanı kaldırıp kızlara bakıyorsun artık zamanın geldi seninkinin arkadaşı benim ha haberin olsun B: sen benden tecrübelisin bu işlerde taktik ver bana E: bu işlerde taktiğe gerek yok içinden ne geliyorsa onu yap

dediğim gibi emir benden tecrübeliydi onunda sevgilisi olmamıştı ama o kızlarla takılmalık takılıyordu sadece ama dediğinde haklıydı o an yandan geçen çiçekçiyi durdurup çiçek aldım ve kızın oturduğu masaya yöneldim

B: otobüste olanlar için tekrardan özür dilerim bunu benim için kabul edin lütfen yabancı kız: aaa hiç önemli değil çok teşekkür ederim B: isminiz nedir acaba yabancı kız: seda senin B: ender bende memnun oldum isterseniz bizim masaya gelin tanışmış sohbet etmiş oluruz

seda ilk önce yanındaki arkadaşına baktı arkadaşı olur dercesine kafayı sallayınca

S: olur madem tanışmış oluruz

kızlarla birlikte masaya doğru yürüken emir şaşırmış ve mutlu bir şekilde duygu karmaşası yaşıyordu bana sırıtarak bakarken kızlarla birlikte masaya oturduk kızlar ilk önce çekingen gibi davransada laf lafı açarken onlarda iyice açıldı sedanın saf bir güzelliği vardı ve beni iyice içine çekiyordu arkadaşının ismi ise merveydi ve tıpa tıp sedaya benziyordu sadece merve balık etli ve saçları sarıydı

biz iyice kaynaştığımız için zamanın nasıl geçtiğini anlamamışız ama gözüm saate kayınca saatin öğlen 4 olduğunu gördüm anneme okula gidicem diye yalan söyleyip buraya gelmiştim ve okul saat 3 gibi bitiyordu biz hemen emirle işimiz çıktı diyip kalkarken ikimizde kızların instasını aldık

eve geldiğimde annemin mutfakta yemek hazırlarken gördüm ve ağzım açık kaldı memelerini iyice gösteren sıkı bir t shirt ve götünün yanaklarını gösteren mini bir şort giymişti benim ona baktığımı görünce ağzını kapat sinek kaçacak dedi o an kendime geldim

B: zeynep sultan ne kadar güzel olmuşsun hayırdır biryere mi gideceksin A: yok be yakışıklım her zamanki halim sende burada dur gelicem ben hemen

annem yemeğin altını kapattı bir tabağa doldurdu üstüne ince bir hırka alıp bana döndü

A: aşşağıya Hatice teyzende alacağımız şeyler var bende sana yardım ederim hadi gidelim

hemen asansörü çağırma tuşuna bastım annem elinde tabak girdi bende arkasından girdim sonra karşı komşudan iki tane inşaat ustası çıktı ve bende onlar için asansörün kapısını tuttum onlarda asansöre binince iyice sıkıştık annemde ustalara yanaşmamak için yavaş yavaş bana doğru yanaşıyodu zaten mutfakta onu gördükten sonra sikim kalkmıştı bana doğru yaklaşmaya başlayınca sikim dahada şahlandı annem yaklaşa yaklaşa tam götü yarrağıma denk geldi ve benimde sanki tüm kanlarım yarrağıma aktı sanki az daha dursak boşalacak gibiydim ve aynadan annemin yüzünü gördüm ağzı açık yüzü kızarmış bir şekilde duruyordu derken asansörün kapısı açıldı ve Hatice teyzeden alacklarımızı alıp eve çıkacaktık o sırada annem hiç birşey demedi bende sustum sessiz sakin eve çıktık ben odama geçtim

ablam eve gelmişti sinirli gibi görünüyordu yemeklerimizi yedikten sonra ablamın odasına gittim oda oturmuş telefona bakıyordu

B: ne oldu abla sinirli gibisin N: ne olsun patron tahsinin akrabasıymış beni kovdu bende kafa dağıtmak için kızlarla gezdim kafa dağıttık ama hala stresliyim her yerim tutulmuş halde B: merak etme abla hepsine gününü göstericem sen görürsün N: benim yakışıklı kardeşim ben sana inanıyorum sen yaparsın

aslında o bana inanmıyordu ama ben o günü iple çekiyordum sonra aklımda yanlış bir düşünce olmadan tamamen masum bir şekilde

B: abla çok streslisin istersen masaj yapayım sana N: çok iyi olur aşkım benim

ablam sevgisinden dolayı söylüyordu ama aşkım demesi çok hoşuma gitmişti hemen ayağa kalkıp omuzlarına doğru masaj yapmaya başladım crop giymişti ondan dolayı tepeden bakınca o küçük memelerinin arasını görebiliyodum biraz öyle omzunu ovaladıktan sonra

A: böyle kuru kuru masajmı olur git banyodan masaj jeli al gel B:tamam abla hemen gidiyorum

banyoya giderken göz ucuyla anneme baktım televizyon karşısında uyumuştu bende hemen jeli kapıp odaya girdim ablam soyunmuş sütyen külot kalmış yatakta uzanmış beni bekliyordu odaya girince gözüm götüne takıldı götü büyük ve şekilliydi tam hayallerimin vücuduydu ablamın konuşmasıyla kendime geldim

N: hadi bakalım şapşal ablanı süzmede gelde başla masaja
B: t-tamam abla geliyorum hemen

sırtına hafif jelden döktüm ve ovalamaya başladım ben masaj yaparken her hareketimde ahhh ohh diye sesler çıkarıyordu ben zaten anneme dayayıp üstüne bu sesleride duyunca sikim asansördeki gibi oldu yavaş yavaş masaj yapıyodum ve heryerine yediriyordum jeli sonra ablam bacaklarıma doğruda yap diyince biraz geriye çekildim ve bacaklarına masaj yapmaya başladım o güzel götü beni kendimden geçiriyor neredeyse orada boşalacaktım hafif bacaklarını araladım ve amının üstünde ıslaklık olduğunu gördüm çok şaşırmıştım acaba ablam Bana azıyormuydu ben böyle düşünürken elimide hafifçe amına doğru götürüyordum ablamda ses etmiyordu en son elimi amına değirdim ve ablamdan ufak bir inleme sesi geldi ve kafasını kaldırıp arkasına dönüp bana bakıyordu yüzü kıpkırmızı olmuş o kadar masum bakıyordu ki sanki ailesini kaybetmiş küçük bir kız edasıyla bakıyordu gözlerime bende ne yapacağımı bilmiyordum ilk defa bir am elliyordum ve o am ablamındı elimi hafif hafif hareket ettirmeye başladım ve bi anda ablam elimi tuttu N: lütfen şuan olmaz

nutkum tutuldu ne diyeceğimi bilemedim yavaşça elimi çektim ve ayağa kalktım

B: abla ben duşa girecem varmı isteğin N: odadan çık bekle

Bende hemen odadan çıktım ve kapının önünde beklerken kapıyı araladı elinde külodu ve sütyeni ile bana uzattı şunları kirli sepetine atarsan sevinirim ilk duraksadım bunu hiç beklemiyordum acaba bilerekmi yapıyordu hemen banyoya doğru gittim ve annemi düşünerek ablamın amını koklayarak 31 çekiyodum 1 2 dakika sonra boşalacak gibi oldum ve ablamın amının suyunun üstüne oluk oluk boşaldım sonra hafif bir duş alıp çıktım üstümü değiştirdikten sonra ablamın odasının kapısının açıldığını duydum koridora baktığımda banyoya girmişti ve bi an dehşete kapıldım döllü kilodu banyonun ortasına unutmuştum ama bu zamana kadar hiç ses gelmemişti yavaşça banyodan baktığımda o güzel sivri pembe uçlu memelerini gördüm önce sonra yerde olan döllü külodu giydi bi anda şok geçirdim ablam bunun içinmi vermişti külodunu bana külodunu iyice çekti ve döllerim yanlardan akmaya başladı o sırada ablam amını okuşuyordu bende çıkarmış sikimi sıvazlıyordum sanki benim onu izlediğimi görmüş gibi ağzından şu kelimeler döküldü enderim yakışıklım aşkımm boz şu ablanın kızlığını söndür 20 yıldır yanan amını o an banyoya girip onu sikmek istedim ama arkamdan tutan bir el hissettim

İmparatorluk B-1

Herşey sabah 10;00 da çalmaya başlayan telefon ile başladı, Kısaca kendimi tanıtmak gerekirse 183 boyunda 85 kilo 26 yaşında biriyim. Düzenli spor yapan ve kalıplı kaslı bir fiziğim var. İsmim Kuzey. Hafta sonunun tadını çıkarmak için kendimi yatağa bırakmış uykunun kollarına teslim olmuştum. Sabah 10:00 da kulak tırmalayan telefonun sesi ile gözlerimi açtım.
B- Kim arıyor amk bu saatte ya
Telefonun ekrananına bile bakmadan açmış yeni uyanmış sesimle
B- Efendim, dedim
Telefonda ki ses Annemdi. Annem Serpil 1.67 boyunda 55-60 kilo 42 yaşında bakımlı bir kadın, yaptığı spor sayesinde fiziğini korumuş, Göğüsleri yaklaşık 90-95 beden, dolgulu güzel dudakları ve iri kalçarını düşünecek olursak her erkeğin hayalini süsleyecek bir kadın.
A- Oğlum gelmelisin babanın durumu kötü, demesiyle içimdeki kırık sevgiyi ve öfkeyi bastırmaya çalışarak
B-Noldu anne, ne anlatıyorsun,
A-Oğlum, Kuzeyim biliyorum hala kızgınsın ama gelmen gerekiyor.
Diyip ağlamaya başlayınca anneme dayanamadım.
B-Tamam anne çıkıyorum.
Hızlıca traş olup takım elbisemie giydim parfümümü sıkıp arabaya atladım.
Ben Ankara’da Annemler ise izmirdeydi. Bilek ve check-in işlemlerin yapıp uçağa bindim. Buzlu bir viski isteyip,Kafamı cama yaslayıp olanları düşünmeye başladım.
Babam ünlü bir tekstil ve çeşitli sektörlerde söz sahibi bir insandı. Babama kızgın olmamın nedeni yaklaşık 2 yıl önce kız kardeşim yağmuru kaybetmemizin en büyük nedenini babam olarak görmemdi. Babam her zaman işkolik olmuş bize zaman ayırmayan sadece kendi zevkine düşkün bir adamdı öyleki annemi aldattığı ve kendi sekreteri Semayı bile siktiğini biliyordum. Ben yurtdışında üniversitesite okurken, kız kardeşim ile 2-3 günde bir görüntülü konuşur muhabbet ederdik. Takıldığı ortamlar lüks mekanlardan bahseder Türkiye’ye dönünce beni de götüreceğini söylerdi. Ama sürekli yanlızlıktan yakınır, annem arkadaşlarıyla babam yurt dışında diye sitem ederdi bana. Aslında bu hep böyleydi 7-8 yaşlarından bu yana kendi başımıza büyüdük. Babamın yaptığı tek şey limitsiz para ve rahatsız edilmemek annem ise sürekli sosyete çevresi, arada yaptıkları kumar geceleri ile ilgilenirdi. Yağmurla konuşmak iyi geliyordu bana. En son konuşmamızdan yaklaşık 4 gün sonra babamın beni arayıp kardeşim yağmurun kaza geçirdiğini ve gelmem gerektiğini söylemesi ile hayatım alt üst oldu.
Hastanede buzlu camın arkasında ağzında hortumlar olan kardeşimi görmek çok acıydı. Yağmur arkadaşları klübe gitmiş fazlaca alkol ve uyuşturucu hap almışlar, ve eve dönüş yolunda züppe sevgilisi direksiyonda artislik yapıp hız yapmaya başlamış ve önce bariyerlere sonra da yol kenarında ağaçlara çarpıp öyle durabilmiş araç ve sonuç olarak erkek arkadaşı olay yerinde meleğim kardeşim yağmur ise Hastaneye geldikten sonra vefat etmişti….
Cenaze işlemleri bitmiş evde salonda otururken gözlerimin dolması ile patlama yaşadım. Babama bunların onun yüzünden olduğunu sikini bırakıp bizimle ilgilenseydi bunların olmayacağını yüzüne haykırdım. Yüzüme okkalı bir tokat atıp
B – Siktir git demişti.
Ve o günden sonra evden çıkıp gitmiştim. Zenginliği parayı bir kenara bırakıp Ankara’da bir şirkette müdür olarak çalışmaya başlamış düzenimi kurmuştum.
Bu düşünceler ile yolculuğun nasıl geçtiğini bile anlamamıştım.
Havalimanından çıkıp kapıya yöneldim. Güneş gözlüklerimi takıp Bir taksi bulmak için bakınırken bana doğru koşan takım elbiseli adamı gördüm bu babamın şöförüydü.
Ş- Buyrun kuzey bey bende sizi bekliyordum
Cevap vermeden araca doğru yürüdüm son model Mercedes’in arka kapısını açıp buyrun efendim dedi şöför. Binmemin ardında kapayı kapatıp şöför koltuğuna geçip aracı çalıştırdı. Hızla yola çıkarken.
Camı açıp koltuk gözünde bulunan purolardan bir tane yaktım.
B- Durumu nedir? Noluyor
Ş-Efendim dün gece kalp krizi geçirdi. Şuan durumu kritik dedi.
Telefonumu çıkarıp şirketi aradım durumu anlatıp gelemeyeceğimi söyledim.
Izmir’in en lüks hastanesinin önünde durduk. Şöför kapımı açtı. Ve kalbimin yerinden çıkacak çarpmaları ile indim. Bütün hastanenin gözü benim üzerimde gibiydi. Ben yürümeye başlayınca babamın 2 koruması benimle yürümeye başladı. Asansöre binip kata geldim annemi görünce kalbim daha hızlı çarpmaya başladı. Üzerinde tek parça mavi bir elbise bütün vücudunu sarmış ağlamaktan makyajı dağılımış hali ile koşup sarıldı bana. Dolgun göğüsleri vücuduma temas ettiği an garip bir şekilde aletimde kalkmaya başladı. Beynimi kemiren bu düşünce kendime kızmama neden oluyordu. Annemi kendimden ayırıp yüzünü ellerimin arasına aldım.
B- İyi misin sultanım, Noldu nasıl durumu
A- Doktorlar iyi konuşmuyor oğlum, sabah gözlerini açtı ve seni istedi.
Odanın kapısına doğru yöneldim kapıda bekleyen bir çantalı adam ve bir kaç kişi vardı. Kapıyı açıp içeri girdim. Çantalı adam peşimden içeri girdi.
Babamı o halde görmek beni ne üzmüş ne mutlu etmişti sadece donuktum.
Beni görünce eliyle gel dedi yanına yaklaşıp.
Ben – Beni çağırmışsın, sencede bu halde biraz garip olmamış mı diyip yüzüne öfkeli gözlerle baktım.
Zorlanarak konuşmaya başlayıp.
Babam – Hiç demişmeyeceksin. Oğlum ne desem haklısın ben size iyi bir bana eş olamadım. Lütfen affet beni diyip. Gözlerinden yaşlar süzülmeye başladı. Ama umrumda değildi.
Babam- Bu avukat mümtaz herşeyi sana bırakıyorum. Umarım beni anlar ve afferdersin dedi.
Öfkeyle bağırmaya başladım.
B- Sen kendini paranla mı affettireceksin mahmut bey, ne zannediyorsunuz kendinizi hayatınızdan çıktım kovdun.
Bunun üzerine avukat sakin olmamı söyleyip kalem ve bir kaç kağıdı önüme bıraktı. Sırayla imzalayıp şimdi kurduğun o imparatorluğu ben aldım ve sen aciz biri olarak öleceksin diyip hızlı adımlarla çıktım odandan.
Kapıyı serçte kapatıp, duvara sırtımı yasladım. Olduğum yere çökerken hemşire ve doktorlar içeri koşuyordu. Bağırarak herşeyi yaptıktan sonra bu şekilde ölemezsin diyip ağlamaya başladım. Annem bana sarılmış beraber ağlıyorduk.
2 Hafta Sonra…….
Ankara’da işimden istifa etmiş. Annemin yanına villaya tekrar yerleşmiştim. Babama ait olan çalışma odasını kendime göre dizayn ediyordum. Odada oturmuş viski içerken kapı çalındı
B- Gel!
evimizin hizmetçisi yaren girdi içeri.
Y – Efendim, babanızın sekreteri sema hanım geldi.
B- Alabilirsin içeri, yaren bana daha buz getirir misin
Yaren gülümseyip tabi efendim dedi ve çıktı.
İçeri babamın oruspu sekreteri Sema girdi.
Sema 34 yaşında 60 kilo 1.70 boylarında sarışın bir kadın. Orta derece göğüsler toplu bir kalça ve bembeyaz bir tene sahip. Babama o an hak verdim sema çok ateşli bir kadına benziyordu. Giymiş olduğu mini bir etek beyaz gömlek kırmızı ruj ile tıpkı porno filmlerinden çıkmış gibiydi.
Yanıma doğru gelip karşımda dikildi. Baştan aşağı süzüp elimle karşımdaki koltuğu gösterdim.
B evet sema dinliyorum seni şimdi bana şirketle alakalı her detayı anlatmanı istiyorum. Ziraa sen şirketin herşeyine hakimsin değil mi diyerek güldüm.
Sema hafif kızarmış gülümseyerek
S- Tabi kuzey bey, diyerek anlatmaya başladı.
Onun anlattıklarından çok ben beyaz gömleğinden taşan memelerine bakıyordum. Sikim sertleşmeye başlamış kumaş pantolunumu zorluyordu. Sema bunu fark etti ve tepki vermeden anlatmaya devam etti. Elimdeki kağıtları bana göstermek için yanıma oturdu. Parfümün tahrik edici kokusunu çekmek beni daha da azdırmıştı ama kendime hakim olmalıydım. Gözlerimi kapatıp kokusunu uzunca çektim. Sema duruksamış ve şaşırmıştı.
B- Parfümün çok güzel başımı döndürdün adeta
Sema utangaç bir tavır ile
S- Teşekkür ederim efendim diyip gülümsedi.
Arkama yaslanıp kalkan sikimi göstermek istiyordum ve semaya
B- Söylesene sema babamla ne kadardır birlikteydiniz dedim. Sema şok olmuş
S-N ne nas nasıl efendim anlamadım. Dedi
B- Herşeyi biliyorum sema. Babamın seni nasıl becerdiğini, sana ne hediyeler aldığını herşeyi. Şimdi kaldır şu kağıtları yönetim kuruluna yarın toplantı istiyorum. Bütün şirket pozisyonlarında değişiklik yapacağım.
Sema ilk şoku atlataman ikinci şoku yaşıyordu.
S- Efendim lütfen beni affedin lütfen diye yalvarmaya başladı.
B- Kahkaha atarak korktun mu oruspu seni atacağım diye. Merak etme seninle ilgili başka planlarım var
S- Nnasıl ne planı diyerek korkmuş benziyordu.
Sarı saçlarından kavrayıp kendime çektim. Ahh diye bir çığlık attı kırmızı rujlu dudaklarını öpmek için ama hamle yaparak kafasını çevirdi. Yüzünü sıkıca tutup bir tokat attım.
B- Bana bak oruspu ya istedilerimi yap. Yada siktir git gözüm görmesin seni.
S- Yapmayın efendim lütfen diyip, ağlamaya başladı.
B- Sema teklifim bu. İstemiyorsan siktir git diyip. Kollarından kapıya doğru fırlattım. Kapının önünde durmuş sadece bekliyordu.
B- Ne bekliyorsun oruspu siktir git dedim sana.
Çalışma masasının koltuğuna oturup son kalan viskiyi diktim kafama.
Sema yanıma doğru bir iki adım atıp önümde durdu. Ve dudaklarını bana doğru uzattı. Zevkle kahkaha atıp şimdi akıllı bir orospu olduk işte diyip saçlarını kavrayıp bir tokat attım. Dudaklarını öpmeye başladim kırmızı etli dudaklarını adeta yakıyordu beni. Dili ile dudaklarımı emiyor ruhumu çekiyordu. Ellerimi kalçasına atmış sıkıyor okşuyor tokatlar atıyordum. Bir elimi gömleğine atıp Düğmelerini koparttım. Sütyenini hızlıca gömleğinin içinden çekip çıkardım dik ve avcumdan yaşan küçük göğüs uçlarını yalamaya başladım. Sema zevkle ııohhh diye inlerken. Eteğini beline doğru yukarı sıyırdım. Parmağımı göt deliğinden ammına doğru doğru kaydırıp sulanmış çamaşırının üstünden deliğini zorlamaya başladım.
Çenesinden tutup kafasını aşağı bastırdım.
B- Sırılsıklam olmuşsun oruspu. Şimdi al bakalım sikimi em güzelce.
Sema cevap vermeden önünde eğilmiş kemeri açmaya başlamıştı kumaş pantolunum ile baksırımı tek sefer çıkarmasıyla 19 cm ama kalınlığı hatrı sayılır aletim yüzüne çarptı. Selama eline alıp incelemeye başladı şaşırmıştı
S-Bunu alabileceğimden emin değilim.
B- Kahkaha atıp babam az mı sıktı seni alırsın diyip sikimi kavradım ve aletim ile yüzüne vurmaya başladım. Çıkar dilini dışarı diye komut verdim.
Sikimi kökünden tutup başını ağzına verdim dili ile resmen masaj yapıyordu. Sikimin kafasını damağı ve dili arasında sıkıştırıp beni daha çok azdırıyordu. Sikimi kökünden tutup tek seferde boğazına kadar soktum. Kaçmak istesede ellerimi sarı saçlarına dolayıp kasıklarıma yapıştırdım. Kasıklarıma bir kaç defa eli vurdu. Gözlerinden yaşlar akarken çekip tekrar aynısını yaptım. Ve ağzını hızlı hızlı sikmeye başladım. Makyajı dağılmış ucıuz bir oruspu gibiydi. Sikimi ağzından çıkardığımda bir kaç defa öğürüp öksürmeye başladı.
S – napıyosun sen boğuyordum şerefsiz,
Yüzüne okkalı bir tokat atıp itiaat etmeyi öğreneceksin dedim. Saçlarından tutup masaya oturdum. Beyaz bacaklarını öpmeye başladım. Topuklu ayakkabıları haya ayağında bacaklarını hava dikmişti. Dilimle bacaklarını emerek amcığına geldim. Siyah tangasını kenara çekip dilimi dokundurdum.
Sema ohhhhh yala erkeğim ohhhh diye inlerken dilime amcığına yapıştırıp zevk noktasını ve kadınlığına boydan boya dilimle fırça çektim. İki parmağımı içine sokup hızlı hızlı git gel yaparken bir yandan da dilimle hızlı hızlı yalıyordum, suları çenemden aşağı süzülüyor, bacaklarını titremeye başlamıştı. Boşalacağını anladığım an yaşamayı ve parmaklamayı bırakıp ayağa kalktım. Sema gözlerime masumca bakıp
S- Lütfen devam et sik beni, oruspun yap doldur içimi
Demeye başladı elimle saçlarını kavrayıp dudaklarına yapıştırım elini uzatmış sikimi sokmaya çalışırken elini tutup dudaklarından ayrıldım,
Dilini çıkar diye emrettim. Sema dilini çıkarınca bir kaç defa tükürüp kolunu çevirdim, masaya domalmış halde önümde duruyordu. Ayır iyice bacaklarını ucuz oruspu seni diyip götüne bir kaç tokat attım bembeyaz göt yanakları hemen kızarmaya başladı, kafamı götüne gömüp hem ammını hemde göt deliğini dillemeye başladım. Sema artık yüksek yüksek inliyor bacakları titriyordu orta parmağım ile göt deliğine masaj yapmaya başladım doğrulup sikimi arkadan amcığına fırça çekerken sema ohhhh ohhhhh diye inleyip sularını akıtmaya başladı. Boşalması devam ederken sikimi tek hamlede içine soktum. Sema tiz bir çığlık attı. İçi bir fırın gibi yanıyordu. Babamla o kadar sikişmesine rağmen içi bakire bir kız sikiyorumuşum gibi daracıktı.
S – aahhhhhhh yırrtın beni hayvan
B- Ucuz oruspu seni yalvaracaksın diyip hızlı hızlı sikmeye başladım.
Sema hızlı hızlı inliyor aahh sık sikk erkeğim parçala ammı daha hızlı sık nidaları ile inliyordu. Orta parmağımı hızlıca götüne soktum. Sema öne kaçmaya çalışsada nafile saçlarini kavrayıp götüne tokatlar atıyor amına çarpan taşşaklarımın sesi tüm odayı dolduruyordu. İçine kökleyip bekledim götündeki parmağımı 2 ye çıkarıp tekrar soktum. Sema tekrar boşalmaya başladı. Suları taşşaklarımdan yere damlıyor bacaklarım ise su içinde kalmıştı. Semanın boşalması bitince içinden çıktım yarrağımı göt deliğine yaslayıp ittirmeye başladım. Sadece kafası girmişken sema yalvarmaya başladı
S-lütfen efendim çok büyük alamam seninkini
İki elimle belinden kavrayıp ittirmeye devam ettim. Son bir gayret ile tamamını tek sefer sokmuştum götüne çok sikimi bir mengene gibi sıkıyordu zevk değil acı çekiyordum adeta.
Sema yüksek bir inleme ile aaahhhh çıkar çıkarr lütfen yırrtın beni çıkarrr diye debeleniyordu altımda
Sikimi içine köklemiş hızlı hızlı pompalamaya başladım. Sema baygınlık geçirir gibi inliyordu aııhh ahhh devam et evet sil, sik oruspunu doyur deliklerini
Bu şekilde ne kadar süre geçti bilmiyorum ama oldukça yorulmuştum yarrağımı içinden çektiğimde göt deliği kızarmış ve hafif bir kan sızıyordu. Saçından tutup masadan kaldırdım. Döner sandalyeye oturup kucagıma aldım dudaklarımı boynumu emerken sikimi kavrayıp amına hizaladı be üstüne oturmaya başladı. Tempolu şekilde zıplarken memelerini sıkıyor göğüs uçlarını çekiyordum. Sema hızlı hızlı zıplarken kafasını omzuma koydu,
S- Sen sen çok iyi sikiyorsun dedi zevkle.
B- söyle oruspum babamdan daha mı iyi
S- çok çok iyi bütün deliklerimi doldur erkeğim. Oruspun olayım sik beni
Götüne bir tokat attım, sandalye kapıya doğru döndüğünde evin hizmetçisi yareni kapının önünde elinde bu kovası ile gördüm, ne zaman geldi ne zaman girdi fark etmemiştim bile, yarenin gözleri açılmış elinde buz kovası ile semanın üstümde zıplayışını izliyordu semanın sırtı kapıya dönüktü ve yaren giriş çıkışları çok rahat görüyordu. Elimle yaren bekle işareti yaptım alttan semaya hızlı hızlı pompalarken semanın inlemeleri arttı ahhh ohhhh sik evet sikk sikk beni kuzey sik amcığımı doldur içimi sema zıplamayı kesip sikimi haps etti ve boşalmaya başladı. O boşalırken daha fazla tutamadım kendimi ve ayak uçlarımdan beynime bir şimşek çaktı adeta semanın içine oluk oluk boşalmaya başladım. Sikim içerde 9-10 defa attı boşalmam o kadar yoğun sürdüğü spermlerim dökülmeye başladı. Yaren tüm bu olanları canlı canlı izlemiş ve kızarmıştı. Tekrar elimle çık işareti yaptım. Yaren geldiği gibi sessizce dışarı çıktı. Semayı saçlarından tutup üstümden indirdim. Yere fırlatır gibi sertçe gittim sema ne olduğunu anlamadan koltukta oturur vaziyette yanıma çağırdım ben koltukta oturmuş o ise yerde diz çökmüş şekilde, sikimi yalamaya devam etti gözlerimin içine bakarak.
B- Bak sema sen benim ucuz oruspumsun, ben ne dersem onu yapacaksın, herşeyden haberim olucak, anladım mı diyip saçlarından kavradım, sikimi ağzından çıkarıp
S-Anladım efendim dedi.
Semaya ihtiyacım vardı şirket ve diğer işlerden çok uzaktım sema ise herşeyin içindeydi. Sikimi temizleyi bitirdikten sonra çenesinden kavrayıp
B- Giyin ve siktir git şimdi, yarın kurulu topla
S- Tabi efendim nasıl isterseniz diyip eşyalarını toplamaya başladı, yırtık gömleği akmış rimeli, buraya geldiğinde ne kadar gösterişli dursa da şuan sadece bir ucuz bir fahişe idi. Sema çıkınca geriye yaslandım bir sigara yakıp tavanı izlemeye başladım. Yaşadıklarımı düşünüp bu imparatorluğun sahibi olma maceramı gözden geçirdim. Üstümü giyip
yareni çağırdım.
Yaren kapı çalıp içeri girdi. Yüzü hala kızarıktı.
B- Kapıyı çalmadan mı girdin içeri dedim sertçe.
Y- Ha-Hayır efendim ben çaldım ama siz meşgüldünüz dedi utanarak.
Bir kaç adım adım dibine geldim nefes alış verişi hızlanmış, göğüs uçları giydiği gömlekten belli oluyordu. Çenesinden tutup dudaklarını öptüm. Tepkisiz kaldı. Sadece yere bakıyordu. Elimi kumaş siyah kumaş pantolonun üstün ne atıp kalçarını sıktım. Iıhh diye küçük bir inleme geldi. Şuan deli gibi sulandığını biliyordum ama şuan sırası değildi. Kulağına eğilip
B- Bu olanlar aramızda yaren kimseden diğer personel ve annemden tek birşey duymak istemiyorum. Yoksa kendini kapının önünde bululursun. Dedim güler bir tonda.
Y- Hayır efendim, Be-Ben kimseye birşey demem dedi.
Aferin güzelim diyip bu su sefer boynunda öptüm.
Gidebilirsin dedim. Arkasını döndüğünde küçük bir şaplak attım götüne. Dönüp güldü sadece ve yürüyüp çıktı odadan.

Kapıcı Amcam Hastanedeyken

Adım Serhat, 25 yaşındayım, aslen Doğuluyum, 1.80 boyundayım ve yakışıklı sayılırım, yani çevremde herkes öyle diyor. Sizlerle paylaşmak istediğim hikaye, amcamın karısıyla, yani yengemle ilgili. İstanbulda kapıcılık yapan amcam 47 yaşında, kısa boylu, çok şişman ve göbekli biri. Yengem ise 33 yaşında, 1.75 boyunda, kapalı giyinen fakat sülün gibi bir kadın. Ben yeni askerden gelmiştim, durumumuz da iyi olduğu için çalışmaya ihtiyaçım yoktu, aylak aylak geziyordum. Amcamların evi bize yakın olduğu halde amcamlara fazla gitmezdim ve işin doğrusu yengeme de fazla ilgim yoktu. Yengemle yaşadıklarım amcamın rahatsızlanıp ameliyat olmasıyla başladı…

Amcamın ameliyat olması kesinleşince, apartman yönetimi amcama, eğer hastaneden çıkana kadar yerine bakacak birisini bulmazsa, amcamı işten çıkarıp yerine başka bir kapıcı alacaklarını söylemiş. Amcam da taburcu olana kadar, birkaç haftalığına yerine benim bakmamı istedi. “Amca ben ne anlarım bu işlerden?” deyip, nekadar kaytarmak istediysem de, babam amcama, “Tabi tabi merak etme, yapar, nasılsa aylak aylak geziyor. Hem sizde kalır, çoluğa çocuğa da gözkulak olur!” deyip, bana emri vaki yapmıştı.

3 gün sonra amcamı hep birlikte hastaneye kaldırdık. Amcam ameliyat olmadan, “Hadi siz gidin, apartmanı boş bırakmayın, yönetici kızmasın!” diyerek yengemle beni eve gönderdi. Annem babam hastanede amcama refakatçi kalırken, biz yengemle eve gittik. Yengem, “Serhat git yöneticiye bir görün gel.” dedi. Çıktım yöneticiye tekmil verdim. Yönetici bana binaya iyi bakmamı, şikayet getirmememi tembihleyip, yapılacak bazı işleri de anlattıktan sonra ben tekrar aşağı indim ve bahçeye çıktım. Akşama kadar bahçenin bakımını yaptıktan sonra bahçedeki banka oturdum, tüm bu işlere canım sıkılmış, sigara içiyordum. Amcamın 2 tane küçük çocuğu var, yanıma geldiler, “Annem seni çağırıyor!” dediler. Kalktım, yengemin yanına gittim, “Buyur yenge?” dedim. Yengem, “Neden içeri gelmiyorsun? Birşey mi oldu?” dedi. “Yok yenge birşey olduğu yok, sadece hava alıyordum…” dedim. Yengem de, “Çocuklarla biraz ilgilen de, ben de yemek yapayım.” dedi. “Tamam yenge!” deyip girdim içeri. Evleri (Kapıcı dairesi) çok küçük 2 oda, salon olarak kullanılan küçük bir oda, mutfak ve banyodan ibaretti sadece. Ben çocuklarla oynarken yengem mutfakta yemek hazırlıyordu…

Neyse yengem yemeği hazırladı, yedik. Yemeğin üstüne yengem çay yaptı, oturduk TV izledik. Saat 9 olduğunda yengem, “Çöplerin bu saatte alınması lazım…” dedi. “Tamam yenge!” deyip gittim dairelerin çöplerini topladım, konteynere attım geldim. “Yenge başka yapılacak birşey kaldı mı?” dedim. “Yok, bugünlük bu kadar, hadi banyoya gir, duşunu al, taze çay yapıyorum içeriz.” dedi. “Tamam yenge!” dedim gittim yıkandım. Banyodan çıktığımda yengem çocukları yatırmıştı. “Çocuklar uydular mı yenge?” diye sorduğumda, “Evet, sabahları erken kalktıkları için erken yatıyorlar. Sıhhatler olsun, bugün yoruldun, dur sana amcanın pijamalarından getireyim de rahat rahat giy.” dedikten sonra gitti amcamın pijamalarından getirdi verdi ve “Hadi değiştir üzerini, ben çayı getireyim.” diyerek mutfağa gitti. Ben de giydim. Giydim ama hem çok boldu, hemde kısa. Yengem geldi başladı gülmeye. “Ne gülüyorsun yenge, sen verdin ben ne yapayım?” dedim. “Yok sadece çok komik olmuşsun.” dedi. Ben pijamaları çıkarıp tekrar elbiselerimi giymek istedim ama yengem bırakmadı.

Yengem çayları doldurdu içiyoruz, TV seyrediyoruz, ama sürekli boynunu tutuyordu. “Dur ben de üzerime rahat birşeyler giyeyim, sen yabancı değilsin nasıl olsa…” diyerek gitti. Geri geldiğinde bir pijama giymiş ki anlatılmaz! Yengemi ilk defa böyle pijamaların içinde görüyordum ve gözlerimi alamıyordum. Yengem çok sexy olmuştu pijamalarla. Geldi benim yanıma yere bacaklarını kıvırarak oturunca yengemin götü taş gibi dışarı çıktı. Pijamasından ince kumaşından altındaki külodunun hatları bile belli oluyordu. Kendimi kaçamak bakışlarla yengemin götüne bakmaktan alamıyordum. Çaylarımızı içerken yengem, “Serhat sen olmasyadın ne yapacaktık, kim bize yardım edecekti…” diye başladı beni övmeye ve teşekkür etmeye falan. Ben de, “Yenge lafı olmaz, biz akrabayız, akrabalık bugünler içindir.” dedim. Yengem yine boynunu tutup ovmaya başlayınca, “Ya yenge neyin var, sürekli boynunu tutuyorsun?” dedim. Yengem de, “Her tarafım ağrıyor Serhat, boynum, sırtım, belim, ayaklarım…” dedi. Ben de gülerek, “Amcam hastaneye yatmadan öncen seni çok yormuş herhalde?” dedim.

Yengem yüzüme dik dik baktı ama birşey demedi. “Yenge kızma, beni yanlış anladın galiba, sadece şaka yapmak istemiştim.” dedim. “Yok kızmıyorum, neden kızayım ki? Ama senden böyle bir laf beklemiyordum, ona şaşırdım. Ağrılarım amcanla alakalı değil, 2 gündür tüm vücudum çok ağrıyor, bir kırgınlık var üzerimde, yel kaptım herhalde.” dedi. Ben hemen zıpladım, “Yenge bu durumlarda masaj çok iyi gelir! İstersen biraz masaj yapayım!” dedim. Yengem, “Yok sağol, masajla falan geçeçeğini sanmıyorum.” dedi. “Sen bilirsin yenge, ama istersen yaparım, iyi de gelir!” dedim. “Bilmem ki… Sen masaj yapmasını biliyormusun ki?” dedi. “Biliyorum yenge, askere gitmeden 3 ay önce Antalyada turistlere yapıyordum, fakat öyle kuru kuru yapınca faydası yerine zararı olur, masaj yağı olması lazım!” dedim. Yengem, “Masaj yağını nerden bulacam sana şimdi?” dedi. “Zeytin yağı da olur yenge, var mı?” dedim. “Zeytin yağı mı?” dedi. “Evet, sen getir görürsün!” dedim. Yengem kalkıp mutfağa giderken, ben yine gözümü yengemin kalçalarından alamıyordum…

Yengem elinde küçük bir şişe zeytinyağıyla geldi, verdi bana ve “Eee, şimdi?” dedi. “Yenge yere bir havlu serelim de halılar yağ olmasın, birde üzerine eskilerinden varsa, bol birşeyler giysen daha rahat olur, mesela bol bir etek ve penye bir tişört gibi…” dedim. “Tamam.” dedi. Giderken arkasından seslendim, “Yenge şeyy… sütyen de takma!” dedim. Yengem birden döndü, “Anlamadım?” diyerek yüzüme tuhaf tuhaf baktı. “Yenge yanlış anlama, sırtına masaj yaparken sütyenin yağ olmasın diye söylüyorum, valla turistlere de öyle yapıyorduk!” dedim. Yengem birşey demeden gitti. 3-4 dakika sonra üzerine bol bir etek ve bir bol penye giymiş halde geldi. Büyükcene bir de havlu getirmişti. Havluyu yere serdim ve “Yüzükoyun uzan yenge!” dedim. Yengem uzandı. Yengemin bıldır bıldır götü bol etekle çok güzel görünüyordu. Ben de yengemin yanına oturdum, “Yenge kendini rahat bırak, kasma vücudunu!” deyip elime biraz zeytinyağı döktüm ve başladım yengemin boynunu ovmaya…

Yengemin boynunu 15 dakika kadar ovduktan sonra penyesini hafif yukarı sıyırdım ve belini ovmaya başladım. Bu arada benim haylaz ister istemez kalktı. Yengemin bembeyaz bir vücudu vardı, delirmemek elde değil yani. Penyesini biraz daha yukarıya sıyırdığımda, dediğim gibi sütyen de takmamıştı. Yengemin sırtına şişeden biraz zeytinyağı döküp sırtını yoğurmaya başladım. Yengem gözlerini kapamış, arasıra Oflayıp Ahlamasının dışında ikimizden de çıt çıkmıyordu. Ara sıra kazara olmuş gibi elimi yengemin memelerinin yanlarına kaydırıyordum, hiç tepki vermiyordu. 10-15 dakika da sırtını ve belini ovduktan sonra sıra ayaklarına geldi. Yengemin tam arkasına geçip bacaklarını hafif araladım ve ayak parmaklarından başladım ovmaya, yavaş yavaş yukarıya doğru çıkıyordum. Eteğini yukarıya sıyırdığımda yengemin beyaz külodu gözüküyordu. Etli baldırlarına da zeytinyağı döküp başladım aşağıdan yukarıya doğru baldırlarını ovmaya…

Ara sıra elimi etli kalçalarına değdiriyordum, yengemden ses yok, nefes dahi alıp vermiyor gibiydi. Ben iyice delirmek üzereydim, yarağım patlamak üzereydi ve kafamdan binbir türlü şeyler geçiyordu. Doğrusu ne yapacağımı bilmiyordum. Gözüm sürekli yengemin külodundaydı. Ufaktan ufaktan yengemin kalçalarını ovmaya başlamıştım. Parmaklarım külodunun kenarlarına değiyordu, fakat kendimde o cesareti bulup külodunu sıyıramıyordum. Ama götünün yanaklarını resmen yoğuruyordum. Bir ara yengem kasıldı sıktı kendini, belli belirsiz titredi. Sanki az birşey işemiş gibi külodu ıslandı. Anladım ki yengem boşalmıştı. Hiç sesimi çıkartmadan yengemin kalçalarını ovmaya devam ederek, “Yenge?” dedim. Yengem okadar dalmış ki, anlatamam, cevap bile vermedi. Birdaha, “Yenge?” diye seslendiğimde, kısık bir sesle sadece, “Hıı?” dedi. “Yenge, amcam da sana böyle masaj yapıyor mu?” dedim. “Yok nerdeee?” dedi. “Peki, iyi geldi mi, rahatladın mı?” dedim. “Evet, hemde çok!” dedi.

Artık yarağım külodumda durmaz olmuştu, pijama zaten çok boldu ve nerdeyse boşaldım boşalacağım. “Yenge ben bir WC’ye gidip hemen geliyorum!” deyip, yengemin cevap vermesini bile bekleyemeden kalktığım gibi tuvalete gittim. Pijamamın altını sıyırdım ama külodumu indirmeye fırsat kalmadan küloduma boşaldım. Külodum berbat olmuştu, nasıl canım sıkıldı. Külodumu çıkarıp çöpe attım. Sikimi lavaboda suyla güzelce yıkayıp, orda asılı duran el havlusuna kuruladım. Külotsuz bir halde pijamayı giydim tekrar. Sonra hiçbir şey olmamış gibi yengemin yanına gittim. Yengem halen öyle bıraktığım gibi gözleri kapalı bir şekilde uzanmış, kımıldamadan duruyordu. Yengemi yine o halde görünce içim gitti yine. Yengemin bacaklarını hafifçe az daha aralayıp, (zaten etek yukarıya sıyrıktı) bacak arasına diz çöküp, yeniden belini ve sırtını ovmaya başladım. Elim memelerinin kenarlarına değdikçe benim yarrak yeniden sertleşmeye başladı.

Ne yapacağımı bilmiyordum, yavaşça yengemin götüne doğru yaklaştım. Kazık gibi olmuş sikim yengemin götüne değdi değecek. Sonunda dokundurmaya karar verdim. Eğer yengem bir tepki verirse hemen bırakacaktım. Biraz daha yanaşıp yengemin götüne yapıştım. Artık benim yarrak yengemin götüne değiyordu ve yengemin amının götünün sıcaklığını hissediyordum. Anlatılmaz bir heyecan ve duyguydu bu benim için. Artık ben de gözlerimi kapamış, olanlara kendimi iyice kaptırmıştım. Nerdeyse yengemin üzerine uzanmıştım. Pijamamın altında külot da olmadığı için yarağım tam şahlanmıştı ve sanki yengemi sikiyormuşum gibi hafif hareketlerle yarrağımı yengemin götüne sürterek yukarı aşağı gidip geliyordum. Artık dayanacak halim kalmamıştı, bu andan sonra ne olcaksa olsundu. Ellerimi yengemin memelerine atıp okşayarak, arkasına iyicene abandım ve kerkinmeye başladım. İşte tam o sırada yengemi gözleri birden açıldı ve “Ne yapıyorsun Serhat?” deyip debelenmeye başladı. Ben cevap dahi vermeden memelerini avuçlamaya ve arkasına kerkinmeye devam ettim…

Artık bu işin dönüşü yoktu, yengemi sikecektim, kararımı vermiştim. Yengem halen altımda debeleniyor, “Serhat yapma! Ne yapıyorsun? İn üstümden çabuk!” diyordu. Ben hiçbir şey demeden ensesini ve kulaklarını öpmeye başladım. Yengem niyetimi anlamıştı, çırpınmalarını artırdı ve “Ne yapıyorsun salak! İn üstümden manyak! Yapma! Derhal kalk üstümden yoksa bağırırım hayvan herif!” diye küfürler etmeye başladı. Ben de, “Bağır valla! Umurumda değil! Dayanamıyorum yenge, delirmek üzereyim!” deyip yengemin göğüslerini bıraktım ve külodunu aşağı sıyırmaya çalıştım. Yengem başladı yalvarmaya, “Serhat ne olursun bırak, ben senin yengenim, 2 tane çocuğum var, lütfen yapma, bırak!” dedi. Gözüm dönmüştü bir kere, yengemin söyledikleri bir kulağımdan giriyor öbür kulağımdan çıkıyordu. Biryandan yengemin omuzbaşlarını ısırıyordum, bir yandan da külodunu çıkarmaya çalışıyordum ama beceremiyordum. Yengem ağlayarak, “Yapma!” diyordu sadece ve halen debeleniyordu. “Yenge bak güzelikle olmasza zorla olacak bu iş! İster zorla, ister güzelikle, ama sonuçta seni sikecem, başka çaresi yok! Sana vurmak istemiyorum, eğer karşı koyarsan ağzını burnunu kırarım! Kes sesini de itiraz etme, tamam mı?” dedim.

Kapıcı Amcam Hastanedeyken Yengemi Siktim!, resim №2
Yengem baktı kurtuluşu yok, debelenmeyi kesti ve “Hayvan herif, hadi ne yapacaksan yap, sonra da siktir ol git evimden!” dedi. “Hah şöyle!” diyerek yengemi çevirip sırtüstü yatırdım ve penyesini çıkardım. Yengemin memeler serbest kalmıştı, başladım memelerini yalamaya. Yengemin çok güzel memeleri vardı, memeuçlarını biraz emdikten sonra yengemi dudaklarından öpmek istedim, ama ne yaptıysam dudaklarını kaçırdı, öptürmedi. Ben de gerdandan öperek, tekrar göğüslere, ordan da göbek çukuruna indim. En sonunda eteğini de çıkardım, yengem sadece külotla kalmıştı. Külotunun amının yarığına denk gelen yeri daha da ıslanmıştı ve külotunun kenarlarından amının kılları dışarı taşıyordu. Külotunu yana çekerek amının kıllarını okşamaya başladım. Sonra külotunu çekerek çıkardım. Ağzımı yengemin amına dayayıp öpmeye başladığımda, o ana kadar sessiz duran yengem birden doğruldu ve başımı iterek, “Ne yapıyorsun salak! Orası opülür mü, pis!” dedi.

“Öpülmez mi yenge! Sen bana bırak, ben öperim de yalarım da!” deyip yeniden yumuldum amına. Yengem de, “Ne halin varsa gör, manyak!” diyerek yeniden uzandı. Ben amının kıllarını yanlara açarak amının dudaklarını öpüp, ağzıma alıp emmeye başladım. Ne kadar tatlı bir amı vardı yengemin. Amının deliğine dilimi sokup çıkarmaya ve bızırını emmeye başladığımda, yengem gülmeyle ağlama arası sesler çıkararak titremeye başladı. Az önce, ‘Orası öpülür mü!’ diyen yengem artık kafamı amına bastırıyordu. Ben de dilimi sokabildiğim kadar yengemin amına sokuyordum. Çok geçmeden yengem sarsıla sarsıla ağzıma boşaldı. Ben amının sularını iştahla yalayıp yutarken, yengem bu sefer zevkten debeleniyordu ve yine gözlerini kapamış, “Yeterrr! Dur artık, ben bittim!” diye inlerken gözlerinden yaşlar geliyordu.

Benim de artık daha fazla dayanacak halim kalmamıştı, hemen doğruldum ve pijamamı aşağı sıyırdım. Yarağımın başıyla yengemin vıcık vıcık olmuş amına sürtmeye, badana çekmeye başladım. Yengem dudaklarını ısırarak heyecanla sokacağım anı bekliyor, fakat ben sokmuyordum. Her nekadar istemiyormuş gibi görünse de, yengem sikilmek istiyordu. Sonunda dayanamayıp gözlerini açtı ve “Sok artık! Delirtin beni! Siksene hadi! Sik de bitsin bu işkence!” dedi. Yengemin bacaklarını omzuma alıp birden vargücümle yüklendim ve köküne kadar, taşaklarıma kadar soktum amına. Yengem o anda tabii çığlığı bastı ve “Napıyorsun hayvan oğlu hayvan!” diye bağırmaya başladı. Neye uğradığımı şaşırdım, yengemin neden bağırdığını anlamadım, ama hemen elimle ağzını kapadım. Gözlerden yine yaşlar akmaya başladı. 2-3 dakika tuttum ağzını. Ben daha amının içindeydim ve yengem debeleniyordu. Elimi ısırınca elimi çektim ağzından. “Hayvan! O ne biçim sokmak öyle, yırttın amımı, çık içimden, öldüm!” diye yalvarmaya başladı…

Yengemin amı ya gerçekten çok dardı, ya amcamın siki çok küçüktü, yada benim yarrak çok büyüktü. O anda çıkarsam bir daha giremeyeceğimi düşündüm ve “Yenge biraz bekle, şimdi alışırsın!” dedim. Yengem hem ağlıyor hem yalvarıyordu, “Çık nolursun, öldüm geberdim valla!” diye. Ama benim hiç çıkmaya niyetim yoktu tabii. Yavaş yavaş pompalamaya başladım. Yengem altımda iki büklüm vaziyette kıvranıyordu. Yengemin memelerini avuçlaya avuçlaya amına 5 dakika kadar pompaladıktan sonra sanki yengem alışır gibi oldu ve bağırmayı kesti, artık sadece Ahhh’layıp Ohhh’luyordu. Ben siktikçe yengem iyice zevke gelmeye başladı ve amı sulandı. Bir süre sonra ellerini belime atarak tırnaklarını sırtıma geçirip beni kendine çekiyor ve ‘Ohhh, Ohhhh!’ sesleri çıkararak inliyordu. Sonra yengem bacaklarını omzumdan indirip belime dolayarak gidip gelme hareketlerime eşlik etmeye ve derin derin inlemeye başladı. Çok geçmeden de titremeye başlayıp orgazm oldu…

Ben pompalamaya devam ederken, yengem, “Ben bittim! Hadi sen de boşal artık, öldüm valla!” diye yalvarmaya başladı. Yengem boşal demese bile benim de belim gelmek üzereydi. O anda yengemin korunup korunmadığı, hamile kalıp kalmayacağını falan düşünmeden, böğüre böğüre yengemin amına boşaldım. Ama ne boşalma! Yengemin amına döllerimin son damlalarını da akıttıktan sonra, içinden çıkmadan üzerine yığılıp kaldım. İkimiz de burnumuzdan soluyorduk. Sikim yengemin amında kendiliğinden küçülüp dışarı pırtınca, yengem, “Bittiyse in üzerimden hayvan! Altında ezildim, pestilim çıktı!” diyerek beni üstünden itti. Yengemin yanına uzandım ve bir sigara yaktım. Yengem hemen kalktı ve üzerini giyinmeye başladı. Giyinirken biryandan da bana, “İstediğin oldu mu rezil herif? Erdin mi muradına, ha?” diye kızgın bir şekilde söyleniyordu. Giyinip divana oturdu ve “Ne olacak şimdi? Niye yaptın bunu bana?” diye sordu. “Yenge elimde değildi valla, dayanamadım sana, çok sexysin!” dedim ve bir sigara da yengeme yakıp verdim. Yengem sigarayı içerken biraz da olsa sakinleşmişti, artık burnundan solumuyor, sadece düşünceli bir hali vardı.

Susamıştım, kalktım sikimi sallaya sallaya mutfaktan birer bardak soğuk kola getirdim ve dıvana yengemin yanına oturdum. Yengem kolayı alırken suratıma bön bön bakıyordu. Koladan birkaç yudum aldıktan sonra, yengeme sarıldım ve “Yenge olan oldu birkere, üzülme ne olursun, bak ben seni çok seviyorum!” dedim. Yengemse, “Tamam seviyorsun, iyi güzel de, amcanın yüzüne nasıl bakarım, onu düşünüyorum!” dedi. “Yenge amcamın nerden haberi olacak?” diyerek yengemin dudaklarına yumuldum. Yengem ilk başta karşılık vermese de, bu sefer dudaklarını kaçırmadı. Dilimi ağzının içine sokup, dilini emmeye başlayınca yengem kendini saldı ve karşılık vermeye başladı. Birbirimizin dudaklarını kemirircesine öpüşüyorduk, ağzımızdan sular aka aka. Elimi penyesinin içine sokup göğüslerini okşamaya başlayınca, yengem, “Dur yapma, çok terledim, heryerim yapış yapış, kendimi çok pis hissediyorum!” dedi. “Yenge kalk ozaman banyoya gidelim, seni güzelce yıkayayım!” diyerek yengemin elinden tutup kaldırdım…

Banyoya girdik, ben zaten çıplaktım, yengemi de soyup duşun altına geçtik. Şampuanla yengemin tüm vücudunu bol bol köpükleyip, heryerini hem okşuyor hem yıkıyordum. Yengemi dönderip sırtını ve götünü de şampuanla yıkarken arkadan yengeme sarıldım ve “Seni çok seviyorum yenge, sana aşık oldum!” dedim. Bu arada benim yarak yengemin kalçaları arasında yavaş yavaş kalkmaya başladı yine. Elimi öne atıp yengemin göğüslerini okşayınca benim yarrak oldu demir gibi ve kerkinmeye başladım. Yengem, “Noluyor? Yine mi kalktı?” diyerek döndü. Tabii o ana kadar yarrağımı kalkık haliyle görmediği için de şaşırdı, gözleri faltaşı gibi açılarak, “Bu ne yaa? Az önce bu mu girdi bana?” dedi. Ben sırıtarak, “Evet, ne oldu ki yenge?” dedim. “Oğlum bu kocaman birşey! Ben nasıl aldım bunu?” dedi. “Amcamınki nasıl ki yenge?” dedim. “Amcanınki bunun yanında çocuk Bülüğü gibi kalır!” dedi. Yengemin elini tutarak yarrağıma götürdüm, yarrağıma biraz da şampuan döktüm, “Hadi sen de beni yıka yenge!” dedim. Yengem de yarrağımı ve taşşaklarımı bol köpükle yıkadıktan sonra havlulara sarınarak çıktık.

Çocuklar uyuyorlar mı diye baktıktan sonra yatakodasına geçtik, uzandık yatağa ve yengemle öpüşmeye başladık. Yengemin memelerini de uzunca yalayıp emdikten sonra yalayarak göbeğine inmiştim ki, yengem birden omuzlarımdan tutarak, “Serhat yine amımı yalamayacaksın değil mi?” dedi. “Yalayacam yenge!” dedim. “Git bee, am yalanır mı hiç!” dedi. “Ahh yenge ahh, am yalamanın nekadar güzel birşey olduğunu bilsen, sen de am yalarsın!” dedim. “Salak, saçmalama!” dedi. “Amcam hiç senin amını yalamamış da ondan tuhafına gidiyor! Eğer alışık olsaydın, şimdi bana amımı yala diye yalvarırdın!” dedim. Yengem de, “Amcanın amımı yalamasını bırak, amımı bir dakika görmemiştir bile. Daha yatağa girmeden ışıkları söndürür öyle girer yatağa, karanlıkta çıkar üstüme, bitirir işini, sonra da arkasını döner uyur!” dedi. “Peki yenge, sen hiç amcamın sikini yaladın mı?” dedim. Yengem birden, “Böööhhhh, onu da ağzına alanlar var mı?” dedi. “Yenge valla sana birşey söyleyim mi, bu yaşına kadar boşuna yaşamışsın! Sen kendini bana bırak, hiçbir şeye itiraz etme, sana hayatta yaşamadığın zevkleri tattırcam!” dedim.

Yengem birkaç saniye düşündükten sonra, “Hadi bakalım, görelim!” dedi. Ben hemen sırtüstü yatıp, yengemi 69 pozisyonunda üstüme aldım ve yengemin amını ufak ufak yalamaya başladım. Yengem yarrağımı eliyle tutuyor ama bir türlü yalamıyordu. Yengemin bızırını emerek amını parmaklıyordum. Çok geçmeden yengemin amı sulanmaya başlamış ve amını ağzıma bastırıyordu. Biraz daha devam etsem orgazm olacaktı, yengem orgazm olmadan amını yalamayı bırakıp, “Yenge sen de benimkini yala!” dedim. Yengem, “Yok olmaz, yalamam!” diyor, ama amını da yalamam için yüzüme bastırmaya devam ediyordu. Ben de inadına yalamıyordum. “Yengem, Hadi devam et, niye durdun?” deyince, “Sen de benimkini yalarsan devam ederim!” dedim. Yengemin orgazm olmasına ramak kaldığından, ürkek ürkek yarrağımın başını öpmeye başladı. “Ağzına al yenge!” deyip amını yalamaya başladım. Parmağımı tükürükle ıslatıp yengemin götünün deliğine sokunca yengem birden irkildi, “Napıyorsun?” dedi. “Üff yenge yaa! Birşey yapmıyorum, hani kendini bana bırakacaktın! Sen yarrağımı yalamaya devam et!” dedim.

Yengem yarrağımı yalamaya devam etti ama aklı götünde kalmıştı. Ben şimdi yengemin götünü parmaklarken, aynı anda amına dilimi sokup sokup çıkarıyordum ve bızırını oynuyordum. Yengem götünü kıvırmaya ve yarrağımı yarısına kadar ağzına alıp emmeye başlamıştı. Çok geçmeden yengem inlemeye ve titremeye başladı. Götünü bırakıp sadece amını hızlı hızlı parmaklayınca yengem yine orgazm olarak sarsıla sarsıla boşaldı. Amının sularını da yaladıktan sonra yengemi üzerimden indirip yatağın üstünde dörtayak domalttım. “Yenge kal böyle!” diyerek bir koşu zeytinyağını aldım geldim. Yengemin büzüğüne biraz zeytinyağı damlatıp başladım götünü parmaklamaya. Yengem anladı galiba ve “Götümden sikmeyi düşünmüyorsun değil mi? Öyle bir niyetin varsa vazgeç, amıma zor aldım, götüme nasıl alayım!” dedi. “Yok yenge telaşlanma, birşey yapmayacam, sadece hoşuma gidiyor, çok güzel götün var!” deyip arkadan amına yanaştım. Yarağımın birazını amına soktum bekledim. Yengem derin bir ‘Ohhh!’ çekince yavaş yavaş geri kalanını da soktum…

Yengemin götünü parmaklayarak, amına sikimi hafif hafif sokup çıkarmaya başladım. Her sokuşumda, yengem taşşaklarımı da amına almak istercesine kendisini geriye bastırıyordu. Tam kıvama gelmişti, okadar istekli sikişiyordu ki, o anda yengemin aklında sikişmekten başka birşey yoktu. Ben de ara sıra hızlanıp arasıra yavaş sikiyordum yengemin amını. Yavaşlayınca yengem yalvarıyordu, “Serhat yavaşlama lütfen, hızlı yap!” diye. Durdum ve “Serhat değil, bundan sonra ben senin kocanım!” dedim. “Tamam kocacığım, durma, devam et neolursun!” deyince devam ettim. Bu arada yengemin götü de tam kıvama geldi, artık 2 parmağımı rahatlıkla götüne sokabiliyordum. Yengemin götünü sikme zamanı geldi diye düşündüm ve ellerini sırtında birleştirip tek elimle sıkıca tuttum ve yengemin yüzünü yastığa yapıştırdım. Büzüğüne biraz daha zeytinyağı döküp yarağımı amından çıkardığımda yengem anladı, “Serhat kurban olayım, sakın götüme dokunma! Alamam onu ben!” dedi. Ben de sırıtarak, “Yenge korkma birazdan alışırsın!” dedim ve yarağımın başını götünün deliğine yanaştırdım. Yengem büzüğünü okadar sıkıyordu ki anlatamam…

Biraz yüklenince yarrağımın başı girdi, ama yengem de bağırmamak için yastığı kemiriyordu. “Yenge bak oldu işte, hepsi bu kadardı!” diyerek yengemin ellerini bıraktım ve “Şimdi çıkaracam, çıkarırken acımasın, biraz gevşe, yoksa canın çok yanar aşkım!” dedim ve biraz daha zeytinyağı döktüm. Saf yengem de söylediklerime inanarak kendini sıkmayı bırakınca, ben yengemin kafasını (bağırmasın diye) yastığa bastırıp götüne birden yüklendim ve kalanının hepsini bir seferde soktum ve öylece bekleyerek yengemin kafasını yastığa bastırmayı bıraktım. Yengemin ağzından çıkan küfürleri duymalıydınız, “Orospu çocuğu! Öldüm! Yırttın götümü! Çıkar şu şeyi götümden!” diyordu. Yengemin ne dediği umurumda bile değildi, yengemin kafasını tekrar yastığa bastırarark ben başladım yengemin götünü kanırta kanırta pompalamaya. Hiç ara vermeden 30 dakika kadar siktim yengemin götünü. Yengemin götüne boşalıp çıktığımda yengem yığılıp kaldı. Hiç sesi çıkmıyordu, sanki bayılmış gibiydi. Yengemi sırtüstü çevirip yanına uzandığımda suratında bön bön bir ifade vardı…

Yengemi dudaklarından öptüm, ama yengemden herhangi bir hareket ve ses yoktu, sadece bitkisel hayata girmiş gibi nefes alıyordu. 15 dakika sonra anca kendine geldi ve ağlamaya başladı. “Anamı siktin lan şerefsiz, bende hal bırakmadın, öldürdün beni! Çık odamdan! Yüzünü şeytan görsün!” diyordu. Ne yaptıysam sakinleştiremedim yengemi, mecburen gidip o gece divanda yattım. Zaten o geceden sonra da birdaha sikemedim yengemi, fakat amcam hastaneden taburcu olana kadar amcamın yerine kapıcılık yaptım. Şu anda amcam tamamen iyileşti, eve geldi, yengemse beni affetmedi ve halen benle konuşmuyor. Amcam arasıra beni evlerine davet ediyor, ama bir mazaret uydurup gitmiyorum. O olaydan 3 ay sonra bizimkilerden yengemin hamile olduğunu duydum. Yengem benden mi hamile kaldı, yoksa amcadan mı, valla bilmiyorum.

Ben ve Sevgilim beyza bölüm 17

Sanırım o an gelmişti beyza gözümün önünde sikilmek istiyordu bir karar vermem gerekiyordu içim titremeye heyecanlanmaya başlamıştım kafamda bir sürü düşünce akıyordu derin bir nefes aldım beyzayı kendime çevirip dudağına kocaman bir öpücük verdim.

-seni çok seviyorum

Beyza beni öptü yerinden kalktı mustafanın karşısında durdu havlusunu çözdü ağır adımlarla havluyu yere bıraktı sırtı bana dönüktü güzel büyük götü beni büyülüyordu bir kaç adım attı mustafanın önünde durdu arkasını dönüp bana son kez baktı hala fikrimi önemsiyordu kafamı salladım bana gülümseyerek tekrar mustafa baktı bacağını koltuga uzattı mustafanın kucağına çıktı.
Mustafa benim karşımda dokunmaktan cekiyordu beyza mustafanin ellerini tuttu götünün üzerine koydu artık mustafanın elleri beyzanın götünde oksamaya başlamıştı bir yandan öpüşüyorlar bir yandan mustafa elleriyle büyük götünü okşuyordu. Götünü her oksadiginda beyzanin amcıgı ve göt deligi ortaya çıkıyordu bu görüntü bile beni deli ediyordu. Beyza kıvrılarak mustafanin bacaklarinin arasinda diz çöktü esofmanin üzerinden sikini oksamaya basladı ben çok istekli görünmemek icin sikime dokunmuyordum.

Ellerini esofmani çıkarmak icin attı ve mustafanin yardimiyla siki ortaya çıkmıştı beyzanın anlattigi kadar vardı hem çok büyük gövdesi vardı hem de büyük taşakları vardı beyza gövdesini kavrayarak ilk dil darbesini tasaklarina attı yavaş yavaş yalamaya devam etti. Mustafanin bundan çok zevk aldığı bariz şekilde belli oluyordu. Artık sikini kavrayıp okşarken başını ağzına aldı mustafa,beyzanın kafasindan tutarak daha fazlasini almasini sağlıyordu sert bir şekilde beyzanın ağzını sikmeye devam etti. Beyza bir süre yaladıktan sonra yerinden kalkti bana doğru yürüyerek beni öpmek için eğildi dudaklari saksonun ıslakligindan parlıyordu dudaklarıma yapıştım dudaklarinın tadı beni mest etmişti kulagıma dogru fısıldayarak iyi eğlenceler dedi tekrar dogruldu arkasini dönüp dogruca mustafanin kucagina çıktı mustafanin ıslak sikine sürtünerek öpüsmeye basladilar mustafanın siki beyzanın tükürükleriyle beyzanin ami ise ıslanmanın yumusakligiyla birbiriyle uyum icerisinde kayıyordu.
Beyza elini aşağıya attı mustafanin sikini kavradi ve amına sokmak icin hamle yaptı içim içimi yiyordu terlemeye başlamıştım mustafa alttan kendini iterek sikini beyzanın içine soktu normal bir ritimde sikmeye başladı. Sikim sertlesmis düşüncelerim hızlanmisti artık kalbimle degil sikimle düşünme vaktiydi elimi esofmanin icinden sikime attım ve sikimi oksamaya başladım.

Mustafa yavaş yavaş hızlanmisti odanin içi mustafanın vurmasıyla beyzanın amından çıkan sesler ve beyzanın inlemeleriyle doluydu hangisine azacagımı şaşırmış sekilde sikimi oksamaya devam ettim bu görüntü beni çok etkilemişti beyzanin bu şekilde kıvrak hareketlerle en yakın arkadasimin kucagında bana şov yapması o kadar hoşuma gidiyordu ki bayılıyordum beyza bir yandan zıplıyor bir yandan inlerken bana doğru dönüp sikini çıkarıp oynayabilirsin dedi bu azgın ses tonuyla söyledigi sey ben de yapmam gereken bir seymis duygusu uyandirdi yerimden kalktım esofmanimi ve boxerimi çıkarttım onlar gibi tamamen ciplak kaldım. Bir iki adim atarak mustafanın bacaklarinin yanina diz çöktüm artık daha yakından görebiliyordum mustafa her soktugunda beyzanın amı o kadar genişliyordu ki hipnotize olmuş sekilde izliyordum. Yanlarina yaklastigimi görünce beyza tekrardan bana dönerek;

-görüyor musun amım ne kadar genişliyor

-görüyorum aşkım

-bu sike binmeyi bu yüzden çok seviyorum amımı genişletiyor

Beyza konuşurken mustafaya baktım gururlu şekilde kucağında sevgilimi zıplatmaya devam etti erkekligini zirvede yaşıyordu en yakın arkadaşının doyumsuz sevgilisi kucağında zıplarken inleyerek sikini ne kadar çok sevdiginden bahsediyordu.

Beyza mustafanin kucagindan kalktı koltuga oturdu mustafa bacaklarını omzuna alarak sikini tekrar amcınına sokmaya başladı yerimden kalktım ve beyzanin yanina oturdum mustafa sikmeye devam ederken beyza beni öpmek istiyordu kafamı uzattim dudaklarıma yapıştı inlemelerinin arasinda beni opmeye çalışıyordu o kadar yakındık ki inlemeleri kafami dolduruyordu bu görüntü izlemekten zevk alacagimi düşünmediğim bir görüntüydü artık yavaş yavaş mustafa kasılmaya başladı beyza bunu anlayınca bana dönerek;

-sen söyle

-neyi aşkım

-nereye bosalacagini

Nereye bosalacagini zaten biliyordu ama beyza illa benim agzimdan duymak istiyordu onun dedigini yaparak;

-içine boşal kanka

Mustafa bana baktı mutlu bir yüz ifadesiyle kasıla kasıla beyzanin icine boşaldı. yorulmuştu beyzanin yanına koltuga oturdu beyza pozisyonunu hiç bozmadan bana baktı ve;

-hadi aşkım sıra sen de

Ne yapmam gerektigini anlamsitim ama yanımızda mustafa var diye utanıyordum beyza durumu anladi ve mustafanin bakmasini önlemek icin onu öpmeye başladı bu sırada beyzanin bacaklarinin arasina diz çöktüm karşımda duran sey beni büyülüyordu sikilmekten şişmis pembe dudakların arasindan akan döller çok guzel duruyordu amına doğru eğildim ilk dil darbemi attim amcigi o kadar suluydu ki sikime dokunmadan bosalmami sağlayabilirdi artık istahli sekilde yalamaya başladım neredeyse tüm amını yalamiştim.

Ben kendimden gecmis sekilde beyzanin amcigiyla aşk yaşarken kafami kaldirdigimda ikiside beni izliyordu dilimi amcigindan cekemiyordum umursamadan devam ettim.
Mustafa yerinden kalkti eşyalarını aldı hiçbir şey demeden beyzayı son kez öptü ve banyoya girdi beyzayla baş başa kalmıştık beyza bana;

-hadi yere uzan

-neden aşkım

-soru sorma dedigimi yap

Beyzanin bacaklarinin arasindan kalktım yere uzandim beyza ayaklarini uzatti ve sikimi kavradi. Böyle bir sey yapacagini hiç tahmin etmezdim en yakın arkadaşımı amıyla boşalttiktan sonra beni ayaklariyla boşaltacaktı bundan daha aşağılanacak bir sey var miydi emin değildim.
Dudaklarimda hala beyzanin aminin tadi vardi sikim boşalmaya hazır duruyordu beyza ayaklarini kullanarak sikimde git gel yapmaya başladı ona öyle bir aziyordum ki ayaklari bile beni azdirmaya yetiyordu güzel ayaklarini kullanarak hızını arttirdi artık dayanamayarak tüm döllerimi ayaklarina akıttım.

Yerimden kalktım beyzanın yanina oturdum ve bana;

-beğendin mi sevgilim

-beğendim aşkım

-seni amcigimla bosaltirdim ama mustafanin genişlettigi amcigima senin sikin girdiginde hissetmeyebilirim diye ayaklarimi kullandim

-ayaklarin bile beni çok azdırdı merak etme

-hmm demek ayak sevdin ha

Munzur bir gülüşle ne demek istemişti acaba beni bosaltmasina rağmen hala aşağılamaya devam ediyordu bu hoşuma gidiyordu ve bunu gördüğü icin durmadan devam ediyordu.
Beyza yerinden kalktı odaya doğru yürüdü;

-ben biraz yatacağım aşkım

-tamam aşkım

Odaya girdi ben de yerden eşyalarımı alıp üzerimi giydim ve koltukta uzanarak telefonla oynadım. Biraz sonra mustafa banyodan çıktı uzerinde sadece beline kadar sarilmis havlu vardı siki havlunun üzerinden belli oluyordu yanima yaklaştı;

-nasıldı kanka zevk aldın mi

Gözümün önünde sevgilimi sikmisti ve bana zevk alıp almadigimi soruyordu;

-aldım kanka sen aldın mı

-ben zaten çok zevk alıyordum ama en son seni o şekilde izlemek beni daha çok azdırdı

-hoşuna gitmesine sevindim

Yerinden kalkti giyinmek için odasina gitti ben de aksam merve geleceği için markete bir şeyler almaya çıktım markette islerimi bitirdim eve geldim beyza uyanmış mutfaktaydı mustafa oturma odasinda oturuyordu mutfağa girdim aldiklarimi beyzaya verdim oturma odasina geçtim yaklaşık 30 dakika sonra kapı çaldı beyza kapiya yöneldi kapıyı açtı gelen merveydi;

-ben geldimm

İyi okumalar

Dershane Arkadaşım Buse – 12

Terasa çıktığımızda büyük bir alkış koptu. Buse mutluluktan havaya uçacak gibiydi. Ortadaki kocaman pastaya yaklaştı. Gözlerini yumup dilek tuttuktan sonra mumları söndürdü. Tekrar alkıştan sonra müzik çalmaya başladı. Yanına yaklaşıp sarıldım.

  • Dileğini söylemek doğru olmaz ama merak ettim.
  • Bu gece altında bağırmayı diledim.

Yutkundum.

Eli pantolonumun üstünde gezindi. Sarıldığımız için kimse görmemişti. Defalarca sevişsek bile ilk günkü gibi beni heyecanlandırıyordu. Arkadaşlarına sarılıp tek tek hediyeleri açmaya başladı. Gülümseyerek onu izliyordum. Telefonumun çalmasıyla uzak bir köşeye gidip telefona baktım. Bir numara arıyordu. Telefonu açtım. Önce ses gelmedi. Ardından birisi bağırarak ağlamaya başladı. Buse’nin sesine benziyordu. Kafamı çevirdim. Buse yanimda ve gülüyordu. Ses durduktan sonra tekrar oynatıldığını anladım. Buse bağıra bağıra ağlıyordu. Telefon kapandıktan sonra uzun bir süre donakaldım. Ne olduğunu anlamamıştım. Ama bugünü gereksiz bir arama için mahvetmeyecektim. Dj’e romantik birşey açmasını söyledikten sonra Buse’ye yaklaştım. Ortam aniden değişti. Kıpkırmızı ışıklar ve the night we met.. Buse arkasını dönüp bana baktı. Gülümseyerek yaklaştım ve elinden tutup sakin bir şekilde belini sardım. Ardından yavaşça hareket etmeye başladım. Ardından herkes dans etmeye başladı.

  • Şuan elinin belimde olması bile beni delirtiyor.
  • Nasıl hep bu kadar yüksek oluyorsun ?
  • Sorumlusu sensin.
  • Öyle mi ?
  • Öyle.

Gözlerimin içine baktıkça içim eriyordu. Belimdeki eli iyice kendime doğru çektim. Aramızda mesafe yoktu. Kafasını boynuma gömüp öptü.

  • Uslu bir çocuk olup beni takip edeceksin. Yoksa canını yakarım.
  • Peki.

Elimden tutarak beni kafeden çıkardı. Otoparka giderken ne olduğunu hala anlamamıştım. Arabanın yanına gelip bana baktı. Anahtarla kapıyı açtığımda beni kolumdan tutup içeri itti. Ardından kendiside girdi. Anahtarı elimden alıp kapıyı kilitledi. Ön koltuğa fırlatıp elbisesinin fermuarını çözdü. Ardından direkt dudaklarımı öpmeye başladı. Aynı şekilde karşılık verirken eliyle penisimi okşuyor, ağzımın içine inliyordu. Nefesimiz kesilene kadar öpüştük. Sesli bir şekilde nefes alıp veriyor. Dudakları hırsla büzülüyordu. Pantolonumun kemerini ardından düğmesini açtı. O kadar hızlı ve aceleci davranıyordu ki olan biteni anlamadan ağzına almıştı. Hırsla sakso çekerken bana bakıyordu. Ön koltuğa eğilip anahtarla arabayı çalıştırdım. Koltuğu sonuna kadar ileri çektim. Ben bunları yaparken Buse hala sakso çekiyordu. Oluşan boşluğa, bacaklarımın arasına geçip oturdu.

  • Ben seni ödüllendiriyorum. Sen de ödülümü ver.

Tek elimle çenesini tutup diğer elimle sert bir tokat attım. Sesli bir şekilde inleyip tekrar ağzına aldı. Elini bacaklarının arasına götürdü. Saçlarını tutup kafasını bastırıyordum. Bir süre kendini kaybetmiş bir şekilde sakso çekti.

Saçlarını tutup ağzından çıkardım. Makyajı akmış daha çekici olmuştu. Dizime iki kere vurunca doğrulup kucağıma oturdu. İçine alıp yavaş yavaş zıplamaya başladı. Buse zıpladıkça arabada hareket ediyordu. Elbisesinden göğsünü çıkarıp emmeye başladım. Elleri saçlarımda dolaşırken inliyor ve konuşuyordu. Bir anda saçımı çekip kafamı kaldırdı. Boynumu ısırıp öpmeye başladı. Kanamasını önemsemeden öpmeye devam ediyor hatta yalıyordu.

Aynı şekilde devam ederken geriye doğru gitti. Zıplarken gözlerime baka baka inliyordu. O görüntü, kaşlarının masum bir şekilde kalkması, kızarmış gözleri, ağzının açılıp derin derin inlemesi… Sanat eseri gibiydi. Gerçekten sanat eseri gibiydi.

Dakikalarca seviştik. Buse iki kere boşaldı. Sona geldiğimi hissettiğimde Buse hissedip kucağımdan kalktı. Ağzına alıp sakso çekmeye başladı. Dayanamayıp ağzının içine boşaldım. Hepsini yuttu. Ardından koltuğa oturdu. Nefes nefeseydik.

  • Beni, beslediğin için sağol.

Dudağının kenarını yalayıp güldü. Kahkaha atmaya başladık. Kafasını omzuma koyup dinlendi. Yavaş yavaş giyinirken Buse’yi izliyordum. Elim bel boşluğuna gitti. Belindeki gamzeler, kalçasının belinden ayrılışı… Oturup saatlerce izleyebilirdim. Kafamı kaldırdığımda bana bakarak gülümsediğini gördüm. Elbisesini giydikten sonra arkasını döndü. Fermuarı kapatıp boynunu öptüm. Ardından ön koltuğa geçip makyajını düzeltti. Arabadan inip onu bekledim. Telefon yine aynı numara tarafından çalınıyordu. Cevap vermedim. Buse inince kolumu beline sarıp yanında yürümeye başladım.

Tekrar terasa çıktığımızda annesi imalı bir şekilde bize baktı. Buse dudağının kenarını silip gülümseyince o da güldü. Birkaç saat içinde insanlar yavaş yavaş ayrılmaya başladı. Buse oturmuş içiyordu. Çok fazla içme diye uyarsamda dinlemiyordu. Misafirleri uğurladıktan sonra yanına oturdum. Ayağa kalkacak durumda değildi. Koluna girip aşağı indirmeye başladım…
.

.

Öneri ve yorumlarınızı bekliyorum.

Ablamın Bekaretini Aldım 1

yoğun istek üzerine devam edicem dediğim gibi yeniyim önerilerinizi yazarsanız sevinirim

Ablamın çığlık sesini duyunca emir ve ben hemen ayılıp aşşağıya indik tahsin, bizi rezil ediyosun diye bağırıyordu. Ablam sadece yüksek sesle ağlarken beni nasıl aldatırsın diye sayıklıyordu emir benden hızlı olaya girişti

E: Hayırdır birader napıyosun kıza
T: Sana ne oluyor lan bücür işime karışma

emir ve tahsin laf atışırken hemen arkasından gidip ablama sarıldım tahsin açıklama yapmaya çalışıyordu ortam iyice gerilirken annem aşşağıya indi

A: ne oluyor burada gençler
E: zeynep teyze bu adam naz ablayı aldatmış bırakmıyor kızı

Bu sırada bende ablamı yukarı çıkardım o an tahsine çok sinirlenmiştim içimden dövmek bile gelmişti ama ablamın hali onu umursamama sebep oldu ablamı yatağına oturttum yanına ben oturduktan sonra olayı anlatmasını istedim

B: abla bu zamana birbirimizden birşey saklamdık anlat bana her ayrıntısı olayın
N: ender boşver sen artık bitti herşey zaten
B: abla orada sen olmasan o adamın üstüne çoktan çökmüştüm lütfen anlat ne oldu

Ben böyle dedikten sonra benim yakışıklı korumacı kardeşim diye bana sarıldı o an fazla büyük olmamasına rağmen çok güzel olan memeside koluma denk geliyordu istemsiz olarak sikim hareketlendi ama o an hem yeri değildi hemde o benim ablamdı kabul ediyorum ara sıra banyoda onu dikizleyip 31 çekiyodum ama şuan durum ciddiydi

2 3 dakika bana sarıldı sakinleştikten sonra çekilip konuşmaya başladı

N: bi ara tahsin beni iş çıkışı almaya geldiğinde ilkimle flörtleştiğini gördüm ilk başta fazla takmadım ama tahsin sürekli kafeye gelip onla konuşunca iyice şüphelenmeye başladım bugünde ilkim mesai bitimine 3 saat kala izin aldı bende ardından izin alıp takip ettim bi arka sokakta tahsinle buluşup bi kiralık pansiyona geçtiler orada bastım onları sonrasını biliyorsun zaten

B: vay orospu çocuğuna bak sen peki neden yapmış ne anlatmaya çalışıyordu
A: biz arasıra yakınlaşıyoduk ama benim ilk sevgilim tahsin yani deneyimim yok sürekli öpüşmeyi bilmiyorsun diye laf ediyodu bi ara saksoya başlamıştım ama sikimi indiriyorsun diye ittirdi beni ondan sonra bana hiç yanaşmadı

şok olmuştum ama ablam anlattıkça sikimde hareketlenmeye başlamıştı ablamı sakso çekerken hayal etmiştim bi andanda tahsine sinirlenmiştim ablam gibi güzel bir kız sırf bu yüzden kenara atılırmıydı

B: tamam abla sen yat dinlen bende anneme bakayım

salona giderken annemin eve girdiğini gördüm soran gözlerle ona baktım annemde anlamış olacakki konuşmaya başladı

A: bu emirde sağlam çocukmuş ya kendi ablası gibi savundu kızımı az daha kavga çıkaracaktı ayırdım
B: keşke çıkarsaymış anne o şerefsiz çoktan hakketi dayağı
A: haklısın oğlum ama buradan hemen gitmesi en doğrusuydu ablanın onun sesini duymasını istediğini sanmıyorum. Bu arada ablan nası konuşayım onla
B: yatırdım anne ben onu azıcık rahatlasın sonra konuşursunuz. emir nereye gitti
A: tahsin gittikten sonra ben onu çağırdım eve ama şuan rahatsızlık vermeyeyim yolum uzun diyip gitti

annemle konuştuktan sonra odama gittim biraz daha projeyle uğraştıktan sonra saatin geç olduğunu fark edip yattım

sabaha karşı 4 te yatak odasından inleme seslerine uyandım sessizce kalkıp yatak odasının kapısını aralayınca annemi gördüm elinde vibratör hızlı hızlı amına sokup çıkarıyordu bi yandanda meme ucunu sıkıp zevkine zevk katıyordu o sırada elim istemsiz sikime gitti roma sütünu gibi olmuştu aklım oradan gitmemi istiyordu ama o sırada kontrolü eline alan sikim durmamı istiyordu bende sikimi sıvazlarken annem bi anda kasılmaya ve derin bi oh çekmeye başladı ve gözleri kapandı bende çok şaşırmıştım ilk defa canlı canlı bi kadının boşaldığını görüyorum derken annem gözünü açtı ve kapı aralığındaki gözlerim annemin gözleriyle buluştu

bölümün başında dediğim gibi desteklerinizi ve fikirlerinizi bekliyorum mesela emiri olaya katalımmı yoksa iş ortağımız olarak kalsınmı veya okula gidip oradada macera yaşayalımmı ya da annemizle hemen olaya girelim mi yoksa 2 3 bölüm daha uzatayımmı fikirlerinizi bekliyorum

Beyaz Erkeğin Çekik Gözlü Kız Macerası

Günlerden bir gün Mete adında 21 yaşında bir beyaz erkek varmış,herifin en büyük hayali ise Çekik gözlü kızla aşk yaşaması yani Irklararası Aşk imiş.Neyse işte bu herif tatlı su Müslümanı ikenişyerinde bir başı kapalı kıza aşık olmuş sırf Çekik Gözlü diye ama o kadar güzel ki Uzakdoğuluda bile yok bu güzellik ve sonra şansımı deneyim demiş sonra da kızla konuşmuş etmiş sonra kız da soğuk bir şekilde yanıtladı herifin dediklerini ve gitti.Mete ise içinden “Ne yaptım sanki sana” diye geçirdi.Daha sonra Sultanahmet’e gitti ve Çinli Turiste,Koreli Turiste ve hatta Japon Turiste bile yazdı ama olmadı.
En sonunda kankasıyla konuşmuş ve demiş ki “Kanka olmuyor ya,en azından sikiş deneyimi kazanmak istiyorum” demiş sonra kankası ise “Bir Kırgız Eskort var 23 yaşında ve kızı yolda görsen Koreli felan sanarsın ve normalde 7000 tl geceliği ama sana 5000 TL’ye yaparım” demiş.Mete ise “Olur kanka çok güzel olur”
Daha sonra Mete’nin maaşı yatmış ondan sonra oteliydi,taksisiydi,prezervatifi felan ayarlamış ondan sonra saat 21.00’da otele gelmiş ve ne görmüş Çekik Gözlü esmer bir kız gelmiş ve “Nasıl olsun” demiş ve Mete ise 5000tl’yi verir ve daha sonra “Ben Mete,adın nedir güzelim” der ve o da “Bende Asena memnun oldum tanıştığımıza aşkım” diyerek muhabbeti sarar ondan sonra çay kahve içildikten sonra “5-10 dk yatağa gel ve soyun hemen geliyorum Aşkitom” dedi ve dediğini de yaptı.Mete,kızı görünce midesi kelebekler uçuşuyor ve kalbi çiçek açıyor ve adeta büyülenmiş gibiydi ondan sonra çıkardı 14cm emaneti oral yaptı ve daha sonra boşaldıktan sonra emaneti ağzından çıkardı ve ne görsün döllü bir prezervatif ve daha sonra prezervatifi çöpe attı ondan sonra birbirini elledi ve birden amına pandikledi ve kız da çığlık ata ata fışkırttı ve sarılarak Çekik gözlerini yalamaya başladı ve kız ise “Aşkım ne yapıyorsun dur dur” Mete ise “Senin Çekik gözlerini yerim aşkım” diyerek cowgirl pozisyonuna soktu 15-20 dk sürdü sikişi ve en sonunda boşaldı ve bu sabaha kadar sürdü pozisyon değiştire değiştire sikişmesi ama en önemlisi kucağına alıp sikerken kızın ağladığını görünce “Ağlama aşkım ağlama,ne kadar tatlısın ya” dedi ve tam kırılma noktasında kızın “Ahhhh” diye inleyip birden kasılması sonrasında Mete’de golünü attı ve mutlu son.