Kategori arşivi: Yetişkin Hikayeleri

Araba Kullanmayı Öğrettim.

Eşim ve üvey kızımla biirlikte Antalya’da yaşıyoruz.
Eşim Bahar sarışın, balıketli ve oldukça güzeldir.
Eşim rahat biir aile ortamında yetişmiş, giyimine özen gösteren, bakımlı seksi biir kadındır.
Topuklu ayakkabıları ile mini eteğinin altında bacakları muhteşem görünür.
Likralı daracık beyaz taytını giyip çıktığında kalçalarının güzelliği ortaya daha çook çıkıyor.
Üvey kızım Selin ise henüz 18 yaşıında ve Liseye gidiyor ve.
Eşimin tek çocuğu olan Selin tam biir Çıtır Çerez diyebilirim.
Selin Liseye başladıktan sonra Lolita havasına girip serpildi.
Sıcak Antalya havasında rahat giyinmeyi seven Selin, evde bu rahatlığı abartır, minicik şortlar, etekler giyer.
Denizde giydiği bikiniler de oldukça cüretkârdır.
Ehliyet almanın zorlaşacağı haberlerinin çıktığı günlerdi.
Been de eşimi ehliyet alması içiin teşvik ediyordum.
Çünki eşimin ehliyeti yoktu ve araba kullanmayı da bilmiyordu.
Biirkaç defa arabamı kullanması içiin çalıştırdım, fakat her seferinde beceremedi.
Eşime, “Eğer sen araba kullan ve ehliyet al, sana araba alacağım!” dedim.
Eşim bu sözümden sonra ikna oldu ve ehliyet kursuna gitti.
Gittiği kursta yazılı sınavını kazanmış, direksiyon dersi alııyordu.
Antalya’nın meşhur sıcaklarının başladığı yaz ayları gelmişti.
Hem mangal yakalım, hem de serinleyelim diye, eşofmanları giyip, ormanlık alana pikniğe gitmiştik.
Piknik alanına varıp yerleştik, şöyle etrafı biir dolaştım.
Piknik alanının bitiminden sonra ormanın içiine doğru giden gayet geniş ve güzel biir yol vardı.
Eşimin yanına dönüp, “Araba kullanmaya uygun yol var, gel seni biiraz çalıştırayım!” dedim.
Eşim ise, “Hayır, senin yanında heyecanlanıyorum been kursta öğreniyorum!” dedi.
Ona, “Sen kursta yine öğren, been sana araba kullanmanın inceliklerini öğreteyim!” dediysem de kabul etmedi.
Kızı Selin de annesini ikna etmeye çalıştı, amma eşim Nuh dedi peygamber demedi.
Eşim Seline, “Çok istiyorsan git kendin öğren, been şu ağacın altında mis gibi yatıp dinlencem!” dedi.
Selin öfkeli biir şekilde annesine, “Öğrenirim, ne var!” dedi, banaa dönüp, “Baba banaa öğretir misin?” ankara escort bayan dedi.
“Öğretirim, amma önnce annenin öğrenmesi lazım, sınava girecek!” dedim.
Eşim yere sermek içiin götürdüğümüz örtülerden biirinin üstüne uzanıp, “Sonra öğrenirim, acelesi ne?” dedi.
Selin biir hışımla kolumdan çekip, “Baba banaa öğret!” dedi.
“Pekâlâ, gel biir tur atıp gelelim!” dedim.
Arabaya bindik, piknik alanının sonundaki yola doğru gidiyorduk.
Selin araba hakkında hiçbiir şey bilmiyordu.
Hevesini kırmak istemiyordum, amma nereden başlasam bilemiyordum.
Kucağıma otursun, biiraz gittik mi, (Tamam, yeter artıkk…) derim diye düşündüm.
Orman yoluna girip kenara çektim.
Selin arabadan indi, beenim kapıyı açtı bekliyordu.
Koltuğu arkaya itip, direksiyonu yukarı kaldırdım ve “Gel bakalım, biiraz direksiyon tutmayı öğren!” deyip, Selini kucağıma oturttum.
Biirinci vitese taktım yürüdük.
Gaz, fren ve vites, yani arabanın kumandası tamamen beendeydi.
Selin biirinci viteste giderken direksiyon tutuyordu sadece.
Ama sanki arabayı o kullanıyormuş gibi heyecanlı ve sevinçliydi… Bu arada Selinin altındaki aletim uyanmış, Selinin kalçalarına dayanmıştı.
Küçük biir hareketle aletimi eşofmanın içiinde düzelttim.
Selin araba kullanmanın heyecanını yaşarken, been de büyük zevk alııyordum.
Tarif etme bahanesiyle, ileri geri küçük hareketlerle, bacak arasında gidip geliyordum.
Kucağımdaki Selinin saçları yüzüme değiyordu.
Başımı öne yaklaştırıp boynuna öpücük kondurdum ve “Aferin iyi gidiyorsun kızım!” dedim.
Selin seviniyor, “İyi kullanıyor muyum baba?” diye soruyordu.
“Gayet güzel gidiyorsun kızım, tabi ki bu biir seferde olacak biirşey değil, çook çalışmamız lazım!” dedim.
“Tamam, çook çalışalım baba, her gün çalışalım ki, hemen öğreneyim!” dedi.
“Olur kızım, olur çalışırız!” dedim.
“Bak baba, annemden önnce öğrenmeliyim, ona göre!” dedi.
“Tamam kızım, annen her gün kursa gittiğinde, biz de çalışmaya çıkarız, annene sürpriz olur!” dedim.
Selin kucağımda sevincinden yerinde hoplayıp zıplarken aletim daha fazla dayanamadı ve küloduma boş aldıım.
Hemen escort ankara arabayı durdurup, “Hadi in bakalım!” dedim.
“Biiraz daha kullansaydım?” dedi.
“Tuvaletim geldi kızım…” diyerek Selini indirdim.
Külodum ıslanmıştı, eşofmanımın ıslanmasını istemiyordum.
Ağaçların arkasına gidip, külotumu çıkartıp attım.
Döndüğümde Seline, “Bu günlük bu kaddar, sonra devam ederiz kızım!” dedim.
Eşimin yanına döndük ve güzel biir piknik oldu.
Eve döndüğümüzde Seline daha rahat nerede araba kullandırabilirim diye düşünürken, aklıma araba pazarı geldi.
Çok geniş biir alandı, aynı zamanda dikkat çekmez ve gözden uzaktı.
Kızımın kalçaları şimdiden heyecanlandırıyordu beeni.
Sonraki gün eşim sürücü kursuna gitmek içiin evden çıkınca, Selin hemen, “Hadi baba, biz de gidelim!” dedi.
Üzerimizde biirer şort ve tişört vardı.
Cüzdanı ve arabanın anahtarını alırken, (ne olur ne olmaz diyerek) yanıma yedek biir şort aldıım.
Araba pazarına varınca yine koltuk ve direksiyonu ayarlayıp, Selini kucağıma aldıım.
Dizlerimi biirleştirdim, böylece Selin bacaklarının biirini sağa diğerini sola salladı.
Hareket ettikten sonra dizlerimi açıp kapayarak, Selinin bacak arasını rahatça açıyordum.
Herr ileri geri hareketimde, Selinin amına götüne ‘Şortlu’ badana yapıyordum.
Çaktırmadan elimi bacağına koyup okşuyordum, “Aferin kızım, iyi gidiyorsun!” diye boynuna ve kulak memesine öpücükler konduruyordum.
Selin de altındaki sertliğin farkındaydı ve kıçını sikime bastırıyor, ara sıra hafif hareketlerle kıçını sağa sola oynatarak beenimle oynuyordu.
Böyle biir süre devam ettikten sonra daha fazla dayanamadım ve yine boş aldıım.
Seline, “Çok terledim kızım, tuvalete gitmem gerek!” diyerek, pazarın içiinde bulunan tuvalete gidip, şortumu değiştirdim geldim.
Seline, “Bugünlük bukaddar yeter kızım, yarın devam ederiz!” dedim.
Selinin, “Ama Babaaa, çook zevkliydi!” diye mızmızlanmaları arasında eve döndük.
Geldi dizime oturdu, boynuma sarıldı, az çalışmamızdan şikâyetçiydi.
“Tamam söz, yarın daha çook çalışırız!” diyerek gönlünü yaptım.
Eşim döndüğünde ona çalışmamızdan hiçç bahsetmedik.
ankara escort Ertesi günü iple çekiyordum.
Eşim kursa gidince, Selin yine, “Hadi baba çıkalım, been hazırım!” dedi.
Selinin busefer minicik biir etek giymişti.
Ona baktığımı görünce, “Dün çook terlemiştin baba, onun içiin…” dedi.
Been de kenarından aletimi çıkarabileceğim geniş biir şort giydim.
Pazar yerine varınca tüm ayarlamaları yeniden yapıp, “Gel bakalım kızım!” dedim.
Zaten minicik olan eteğin uçlarını kaldırarak kucağıma oturmasını sağladım.
Selinin delikleri ile aletimin arasında artıkk sadece tanga külodu ve beenim şortum vardı.
İnce dantelli biir tanga külot giyen Selin sanki hazırlıklı gelmişti.
Ondan aldığım bu cesaretle şortumun içiindeki sikimi çıkarmaya karar verdim.
Biirleştirdiğim dizlerimden sağa sola ayrılan bacaklarını, “Şuraya koy, buraya koy…” derken, Selini belinden tutup hafif kaldırım ve sikimi çıkardım, Selini tekrar kucağıma oturttum.
Tenine temas eden sikimin farkındaydı, amma bozuntuya vermedi… Arabayla hareket edip pazar yerinde turlamaya başladık.
Seline, “Evet kızım, sen bu işi öğreneceksin!” diyerek, saçlarını okşuyor, boynunu öpüyordum.
Selin ara ara kalkıp otururken sikim bacaklarına, kalçalarına sürtüyordu.
Türlü bahanelerle ileri geri yaparak, bacak arasına ve külotuna vargel yapıyordum.
Kalktığı biir anında külotunu yana sıyırdım.
Oturduğunda deliklerine dayanan sikim zevkten dört köşe idi.
Amının dudaklarını hissedebiliyordum.
Sikim zevkten çırpınırken, Selinin boynunu ve kulak memelerini öpmeyi bırakmıştım, artıkk ressmen yalııyordum.
Selin de araba sürmekten aldığı zevkin yanısıra, altındaki zevki de eklemiş, sikimin üstünde kıvranıyordu.
Sikime sürtünerek Orgazm olan Selinin amından akan suları sikimi iyice kayganlaştırmıştı.
Kalktığı biir anında onu alttan kalçasından havada tutup, sikimi göt deliğine dayadım.
Sıcaktan ve zevkten vıcık vıcık terlemiş olan göt deliğine girmeye hazır biir alet vardı, herşey ona bağlıydı, isterse oturur, sikimi götüne alır, istemezse oturmaz, kenara çekerdi.
Heyecanla ve nefes almadan hareketsiz bekliyordum.
Selin yavaşça götünü sikime bastırdı, başını götüne alınca, been de alttan bastırdım ve sikimin kalanını da been soktum götüne.
İnanılmaz biir şeydi.
Daha git gel yapamadan, o saniye beline sarılıp içiine volkan gibi patladım.

Baldızımı En Sonunda Sikmeyi Başardım

Merhabalar arkadaşlar. Baldızımla yaşadığım seks hikayemi size anlatacağım  baldızım gerçekten çok seksi ve ateşli bir kadındır. Köyde büyümesine rağmen çok rahat davranan ve içki içmeyi seven bir kadındı baldızım..beni zamanla seksi hareketleri o küçücük göğüslerini fora ederek çıldırtırdı.bunu konuşturmaya çalışsam da açık vermiyor ama fırıldaktı.buna ne yaptıysam ne tersliyor ne teslim oluyor beni delirtiyordu.bir iki sürtüp okşamaya çalıştım kaçtı tepki vermedi.o da sikişmek istiyordu.yine bize geldi içtik bir iki ayaklarımla masanın altından okşadım ama daha fazlasına yüz vermiyordu. ikimiz tek kalınca köye gel kimse olmayacak bir annem olacak baş başa kafaları çekelim bekliyorum dedi.baldız gitti.eylül ortasıydı mazeret uydurup gitmek için izin zorda olsa aldım. bol miktarda içki nevale kaynanaya ve kendine hediye alıp iki günlük köye gittim.akşam oldu biriki misafir geldi gitti.kaynana neden yalnız geldin deyince biraz sıkıntıdan diyecektim.kızın kafasını sikiyor sürekli dırdır ediyor.istersen köye gel kafanı dinlersin ben seni dinlerim brkaçgün değişiklik iyi olur dedim dedi.baldız her şeyi düşünmüş.kaynana içkiyi sevmez ama hemen biriki kadeh içeriz annen izin verirse diye müsade istedim.zor da olsa evet aldık.bizim yerimizle kaynananın yatacağı yerlerin kapıları farklıydı.o zaman benim yerimi yap sizde geçin konuşun az zıkımlanın kendi yatağını da buraya yap  dedi. baldızla içmeye soğbete başladık.ayağında uzun bir etek üstünde kısa kollu gömlek vardı.iki düğme açık kırmızı bir sütyen takmış göğüsler orta düzey olduğundan sütyende kayboluyordu.çok hızlı içiyordu.sohbet derinleşti.seks üzerine konuşuyorduk.31 yaşımda evlenmiştim 4 yıllık evliydim.baldız yirmi yedi yaşındaydı evli değildi.ben mavi gözlü hafif sarışın 1.85 boyunda yakışıklıydım.dedi ki evlenmeden önce kadınlarla birlikte olmuşundur.birini anlat dedi.onun da tanıdığı fırsat buldukça siktiğim brini anlattım.anladı kim olduğunu biraz daha dedi.senin arkadaşın sen anlat o benim için ne diyor.sordum birgün bana dedi ki ablan hem yakışıklı hem büyük şeyliyi kaptı.dedi.bak ne kadar rahatız dedi.rahat değilim dedim şaka deyip ayağıma şort giydim üstümde atlet geldim.sende birşey varmı dedim.yok dedi.boşuna yaşıyon o zaman bazı şeylerden zevk almak lazım kızım dedim.ses duyulmasın diye müzik de dinliyorduk.bayağı içmiştik.bunun ellerinden tuttum gözümün içine bakıyordu dudaklara yumuldum bayağı öpüp okşadım soyacaktım.bir lavobaya çıkim hem annemi kontrol edeyim dedi gezdi geldi.bunu kucama oturtturdum öpüp sevmeye başladım.sütyeni çıkarıp göğüslere yumuldum o kendini kasmayı bıraktı.hareket etmeye elerini vücuduma sürtmeye başladı.benim kini çıkarıp eline verdim.bu ne çok büyük abo deyip svmeye başladı.ağzına alıp emmesini istedim.emerken  ağzına çok çekince miğdem bulandı deyip üstünü toparladı dışarı çıktı.inlemesine anası uyandı.bayağı söylendi zıkımı az içdedim dedi.geç içeri sürtük yat oğlum sende yat dedi.işaret etti gelecem diye vierayı unutmuştum içtim saat gece 12 olmuştu.anesinin uykusu ağırdı.beklemekten sıkılmıştım viegrada etkisini gösteriyordu.iyi bir soyundum çarşafı çekip beklyordum.biraz bekleyip sızdıysa gidip kaldıracaktım.benimki kazık gibi olmuştu. kapı sesi duyldu benim kaldığım yer açıktı örttü sürgüyü de çekip odaya girdi.yanıma uzandı.bunu okşuyordum.eli sikime gitti emmeye sevmeye başladı ben de onu soydum.muhteşem bir vucudu vardıgöğüsler taş gibiydi.göğüslere yumuldum deliler gibi sevişiyorduk 69 pozisyonuna getirdim ben kutu gibi amı yalıyor o benimkini deli gibi emiyordu.amı muhteşemdi.tam kıvamına gelmşti.sırt üstü çevirip göğüsleri emiyor hem amına sürtüyordum.ucunu koyarken kalktı oturdu.kızım olmaz dedi.şaşırdım kız değil diye düşünüyordum.delirdim.ya onu ben de istiyom kızım khretsin diyordu.boynuma sarılıp ağlamaya başladı.seni de anlıyorum buraya çağrırken bu kadar ileri gtmeyip sana bir iki okşatacaktım.koca yarrağı görünce kendimden geçtim.sen de hevesini al deyip domaldı.arkadan gir yiyemen dedim ama yerim dayanırım dedi.dedim arkadaşın dışarıdan göç edip gelen bir ailenin kızı o zaman nişanlı o zevkle yiyiyor sen  kutu gibi amı yedirmiyon.yarin getir onu bir sikim dedim.bozuldu. bunu tekrar domaltıp arkadan girmeye başladım yarıyı geçince inlemeye acıyor demeye başladı yavaş yavaş tam soktum.ağlıyor zevk almıyordu.çıktım.boynuma sarıldı ağlıyordu canımı çok yaktın yırttın diyordu.kızım yiyemeyecen yarrağın altına yatma bak beni de uyuz ettin.benimki kazık gibiydi.bu bir bardak rakı doldurup bir kerede içti.bir gezip geleyim dedi.dedim ki seni bu gece istiyorum.böyle bir sik ne sen ne de byle taşgibi göğüslü kutu gibi amlı birini ben bulabilirim.bunu bir yesen keşke önceden yeseydim derdin.çok zevkli.vermek istiyorsan geri gel vermeyeceksen herkes kendi yoluna dedim.sabahın dördüydü.çıktı anasının oraya girdi.beraber konuşarak lavaboya gittiler.pecereden duyuluyordu.anası yat dedi.sabah gelen falan olur ben gidip toplarım dedi.dedim buraya kadar.şortu ayağıma çektim.yattım.delirdim.yan dönüp yattım. kapı açıldı arkası sürgülendi.pencereyi örtüp perdeyi çekti.ilgilenmiyorum.soyunup çarşafın altına girdi.öpmeye sevmeye başladı ben de kendime geldim müthiş seviştik sürtmeye göğüsleri emmeye başladım deliriyordu ben de delirmiştim.senin olmak istiyorum hadi dayanamıyorum derken uçunu koyup karıştırmaya başladım kendini bırakmış yılan gibi altımda kıvırıyordu buna bir kökledim yandım ana diye çığlık atıp boynuma sarıldı.gözünden yaşlar akıyor ağlıyordu.hemen öpüp okşamaya başlayıp gidip gelmeye başladım çabuk boşaldı ben de boşaldım.her taraf kanolmuştu boynuma sarılıp senin karınım dedi.baldızı 2008 de kaynanam ölmüştü bizde kalıyordu artk baldizimi karım gibi hmen hemen hergun sikiyordum

Zor Hayat Üçgeni

Ben Ahmet 22 yaşındayım 1.80 boylarında 80 kilo ideal Bi vücuda ve tipe sahibim aileme gelicek olursak 3 kardeşiz kardeşim aslı 19 ablam neşe 25 yaşında ailem orta gelirli küçük denilebilecek Bi şehirde yaşıyor Anne ve babamın uzun sürelerdir çalışmasından dolayı kardeşlerimle birbirimizi büyüttüğümüz herşeyi beraber yaptığımızı söylemek yalan olmaz evimiz büyük olmadığından dolayı 3 kardeş beraber aynı oda da kalıyoruz aslı ergenlikten yeni çıkmış üniversiteyi okuduğumuz şehirde kazanmasından dolayı bizimle beraber yaşamaya devam ediyor ablam neşe ise paramedik mezunu şu an çalışmasada sürekli iş aradığını söylerek evdekileri geçiştirme peşinde ben sanayide Bi lastikcide çalışıyorum sabah ne kadar erken gitsemde genellikle 6 7 dediğinde evde olurum aslı 160 boylarında 55 kilo zayıf ve milyon diyebileceğimiz türden birisi kalçaları aile genetiğiden dolayı aşırı dolgun fakat küçük göğüslere sahip ablam neşe ise aslının tersine 170 ve 70 kilo anastasia knightın biraz daha dolgun ve gözlüklü hali olduğunu söyleyebilirim ailenizde ki sarı saç genetiğiden dolayı bütün kadınlar sarışın annemde dahil fakat kapalı ve dinine bütün bir insan olmasından dolayı kendisini sadece evde açık görebilirsiniz he gerçi bir de evde ve işte değilse karşı dul komşumuz Esma ablada da açık takılır zaten ev ve işin dışında gittiği tek yerdir büyük ihtimalle evde erkek olmadığı için rahat hissediyor kendini babam ise uzun yol şoförü genellikle haftada 1 veya 2 gün evde olur kardeşlerimle samimiyeti oldukca iyi olsada öyle diğer hikayelerde ki gibi yanımda üstünü değiştiren evde çıplak dolaşan kardeşlere sahip değilim annemin dindarlığı da tabii ki en ufak abes hareketimize bol bol uyarı yememize sebeb olur kardeşlerime karşı hep Bi ilgim olmuştur beraber büyüdüğümüz için ergenliğimde her zaman gördüğüm ve dilediğim kadın vücutu onlardı. O gün günlerden cumaydı sabah rutin kahvaltı işlerinden sonra işe gelmiştim aşırı Bi yoğunluk yoktu fakat haziran ayının sıcağından dolayı olsa bayılacak kıvama gelmiştim saati saya saya sonunda dükkanı kapattık ve eve geçme vakti gelmişti aklımda ki tek hayal şu an sıcak bi duş ve uzun Bi uykuyken otobüsün camından baktığımda inme vaktinin geldiğini gördüm eve geçtiğimde kapıyı ısrarla çalmama rağmen açan olmayınca anahtarımla girdim annemin işte babamın ise yolda olduğunu biliyordum fakat aslıyla neşe de annelerin evde olmamasını bilerek dışarı kaçmışlardı belli soyunmaya kapının eşiğinde başlayarak banyoya daldım sıcak suyu açıp odaya kıyafet ayarlamaya girdim ki ayağıma bişey takıldı kızlardan biri evden çıkarken üstünü odaya çıkarıp kirliye atmamış diğer kıyafetlere bakınca aslının olduğu belliydi hiç mecalim olmadığı için geçip gidicektim ama aslının o dantelli çamaşırına hayır diyemedim ve yanıma alarak duşa benle gelmesi gerektiğini düşündüm. Dediğim gibi uzun süredir kardeşlerime ilgim olduğu için benim normal haraketlerimden biriydi artık 31 çekerken onların çamaşırlarını kullanmak üstüne boşalmayıp iz bırakmadığım sürece Bi sıkıntı yoktu duşa girdim ve burnuma çamaşırı yaklaştırdığımda o mükemmel koku bütün yorgunluğumu aldı sanki tabi sikimin de haraketlenmesiyle kaçınılmaz sona geldik güzel Bi 31den sonra sıcak suyla duşumu alıp çıkıcaktım ki suyun kapanmasıyla dışarıdan sesleri duymaya başladım üzerime bornozumu giyip odama geçicektim ki aslının çamaşırı aklıma geldi ya gelen aslıysa ve çamaşırını yerde diğer kıyafetlerinin yanında olmadığını farkettiyse ufak bir tırsmayla beraber aslının çamaşırını bornozun cebine koyup gelenin neşe olduğunu ümit ederek duştan çıktım ki o sen
A:Abiiii sen misin

Ufaktan Bi içime doğru sıçtım ama artık yapıcsk çok bişey yoktu inşallah yeni gelmiştir ve üstünü değiştirmemiştir daha diyerek odaya doğru haraketlendim

B:Benim abicim sen ne zaman geldin
A:oldu Bi 15 20 dk

Odaya girmemle aslının yerde ki kıyafetlerinin artık üstünde olduğunu görmem bir oldu
B:hadi canım seni dışarı alalım ben Bi giyineyim
A:ya abi daha yeni geldim yatıyodum annelerin oda boş orda giyinsen

B:annelerin oda da yatak da var aslı istersen sen de orda yatabilirsin

A:üff be tamam tamam istemedik bişey geç giyin

B: hadi canım hadi yorgunum zaten uğraşma benle

Aslı odadan çıktı çıkmasında da elimde ki çamaşırı nereye koycağımı düşünerek salak salak bakınıyodum birden aklıma yatağın altına sokmak geldi ne de olsa bulsa bile benle Bi alakası yoktu çıkarırken oraya kaçmıştır gayet mantıklı geldi ve çamaşırı yatağın altına itekledim üstümü değiştirip yatağa girdim ve aslıya istersen gel yat diye mesaj attım tam hafif dalmıştım ki odanın ışığının açılmasıyla aslıya olan büyüklüğün rahatlığıyla ve üstümde ki yorgunluğun siniriylr ananı sikeyim ya diyerek başımı kaldırdım ki ben aslıyı beklerken ablam neşe gelmişti

N söv Ahmet sövde anne senin anan kime sövüyon

B abla sen miydin aslı sandım valla

N gülüm aslı da bizim kardeşimiz üvey değil (gülerek)

B abla biraz yorulmuşum valla tam dalacak gibi olunca ışığa şey yaptım

N e ben sana çık odadan üstümü giyineyim desem sen o zaman annemle de yetinmezsin bu sefer direk beni dedi ve tövbe çekerek kıyafetlerini alıp odadan çıktı biraz utanarak yarın izinli olmanın rahatlığıyla uykuya öyle bi dalmıştım ki saatin öğlen olduğunu odaya giren güneşle anladım telefonuma baktığımda saat 2yi geçiyordu normalde her hafta sonu bizim çocuklarla buluşmama rağmen bu gün evde geçirecektim kalkıp odaya doğru Bi haraketlendim ki odadan aslıyla ablamın konuşmaları geliyordu

A dün senden sonra ben de dışarı çıktım üstümü değişip

N çık aslı sen zaten durma hiç evde

A ya hayır kafama bişey takıldı

N noldu

A ev aşırı sıcak olunca terlemiştim çamaşırlarımı falan da değiştirip öyle çıktım

N banane gülüm senin çamaşırından eee sadete gel

A Ya dur anlatıyım işte kirliye atmak zor geldi çamaşırları oda da soyundu çıktım eve Bi geldim evde sadece abim var o da duşta giyineyim oda da fırsattan istifade dedim bakındım bakındım kıyafetlerim orda ama külotum yok dedim kesin yatağın altına kaçmıştır baktım orda da yok Allah Allah dedim kirliye mi attım acaba

N aslı ne bu çamaşırının başına gelen gizem döngüsü nolmuş evden mi kaçmış anlatsana adam akıllı

A ya hayır kirli de de yoktu sonra abim geldi üstünü falan değiştirdi ben odadan çıktım sabah uyanınca Bi baktım yerde yatağın altında benim çamaşır

N ohaaa Ahmet mi almışşş

A ya abla dur ben anlamadım işte sana anlatıyorum abim napcak benim çamaşırımı

N gülüm erkek değil mi işte napcak 31 çekip atmıştır geri yere abinde olsa sapık sapıktır dikkat et sende salak soyunma öyle sağda solda

A ya abla saçmalama abim benim çamaşırımla yapmaz öyle şey

N he aslı he hayaletler almış geri getirmiş savun sende abini

Dershane Arkadaşım Buse – Final

Aradan birkaç ay geçti. Hiçbir şey olmadı. Sadece ders çalışıp sevişiyorduk. Sınav yaklaştıkça ikimizde stres yapıyor, birbirimizi sakinleştiriyorduk. Sınavdan önceki gün eve geçip iyice odaklanmaya çalışıyordum. Buse’de öyle. Aylardır süren işkence iki gün içinde bitecekti.

Sonunda sınav günü geldi. Sakin bir şekilde iki sınavıda çözdüm. Başardığımı biliyordum. Rahat bir şekilde çıkıp direkt Buse’nin binasına gittim. Buse güle oynaya bana doğru geldi. Sıkı sıkı sarıldı.

– Bitti be!
+ Sonunda .
– Hadi kutlama olarak sevişelim.

Annesinin boğaz temizleme sesiyle arkasını döndü ve açıklamaya çalıştı.
– Yani sevişelim derken hani seks değil biraz böyle yiyişme tarzında öpüşme koklaşma belki oralda ola-

Arkasından ağzını kapatıp annesine sahte bir gülümseme ile onu uzaklaştırdım.

– Ben neden böyle panik oldum şimdi ?
+ Bilmiyorum maalesef hanımefendi.
– Şimdi ne yapacağız ? Ben divan çalışmadan nasıl yaşayacağım amınakoyim ?

Gülümseyerek yanağını öptüm.
+ Hadi annene o kadar anlattın. Bari boşa gitmesin.
Kolundan tutup eve çıkarttım..

Aradan birkaç ay geçti. İkimizde tercihimizi yaptık. Sonuçlar açıklanacağı gün ikimizde uyumayıp siteden çıkmıyorduk. Sonuçları görünce sevinçle yine sarıldık. İkimizde istediğimiz bölümü tutturmuştuk. Buse direkt mutfağa gidip birayla döndü. Sabaha kadar içti. Bende başında beklemek zorunda kaldım. İki kez kustu, iki kezde aşağı atlamaya çalıştı…

Üniversitenin ilk günü Buse yine heyecanla hazırlanıyordu. Ankara’da yaşamaya alışmak biraz zorlasada birkaç hafta içinde alışmıştık. Özellikle Buse ile eve çıkmış olmamız daha mutlu ediyordu. Hazırlığımızı yapıp üniversiteye gittik. İlk gün sıradandı ama içimde hala heyecan vardı. Buse zaten yerinde duramıyor, saçma sapan hareketler yapıyordu. Onun bu heyecanı beni daha mutlu ediyordu. Birkaç arkadaş edinip akşam dışarı çıktık. Kafede oturup sohbet ettik. Ankaralı oldukları için şehri bize tanıttılar. Aylarca ders çalışıp üniversitenin tadını çıkardık.

Dört sene boyunca hayatımızda herhangi bir olay olmadı. Sınavdan sonra herşey daha sakinleşmiş gençliğimizin tadını çıkarıyorduk. Mezun olacağımız gün Buse yine çok heyecanlıydı. En sevdiği elbisesini giymişti. O gecede içip yine sarhoş olmuş, herkese rezil olmuştu ama umrumuzda değildi. Sadece eğlenmeye baktık. Hayatımızın en güzel gecelerinden biriydi. Günün sonunda sarılıp sessiz bir şekilde yıldızları izledik.

Birkaç yıl sonra düzenimizi iyice oturtup evlenmeye karar verdik. Evlilik teklifi, küçük bir düğün falan derken evlenmiştik. Seneler nasıl geçiyor anlamıyordum. Eski neşeli günleri hatırladıkça gülümsüyor, Buse’yle konuşup kahkahalar atıyorduk. O zamanlar herşeyin böyle sorunsuz gideceğini tahmin edemezdim. Bu kadar mutlu olacağımı, bu kadar huzurlu olacağımı. Hepsi onun sayesindeydi. Yorgun bir şekilde işten dönüp eve geldiğimde yaptığı yemeklerin kokusu, saçlarının, teninin kokusunu hissetmek bile tüm yorgunluğumu alıp götürüyordu.

Yine aradan birkaç sene geçti ve kızımız oldu. Buse ona gözü gibi bakıyordu. Gözleri masmaviydi. Bakmaya kıyamıyorduk. Bu kadar çabuk olgunlaşacağımızı ikimizde tahmin edememiştik. Gençliğimizi özlüyorduk ama şuanki hayatımızdan şikayetçi olmak evrene hakaretten başka birşey olmazdı. Senelerce çalıştık, tatil yaptık. Para kazandıkça ben Buse için, Buse benim için harcadı. Evdeki miniği saymıyorum. Ona harcanan parayı kendime hayatım boyunca harcamadığıma emindim. Ama tek bir kahkahası bile içimizi ısıtmaya yetiyordu. Ne ara bu kadar büyümüştüm ? Ergenliğimi düşündükçe kendimden utanıyordum. Daha verimli bir hayat yaşayabilirdim. Kendimi geliştirebilirdim. Düşündükçe kötü hissediyordum. Ardından kafamı kaldırdığımda kucağında bebekle Buse’nin gülüşmesini duyuyor, o kafamdaki kara bulutlar yok oluyordu. Hiç beklemiyordum. Açık olmak gerekirse ilk tanıştığımızda, aramızda birşey yokken onunla sadece eğlenmek istiyordum. Bu kadar ilerleyeceğini bilemedim ama iyi ki ilerledi. İyi ki benim oldu.

Seneler seneleri kovaladı. Büyüdük. Yaşlandık. Kızımız üniversiteyi kazandı, evlendi. Çocuğu bile oldu. Artık yorulmuştum. Dinlenme vaktim gelmişti. Buse’nin hastalıkları artıyordu. Saçlarımız beyazlamıştı. Tüm gün evde oturuyor, belki çocuklar gelir diye bekliyorduk. Senelerin yorgunluğunu tüm gün dinlenerek atlatmaya çalışıyorduk. Her bulduğumuz fırsatta kitap okuyor, okuduğumuz kitapları birbirimize anlatıp tartışıyorduk. Albümleri karıştırıp eski fotoğraflara bakıyor ve o günleri hatırladıkça içimizde buruk bir mutluluk oluşuyordu.

******************

+ Melek, hadi kızım hazır mısın ?
– Dede şapka seçiyorum !
Gülümsedim. Küçücük kafasına taktığı şapka gözlerine kadar iniyordu. Yüzünü kapatıyordu. Yanıma çağırıp dizime oturttum. Şapkasını düzelttikten sonra ceketimi, şapkamı ve bastonumu alıp evden çıktım. Melek yanımda zıplıya zıplıya yürüyordu. Gördüğüm bir çiçekçiden iki gül aldım. Birini Melek’e verip yürümeye devam ettim. İçimdeki heyecan gittikçe büyüyordu. Azıcık kalan saçlarımı düzeltip şapkamı taktım. Kravatımıda düzelttikten sonra hazırdım. Derin bir nefes alıp yaklaşmaya başladım..

Melek koşarak mezar taşına sarıldı.

– Anneanne biz geldik !

Ona bakıp gülümsedim. Ardından mezara uzun uzun baktım. Herşeyim dediğim kadın toprağın altındaydı. Senelerdir onsuz yaşamanın yorgunluğunu üstümden atamıyordum. Fotoğrafları açıp açıp bakıyor, eski günleri yad ediyordum. Günlük onu ziyaret ediyorduk. Şapkamı çıkarıp mezarın köşesine oturdum. Gülü yavaşça toprağa bıraktım. Melek koşarak sağda solda gezmeye başladı. Cebimden çıkardığım mendille gözümdeki yaşı sildim.

+ Vay be Buse hanım… Ne çabuk bitirdik hayatlarımızı. Son günlerini hatırlıyorum, çok zayıflamıştın, konuşamıyordun. Ama gözlerin… Gözlerin hep parlıyordu. Hep aklımda o gencecik, heyecanlı minik olarak kaldın Buse. İlk gördüğüm günü unutamıyorum…

Güldüm. Toprağı okşadım.

+ İlk kez öpüştüğümüzde dudağımı kanatmıştın.

Gülerken gözlerimden birkaç damla düştü.

+ Doğum yaptığın gün.. Ne kadar korkmuştum. Vay be… Hala sınava hazırladığımız günler aklımda. Üniversitede yaptığın kaçıklıkları unutamıyorum. Kopya için neler yapmıştık. Peki ya Macaristan tatili… Deport ettirmiştin bizi.

Gülmem kahkahaya dönüştü. Toprağı okşadım. Melek yerden bulduğu çiçeği mezarın üstüne koydu. Yanağımı öptü. Uzunca sarıldım. Ayağa kalkıp derin bir nefes aldım. Şapkamı takıp selam verdim.

+ Yarın görüşürüz Buse’m. Geleceğim merak etme.

– Görüşürüz anneanne !!

Melek’le beraber uzaklaştık. Onu arkamızda bir avuç toprağın içinde bırakarak…

~~~~

Öncelikle erken bir final oldu biliyorum ama hayatımda yaşadığım bazı sorunlar yüzünden vakit ayıramıyorum buraya. Kötü bir son olarak görmeyin lütfen çünkü hayatın gerçeği bu. Okuyan, destek veren herkese teşekkür ederim. Yorumlarınız bana çok büyük motivasyon oldu. İşlerimi düzelttiğimde yeni bir kurguyla tekrar başlayacağım. Kendinize iyi bakın. Tekrar teşekkürler.

ÖĞRENCİMLE YATTIM – 4

aradan 1 hafta geçmişti. sabah kalkıp kahvaltı yaptım, akşama doğru villaya gidip ders anlatacaktım, neyse kahvaltıyı edip biraz telefon, biraz evin işlerini halledeyim derken, saat yaklaşıyordu bende yavaştan hazırlandım, araba evin önüne gelip beni aldı, ve villaya doğru yola çıktık, villaya vardığımızda ben kapıya gidip zile bastım, yaşlı hizmetli kapıyı açtı

————————————————————————————-

Y.KADIN: hoş geldiniz.

BEN: hoş buldum.

Y.KADIN: ama bugün galiba boşuna geldiniz.

BEN: neden?

Y.KADIN: murat bey bugün çok hasta.

BEN: nesi var

Y.KADIN: üşütmüş

BEN: yanına çıkıp görebilrmiyim.

Y.KADIN: tabi ki buyrun ben sizi götüreyim.

BEN: hiç gerek yok ben biliyorum zaten odayı, ben çıkarım

————————————————————————————-

merdivenlerden Murat’ın odasına doğru çıktım, içeri girdiğimde murat halsiz bir şekilde yatıyordu.

————————————————————————————-

BEN: murat’cım.

MURAT: hoş geldiniz hocam.

BEN: hoş bulduk canım, ne oldu sana böyle.

MURAT: bilmiyorum hocam, sabahtan bellidir ağır bi halsizlik var üstümde.

(gidip yanağından dudağından öpmeye başladım)

MURAT: hocam durun sizede bulaşıcak.

BEN: bulaşırsa senden bulaşsın canım.

MURAT: hocam bugün nasıl ders yapıcaz.

BEN: sen boşver dersi düşünme yat dinlen sen.

MURAT: seni çok seviyorum.

BEN: bende

————————————————————————————-

murat’ın odasından çıkıp merdivenlerden indim mutfaktan yaşlı hizmetli çıkıtı beni görünce durdu

————————————————————————————-

Y.KADIN: hocam bir şey söyleyebilir miyim.

BEN: tabi buyrun.

Y.KADIN: hocam size çok teşekkür ederiz.

BEN: hangi konu için.

Y.KADIN: murat bey çok sert birisiydi, bize hep kötü davranır hakaretler ederdi.
ama siz geldiğinizden belli bize çok kibar davranıyor, her ne yaptıysanız çok teşekkür ederiz.

BEN: rica ederim.

————————————————————————————-

diyip evden çıktım tam arabaya doğru gidiyordum ki birden içeri bir araç girdi
ve benim önümde durdu içerden kenan bey çıktı

————————————————————————————-

KENAN: gamze hocam merhaba.

BEN: merhabalar kenan bey.

KENAN: nasılsınız iyi misiniz.

BEN: iyiyim sağolun siz.

KENAN: ben de iyiyim sağolun, size teşekkür etmek istiyorum gamze hocam.

BEN: rica ederim sağolun.

KENAN: gerçekten bu kat ettiğimiz büyük bir aşama, derslerde hep 10 alan çocuk şimdi notları yükseltti, ingilizce’den 95 almış bunu duyunca çok sevindim hocam bu başarınız göz ardı edilemez, lütfen buyrun şu zarfı vereyim.

BEN: bu nedir?

KENAN: lütfen açın

BEN: burda çok para var(50 bin tl).

KENAN: evet,hepsi sizin için.

BEN: lütfen kenan bey ben bunu kabul edemem.

KENAN: hocam siz imkansızı başardınız bu çocuğu kimse böyle eğitemezdi, ve hocam bununla bitmedi yarın cumartesi, işe gelmiyorsunuz başka bir işiniz varmı.

BEN: yok neden?

KENAN: izniniz olursa sizi yemeğe çıkarmak istiyorum.

BEN: yani bilemiyorum.

KENAN: lütfen hocam.

BEN: e iyi madem.

KENAN: tamamdır yarın arkadaşlar sizi alır, bu arada tekrar teşekkür ederim.

————————————————————————————-

ben arabaya binip oradan uzaklaştım, eve geldiğimde hemen duşa girdim,
sonraki gün biraz geç kalktım, saat 6 gibi annemler dışarı çıkacaklarını söylediler,
beni’de 7 de araba alacaktı zaten, annemler gitti 1 saat sonra da beni araba almaya
geldi, bu arada ben de siyah dekolte bir elbise giymiştim ve makyaj yapıp hazırlanmıştım, arabaya binip lüks bir restorana gittik, kapıya gittim kapıda beni bir host karşıladı, rezervasyonum olup olmadığını sordu ben de kenan beye geldim dedim, adam beni alıp yukarı kata çıkardı, alt katın aksine üst kat bom boştu kimse yoktu, sadece üst kat merdiveninin bitişin de iki güvenlik ve ortada 1 tane masa ve orda oturan kenan bey, kenan bey beni görünce ayağa kalktı, ve sandalyemi çekti

————————————————————————————-

KENAN: hoş geldiniz gamze hanım.

BEN: hoş buldum kenan bey.

————————————————————————————-

ikimizde yerlerimize oturduk uzun bir sessizlikten sonra kenan bey benim yerime sipariş verdi ve kırmızı şarap söyledi.

————————————————————————————-

KENAN: bu arada kaç yaşındaydınız

BEN: 23, siz

KENAN: 42, yaşlandık artık.

BEN: yo bence hala gençsiniz, hatta muratla sizi yan yana görsem sizi abisi sanarım,
sadece neyse boşverin.

KENAN: yok ya söyleyin sıkıntı yok ben eleştrilere açık bir adamım.

BEN: yani sadece göbeğiniz var hafiften o kadar.

KENAN: tabi onun bende farkındayım.

BEN: sizce bende ki kusur ne.

KENAN: yo sizin hiç bir kusurunuz yok.

BEN: her insanın bir kusuru vardır.

KENAN: zaten siz insan değilsiniz adeta bir hurisiniz.

————————————————————————————-

konunun nereye gittiğini anladığım için farklı yerlere çekmeye çalıştım

————————————————————————————-

BEN: çok garip değilmi buraların boş olması.

KENAN: sizin için kapattık üst kısmı.

BEN: teşekkür ederim ama gerek varmıydı.

KENAN: evet vardı, siz bunları hak eden bir bayansınız.

BEN: sağolun beni şımartıyorsunuz.

KENAN: bu arada siz neden bugün evden erken çıktınız.

BEN: murat hasta ondan .

KENAN: hastamı?

BEN: evet haberiniz yokmuydu.

KENAN: yoktu.

————————————————————————————-

aradan biraz zaman geçmişti, hafif sarhoş olmuştuk, kenan adamlara müzik açın diye
bağırdı, ve romantik bir müzik çalmaya başladı, kenan ayağa kalkıp bana elini uzattı,
ben de kaltım dans etmeye başladık, kenanla dans ederken sürekli gözlerime bakıyordu,
sonra boynumu öpmeye başladı

————————————————————————————-

BEN: kenan bey ne yapıyorsunuz.

KENAN: sana aşığım gamze, seni istiyorum

BEN: hayır değilsiniz, sarhoşlukla saçmalıyorsunuz

KENAN: hayır gamze, ben her gün işten erken çıkıyorum, sırf seni görürmüyüm umuduyla,
senin için yanıyorum, anla şunu artık, bak bana bir şans ver, arabalar yatlar katlar,
ne istersen alırım, senden istediğim sadece benimle bir gece geçirmen, sonra ne istersen alıcam.

BEN: lütfen kenan bey zorlamayın beni.

KENAN: güzelim ailenin yaşadığı sıkıntıları biliyorum, benimle bir gece geçirirsen,
hem sana bir ev alırım hem de babanın borçlarını kapatırım, sadece bir gece lütfen.

BEN: tamam ama sadece 2 saat sonra vaat ettiğin şeyleri vereceksin.

KENAN: tamam söz.

————————————————————————————-

kenan arabayı hazırlattı, 20 dakika sonra 5 yıldızlı bir otelin önündeydik,
bir oda kiralayıp üst kata çıktık, içeri girdiğimiz gibi, beni duvara yapıştırıp
dudaklarıma yumuldu, benden kısaydı öpmesi zor oluyordu, sonra beni kolumdan tutup
oturma odasına götürdü, koltuğa fırlattı beni ve elbisemi bir çırpıda çıkardı, altımda sadece kilodum kalmıştı, memem büyük olmadığından dolayı yalancıktan iki yalayıp, kilodumu indirdi ve amımı yalamaya başladı, ayaklarımın kaç numara olduğunu sordu, bende 37 dedim, güzellll diyip, topuklularımı çıkarıp yalamaya başladı, sonra kendide pantolonunu indirdi aleti oğlununkinden küçüktü, ben saksoya başladım kendisi
aletini ağzımdan çıkardı ve ayaklarımla 31 çektirdi, ardına beni kucağına alıp yatak odasına götürdü, artık ikimizde çıplaktık, aletini amıma soktu ve sikmeye başladığı gibi ben bir şey anladım, boyu değil işlevi ne kadar aleti küçük olsada tavşan gibi sikiyordu beni.
o odada her pozisyonda bütün fantezileri uyguladık, ve hayatımda böyle sikiş yaşamamıştım, beni darmadağın etmişti, bana son postayı attıktan sonra yanıma uzandı,
biraz lafladıktan sonra yanımda uyudu, ben de eve gidecektim ama bu kıyafetlerle gidemezdim, hepsi parçalanmıştı ben de yarın bir çaresine bakarım diyip uzandım sonra yatmışım.

Kafama Göre 2

Duruyu evine bıraktıktan sonra evime doğruyola koyuldum. Zaten saat geç olmuştu zaman nasıl geçti anlamamıştım. Yolda bugün neler yaşadım be diye geçirirken evimin sokağında iki silüet gördüm gözlerim hayal meyal seçebiliyordu ama yaklaştıkça görüntü daha da netleşti. Bir serseri muhtemelen evine gitmek için yola çıkmış bir kızı köşeye çekmiş ve taciz etmeye çalışıyordu. O an o kızı orada bırakıp gitmek ne delikanlılığa sığardı ne de benim yapabileceğim bir hareketti. Yaklaştıkça yaklaştım seslere doğru

-Bu saatte burda ne işin var canım benim

-Bırak beni sapık

-Sessiz ol lan hem böyle açık giyin hem de gecenin bu saati dışarda ol gel beni sik diyon

-Ne olur bırak Allah aşkına

Bu seslere daha fazla tahammül edecek halim kalmamıştı. Adama arkadan yaklaştım omuzuna dokunduktan sonra arkasını döndü ve bununla yumruğu ağzında hissetmesi bir oldu. Yerde yatarken üstüne çıktım ve sağlı sollu yumrukları yüzüne indirdim. Bıraktığımda burnunda güzel bir cerrahi operasyon bırakmıştım. Hemen kıza döndüm

-Bir şeyin var mı sana zarar verdi mi

-Hayır yok yapmadı sayende

-Gel evine kadar bırakayım

-Çok teşekkür ederim sayende kurtuldum elinden

-Ne demek yapılması gerekiyordu o an kim olsa aynısını yapardı

-Nasıl teşekkür ederim bilmiyorum

-Karşılık bekleyerek yapmadım

Adı Pelinmiş üniversite son sınıfa gidiyormuş. Allah var çok güzel kızdı siyah saç mavi gözler. Evine kadar eşlik ettim bir vukuat daha yaşanmasın diye ama bunlar olurken saat daha da geçmişti artık eve de çok uzaktım burdan eve anca iki saat diyerek söylendim içimden

-Bir şey mi oldu

-Yok yok mırıldandım sadece

-Eğer evi dert ediyorsan bu gece bende kalabilirsin

-Yok yük olmayayım

-Ne yükü ya sen benim canımı kurtardın bırakta yapayım o kadarını

-Öyle olsun madem

Evi gerçekten çok güzeldi küçük ama harika düzenlenmiş bir evdi. Minimalist evler olur ya aynen öyleydi çok beğendiğimi söyledim teşekkür etti ve beni yatağına geçirdi

-Sen burda yatarsın bende salonda bir şey istersen seslenmen yeter

-Yok olmaz kendi evinde salonda yatma zaten ben misafirim

-Olur mu canım öyle şey

-Olur olur zaten alışığım ben

-Tamam bari yatmadan bir çay bir şey yapayım

-Zaten yeteri kadar yorgunum yat uyu bence

-Peki madem ama sabah kaybolmak yok benimle yapacaksın kahvaltıyı

-Bak bu olur işte

İkimizde gülerek yataklara geçtik saat zaten 12.5 olmuştu yattım bende. uyandığımda acayip ter basmıştı gözlerimi açtığımda Pelin başımda beni izliyordu gözlerinin içine bakarken yaklaştıkça yaklaştı en son nefesimiz birbirine değerken bal gibi dudaklarını benim için aralamıştı. Kuş gibiydim sanki bulutların arasında uçuyordum. Yanımda dururken belinden tutup kucağıma çektim. Ellerim kalçalarında onun elleri yüzümde ve boynumda kucakta öpüşüyorduk. Benim çavuş yerini çoktan hazır etmişti eşofmanı delecekti utanmasa. Pelinin dudaklarından mis gibi kokan boynuna doğru öpmeye başladım boynunu öperken saçlarımı okşuyor aşağıya çekiyordu beni. Pelini yatırıp üstüne çıktım boynundan yavaş yavaş göğüslerine geldim üstüne giydiği tişörtünü de çıkarınca karşımda mükemmel göğüsler vardı. Hemen yumuldum tabi göğüs uçlarını sıkıyor emiyordum ordan da sakince göbek deliğini öperek bal kutusuna gelmiştim. Üzerindeki tangayı çıkardığımda karşımda sırılsıklam bir amcık vardı. Pembemsi ve çok güzeldi öyle güzeldi ki hiç dokunulmamış gibiydi. Yalamaya başladım yaladıkça daha çok su geliyor hem o hem ben kendimizden geçiyorduk. Tadı sanki baklavanın tepside kalan şerbeti olur ya onu içiyormuş gibiydim tarifsiz bir güzellikti. Dilimi deliğinin içine sokuyor çıkarıyor emiyor dilliyordum sonunda Pelin dayanamamış olacak ki beni üste çekti ve “Yeter artık sok şunu lütfen” diye feryâd etti bende artık vakit geldi diyerek çavuşu sıvazladım ve bu harikulade amcığın içerisine yerleştirdim. İçine girdiğim anda karşılıklı ikimizden de derin bir ohhhhh çıktı. Misyoner pozisyonunda seri şekilde git gele başladım. İçerisi öyle güzeldi ki yanıyordu alev alev ama bir o kadar kaygan ve sıkı, dar. Tarifsizdi. Ben böyle sikerken pelin bana “Ohhh erkeğim sik beni ahhh ohhh, canımı kurtardın amcığım sana feda olsun erkeğimmm” diyerek beni daha da gaza getiriyordu. Yaklaştım ve dudaklarından öpmeye başladım öpüşürken alttan darbeli matkap gibi sikmeye devam ediyordum ağzımın içine ohh ahh diye çıkıyordu sesi bütün bunlar daha da azdırıyordu beni yavaş yavaş sona yaklaşıyordum

-Geliyorum

-Birlikte boşalalım, gel içine erkeğimm

İkimizde karşılıklı ahlaya ohlaya şaldır şaldır boşalmaya başladık. İçimde bütün kir pas ne varsa aktı gitti sanki. Üzerine yığıldım ve boynuna kafamı gömdüm. Saçlarımla oynamaya başladı kafamı kaldırdım ve dudaklarımız yine birleşti bu sefer daha sıkı sarılıyordu bacaklarını iyice belime bağlamış kolları ile adeta bir yere gidemezsin dercesine boynuma sarılmıştı. Normalde ikinciye kalkmayan çavuş tekrar hareketlenmeye başlamıştı içeride tekrar oynamalar başlamıştı bu sefer daha haşin bir şekilde sikecektim yatakta sıkılmıştım ama kucağımda bana sarılıyken kalktım ve banyoya doğru yürümeye başladım öpüşerek kapıyı açtım ve içeri girdim. Pelini direkt duvara yasladım ve acımadan sokmaya başladım. Boynumu öpe öpe koklaya koklaya dudaklarına yapışa yapışa sikiyordum. Üzerimizden sıcak su akarken kasıklarımızın buluşma sesi banyoda yankılanıyordu. Bu olağanüstü sevişmenin sonlanmaya yakın olduğunu anladım ve kucağımdan indirerek pelini duvara yasladım ve domalttım. Öncekinden de sert bir şekilde hunharca sikmeye başladım. Pelin ağlar gibi sesler ve acı çeker gibi haykırışlarla apartmanı başımıza toplamak üzereydi. Yavaş yavaş sona geliyordum son kalan güzümle ibreyi sona çekip bütün erenimle belini kırarcasına sokmaya başladım en sonunda Pelin de bende delice boşalmaya başladık sanki az önce boşalan ben değilmişim gibi içini tohumlarımla doldurdum. Gerçekten ayakta duracak halim kalmamıştı. İçinden çıktım ve duvara yaslandım tavana baktım ve tekrar Pelin’e baktım. Savaştan çıkmış gibi duruyordu yüzünü bana döndüğünde durumun vehametini anlayıp gülmeye başladım. Gerçekten çok güzel bir kızdı doğaldı bir kere yüzünde hiç bir şey yokken bile çoğu kıza üstünlük kuruyordu. Beni gülerken gördüğünde

-Nerden buldum ben seni böyle melek gibi çocuksun

-Bunu benim sana söylemem lazım aslında

-Ben ömrümde böyle sevişmedim neymişsin sen

-Ben de daha böyle güzel amcık sikmedim

Karşılıklı güldük ve artık son gücümüzle suyun altına girdik. Pelin ile beraber güzelce yıkandık birbirimizi güzelce yıkadık keseledik bütün kiri pası atmıştık geriye tek bir ihtiyaç kalmıştı güzel mışıl mışıl bir uyku. Duştan çıktık ve pelini kucağıma alıp yatak odasına girdik gecenin başında girmediğim yatağa şimdi ev sahibiyle giriyordum. Yorganı kaldırıp önce pelini sonra da kendim yatağa girdikten sonra çırıl çıplak öpüşüp sarılarak uyuduk. Uyandığımda pelinle birbirimize sarılarak buldum kendimi kafasını göğsüme koymuş bacağını üzerime atmıştı çıplak göğüsleri tenime temas ediyordu. Bu vaziyet benim çavuşu sabah azgınlığıyla uyandırmaya yetti. Pelini alnından öptüm ve kafasını kaldırdım öpmeye başladım çok geçmeden uyandı

-Mmmmm günaydın canım

-Günaydın bebeğim (Götünü avuçlayarak)

-Bakıyorumda birileri formunda

-Böyle bir şeye karşı nasıl olmasın

-O zaman formu bozmayalım

Diyerek tekrar dudaklarımızı kavuşturduk. Ön sevişme için çok azgındım hemen sikiş aşamasına geçtim. Pelini direkt üstüme aldım kucağımda yarrağımı amcığı ve vücudumun arasında kaydırarak beni çileden çıkarıyordu en sonunda sokmayı akıl edebildi ve işte yine o cennet gibi yuvaya girmiştim güne böyle başlamak işte bunu her zaman yapabilirdim. Pelin üzerimde zıplamaya başladı yorulana kadar üzerimde seviştik artık ipler benim elimdeydi hemen domaltıp içine girdim sabah sabah zaten gücümde yerindeydi vur Allah vur sikmeye başladım. Pelinin ahlamaları eşliğinde kaşıklarımızdan çıkan sesler bugünün daha ne kadar güzel olabileceğini bana gösteriyordu. Zevkten gözlerim kaymaya başlamıştı artık Pelin’e “Geliyorum” dedim be beraber boşalalım cümlesi ile hızımı sona getirdim bitirici darbeyi vurduğumda ikimizinde çıkardığı ses çok tatmin ediciydi. Boşalmanın verdiği rahatlıkla pelinin üzerine yığıldım ve arkasından ensesini öptüm. Doğruca banyoya doğru gittim temizledim kendimi ve tekrar odaya gittim evin içinde dal daşak dolanıyordum her adımda yarrak sağa sola sallanıyordu. Salona gittim ve telefonu gördüm saate bakmak için telefonu elime aldığımda annemden ve babamdan gelen bilmem kaç tane cevapsız çağrı ile karşılaşınca kafam yedine geldi. Saatte zaten epey geç olmuştu okul çoktan başlamıştı hatta iki ders geçmişti bile. Ben böyle dururken kapıya yaslanmış beni izleyen Pelini gördüm valla o an zamanım olsaydı bir tur daha sikerdim ama annem daha önemliydi. Hemen annemi aradım ve durumu anlattım annemle konuşurken Pelin yanıma geldi ve boynumu öpmeye başladı ben frikik vermemek için hemen topu ona yöneltip
-Annecim istersen kıza vereyim

-Olur oğlum ver bakayım

-Merhaba teyzecim

Pelini orda bırakıp üzerimi giymek için odaya gittim kıyafetlerimi giydim ve tekrar salona geldiğimde pelinin kahvaltı hazırladığını gördüm hem de çıplak. Biraz daha geç kalmamak için kendimi dizginledim. Konuşmaları bittiğinde yemeği hazırlamıştı çoktan masaya koydu ve beni izlemeye başladı yemesini söylediğimde ancak yemeye başladı. Beraber güzelce kahvaltımızı yaptık. Çıkmadan birbirimizi bütün sosyal platformlardan ekledik ve öyle çıktık. Okul yolunda vay amk demeden duramadım yaşadığım bu şeyler için.

Öğretmenimle Geçen Harika Yıllar

Merhaba. Ben Selin. Yaşım 19. Liseden yeni mezun oldum. Lisede öğretmenimle yaşadığım uzun süreli ilişkinin nasıl başladığını anlatacağım. Biraz kendimi anlatayım. 1.68 boyundayım ve 50 kiloyum. Aşırı beyaz tenliyim. Annemin ailesinde Rus bir ebeveyn olmasının etkisiyle sapsarı saçlarım var. Neyse, hikayeme geçeyim.
Henüz Liseye yeni başlamıştım. Okulun ilk haftası az çok aşinasınızdır, kimse kimseye karışmaz çünkü herkes yabancıdır. Durum benim için biraz farklıydı. İlk hafta sınıfımdaki erkekler, daha sonra okuldaki başka erkekler sık sık benimle vakit geçirmek, tanışmak için gelirlerdi ama ben pek samimi bulmadığım için sıkıldığımı hemen belli ederdim. Tabi insan olup anlayan ve giden vardı ancak ısrarla yanaşanlar azımsanacak gibi değildi. Biraz fazla ilgi görmem, sınıftaki diğer kızları kıskandırmıştı. Ayrıca erkeklere olan tavrım biraz egoistçe görüldüğü için beni dışlıyorlardı ama ilk haftanın sonunda buzlar kırıldı. Okul öyle akıp gitti. Okulda en popüler kızlardan birisiydim. Hakkımda dönen iyi muhabbetleri de, kötü muhabbetleri de, bel altı muhabbetleri de az çok duyuyordum. Geometri öğretmenimiz bir kadındı ve çok sevdiğimiz bir öğretmendi ancak oğlu trafik kazasında vefat ettikten sonra kendini toparlayamadı ve görevinden ayrıldı. Onun yerine başka bir Geometri öğretmeni geldi. Erkekti ve bayağı yaşlıydı. Kendisini tanıttığında 43 yaşında, Diyarbakırlı birisi olduğunu öğrendik. Ancak daha yaşlı gösteriyordu. Klasik takım elbiseyi giyinmiş gelmişti. Sık sık burnunu sertçe çekip duruyordu. Ders anlatışı çok kötüydü, dersinden kalmayan kişi sayısı çok azdı. Görüntüsü hakkında birşey söylemek gerekirse çok tipsiz, çirkin bir adamdı. Ten renginin kapalı olması nedeniyle bazıları sınıfta “Arap” diye bahsediyordu. Sert bir adamdı, derste birisini azarlamadan çıkmazdı.
Zaman öyle aktı ve dönem sonu geldi. İlk dönemi bitirmiştik ve karneler elimizdeydi. Geometri’den çok fena çakmıştım. İlk sene olduğu için dersleri fazla takmamıştım, diğer derslerde pek iç açıcı değildi. Aileme yalvar yakar düzelteceğimi, bana engel koymamalarını söylesemde telefonumdan ve çok sık kullanmasamda laptopumdan olmuştum. İkinci dönem başladığında pek birşey değişmemişti. Benden hoşlanan çocuklardan aldığım kopyalarla diğer dersleri biraz düzeltmiştim ancak bizim Geometriciden herkes çaktığı için alacak kopya bile yoktu. Favori sınıfı olan, bizim deyimimizle “inekler sınıfı” bir başka 9. sınıf, kopyayı bırakın selam bile vermiyordu. Bir gün okuldan çıktım ancak şemsiyemi unuttuğumu fark edip geri döndüm. Geri döndüğümde boş okul koridorlarında geometrici vardı. Selam verdim, karşılık verdi. Buna bile şaşırmıştım açıkçası. Halini hatrını sordum, sohbet etmeye başladık. Biraz şaka yollu çok sert bir hoca olduğunu ve dersinden kimsenin geçememesini vurgulamaya başladım. Ben anlatıyorum siz anlamıyorsunuz gibisinden bir cevap verdi ancak bana gözüne girebilecek bir öğrenci olabileceğimi söyledi ve istersem dersler bittikten sonra okulda özel ders verebileceğini söyledi. Hiç değilse üç beş bir şey kaparım, o da olmadı biraz kanaat notu isterim diye kabul ettim. Her gün dersler bittikten sonra, tüm öğrenciler dağıldıktan sonra bana özel ders vermeye başladı.
Bir süre sonra derslerde gariplikler başladı. Tahtada problem çözerken yanlış yaptığımı söyleyip arkamdan sarılıp tahtada problemdeki hatayı düzeltmeye başladı. Yaptığı şey beni bayağı utandırmıştı. Beyaz tenli olduğum için yüzüm kızardığında aşırı belli oluyordu. Öğretmen beni öyle görünce “ne oldu?” diye sordu. Cevap veremedim. Israrla ne oldu diye sordu aklıma bir şey geldi dedim geçiştirdim. Çok geçmeden bu duruma bir yenisi daha eklendi. Ders sonu nasihat vermek maksadıyla elini omzuma koydu. Öğüt verir gibi konuşuyor, bir yandan bacaklarıma dokunuyordu. Yine yüzüm kızarmıştı ama ses çıkarmamamdan destek alıyor, daha ısrarcı oluyordu.
Okul içerisinde beni gördüğünde kantinden çay felan ısmarlıyordu, sık sık konuşuyorduk. Derslerde pek değişiklik yoktu çünkü derse odaklanamıyordum yaptıklarından dolayı. Ancak sınavlarda boş kağıt verdiğimde 40 50 alıyordum ve kontrol anında kağıdımın bir kısmı dolu oluyordu. Çok geçmeden sınıftakiler benden nasıl bu kadar aldığımı sormaya başladılar, cevap veremedim. Biraz çalıştım gibisinden geçiştirdim. Sınavdan sonra özel ders için tekrar herkesin çıkışını beklemeye başladım. Geometrici o gün okulun kapanması gerektiğini, dersi dışarıda bir yerde yapabileceğimizi söyledi. Ben de kabul ettim. Okuldan uzak bir kafeye gittik ve orada ders vermeye başladı. Kafenin dolu olmasından dolayı tacizde bulunamıyordu. Daha doğrusu ben öyle sanıyordum. Yan masadan birisi kalkıp bizim geometricinin üstüne yürümeye başladı “Utanmıyor musun?” diye. Meğer öğretmenim telefonuyla açıldığını fark etmediğim eteğimin altını kaydediyormuş. Telefonun ekranına baktığımda çoktan kapatmıştı. Hocama göz kırptım ve telefonu vermesini istedim, kontrol edeceğimi söyledim. Hocamda adama mesaj beklediğini başka bir şey yapmadığını söyledi. Görüntüler kısmını kontrol ettiğimde cidden kameraya aldığını gördüm ancak adama yanlış anlaşılma olduğunu söyledim. Bunu söylediğimde hocamın gözleri parlamıştı. Telefonu geri verdim, tabi videoyu sildim.
Ertesi gün okuldaki özel dersimizde olaylar gelişti. Derse girdiğimde bana neden doğruyu söylemediğimi sordu. Ben de bilmiyorum dedim. Üzerime geldi, beni okşamaya başladı. Karşılık vermiyordum ama bir yandan korkuyordum. Bekle burada dedi. Koridordan sesi geliyordu, hizmetli ile konuşuyordu. Çok geçmeden elinde anahtar ile geldi. Sınıfın kapısını kilitledi. O an birşeylerin yanlış gittiğini düşünmeye başladım. Hiçbir hissiyat olmadan direk pantolonunu indirdi ve nasıl diye sordu. Kapkara, pis görünümlü ve fazlasıyla kıllı bir siki vardı. Cevap vermedim başımı çevirdim. İstemiyor musun diye sordu, yine cevap vermedim. Ben gösterdim sende göster dedi. Çektiği videodan gördüğünü düşünerek sadece üstümü çıkarttım ve göğüslerimi gösterdim. Üzerime yaklaştı ve boynumdan öpmeye başladı. Yavaşça göğüslerime doğru indi ve emmeye başladı. Bunları yaparken parmağında yüzük olduğunu fark ettim ancak ses çıkarmadım. Galiba ben de bir ilişki yaşamayı istiyordum. Biraz göğüslerimi emdikten sonra eteğimi indirdi ve sikini benim amıma sürtmeye başladı. Bakire misin diye sormadan direk içime kökledi. Kanları çantamdaki bezi alıp sildik ve sonra devam ettik. Beni sıraya yatırdı ve yavaş yavaş içime girip çıkmaya başladı. O sürekli deli gibi inliyordu. Sessiz olmasını birilerinin duyacağını söylesemde beni dinlemiyordu. Bir süre sonra içimden çıktı ve eğilmemi söyledi. Önünde eğildim. Siki iğrenç kokuyordu. Başka ağzıma almaya iğrensem de başımdan tuttu ve sikine doğru bastırmaya başladı. Ağzıma aldım ve yalamaya başladım. Çok geçmeden sikini ağzımdan çıkarttı ve yüzüme boşalmaya başladı. Birden yüzümde bir sıcaklık hissedince garip hissetmiştim. O şekilde yarı çıplak bir şekilde sıraya oturduk ikimizde. Ben yüzümü sildim. O da beni izliyordu. Aslında hem biraz devam etmeyi istiyordum çünkü hala istekliydim, tatmin olmamıştım. Hem de kötü hissettiğim için oradan gitmeyi istiyordum. Bir şey demeden kapıyı açmasını söyledim, kilidi açtı. Çantamı alıp oradan gittim. Aklım hep onda kalmıştı.
Sabah okula geldiğimde yine aklım ondaydı, ancak bugün onun dersi yoktu. Özel ders için ise 9 dersi devirmek gerekiyordu. Yine de kurtarıcım erken gelmişti. Tenefüste koridorda onu görmüştüm. 4. dersin ortasındaydık, hocamız kadındı. Kulağına özel durumum olduğunu söyleyip tuvalete gitmek için izin istedim, anlayışla karşıladı ve izin verdi. O sırada koridorda onu gördüm. Birlikte öğretmenler tuvaletine gittik. Ders vakti olduğu için fazla gelen yoktu. Beni kucağına aldı ve üstümü yavaşça çıkarttı. Yine göğüslerimi yalıyor, boynumu öpüyor ve kalçalarımı okşuyordu. Sonra eteğimi yavaşça indirdi ve içime yavaşça girdi. Kucağında hoplamaya başladım. Çok zevk alıyordum. Ona sarılmıştım, içime girip çıkıyordu. O sırada içeriye birisi girdi. Öğretmenlerden birisiydi büyük ihtimalle. Risk alarak devam ettik, inlememeye çalışıyorduk. Neyse ki çabucak çıkıp gitti. Yakalanma olasılığının verdiği zevkle daha çok hızlanmıştı. Kalçamdan sesler çıkmaya başlamıştı. Biraz böyle devam ettikten sonra hemen kalkmamı söyledi ancak tuvalet dar olduğu için tamamen kalkamadım. Amımın biraz üstüne doğru boşalmıştı. Ben de yeterince tatmin olmuştum. Temizlenip dışarı çıktık.
Uzun bir süre özel derslerde böyle ilişkimiz devam etti. Sınıfı geçmiştim, hemde Geometriden yüksek bir not alarak. Sadece Geometri değil, diğer hocalarla arası iyi olduğu için notlarımı fazlasıyla etkilemişti. İlk dönem yere çakılan ben, belge alarak sınıf geçmiştim.
Yine de öğretmenden uzaklaşmayı düşünüyordum. Bu yüzden ikinci senemde benden hoşlanan bir çocukla çıkmaya başladım. Çok temiz, saf bir çocuktu. Hatta ona iltifat etsem utanacak bir tipti. Birisi bağırsa gözleri doluyordu, o derece yani. Ancak tatlı buluyordum. Bu yüzden diğerleri gibi olmadığından teklifini kabul etmiştim. Zaten teklifi bile yaparken doğru düzgün konuşamamasını çok sempatik bulmuştum. Tabi çok geçmeden popüler kız olduğum için okulda bu haber yayıldı. Bizim öğretmen bozuntusu haberi aldı. Notlarım düşmeye başlamıştı yine ancak birşeyleri göze almak zorundaydım. Çıktığım çocukla ilişkimiz çok iyi gidiyordu, 2 ay öyle devam etti. Sonra yine kötü birşey oldu. Bir gün okul çıkışı çıktığım çocuk Burkay’ı bekliyordum. Onu beklerken geometriciyi gördüm, beni izliyordu. Beni yanına çağırdı. Birlikte okulun tören alanının arkasına gittik. 2 aydır yapmaya çalıştıklarımın boşa gittiği bir andı. Orada kendimi yine ona bıraktım. Çıktığım çocuğa ihanet ettim birde. Beni tören alanının arkasındaki ağaca yasladı ve soymaya başladı. Sonra beni okulun girişine doğru çevirdi ve arkamdan içime kökledi. Çok zevk alıyordum ve bunu özlemiştim açıkçası. Ondan hem nefret ediyordum ama bunu yapmasını çok istiyordum. Tam o sırada Burkay’ın girişe geldiğini ve beni aradığını gördüm. Bir bilse ne yaptığımı… Hocama onu gösterdim, iyice sertleşmeye ve hızlanmaya başlamıştı ve bu beni çok tahrik ediyordu. Bir süre sonra bağıra bağıra inlemeye başladık ikimizde. Yine de bunun sonu pek iyi olmamıştı. Hocam fazla zevke takılmıştı, seri seri içime giriyordu. Hiç durmadan devam ederken ben boşalmıştım. O da boşalmak üzereydi. Tahrik olması için erkek arkadaşımı kötülüyor, benimle sürekli beraber olmasını söylüyor, bazı fantezilerden bahsediyordum. Beni kucağına aldı ve tören alanının arkasındaki duvara yasladı. Seri seri içime gidip gelirken birden içimde bir sıcaklık hissettim. Ayrıca hocamın inlemeleri iyice artmış, artık bağırır olmuştu. O an anladım ki içime boşalmıştı. İkimizde birden panik olduk. Hemen temizlendik. Erkek arkadaşıma görünmeden okuldan çıktık, beni eczaneye götürdü. Ertesi gün hapı aldı ve kullanmamı söyledi. Hapı aldım kullandım. Bir problem olmadı. Ertesi gün erkek arkadaşımdan saçma bir bahane ile ayrıldım. Bayağı üzülmüştü.
Ondan sonra hep ilişkiye girmeye devam ettik eskisi gibi. Son seneme geldiğimde okuldaki, birden notlarımda büyük bir düşüş meydana geldi. Sınavlara çok iyi çalışıyordum, yaptığımdan emin olduğum sorular hep yanlışmış gibi değerlendiriliyordu. Notlarım bu yüzden düşük geliyordu. Ayrıca hocalarımın bana verdiği notlar fazla düşüktü. Geometriciye bu konu ile ilgili danıştım ve bunu kendisinin yaptırdığını öğrendim. Mezun olduğumda beni göremeyeceğini söyledi ve bu yüzden sınıfımı tekrarlamam için uğraşıyormuş. Bunun saçmalık olduğunu söylesemde beni ikna etmeyi başardı. O sene sınıfta kaldım. Ne için? Yaşlı ve evli bir adamla bir yıl daha ilişkiye girebilmek için. Ailem iyice öfkelendi ancak oturup yoğun bir şekilde ders çalıştığımı gördüklerinde biraz öfkeleri dindi. Sınıf tekrarı yaptığım yıl işler artık çığrından çıkıyordu. Sürekli ders çalıştığımı düşünen aileme bir gün “Eğitim Kampı olacakmış okulda 7 günlüğüne, gidebilir miyim?” dediğimde hiç düşünmeden evet dediler. Okula pek uğramazlardı, onlar için önemli olan şey sonuçtu. Eğitim Kampı ise yalandı. Benimki eşini memleketine göndermişti ve beni evine davet ediyordu. Evine gitmiştim ve 7 gün orada kalacaktım. Okuldanda 7 gün izin almıştım.
Evden çıktım ve hocamı aradım beni alması için. Eski arabasıyla beni okulun önünden aldı. Yolda giderken yol kenarındaki bir eczanede durduk. Ne olduğunu sorduğumda bana bir hap kutusu gösterdi. Sonradan öğrendim ki daha uzun süre ilişki için güzel bir araçmış. Evine gittiğimde kimseler yoktu, salona girene kadar. Salona girdiğimde yaşlı başlı bir adam yatıyordu. Kim olduğunu sorduğumda eşinin bir akrabası olduğunu söyledi ve muhtaç durumda olduğunu söyledi. Konuşamıyormuş ve yatalakmış. Bizim için bir engel olmayacağını düşünerek odamıza geçtik. Önce öpüşmeye başladık. Bacaklarımı okşuyor, bir yandan beni soyuyordu. Göğüslerimi okşamaya başlamıştı. Bende onu soymaya başlamıştım. Sikini kavradım ve elimle oynamaya başladım. Sonra dayanamayıp ağzıma aldım. Çok hoşuna gitmişti. Dudaklarımla başını emiyordum ve çok hoşuna gidiyordu. Sonunda dayanamayıp beni ayağa kaldırdı ve yatağa doğru itti. Arkama geçti ve içime girdi. Seri seri içime giriyordu. Herhangi bir engel olmadığı için ikimizde deliler gibi inliyorduk. Dayanamayıp çığlıklar atıyordum. 5 dakika o şekilde beni becerdikten sonra beni kendisine çevirdi ve tekrar yatağa itti. Üstüme çıktı ve içime tekrar girdi. Bende bacaklarımı onun sırtına kenetledim ve iyice sarıldım. Çok daha hızlı bir şekilde içime giriyordu. O beni becerirken gözüm duvardaki aile fotoğrafına gitti. Eşiyle birden kendimi kıyasladım “ben daha güzelim” diye. Hocamda “öyle olmasan zaten burada ne arayacaksın” dedi. Güldük, hala içime girip çıkıyordu. Kasıldığını fark ettiğimde bana “içine boşalmak istiyorum” dedi. Mantıklı düşünemiyordum “boşal” dedim. İçime boşalmıştı cidden ama umrumda değildi. Saatlerce durmadan devam ettik. Hatta işi abartıp sırf konuşamadığı için yatalak adamcağızın önünde bile yaptık. Kime ne anlatabilir ki? Zevkimize baktık.
7 gün o kadar güzel geçti ki hayatımın en güzel haftasıydı. Notlarımı aşırı yüksek hale getirmiştim hem çalışma ile hem de torpil ile. İyi bir başarı ile mezun oldum geçen sene. Üniversite sınavında da iyi bir sonuç yaptım. Hocam ise geçen ay eşinden boşandı. Görev yeri ise değişti ve Kırklareli’ye gitti. Ben de üniversite tercihimi oraya yaptım ve onun yanına yerleştim. Karı koca gibi yaşıyoruz. Eğer ailemden çekinmeseydim bir an bile durmaz onunla evlenirdim herhalde.

Kapı Komşum Hüseyin Amca İle Yasak Aşkım – 9

Hüseyin’i arayıp haber verdim Hüseyin hemen eve geliyorum dedi 20 dakika sonra Hüseyin kapıyı çaldı ben kapıyı açıp içeri aldım

  • Hüseyin: şimdi napıcaz.

  • Ben: ne mi yapıcaz son sevişmemizin keyfine bakıcaz.

7 SAAT SONRA

  • Hüseyin: ahhhhh be uzun bir süre bu amı götü dağıtamıycam ha

  • Ben: yapıcak bir şey yok aşkım

  • Hüseyin: baban ne zaman gider

  • Ben: bilmem ama yinede sevişiriz ya hiç olmazsa motele falan gideriz

  • Hüseyin: senin için her şeyi yaparım güzelim

tam biz bunları konuşurken babam aradı ve terminale geldiğini söyledi,

ben Hüseyini evine gönderdim ve sağı solu topladım.

sonra kapı çaldı gidip açtım gelen babamdı uzun süredir

görüşemiyorduk ondan bana sarıldı öptü kokladı bende

babamı içeri buyur ettim çay ve atıştırmalık bir kaç bir şey koydum

önüne

  • Cemil: ohhhh be uzun süredir kızımı göremiyordum, özlemişim

canım kızım.

  • Ben: ben de özledim baba nasılsın iyimisin.

  • Cemil: nasıl olayım kızım, o oruspu beni aldattığını

öğrendikten belli, hayır bir de evimize giren çocukla bile yatmış,

nasıl bir oruspu bu ya.

  • Ben: evet baba gerçekten çok üzücü.

  • Cemil: sen üzülme canım kızım asıl böyle bir kadından

kurtulduk ona sevinmeliyiz .

babama yattağ’ını serdim o yattı ben de yatağa geçtim

Hüseyin’le mesajlaşıyordum.

  • Hüseyin: nasılsın bir tanem.

  • Ben: iyiyim.

  • Hüseyin: babanla nasıl geçti.

  • Ben: iyi, biraz üzgün ama yapcak bir şey yok.

  • Hüseyin: tabi öyle neyse sende boşver bunları yat sen

yarın okul var.

  • Ben: tamam canım öptüm.

sonraki gün alarma kalktım okula gittim tabi yorucu bir gündü

eve geri dündüm kapıyı açtığımda babam biriyle konuşuyordu

içeri gidip baktım ve babamla Hüseyin oturmuş konuşuyorlardı

  • Cemil: hah bak kızım senin yan komşun, Hüseyin bey geldi

bir merhaba de.

  • Ben: merhaba Hüseyin amca

  • Hüseyin: hoş geldin kızım bu arada, cemil bey pırlanta gibi

bir kız yetiştirmişsiniz, o benimle çok ilgilendi sürekli yemek

getirdi, halimi hatrı’mı sordu

  • Ben: ya ilgilendim değil’mi ben o zaman bir çay koyayim

  • Cemil: koy kızım

saatlerce babamla Hüseyin konuştular ve saat geç olunca hüseyin

ben kalkayim diyip, gitti ben ve babam onu kapıda uğurladık,

ben sonra direk telefonu elime aldım, babam televizyona bakarken

yandaki koltuğa geçip mesaj yazdım.

  • Ben: bu neydi şimdi?

  • Hüseyin: ne neydi.

  • Ben: neden gelip babamla tanıştın

  • Hüseyin: 1.ben babanla gelip tanışmadım, o beni görüp eve

davet etti 2. adam şimdiden damadıyla tanışsın

  • Ben: ufffff hüseyin ben şu sıkıntıları atlatana kadar babamla

konuşma

  • Hüseyin: tamam arzu.

daha önce bana hiç adımla yazmamıştı, galiba gerçekten çok

tepki verdim.

o günüm öyle geçti, sonraki gün kalkıp okula gittim tekrardan

ve eve geldim, eve gelince kapıyı babam açtı, ben de bir duş

alıcam diyip duşa girdim, ama aklım hala Hüseyin’deydi,

duşumu alıp çıktım üstümde bir havlu vardı, televizyonun

altındaki çekmeçe’de, benim tokam vardı onu alacaktım,

babamda televizyonun karşısında oturuyordu,

ben eğilip televizyonun çekmeçesin’den tokamı aldım,

arkamı döndüm ve babama baktım babamın altında

şort vardı ve aleti kalkmıştı, ben dönüp televizyona

baktım normal bir program vardı ki bir kadın bile

yoktu, ben odama gittim ama bu olaydan dolayı bi kendime

gelemedim, umarım bana kalkmamıştır aleti diyordum yoksa

senelerdir baba dediğim adam babam değildi.

zaten annem önüne gelenle yatıyordu, ondan

şüphelenmiştim.

sonraki gün babamın yattığı yastıktan saç teli aldım ve

dna testi için hastaneye gittim, sonrasında ise direk eve geri

döndüm, okula gitmedim zaten derse geç kalmıştım,

eve varınca Hüseyinin kapısını çaldım, kapıyı açtı beni görünce

kapatacaktı ama ben onu durdurup, içeri daldım

  • Hüseyin: ne yapıyorsun sen, çık dışarı

  • Ben: şşşşş biraz sesiz, sen sevgilinimi kovuyorsun

  • Hüseyin: evet çünkü sevgilim sanki çok kötü bir şey

yapmışım gibi bana kızıyor.

  • Ben: ama bu sevgilin senin sikinin tadına bakmak için okulu

astı bu gün.

diyip dudaklarına yapıştım her zamanki gibi Hüseyinle seviştik,

ama nasıl yorulduysak ikimizde uyuya kalmışız.

uyandığımda okulun bitişine 10 dakika kadar bir süre vardı,

zamanımı internette geçirip 30 dakika sonra kıyafetleri giyip,

benim eve girdim.

1 HAFA SONRA

okulda tekrardan yorucu bir gün geçmişti okuldan çıkıp

eve gidecektim ki bir telefon geldi hastaneden arıyorlardı

testin çıktığını oraya gelmem gerektiğini doktorun bana bilgi

vereceğini söylediler hastaneye gittim.

Müdür Yardımcısı Zeynep Hoca

Okul kapanmadan iki gün önce idi. Yine lisenin 3 senesinde yaptığım gibi bir sonraki gün karnelerin basılacağını bilerek devamsızlıklarımı sildirmek için nöbetçı öğrenciye dilekçe götürüyordum. Taa ki nöbetçi öğrencinin 9 sınıfta sevgili olup bir yıl sonra çirkinleştiğimi düşündüğü için benden ayrılan eski sevgilim olduğunu görene kadar. O zamanlar haklıydı; 1.69 boyunda, yarı şişman, yüzünü sivilce basmış, çirkin bir çocuktum. Ama sonrasında 1.82 boylu, fit vücutlu, yakışıklı birisi oldum. O da bu değişimimi görünce tekrar sevgililik teklifi etti. Ben de tabiki reddettim ve o günden sonra onunla konuşmamaya yemin ettim. Biliyordum, o sadece yakışıklı erkek avcısıydı. Dilekçeyi direk müdür yardımcımız olan Zeynep hocaya götürmeye karar verdim.

Zeynep hoca; 1.68 boylarında, güzel vücutlu, genç, sinirli ve okula sadece mini etek giyerek gelen bir hocaydı. Odasına genelde futbol oynarken kırdığım güvenlik kameralarından dolayı giderdim. Onun lafı geçtiğinde herkesin aklına “yanlışlıkla” verdiği frikikler gelirdi. Çok fazla etek altı frikik verirdi. Ben de onun verdiği frikikleri düşünerek kapısına kadar geldim. O kadar dalmıştım ki kapıyı çalmayı unutup içeriye girmiştim.

Kapıyı açtığımda karşılaştığım görüntü karşısında ne yapacağımı bilemedim. Hoca koltuğunda mastürbasyon yapıyordu. Beni görünce panikledi.

Z:TARIK NAPIYORSUN DIŞARIYA ÇIK!

T:Hocam asıl siz napıyorsunuz?

Biraz duraksayarak:

Z:L-l-lütfen kimseye söyleme. Öğretmenlik kariyerim biter.

T:Böyle bir şeyi nasıl söylemem hocam. Siz ne yaptığınızın farkında mısınız?

Z:Iııı…

T:Müdüre söylemeye gidiyorum.

Bunu duyan Zeynep hoca:

Z:Tarık dur! Lütfen! Ne istersen yaparım. Ama lütfen bunu kimseye söyleme.

Hızlıca Zeynep hocaya dönerek

T:Benimle sevişin hocam.

Bunu dememi ben bile beklemiyordum. İstemsizce bir anda ağzımdan çıkmıştı bu cümle. Zeynep hoca bunu duyunca deliye dönerek:

Z:NE? TARIK NE DEDİĞİNİN FARKINDA MISIN?

Artık bir dönüş yolu olmadığın biliyordum. O cümle ağzımdan çıkmamalıydı. Belki de bu işin sonunda başıma büyük bir iş gelecekti.

T: O zamanan yeni işinizde başarılar hoca-

Tam odadan çıkarken

Z:B-bekle.

T:Buyrun hocam.

Z:S-s-sadece 1 posta

T:Bilemedim. Çok mu-

Z:Tamam uzatma. 2 posta

T:Kabul. Anahtarları verin de kapıyı kilitleyeyim

Z:Çantamdalar, al kilitle.

Çantasını açtım. Anahtarları ararken ne işe yaradığını bilmediğim bir krem gördüm ve aklıma bir fikir geldi. Anahtarları bulup kapıyı kilitledim. O sırada Zeynep hoca soyunmaya başlamıştı. Hocaya dönüp

T:Etek kalsın.

Z:Neden?

T:Sorgulama.

O zamanlar etek fetişim vardı.

Hocanın koltuğuna oturdum. Bacaklarımı açtım. Hoca ne yapması gerektiğini anladı. İlk önce biraz 31 çekti, sonra ağzına aldı. Hayatımda hiç böyle hissetmemiştim. O zamana kadar sadece 3 kişi ile seviştim ama hiçbiri böyle değildi. Ağzı sıcacık ve dardı. Birazcık sakso çektikten sonra hocayı durdurdum.

Z:Noldu niye durdurdun beni

T:Biraz da ben yalamak istiyorum. Koltuğa geç

Z:Böyle anlaşmamıştık

T:2 posta sevişeceğiz dedik. Bu da sevişmenin bir parçası.

Hoca koltuğa oturdu ve ayaklarını havaya kaldırarak açtı. Ben de amına yumuldum. O ne güzel am idi öyle. Bir yandan amını yalarken bir yandan da götünü parmaklıyordum. Hoca da artık zevk almaya başlamıştı. Birkaç dakika sonra

Z:Daha hızlı yala. Geliyorum.

Ağzıma fışkırtarak boşaldı. Am suyu mükemmeldi.

T:Hocam ne güzel bir amınız varmış böyle.

Z:Hadi uzatma devam et.

Hoca hâlâ koltukta iken ayağa kalktım ve çavuşu hocanın amına doğrulttum. Daha sokmadan:

Z:Yavaş ol lütfen. Sikin çok büyük.

O an fark etmiştim. Sikim öncekinden 2 cm daha büyüktü. Yani 16cm’den 18 cm olmuştu. Nasıl olduğunu anlamamıştım ve hâlâ daha anlamıyorum.

Sonrasında sikimin önce başını, sonra da tamamını soktum. Hocadan sessiz bir ah sesi çıktı ve hemen ağzını kapattı. Hocanın yediği muhtemelen en büyük yaraktı. Yavaşça git gel yapmaya başladım. Hocada sessizce inlemeye başladı. Bir süre yavaşça git gel yaptıktan sonra hızlandım ve hoca boşalacağımı anladı

Z:Sakın içime boşalma

O an içine boşalabilirdim ama hamile kalırsa başıma alacağım derdi düşündüm. Hoca evliydi ve eşi birkaç aydır komadaydı. Bunu diğer hocalardan duymuştuk. Hamile kalsaydı ailesi hem hocayı hemde beni bulup öldürebilirdi. Bilemezdim. Hemen sikimi dışarı çıkarıp göğüslerine boşaldım.

Hoca nefes nefese bir şekilde

Z:Bitti, artık çıkabilirsin.

T:Ne bitmesi hocam daha 1 posta daha var

Dedim ve masasının önünde domalmasını istedim. Ve o da yaptı. O an aklıma gelen fikri devreye soktum. Hocanın çantasından çaktırmadan kremi aldım ve biraz sikime biraz da parmaklarıma sürdüm. Ardından hâlâ kalkık olan sikimi hocanın amına soktum ve götünü parmaklamaya başladım. Önce bir, sonra iki parmak soktum. Hoca çok fazla zevk alıyordu. Bir anda sikimi amından çıkarıp götüne soktum. Şaşırtıcı bir şekilde temizdi. Hoca bu sefer sesli bir şekilde ahladı, ben de hemen ağzını kapattım. Yavaş yavaş git gel yapmaya başladım. Hoca da sinirli bir şekilde bir şeyler söylemeye çalıştı ama ağzı kapalı olduğunda söyleyemedi. O an hocaya bir açıklama yapma gereği duydum ve durarak:

T:Eeee hocam, siz iki posta dediniz ama nasıl atacağımı söylemediniz.

dedim ve devam ettim. Bir süre sonra hoca da zevk almaya başlayınca hızlandım ve hocanın götüne boşaldım.

Elimi ağzından çektiğimde bir süre sustu ve

Z:Bunları kimseye söylemiyorsun

T:Son bir şartla

Z:BİR POSTA DAHA OLMAZ

T:Yok be hocam sadece bu şekilde giyinin

Z:Temizlenmeden mi?

T:Evet

Zeynep hoca biraz durdu ve derin bir nefes vererek “Tamam” dedi ve giyindi. Sonrasında sinirli bir şekilde

Z:Başka arzunuz?

T:Yok. Son olarak asıl amacım olan dilekçeyi verip çıkacağım.

Dediğimi yaptım ve masanın üzerine bıraktığım dilekçeyi vererek odadan çıktım.

Bu olayı 2 yıl geçse de unutamadım, 50 yıl geçse de unutamayacağım.

Zeynep hoca da bu olayda sonra okul değiştirmiş ve aynı ilçedeki başka bir okulda 1 yıl daha müdür yardımcılığı yaptıktan sonra oradan da ayrılmış. Sonrasını bilmiyorum. Tek bildiğim şey o kadar güzel bir amı kimsede bulamayacağım.

Zorba Öğrencim Kabusum Oldu – 4

Ertesi gün öğretmenler odasına geldiğimde erkek hocalar yüzüme pis pis bakıyorlardı. Ama aklıma hiç Serkan hocanın anlatmış olabileceği gelmemişti. Gözümü kaçırıyordum onlardan. 1. Derse girip çıktım sağ salim. 2 ve 3. derslerim boştu. Öğretmenler odasına geçtim. Serkan hoca, yanıma geldi. “Boş sınıfta seni bekliyorlar git” dedi bana. Kim bekliyordu. Ne bekliyordu. Gitmek istemiyordum. Serkan hocaya dönüp gitmeyeceğimi söyledim. Saçlarımdan sertçe tutup beni ayağa kaldırdı ve kapıya doğru fırlattı. Sana gideceksin diyorsam gideceksin ikiletme diye bağırdı. Matematik hocası ve beden hocası kahkahalar atmıştı. Bu okul resmen bir kerhaneye dönmüştü. Hangi hocaya güvenebilirdim bilmiyordum. Serkan hocanın bu tavrından sonra istemeye istemeye boş sınıfa gittim yine. Gittiğimde içerde okulun din hocası Semiha hanım vardı. Semiha hanım 1.75 boylarında ortalama bir kiloya sahip güzel bakımlı 40 yaşında bir kadındı. Buyrun Semiha hanım noldu diye sordum. Herhalde okulla alakalı bir şey konuşacak sandım. Gel bakalım İrem’cim dedi. Gittim yanına.

Semiha : öğretmenliğe yeni başlamışsın. Hayırlı olsun.

Ben : Evet hocam yeni başladım. Sağ olun.

Semiha : Can seni elinden geçirmiş herhalde. Tecrübelisin.

Ben : n-ne? Ne demek istiyorsunuz.

Semiha : salağa yatma kızım biliyorum ne haltlar yediğini. Düşmüşsün bizim azmanların eline.

Ben : Siz benden ne istiyorsunuz o zaman sadede gelelim.

Semiha : (yanıma yaklaşıp yanağımı okşayarak) O güzel beyaz tenini istiyorum.

Ben : NE!? Siz… Siz din öğretmenisiniz bir de. Bu nasıl bir okul???

Semiha : alışacaksııınn.. ahahahaah

Semiha beni çekip kucağına oturttu. Bu okulda daha ne yaşayabilirim ki diye düşünürken boynumda öpmeye başladı. Lezbiyen ilişkiyi de yaşayacaktım bu okulda. Semiha beni yemek istercesine öpüyordu. Delirmiştim adeta. Tam amlarımız denk gelecek şekilde kucağına oturttu. Sevişmeye başladı benimle. İstemiyordum ben. Öpmeyince etimi sıkıp canımı acıtıyordu. Öpüşmeye başladık. Artık ben de kaptırmıştım kendimi sevişiyorduk. Arada kapı açıldı içeri okulun hademesi girdi.

Hademe : ooo Semiha hocam yeni karıyı düşürmüşsünüz hemen oh ohh

Semiha : hahahaha öyle oldu Ahmet’ciğim. Bi ara sen de bakarsın tadına.

Hademe : hahaha merak etmeyin hocam ben de halledicem bi ara bu orospuyuu.

Aralarında gülüşüyorlardı. Söz konusu benim kadınlığımdı. Hademe işini bitirip çıktı. Semiha hoca biraz soyundu sütyeni külodu ve türbanı kaldı kafasında. Beni de aynı şekilde soydu. Amımı yaladıktan sonra sürtüşmeye başladık. Beni boynumdan kendine çekiyordu yaparken. Bir süre geçtikten sonra Can içeri girdi. Semiha hocadan bir öpücük aldı. “Aşkım kusura bakma geç kaldım.” dedi ona. Aralarında konuştular. Anlaşılan Can Semiha hocayı da sikmişti daha önce. Başıma gelen bu olay da yine Can denen orospu çocuğu yüzünden olmuştu. Yüzüme bakıp kahkahalar atıyordu. “Ulan salak irem, bir kere güvendin. Bak ne hallere soktum seni. Amk orospusu” dedi. Çıldırdım sinirden. Ama bir şeyler yapmam için artık çok geçti. Semiha hoca ve Can’ın arasında 1 saat tost olup yine günlük sikiş dozumu almıştım. Yine beni çöp gibi bırakıp çıktılar. Çıkarken de öpüşüyorlardı. Semiha denen orospu karı, okulda beğendiği kızlarla da ilişkiye girdiğini söyledi. Resmen seks ağı kurmuşlar.

Yine o lanet seks sınıfından çıktım. Aşağı kata doğru inecektim. Yürürken biri beni kolumdan çekip bir odaya soktu. Ne olduğunu anlamamıştım. Temizlik odasına girmiştim. Dönüp baktığımda hademe Ahmet’ti bunu yapan kişi. Noluyor Ahmet Bey diye sordum. “Hocaaa sıra bende amına koyacam senin şimdi” dedi şiveli şekilde. Ahmet bey çıkabilir miyim lütfen dedim. Kapıyı kitledi. “Nereye gidiyon amına kodumun orospusu tüm okul üstünden geçmiş ben mahrum kalır mıyım bundan ığığığı” diye güldü. Kapıya yönelip imdat diye bağıracaktım ki kafamı sertçe kapıya vurdu. Fena acımıştı kafam. Ağzımı kapattı belimden kavradı. Kurtulmaua çalışsam da nafile. Çok kuvvetliydi. Çirkin de bi adamdı. 45 yaşında falandı. Belimden sarılıp üstümdekileri yırtar gibi soymaya başladı. Soyulan her yerimi öpüyordu. Tecavüz ediyordu bana resmen. Dur yapma nolur dlye ağlıyordum. Sus diyip bir de tokat çaktı suratıma ve kıçıma. Sonra beni çevirip yere fırlattı. Yüzüstü yerdeydim. Eteğimi sıyırıp sikini direkt amıma soktu. Hayvan gibi gidip geliyordu. Yarrağı da hem kıllı hem çok büyüktü. “Herkese siktir bana gelince yapma etme dersin he amına kodumun orospusu seni. Ben orospuları böyle sikiyorum.” dedi ve üstümde tepinmeue devam etti. İçime boşaldı. İçime böğüre böğüre boşaldıktan sonra üstüme yığıldı tüm ağırlığıyla. İçimden de çıkmıyordu asla hayvan oğlu hayvan. İçimden çıkıp yarrağını ağzıma verdi. Tamamen taşşak kokuyordu ortalık. İstemeye istemeye yaladım. Geçti köşedeki sandalyeye. Sigara yaktı. Ben hala yerde sessiz sessiz ağlıyorum dudağım kanıyor. Sigarasını bitirdikten sonra beni yüzüstü çevirdi. Bi tur da öyle bindi üstüme. Beni defalarca hayvanlar gibi sikti. Döve döve boşaldı içime. O gün 3 dersim vardı. Sadece 1’ine girebildim. Okulun çıkış saatinin üstünden 1 saat geçene kadar sikti beni. En son çantamı aldı. Cüzdanımda nakit 400 lira vardı. “Öğretmen maaşı yetmiyor mu lan sana amk orospusu nakit para yok mu yanında” diye küfür etti. O 400 lirayı da aldı. Hem sikip hem paramı aldı orospu çocuğu. Sonra temizlik odasından çıktık. “Siktir git şimdi evine” dedi. Ağlaya zırlaya eve gittim. İntihar etmeyi falan düşünüyordum. Yine bi duş aldım. Yiyebildiğim kadar yemek yedim. O gün bir karar verdim. Madem bunlardan kurtulamıyordum. Can’la anlaşıp, düzeni kendi lehime çevirmem gerekliydi. En azından bu işten kazanç sağlamalıydım…

To be Continued…