Kategori arşivi: Yetişkin Hikayeleri

Kuzenimle Arkadaşlarım

Merhaba adım Tuncay senelerdir kuzenimle ilişki halindeyiz. Kuzenim Hilal benden bir yaş küçük amcamgille senelerdir aynı apartmanda yaşadığımız için Kuzenimle kardeş gibi beraber büyüdük. İlk alevlenme küçük yaşta birbirimize cinsel organlarımızı göstererek başladı daha sonra unutuldu. Tabi aralarda ufak tefek elleşmelerle büyüdük. yavaş yavaş ergenliğe girdiğimiz Yaşar lada apartman da ki diğer arkadaşlarımla sık sık yeni açılan hamama gidiyorduk arkadaşlar hep bir çeteden bana yüklenmeye başladı kuzenimi sorup durdular o an sezdimki önceden planlanmış bir muhabbet. Kuzenim Hilal onlar için çok gizemliydi çünki amcam çok muhafazakar bir adamdı zorla kapatmayı bile denedi haliyle apartmandaki diğer çocuklarlada arkadaşlık kurmasını istemiyordu mahalledeki tek arkadaşı bendim oda kuzeni olduğum için. Ahmet hamamda sürekli kuzenimin muhabbetini açıp niye yanımıza gelmiyor diye serzeniş de bulunuyordu bende amcamı söylüyordum Ahmet ağzı bozuk biri olduğu için merak etmesin sikmeyiz kuzenini tarzı bişey söyledi ben bu lafa sinirlendim çünki aralarda ufak temaslarımız olsada genelde kardeş gibi büyüdük kalkıp ahmetin üzerine yürüdüm sinirlendiğimi belli etmek için ama mert ve tolga da Ahmet’e hak verip abarttığımı söylediler o gün öyle bitti haftalar sonra yengemin annesi rahatsızlandı beyininde pıhtı akmıştı apar topar gittiler kuzenimide bize yolladılar bizde çocuklarla bizde odamda oturmuş metin 2 oynuyoruduk. Kuzenim odaya girip selam verdi sonra annemin yanına gitti ahmet kuzenimi görünce kudurmuşa dönüp yanımıza çağırmamı ısrarla söyledi tabi ben reddetim hepsi aynı ağızdan beni baskıladı bende pc başına Ahmet’i oturtup kuzenimi çağırmaya gittim henüz 15-16 yaşlarında olmamıza rağmen kuzenimin fiziği kadın gibiydi haliyle aklı sikinde çalılan 4 genci tahrik ediyordu içeri salona gittim annem telefonla konuşuyor hilal’de tv izliyordu Hilal’e seslenip yanımıza gel sıkılmadınmı dedim Hilal babam o erkeklere aynin ortamda bulunduğumu öğrenirse deliye döner dedi bende öğrenmez nerden öğrenecek diyip rahatlattım sonra yanıma alıp odaya geçtik 3 üde odaya giren kuzenimi görünce akılları başından gitti ama en piçleri ahmet olduğu için ve ellemeye yeltenebileceğini bildiğim için pc başına hep onu tuttum yatığımda kuzenimi yanıma alıp diğerlerini uzak tutmaya çalşıtım. Ahmet zaten ağzı bozuk biriydi i kuzenim odaya girince iyice azıttı metin 2 deki şaman karakterine yükselip onu ne sikerim keşke gerçek olsa dedi sonrasında Hilal aynı sana benziyor diyip gönderme yaptı diğerleride kahkaha attı bende hilali koruma moduna geçmiş sürekli efendi olmalarını söylüyordum. Biraz küfürleşmelerden sonra ahmet pc nin başından kalkıp yerini tolga ya verdi ve kuzenimle ben yatağımda otururken arkamıza uzandı kuzenimin altında tayt üstünde de uzun bir tişört vardı arkamızda oturmuş Hilal’i seyrediyordu hilalden masanın üzerindeki bardağı istedi hilal’de kalkıp verdi geri otururken çaktırmadan hilalin tişörtünden tutup yukarı kaldırdı ki geri oturduğunda tişört yukarda kalsın oda hilalin götünü daha rahat seyrede bilsin hilalin bende görüş açısını kapatmak için onun önüne doğru uzandım hilal’de olan ları fark etmiş olacakki kendi çok sıkıyor ve kasıyordu elinde tuttuğu bardağı parçalıyacaktı nerdeyse. Ahmet tekrar hilalin götüne bakmak için yatar poziyondan oturur vaziyete geçti üstten çok bişey göremeyeceği için çok aldırış etmedim taki annem içerden beni fırın tepsinini uzanmam için çağırdığı vakit. içeri gittim ve hızlı bir şekilde tepsiyi alıp anneme verdim sonra geri hemen odama geçtim odaya girdiğimde sandalyede oturan tolga benim oturduğum yere geçmiş bende istemeye istemeye sandalye ye geçtim tolga ve ahmet kuzenimi kıskaça almış gözleriyle kızın heryerini süzüyorlardı en son mertte benim pc nin başına geçmemi teklif edip kuzenim yanına geçmeye yeltenince sinirlerime hakim olamayıp yakalarından tutup evimden gitmelerini istedim ahmet noldu olum naptık diyince siktirin gidin lan diyip bağırdım ahmet kanka sakin ol bir şey yok dedi hilale dönüp sana yanlış birşey mi yaptık dedi hilal’de kıpkırmızı kas katı olmuş vaziyette yooo oturuyoz öyle işte dedi ahmet koluma girip olm sakin ol kızın zaten arkadaşı yok iyice utangaç mı yapacan diyip beni sakinleştirdi bende tamam ama Hilal yanıma gel sandalyeye siz 3 nüz yatakta kalın dedim kabul ettiler deli gibi kıskanıyordum nedense kuzenimi o yükselmem den sonra duruldular ama fısır fısır konuşuyorlardı bi yandan metin kesip bi yandan onları kontrol ediyodum ahmet sonra hilalin yatakta oturduğu yere yüzünü koydu orda ıslaklığı gösterdi çocuklara cidden bir ıslaklık vardı çaktırmadan hilalin kasığına doğru baktım ıslaklık taytının dışına kadar çıkmış ben içerdeyken acaba naptılar kıza hayvanlar diye düşündüm bi yandan da tahrik oldum. Ama sonrasında tepkim sebebiyle bir şey yapmaya cesaret edemedilerki uslu uslu oturdular ve amcam gil geldi hilal’de evine gitti.

Kankam Meltemle Sikiştiğimizde Çok Sarhoştuk!

Selamlar. Ben Ankara’dan Eray. 18 yaşındayım. Size kardeşim gibi gördüğüm, kanka dediğim Meltemi nasıl siktiğimi anlatmak istiyorum. Meltem benim çok yakın arkadaşımdır. Kendisi orta boylu, ancak her görenin sikini kaldıracak kadar güzel bacakları ve götü olan taş gibi bir kız. Haliyle oldukça fazla çıkmak isteyen oluyor. Ben de arkadaşlık vazifemi yaparak ona taktikler veriyordum. Ben de çapkın sayılırım, oldukça güzel kızlarla çıkıyorum. Ancak o güne kadar seks konusunda en büyük deneyimim çıktığım kız arkadaşımın bana evde sakso çekmesiydi. Götten istediysem de vermemişti, birbirimize sadece oral seks yapmış, zaten bir hafta sonra da ayrılmıştık. Meltem de o sıralar biriyle çıkıyordu. Kulağıma çıktığı çocuğun Meltemi götten siktiği söylentileri gelmişse de, bu dedikoduyu duyduğumu Melteme belli etmemiştim. İkimiz de birkaç ay önce sevgililerimizden ayrılmış, arayış içindeydik. Bir gün, öyle çok yakından tanımadığım, sadece Meltemden dolayı konuştuğum bir kız beni partiye çağırdı. Ama gitmek istemiyordum, çünkü sap gibi tek başıma partilere gitmekten nefret ederim. Meltem, ?Hadi gel, birlikte gidelim, ikimize de değişiklik olur!? deyince gitmek zorunda kalmıştım. Meltemle bütün parti boyunca birlikte takıldık, içtik içtik dans ettik. Partinin ilerleyen saatlerinde Meltemin eski sevgilisi gelince ortamın neşesi kaçmıştı. Meltem bana, ?Götür beni buradan!? deyince (babamdan zar zor aldığım arabayla) Meltemi evine götürdüm. O kafayla ne cesaret araba kullandığımı düşündükçe halen tüylerim diken diken oluyor, ikimiz de aşırı alkollüydük, yolda kaza bile yapabilirdim. Meltemlerin oturduğu yer bahçeli müstakil bir ev. Annesi babası tatildeydi, Meltem evde yalnızdı. Evin önüne geldiğimizde, ?Evde babamın Vodkaları var, içelim mi?? dedi. ?İçelim anasını satayım!? deyip girdik. Zaten sarhoştuk, evde de 2-3 kadeh Vodka içince ikimizin de kafası duman olmuştu. Meltemin durumu benden daha berbattı, arda sırada konuşurken bana ?Aşkım? ?Canım? falan diyordu. Bir ara tuvalete gitmek için kalktığında sendeliyordu. Mecburen tuvalete gitmesine yardım ettim, hatta kemerini ve fermuarını bile ben açmak zorunda kaldım. Çişi bitince, ?Başım çok dönüyor, yatmak istiyorum!? dedi. Zar zor yatak odasına çıkardım onu. Yatağa yatırdım. ?Üfff çok sıcak oldu, ateş bastı!? diyerek soyunmak istedi. Ama gömleğinin düğmelerini bile açamıyordu. Gömleğini ve pantolonunu çıkardığımda sadece sütyen ve tanga ile kalmış ve yorganı üstüne örttürmemişti. Birkaç saniye ayakta dikilip güzelliğini izlemeye başladım. Meltem gerçekten harika bir kızdı. Aklımdan alkolün de etkisiyle kötü kötü şeyler geçmeye başlamıştı, ?Ben en iyisi gideyim!? dedim. ?Yaaaa gitme! Hadi soyun yanıma yat!? dedi. Meltemin bu isteğine çok şaşırmakla birlikte pantolonumu ve gömleğimi çıkardım, üzerimde sadece Boxerımla Meltemin yanına uzandım. Ama beni asıl şaşırtan Meltemin yaptığıydı. Meltem elini direkt Boxerıma attı, ?Deliriyorum senin için!? diyerek Boxerımı bir çırpıda indirdi. Çok şaşkındım, ?Meltem biz arkadaşız, yapma böyle!? dedim. Meltemin, ?Ne yani, sikmeyecekmisin beni bu gece?? deyip sikimi sıvazlamasıyla bende kayış koptu. Dudaklarımı direkt dudaklarıyla birleştirdim, öpmüyor somuruyordum resmen. Dillerimiz birbirinin ağzının içinde dans ediyordu. Meltem o kafayla harika öpüşüyordu. Yavaşça sütyenini ve tangasını çıkardım. Kılsız, kaymak gibi amını görünce dayanamadım, hemen elimi attım. Amı sımsıcaktı, yanıyordu. Kafamı göğüslerine gömdüm, memeuçlarını ısırıyor, dilimle oynuyor, elimle de vücudunu keşfediyordum. Meltem ise kollarını geriye atmış, gözlerini kapamış o anın keyfini çıkarıyordu. Tüm vücudunu yalayarak amına kadar geldim. Bu kız muhteşemdi, sikim patlamak üzereydi ama amının tadına iyice bakmak istiyordum. Klitorisini emmeye, amının dudaklarını ağzıma alıp, amının içine dil darbeleri atmaya başlayınca Meltem kendinden geçmiş, inlemeye başlamıştı. Önceki kızarkadaşımın yaladığım amına hiç benzemiyordu, çok farklıydı bu kızın amı, çok daha güzel ve daha tatlıydı. Meltem adımı sayıklayarak ağzıma boşalmaya başladı. Amının tüm sıvılarını yuttuktan sonra Meltemi yüzükoyun çevirip karnının altına yastığı koyarak göt deliğini açığa çıkardım. Dilimle götünün yanaklarında daireler çizdikten sonra götünün deliğini yalamaya başladım. Bunu ilk kez yapıyordum ve o kadar hoşuma gidiyordu ki. Tam bir seks Tanrıçasıydı bu fahişe. Dilimi götünün deliğine sokup çıkarmaya başlayınca artık zevkten çığlıklar atıyor, ?Keşke ilk sana siktirseymişim! Sik artık götümü!? diye inliyordu. Ben de fazla bekleyemedim ve salyalarımla ıslattığım götüne sikimi dayadığım gibi şlak diye tamamını birden soktum. Meltem kısa bir çığlık attıkttan sonra bir an nefessiz kaldı. Taşaklarıma kadar abanıp içinde bir süre beklettim. Götü sıcacık olmasına rağmen önceden siktirdiği için çok dar değildi. Yine de ilk kez göt siktiğim için tarif edilmez güzellikte bir duyguydu benim için. Kulağına, ?Muhteşem götün var aşkım, sıcacık, yakıyor sikimi!? diye fısıldayarak yavaş yavaş sokup çıkarmaya başladım. Meltem çarşafı tırmalıyor, kendinden geçmiş bir şekilde Ahlayıp Ohluyor, altımda götünü yükseltip alçaltıyordu. Meltemin götüne boşalmamak için zor tutuyordum kendimi ve biraz yorulmuştum. Yan yatırıp götünü sikmeye öyle devam ettim. Meltemin amına elimi attığımda çığlıkları yükselmişti, ama müstakil ev olduğu için rahattık. Amıyla oynarken büzüğünü sıkıp gevşetmesi beni daha çabuk doyuma ulaştırdı ve Meltem amından orgazm olurken ben de götünün içine boşaldım… Sikimin ucundan damlayan döllerimi ise ağzına verdim, öyle bir somuruyordu ki yarağımı, koparacak sandım. Sonra yanına yatıp, ?Ne harika birşeysin sen, seni sabaha kadar sikecem, tatlı orospu!? gibi laflar kullanıyordum. Meltem de, ?Mmmhhhh, sik aşkım, ye beni, bitir beni, sadece senin orospun olmak istiyorum!? gibi şeyler mırıldanıyordu. Onun o sexy vücudunu gördükçe iyice kendimden geçiyordum, dudaklarına yeniden yumuldum. Bu sefer daha ateşli bir şekilde öpüşmeye başladık. Elim amına kaydı tekrar, ?Bakire misin?? dedim. Kısık bir sesle, ?Evet aşkım!? dedi. Kendimi kaybetmiştim, onun o bakire amını sikecektim, artık hiç birşey umrumda değildi. Bu arada sikim de bakire am sikme düşüncesinden yeniden kazık gibi olmuş, zonkluyordu. Zaten vıcık vıcık olan amını yalayıp iyice hazır olmasını sağladım… Sonra bacaklarını iyice ayırıp sikimi amına doğrulttum, üzerine şinav çeker gibi uzandım. Sikimin başı kendiliğinden amının dudaklarını ayıra ayıra o kaygan, sulu, vıcık vıcık amına doğru girmeye başladı. Sikimi fırına sokuyor gibiydim ve girdikçe daha da ısınıyordu. Yarısına kadar girdikten sonra biraz zorlandım, kızlık zarına dokunmuştum galiba. Meltem heyecanla nefesini tutmuş ve kıpırdamadan olacakları bekliyordu. ?Devam edeyim mi aşkım?? dedim. Meltem hiç düşünmeden, ?Et!? dedi. Biraz daha güçlü yüklenip geri kalanı da soktuğumda Meltemin ağzından sadece, ?Aşkıııımmmm!? çıktı ve sustu. Sonunda bekareti bozulmuştu. İçinde biraz bekletip sikimi çıkardım. Kanlı sikimle birlikte Meltemin kanlı amını selpakla sildim ve ?Artık karımsın!? dedim. Meltem de, ?Kızlığım feda olsun sana aşkım benim!? dedi. Tekrar amına sokup ileri geri yapmaya başladım, ama bu sefer delirmiş gibi sikiyordum… Temposunu iyice ayarlamıştım, bazen yavaşlıyor, onun o kısık sesiyle inlemesini duyuyor, sonra iyice hızlanıyordum. Sürekli pozisyon değiştiriyordum. Meltemi evire çevire, katlaya katlaya siktim. İlk seferi götüne boşalmış olduğum için, ikinciye boşalmam yaklaşık yarım saat, 45 dakika falan sürdü. Meltem orgazm olmaktan ve inlemekten bir hal olmuştu. Ben de yorulmuştum. En sonunda amından çıkıp göğüslerinin üzerinde boşaldım. Göğüsleri, ağzı, yüzü döl içindeydi. Döllerimle o güzel göğüslerine masaj yaptıktan sonra, yorgun argın yanına yattım. Anında uyumuşuz! Sabah uyandığımda Meltem uyuyordu, üstüne yorganı iyice çekmişti. Doğruldum ve Meltemin tatlı yüzünü, dudaklarını seyrediyordum. Başım çatlıyordu, ama dün gece olanları en ince ayrıntısına kadar hatırlıyordum ve uyanınca Meltemin de hatırlaması için dua ediyordum. Nitekim öyle oldu. Uyanınca, ?Günaydın kocacığım!? diyerek tebessüm etti. ?Günaydın aşkım!? diyerek dudaklarından öptüm. Kahvaltı etmeden önce bir kez daha siktim Meltemin o daracık amını!

Irz Düşmanı Eren

Merhabalar, size sevgilimle yaşadığım olayları anlatmak istiyorum. Sevgilimin ismi Deniz, kumral, mükemmel yeşil gözlere sahip, bembeyaz tenli çok ama çok güzel bir kızdır, 1.68 boyunda minicik bir kız. Küçük ama dik başlı memelere sahip, kalçası ise yine küçük ama çok diktir. Kendisiyle 16 yaşından beri sevgiliyiz üç buçuk senelik ilişkimiz var ve şu an yaşımız yirmi. Onun gibi bir kızla sevgili olduğum için üç buçuk senedir şoktayım, kendisi manken gibi güzel bir kız burnu, yüz hattı, dudakları ve yüzünün her bir detayı özenle yaratılmış gibi. Benim adım ise Mehmet, esmer, siyah saç, kahverengi göz 1.78 boyunda biriyim. Tipim tabi ki ona göre sönük çirkin değilim ama yakışıklı asla değilim vasatın bi tık altı mı üstümü orasında bişey.

Deniz, yaşına göre çok olgun bir kızdır asla seksle işi olmaz konusun açsam haddimi bildirir sustururdu beni zaten ben de hiç seks için onla birlikte olmadım sevdiğim için birlikteydim ve bişeyden emindim o da beni çok seviyordu. Kendisini her erkek gibi komikliğim ve ağzımın iyi laf yapmasından dolayı düşürmüştüm. Çok sadık bir insandır asla da aldatmaz beni.

Anlatacağım olay Deniz’in Ankara’ya üniversite kazanmasıyla başlıyor aslında. İkimiz de Antalya’da yaşıyorduk ama ben burada Özel bir üniversiteye kaydoldum o ise Ankara’ya ailesiyle birlikte taşındı. İlişkimiz de bir sorun yoktu zira her şeyi çok kolay çözüyorduk ve bir gün bile küs uyumuyorduk uzak mesafenin engelini hiç bir zaman hissetmedik. Olgun bi ilişkimiz vardı ama seks her zaman eksikti aslında ona hiç bir zaman da ihtiyaç duymuyorduk birbirimize yetiyorduk.
Bir gün çok kötü kavga ettik sebebini tam hatırlamıyorum ama çok sinirli insan olduğum için hakaret etmiştim ve o da çok kızıp engellemişti. Nasılsa geri döner diye o gece yazmamıştım bi sonraki gün gece aradığımda bittiğini ve beni arama bi daha dedi şaka yapıyor sanıyordum ama gerçekten de çok ciddiydi. Bi anda buz gibi kesilmişti asla telefonlarıma mesajlarıma bakmıyor her rahatsız ettiğimde bi yerden engelliyordu beni. 1.5 ay böyle kaldıktan sonra her gün tabiki de rahatsız ettim en sonunda yanına Ankara’ya gitmeye karar verdim ve gittim.

Emine adında bir arkadaşı vardı çok yakındılar ama Emine İstanbul’da yaşıyordu ve benim de arkadaşımdı. Bana yardımcı olmuştu Deniz’den haberler getiriyordu o da çok üzgündü ama benle kalırsa daha da üzgün olacağını düşünüyormuş. Neyse Deniz’in Ankara’da ki tüm arkadaşlarını bilirdim bi çok arkadaş edinmişti ilk sene ama ikinci senesinde üç kişi kalmışlardı Merve, Eren ve Deniz. Eren tipsiz bi çocuktu hani kızlar yanında gözlüklü tipsiz bol giyinen kendini filozof sanan bir tip olur ya işte bu oydu. Çok kıskanç biri olsam da Eren’e izin vermiştim üçlü takılıyorlardı zira ya da ben öyle sanıyordum. Kendisine Ankara’ya geleceğimi söylemiştim gelirsen seni sadece arkadaşım olarak karışlarım demişti bu bile benim için yeterliydi fazla konuşursam bunu da kaybedebilirdim.

Ankara’ya vardım ve otele yerleştim. Emine bana akşam hemen Deniz’le buluş yarına bırakma diye mesaj attı. Aslında çok utanıyor ve çekiniyordum ama Ankara’ya gelmiştim bi kere. Deniz’in hesabını takip ediyordum gizli gizli ve kurtuluş parkında biriyle oturduğunu farkettim. Kim olduğu belli değildi sadece ayakkabılar görünüyordu ve erkek ayakkabısıydı. Emine’den sordum Eren mi diye evet dedi. Çok üzülmüştüm çünkü tek başlarına oturuyorlardı ve ben çok kıskanıyordum ama Deniz’e güveniyordum o aldatmazdı. Zaten bişey olsa bile şu an ayrıydık sevgili değildik.

Kurtuluş parkına gittim onları aramaya başladım karşısına çıkıp Eren’i sallayıp Deniz’le konuşacaktım beni affetmesini söylicektim. Parka daha önce gelmemiştim az gezindikten sonra Deniz’i üstündekilerden tanıdım her kıyafetini bilirdim ezberimdeydi. Yan yana çimlerin üzerinde oturuyolardı sohbet ediyorlardı herhalde onlara yakın değildim ama onların olduğu çok belliydi. Git gide yaklaşıyordum Eren bir anda kafasını Deniz’in omuzuna koydu. Deniz kafasını dönüp Eren’e baktı şaşırdığı çok belliydi ben yürümeyi bırakıp yerimde durdum. Deniz tekrar kafasını önüne dönüp Eren’e çekilmesini söylemedi Eren bundan cesaret kazanacak ki doğrulup iyice Deniz’e yaklaştı Deniz kafasını soluna çevirip Eren’le göz göze geldiler ve Eren eliyle denizin saçlarını kulağının arkasına atıp eliyle boynunu kavradı ve denizi öpmek için yaklaştı. Ben görünmemek için bi ağacın arkasına geçtim. Sevgilim erenin ellerindeydi ve deniz kendini korumuyordu ve işin kötü kısmı denizde istiyor gibiydi.. Benim sikim bi anda beni rahatsız edecek şekilde kalkmaya başladı kafamı onlardan ayırmak istemiyordum ve dönüm pantolonuma baktım bürüşük hale gelmişti sikimi düzeltmek için elimi pantolonuma attım ve taş gibi olmuştu gördüklerim beni çok azdırmıştı.
Eren öpmek için denizin boynunu kavramıştı ikiside gözlerini kapamıştı ve kendine çekti deniz ise geriye çekti kendini eren farkedip kendini bozmadan daha da sert şekilde denizin kafasına dudaklarına yakınlaştırmak istedi deniz daha sert direnmeye başladı dudakları arasında santimlik mesafe vardı bi ileri bi geri gidiyorlardı ve öpüşmeleri an meselesiydi. Denizin kendisini çektiğini görmek beni mutlu etmişti. Eren pes edip durdu ikiside gözlerini açtı ama eren elini denizin kavradığı boynundan çekmedi ve bi anda kendisi öne gidip bir öpücük denizin dudağına kondurup geriye döndü eren pis pis sırıtmaya başladı çok sinirlendim gidip dövmek istiyordum orospu çocuğunu ağacın dibinden çıkıp gidicektim ki deniz bi anda erenin dudaklarına yapıştı…
Eren denizi yalayıp yutuyordu küçücük dudaklarını eğik ağzıyla komple yiyordu. Azgınlıktan nefes alış seslerini bile duyuyordum çok azmıştım sevgilim erenle dudak dudağaydı. Eren öpmeyi bırakmadan denizi çimlere uzantırdı ve memelerini ellemeye başladı. Denizin üzerinde beyaz crop tarzı kazak vardı eren elini kazağın içine attı. Kazak o kadar kötü ki eren elini atınca kazak komple yukarı kalktı ve artık denizin sütyenini görüyordum. İçine dedenli beyaz bi sütyen giymişti deniz. Eren sütyeni indirip memeleri okşamak için elini attı ki deniz bi anda elini itti erenin. Deniz öpüşmeyi salıp yüzünü sola çevirip gözlerini yumdu ve erenin üstünden kalmasını bekledi. Eren ise denizin onu istemediğini anladı ki derin bir nefes çekti ve yüzü düştü. Eren bir anda pis pis sırıtmaya başladı ve kafasını denizin göbeğine yaklaştırıp diliyle denizin göbeğinden sütyenine kadar uzun tek yalayışlık bir dil attı ardından kafasını kaldırdı ve deniz kazağını indirdi. Deniz erenin kalkmasını bekliyordu ama erende kalkacak gibi değildi ama deniz erene kalkta demiyordu. Eren denizin bacak arasına diziyle okşama hareketleri yapmaya başladı deniz bi anda titreyerek deri bi nefes aldı ve “Eren yapma.” dedi. Yanılmıyorsam Deniz birisi görecek dedi eren etrafa bakındı ve kimse görmez dedi. Deniz alev alev yanıyordu bunu titremesinden anlamıştım ama bunu erenle de yapmak istemiyordu deniz yavaşça kendini arkaya doğru çekip ayağa kalktı ve erene bu yaptığımız hata diyip hızlıca parktan ayrıldı.

Ben ise onları izlerken sikim taş gibi olmuştu ama kafamda sinirden karıncalanmıştı gördüklerim beni azdırmıştı evet ama en çokta sinirlendirmişti her ne kadar deniz kalkıp gitse de ilk o öpüşmüştü kendini tutamamıştı ona verdiğim tüm güven yerle bir olmuştu.

Liseli Gibi

Beni anlamanız lazım. Eşimle yatağa girmeyeli neredeyse altı ay olacaktı. Aramızdaki ilişkiyi kıvılcımlandıracak bir şeyler peşindeydim sadece. Proje yetiştirecek diye akşamları hep geç geliyordu, geldiğinde yorgun oluyordu. Nasıl da kızışıyordum, yine de koynuna giremiyordum. Dokunsan inleyerek patlayacak gibiydim. Hayvan herif aldatıyormuş, bilmiyordum tabii. Aklım fikrim, ne yapsam ne etsem de bu gece üzerine tırmanmaya ikna etsem, hangi fanteziyle kandırsam, ondaydı.

Komşum yokluğunda çiçeklerini sulamamı istemişti ya, evine girip çıkıyordum. Hep böyle giderlerdi yazın ailecek, o birkaç hafta eviyle ben ilgilenirdim. Gir, çık, ne lazımsa al, derdi hep. Ben de çok sıkılırsam biraz onun evinde oyalanırdım, arada bir toz alır, hatta sıcak günlerde balkonu yıkayıverirdim. O da tatilden eli boş dönmezdi, ödeşmiş sayılırdık. Yine çiçeklerini sulamak için girmiştim evlerine. Ev her zamanki gibi sessizdi. Oysa benim içim kıpır kıpırdı. İlk iş televizyonun kumandasına basıverdim. Geçen geldiğimde Kral TV açmıştım, direkt o açıldı, yüksek sesle çalmaya başladı. Çiçeklerin topraklarını yokladım. Sulamaya gerek olmadığını görünce canım sıkıldı. Henüz eve dönmek istemiyordum. Biraz bakınmaya karar verdim. Salondaki vitrini açtım kapadım, amerikan servislerinin, türlü çatalların durduğu çekmeceleri karıştırdım. Salon bitince koridora yöneldim. Çocukların odalarına normalde girmezdim ya, o gün kaşınıyordum işte. İlk kapı kızın odasıydı. Aylin lise sona geçmişti. Çalışma masasında sıra sıra sınav kitapları. Duvarda birtakım şarkıcıların posterleri. Ufak bir de makyaj sehpası. Tatile gitmeden toparlamış odasını. Bir tek okul üniforması yatağın üzerinde katlı duruyordu. Dedim ya, aklım fikrim sekste diye, öyle bir an ilham geldi. Liseli fantezisi eşimin hoşuna gider miydi? Genç olduğumuz günleri hatırlatır mıydı ona? Önce üzerime tuttum eteği, gömleği. Aynada baktım kendime, nasıl olur diye. Pek anlaşılmıyor deyip soyundum. Ne olacak, yıkayıverir, koyardım yerine. Önce gömleği geçirdim üstüme. Belli ki Aylin’den bir beden büyüktüm, daracık olmuştu üzerime. Yanları belimi sarıyor, memelerim önünü hafifçe gerdiriyordu. Hoşuma gitmedi değil. Bir tek dağınık saçlarım görüntüyü bozuyordu. Üşenmedim, ördüm onları, uzun siyah bir at kuyruğu yaptım. Sonra lacivert, pileli eteği geçirdim altıma. Cuk oturdu. Biraz da yaramazlık yapacağım ya, iyice yukarı çektim, çıplak bacaklarımı ortaya çıkarsın diye. Vallahi bomba olmuştum. Bacaklarım hala nasıl da düzgündü. Pek ortaya sermediğimden neredeyse unutmuşum! Salonda pop müzik bağırıyordu. Boy aynasında biraz dansettim, kıvırttım. Sonra arkamı döndüm. Pileli etek, yuvarlak kalçalarımın üzerinde açılıyor, onları iyice geniş gösteriyordu. Çok seksiydim be! Aynaya arkam dönük olduğu halde ellerimi yatağa koyarak domaldım: Acaba ne kadar eğilirsem donum görünecekti? Kendimi izlerken içim iyice gıcıklanmıştı doğrusu. Ah bir de eşim görseydi…

Odadan çıktım. Sıradaki oda ebeveyn odası, kapıya bakan tuvalet masasının aynasında kendimi görünce bir an şaşırdım: Karşıdan liseli bir fıstık geliyordu! Lise üniforması giymiş 30 yaşında bir kadını, liseli bir kızdan ayırt edebilirdim değil mi? O an edemedim, öyle havaya girmiştim. Önce pembe bir ruj aldım elime, dudaklarıma sürdüm. Biraz allık, yüzümün rengini çıkarsın diye. Akşam eve böyle gitmeyi hayal ediyordum. Belki bakire olduğumu fısıldardım eşimin kulağına, o da elini bacaklarımın arasına koyar… Sırılsıklamdım. Elimi kadınlığıma götürdüm, ihtiyaçla resmen zonkluyordu. Sonra parfümleri karıştırmaya başladım. Bir parfüm aldım elime, beğenmedim. Bir tane daha, bir tane daha… Komşumun parfümleri çok olgun kadın kokuyordu. Daha çiçekli, şekerli bir şeyler olsa, liseli bir kıza yakışacak gibi… Eminim Aylin’in odasında bir tane vardı…

Arkamı hızla döndüm ve döndüğüm gibi Tarık’la burun buruna geldim. Tarık, Aylin’in babası. Pos bıyıklı, kocaman bir adam. Senelerdir komşum ama kaç kelime paylaşmıştık, doğrusu bilmiyordum. İşi gereği gece çalışırdı, gündüz uyurdı, hiç rastlaşmazdık. Şimdi altında gri bir pijama, üstü çırılçıplak, kıllı göğsü ve sert karnı ortada, kalın kaslı kolları da öyle. Nefesi yüzümde. Daha o ağzını açmadan zihnim jet hızıyla çalışmaya başladı: Yatak dağınık, (nasıl farketmedim!) komidinin üzerinde boş bir bardak, gözlükler… Belli ki eve geldiğimde uyuyormuş… Ne zamandır beni izliyor? Aylin’in odasında kendi kendime domaldığımı gördü mü? Ya az önce kendime dokunduğumu? Pijamasının önünde kocaman bir kabartı, gözümün ucuyla gördüğüm…

* Sen de kimsin güzellik? dedi.

Donakaldım. Apartmanda pek karşılaşmadığımız doğru, ama o kadar mı tanımıyor beni? Normalde kapalı giyindiğimden mi, yoksa? Şimdi böyle makyajlı, saçlarım örgülü… Ne diyebilirdim! Kekeledim…

* Aylin’in arkadaşı mısın yoksa?

Lise üniforması giymiş 30 yaşında bir kadını, liseli bir kızdan ayırt edemiyor mu? Ağzım açık bakakaldım. Duraksamadı bile. Elini çeneme koydu, hafifçe yukarı kaldırıp öptü. Bıyığı dudağıma batıyordu ama öpüşü yumuşacık, nemliydi. Ah, eriyorum! Eli önce sütyensiz memelerime gitti. Uçları beyaz gömleğin altında dimdikti. Sonra bir elini çıplak bacağıma attı, ağır ağır eteğimin altına kaydırdı elini. Heyecanla titriyordum. Bacaklarımı araladım, adeta istemsiz, eli baldırlarıma uzandı, geniş, sert parmakları külodumun üzerinden dokundu bana. O an dizlerimin bağı çözüldü, kadınlığımı avuçlayan eline oturdum. Dudakları boynuma inerken sanki gerçekten lisedeydim, ürkek, ama bir o kadar da maceraya hazır ve şehvetli. Orta parmağını ıpıslak olmuş külodumun üzerinden kadınlığımın dudaklarının arasına bastırırken boynuma fısıldadı:

* İlk kez mi bir erkek dokunuyor sana bakayım?

Ah, biliyor olmalıydı kim olduğumu, en azından 18 yaşında olmadığımı, yine de böyle diyordu işte! Vücudumun kontrolünü kaybediyordum, yüzüm tavana dönüktü, ağzım açık, ama ses çıkaramadan öylece kaskatı kaldım, sonra vücudumu saran zevk dalgasına kendimi bıraktım. Ben inleyerek boşalırken o yüzüme bakıyordu, burnu burnuma değecekti, yüzünde dünyalar güzeli bir ifade, şevk, şehvet, ve onu eğlendiriyormuşum gibi bir sırıtış.
Sonunda nefes alabildiğimde hala gözleri gözlerimdeydi. Sordu:

* Bakire misin?

Ses çıkarmadım. Sanki konuşsam büyü bozulacaktı. Sanki ben yine Gözde, o yine Tarık olacaktı. O yüzden sessiz kaldım. Evet, anlamında başımı salladım.

* O zaman bekaretini bozmak istemeyiz ha?

Beklediğim cevap bu değildi! Ne demek istediğini düşünme fırsatım olmadı bile. Olduğum yerde çeviriverdi beni ve sırtımdan bastırarak karısının tuvalet masasının üzerine domaltıverdi. Parfümler, makyaj malzemeleri etrafa saçıldı, takı standı devrildi. Hiç umursamadı. Elini sırtımdan çekmedi, beni olduğum yere yapıştırmıştı. Diğer eliyle eteğimin altına uzandı ve külodumu sertçe çekip dizlerime indirdi, sonra pileli eteğimi kaldırdı. Karşısındaki çıplak kalçalarıma bakarken, of, diye iç çekti kendi kendine. Sonra aynadan gözlerimin içine baktı. Heyecandan ve arzudan alt dudağımı ısırıyordum. Bakışlarını bakışlarımdan ayırmadan tuvalet masasına uzandı, devrilmiş kremlerden birini eline aldı. Anüsümün üzerine boşalan serin kremi hissedince anladım, bekaretimi bozmak istemediğini söylediğinde neyi kastettiğini. Bir eli hala sırtımdaydı, diğer eliyle kendisini pijamasından çıkarmaya uğraşıyordu. Kalbimin atışını ahşap mobilyadan hissedebiliyordum, doğrusu endişeleniyordum. Daha önce anal seks yapmıştım yapmasına, ama uzun zaman önceydi. Acıyacağını biliyordum. Hoşuma gideceğini de… Bu arada koca kafasını deliğime hizalayabilmek için parmak ucunda yükselip üzerime doğru eğilmesi gerekmişti. Aynada yalnızca yüzünü görebiliyordum artık. Kafasını anüsüme yasladığını hissettim. Dişlerinin arasından hırladı:

* Kendini sıkma, bak bu çok hoşuna gidecek.

Ve kuvvetle bastırıp kafasını arkama oturtuverdi. Bir anda acıyla zıpladıysam da beni masaya sabitlemişti. Kuvvetle bastırdı. Santim santim içime sokuyor, sonra biraz çıkıp kremin yayılmasını bekleyip tekrar bastırıyordu. Anüsüm açılırken panikleyip kendimi sıkmamaya, rahat kalmaya çalışıyordum. Nihayet hepsini içime oturttuğunda bir durdu. Dikkatini tekrar bana verebilirdi. Ter içinde sordu:

* Nasılmış?

Nefes nefeseydim. Başımı salladım. Bundan cesaret aldı, ağır ağır, boydan boya girip çıkmaya başladı. Kısa süre içinde alışmıştım, şimdi onunla birlikte, zevkle inliyordum. Bir eli hala sırtımda, diğeri yuvarlak kalçamı kavramış, gittikçe hızlanıyordu, artık ben de hareketlerine sallanarak cevap veriyordum. Arada bir popoma şaplaklar indiriyor, ben acı olduğu kadar zevkle de haykırdıkça cesaretleniyordu. Birden uzun saç örgümü tutup çekip kafamı tuvalet masasından kaldırıverdi, önce dirseklerimin, saçımı çektikçe avuç içlerimin üzerine kalktım. Kasıkları popoma vurdukça şaklamalar içeriden gelen müziği dahi örtüyordu. Dikelince artık kendimi aynada görebiliyordum. Yüzüm ter içindeydi, ağzım açık, dilim dışardaydı, Tarık pompaladıkça gömleğimin içinde memelerim durmadan sallanıyordu. Lise üniformamın içinde, şimdi sanki yine o, ilk gerçek orgazmını mahalledeki abiye arkadan verirken yaşayan genç kızdım.

Değişimin Böylesi 80

Tam ayağa kalktığı sırada benim varlığımı farketti. Göz göze geldik. Bana baktı ve bi anlık bir kararsızlığın ardından herkesin içinde

G: Hayatım sen burada oturup keyfine bak.

Dedi. Herkes şok olmuştu. Beni özel kalemi falan sanmışlardı heralde.

B: sen işlerine bak tatlım. Ben başımın çaresine bakarım. Hem şirkete gitmem lazım biliyorsun. Beni bekliyorlar.

Gamze tam söze girecekken. Bir bayan lafa atladı.

Bayan: efendim beyfendiyle ben ilgilenirim. Ben sizin özel sekreterinizim.

Sekreter bana dönüp. “Ne ikram edelim efendim size? Kahve, çay ya da soğuk bir içecek?”

B: teşekkür ederim. Ben Gamze Hanımın ilk gününde yanında olmak istedim. Şirkete gitmem gerekiyor.

Dedim. Gamze doğru gülümseyerek baktım. Gamze ise sekreteri kesiyordu. Kadının “ben beyfendiyle ilgilenirim lafına taktı” heralde diye düşündüm. Gamze gözlerini bana çevirdi. Gülümseyerek yanıma geldi. Görüşürüz diyip ellerini göğüsüme koydu. Yakamı düzeltti ve yanağıma bir öpücük kondurdu. Tüm bunlar herkesin önünde oluyordu ve herkes şaşkınlıkla izliyordu. “Görüşürüz” dedim.

Güvenlik: efendim benden bir isteğiniz yok ise beyfendiye eşlik edeyim.

G: teşekkür ederim. Lütfen.

Döndüm ve kapıya yöneldim. Kapıdan çıkarken

Gamze: evet beyler oyalanmayalım. Yolu gösterin toplantı odasına geçelim. Müdürümüz bizi bekler.

Diyordu. Güvenlikçi ile koridoru geçtik. Asansörü beklerken güvenlikçiye bir iki soru sorayım dedim.

B: dostum eski bölge müdürü nereye gidiyor?

Güvenlik: eski bölge müdürümüz Almanya bölge müdürü oldu efendim.

B: hımm hayırlısı o zaman. Peki sen bilirsin. Nasıl burasının ortamı?

G: neyi sorduğunuzu tam olarak anlayamadım efendim.

B: yani sorunlu bir yer midir?

G: Gamze Hanımın altından kalkamayacağı bir sorun olacağını düşünmüyorum efendim.

B: anladım. Peki son soru. Gamze Hanım gelmeden ne dedikodular döndü?

Güvenlikçi bıyık altından güldü. Şimdi bana ters bişey söylese başına dert alacağını biliyordu. İstediğim soruya cevap verirse hakkında iyi şeyler söyleyebilirdim. Kendi gözleriyle Gamzenin bana düşkünlüğünü görmüştü. Ne diyeceğine karar verinceye kadar sustu. Sonra ağzından kelimeler döküldü.

G: efendim Gamze Hanım gelmeden önce dönen tek dedikodu duymuştum. O da Gamze Hanımın işinde çok başarılı olduğu genel müdürün kendisini buraya özellikle istediği ve ayrıca çalıştığı bankada müdür olarak çok iyi işler yaptığıydı. Ha birde İzmir Bölge müdürü de çok iyi referans olmuş. Onu da duymuştum.

B: bunlar bildiğim şeyler dostum. Bana burdaki esas dedikodulardan bahset.

G: efendim burda pek dedikodu duymadım.

Güvenlikçi beni şöyle bir süzdü. Ardından

G: ben burda sıradan bir güvenlikçiyim. Gamze Hanımı ancak sabahları işe girerken ve çıkarken görürüm. Eğer yetkim olsaydı ona şu tavsiyeyi verirdim. O da “bazı müdürler kuyunu kazmak için yer ararlar dikkatli olmalısın” olurdu.

B: biraz tepeden inme mi oldu?

G: evet efendim. Gamze Hanımın geleceği bilinmiyordu. Ne olduysa bir anda oldu. Anladığım kadarıyla Gamze Hanım gerçekten güçlü bir kadın. Ama bazı müdürler büyük torpil oynadığı düşünüyor galiba.

Bunu söylerken biraz çekinerek söylemişti.

B: dostum sağol bu tavsiyeler için. Gamzeyle bu konuda konuşup uyarılarını hatırlacağım. Teşekkür ederim.

G: efendim sizden rica etsem bunları kendi gözleminiz olarak söyleseniz. Bu konuşma duyulursa benimle uğraşabilirler.

B: merak etme. Kimse seninle uğraşamaz. Gamze Hanım böyle bir şeye izin vermez. Ayrıca iyilik nedir bilen birisidir.

Teşekkür ederek binadan çıktım. Kendi işyerime gittim. Arda ile sohbet ettik. Olan biteni anlattım. Artık bir sevgilim olduğunu duyunca sevindi ve tebrik etti. Eski defterlerin kapındığını da karşılıklı konuşarak hallettik. İki yakın arkadaş olacaktık. İşlerde ki ufak aksaklıkları giderdim. Daha sonra patronun yanına geçtim.

Patron: Taner senin burda ne işin var oğlum.

B: gelip bir kolaçan edeyim dedim.

P: oğlum git tatilini yap hem sen izmirden misafirim gelcek demedin mi?

B: geldi zaten. O da artık burada olacak. Bugün işe gitti o da.

P: nerde çalışıyor?

B: XXX bankın bölge müdürü kendisi.

Değişimin Böylesi 79

Biraz o şekilde çıplak olarak yattık. Sonra kalkıp birlikte duşa girdik. Duşta da bol bol öpüşüp birbirimizi yıkadık. Birlikte çıkıp yatak odasına gittik. Kollarımda uyudu Gamze. Çırılçıplak.

Sabah kıpırdanma ile uyandım. Kafamı çevirdiğimde Gamze kollarımda hala uyuyordu. Heralde yan dönmüştü. Saate baktım. Saat nerdeyse 7.30 du. Kalktım. Baksırımı giyip Hemen mutfağa gidip bişeyler hazırladım. Ekmek siparişi verdim. Ekmekler gelince herşey hazırdı. Saat 7.50ye gelmişti ve 9.30 da randevusu vardı Gamze hanımın. Ama o hala uyuyordu. Gidip yanına çöktüm ve yanağına bir öpücük kondurdum. Gülümseyerek gözlerini açtı. Günaydın dedi. Günaydın dedim. Saat kaç diye sordu. 8 nerdeyse dedim. Hışımla kalktı. “Oha geç kalıcam” dedi.

B: merak etme aşkım geç kalmayız

G: ya daha kahvaltı hazırlayacağız

B: ben hallettim hanımefendi. Kahvaltı hazır. Üstüne bişeyler giy gel

Dedim ve odadan çıktım. Üstüne benim gömleğimi giyip geldi. Altında ve içinde hiç birşey yoktu.

G: ohooo beyim. Herşeyi halletmişsiniz.

B: aferin bundan sonra bana beyim diye hitap et.

Omzuma bi tane geçirdi.

B: hadi bi an önce kahvaltımızı yapalım.

G: yüzümü yıkayıp geliyorum. Sen çayları koy. Ohhh mis gibi sıcak ekmek kokusu.

B: hadi acele et de soğumasın.

G: tamam tamam geliyorum hemen

Diyip yüzünü yıkamaya gitti.

Masaya oturup iki dilip ekmeğe bal ve kaymak sürdüm. Tabağına bıraktım.

G: şımart şımart sonra daha fazlasını istersem şaşırma

Dedi.

B: bak aşkım bu bugün bana nasıl kahvaltı hazırlaman gerektiğini öğretmek için gösterdiğim bir ön gösterim. Bundan sonra her sabah kahvaltımı bu şekilde isterim

Dedim.

G: yavan

Dedi gülerek. Hızla yiyip kalktık. Giyindik. Gamze eteğini ve gömleğini giydi. Yine tam bir iş kadını olmuştu. 8.45 te evden çıktık. İş yerine vardığımızda saat 9.25 ti. Gamzeyle birlikte bölge müdürlük binasına girdik. Gamze kartını gösterdi. Kapıda güvenlik ve bazı müdürler vardı. Hoşgeldiniz diyerek karşıladılar. Gamze bir iki tokalaşmadan sonra hızlı adımlarla müdürlerin yol göstermesiyle asansöre ilerledi. Ben de yanındaydım. Gamzeyle birlikte ve bazı müdürlerle asansöre bindik.

Müdürlerden biri “efendim sizin odanız en üst katta. İlk önce oraya mı geçmek istersiniz yoksa doğrudan toplantı odasına mı geçersiniz?” Dedi.

G: ilk önce odaya geçelim lütfen

Müdür: peki efendim.

Adamlar önde biz arkada ilerledik. Odasına geldiğimizde tamamen camdan oluşan odanın kapısını açan güvenlik içeri girmemizi bekledi.

Herkes içeri doluştu. Adını ve ne iş yaptığını bilmediğim birisi “efendim eski bölge müdürümüz şu an toplantı odasında çalışma arkadaşlarıyla vedalaşıyor ve sizleri orada bekliyor” dedi.

G: peki müdürümüzü bekletmeyelim o zaman.

Değişimin Böylesi 78

Artık resmen inliyordum. Titreyerek

B: Gamzee bo-şa-lı-cam

Dedim. Gamze hiç kesmeden devam etti ve ilk fışkırmam ile birlikte gamze içimden çıktı ve aletimi ağzına aldı. Yarısı dışarı yarısı Gamzenin ağzına olmak üzere çok şiddetli patladım. Sanki sabah seks yapan ben değildim. Delirmiş gibiydim. Zevkten ölüyordum. Gamze sakso çekerek tüm döllerimi yuttu. Aletimi ağzından çıkarıp boynuma kadar fışkırttığım dölleri de yaladı. Sonra dudağıma öpücük kondurup belinden straponu attı. Aletim zonkluyordu ama hala ereksiyon halindeydi. Normalde çoktan inmiş olmalıydı. Ama bu sefer inmedi. Üstüme uzanan gamze doğruldu. Bacaklarımı havaya kaldırıp aletimi dikleştirdi ve yavaşça üstüne oturdu. Şimdi sanki bacak omuz yapıyor gibiydi ama aletim onun içindeydi. Aletim onun içindeydi ama sanki o beni sikiyor gibi aletimin üstüne hızla gitgel yapıyor kalçalarını oynatıyordu. Zevkin doruklarında geziyordum. Gamzenin yüzü ise kendini kasmaktan kızarmış sertçe girip çıkıyor kendini tatmin etmeye çalışıyordu. İnliyordu ve sesi odayı inletiyordu. O kadar çok tahrik olmuştu ki Çok kısa sürede boşalma evresine geldi ve bi anda bacaklarımı bırakıp üstüme yığılıp kasılmaya başladı. Yavaşça bacaklarını üstüme aldı ve kovboy pozisyonunda sert kasılmalar eşliğinde boşaldı. Gamzenin sıvılarının tadına bakmak istiyordum. Onu kalçalarımdan destek alarak yukarı kaldırdım ve amını yüzüme doğru çektim. O hala kasılırken amına ulaştım ve klitorisini emmeye başladım. Gamze artık resmen bağırıyordu. İyice tahrik olmuştum. Bi anda onu kaldırıp altıma aldım bacaklarını ayırıp içine girdim. Sert şekilde misyoner pozisyonunda sikmeye başladım. Gamze ah ah ah diye bağırıyor odayı inletiyordu. O bağırdıkça ben daha çok tahrik oldum. Ve Gamzenin kombo orgazmına bende ikinci orgazmla karşılık verdim. Tüm spremlerimi içine akıttım. İyice kasılıp üstüne yığıldım. Gamze bi süre daha ben üstüne yığılmama rağmen inlemeye devam etti. Kombine orgazm kadına neler yaşatıyordu öyle. Şaşırmıştım. Doğruldum. Gamze dudaklarıma yapıştı. Belki de şu ana kadar ki en ateşli öpüşmeyi yaşadık. En ateşli seksimiz de bu olmuştu.

G: aşkımmm müthişti hayatımdaki en iyi seksti

Dedi.

B: benimde öyleydi bebeğim. Ama bu hayatımızdaki en iyi sekslerin ilkiydi dedim. Bundan daha iyileri de olacak.

G: seni seviyorum

Deyip dudaklarıma bir öpücük kondurdu. İlkkez seni seviyorum demişti. Hiç bozmadım onu. Çünkü bende aşık olmuştum bile.

B: bende bende seni seviyorum

Dedim.

Değişimin Böylesi 77

Dışarıda güzel bir yemek yedik. Sonra eve geçtik. Birer kadeh şarap açıp tv de film izledik. Gece iyice geç olmuştu.

B: aşkım geç oldu. Yarın işin var unutma. Ben de iş yerine gidecem.

G: tamam 1 saate yatmış oluruz. Bekle geliyorum.

Gamze yatak odasına gitti. Büyük ihtimalle gündüz aldığı kutudaki gizemli şeyi giyecekti. Tvyi duvar kağıdı moduna aldım. Şömine vardı ekranda. Bir iki mum yaktım. Loş bir ortam oluşturdum.

G: hazırmısın?

Gamze içerden sesleniyordu.

B: hazırım hayatım süprizle beni

Gamze içerden topuklu ayakkabı ile geliyordu. Ses netti. İlk önce ayaklarını gösterdi. Üstünde bir file çorap vardı. Daha sonra kafasını uzattı. Gotik bir makyaj yapmıştı. Saçları at kuyruğu topluydu. Sonra komple çıktı üstünde bir etek ve onun üstünde de dantelli ve bir bralet vardı. Tanrım çok seksiydi. Gözlerim kırbaç ve tasma aradı. Açıkçası bunu kabul etmezdim ama Gamze sanki bdsmciler gibi giyinmişti.

B: vay canına. Aşkım müthişsin. Kırbaç ve tasma nerde?

G: hahaha. Onlar yok. Yoksa severmisin?

B: açıkçası denemedim ama hiç sevmem

G: bende sevmem hayatım.

B: peki gel yanıma bakalım.

G: acele etme.

Elimden tutup kaldırdı. Ayakta öpüştük uzun uzun. Daha sonra aşağı eğilip pantolonumu çıkardı. Baksırın üstünden aletimi yaladı. Yavaşça baksırımı indirdi ve yarı ereksiyon halindeki aletimi elleriyle kavradı. Kaldırıp taşaklarımdan başlayarak en tepesine kadar aletimi yaladı. Sonra ağzına alıp yavaşça emmeye başladı.

Biraz yaladıktan sonra arkanı dönermisin dedi. Arkamı döndüm. Ayağımın birini koltuğa koymamı söyledi. Ayağımı kaldırıp koltuğa koydum. Şimdi arkam gamzeye dönüktü. Gamze elini taşaklarıma attı. Diz çökmüştü. İlk önce taşaklarımda dilini hissettim. Kalkmış ama aşağı bakan aletimin ucuna dilini değdirdi ve aletimin alt kısmını yalıyordu. Taşaklara kadar yalayarak gidiyor sonra tekrar aletimin başına kadar diliyle geri geliyordu. Sonra ellerini kalçalarıma attı. Yine diliyle aletime kadar yalayarak gitti ve yalayarak geri döndü ama bu sefer taşaklarımda bırakmadı yalamayı. Kalçalarımı ayırıp deliğime kadar geldi. Dilini şimdi deliğimde hissediyordum. Hafif inlemelerim şimdi derin iç çekişe ve iniltilere dönüştü. Gamze deliğimde biraz oyalandı. Sonra tekrar taşaklarıma ordan da aletimin ucuna kadar geldi. Zevk inanılmaz derecede yüksekti. Bu şekilde biraz daha devam etse boşalacaktım. Ellerimi koltuğun başına doğru uzattım. Kalçalarımı daha belirgin şekilde geriye çıkardım. Gamze tekrar deliğime ulaştı. Ve şimdi daha derin şekilde deliğimi yalıyordu. Gözüm eteğine ilişti. Sanki bir şey varmış gibi kabarmıştı eteği. Gamze deliğimle daha çok ilgilenmeye başladı. Deliğim genişliyordu hissediyordum. Bir süre yaladıktan sonra parmağını deliğime bastırmaya başladı ve kendi ağzının sıcaklığını taşaklarımda hissettim. Gamze deliğimi parmaklıyor taşaklarımı da yalıyordu. Zevk suları aletimin ucundan damlıyordu. Aletime kadar uzanıp başındaki zevk sularını diliyle aldı. Parmak sayısı ikiye çıktı. Sonra üçe. Gamze deliğimi iyice genişletmişti. İyice genişlediğinden emin olduğunda beni çevirdi. Ayağa kalktı. Dudaklarıma bir öpücük kondurup

G: hazırmısın hayatım?

B: neye hazırmıyım aşkım.

Elimi tutup aşağı götürdü. Ve ilk o an farkettim. Gamze strapon takmıştı.

G: buna.

Dedi. Elime gelen strapon gayet iyiydi. Yaklaşık 15 cm civarında damarlıydı ama çok kalın değildi.

B: gamze bu ne?

Dedim şaşırmış bir vaziyette.

G: süprizim buydu. seversin sanmıştım

Dedi. Aslında sevmiştim. Denemek istiyordum. Zaten arkadan yemeyi de özlemiştim açıkçası. Dudaklarına bir öpücük kondurdum.

B: seninle her şeyi severim ben.

Dedim.

G: madem seversin o zaman şuraya uzan bakalım

Dedi koltuğu göstererek. Tam Yüz üstü uzanacakken.

G: hayır sırtüstü yat. Gözlerine bakmak istiyorum

Dedi. Uzandım. Bacaklarımın arasına girdi. Bir bacağımı yukarı kaldırdı ve koltuğun altına uzanıp kayganlaştırıcıyı aldı. Onu oraya ne zaman sokmuştu anlamadım bile. Straponun üstüne biraz döküp etrafını iyice kayganlaştırdı. Yavaşça deliğime getirdi.

G: hazırmısın?

B: yavaş ol aşkım.

G: dur dediğinde duracağım merak etme.

Gamze deliği üstüne biraz sürttü ve yavaşça aletini içime itti. İlk önce başı girdi çok zorlanmadan. Ne de olsa Ardanın aleti girmişti bu deliğe. Sonra yavaşça itmeye devam etti. Gözlerini gözlerimden ayırmıyordu. Resmen dudaklarımı yiyiyordum. Canım biraz acımıştı. “Bekle” dedim. Durdu. Biraz bekledi. Sonra tekrar ilerlemeye başladı. Nerdeyse yarısı girmişti. Artık daha rahattım. Yavaş yavaş git gele başladı. Deliğim daha çoğunu almaya hazır hale geliyordu. Gamze de daha çoğunu itmeye başlamıştı. Nerdeyse tamamı içerdeydi artık. Derin derin nefesler alıyordum. Dudaklarımı ısırıyor zevkten kıvranıyordum. Penisimin ucundan akan zevk sularını görebiliyordum. Gamze bir müddet bu şekilde yavaş yavaş sikti beni. Artık deliğimin iyice alıştığını anladığında hızlanmaya başladı. Giriş çıkışlar daha sertti ve en sonunda aletimi eline alıp okşamaya başladı. Bi yandan bana mastürbasyon yaparken bi yandan da sikiyordu. Dayanamayacak hale gelmiştim.

Güya Bekaretime Asla Dokundurmayacaktım!

AnkKüçüklüğümden beri ilgiye ihtiyaç duyan bir kızdım ben. Kilolu oluşum, üstelik birazda çirkin oluşum yüzünden birçok zaman alay konusu oldum. Artk bu alaylar öyle bir raddeye gelmişti ki, bazen kendimi tutamaz ağlardım. Böyle bir çocukluk geçirdim, ancak ergenliğe girince durum biraz daha değişti. Artık zaten büyük olan kalçalarım, iyice şekil almış, göğüslerim gün geçtikçe büyümüş, amım tüylenmeye başlamış ve artık genç bir kadın olma yolundaydm. Bu dönemlerde tanıştım mastürbasyonla, cinsellikle. Küçük bir şehirde yaşıyordum, gerçekten tutucu olan bu şehirden kurtulmak için tek çarem, üniversite snavlarıydı. Lise boyunca, zaten benim kafam dağıtacak bir şey olmadığından, derslerine aşırı çalışan bir kız oldum. Bunun ödülü olarakta snavda iyi bir derece yaptım, Ankara’da özel bir üniversitenin iyi bir bölümünü burslu olarak kazandım. Ailemin durumu çok iyi değildi, burs kazanmış olmam onları rahatlatmıştı. Üstelik bursun kapsamı çok genişti, yurt ve yemek ücretleri de bedavaydı. Ama Ankara gibi büyük bir şehirde nasıl yaşayacağımı bilmiyordum. Üniversite açılmadan önce, ailemle geldik, kaydımı yaptırdık ve yurda yerleştim. Bir süre sonra memleketime döndüm, sonra tekrar geldim, ve okul başladı… Okul başlayınca dikkatimi çeken şey, anormal derecede zengin ve yakışıklı erkekler oldu. Tabi bana yüz bile vermiyorlardı. Zaten çokta aranmıyordum, derslerime gidip geliyordum. Bölümümün çoğu kızdı ve hepsi taş gibiydi. Yani onların arasında sırıtıyordum fazla kilolarım yüzünden. Tanışma partileri falan oldu, ama ben ailemin yolladığı az miktarda parayla bunlara gidemiyordum. Oda arkadaşım Sude ile oldukça yakınlaşmıştık, odayı paylaştığımız için hiç utanmadan sıkılmadan birbirimizin yanında soyunur, giyinirdik. Ben bile kız halimle Sude’nin vücuduna hayranlık duyuyordum, (unutmadan belirteyim, biseksüel duygularım var, ama hiç bir kadınla ilişkim olmadı). Haliyle Sude güzel bir kız olduğu için dikkati çekiyor, yakışıklılar hep onunla takılıyordu. Beni birkaç kez dışarıya davet etmesine rağmen, gitmemiştim. Gidip ne yapacaktım ki? Konuşkan bir kız değildim, hep içime kapanık, kendi hayal dünyasında yaşayan bir kızdım ve bu halimle kimsenin ilgisini çekemezdim. Bu ilgi çekememe olayı, bende bastırdığım duyguları fena halde dışarıya çıkarma isteği doğuruyordu. Bulduğum her frsatta, tuvalette, banyoda, hatta gece Sude’nin uyuduğu zamanlarda, hemen elim tombul amıma kayıyor, gözlerimi kapatıyor ve benim hoşuma giden erkeklerle hayaller kuruyordum. Ama ne hayaller… Olmayacak yerde, olmayacak zamanda rastgele beni domaltıp birkaç erkeğin siktiği hayali mesela. Tecavüz fantazileri… Aklınıza gelebilecek her fantazi… Belki benim farkıma varırlar diye düşünüp duruyordum, ama bu fantazilerim başıma öyle şeyler getirdi ki, artk içimde tutamayıp bu hikayeyi yazmama sebep oldu. Oda arkadaşım Sude’nin takıldığı arkadaşlar benim hayatımı değiştirdi diyebilirim. Onlarla tanışmak hayatımın dönüm noktasıydı. Hiç unutmuyorum, bir kış günüydü. Yurttan tanıştığım arkadaşlarımla yurdun bahçesinde oturmuş, çay ve sigara içiyorduk. Sude de gece 22:00 gibi geldi yanımıza, ama yanında iki tane taş gibi oğlanla. Birinin adı Murat, diğerinin adı Berk’ti. Okadar yakışıklılardı ki, resmen dibim düşmüştü oğlanlara, ama sessiz sessiz oturuyordum, onlar muhabbeti açıyor, gülüp eğleniyorduk. Yurda giriş saati gelince, Murat Sude’yi dudağından öptü. Anlamıştım, Murat’ın yeni sevgilisi Sude’ydi. Ben de, “Çok memnun oldum!” diyerek elimi uzattım, koca elleriyle benim elimi sıktılar. Akşam Sude uyuyunca yapacağım mastürbasyon için sabırsızlanıyordum. Gece oldu, Sude kafayı vurduğu gibi uyudu, sanırım biraz alkollüydü. Ben de hemen Murat’la Berk’in beni siktiklerini hayal edip, mastürbasyonumu yaptım ve uyudum. Birkaç gün sonra, Murat ve Berk gene yurdun kapısındalardı, Sude’nin haberi yoktu, biz de dersten dönmüştük. Murat Sude’yi görünce, “Aşkım!” diye sarıldı, Berk te benim elimi sıktı. Bizi dışarıya davet ediyorlardı. Ben her ne kadar gitmek istemesem de, Sude çok ısrar etti. “Tamam!” dedim. Arabalarına doğru yürüyorduk, Lüx bir Cip’e bindik. Arabayı Murat kullanıyordu, Berk’le ben arkada, Sude de önde Murat’ın yanındaydı. Günün geri kalanını onlarla geçirdik. Ayrıca ogün hayatımda ilk defa bira içtim, ama tadını beğenmedim. Ama muhabbet güzel gidiyordu, ben Berk’ten inanılmaz etkilenmiştim. O da benimle muhabbet kurmaya çalışıyordu. Böyle yakışıklı ve zengin bir erkeği etkilemiş olmam düşüncesi bile beni coşturuyordu. Neyse, o akşam yurt giriş saatine 15 dakika kala, bizi bıraktılar yurda. Ben de kapıda telefon mumaramı Berk’e verdim. Odamıza çıktık, o gece hemen uyudum, içtiğim biradan halen kafam dönüyordu. Ertesi gün Berk’ten gelen ‘Günaydın!’ mesajıyla uyandım. Sude’den utanıyordum nedense. Sude’ye çaktırmadan, bütün gün Berk’le mesajlaştım. Haftasonu için de sözleştik, daha haftanın başıydı ve biz sürekli mesajlaşıyorduk. Böyle bir adamın benden etkilenmiş olması, beni müthiş bir şekilde onurlandırıyordu. Haftasonu geldi, Berk son model bir spor arabayla beni aldı. Bütün gün güzelce gezdik, eğlendik, Cafede oturduk, bana hediye aldı falan. Gittikçe aşık oluyordum Berk’e. Berk te benimle ilgileniyordu. Ama Sude’ye bu konu hakkında hiçbir şey söylemiyordum. Gene bir akşam Berk beni yurda bıraktı. Yurdun önünde arabada konuşuyorduk ve ilk kez beni dudağımdan bir erkek öptü. Çok küçük bir öpücüktü, ama tadı damağımda kalmıştı. Aslında inanılmaz azmıştım, ama ona azgınlığımı çaktırmamak için nefsime hakim oldum ve arabadan indim. Tabii direk yatağa girdim, o gece o öpücüğü hayal ederek mastürbasyon yaptım. Artık cinsel dürtülerim tavan yapmış durumdaydı, günde bir kez yaptığım mastürbasyon sayısı 3-4 olmuştu. Bunun da getirdiği bir yorgunluk vardı tabi. Ama mastürbasyon hayallerimin tek erkeği artık Berk idi. Ve o gün… O günü hatırladıkça, halen amımda bir karıncalanma olur. Berk’le mesajlaşmalarımız artık sekse dönüşmüştü. Berk’in, (Şu anda üzerinde ne var?) mesajları yavaş yavaş, (Amın kıllı mı? Şu anda nereni okşuyorsun? Yarağım kazık gibi oldu, seni düşünerek 31 çekiyorum!) şeklini almış, resmen sanal seks yapar olmuştuk. Neyse, o gün Berk beni yurttan aldı. Üstümde ne olduğunu bile hatırlıyorum. Tabi ogün onunla sikişmek falan aklımın ucundan geçmediği için gayet normal giyinmiştim. Siyah bir gömlek, içimde siyah sütyen, kot pantolon ve slip siyah külot. Yurtta kişisel bakım zordu, dilediğimiz zaman am kıllarımızı alamıyor, ağda yapamıyorduk. Onun için amım kelimenin tam anlamıyla orman gibiydi, bacaklarımda da tüyler duruyordu. Kısacası hiç sexy değildim. Akşama kadar yine gezdik eğlendik. Sonra Berk, “Aşkım, daha yurda giriş saatine epey bir vakit var, bana gidelim mi? Film seyrederiz! Hem ev arkadaşlarımla da tanışmış olursun?” dedi. Ona öyle bir güven duyuyordum ki, “Olur sevgilim!” dedim. Evine gittik, bir apartman dairesiydi. Girdik içeri. Ev arkadaşları Buğra ve Can’la tanıştırdı beni. Onlar da en az Berk kadar yakışıklıydı. Önce yemek yedik hep beraber. Dışardan kebap söylemişlerdi ve aylardr kebap yemiyordum. Yemeklerimizi yedikten sonra kanepeye geçtik. Buğra içeriden 8-10 tane bira getirdi. Ben biranın tadını sevmediğimi ve içmeyeceğimi söyleyince, gitti bir şişe de Votka getirdi. Votkalı biranın tadının daha güzel olduğunu söyleyip, biramın içine Votka karıştırıp verdi. Ve film izlemeye başladık. Filmi izlerken biramı yudumluyordum. Bir, iki, üç derken artık gözlerim kaymaya başlamıştı. Alkole hiç alışık olmadığım için hemen zom olmuştum. Berk benim bu halimi görünce, “Tubacığım, istersen odama geçelim, dinlenirsin?” dedi. Ben de, “Tamam!” dedim, Berk’in odasına geçtik. Oldukça büyük bir yatak vardı. Ben yatağa oturdum, o da yanıma. Biraz başım ağrıyordu, Berk uzanmamı teklif edince uzandım yatağa. Berk de yanıma yattı. Berk’i deli gibi arzuluyordum, ama vücudumun bu halinden utanıyordum. Kapı açıktı. Kapıyı kapatmasını istediğimde, Berk kalktı, kapıyı kapatıp tekrar yanıma geldi ve yavaşça dudaklarını dudaklarıma değdirdi ve beni öpmeye başladı. Ben de karşılık veriyordum. Vücudumu ateş basmış, sanki bedenim benden ayrılmıştı. Her yerim alev içindeydi. Berk artık üzerimdeydi ve dudaklarını dudaklarımla iyice kenetlemiş, dili ağzımın içindeydi. Elleri de vücudumda geziniyordu, hoyratça gömleğimin üzerinden tombul memelerimi okşamaya başlamıştı. O okşadıkça ben deliriyor, daha fazlasını istiyordum. Berk gömleğimin düğmelerini açmaya başlayınca, “Dur!” dedim, ama içimden devam istiyordum. “Ne oldu birtanem?” dedi. “Aşkım içeride arkadaşların var, ne yaptığımızı anlamayacaklar mı?” dedim. “Aşkım sakin ol, hiçbir şey anlamazlar! Hem zaten onlar da kızarkadaşlarını eve getiriyorlar. Sen kendini bana bırak, merak etme sana zarar vermeyeceğim!” deyip beni sakinleştirdi. Ben de bıraktım kendimi. Ama emindim ki arkadaşları seviştiğimizi anlayacaklardı. Ama umrumda mıydı şu anda? Yıllardr hayalini kurduğum şeyi yapmak üzereydim. Sarhoş da olsam, halen bilincim yerindeydi ve ne olursa olsun, asla amıma dokundurmayacaktım! Berk yavaşça gömleğimin düğmelerini açtı. Sütyenimin üzerinden memelerimi yoğurmaya başladı. “Offf, şunlara bak, ömrümde böyle memeler görmedim, ne yerim ben bunları aşkım, mükemmel bir kızsın!” deyip memelerimin üstünü emmeye başladı. Zevkten deliriyordum, çıldırıyordum artık. Ben de oluruna bıraktım, artık ellerim Berk’in kafasını memelerimle dahada bütünleşmesi için bastırıyordum. Yavaşça bir mememi dışarı çıkardı. Memelerimin halkaları çok geniştir, uçları da kabardığında fındık büyüklüğünde olur. “Offf, şuna bak ya, naslıda kabarmış, nasıl azmış benim aşkım!” deyip meme ucunu yalamaya başladı. Ben de, “Ohh, yala aşkımmm!” diye inliyordum. O yaladıkça kendimden geçiyor, içimdeki kaltağı zaptedemiyordum. Artık iki memem de sütyenden çıkmış, Berk onları sömürmekteydi… Elini amıma attığında, ben tekrar, “Dur!” dedim. “Noldu?” deyince, “Aşkım bakireyim!” dedim. “Merak etme, bekaretine dokunmam, sadece amınla oynamak istiyorum sevgilim!” dedi. Ama ben gene de, “Olmaz!” diyordum. “Aşkım utanma!” dediğinde, ben, “Aşkım, hazırlamadım, yani, hoş değil şu anda kukum…” dedim. “Kıllı mı?” diye sordu. “Oldukça kıllı aşkım, bilseydim traşlardım…” deyince, “Ben kıllı am severim zaten aşkım, rahat ol!” deyip pantolonumun düğmelerini açmaya başladı. Pantolonumu indirdiğinde, ıslanmış külodum karşısındaydı. “Sulanmış ha?” deyip güldü, yavaşça külodumun üstünden amımla oynamaya başladı. Artık kendime hakim olamıyor, inliyordum. – Nasıl aşkım? Zevkli mi? Ha? Hiç okşandın mı daha önce?- Hayır aşkım, ilk kez okşanıyorummm!- Ohhh, daha önce hiç yaladılar mı bunu?- Aşkım ilkimsin…- Benim olacakmısın şimdi sevgilim?- Aşkım bakireyim!- Olsun birtanem, istersen götünden girerim sana…- Aşkım çok acıyormuş!- Ben acıtmam, alıştıracağım onu. Sen sadece bana bırak kendini…- Peki aşkım, ama nolur acıtma! Delirtiyorsun beni ve yanlış birşeyler yapmak istemiyorum!- Sen de beni orospum, sen de beni delirtiyorsun!- Ne? Aşkım, orospu dedin bana!- Evet orospusun, ama sadece benim orospumsun! – Aşkım deme öyle yaa!Ama öyle dedikçe ben daha da azıyordum.- Fahişesin sen! Baksana sürtüğüm, nasılda sulanmış amın! Yarak istiyorsun!- Aşkım, deme öyle nolur…- Sikilmek istiyormusun aşkım? Sikeyim mi seni? Ha?- İstiyorum aşkım!- Ne yapsın erkeğin seni?- Siksin beni!- Daha yüksek sesle söyle!- Sikkk beniii!- Ohhhh… Benim sadece külotum vardı üzerimde, Berk halen soyunmamıştı. Berk külodumu yavaşça dizlerime indirince, hemen elimle amımı kapattım. Kıllar fışkırıyordu elimin kenarlarından. Berk elimi tuttu, yavaşça kenara çekti. Sonra okşamaya devam etti kıllı amımı… Artık sıvılarım Berk’in elini ıslatıyordu. Berk biryandan da kalkmış yarağını okşuyordu pantolonunun üstünden. Yavaşça pantolonunu çıkardı. Ardından boxerini de indirince, ömrümde ilk kez yarak gördüm. Kocaman kıllı taşakları ile, kocaman bir yarak bana bakarak okşanıyordu ve bu beni delirtiyordu. – Eline almak ister misin aşkım?- Aşkım hiç almadım…- Olsun birtanem, daha önce hiç okşanmamıştın da!- Evet, ama… Ve Berk’in kocaman yarağı elimdeydi. Acemice okşuyordum. O da benim amımı okşuyordu. Zevkten delirmiş gibiydim. Berk elimdeki yarağını yavaşça çekti. Okkalı bir salya akıttı yarağına ve okşamamı söyledi. Böylece yarak elimde daha çok kayıyordu… İçimde şimdi onu yalama isteği vardı. Eğildim, yavaşça yarağının başını öptüm. “Ooo, sakso mu çekmek istiyorsun?” diyerek elini başıma koyup bastırdı. Yarağıyla burun burunaydım. Yavaşça ağzıma alınca, Berk bir, “Ohhh!” çekti. Yarağını dilimin üstünde kaydırıyor, aşkımı mutlu etmenin verdiği hissle dahada istekleniyordum. Berk beni kaldırdı, kendi oturdu, duvara sırtını vererek. Ben de yanında uzandım. Ben yarağını yalarken, şimdi Berk te götümün yanaklarını okşuyordu. Berk te benim gibi inliyordu, nefes nefeseydi. Ben de daha istekli, daha arzulu yalıyor, sikinin her noktasını dilliyor, onu zevkten uçuruyordum. Berk’in eli artık götümün yanakları arasındaydı, götümün deliğinde parmaklarını hissediyordum… Yavaşça yana doğru kaykıldı, ben halen ona sakso çekiyordum. “Sevgilim, ver o güzel götü bana. Offf! Şu darlığa bak… Domal aşkımmm!” deyince, hemen domaldım önünde. Berk arkama geçmiş, koca götümün yanaklarını hamur gibi yoğuruyordu. Ben de alttan amımı okşuyordum. Götümün yanaklarını araladı ve deliğim karşısındaydı. Dilini göt deliğime değdirince irkildim. “Sakin ol!” dedi. Ama ben korkuyordum, yani sonuçta göt bu, malum… Acaba istemsiz birşey olur mu diye, korkuyla sıktıkça sıkıyordum götümü. O ise dilini götümün her yerinde gezdiriyordu. Ve o dil götümü yalayıp, yavaşça amıma doğru iniyordu. Sağıma baktığımda aynayı fark ettim, Berk dizlerinin üstünde çökmüş, benim deliklerimi yalıyordu. “Aşkım, götün de, amın da delirtti beni. Off şu görüntüye bak! Amın harika görünüyor. Hele göt deliğin… Offf, dayanamıyorum artık!” deyip komodini açtı. Bir krem çıkardı. Önce götümün deliğine sürdü, iyice yedirdi kremi. “Aç aşkım götünü!” deyince, iki elimle ayırdım götümün yanaklarını. “Sakın sıkma kendini, alıştıracağım! Canın biraz acıyacak, ama alacağın zevki düşün!” deyince, “Tamam!” dedim. Şimdi sağ elinin işaret parmağı büzüğümde geziyordu. Parmağı götümün içine doğru girmeye başlayınca bağırmaya başladım. Acıyordu! Parmak bu kadar acıtıyorsa, yarak nasıl acıtırdı? Parmağını tamamen götüme sokunca bekledi. Ben kısık bir sesle, “Berrkkk!” diye inliyordum. “Hişt, geçti, tamam aşkım, alışacak!” deyip beni sakinleştiriyordu. Parmağını götüme biraz sokup çıkardı, sonra diğer parmak da girdi götüme. Acı gittikçe artıyordu. Ama istiyordum, Berk’in yarağını bana deliler gibi saplamasını istiyordum. İki parmağıyla uzun bir süre alıştırdı götümü. Artık parmakları rahatça girip çıkıyordu, ama sanki götümde alev vardı. Hafiften gazım geliyordu, ama sıkıyordum büzüğümü. Berk parmaklarını çıkarınca dayanamadım ve osurdum. Domalık halde tutamamıştım osuruğumu. Berk, “Ohoo, daha parmaklayınca osurdun, sikince ne yapacaksın acaba?” deyince utandım. Utandığımı anlayınca, “Sakin ol aşkım, hem zaten osurman beni çok azdırır, sakın tutma, seni osurta osurta sikecem!” dedi. Artık vakti gelmişti. Yarağına tükürdü ve yavaşça götümün deliğine koydu. Girmeye başladı. O girdikçe ben bağırıyordum. Ama Berk bağırmalarımı, çığlıklarımı dinlemiyor, daracık göt deliğime yarağını daldırıyordu. – Aşkımmmm, yapma, çok acıyorrr!- Hiişt, sakin ol, bak kafası götünde.- Aşkım nolur ağzımla boşaltayım, sokma daha fazla.- Eee, kes lan orospu! Sinirlendirme beni, bulmuşum böyle koca götü, sikmeden bırakırmıyım? O nazik adam gitmiş, yerine bir hayvan gelmişti. Ben de bağıra bağıra içime almaya çalışıyordum onu. – Bağır orospu, bağır da içerdekiler anlasın yarrağı yediğini! Onları tamamen unutmuştum, kesin benim sikildiğimi anlamışlardı.

sex itirafları, cinsellik hikayeleri, yetiskin hikayeler

Berk yarağının tamamını götüme sokmuş, öylece bekliyordu. “Ohhh, daracık! Offf, böyle göt sikmedim yaa, kocaman, öldürecek beni, orospu, yaktın sikimi!” diye mırıldanıyordu. Kurduğum fantazilerden çok daha farklıydı gerçeği. Acıdan geberiyordum, götümün deliği istemsiz bir şekilde kasılıyordu… Şimdi Berk yavaş yavaş gidip gelmeye başlamış, benim götümü keyifle sikiyordu. Ben de altında kuzu gibi o yarağı alıyordum. “Amını okşa orospum, zevklenirsin!” dediğinde, hemen elimi amıma attım. Amım alev alevdi, bacaklarımdan suları süzülüyordu. Berk hırlayarak beni götten sikmeye devam ediyordu. Arada bir götme şaplak atıyor, o şaplak attıkça ben daha çok bağırıyordum. Ama zevk almaya başlamıştım. Hele amımı okşayınca zevkim daha da artıyordu. Bir erkeğin bana sahip olduğunu bilmek beni delirtiyordu. – İçerdekiler anlamışmıdır sevgilim?- Anlasalar ne olacak aşkım? Hepimiz sevgililerimizi burada sikiyoruz! Emin ol, şimdi senin götünü hayal ederek 31 çekiyorlardır.- Ohhh aşkım, cidden mi?- Tabi aşkım, sadece senin memelerini, götünü hayal ederek 31 çekiyorlardır! – Offf aşkımmm… İçerdekilerin beni hayal ederek 31 çektiklerini duymak gururlandırmıştı beni. Berk ise temposunu arttırmış, artık götümü dağıtırcasına sikiyordu. Götüm yanakları kıpkırmızı olmuştu. Soktukça sokuyor, beni delirtiyordu. Hırlıyor, köpek gibi sokuyor ve arada bir tamamını sokup çıkarıyordu. Bir çıkardığında yine osuruğumu tutamadım. Osurunca dahada azdı ve daha sert sikmeye başladı götümü. İnanılmaz zevk alıyordum. – Sik beni erkeğim! Ohhh, dağıt götümü!- Dağıtacam kaşar, dağıtacam orospu! Bu küfürler beni dahada zevklendiriyordu. – Evet ben orospuyum ve sen de benim sikicimsin!- Ohhh, evet fahişe, şu anda erkeğin senin götünde ve onu dağıtıyor. Hep bunu hayal ettin değil mi sürtük?- Evet aşkım, gecelerdir beni siktiğini hayal ediyorummm! Götümden çıkardı yarağını. Göt deliğimdeki yangın devam ediyordu. Hem sikilmek istiyordum, hemde acısını dindirmek için ne yapsam diye düşünüyordum. Berk beni yatırdı yatağa, bacaklarımı açtı, belimin altına bir yastık koydu. Ve önüme geçti. Ben hem alkolden, hem götten yemenin acısyla inliyordum, ama zevkim inanılmazdı. Berk tekrar sikine tükürdü ve götüme tek hamlede daldırdı yarağını. Vücudumu okşuyor, meme uçlarımı sıkıyor ve götümü öyle deli gibi sikiyordu ki. Benim de artık amımı okşamaktan elim yorulmuştu. Birden durdu ve elini amcığıma attı. Kıllı amımın dudaklarını ayırdı ve yavaşça parmağını soktu. “Akım yapma, kızlığım gidecek!” diyordum, ama parmağı sadece girişinde kalıyordu. “Sen istemediğin sürece kızlığına dokunmayacağım, ama bu göt benim!” deyip tekrar sikmeye devam etti götümü. Şimdi iyice sert sikiyordu götümü. Sonra yarağını götümden çıkardı ve eğilip hemen amıma yumuldu. Amımın dudaklarını ayırıp, amımın içini dillemeye başladı. Ve ben çok geçmeden kasılmaya başladım. Kaslmalarımı farkedince, klitorisime yumuldu ve emerek orgazm etti beni. Am sularım yatağa akmıştı. Berk beni orgazm etmenin verdiği gururla, yarağını tekrar soktu götüme. Boşalmak bilmiyordu, hayvan gibi sikiyordu götümü. Ama ben daha fazlasını istiyordum. – Boz beni!- Ohhh, bozayım mı aşkım?- Boz aşkım, ne olur boz beni, patlat kzlığımı, sik amımı! Berk yarağını götümden çıkardı. Yarağını silecek birşeyler arandı, ama bulamadı. Tuvalette gitmek için kalktı. Tuvalet koridorda, odanın hemen yanındaydı. Kazık gibi yarağı sallana sallana, çırılçıplak çıktı odadan. Odanın kapısını açık bırakmıştı. Ben de kapıyı kapatmak için kalktım, ama götümün acısından rahat yürüyemiyordum… – Abi ne bağırttın kızı ya! Götünü dağıtmışsındır!- Oğlum kız tam orospu lan! Şimdi de boz beni, amımı sik diyor!- Boz abi! İlk sen sik, sonra da biz sikelim!- Bakalım size vermeye ikna olacak mı?- Abi diğer kızları da hep beraber siktik, bu da verir herhalde…- Oğlum diğer kızlarla bu bir mi? Onların delikleri folloşa dönmüş, bunun götünü ilk ben siktim! Ama bu hepsinden daha istekli vuruşuyor! Gerçi sizin hoşunuza gitmez…- Niye abi ya?- Oğlum bu orospunun amı çok kıllı, diğerlerininki gibi değil. – Olsun abi, farketmez, sikeriz! Berk tuvalete girdi, ben de kapıyı kapatmadan geri yatağa döndüm. Berk az sonra elinde bir rulo tuvalet kağıdıyla girdi odaya. Yarağını tuvalette temizlemişti. – Konuşmalarınızı duydum!- Ne konuşmaları aşkım?- Benim hakkımda neler dediğini duydum!- Aşkım…- Merak etme kızmadım!- Kızmadım derken?

sex itirafları, hikayeler hikaye oku

– İstersen onlara da veririm!- Cidden yaparmısın?- Yaparım, ama şartım var!- Kabul!- Dur dinle! Hepinizi aynı anda kaldıramam, teker teker yaparsanız kabul! Ama kesinlikle aramızda kalacak, kimse duymayacak! Eğer birine anlatırsanz, bana tecavüz ettiğinizi söylerim!- Kabul aşkım!- Yemin et! – Aşkım, annemin babamın üzerine yemin ediyorum!- Ve asla götten vermem birdaha!- Tamam aşkım… İçimi heyecan kaplamıştı. Yavaşça yattım tekrar yatağa. Odanın kapısı açıktı. Artık gizli saklı kalmamıştı nasıl olsa. Artık onların gözünde tam bir fahişeydim. Ve bundan garip bir şekilde zevk alıyordum. O iki yakışıklı erkeğin de beni sikeceklerini düşünmek beni delirtiyordu. Şimdi Berk bacaklarımın arasındaydı, amıma sürtüyordu yarağını. Ben de bekaretimin bozulması için can atıyordum. Nasıl olsa ailemden ayrıydım. Kimse anlamazdı ve ben o an sadece yarak yemek, sikilmek istiyordum. “Hadi sok, ama sakın içime boşalma!” dememle, Berk yavaşça vıcık vıcık olmuş amcığıma girmeye başladı. Ve bir an içimde bir acı hissettim. Kızlık zarım bozulmuştu. Kadındım artık. Beni kudurtan fantazileri yaşamak için artık hiçbir engel yoktu… Berk çıkardı kanlanmış yarağını amımdan, tuvalet kağıdıyla amımı götümü ve yarağını temizledi. Ve sonra bir anda öyle bir soktu ki, sanki amım ikiye ayrıldı. Gene canım çok yanıyordu. Ama Berk gidip gelmeye başlayınca, acı yerini tarifsiz bir zevke bıraktı. Demin götümden sikilirken acıdan attığım çığlıkları, artık zevkten atıyordum. Berk tamamen üzerime kapanmış, var gücüyle amıma pompalıyordu. Memelerim jöle gibi sağa sola sallanıyordu, kilolu bir kız olduğum için zaten memelerim çok sarkıktı. Berk memelerimi sıkıyor ve iştahla, daracık yeni bozulmuş amcığımı sikmenin zevkini çıkartıyordu. Bir müddet böyle sikti, sonra, “Kucağımda istiyorum seni aşkım!” deyip, uzandı yatağa. Yarağını dikeltti. O azgınlıkla hırlayarak çıktım sikinin üstüne. Artık namus, şeref, kızlık, hiçbir şey umrumda değildi. Tek istediğim, hayallerini kurduğum seksleri yaşamaktı, sanki içimde bir orospu vardı ve bu orospu beni yönlendiriyordu. “Aaaah! Sik beniii, ohhh, sok amcığıma, yanıyor amım aşkımmm!” diyerek yarağını amıma aldım. Üstüne kapandım ve kendi kendimi Berk’e siktirmeye başladım. Berk keyifle koca memelerimi yalıyordu, elleri de yeni sikilmiş göt deliğimdeydi. Bir müddet sonra artık o da inlemeye başlamıştı. “Ahhhh! Orospuu! Ohhhh! Mahvettin beni!” dediğinde, boşalacağını düşündüm ve iyice hızlandım. Ama Berk, “Ağzına boşalmak istiyorummm!” deyince hemen indim üstünden. Hep merak ettiğim sperm tadını almak için ağzıma aldım yarağını. Berk hayvanlar gibi hırlyordu, ben de iştahla yarağını emiyordum. Ve ılık ılık ağzıma akmaya başladı spermleri. Geldikçe geliyordu, sanki bitmek bilmeyen bir çeşme misali ağzıma akıyor ve tuzlu dölleri boğazıma çarpıyordu. Döllerini daha fazla tutamadım ağzımda ve kenara doğru damlamaya başladı ağzımdan. Berk’in yarağı halen kalkıktı, kalp gibi atıyordu. Yalayarak iyice temizledim yarağını ve yanına yığıldım. Ağzımın içi yapış yapıştı, içimde tarif edemediğim bir duygu vardı. Berk kültablasına uzandı, bana ve kendisine sigara yaktı. Sanırım orgazm olmanın dindirici bir etkisi vardı, yavaş yavaş kendime geliyordum ve kendime (Ne yaptın kızım sen?) diye soruyordum. Sessizce, yanyana yatmış, birbirimize hiç dokunmadan sigara içiyorduk. Halen götümün sızısını, amımın sızısını hissediyordum. Kendimi çok pis hissediyordum, ki öyleydim de, her yerim salyaydı. Sigaralarımız bitince ben yavaşça kalktım yerimden. Tek isteğim yurda gidip olanları düşünmekti. Sütyenimi ve külodumu Berk’in fırlattığı yerden almak için eğildiğimde, Berk, “Nereye?” dedi. “Yurda gitmek istiyorum, beni götür lütfen!” deyince, “Buğra ve Can’a da verecektin hani?” dedi. Onlar aklımdan tamamen çıkmıştı. Bir anlık azgınlıkla onlarla da sikişmek istediğimi söylemiştim, ama şu anda canım hiç istemiyordu, tek istediğim hemen yurda dönmekti. “Onlarla sikişmek istemiyorum!” dedim. Berk bozulmuştu, “Ama aşkım, söz vermiştin! Beni sevmiyormusun yoksa?” dedi. Ben de, “Ben seni seviyorum, ama sen beni sevmiyorsun! Sevseydin arkadaşlarınla sikişmemi istemezdin!” deyince, sarıldı bana. Meme uçlarım onun bedenine değiyordu. “Saçmalama birtanem, sen benim için çok değerlisin! Ama onlar da seni çok beğeniyorlar ve seni sikmek için yanıp tutuşuyorlar! Bırak kendini onlara, hem sen zevk al, hem onlar alsın! Sen sadece benim sevgilimsin, birtanemsin!” diyerek beni motive ediyordu. Ben tam bir gerizekalıydım, salak gibi inanıyordum sözlerine. “Beni bırakmayacaksın değil mi?” deyip sarıldım ona. “Hayır aşkım, bırakırmıyım hiç! Sen benimsin, ben sadece senin zevk almanı istiyorum! Emin ol, okuldaki birçok kız grup yapıyor, sevgilileri de katılıyor ve inanılmaz keyif alıyorlar!” dedi. O anda nedense aklıma Sude gelmişti, “Sude de yapıyor mu?” diye sordum. “Tabii yapıyor! Sude’yi de bu yatakta siktik hep beraber! Üstelik Murat’la birlikte 4 erkektik. Sude’nin nasıl zevk aldığını görmen lazımdı! Senin Sude’den neyin eksik? Hatta fazlan var! Sen alacağın zevke bak aşkım!” dedi. Sude’nin de onlarla sikiştiğini duymak nedense beni müthiş rahatlatmış ve aynı zamanda da kamçılamıştı. Ama saate baktım, “Aşkım geç kalacağım, başka zaman yapsam?” dedim. Berk, “İkisiyle aynı anda yaparsın aşkım, hemencecik biter!” deyince, “Olmaz!” dedim. “Aşkım neden olmasın? Hem kat kat zevkin artar, hemde çabuk biter, ben de seni vaktinde yurda bırakırım işte!” deyince, “Ozaman önce bir duş almama izin ver aşkım!” dedim. O da, “Tamam!” dedi. Odadan çıktım. Can ve Buğra boxerlerinin üstünden yaraklarını okşayarak bana bakıyorlardı. Onları görünce tekrar cinsel isteğim canlandı. Çıplaktım ve işin enteresan tarafı bundan utanmıyordum. Oysa ki amım kıllardan görünmüyordu. Her yerim salyaydı ve ağzımın kenarında Berk’in az önce akıttığı spermler duruyordu. Ayağa kalktılar. Buğra, “Başlayalım m?” dedi. Ben, “Duşa gireyim, temizleneyim, ondan sonra!” deyince, geri oturdular. Bacaklarım ayrık ayrık banyoya yürürken, arkamdan gülüyorlardı. Banyonun kapısını kapatıp, klozete oturdum. Çişimi yapıp, taharet musluğunu açınca, durumun ne kadar vahim olduğunu anladım. Büzüğüm kapanmıyordu. Aynada biraz kendimi izledim, rimelim akmış, rujum dağılmıştı, götümün yanaklarında kıpkırmızı şaplak izleri vardı, memelerim morarmıştı. Duşa girdim, yıkadım her yerimi. Hazırdım. Havluyla kurulandım, saçlarım halen nemliydi, ama sorun değildi. Sevişmeyecektim, sadece işlerinin bir an önce bitmesini sağlayıp, yurda gidecektim. Çıktım banyodan. Salonda kimse yoktu. Biraz önce Berk’in beni siktiği odaya girdim tekrar. Buğra o kalın sesiyle, “Hazır mısın?” dedi. Can da odadaydı. Gözlerim Berk’i aradı, ama o yoktu. Yatağa sessizce çıktım, domaldım. İkisi de yaraklarını sıvazlayarak birbirlerine bakıyorlardı. Bu sahne komiğime gitmişti, ama sustum. Can arkama geçti, Buğra da önüme geldi. Buğra yatağa yattı, bacaklarını açtı. Buğra’nın yarağı Berk’in yarağından biraz daha kısa ve inceydi, açıkçası hoşuma gitmişti bu. Ama Can’ın yarağı Berk’inkinden daha büyüktü ve o girecekti bana şimdi. Can götümün yanaklarını okşadı önce, sonra ayırdı onları ve “Berk te sağlam sikmiş ha!” dedi. Aynadan görüyordum, Can deliklerime bakarak yarağını svazlıyordu. Buğra da yarağını burnumun dibinde okşuyordu. Ben de kuzu gibi aralarında domalmış bir şekilde bekliyordum. Buğra yarağını ağzıma değdirmeye başlayınca, ne istediğini anladım ve yavaşça ağzıma alıp saksoya başladım. Ama Berk’e çektiğim saksonun binde birini çekmiyordum, zoraki yalıyordum. Can da sikine tükürüp amıma sokunca, gene acıyla irkildim. Ama artık neyin ne olduğunu bildiğimden, hiç takmadım bu acıyı, çünkü birazdan bunun zevke dönüşeceğini biliyordum. Can hızlı darbelerle amımı sikmeye başladı. Ben Buğra’nın yarağını yalamakla meşguldüm, ama hiç istemiyordum. Can amıma sert sert soktukça sallanıyordum, tabi benim yağlı vücudum da aynı şekilde sallanıyordu. Can keyifli keyifli beni sikerken, Berk girdi odaya. Oturdu, bir sigara yaktı, elinde içkisi vardı. Ben Buğra’nın yarağını yalamaya devam ederek başımı Berk’e doğru çevirdim. İsteksiz halim hoşlarına gitmemişti. Can saçımı çekip, “Biraz inle orospu! Yarak istedin, sikiyoruz işte!” deyince, çok sert bir bakış attım. Götüme öyle bir şaplak attı ki, acıyla bağırdım. “Haaah, işte bu!” deyip şaplaklarını arttırdı. Daha sert sikiyordu amımı. Amımdan zevk almaya başlamıştım, hem acıdan, hem zevkten bağırıyordum. Bizi oturduğu yerden izleyen Berk’in yarağı gene kazık gibi olmuştu, yarağını sıvazlarken bir yandan da sigarasını içiyordu. Buğra şimdi de taşaklarını yalatıyordu bana. Taşak yalarken inleyebiliyordum, artık müthiş zevk almaya başlamıştım. Ama zoraki bir zevkti sanki, aklım saatte, gözüm Berk’te, dilim Buğra’nın koca taşaklarındaydı. Kıllar yüzünden ter kokusu vardı taşaklarında, ama hoşuma gitti bu koku. Kokluyordum, yalıyordum, emiyordum, artık ben de zevkime bakıyordum. Can sonra yarağını amımdan çıkardı. Göt yanaklarımı ayırdı ve göt deliğime okkalı bir tükürük bırakıp, yarağını şak diye geçirdi götüme. Götüme giren yarağın etkisiyle gözlerim açıldı, götüm yanıyordu tekrar. Ben acıyla inlerken, Can, “Ohhhh! Ne göt var be orospuda, koydukça sallanıyor!” deyip gülüyordu. Benimle alay ederek sikiyordu beni. Resmen orospu gibi kullanılıyordum… Berk bizi izlemeye daha fazla dayanamadı ve yarağını yanıbaşıma getirdi. Elimi tuttu, elime tükürdü ve sikini avuçlatmaya başladı. Can götümü sikiyor, ben Berk’e 31 çektirirken, Buğra ritmik hareketlerle ağzımı sikmeye çalışıyordu. Buğra bir ara boğazıma kadar soktu yarağını. Çıkarınca öksürdüm, gözlerimden yaşlar gelerek öğürüp geğiriyordum. Gülüyorlardı deli gibi. Bitsin istiyordum, artık daha fazla sikilmek istemiyordum. Can halen götümü deli gibi sikiyor, hırlaya hırlaya sesler çıkarıyor, küfürler ediyor, götüme şaplaklar atıyordu… Buğra yarağını ağzımdan çıkardı, hemen yerini Berk aldı. Berk te aynı şekilde ağzıma pompalamaya başladı. Boğazıma girmesin diye kafamı geride tutmaya çalışıyordum, ama olmuyordu, illa ki geliyordu ve koca yarak benim midemi bulandırıyordu. Can hızlandı, hızlandı ve böğürerek götümün içine boşaldı. Buğra da, “Oğlum ne yaptın ya, niye içine boşaldın, şimdi sikilmez ki bunun götü!” dedi. Can ise yarağını götümden çıkarıp, kahkahalarla gülerek, “Gel bak, ne hale geldi orospunun götü!” dedi. Buğra kalktı yerinden, arkama geçti ve “Oha lan, kolum girer bu göte!” dedi. Adamlar pek amımla ilgilenmiyorlardı, varsa yoksa götüm. Amımı sikseler zevk alacağım, ama götten aldığım zevk amdan aldığım gibi değildi. Can yarağını tuvalet kağıdına silip, oturdu ve bir sigara yaktı. Buğra arkama iyice yanaştı, ama benim domalmaktan belim ağrımıştı artık, dizlerim ağrıyordu. Yüzüstü yığıldım yatağa. Buğra da bacaklarımı ayırıp, amıma daldırdığı yarağıyla benim üzerime kapandı ve sikmeye başladı… Ritmi mükkemmeldi, artık ben de orgazm olmak üzereydim. Titremeye ve kasılmaya başlayınca, Buğra benim orgazm olduğumu anladı ve daha tempolu sikmeye başladı. Benim orgazm çığlıklarım yüzünden sesim kısılmıştı artık, ölmek üzere olan it gibi hırlıyordum sadece. Az sonra da Buğra yarağını çıkardı, benim sırtma gelecek şekilde boşaldı… Buğra ve Can, Berk kadar dayanıklı çıkmamıştı. Berk siktiğinde benim içimi dışıma çıkarmıştı, ama bunların ikisi de hemen boşalmıştı. Berk’in yarağı halen ağzımdaydı, en sona o kalmıştı. Buğra’yla Can sigaralarını keyifle tüttürürken, şimdi Berk’in altındaydım. Berk te amıma soktu ve hemen gidip gelmeye başladı. Amımı sikerken kalçalarımı tokatlıyordu, ben ise yastığa sarılmış, işini bitirmesini bekliyordum. Ama Berk beni epey bir sikti, hemde hiç yorulmadan. Sonunda o da sırtıma boşaldı ve yanıma uzandı. Ben halen yüzüstü yatıyordum. Deliklerim gene sızlıyordu. Bugüne kadar bakire olan deliklerimden bir günde 3 erkek geçmişti ve inanılmaz pişmanlık duyuyordum… Biraz kendime gelince yavaşça yerimden kalktım, yorgun adımlarla banyoya gittim. Yorgunluktan gözlerimi açamıyordum. Sıcak suyun altında vücudumu dinlendirdim, ama ağlama hissi geldi o anda. Yığıldım küvetin içine, halen scak suyun altındaydım. Her yerim sızlıyordu. Bacaklarımı iyice kendime çekip ağlamaya başladım, ki o anda kapı açıldı. Can sırıtarak, “Bir kere de banyoda versene!” dedi, tekrar kalkmış yarağını sıvazlıyordu. “Siktir git orospu çocuğu, yalnız bırak beni!” deyip kovdum. Can küfürler ederek banyodan çıktı, kapıyı kapatıp gitti. Kendimden iğreniyordum, tiksiniyordum. Berk’le yaptığım seksten inanılmaz keyif almıştım, ama Buğra ve Can’la yaptığım beni çok kötü utandırmıştı. Resmen orospu muamelesi görmüştüm. Evet, fantazilerim gerçek olmuştu, ama rezil olmuştum. Ya videoya çektilerse? Ya bana şantaj yapacaklarsa? İçimde çok kötü bir şüphe vardı. Çabucak yıkanıp, havluya sarınarak çıktım banyodan. Üçü de salona geçmiş, boxerleri üzerlerinde, bira ve sigarayla keyif yapıyorlardı. Hemen odaya girdim, önce üzerimi giyindim, külodum kurumuştu, kıyafetlerimi giydim ve odayı aramaya başladım. Kamera falan yoktu, içim rahatlamıştı. Aynada kendime baktm, gözlerim yorgunluktan kapanıyordu. Düğmelerimi sonuna kadar ilikledim, ama boynumda morluklar vardı. Bu halde çıkamazdım, çantamı almak için içeri gittim. Halen bira içiyorlardı. Çantamdan fondoteni aldım ve morluklarıma sürdüm. Berk anlamsız anlamsız bana bakıyordu. “Beni yurda götür!” dedim. Berk ise, “Tatlım, araba kullanacak halim yok, cüzdanımdan 100 Lira al ve taksiyle git!” deyince, “Allah belanı versin, orospu çocuğu!” diye bağırdım. Berk bir hışımla kalktı ve “Siktir git lan gözümün önünden! Bak odaya alırım seni, sabaha kadar sikerim, sonrada sokağa atarım, amına koyduğumun orospusu!” diye öyle bir bağırdı ki, hemen çıktım evden. Cebimde 10 Lira ya var ya yoktu. Üstelik yurda sürekli giden otobüslerin de saati geçmişti. Yapacak bir şeyim yoktu, mecburen taksiyle gidecektim. En kötüsü Sude’den borç alır öderim taksi parasını diye düşünerek, taksiye bindim. Ağlamamak için çok zor tutuyordum kendimi, halen gözümün önünden film şeridi gibi geçiyordu olan biten herşey. Kendi kendime, (Sus Tuba, bunu sen istedin! Al işte, fantazilerin seni ne hale getirdi! Berk’le sikiştikten sonra siktir olup gitseydin ya evden! Berk seni seviyor mu sanıyorsun?) diye diye yurda vardım. Taksiciye paramın olmadığını, biraz beklerse içeriden alıp geleceğimi söyledim. Ama taksici, “Ne malum kaçmayacağın?” deyince, “Gel beraber gidelim o zaman!” dedim. Kapıdan girince, nöbetçiden borç istemek geldi aklıma, yarın geri veririm diye düşündüm, ki öyle de oldu. Tabi nöbetçiye uydurmam gereken yalanlar vardı, gecikmiştim. Tansiyonumun düştüğünü, hastaneye gittiğimi söyledim ve adam da inandı. Taksiciye parasını verdim ve gitti. Hemen odaya çıktım. Sude, “Ooo, Tuba hanım nihayet teşrif ettiler!” deyince, “Allah senin belanı versin!” dedim ve ağlamaya başladım. “Ne oldu, Tuba dur!” demesini dinlemedim ve koşarak banyoya gittim. Her yerimi defalarca yıkadım, ama sanki halen pistim. Tekrar odaya girdiğimde, Sude benden bir açıklama bekliyordu. Olan biteni anlattım. Ama Sude’nin bana anlattıkları beni daha da yıktı. Sude halen bakire olduğunu, değil grup yapmak, değil götten vermek, Murat’a sakso bile çekmediğini… Berk’in öğrenci olmadığını ve ailesiyle yaşadığını… Murat’ın da, Can ve Buğra adında arkadaşlarının olmadığını… Murat’la Berk’in borç yüzünden iki gün önce kavga ettiklerini vs. anlattı. Ben de ağlaya ağlaya dinledim… Birkaç hafta kendime gelemedim. Tam kendimi toparlamaya başlamıştım ki, Berk olacak orospu çocuğunun beni Can ve Buğra’ya para karşılığında siktirmiş olduğunu öğrendim. O sinirle hemen Berk’i aradım, ama “Aradığınız numara kullanılmamaktadır!” cümlesini duydum. Sude’nin bu durumu Murat’a anlatıp Berk’i dövdürmeye çalışmasını engelledim. Murat’ın bu olayı öğrenmesini asla istemedim, yüzüne bakamazdım… Bu olay yaşandı ve bitti. Halen kiloluyum ve halen sevgilim yok, daha doğrusu olmadı. Ama bazen azgınlık anlarımda bu olayı düşünüp, yine parmaklıyorum kendimi. 

Mutfakta Kayınpederim Bana Kaydı

merhaba, ismim demet 22 yaşında esmer 170 boyunda 50 kiloda evli bir kadınım, evleneli yaklaşık olarak 3 yıl olacak ve 3 yıldır kocamla aramızda pek öyle önemli bir kavga olmamıştır, aramız çok iyi ve çok huzurlu bir evliliğimiz var , aslında bu evliliğin bu derece huzurlu olması tamamen benim bazı olaylara sessiz kalmam, bilemiyorum sessizlik yerine olan biteni kocama anlatsam daha mı iyi olur, yoksa böyle devam etmek mi bizim için daha iyi, buna tam karar verebilmiş değilim,kocamla görücü usülü evlendik, kocamı beni istemeye gelmeden daha önce hiç görmemiştim ilk defa beni istemeye geldikleri gece tanıştık, normal bir konuşma geçirdik, normal olarak havadan sudan bir sohbetti, ben bu iş olmaz diye beklerken , ertesi gün kocamın babası bize tekrar geldi, yalnız ve sadece misafir olarak öyle sohbet amaçlı bir ziyaretti bu, sürekli gözü benim üzerimde her hareketimi izliyordu , bende bu davranışını gelin olarak beni düşündüğü için sanmıştım, ama aslında öyle değilmiş,kayın babanım bana olan ilgisini düğün gecesi öğrentim, düğün sırasında odamda beklerken birden odama girdi ve bana iltifatlar yağdırmaya başladı, çok güzel biri olduğumu , her erkeğin aklını başından alacağımı falan söyledi , hatta beker olsaymış oğlu yerine kendine alacakmış beni, aynen bunları söyledi , o gece gerdeğe o şokla girdim , sürekli aklım fikrim orda olduğu için o gece olan bitenden de pek bir zevk alamamıştım,düğünümüz oldu , gerdek gecemiş yaşandı ve herşey durulmuştu ki , iki hafta falan sonra evde kocam yokken kayın babam bize misafirliğe geldi, gelinim nasılsın , neler yapıyorsun diyerek içeri girdi , bende iyiyim baba sen nasılsın , kahve içermsin dedim ve kahve yapmak için mutfağa gittim , çok geçmeden arkamdan kayın babam da geldi ve mutfaktaki sandalyeye oturup beni izlemeye başladı,sonra bana düğün gecesi seninle yaptığımız konuşmayı hatırlıyormusun diye sordu, yok hatırlamıyorum diye yalan söyledim , çünkü tekrar öyle bir konuşma kaldıracağımı zannetmiyorum, o hatırlamadıysan tekrarlayalım dedi ve yine bana asılmaya başladı, çok güzel biri olduğumu söylüyordu ve çok seksi bir kadın olduğumu, kocamla neler yaptığımızı, her gece yapıp yapmadığımızı, çocuk düşünüp düşünmediğimiz falan soruyordu , derken birden gerdek gecesinden konu açtı ve o gece neler yaptınız, canın çok acıdımı, acımadıysa neden acımadı, bakire değilmiydin falan filan bir sürü sapık şeylerden söz ediyordu, bense hiç ona yüzümü dönmeden kahveyle ilgileniyordum , göz ucuyla kısa bir süre bakmak istedim ne yapıyor diye,elini sikinin üzerine koymuş hem benimle konuşuyor hem sikini okşuyordu, birden korkuyla kahveyi yere döktüm ve koşarak banyoya gidip temizlik bezini getirdim , leke daha fazla kilim de durup orda kalmasın diye biran önce temizlemem gerekiyordu ve elimdeki bezle eğilip kilimi silmeye başladım, yüzümü kayın babama dönemiyordum o yüzden arkamı döndüm ve yeri silmeye başladım, bir kaç saniye sonra arkama geçti ve kalçalarımdan tutarak yardım etmemi istermisin dedin , bende elini kalçalarımdan çekerek yok baba teşekkür ederim , ben hallederim dedim ,ama o bir süre sonra tekrar kalçalarıma elini koydu , iki eliyle kalçalarımı tamamen kavramış okşuyor ve bırak bende yardım edeyim diyordu, ben hayır dedikçe eli birazdaha amıma yaklaşıyor ve beni birazdaha tahrik ediyordu, biliyordum yaptığımız şey çok yanlıştı ama orda bir olay çıkartmam belk**e evliliğimin bitmesiydi o yüzden göz yumdum bazı şeylere ve ses çıkartmadım , ben ses çıkartmadıkça kayın babam daha sertleşiyor ve elini amıma iyice sokmaya başlıyordu,dayanamadmı ve baba yapma artık oğlun gelecek birazdan bizi böyle görürse mahvaluruz dedim oda bana merak etme o bizim evde bir iki saate kadar gelemez , annesinin yanında dedi ve eliyle amımın üzerine adeta yağıştırmış ve okşıyordu, karşı koymaya çalıştıkça üzerime geliyordu , bir süre beni orda yeri silerken okşadı ve artık gözlerim kapanmaya başlamıştı , kendimden geçmek üzereydim ,sonra bir anda beni yere yatırdı ve üzerime çıktı , altımdaki eteği yukarı doğru kaldırdı ve külotumu dizlerime kadara sıyırdı , ben elimden geldiği kadar karşı koymaya çalışıyordum ve baba lütfen yapma ben senin gelininim diyordum ama ben dinlemiyordu , külotumu aşşağı indirdikten sonra sikini acuvuna aldı ve baş kısmını amımın üzerinde gezdirmeye başladı , son gücümle baba lütfen içime girme, bunu yapmanı istemiyorum dedim ama onu dememle babamın içime girmesi bir olmuştu,onu içimde hissettiğim an zaten kendimi bıraktım ve artık ne olacaksa olsun dedim , babam beni mutfakta, o kahve dökülmüş kilimin üzerinde içime defalarca girip çıktı, karşı koyamıyordum ve oda beni karşı koyamadığım için altına aldı, sanki karısını sikiyormuş gibi beni sikti, gelinini..on dakika ya sürdü ya sürmedi , sonrası sikini çıkartıp amımın üzerine boşaldı, amımın üzeri ve kilim hep kayın babamın dölüne bulanmıştı, işini bitirip üzerimden kalktığında kulağıma yaklaşarak ?seni oğlumla neden evlendirdim zannediyorsun? dedi , bu sözün sonrasında o an anlamıştım ki babamın benim içime ilk girişiydi ama son olmayacaktı.