Kategori arşivi: Yetişkin Hikayeleri

Özgür Ruhlar III/IV

Eve gider gitmez önce Cenk’i arayıp yaşadıklarını anlattı. Kocası duydukları karşısında heyecandan yerinde duramaz olmuştu. 

-Seninle gurur duyuyorum aşkım, iyi ki benim karımsın,

-Senin eserinim kocacığım, beni bu hale sen getirdin, şimdi Demir’i da arayıp ona da yaşadıklarımı anlatacağım.

Kocasıyla konuşmasını bitirir bitirmez Demir’i aradı, Sevgilisi kadının sesini duyunca mutlu oldu. Yaşadıklarını Demir’e de anlatan Selin, anlattıklarından Demir’in bir parça keyfinin kaçtığını hissedince canı sıkıldı. Kendi kocası onu teşvik ederken erkek arkadaşının rahatsız olması tadını kaçırmıştı. Selin’in ses tonundaki değişimi hemen fark eden Demir;

-Sevgilim sakın yanlış anlama, böyle bir şeyi ikimiz yaşayamadık diye hayıflandım yoksa senin adına çok sevindim ve senin gibi bir kadınım olduğu için çok şanslıyım.

Bu sözleri duymak Selin’i rahatlattı ve keyfi yerine geldi. Bu konuşma Demir’e Selin’in ne kadar hassas ve kısıtlanmaya gelmeyen bir kadın olduğunu bir kez daha hatırlattı ve bir daha ona böyle bir şey hissettirmemek için kendi kendine söz verdi. Selin’in Cenk’le ve Demir’le olan üçlü hayatı zaman zaman  beğendiği, hoşlandığı erkekleri de tatmasıyla renkleniyor İnternetteki sohbetlerine devam ediyordu. Demir’le arkadaşlığı başladığı sıralarda, üye oldukları amatörler sitesinden başka erkekler ve çiftlerle de güzel arkadaşlıklar kurmuş kimileriyle yüz yüze görüşmüşlerdi. Aynı dünya görüşündeki bu insanlarla sohbet etmek ona ve Cenk’e iyi geliyordu. Özellikle onlarla aynı şekilde düşünen ve sıkı bir dostluk kurdukları Hakan’la zamanla her şeylerini paylaşmışlar, sadece seksten ve hazdan değil yaşamdaki her şeyden konuşmaktan keyif alır hale gelmişlerdi. Cenk, Hakanı Demir’le da tanıştırmış dört kafa dengi, sık sık bir araya gelip sohbet ediyorlar,  Ortak hobileri olan fotoğraf ve video konusunda da paylaşımda bulunuyorlardı.  Bu arada Hakan ve Cenk  Selin’in çok özel bir çekimini yapmak için fırsat kolluyorlardı. 

Cenk, Selin’le de konuşup Hakan’ı bir çekim yapması için evlerine davet etti. Hakan yıllardır sitede fotoğraflarını gördüğü güzel kadının çekimlerini yapmak fırsatını elde ettiği için çok mutlu ve heyecanlıydı. Seline çekimlerde giymesi için Cenk’in de onayı ve beğenisiyle seksi çamaşırlar ve seks oyuncakları getirmişti. Üç arkadaş önce her zaman yaptıkları gibi güzel bir sohbet yapmışlar ardından Cenk ve Selin, Selin’i hazırlamak için stüdyo olarak hazırladıkları odaya gitmişlerdi. Hakan yanlarına gidip vücudunun her kıvrımını bildiği güzel kadını şeffaf çamaşırlar içinde karşısında görünce heyecandan midesine kramplar girdi ve Selin’i o şekilde görür görmez Hakan’ın siki taş gibi oldu. Cenk çekim için ikisini baş başa bıraktı. Selin kırk yıllık modeller gibi birbirinden güzel pozlar veriyor, Hakan güzel kadının çıplak vücudunu en güzel açılardan fotoğraflamak için etrafında dört dönüyordu. Selin’in nefis memeleri, yuvarlak ve dolgun kalçaları, yeni ağdalanmış amı aklını başından alıyordu. Pantolonu içinde zonklayan siki artık onu iyice zorlayınca Selin’den izin alarak Hakan’da soyundu. Selin’in çırılçıplak pozlarını çekerken bir eli makinede bir eli sikindeydi. Selin Hakan’ın getirdiği dildoları amına sokup çıkarırken, amı zevk ve heyecandan sırılsıklam olmuştu.

 Dildoyu kaplayan am sularını Hakan’a gösterip;

-Bak ne haldeyim.  

Hakan makineyi bir kenara bırakıp dildoyu Selin’den aldı ve güzel kadının amına sokup çıkarmaya başladı. Selin hazzın doruklarına çıkmaya başlamıştı, Hakan bir yandan memelerini emiyor bir yandan da Selin’in amını okşuyordu. Selin’de Hakan’ın kazık gibi olmuş yarağını avuçlamış çekiyordu. Sonra birbirlerinin amını ve sikini aynı anda emmeye başladılar. Hakanın Selin’in am dudaklarını ve klitorisini yalaması güzel kadını zevkten zevke sokuyordu. Ağzının içindeki koca siki hünerli dudaklarıyla boşalacak hale getiriyordu. Selin’in amından o kadar çok su gelmişti ki Hakan adeta kana kana içmişti. Hakan Selin’i domaltıp arkasına geçti. Siki kaygan am deliğinde yolunu kendiliğinden buluverdi. Hakan’ın sikinin her santimi Selin’in amına girdikçe ikisi de çığlıklar atmaya başlamışlardı. Selin’in bir volkan gibi ateşli amı Hakan’ın sikini daha da sertleştiriyor sevgili arkadaşını sikmekten inanılmaz keyif alıyordu. 

Selin amına giren çıkan sikin darbeleriyle boşalmaya başladı ve “hadi sok götüme” diye inledi. 

Hakan yarağını amdan göte sokarken, Selin’in götünü siken her erkeğin yaşadığı şaşkınlığı yaşadı. İnanılmaz bir delikti. Siki adeta bir zevk denizinde yüzüyordu. Çok geçmeden Selin o bildik hissi yine yaşadı içine akan sıcak dölleri hissediyor “gel bebeğim, akıt tüm döllerini bana” diyerek erkeği azdırıyordu. İkisi nefes nefese yan yana serildiler ve birbirlerine gülümsediler. Cenk zevk çığlıklarını duyduğunda iki arkadaşın seksin doruklarına çıktıklarını anlamıştı. Hakan ve Selin çırılçıplak Cenk’in yanına gelip, Hakan’ın çektiği fotolara baktılar. Selin fotoğraflarda profesyonel modellere taş çıkartacak pozlar vermişti. Üçü de sonuçtan çok memnun kalmıştı. 

Selin duşa gittiğinde Cenk Hakan’a;

-Bir konuda senin fikrini almak istiyorum, biliyorsun sen, ben, Selin aşk ve seks konusunda aynı fikirlere sahibiz.

-Evet, öyleyiz” diye onayladı Hakan

-Demir’i biliyorsun, Selin’in Sevgilisi, onlara bir sürpriz yapmak istiyorum, senin yorumunu da duymak isterim

-Dinliyorum

-Selin Demir’e aşık oldu, ben de karıma aşığım ve onun mutlu olması için her şeyi yaparım.      –             

-Sen müthiş bir kocasın, ne gibi bir sürpriz yapmak istiyorsun?-

-Onlara temsili bir evlilik töreni düzenlemek ve balayına göndermek. 

” Vaoww” diye tepki verdi Hakan,  

-Dostum bu duyduğum en heyecan verici fikirlerden biri,

-Daha bende ne fikirler var ama hayata geçirmesi imkansız, 

-Neymiş onlar?

-Dur onları da anlatırım ama şu sözümü tamamlayayım, bu nikahı senin kıymanı istiyorum, yapar mısın?

-Onur duyarım.

-O zaman ayrıntıları konuşur organizasyonu yaparız ne dersin?

-Elbette ama şu diğer fikirlerini de duymak isterim sen bu konularda tam bir efsanesin.

 Cenk Hakan’ın bu yorumuna keyiflenmişti. 

-Biliyorum ki bunu başkasına anlatsam kesinlikle anlayamaz ama sen ben Selin biz başkayız o yüzden sana rahatlıkla söyleyebilirim, Selin’in benden ve Demir’den aynı anda hamile kalıp ikimizin çocuğunu aynı anda doğurmasını istiyorum.

-Dostum senin önünde saygıyla eğiliyorum sen seksin ve aşkın zirvesisin.

 Cenk duyduklarından memnun olmuş Hakan’la yapacakları organizasyonu konuşmak için sabırsızlanıyordu. Bu sırada Selin duştan çıkmış muhteşem vücuduyla çırılçıplak iki arkadaşın yanına gelmişti. Cenk Hakan’a sonra konuşuruz anlamında bir işaret yapıp karısını bacaklarının arasına alıp ağzına verdi. Selin Cenk’in siki ağzında Hakan’ın siki elinde iki arkadaşa bir kez daha zevk vermek için çoktan harekete geçmişti.

Özgür Ruhlar II/IV

Sabah kocasının hala dipdiri duran memelerini emmesiyle uyandı.

“Koca bebeğim acıkmış mı?, doyururum ben bebeğimi” diyerek memesini eliyle destekleyip Cenk’in dudaklarına dayadı. Karısını emmeye doyamayan Cenk, kadının tüm vücudunu öpüp yalamaya başladı.

– Ben sana hiç doyamam ki, her seferinde seni daha çok istiyorum ve görüyorum ki tek isteyen de ben değilim.

Selin zevkle kıvranıp “evet” dedi.

Cenk sikini Selin’in ıslak ve aralık deliğine yerleştirdiğinde Selin “ohh” diye inledi.

– “Artık bu amın başka yaraklar tatma zamanı geldi aşkım, amcığının tek sahibi bundan sonra ben olmayacağım ve umarım sayısını unuttuğun kadar sik bu güzeller güzeli ama girer” dediğinde Selin sarsıla sarsıla boşaldı.

Cenk’in karısına bir sürprizi vardı. Gece Demir’in ona verdiği telefon numarasını karısına uzatıp;

-Bu Demir’in numarası istersen ara bir yerlerde buluşun ve yüz yüze görüşün, bu sana onunla ilgili daha iyi fikir verir.

Hiç ummadığı bu teklif karşısında Selin hem şaşırdı hem heyecanlandı. Telefonu kocasından alırken çok da hevesli görünmemek için “bir ara ararım” dedi. Cenk evden ayrıldıktan sonra duşa girdi, akan suyun altında Demir’le birlikte olduklarını düşleyip askıda asılı vibratörünü alıp amına soktu. Bacaklarının arasında titreşen alet bir yandan klitorisine baskı yaparken bir yandan da deliğine girip çıkıyordu. Duşta seviştiklerini hayal eden Selin, vibratörü Demir’in iri siki gibi düşleyip orgazm üzerine orgazm yaşıyordu. Çığlıkları duvarlarda çınlarken Selin daha fazla dayanamayıp jakuzinin içine yığılıverdi. Deli gibi çarpan kalbi ve klitorisi sıcak suyun içinde rahatlayıp tüm vücuduna yayılan bir rehavet getirdi. Gözlerini kapatıp dinlenirken kendinden geçmişti. Gözlerini açtığında çoktan öğlen olduğunu gördü. Banyodan çıkıp yatağına uzandığında Cenk’in bıraktığı telefon aklına geldi, kalbi tekrar deli gibi çarpmaya başladı. Telefonuna uzanıp numaraları tuşladı ama hemen kapama tuşuna bastı. Bir süre bekleyip heyecanını yatıştırdıktan sonra numarayı tekrar tuşladı.

Birkaç çalmadan sonra açılan telefonda hoş bir ses “efendim” dedi,

Selin “Demir?” diye onay bekleyen bir şekilde seslendi.

“Benim buyurun” dedi karşıdaki ses

-Ben Selin.

Bir an bir sessizlik oldu. Selin “alo” dedi sesinin gitmediğini düşünerek.

-Selin sen misin gerçekten?

“Benim” dedi gülümserken Selin.

-Çok şaşırdım kusuruma bakma lütfen bir an ne diyeceğimi bilemedim heyecandan, çok teşekkür ederim aradığın için.

Hal hatır sormadan sonra Demir “uygunsan bir yerlerde bir şeyler yemek içmek ister misin” diye davet etti.

“Çok isterim diye cevaplayınca Selin, Demir’in sevinci neredeyse telefonun ucundan anlaşılacaktı.

– Seni almaya geleyim istersen?

-Zahmet etme lütfen, nereye gelmemi istiyorsan konum yolla ben gelirim” .

İki saat sonra buluşmak için sözleştiler. Selin gardırobunu açıp uygun bir giysi aradı. Sonunda dolgun memelerini sergileyen göğüs dekolteli diz üstü bir elbise giymeye karar verdi. Hafif ama hoş bir makyaj yaptı , parfümünden sıktıktan sonra aynada kendini baştan aşağı süzüp beğendi. Demir buluşmak için şık bir mekan seçmişti. Selin içeri girdiğinde bütün başlar ona çevrildiği için Demir’in dikkatini hemen çekti. Selin loş ortamda etrafına bakınırken Demir hızla yanına gelip gülümseyerek sıcacık bir “hoş geldin” dedi. Selin aynı sıcaklıkla hoş bulduk derken Demir uzanıp yanaklarından öptü. Masalarına geçerken Selin, düşündüğümden daha uzunmuş diye aklından geçirdi. Bir süre hiç konuşmadan birbirlerine baktılar.

Sonunda Selin dayanamayıp;

– “ee hep böyle birbirimizi mi süzeceğiz” dedi gülerek.

-“Seni bilmem ama ben sonsuza dek sana bakabilirim, ekranda çok hoş görünüyordun ama şimdi karşımda bambaşka bir güzelliktesin gözlerimi alamıyorum.

Mahçup bir şekilde “abartma lütfen ama yine de gururum okşandı” dedi Selin.

Baş başa derin bir sohbete daldılar, hayattan, aşka, sanattan kültüre ve tabiî ki ana konuları sekse kadar bir çok şeyden konuştular. İkisi de birbirlerini yıllardır tanıyormuş gibi içten ve sıcaktılar. Neredeyse dört saat olmuş ama onlar yeni buluşmuşcasına saatin nasıl geçtiğini anlamamışlardı. Selin’in gözü duvarda asılı saate takıldığında

-Ooo akşam olmuş farkında değiliz, Cenk gelmek üzeredir, ben kalksam iyi olacak.

Demir’in yüzü farkında olmadan düşmüştü. Selin gülümseyip Demir’in yüzünde parmaklarını gezdirerek,

-“Canını sıkma bundan sonra çok daha sık görüşeceğiz zaten” dediğinde,

Demir’in yüzü tekrar ışıl ışıl oldu. Doyamadım sana diye fısıldadı. Selin Demir’in elini tuttu, elele dışarı çıktılar.

Demir;

-Seni ben bırakmak istiyorum evine lütfen izin ver.

Olur diye başını salladı Selin. Arabaya bindiklerinde, akşamın karanlığı çökmüştü. Demir Selin’nin elini tutup dudaklarına götürdü.

-Hayatıma hoş geldin sevgilim.

Selin’in içi bu sözler karşısında kıpır kıpır olmuştu. Uzanıp Demir’in dudaklarına dudaklarını değdirdi. Uzun uzun öpüştüler. Aralarındaki uyum ve elektrik muhteşemdi. İkisi de bu ten uyumu karşısında hem heyecanlanmış hem de mutlu olmuştu. Demir’in uzun parmaklı hafif kemikli ellerini avuçlarının içine alıp öptü.

-“Başım dönüyor ve çok heyecanlanıyorum” dedi Selin.

-“Ben de öyle sevgilim”.

Bir süre öyle kaldılar ikisinin de mutluluktan ve duygusallıktan gözleri dolmuştu..

-Senden hiç ayrılmak istemiyorum sanki hep benim yanımdaymışsın gibi hissediyorum.

-Dedim ya artık çok daha sık görüşeceğiz ama artık beni eve bırakman gerekiyor.

Evin önüne geldiklerinde Selin arabalarını görmedi, içinden Cenk daha gelmemiş diye rahatladı. Her ne kadar Demir’den ayrılmak istemiyorsa da Cenk’in kendisini ihmal edilmiş gibi hissetmesini istemiyordu. Bir kez daha öpüştüler “gece görüşür müyüz?” diye sordu Demir, “ben seni ararım” dedi Selin arabadan inerken.

Selin üzerini değiştirirken stringinin önünün sırılsıklam olduğunu fark etti, içine yeniden heyecan doldu. Her an uyarılıyor olmak ve çok değer verdiği iki erkek tarafından el üstünde tutulmak, istenmek kadınlık gururuna zirve yaptırıyordu. Üzerini değiştirmişti ki Cenk’in sesini duydu; 

-Sevgilim ben geldim,

-Hoş geldin canım.

Kapının ağzında Cenk’e sarılıp uzun uzun öptü. Cenk karısının Demir’le buluştuğunu anlamıştı. Bu düşünce bir yandan onu heyecanlandırırken bir yandan da bu sarılmaların ve öpüşlerin Selin’e sunduğu özgürlüklerin bir teşekkürü mü olduğu huzursuzluğu ister istemez benliğini sarıyordu. Selin kadınlığın verdiği içgüdüyle kocasındaki en küçük değişimi seziyor ve farklı düşünmemesi için olabildiğince doğal davranıyordu.

“Sana bir şey itiraf edeyim mi” dedi kocasının kulağına fısıldayarak, “çok akıllı bir erkeksin sen ve beni çok iyi tanıyorsun”

“O da nereden çıktı” dedi Cenk

-“Bana farklı heyecanlar tattırarak aslında sana olan bağlarımın ne kadar güçlü olduğunu ve seni ne kadar sevdiğimi bana hep hatırlattırıyorsun”

-“Öyle mi oluyormuş” dedi gülümseyerek ve rahatlamış bir şekilde Cenk.

– Evet sevgilim Demir’le buluştum çok keyifli zaman geçirdik ama bir yandan da seni ne kadar özlediğimi ve arzuladığımı düşündüm. Ayrılırken öpüştük”

– “Ne hissettin” diye sordu Cenk sikinin zonkladığını hissederek,

-“Harikaydı, aramızdaki uyumu ve elektriği görecektin, eve koşup seninle paylaşmak için sabırsızlandım”.

Cenk içinde kalmış ufak tefek huzursuzluk kalıntılarını da geride bırakmanın keyfi ve heyecanıyla çok tahrik olmuştu. Fakat karısına hemen belli etmek istemedi.

– ”Hoşuna gitmesine sevindim canım” deyip karısının dudaklarına kapandı.

Yemekten sonra Cenk yarım kalan işlerine bakarken Selin “izin verirsen Demir’le telefonda sohbet edebilir miyim?” diye kocasına sordu. 

-Elbette sevgilim bunun için izin almana gerek yok paylaşman yeter.

-Çalışmanı etkilemezse yanında konuşmak isterim.

Selin kocasının düşüncelerini çok iyi bilse de ilk kez yaşayacakları bir deneyim için hem temkinli hem de olabildiğince doğal olması gerektiğini biliyor, bilmediği sulara yelken açarken, sağlam, mutlu ve özgürlüklerle dolu ilişkisini zedeleyebilecek hiçbir riski almak istemiyordu. Kocası onun her fırtına da sığınabileceği en güvenli limanıydı. Ne kadar aşk ve seks düşkünü olsa da kocasıyla ilişkisini zedeleyebilecek değerde hiçbir şey yoktu. Cenk Selin’in böyle demesine hem şaşırmış, hem de ne konuşacaklarını da merak etmekten kendini alamamış olmasına rağmen,

-Yok etkilemez ama sen nerede rahat hissedeceksen orada konuş.

-Senin yanında rahatım; dedi kocasına gülümseyerek.

Demir’i aradı. Cenk’in yanında olduğundan hiç bahsetmeden uzun ve keyifli bir sohbet yaptılar. İlk başta belli etmeden konuşmalara kulak kabartan Cenk zaman geçtikçe işine daldı ve sanki yıllardır sohbet eden iki arkadaşın alışık olduğu bir konuşmaya şahit oluyordu. Konuşma her zamanki gibi sekse gelmiş Selin ve Demir seksle, çıplaklıkla, swingle ilgili fikirlerini paylaşıyor ve Selin, Demir’in da tıpkı kendileri gibi tabularının olmadığını anlıyordu. Hatta zamanla fikirlerinin nerelere kadar uzandığını gördüğünde şaşırmasa bile çok hoşuna gidecekti.

Telefonlar, sohbetler buluşmalar derken, artık ikisi de birbirlerini çok arzuluyor ilk beraberliklerini yaşamak için uygun bir anı kolluyorlardı. Cenk bir iş seyahati için şehir dışına çıkacaktı ve teklif de ondan geldi. 

Selin’e “ben yokken Demir’i davet etsene, hem yalnız kalmazsın hem de artık seks yapmanızın zamanı geldi” dedi.

Selin Cenk’ten bunları duyduğu için çok mutlu olmuştu, “teşekkür ederim aşkım” diyerek kocasını öptü. Hemen Demir’i aradı ;

-Merhaba sevgilim.

Demir sevgilim sözcüğünü ondan ilk kez duyuyordu ve heyecandan öleceğini sandı.

-Cenk iş seyahatine çıkıyor ve birkaç gün şehir dışında olacak eğer senin için de uygunsa onun yokluğunda biz de kalmanı ve bana eşlik etmeni istiyoruz.

Demir duyduklarına inanamıyordu.

-Uygunsam mı? Ben böyle bir şey için her zaman uygunum aşkım.

-“O zaman akşam seni bekliyorum sevgilim diyerek telefonu kapadı.

Kocasına dönüp “tamamdır gelecek” dedi. Cenk’i yol ettikten sonra mutfağa girerek hünerlerini konuşturdu ve birbirinden güzel yemekler yaptı. Duşunu alıp üzerini değiştirdiğinde artık akşam olmuştu. Masayı hazırlayıp Demir’in gelmesini bekledi. Çok geçmeden kapı çaldı, Demir elinde kırmızı güllerden bir buket ve minik bir hediye paketiyle gelmişti. Kapıyı örter örtmez dudakları birleşti. Demir’in baş döndürücü kokusu ve kaslı vücudu Selin’nin aklını başından almıştı.

“Bana ne yapıyorsun böyle” sesi fısıldayarak çıkabilmişti.

-Sadece seviyorum aşkım, kadınım benim.

Selin artık sadece cinsel olarak değil duygusal olarak da Demir’e bağlandığını hissediyordu. Hediyesini açtığında Demir’in ince zevki karşısında çok etkilendi, iç içe geçmiş pırlantalarla süslü iki minik kalpten oluşan bir kolyeydi. Kolyeyi takması için Demir’e uzattı. Saçlarını kaldırıp arkasını döndü Demir kolyeyi taktıktan sonra eğilip boynuna bir öpücük kondurdu. Selini arkasından kucakladı. Elleri kadının belinden memelerine doğru uzanıp, dolgun memeleri okşamaya başladı, Selin zevkle ve heyecanla inledi, dönüp Demir’e sarıldı ve öpmeye başladı.

Demir “seni seviyorum” diye fısıldadı.

İlk kez Selin’de bu kadar açık aynı şeyi hissettiğini anladı “ben de seni seviyorum” dedi.

Birbirlerine sarılıp bir süre öyle kaldılar, daha sonra

Selin “sen acıkmadın mı sana çok güzel şeyler yaptım” dedi.

“Hem de kurt gibi” diye cevapladı Demir.

Yemeğe oturup hem sohbet edip hem yediler. Sohbet ve yemek o kadar keyifliydi ki Demir, Seline dönüp;

-Biliyor musun kendimi seninle evli gibi hissediyorum ve inanılmaz bir duygu bu.

-Bu üç gün için kocam olacaksın zaten.

Yeni evli bir çift gibi masayı birlikte kaldırdılar . Loş ışıkların altında romantik bir müzik açıp dans ettiler. Dans sırasında birbirlerine sokuluyorlar, öpüşüyorlar, nefeslerini nefeslerinde hissediyorlardı. İkisinin de gözleri yarı aralık aşkın ve hazzın doruklarındaydılar. Selin Demir’in elinden tutup yatak odasına götürdü.

İlk kez aynı yatağı paylaşacakları ve Selin yine ilk kez Cenk dışında bir başkasıyla birlikte olacağı için ikisinin de heyecanı had safhadaydı.  Demir Selin'in elbisesini sıyırıp kadınını soydu, dolgun memelerini zor tutan sütyeni, jartiyerleri ve altında bir kalp şeklinde kesilmiş simsiyah ipek kıllarını belli eden stringi, file çorapları ve yüksek topuklu ayakkabılarıyla Selin gerçekten de nefes kesici güzellikteydi. Boynundaki pırlanta  kolye güzelliğini daha da vurguluyor,  sevgilisinin başını döndürüyordu. Selin uzun boylu atletik erkeğin gömleğinin düğmelerini yavaşça çözmeye başladı. Demir kalbi deli gibi çarparken sevdiği kadının onu soymasından inanılmaz haz alıyordu. Gömleği ayaklarının dibine düşerken odayı erkeksi kokusu doldurmuştu. Selin ellerini adamın kaslı göğsünde gezdirdi, kalbinin üzerine avucunu koyduğunda, kalbinin nasıl hızlı bir şekilde attığını duyabiliyordu. 

“Senin için atıyor ” dedi Demir.

Selin Demir’in kalbinin üzerine bir öpücük kondurdu. “Teşekkür ederim”

Demir Selinin boynuna dudaklarını yerleştirip yavaşça öpmeye başladı. Başı kadının dolgun memelerinin arasına doğru kaydı. Elleriyle sutyenin kopçasını açtığında serbest kalan muhteşem memeler sallandılar, uçları heyecandan irileşmiş ve dikleşmişlerdi. Demir dudaklarının arasına aldığı meme uçlarını emiyor, yalıyor ve hafif hafif ısırıyordu. Selin heyecan ve hazla kıvranıyor kesik kesik inliyordu. Demir Selini yatağa yatırıp dudaklarını memelerden göbek deliğine doğru kaydırdı. Dilini kadının göbek deliğine sokuyor, Selin’in ta klitorisine vuran zevk dalgalarına yol açıyordu. Minicik stringi üzerinden sıyırdığında gördüğü manzara karşısında büyülenmişti. Selin kasıklarındaki kılları kalp şeklinde kestirmiş amının dudaklarını bir kadife yumuşaklığında pürüzsüz hale getirmişti. Sızan suları dudaklarını parlatıyor, kalçalarının arasına doğru akıp tüm deliklerini kayganlaştırıyordu. Demir dudaklarını Selin’in göbeğinden kasıklarına doğru kaydırdı, kılları mis gibi kokuyordu, belli ki Selin parfümünden kasıklarına da sıkmıştı. Dili ipek yumuşaklığındaki siyah ve yoğun kılların arasında dolaştıktan sonra pırıl pırıl parlayan dudaklara doğru indi. Demir’in dudaklarıyla Selin’in amının dudakları birbirine karışmış sanki öpüşüyorlardı. Erkeğin dili dudaklarının arasına girmek için zorladıkça ve klitorisine değdikçe Selin kesik kesik inliyor, zevk denizlerinde yüzüyordu. Demir’in elleri Selinin dolgun memelerinde, başı kasıklarında sevdiği kadına doyumsuz hazlar veriyordu. Sonra Selini yüzüstü yatırıp kalçalarını havaya dikti şimdi nefis amı ve sik yemeye alışık yarı aralık göt deliği bütün çekiciliği ile karşısındaydı. Demir başını Selinin kalçalarının arasına gömüp önce göt deliğini diliyle iyice yalayıp dilini içeri soktu sonra kadının ağız dolusu am dudaklarını, dudaklarının arasına alıp klitorisinden göt deliğine kadar hiç durmadan yalamaya başladı. Selin’in zevkten gözü kararmış artık dayanamayacak hale gelmiş ve orgazm üzerine orgazm yaşıyordu. Bu arada Demir’in iri siki daha da kalkmış ucundan sular damlar hale gelmişti.

“Yalvarırım sikini ver ağzıma” diye Demir’e seslendi.

Selin Demir’in sikinin iriliği ve kalınlığı karşısında müthiş keyif almıştı.

“Kocamın sikini istiyorum ben” dedi Demir’in gözlerinin içine bakarak.

Kocaman yarağı ve dölle dolmuş taşakları avuçlarına sığmıyor taşıyordu. Önce zevkten morarmış başını dudaklarının arasına aldı, diliyle etrafında daireler çiziyor uzun bir zamandan sonra kocasından sonra ilk kez tattığı bir başka erkeğin keyfini çıkarıyordu. Sonra alabildiğince boğazına kadar sokmaya çalıştı, izlediği pornolardaki kadınları taklit etmeye çalıştı ama Demir’in koca siki ağzına sığacak gibi değildi. Yalayıp emdikten sonra taşaklarını ağzına alıp onların da tadına baktı. Demir patlamamak için kendini zor tutuyordu. Selini domaltıp sikini kalçalarının arasına sürmeye başladı. Am sularıyla kaplanmış götü ve çevresi yağ gibi kayıyor Demir’in sikini içine almak için sabırsızlanıyordu. Selin’in amı da göt deliği de zevkten iyice açılmış değil Demir’in siki, iki sik daha olsa rahatlıkla alacak kıvama gelmişti.

Demir sevdiği kadını ilk kez sikmek için yüzünü kendisine çevirdi. Bacaklarını araladı ve gözlerinin içine bakarak seni seviyorum derken Selin’in amına girdi. Selin’in dudaklarından bir “ohhh” çığlığı döküldü. İçine giren koca yarağı bir vantuz gibi sardı. Demir Selin’in amının kasılmalarını sikinde hissediyor, müthiş bir uyum içinde birleşen amla sik tek bir vücutlarmış gibi hareket ediyorlardı. Birbirlerine olan çekimleri ve uyumları kusursuzdu. Demir ucundan sular damlayan sikini çıkarıp Selini bir kez daha domalttı. Elleriyle tuttuğu sikini Selin’in yarı aralık göt deliğine yerleştirip hafifçe itiverdi, önce zorlanan sik ;

Selin’in “devam et sevgilim durma sik götümü” demesiyle birlikte sımsıkı deliğe kayıverdi.

Demir inanılmaz keyif alıyordu. Selin’in deliği Demir’in sikini bir yüzük gibi sarıyor kocaman yarağı dibine kadar alıyordu. Bu acı ve zevk karışımı sikiş Selinin bir kez daha gelmesine yol açtı.

Yaşadığı orgazmlardan ötürü başı iyice dönen Selin “haydi sik amımı ve boşal içime” demesiyle birlikte Demir yatağa uzandı ve Selin ata biner gibi Demir’in sikine oturdu. Uzun ve kalın sik Selin’in rahmine kadar vuruyor sekse susamış kadına zevk üstüne zevk yaşatıyordu. Artık sikişin kontrolünü Selin eline almış adeta Demir’i o sikiyordu. Hızla sikin üzerine oturup kalktıkça Demir’i boşaltacak hale getirmişti. Biraz daha hızlanınca erkeği altında haykırarak boşaldı. Selin içine dolan sıcak dölleri hissediyordu. O kadar çok gelmişti ki sikin üzerinden hafifçe kalktığı andan itibaren amından akmaya başlamıştı. Kalkıp Demir’in yanına uzandı. Bitkin haldeki erkeği onu kollarının arasına alıp sarıldı. Gözlerinin içine bakıp “teşekkür ederim sevgilim beni cennetine aldığın” için dedi. Selin gülümsedi ve gözlerini kapadı.

Ondan sonraki üç gün de benzer şekilde geçti. Aşk ve seksle dolu geceler, sabahlara kadar süren  sevişmeler ve zevk çığlıkları arasında muhteşem anlar yaşadılar. Cenk’in yokluğunda geçen üç gün birbirlerine olan bağlarını daha da güçlendirirken, Selin, Cenk’in yokluğunu Demir’i her sabah yol ettikten sonra dibine kadar hissediyor hemen kocasını arayıp yaşadıklarını ve onu ne kadar özlediğini anlatıyordu. Cenk duyduklarıyla hem çok mutlu oluyor, hem Selin’i bir parça da olsa kıskanıyor, hem de zevkten deli oluyordu. Karısı tam bir seks düşkünü olmuş iki erkeğinin de yarağını yemeden yapamıyordu. Hayallerinin gerçeğe döndüğünü görmek tarifsiz mutluluklar veriyordu. 

Selin zaten güzel olan vücudunu daha da formda tutmak ve erkeklerine her daim beğendirmek için bir spor salonuna yazılmıştı. Zamanla, zaten ince olan beli daha da incelmiş dolgun memeleri ve kalçaları daha da sıklaşmıştı. Taytının üzerine giydiği ve götünün arasına girip kalçalarını olduğu gibi sergileyen mayosu, görenin başını döndürüyor salondaki erkekler etrafında pervane oluyorlardı. Selin beğenilmekten ve bakılmaktan ne kadar haz aldığını görmekten kendisi bile şaşırıyordu. Bu bakışlar onun içindeki teşhirciyi uyandırmış salondaki en seksi mayoları giyen kadınlardan biri olmuştu. Meme uçlarını ve amının yarığını belli eden taytlar ve mayolar giyiyor, hoşuna giden erkeklerin önünde domalarak çalışıyordu. Salonda yabancı bir şirketin yurt dışından geçici bir görevle gelen bir üst düzey yöneticisi Selin’in dikkatini çekmişti. Sadece şort giyen adamın kasları inanılmaz çekici, uzun boyu ve renkli gözleriyle Yunan tanrılarını andırıyordu. Selin adama baktıkça amının ıslandığı fark ettiğinde heyecanlanmıştı. Cenk’e adamdan bahsedince “neden sikişmiyorsun ki fırsat olursa bak tadına” dedi.

Selin “ciddi misin sen?” diye sorunca

-Tabi ki sevgilim bu dünyadaki her sik senin hakkın, hangisini istiyorsan tadabilirsin.

Bu teklif Selin’in içini gıcıklamıştı. Çalışırken adamla zaman zaman göz göze geliyorlar, birbirlerine gülümsüyorlardı. Hafta içi salonun sakin olduğu bir gün adam yanına gelip,

-Sizi burada görmek çok güzeldi ve beni çok motive ediyordu ama artık Türkiye’deki görevim sona erdi size veda etmek istiyorum” deyince, Selin aklından geçeni gerçekleştirmek için hemen plan yaptı.

-Öyle mi? Gitmenize üzüldüm ben de sizi görmekten hoşnuttum. Ama dediğiniz gibi görev, bizim buralarda bir adet vardır gidenlere bir hediye verilir.

Adam şaşırarak;

-Öyle mi hiç bilmiyordum güzel bir adetmiş ama hiç gereği yok inanın.

Selin etrafına bakınıp salonda pek kimsenin olmadığını görünce adamın ellerinden tutup duşlara doğru çekti.

Bir duşa birlikte girdiler ve adam “hediyenin bu olduğunu söyleseydiniz asla itiraz etmezdim” deyip Selin’in dudaklarına yapıştı. İri yarı adam Selini kollarının arasına almış ateşli bir şekilde öpüyordu. Adamın dili Selin’in diline değdikçe Selin kıvranıyor ellerini adamın kaslı vücudunda gezdiriyordu. Adamın dudakları Selin’in dudaklarından boynuna oradan da memelerine doğru inerken parmaklarıyla mayosunu kenara sıyırıverdi. İki kocaman dolgun meme kabarmış uçlarıyla adamın karşısına dikilince kalkan siki şortundan bile belli oluyordu. Memelerini uzun uzun emip yaladıktan sonra Selin’in üzerindeki her şeyi çıkardı. Yeni ağdalanmış am dudakları ve kıllı kasıkları adamın yarağını kazık gibi yapmıştı. Dilini kasıklarında kıllarında ve amının dudaklarının arasında gezdirirken Selin ilk orgazmını yaşamaya başlamıştı bile. Akan suyun altında çığlık atmamak için kendini zor tutuyor adamın iri sikini kavramış okşuyordu. Sonra adamın önünde eğilip kocaman yarağı emmeye başladı ilk kez sünnetsiz bir sik görüyordu ve çok hoşuna gitmişti.

“Sikini çok sevdim,kocamın ve sevgiliminkinden farklı” deyince;

adam “sevgilin mi var senin” diye sordu.

-“Evet ikinci kocam da denebilir”

“Nasıl yani” diye sordu adam,

-Kocam buldu bana sevgilimi” diye cevapladı Selin.

Adam offf diyebildi sadece ve Selini kucağına alıp sikine oturttu. Duvara yaslayıp deli gibi sokup çıkarmaya başladı. Selin adamın yarağını kocaman deliğinde eritti. Adam dipsiz bir kuyuda kaybolmuşcasına sikini sokup çıkarıyordu.

Selin, göt deliğinin de yarağı arzuladığını hissedince domalıp “götümü de sik” dedi.

Adam Selin’in sınır tanımazlığı karşısında hem çok şaşırmış hem de inanılmaz heyecanlanmıştı. İri sikinin hiç zorlanmadan göt deliğinde kaybolması karşısında muhteşemsin diyebilmişti. Selin adamın götündeki sikini deliğiyle sıkıp gevşetiyor iyice zevke getiriyordu. Adam çok dayanamayıp Selin’in götüne patladı. Fışkıran döllerin sıcaklığını içinde hisseden Selin yavaşça yarağın üzerinden kalktı ve iki muhteşem çıplak vücut akan sıcak suyun altına kendilerini bıraktılar. Bir müddet sonra ikisinin de arzuları tekrar tavan yaptı. Selin’in aklı adamın sünnetsiz sikinde kalmıştı. Yeniden sertleşmiş yarağı tekrar ağzına alıp başından köküne kadar emip yalamaya başladı arada yumruk kadar olmuş taşaklarını öpüyor, sonra tekrar sikle ilgileniyordu. Adam artık dayanamayacak hale gelince Selin’in ağzına akıtmaya başladı, fışkıran döllerini yutuyor, adamın sikinde kalan her bir döl damlasını tadabilmek için vantuz gibi emiyordu.

Nefes nefese kalan adam;

– “Ben sizin gibi bir kadın hiç görmedim ve hayatımda aldığım en güzel hediyelerden birini bana verdiniz ne zaman isterseniz ben de sizi ve kocanızı ağırlamak isterim”

Selin adamın dudaklarına bir öpücük kondurup “benim için zevkti” deyip kimseye görünmeden yandaki duşa geçip duşunu aldı. Duşta zonklayan delikleri ve memeleri bu macerayı Cenk’e anlatmak için Selin’i sabırsızlandırıyordu.

Özgür Ruhlar I/IV

Çok sevdikleri sabah seksini yapmış yatakta uzanırken kocası da işe gitmek için hazırlanıyordu. Telefonu çaldığında, kocası uzatıp

“Demir arıyor” dedi.

Telefondaki ses neşeyle “günaydın Selinciğim” diyordu,

“Günaydın bebeğim” diye cevapladı Selin.

-Tatil için hazır mısın diye aradım, ben heyecandan uyuyamadım”.

-Canım Cenk’i işe yol ediyorum, ben seni ararım” ,

-Selam söyle Cenk’ e” diye cevap verdi Demir,

-Onun da sana selamı var” derken Selin, Cenk evet anlamında başını sallıyordu. Telefonu kapatıp kocasını yol etmek için yataktan çıktı.

-Gelme aşkım sen, ara konuş Demir’le,

-Seni göndereyim konuşurum aşkım .

Cenk karısının çırılçıplak vücuduna sarılıp;

– Seni seviyorum dedi,

Selin gülümseyerek;

–“Ben de seni sevgilim her şey için çok teşekkürler”.

Cenk karısıyla öpüşüp meme uçlarına birer öpücük kondurup evden çıkınca, Selin yatağa dönüp uzandı. Gözlerini tavana dikmiş bakarken yıllar öncesine geri gitti. Küçük bir şehirde kalabalık sayılacak bir ailede büyümüştü. Lise yıllarında alımlı ve dikkat çeken bir kız olmuştu. Kazanmasına ve çok istemesine rağmen çeşitli nedenlerle üniversiteye gidememiş bu onda hem kırgınlığa hem de bir boşluğa sebep olmuştu. O sırada bir çocukla çıkmaya başlamış ve içindeki boşluğu dolduran bu heyecan, çocuğa bağlanmasına neden olmuştu. Bir-iki yıl çıktıktan sonra çocuk Selin’le evlenmek istemişti. Fakat Selin’in ailesi çocuğu beğenmediklerinden evlenmelerine karşı çıkmış, onlarda baskılara dayanamayıp ,bir süre sonra ayrılmak zorunda kalmışlardı. Bu olaydan sonra karşına çıkan birkaç talibini şiddetle reddetmiş evlenmeyi kafasından çıkarmıştı. Bir yandan da evde bunalıyor bir yerlerde çalışmak istiyor fakat küçük bir yerde ona uygun bir iş çıkması da pek muhtemel görünmüyordu. Tam o sıralarda İstanbul’da yaşayan kuzeni bir gençten ona bahsedip, Selin’i ona anlattığını, fotoğraflarını gösterdiğini çocuğun onu çok beğenip görüşmek istediğini söyleyince, hem şaşırdı hem de İstanbul fikrinin cazibesiyle tamam görüşelim dedi.

İlk görüşmelerini hiç unutmuyordu, Kadıköy’de bir kafede buluşmuşlar ve farkında olmadan uzun bir sohbete dalmışlardı. Selin ilk tanıştığı kişilerle kolay kolay samimi olamaz pek fazla konuşmak içinden gelmezdi. Fakat Cenk’le sanki yıllardır tanışıyormuş gibi bir hisse kapılmıştı. Aslında kafasında bundan bir şey çıkmaz ön yargısıyla hatta adeta çıkmasın da fikriyle buluşmaya gelmişken çocuğa ısınmış, hoşlanmıştı. Özellikle samimiyeti ve içtenliği onu etkilemiş, uzun zaman sonra ilk kez böyle birini tanımıştı. İstanbul’da olduğu sürece her gün çıkmışlar uzun sohbetler eşliğinde birbirlerini tanımışlar tanıdıkça daha da ısınmışlardı. Selin eve döndükten sonra da sık sık telefonlaşmışlardı ve Cenk yaklaşık altı ay sonra, Selin’in yaşadığı şehre gelmiş ve ona evlenme teklif etmişti. Selin o günü hiç unutmuyordu, Cenk’in ona söyledikleri tereddütlerini tamamen yok etmekle kalmamış aksine bu benim birlikte olmam gereken adam dedirtmişti.

Cenk söze başlarken;

“Selin’ciğim ben seni çok sevdim ama bu bir evlilik için yetmez senin de beni çok sevmeni isterim ama bundan daha çok istediğim bir şey var o da dürüstlük ve samimiyettir. O yüzden sana evlilik teklif etmeden önce söyleyeceklerim var belki bunlar başka türlü düşünmene hatta evlenmek istememene bile neden olabilir ama ben, benimle ilgili her şeyi bilmeni ve elbette ben de seninle ilgili her şeyi bilmek isterim. Senden önce bir kaç tane çıktığım kız hatta içlerinde seks yaptıklarım oldu, fakat hiç birine sana karşı hissettiklerimi hissetmedim bazıları bu anlattıklarımdan hoşlanmaz sen de hoşlanmayabilirsin ama ben hepsini anlatmak istiyorum, ha bu arada unutmadan sen de böyle şeyler yaşamış olabilirsin bu beni hiç rahatsız etmez dediğim gibi benim için önemli olan her şeyi konuşup paylaşabilmektir, yaşadıklarımı bil istedim eğer bunlar seni rahatsız edip fikrini değiştirirse saygı duyarım” demişti.

Bu sözler ve dürüstlüğü Selini derinden etkilemiş ve kararını pekiştirmişti. Cenk’in bu samimiyeti karşısında Selin’de çıktığı çocukla yaşadığı bazı şeyleri Cenk’e anlatmak istiyor fakat tüm bu konuşmalara rağmen farklı tepki verir mi diye korkmaktan da kendini alamıyordu.

Cenk Selin’deki bu huzursuzluğu farketmiş “ben çok samimiyim, bakire olmasan bile hiç önemi yok sadece bileyim yeter” deyince ;

“yook bakireyim” diye biraz da sesi yükselerek tepki verdi.

Onun bu haline Cenk gülmeye başladı,

Şeyyy dedi Selin söyleyip söylememekte tereddüt ederek ;

-“Bakireyim ama çıktığım çocukla sevişirken anal seks yapardık bunu bilmeni isterim”

Cenk’in yüzü bir kez daha aydınlandı .

-Bana karşı açık ve dürüst olduğun için çok teşekkür ederim sevgilim.

Ona ilk kez sevgilim diyordu ve Selin’in bu sözcük karşısında gözleri doldu. O da;

-“Ben sana teşekkür ederim sevgilim” diye cevap verdi.

Birkaç ay sonra evlenmişler Selin İstanbul’a gelmiş kimsenin kimseyi tanımadığı koca şehirde, hem şehrin hem de kocasının ona tanıdığı özgürlüklerin tadını çıkarıp istediği gibi giyinip, davranmaya başlamıştı. Evlilik birçok kadın için bir kısıtlama sebebi olurken Selin için özgürlüğe yelken açtığı bir deniz olmuş adeta yeniden nefes aldığını hissetmişti. Cenk ilginç bir adamdı. Fikirleri toplumun genelinden çok farklı, başkasına ve kendimize zarar vermedikten, çevremize, bizi biz yapan şeylere zarar vermedikten sonra kimsenin ne yaptığı kimseyi ilgilendirmez derdi. Onun bu fikirleri zaten o şekilde düşünmek isteyen Selin’i de etkilemiş o da aynı şekilde düşünür olmuştu. Cenk karısının giydiğine, davranışlarına karışmaz hatta her zaman çekiciliğini göstermesi için teşvik eder,

“Çok güzel bir kadınsın ve bu güzelliğini değerini bilen herkesin görmesini isterim” derdi.

Bir gün Selin kafasının bir köşesinde kalmış klişelerden birini sordu ona,

“sen beni kıskanmıyor musun?”

“Kıskanmam mı gerek” diye sordu Cenk

“Ne bileyim seven kıskanır derler ya”

– “Kıskanmak kendisinde olmayıp başkasında olana hak etmediği halde haset duymaktır, insanı zehirleyen kötü bir duygudur. En başta kendine ve karşındakine güven duymamaktır ben hem kendime hem de sana güven duyuyorum. Çünkü birbirimize her konuda açık ve dürüstüz, hem neden olmayalım ki, birbirimize söyleyemeyeceğimiz, anlayışla karşılamayacağımız bir şey var mı? Biliyorsun sınırlarımız belli, başkasına zarar vermediğimiz sürece hiçbir konu bizim için tabu olamaz”

Bu konuşmadan sonra müthiş bir seks yaşamışlar ve Cenk ilk kez orda onun aklına bir konuyu sokmuştu.

– Aşkım bir gün birini istersen hiç çekinmeden bana söyle, seni mutlu edecek her şeye varım.

Bu Selin’i hem şaşırtmış, hem heyecan vermiş, hem de tedirgin etmişti. Acaba başka biri vardı da Cenk bu şekilde konuşarak kendisine yol mu yapıyordu.

– Ya sen dedi, sen istersen bir başka kadını, bana söyler misin?

– Elbette söylerim çünkü ben hangi kadını istersem isteyeyim senden, aşkımdan vazgeçmem sen benim hayatımı paylaştığım eşimsin başka bir kadınla olsam hatta ona özel duygular beslesem bile senden ve sana duyduğum aşktan vazgeçmem bundan emin ol.

-Sen beni o kadar çok mu seviyorsun?

-Sen beni o kadar çok sevmiyor musun, bir gün başka bir adama aşık olursan beni bırakır mısın?

Selin bu sözler karşısında gerçekten de başka kim olursa olsun ne kadar çok severse sevsin Cenk’ten vazgeçemeyeceğini iliklerine kadar hissetti. Dünya üzerinde böyle düşünen pek az insan olabilir biz de onlardan biriyiz iyi ki birbirimizin olmuşuz diye konuşarak , birbirlerini sarıldılar. O günden sonra Cenk söylemeden, uygun bir yerlere çıkacaklarsa Selin en seksi giysilerini giyiyor, kendini sergiliyor bundan ve kocasının takdirlerinden keyif alıyor o da kocasını diğer kadınlara çekici gelmesi için teşvik edip uğraşıyordu. Bu değişim beraberliklerini pekiştirmiş ikisinin zaten tatmin edici olan seks hayatlarını daha da renklendirmişti. Yaşamlarındaki özgürlük iklimi evde sınırsız çıplaklık, seksi çamaşırlar, seks oyuncakları, porno filmlerle daha da renklenmiş ve internet sitelerinde gördükleri amatörlerin porno fotoğrafları ve videoları onları da müthiş cezbetmişti. Cenk’in karısını teşhir etmedeki sınırsız arzusu Selin’in içindeki modeli ortaya çıkarmış, Selin’in birbirinden çekici ve seksi fotolarını çekmek ikisinin de vazgeçemedikleri bir alışkanlığa dönüşmüştü. Çünkü her çekimden sonra müthiş bir seks yaşıyorlar birbirlerine daha da bağlanıyorlardı.

O sıralarda üye oldukları bir amatörler sitesinde swinger fotoğrafları yayınlanmaya başlamış, çiftler yaptıkları grup sekslerin fotoğraflarını gönderiyorlardı. Gördükleri karşısında ikisi de inanılmaz heyecanlanmış, Selin’in fotolarını siteye gönderip göndermemek konusunda tereddüt ederlerken çiftlerin seks fotoğraflarını bile göndermesi tüm tereddütlerini bitirmişti. Cenk önce Selin’in tek, sonra da birlikte seks yaptıkları fotoğraflarını gönderince site alt üst olmuş, aldıkları övgüler karşısında hem şaşırmış, hem mutlu olmuş, hem de cesaretlenmişlerdi. Cenk Selin çifti sitenin demirbaşlarından olmuş, farklı çiftler ve kişilerle yazışmaya başlamışlardı. Tanıştıkları çiftler, erkek ve kadınlarla internet üzerinden görüntülü seks yaparak heyecanlarını daha da artırıyorlardı. Kamera önünde olmak Selin’in çok hoşuna gidiyor internet üzerinden tanıştığı kişilere vücudunu sergilemekten, onların övgülerini almaktan ve onları da izlemekten müthiş zevk alıyordu. Cenk’le en büyük eğlenceleri bu olmuştu. Sabaha kadar cam sex yapmak, defalarca boşalmak kadınlığını daha da güzelleştiriyordu. Bir süre sonra Cenk iş için erken kalkmak zorunda olduğundan erken yatmaya başlamış ama Selin’i devam etmesi için teşvik etmişti. Selin çok hoşuna gitmesine rağmen Cenk’e haksızlık yaptığını düşünüyordu ama kocasının onu özgür bırakması ve cesaretlendirmesiyle kamera önünde sohbet etmeye ve seks yapmaya ara vermemişti.

İşte böyle gecelerin birinde amatörler sitesindeki en büyük hayranlarından biri olan Demir’le cam seks yaptılar. İkisi de o geceki ,hem sohbetten hem de showdan o kadar memnun olmuşlardı ki neredeyse her gece sohbet etmeye ve cam sex yapmaya başlamışlardı. Bu durum Cenk’in de dikkatini çekmiş fakat bir şey sormadan Selin’in anlatmasını beklemişti. Karısı onu yanıltmamış Demir’le olan sohbetlerini ve yaptıklarını anlatmaya başlamıştı. Selin diğer yaptığı tüm cam sohbetlerini de Cenk’e anlattığı için Cenk, karısının üslubundaki değişimi fark etmiş

“Sen bu adamdan çok etkilenmişsin” demişti.

Selin “gerçektende öyle, çok mu anlaşılıyor sevgilim” diye sordu.

-“Evet bebeğim mutlu olmandan memnunum ama bu ortamları biliyorsun kim olduğunu açık etme konusunda dikkatli ol dememe gerek yok biliyorsun” ,

– “Sen merak etme sevgilim” deyip kocasını uzun uzun öptü,

Cenk’e anlattığı için rahatlamıştı. Kocası bir şey demezdi ama uzun süredir ilk defa bir başka erkeğe seks dışında başka bir duygu hissediyordu. O akşam yine birbirlerine cam açarlarken çok ilginç bir şey oldu cam açıldığında Demir ilk kez kameranın karşısında yüzünü gösteriyordu. Selin çok şaşırdı, heyecanlandı, mutlu oldu, rahatsız oldu. Şaşırdı çünkü ona bir şey demeden o yüzünü göstermişti, heyecanlandı çünkü vücudu ne kadar çekiciyse yüzü de o kadar sıcak, hoş ve güven telkin ediciydi. Mutlu oldu çünkü ona güvendiğini anlamıştı, rahatsız oldu çünkü kendisini borçlu hissetmişti. Düşündükleri konuşmalarına yansımıştı ve Demir bunu rahatlıkla fark etmişti,

-“Sakın yanlış anlama bu senden bir şey beklediğimden değil, sen bunu hak ettiğin içindir dedi. İstersen hiçbir zaman bana yüzünü gösterme, senden bunu istemem, sen istersen, kendini hazır hissedersen yaparsın aksi durumda ne kırılırım ne sitem ederim zaten böyle bir şeye de hakkım yok”

Bu sözler karşısında Selin hem mutlu oldu hem de heyecanlandı. O gece müthiş bir seks yaptılar karşılıklı, hatta Selin’in çığlıkları yatak odasına kadar ulaşıp Cenk’in uyanmasına ve mutlu olmasına neden oldu. Ertesi sabah hiç uyumamış olmasına rağmen Cenk’e kahvaltı hazırlayıp şeffaf kısa bir gecelik içerisinde uyandırdı. Kocasını dudaklarının arasına memelerini verip emzirdi. Cenk hem heyecanlanmış hem de merak etmişti, karısını altına aldı, hiç sevişmeden sikini amına yerleştirdiğinde zaten sırılsıklam olduğunu görünce daha da azıp sokup çıkarmaya başladı,

Selin zevkten kendinden geçip:

– “Sik beni kocacığım, amımı, götümü her deliğimi sik” diye inleyince

Selin’i domaltıp götüne girdi, yıllardır siktiği göt deliği anında açılıp, tadını çok iyi bildiği yarağı kapıverdi. Sert ve hızlıca girip çıkan kocasının yarağı Selin’i boşaltmaya yetmişti, Selin’in orgazm çığlıkları Cenk’inde boşalmasına neden olmuş, karı koca nefes nefese kalmışlardı.

-Hiç çıkarma sikini, içimde kalsın, inince çek, bu kalınlığı hissetmek istiyorum,

-Bu gece Selin’im çok mutlu olmuş galiba,

-Evet aşkım Demir bana yüzünü gösterdi ve benim de göstermem için hiç baskı yapmadı.

İçinden garip bir duygu geçti inmeye başlamış siki tekrar kalkarken kalbi sızlar gibi oldu. Galiba karısı başka birine daha tutuluyordu. O hep attığı özgürlük nutuklarının gerçeği karşısına çıkıvermişti. İlk kez yaşanan her yeni şey gibi önce ne yapacağını bilemedi fakat karısının ona hemen anlatması, mutlu olması, kocasına daha da yakınlaşması içini bir parça rahatlattı.

Fakat asıl rahatlatan Selinin ;

-“İkimizin karşısında da yüzünü gösterirse içim rahat olacak, bizim karı koca olduğumuzu unutmasını istemiyorum” demesi oldu.

-Bu gece soracağım tamam derse senin de görmeni ve onaylamanı istiyorum kabul etmezse ben de bir daha görüşmem”

-“Fakat sevgilim sen onun sohbetinden çok keyif alıyorsun

-Bizden önemli değil hiçbir şey, önce sen ve ben sonra diğer heyecanlar,

-Senin aşka ve sekse olan bağımlılığının yanında bu derece mantıklı ve dirayetli olmana hayranım, işte bu yüzden sana bu kadar çok güveniyorum ve kıskanmıyorum.

“Ama sen de öylesin aşkım” diye cevapladı Selin.

O gece yine Selin Demir’e cam açtı ve Demir yine yüzünü gösteriyordu. Selin ona direk sordu,

-Kocamla ikimiz olursak yine yüzünü gösterebilir misin?”

-Sen istersen evet ve yanlış anlamazsan sen benim için çok değerlisin,

-Nasıl yani?

-Sen benim için çok özelsin ne zarar görmene ne üzülmene ne de hayal kırıklığına uğramana asla izin vermem, şimdilik bu kadarını bil yeter.

Selin Demir’den izin isteyip içeri gitti ve Cenk’i alıp getirdi, karı koca kameranın karşısında yüzlerini göstermeden otururken Demir onlara yüzünü gösteriyordu, Cenk gördüklerinden memnun olmuş, insanın içi yüzüne yansır misali Demir’i güvenilir bulmuştu. Karı koca ve Demir bir süre sohbet ettikten sonra konu doğal olarak ortak noktaları sekse gelmiş ve Cenk, Demirin karşısında karısını çırılçıplak soyup sikmeye başlamıştı. Demir da onlara bakarak 31 çekiyor adeta üçü birlikte sevişiyorlardı. Selin kocasıyla beraber boşalıp duşa gidince iki erkeği baş başa bırakmıştı. Cenk lafı uzatmadan konuya girdi,

-“Selin’in senden etkilendiğini, senin ise etkilenmekten öte duygular taşıdığını anlıyorum ama seninle konuşmak istediğim şeyler var .”

Demir hemen telefon numarasını verip “beni ararsan daha rahat konuşabiliriz istersen” dedi. Cenk numarayı çevirip Demiri aradı,

-Karım benim her şeyim, benim en değerlim, onun mutluluğu, keyfi, benim için her şeyden önce gelir onun üzülmesine ben kahrolurum .

-O zaman ona bile söylemeden, senden aldığım cesaretle ilk sana söyleyeyim, ben Selin’e aşık oldum ama bu ne senin ne de onun için bir tehdit, korkulacak bir şey olamaz, Selin’in seni ne kadar çok sevdiğini ve bir başkasını asla senin kadar çok sevemeyeceğini tahmin edebiliyorum. Ama dünya üzerinde onun gibi bir kadın olabileceğini de sanmıyorum ve bu muhteşem kadını sen bulmuşsun, ben onun ve sizin mutluluğunuzu paylaşmaktan ona hizmet etmekten ve beni sevmesinden başka bir şey istemiyorum. Bu da ancak ikinizin onayı ve isteğiyle olabilir biliyorum ve öyle de olması gerektiğine inanıyorum, gözün kapalı karını bana emanet edebilirsin, o ikimizin aşkı çünkü .

Bunları duymak Cenk’i rahatlattı.

-Teşekkür ederim, onu kendi haline bırakıp duygularını tartmasını izin verirsen sevinirim

-Söylemene bile gerek yok, dediğim gibi hiçbir beklenti içinde değilim ama beni severse çok mutlu olurum ve üçümüz sevgi ve saygıyla örülü bir ilişki yaşayalım istiyorum. Senden bir konuda izin istiyorum, izin verirsen Seline aşık olduğumu söylemek istiyorum.

Cenk “söyleyebilirsin” dedi.

Telefonu kapatıp yatağa dönerken Selin’de duştan çıkmış bornozuyla camin karşısına teker geçmişti. Cenk duşa gittiğinde Demir’le yeniden sohbete başlamış ve bornozunu çıkarıp çırılçıplak otururken Demir;

-Sana bir şey söylemek istiyorum.

“Dinliyorum” dedi genç kadın,

-Seni seviyorum”

Bir an bir sessizlik oldu, Selin bornozunun omuzlarını kaldırıp sarınmaya çalıştı, Demir tedirgin olduğunu anlamıştı Selin’in,

-Ne olur yanlış anlama ve rahatsız olma, ne senden böyle bir karşılık bekliyorum ne de kocanın izni olmadan sana böyle bir şeyi söyleyebilirim

-Nasıl yani” diye sordu Selin,

Demir Cenk’le yaptıkları konuşmayı anlattı. Selin müthiş rahatlamış ve heyecanlanmıştı. Tekrar çırılçıplak soyundu;

-Sen daha benim yüzümü görmedin ki belki hiç hoşlanmayacaksın?

-Ben senin yüzüne, gözüne, vücuduna değil sana, düşüncelerine, kişiliğine, insanlığına tutuldum.

Bunları söylerken Selin’in memelerine dönük kameranın yükseldiğini ve ekranını Selin’in yüzünün doldurduğunu görünce bir çığlık attı, güzel kadının seks ve duş sonrasında tüm doğallığıyla ışıldayan tatlı yüzü aklını başından almıştı.

-Aman Allahım! bir insan nasıl hem bu kadar güzel, çekici ve mütevazı olabilir?

Selin duyduklarından mutlu olmuştu, Demir’den o da çok etkilenmişti ama bir kadının içgüdüsel temkiniyle duygularını daha da tartmak istiyordu. Demir’den izin isteyip bağlantıyı kapattı ve çırılçıplak kocasının yanına uzanıp kollarının arasına girdi. İçi mutluluk, heyecan ve huzur doluydu.

Sevgilimin Bilmediğim Yönü – 4

Ahsen bir süre devam etti, Simay ise sadece zevkle inliyor ve Ahsen’in kafasını amına bastırıyordu. Birkaç dakika sonra çekildi ve beni öpmeye başladı. Simay’ın zevk suları dillerimizde gezdiriyor, birbirimizi okşuyorduk. Bana bir kumanda verdi. “İkimizi de inletmen için erkeğim.” dedi. Prezervatifi taktıktan sonra Simay’a doğru yaklaştım. Yüzünde heyecanlı bir ifade vardı. Sırtüstü yatıyordu ve başlangıç olarak güzel bir pozisyon olacağını düşündüğüm için bozmadım. Sikimi yavaşça içine sokmaya başladım. Yarısına geldikten sonra daha da sesli inlemeye başladı. Ahsen bir anda arkamdan gelip beni itti ve sikimin hepsi Simay’ın içindeydi artık.

Simay’ın ne kadar dar olduğunu hissederken, Simay ise acıyla bağırıyordu. Ahsen yanına uzanıp önce yüzüne tokat attı. Ardından sertçe öpmeye başladı. Ben de kumandaya basmaya başladım. Ahsen inleyerek bana döndü. “Sik artık orospunu, baksana daha önce kimse sikememiş onu.”

Sözleri beni adeta hipnotize ediyordu. Hızlanmaya başladım. Simay inliyor, Ahsen onu öpüyor, kumandaya basıyorum, Simay karşılık veriyordu. Bir süre öyle devam ettik. Ahsen boşalmış ve aleti amından çıkarmıştı. “Orospu nasıl sikilmek istediğini söyle sahibine.” diye bağırdı.

Simay zevkten zar zor konuşuyordu. “Doggy, lütfen efendim.” diyip bana baktı. Pozisyon değiştirdik ve hızlı hızlı hareket etmeye başladım. Ahsen uzanmış ve Simay’a amını yaratıyordu. Simay bazen dengesini kaybettiğinde ise “Aşkım, orospuyu daha sert sik. Ritmine alışsın.” diyordu. Artık sona doğru geliyordum. Ahsen ise Simay’a bağırmaya devam ediyordu. Boşalacağım, dedim. “Lütfen efendim döllerinizi bu orospuya bağışlayın.” dedi Simay kendini göstererek. Ahsen, Simay’ı kucağına çekti ve “Boşal aşkım orospunun yüzüne ağzına.” Bu görüntüye çok dayanamadan boşaldım. “Teşekkür ederim efendim, minnettarım.” dedi Simay. Ahsen, Simay’ın yüzündeki döllerimi yaladı ve Simay’a yedirmeye başladı.

Hepimiz sırayla temizlenmeye gittik. Ahsen ile uzanırken aklıma olanlar geldi. “Yavrum, en iyi arkadaşına böyle niye davranıyorsun?” dedim. “Merak etme, bundan çok zevk alıyor.” dedi. Kafamı onaylar anlamda salladım. “Sevgilisi olacak pısırık hiçbirini yapamıyormuş.” Sevgilisi dediğinde şaşırdım ama o sırada Simay geldi. Üstünde hiçbir şey yoktu. Sikim Ahsen’den ötürü zaten kalkmıştı. Bununla beraber zirvesine çıktı. Simay sikimi yalamaya başladı. Ben Ahsen’i okşuyordum, öpüşüyordum. Ahsen, “Sevgilin olacak gavat seni sikebilir miydi böyle?” dedi. Simay kafasını kaldırdı. Sikimi memelerinin arasına alıp aşağı yukarı yapmaya başladı. “3 yılda bir kere bile boşaltamadı bile beni. Onunla olsam çoktan boşalıp götünü dönmüş uyumuştu.” Sikimde Simay’ın memelerini hissederken duyduklarım ile aldığım zevk ikiye katlandı. Ahsen kalkıp Simay’ın arkasına geçti ve memelerini o kontrol etmeye başladı. “Emirhan denen gavat burada olsa ufacık pipisiyle 31 çekerdi. Gerçek bir erkeğin olduğu yerde köşeye tünemekten başka bir şey yapamazdı.”

Ahsen ise “Beni sikmeye hazır mısın erkeğim?” dedi. İnleyerek, evet dedim. Ahsen kucağıma çıkıp bir anda içine aldı sikimin hepsini. Hızlı hızlı zıplıyordu. Simay kalktı ve yüzüme oturdu. Bana amını yalatırken Ahsen ile öpüşmeye devam ettiler.

Ablam 1. Bölüm

Merhaba ben 18 yaşında 1.82 boylarında normal kilolu yakışıklı sayılabilecek birisiyim. Ablam Asya ise benden 3 yaş büyük 1.65 boylarında Mememeleri 75 ama kalçası dolgun olan birisidir.

Ailemiz dış ticaretle uğraştığı için çoğu zaman yurt dışına çıkar ve ablamla biz evde tek kalırız. Yine ailemiz evde yokken biz ablamla tektik yemek yedik ve odamıza çekildik. Ben oyun oynarken ablam duşa giriceğini söyledi bende tamam dedim. Mutfağa su içmeye giderken banyodan ahlama sesleri duydum ve dinlemeye başladım ablam mastürbasyon yapıyordu. O günden önce ablamla ilgili aklımda hiç öyle şeyler yoktu ama onları duyunca azıp gece porno izleyip ablamı düşünüp 2 posta attım.

Sonraki gün ablam kahvaltı hazırlarken gizlice telefonla oynarmış gibi yapıp ablamın kalçalarının fotoğrafını çektim. Sonra kahvaltı yaptık. Ablam arkadaşlarıyla dışarı çıkıcağını söyledi bende tamam dedim ve o çıktıktan sonra porno açıp ablamı hayal edip 31 çektim.
Boşalamayınca fotoğrafları açıp çektim ve hayvan gibi boşaldım. Sonra temizlenmek için duşa girdim ve duştada bir posta attım. Yaklaşık 2 saat sonra ablam elinde poşetlerle geldi ve akşam film izleriz diye cips aldım dedi.
Akşam romantik içinde seks sahneleri olan bir film açtım ve izlemeye başladık. Seks sahnelerinde ablamın amıyla oynadığını görüp bende ablama bakarak sikimi okşamaya başladım. Film bittikten sonra ablam duşa giriceğini söyledi ben anladım mastürbasyon yapacağını. Yine ahlama seslerinden sonra ablam çıktı ve ardından ben girip kirli sepetinden 1 siyah külot ve 1 siyah südyen alıp odama gittim. Gece koklayarak 31 çektikten sonra uyudum.

Sabah ablam odaya geldiğinde sütyenle külodu kirli sepetine atmayı unutmuştum ve ablam onları görüp napıyorsun sen dedi ve alıp kapıyı sertçe vurarak odadan çıktı. Ben korku içinde inşallah anneme söylemez diyordum ve ablam beni çağırdı. Gittim ablam:

A:Aşkım sen ergensin ergenlikte olur böyle şeyler sana kızmadım ama birdaha 31 i benim üstümden yapma dedi bende peki abla dedim ve odama gittim gece yine film izlerken ablam benim oturduğum koltuğa geldi ve sarıldı. Bende sarıldım ve filmi izlemeye başladık. Ablam beni memesine doğru bastırıyor bende memesini hissediyordum. Filmde seks sahnesinde sikim kalktı ablam görmesin diye saklarken ablam birileri kalkmış galiba diyip sikime dokunmaya başladı

Sonra bende ablamın amıyla oynamaya başladım. O ara ablam dudaklarıma yapıştı ve öpüşmeye başladık. Sonra ablam şortumu indirip sikimi yalamaya başladı o kadar güzel yalıyorduki dişlerini hissetmiyordum ve fena azmıştım. Sonra ablam sıra sende dedi ve ben ablamı sırt üstü yatırıp amını yalamaya başladım. Ablamda bende fena azmıştık ve ablam gir artık amıma azdım diyince doğru pozisyonunda sikmeye başladım. Boşalmama yakın geliyorum dedim ablam içime boşalma diyince çıkardım yüzüne boşaldım ikimizde çok yorulduk sırayla duşa girdik ve ablamın bacağı üstümde beraber uyuduk.

Sevgilimin Bilmediğim Yönü – 3

Derse gittikten sonra Ahsen’den mesaj geldi.

“Ben eve geçiyorum, sen de geçe kalmadan gel aşkım.”

Birkaç saat önce olanları düşündükçe sikim sertleşmeye başladı. Amfide arkada oturuyordum telefona bakmaya başladım. Hoca geldi, anlatmaya başladı. Derken Ahsen bir mesaj daha attı.

“Siyah mı, kırmızı mı?”

Gözümün önüne geldi hemen.

“Keşke ikisi de olsa.” dedim.

Bu sefer de fotoğraf attı. Aynadan çekilmiş ve karşımda iki tane kalçanın olduğu bir fotoğraftı. Bu gece olacakları düşünmeye başladım. Elimi sikime atıp okşamak istiyordum ama amfide olmaktan çekindim. Bacağımı sallıyor, ders bitsin diye hayal kurmaya devam ediyordum.

“Küçük orospunun seni bekliyor aşkım.” mesajını gördüm. Yine bir fotoğraf, Simay dizlerinin üstünde siyah takımla dilini çıkarmış, poz veriyor. Sevgilime göre daha büyük olan memeleri ve yüzündeki hatları gördükçe sınıftan çıkıp gitme isteğim artıyordu.

Ben resme bakarken herkesin ayaklandığını gördüm. Aldım çantamı, bindim otobüse. Ahsen’e haber verdim. Bir şey istiyor musunuz, diye de sordum. Sinsice gülen bir emoji attı. “Sen gel yeterli.”

O ana kadar anlamadıysam bile eve girdiğimde anlayacaktım. Hayatımız artık eskisi gibi olamayacaktı. Sadık sevgilim beni arkadaşıyla paylaşıp ikimizi mutlu etmeyi kafaya koymuştu.

Eve geldim, kapıyı çaldım. Ahsen üstünde gecelikle açtı kapıyı. “Hoş geldin aşkım.” diyip beni öpmeye başladı. Hoş buldum diyip ben de dudaklarına yumuldum.

İçeride hoş bir koku vardı. Ahsen’in kokusunu içime çekip öpmeye devam ediyordum. Bir an geri çekildi ve boynumu emmeye başladı. Elini kasıklarımda gezdiriyordu. Zevkle gözlerimi kapattım. Altımdakileri bir anda indirdi ve kazık gibi olmuş sikim ortaya çıktı. Sikimde bir ıslaklık hissettim. Gözümü açtığımda Simay yavaş yavaş sikimi yalıyor, taşaklarımı okşuyordu. Ahsen’e baktığımda Simay’ın saçlarını okşuyor ve bana bakıyordu. “Orospun seni dinlendirmek istiyor aşkım.” dedi.

Gerçekten erkekliğimi sonuna kadar yaşıyordum. “Ona sert davranmanı istiyor erkeğim.” diye devam ediyordu Ahsen. “Hadi onu kucağına al ve yatağımızda ‘yeter’ diyene kadar sik.” Ahsen’den böyle şeyler beklemiyor olmamın sebebiyle anlık bir şaşırdım. Sonrasında Simay’ı kucağıma aldım. Simay dudağıma gelirken Ahsen elindeki kumandaya bastı. Simay zevkle bağırdı ve çekildi. “Orospu, sadece siktir kendini. Öpmek yok. Sen sadece dölleri için kullanacağı bir aletsin.” Ahsen en iyi arkadaşına bunu derken ben durumu anlamaya çalıştım.

Simay’a yaptıkları bir noktada içime dokundu ama Simay’ı sikme şansını kaçırmak istemediğim için bir şey demedim. Yatağa fırlattım Simay’ı. Ahsen üstüne eğilip üstünden bir aleti çıkardı. Sanırım az önce bağırma sebebi buydu. Sonrasında onu kendine taktı. Simay’ın pembe amını yalamaya başladı. Ben olanları izliyor, sikimi okşuyordum.

Oedipus Savasi 2

Ertesi sabah saskinlikla uyansam da bozuntuya vermedim. Dun olan seyler gercekti ve ben bu gercege kesinlikle uyum saglayacaktim.

Mutfaktan gelen guzel kokuya cekildim ve kahvalti masasinda uykulu gozlerle kahvalti yapan ayi babami ve tezgahta islenen annemi gordum. Babam klasik olarak benimle hic ilgilenmeden yemegini tikinip telefondan kupon falan yapti. Annem de klasik pijamalarini giymisti ve bana hic pas vermiyordu.

Buna sasirmiyordum bu bizim yillardir devam eden kucuk oyunumuzdu. Annem bana ara ara sarilir operdi babamin yaninda ama asla abartmazdi. Babam da bizi birbirine soguk duz anne ogul sanardi ama cocuklugumdan beri o memelerin haritasini cikaracak kadar icine gomuldugumu hic bilmezdi.

Kahvalti masasinda ayi herifin suratina bakarken bunu dusunup guldum kendi kendime. Acaba dun gece karisinin coraplarina 2 kilo bosaldigimi bilse napardi?

Benim icin iyi olmazdi herhalde ama yine de bunu ona yapmak iyi hissettiriyordu. Duzgun bir herif olsa ona karsi cok sucluluk duyardim muhtemelen. Ama babam bok herifin tekiydi. Zorla kendinden kucuk bi kizla evlenmis ailesine pek bakmayan zar zor gecindiren gulmeyen etmeyen tum parasini arkadaslarina pavyona meze eden bi pezevenkti. O yuzden ona karsi hissettigim tek sey hirsti. Annemi onun elinden almak istiyordum. Zaten gonlu de ilgisi de bana aitti ama ben her seyiyle benim olmasini istiyordum.

Babam biraz daha tikinip kalkip gitti. Annem aramizdaki sozsuz anlasmaya uygun sekilde onu ugurladiktan sonra daha rahat bir seyler giyip kahvalti masasina oturdu. Birlikte kahvaltimizi bitirdikten sonra masayi topladik ve o salona gecti.

Olayin uzerine o pek konusmayinca ben de zorlamak istemedim. Bir seylerin dogal surecte ilerlemesi daha iyi gibiydi.

O cumartesiyi disarda arkadaslarla surterek gecirdim. Pazar sabahi da sedayla bulusup bakirkoy sahilde biraz dolastik. Sedanin annesinin bir sevgilisi vardi ve seda yakinda evleneceklerinden supheleniyordu.

Bu onu oldukca uzuyordu. Seda babasindan nefret ederdi ve annesi de ona oldukca ilgisizdi. Gencecik yasinda bu kadar rahat sevisebilmemiz evin altini ustune getirmemiz ve annesinin fark etmeyisi de bunun en buyuk gostergesiydi. Annesi evlenirse seda iyice ilgisiz ve tek basina kalacakti. Ama gorunen koy kilavuz istemezdi. Olacaklar belliydi.

Butun gun sahilde sarilarak, saclarini koklayarak ve pembe dudaklarina opucuklar kondurarak onu teselli ettim.

-Sen benim en degerlimsin askimm sana hicbir sey olmaz ben hep yanindayim. Dedim.

Bu cok hosuna gidiyordu.

-gercektennn en degerlin miyim yakisiklimm? Diye sordu sevgi arsizligiyla.

-yaani dedim gulerek.

Dudaklarini buzdu kizginlikla

-benden degerli kim var pislikkk.

-Eh annemin tahti biraz sarsilmaz askim kusura bakma. Dedim.

-ha öyle desene. dedi gülerek. Anneni nasil kiskanayim askim ona bir sey diyemem baska kizlara bakma da sen annenin gonlune girerim ben iyi gelin olucam diye.

-olucaksin zaten iyi gelin. Yalniz ben anneme cok duskunum biliyorsun. Ona hazir misin diye dalga gectim onunla.

-valla askim ben seninle herseye hazirim. Beni su bok evden al kendi evimiz olsun annenle falan da yasarim bendeki hic etkisiz belki seninki bana iyi gelir…

-yalniz annem biraz kiskanctir seda haberin olsun diye uzattim mevzuyu o anda. Yani sedayi cok seviyordum ama annem hayatimin zirvesinde olacakti hep. Eger bu iliski bir noktada patlayacaksa simdiden bunu gormek istiyordum.

Sanirim aklimdaki en duzgun plan sedayla evlenmek ve guzel normal bir hayat yasamak ama arada kacak gocek annemle olan guzel iliskimizin derinlerine inmekti. Ama sedanin guzelligine bakinca bir noktada ikisini ayni yatakta yanyana domaltmanin hic gercekci gelmeyen hayalini kurmadan edemiyordum.

-askim yanlis anlama senin gibi oglum olsa ben de kiskanirdim. Evde hep senin gibi bir sey olsun ister insan diye yurudu bana. Seda cesur kizdi bana baya tutkundu ve bunu hissettirmeyi hep biliyordu.

Ben de aptal degildim ve sedanin anahtarinin ne oldugunu biliyordum. Seda yalniz birakilmis bir kiz olarak sahiplenmekten baska hicbir sey istemiyordu. Onu sahiplendikce hayatimi onunla birlikte cizecegime ikna ettikce onu kendime bagliyordum. O da gitgide herseye razi bir kiz olup cikiyordu. Niyetim bunu kotu kullanmak onu koleye cevirmek degildi. Hatta aksine bir prenses gibi yasamasini istiyordum. Tek derdim kralicemle olan iliskimi patlatmamasi idi.

-öyle mi? dedim sasirmis gibi yaparak. O kadar iyiyim yanii.

-Askim sana bayiliyorumm. Beni kollarindan hic salma. Anneni de tavlariz herseyi de cozeriz dedi gulerek. Annemi tavlamak benim de en buyuk hedefim diye gecirdim icimden.

Butun o oynasmanin ve muhabbetin etkisiyle ereksiyon olmustum ve sarmas dolas oldugum seda da bunu iyice hisseder hala gelmisti.

Sikim oyle devasa bir sey degildi yaklasik 16cm falandi. Ama yamuk yumuk degil gayet duzgundu. Ben zaten isin estetiginden anlamiyordum. Firsat buldukca kondisyon calisan sportif bir velettim o zamanlar

bu da seksteki en onemli artimdi.

Seda kalabaliga pek caktirmadan elini sikime atti.

-Off bu ne boyle bunu indirmemiz lazim birazdan eve gideceksin yolda sana dert olurrr diye cilvesini yapti.

-sen hic azmadin yani sirf beni rahatlatmak istiyorsun… full merhamet diyip pic bi gulus attim.

Kulagima egildi. -hayir askimm kalkmamis olsa zaten kendim kaldiracaktimm benim de stres atmaya ihtiyacim varr diye inledi.

Onbes dakika sonra sahildeki portatif kadinlar tuvaletine kacak bir sekilde girmis. Kabinlerden birinde sikisiyorduk. Onu domaltmayi ozellikle cok seviyordum. Cok da dolgun olmayan kalcalari anneme kiyasla kucuktu ama resmen puruzsuzdu. Klozete dizlerini koymus, duvara dogru domalmisti. O an kondom yoktu o yuzden icine bosalamazdim. Mavi etegini kaldirmis, kilodunu birazcik asagi indirmis, daracik amina catir cutur cakiyordum resmen.

Ellerim eteginin bel seridindeydi. Bir ati dizginlerinden kavramis gibi simsiki tutmustum. Ben vurdukca ileri gidiyordu. Etegini kavradigim icin semsert cekiyor, uzaklasamadan geri aminin dibini boyluyordum ciglik atmamak icin iki eliyle agzini kapatmisti. Yine de inlemeleri tuvaleti yankilatiyordu. Onlar olmasa da şap şap sesleri ne yaptigimizi belli ederdi zaten. Ama sansimiza o pazar sabahi o tuvalette kimsecikler yoktu. İyice kudurmus bir sekilde hizlanmistim, bosalmaya yakindim ama seda bosalmadan bosalmak istemiyordum. Kasilmalarindan anladigim kadariyla o da cok uzak degildi.

Bir iki dakika sonra agzini tutttugu ellerini salip duvara yapisti.

-Askimmm kopegin olmak istiyorummmm sik beni bayiltana kadar sikkk keremmmmm diye diye bosalmaya basladi. Kasilmalari iyice arttigi icin benim zevk de doruklara ulasmisti. Yine de hizimi kesmeden vurmaya devam ettim. O da zevkin tepesinde yaklasik bir dakika daha suzuldu. Ama artik benim bosalma zamanim gelmisti. Belinden cekip, dizlerinin ustunde yere indirdim. Boyle davranmam cok hosuma giderdi. Iliskimizin icinde cok iletisim kuran eglenceli bir cift gibiydik ama seda benim emirlerimden pek cikmayan itaatkar bir kizdi. Herkes onunla cikmama biraz sans biraz yetenek gozuyle baksa da kiz benimle olan iliskisini hicbir seye degismezdi bunu biliyordum. Hicbir sey demeden karsisina dikildim o da ne yapmasi gerektigini cok iyi biliyordu zaten. Once sikimi bir kac defa kokune kadar bogazina aldi sonra da bosalmaya yakin en sevdigim seye basladi..

Dassaklarimi agzina alip emmeye bir yandan sikimi sivazlamaya ve kocaman gozleriyle gozlerimin icine bakmaya..

O keyfin dorugundayken, ellerimi saclarinda gezdirir oldum. O pozisyonda onun aslinda anneme ne kadar benzedigini fark ettim. Oedipus kompleksine uygun bir sekilde bilincsizce anneme yakin kizlari seciyordum demek ki. Bu onceden beni rahatsiz ederdi ama o an hosuma gitti. Annemin genc kiz hali gibiydi resmen. Annemin genclik halinin agzina terli tassaklarimi vermis yalatiyordum ve o da hayatinda daha iyi hicbir sey tatmamis gibi zevkle emiyordu sikimi. O an zevkim zirveye ulasti. Elektrik akimi her yerimi sardi. O da agzindaki hareketlilikten bunu anlamis olacak ki dassaklarimdan uzaklasip agzini acip sikimi yuzune nisanladi.

-Hadi askimmm hadi prensimm sevgilinin yuzunu dolle kaplaa diye kisik kisik inlerken sozlerinin de etkisiyle suratina attirmaya basladim. Doller resmen dalga gibi ipliklikler halinde suratina fiskiriyordu. Birazi agzina girse de cogu yanaklarini gozlerini ve saclarini kaplamisti. Gozlerini acamadigi icin kahkahalarla gulmeye basladi. Nefes nefese donumu toplayip onu ayaga kaldirdim. Kilodunu kaldirip, etegini indirdim. Sonra da yuzunu yikamaya goturdum.

Yuzunu yikarken gulmeye devam ediyordu.

-Askimm sende galiba prens fetisi de var presim diyince 3 kati bosaliyorsun resmen diye dalga gecti benimle.

-hosuna gidiyorsa 4 kati da bosaliriimm dedim suratini temizlerken

-korkma bu gidisle agzimdan eksiltmem

-agzindan baska seyleri de eksik etmiycem merak etme diyip, cikardim tuvaletten, kahkahalar esliginde el ele kactik sahilden.

Onu eve biraktigimda aksam cokmeye baslamisti. Evin yolunu tuttum. Sakin bir pazar aksamiydi. Anahtarla eve girdigimde babamin bir kac arkadasi eve gelmisti. Salonda demleniyo bir yandan da kagit oynuyorlardi.

Kapidan girer girmez babam

-siktir git odana diye kovaladi beni.

Senin killi dag ayisi arkadaslarinla oturcak halim yok dedim icimden ve memnuniyetle mutfaga kostum.

Babamin kiskanclik huyundan biliyordum ki anneme mezeleri hazirlatmis, servisi yaptiktan sonra da mutfaga oturtmustu. Cok korkuyordu bir arkadasi karisini gorecekte sikecek diye. Onda ki bu korkuyu annemi haketmedigini kendisin de bildigine yoruyordum ama zerre sikimde degildi. Arkadaslari degil bendim zaten tehlikeli olan. Ssdece o bunun farkinda degildi…

Annemi mutfak masasina dayanmis telefonunu karistirirken buldum. Babam elbette ki iyice kapali giyinmesini saglamisti. Su aksam vaktinde genis bir pantolon uzun bir bluz giydirmisti kadina. Kendi de pek dindar bi tip olmadigindan sacini kapattiramiyordu ama annem zaten o konulardan cok uzakti. Uzun guzel saclarini arkada toplamisti. Bu uyumsuz ve bakimsiz haliyle bile tanricamdi benim. Mutfak kapisini kapatip yanina kostum. Soyle bi kapiyi gozleyip babamlardan ses gelmedigini farkedince sulu sulu opmeye basladi beni. O beni yanaklarimdan ben onu yanaklarimdan optu sonra o durmayinca ben de durmadim opmeler devam etti.

Cocukluktan beri beni dudagimdan opmeye bayilirdi ama bu minik anlik bir opucuktu. Beline sarilip yapistigim dudagina normalde hemen oper birakirdim ama birkac saniye yapistim arsizca.

Birakinca urkerek kapiya bakip kizardi.

-Sapik cocukk napiyorsunn? Diye saka yollu azarladi beni. Ev kalabalik oldugu icin korkmustu muhtemelen.

-kralicem ozur dilerim dayanamadim napiyim… diye naz yaptim.

Bir kac saniye kizgin kalmaya calisti ama yapamadi… bu iki sene once arasira yaptigimiz rutin bir opusmeydi aslinda. Cinsel olamayacak kadar kisa ama masum olmaktan cok uzak…

Annem bu opusmeleri ozlemisti belliydi. Artik ondan uzak durmayisim hosuna gidiyordu. Sadece icerdeki ayidan korkuyordu.

Kucuk bi gulucuk atip, dudagima hizli bir opucuk kondurdu. -nasil gecti gunun? Otur sana yemek koyayayim diyip oturttu beni.

-senden uzak hayatin tadi yok tanricammm

-yavsama hemen kim bilir nereleri gezdin kizlarla

-hicbirinde senin guzellik yok annem

-hii tabi tabii

-niye inanmiyorsun annecim nasil kanitlayayim sanaa?

-kanitlama amann diye nazlandi iyice. Oyun oynuyordu benimle ama cok hosuna giden bir oyun. O dolgun kalcalarini sallaya sallaya bana bir seyler hazirlarken izledim onu. Yemek yerken biraz sundan bundan rutin sohbetimizi ettik.

Annemin ayaginda beyaz spor coraplar vardi. Gorunce biraz kudurttu beni. Butun bu kapali giyime ragmen duru bir guzelligi ve tas gibi vucudu vardi askimin. Ona saldirir gibi davranmak istemiyordum ama annemin benim arsiz hallerimi, onu arzulamami sevdigini biliyordum. Kendimi biraz geri cekeyim dogal akisina birakayim derken onu biraz ilgisiz birakmistim sanirim. Hafta sonunu sevgilimi sikerek gecirsem de annemi bu bogucu ortamda babamla bas basa birakmis kiskancligini arttirmis olmaliydim. Nazlanmasi normaldi. Cuma gecesi ikimizin bakislarindaki heyecani ve mutlulugu hatirlayinca ona biraz fazlasini vermem gerektigini anladim. Yemegi tikinirken, telefonuna dalmis gitmis anneme seslendim.

-tanricamm askimm

-Efendim oglusummm diye hevesle cevapladi. Ama sesimiz cikmasin diye ses tonuna yine dikkat ediyordu.

-bu gece de coraplarini alabilir miyim? Mumkunse ayagindaki beyazlari…

Ben boyle deyince gozleri alevlendi tekrar. Hicbir sey soylemeden coraplarini cikarip, kirmizi ojeli 38 numara cennet gibi ayaklarini cikardi ortaya. Bu sefer sakince verecek gibi degildi ama. Hafifce kaldirip yuzumun onunde salladi. Sonra oyuncu bir tavirla suratima atti. Yemege dusmesin diye coraplari havada kapip cebime attim. Annem bu cabam karsiliginda baya eglendi.

-oglusum. Beni yanlis anlama… asla yargilamayacagim seni. Ama ayaklardan coraplardan neden hoslaniyorsun bebegim, neresinden yani? Merakimdan soruyorum sadece yemin ederim.

Birkac saniye duzgun bir cevap dusunup durdum.

-Anne inan bilmiyorum sadece senin ayaklarinin dahi kokusuna bayiliyorum. Gercekten ortacagda falan yasasak tanrica diye tapardim sana. Ayaklarinin altinda surunsem bir gun sikayet etmem… diye yavsamami surdurdum.

Sozlerim anneme suh bir kahkaha attirdi ama icten ice cok hosuna gittigini biliyordum. Bu kadin cok guzeldi ve kimbilir kac yildir ne kadar guzel oldugunu baskasindan duymuyordu.

-hem ne bileyim oyle bir mutluluk salgiliyorum ki onlarla ilgilenirken harbiden cennet annelerin ayaklari altinda sozunu senin icin yazmislar sanirim…

-belli bellii.. diye imali tonda yanitladi beni. Yuzunden gulucuk eksik olmuyordu. -siyahlarin icini doldurmussun mutlulukla baya masallahh.

Butun arsizligima ragmen oyle diyince bir utandim… -gordun mu onlari?

-e tabi oglusum kim temizleyecek onlari baban mi? Elde yikayip, attim makineye.

Annem dollerimle dolu corabi elinde yikamisti demek ki, sedanin dollu coraplarimla gezmesi gibi bu fikir de iyice yukseltti beni.

-anne harbiden babam falan hic ayaklarinla ilgilenmiyor mu?

  • ay niye actin o herifin konusunu simdi diye bozuldu biraz.
  • kiskaniyorum cunku dedim durustce. -elindekinin degerini o kadar bilmiyor ki… sen benim karim olsaydin sabahtan aksama kadar sana tapmakla gecirirdim. Bir dedigini iki etmezdim…
  • simdi de bir dedigimi iki etmiyorsun annemm diyip guldu yine.
  • ama karim degilsin o kismi uzuyor diye uzattim mevzuyu

Gulup gecti bu dedigime ama bir sure imali imali bakistik.

Babamlarin oradan toparlanma sesleri gelemye basladi. Babam misafirlerini gecirip tekrar anneme saracakti… ikimizde bildigimizden kendimize ceki duzen verdik.

Annem masayi toplamaya basladi. Ben de coraplara bir guzel bosalmak icin odama yoneldim. Ama sonra seytan durttu. Bu yeterli degildi. Annemi daha da kudurtmak istiyordum. Sinirlarimi zorlamak istiyordum.

-anne?

-efendim prensim?

-gitmeden bir sey daha alabilir miyim?

-ne gibi?

-sütyen mesela,

-çoraplar yetmiyor mu sapik cocuk? Diye dalga gecmeye kalkti benimle ama hala isin oynama kismindaydi. Ciddi oldugumu gostermek istiyordum.

-memelerinin kokusuna asigim ve onlari koklarsam bu gece rahat rahat bosalir mis gibi uyurum… olmaz mi? Diye olabilecek en ciddi halimle konustum.

Annem butun yirtikligimiza ragmen bu kadar acik sozler duymayi beklemiyordu sanirim benden.

Bir kac saniye duraklayip icerdeki sesleri kontrol etti. Sonra tak diye elini buluzun icine sokup koca memelerini sallayarak sudyenini cozup elime verdi. Memelrini gormek icin iyice kessem de malesef goremedim.

-hemen odana kos ben de yenisini giycem yoksa baban boyle mi dolastin tum gun diye agzima sicar diyip kovaladi beni.

Iki gunde geldigimiz hale sasirmakla birlikte odama kostum mutlulukla. Isiklari kapadim corabini sikime takip sudyenin ic kismina suratimi yapistirip 31e basladim. Icerden annemin tabaklari toplama ve babamin huysuz homurtulari gelirken guzel annemin sut ve ter karisimli memelerinin kokusuyla sarhos olmus bir sekilde coraplarini dolle doldurup uykuya daldim.

Sabah uyaninca okula gitmeden coraplari ve sutyeni kirliye atip, kactim.

Tum gun okulda sedayla oynastim ve ders falan takildim ama aklim tamamiyle annemdeydi. Acaba bosaldigim beyaz coraplari da eliyle yikamis miydi? Tum utancim kayboluyor ona karsi gittikce deli bir arzuyla dolup tasiyordum. Her dedigimi yapmasi, sozumu dinlemesi ve zevk almasi o kadar hosuma gidiyordu ki…

Aksam eve geldigimde annem salonda oturmus dizisini izliyordu. Uzerimi bile drgismeden yanina atlayip, sirnasmaya basladim. Once minik minik optum sonra kucsgina dogru uzandim sarmas dolas yatiyorduk annem diziyi birakmis, benim saclarimla oynuyordu. Usul usul okul hakkinda sohbet ediyorduk. Memelerine yastik gibi uzanmistim ki dunyada o iki guzel memeden daha rahat bir yastik olamazdi.

-Afferim bu arada dun sana soylemeyi unuttum ama sutyeni hic kirletmemissin.. baban coraplara dikkat etmez ama sutyeni gorse belki bi el atardi.

-anlasilir miydi ya o kadar ?

-oglum normal bir sey birakmiyorsun ki coraplarin resmen icini dolduruyorsun her seferinde anlasilmayacak gibi mi? Iki damla bir sey birakmkyorsun ki..

-babam da o sekilde bosalmiyor mu? Normali bu diye biliyorum diye agzini aradim

Babamin adi gecince tadi kacmisti biraz. -yok yakisiklim nerde o iki uc parca bir sey atiyor seni bile nasil yapti sasiyorum dedi. Genelde bunu konusmazdi ama mutsuz oldugunu zaten biliyordum bu konuda da bana acilabilmesi iyiye isaretti.

-o onun sorunu ben senin adin gecince bile kotu oluyorum hayalin bana neler yaptiriyor bak diye dalga gectim onunla. Ama gururu oksaniyordu biliyordum.

Sirnasik bir sekilde yatmayi surdurduk bir sure daha sonra bir anda salonun kapisi acilinca irkildik. Babam bizi gorunca baya sasirdi. Biz de onun sesini hic duymadigimiz icin sok olmustuk. Allahtan uygunsuz bir pozisyonda degildik sadece sariliyorduk ama bu babami ibnelik yapmaktan ali koymadi. Beni odama kiskisladi bir bahane bulup, sonra da annemi azarlamaya basladi. Ne dedigini pek duymuyordum. Ama az cok tahmin ediyordum. Her zamanki haliydi. O gece kendimi riske atmamak icin daha da disari cikmadim. Annem de zaten ona hic itiraz etmedi. Bir manasi olmadigini biliyordu.

Gece saat 1 e 2ye kadar oyun oynadim psde yatmaya hazirlaniyordum ki annemin kapida bekledigini gordum.

-noldu askim? Diye sordum sessizce morali baya bozuktu.

-uyanik misin rahatsiz etmiyim.

-senin beni rahatsiz etme sansin var mi kralicem diyip ellerinden tutup, yatagima cektim yataga karsilikli oturduk kapiyi kapadiktan sonra.

-agzina mi sicti?

-serefsiz herif ya tat tuz birakmadi resmen diye yakindi annem

Uzerinde oldukca cekici bir gecelikl vardi. Corap vs hak getire bembryaz bacaklari ve ayaklari ciplakti. Gecelikten memeleri firlayacak gibi duruyordu. Oyle gorunce sasirmistim ama soramiyordum…

Annem saskinligimi fark edince:

-kiskancligi gecsin gonlu olsun diye giydim askim. Biraz surtundu bosaldi yatti ama oncesinde 4 saat kafami…

-sst tamam gecti annecim o ayi senin degerini bilmiyor, seni haketmediginin farkinda ondan kiskaniyor…

  • ay kerem yaa deliricem ben bu adamla oz oglusun ya bebekleginden beri kiskaniyor seni bile niye azarladi beni biliyor musun? cok buyumussun kucagima degince memelerime degiyormussun kiskaniyormus bu adam sen 3 4 yasindayken bile yaninda kucagima aldirttmazdi odana girerken dekoltemi kapattirirdi bana utanmasa emzirtmeyecekti annesi babasi ikna etti yemin ederim diye yakindi. Gozleri dolmustu. Yillarin baskisi ezilmisligi cok uzuyordu onu ve simdi disari tasiyordu.

Anneme yaklasim sarildim. Hem de simsiki sarildim memelri aramizda ezilse de aldirmadan kafasini kafama yaslayip biraz goz yasi doktu.

-anne… babam ayaklarinla falan ilgilenmiyor da göğüslerinle ilgileniyor mu? diye sordum.

Biraz teredutte kalmisti ama ofkesi agir basiyordu – yok annecim nerde ya en fazla eline alir biraz oynar… onun tek bildigi uste cik 2 dakka git gel yap bosal gec.

-o zaman hakli kiskanmakta. dedim

Bu dedigim annemi cok sasirtmisti.

-o ne demek?

-eh ilgilenmiyorsa bu memeleri bebekken ondan cok ben emdim demek… ondan cok bana aitler yani. O da bunu biliyor dokunmami istemiyor diye arsizca sirittim.

Annem buna baya bi guldu ama gulusu solarken yuzune ciddi ve cesur bir mimik oturdu.

Yuzume hafif hafif opucukler kondurdu. Sonra dun benim yaptigim gibi dudaklarimi bir kac saniye uzunca optu. Sonra beni dekoltesine, geceliginin patlayan yerine bastirdi. Koku sarhos edici seviyede guzeldi. Kafayi siyiricaktim.

-dogru diyorsun prensim. Sana ait oldugunu biliyor ondan kiskaniyor. O bunu yapamaz mesela diyip, beni soka sokacak bir sekilde geceligin askisini kaydirip sol memesini ortaya cikardi. Kocaman ve pembe meme ucunu beni hipnotize etmisti ki kafami usulca cekerek memesini agzima verdi.

Sok icindeydim ama belki de hayatimin en guzel anlarindan biriydi. Kendi odamda babam olacak ayi yan odada horuldarken annemin memesini emiyorrdum. Bedenimi oto kontrole birakip birkac saniye duzgunce emsem de sonra anin tadini cikarmaya karar verip annemin kucagina yan yattim.

Simdi annemin yuzunu duzgunce goruyordum. Yuzu kizarmisti. Cok zevk aliyordu. Iri gozleri kisilmis kirmizi dudaklarina kan dolmustu. Saclarimi oksarken surekli dudaklarini isiriyordu.

  • canim annem en buyuk hayalimi gerceklestiriyorsun suan bu gece delirmezsem iyi dedim durustce.

-canim oglum benim askimmmm sen yeterki iste seni mutlu edecekse her seyi yapabilirsin annene

Elimi arsizca sag memesine atip oynamaya basladim. Sonra da askisini indirip, meme ucunu sikistirdim. Resmen yoguruyordum annemin memesini digerini de resmen nefessizce somuruyordum ama ben icime cektikce annemin gozleri zevkten kayiyordu.

-bunu da yapabilir miyim? Diyip bosta kalan, saclariyla oynadigi elini alip sortumun ustunden sikime goturdum.

Kafasini sallayip sortun uzerinden sikimi oksamaya basladi.

-annem benim askimmm

-yakisikli oglum aslan parcamm annen kurban olsun sana hayatimin askii

-anne hayalimi yasatiyorsun bana istedigin her seyi yapabilirsin seninim

-hmm sunu yapsam olur mu diyip elini sorttan iceri daldirdi. Sikip disari firlamisti simdi. Normalden daha buyuk duruyordu ama oyle bir zevk aliyordum ki 3 katina ciksa sasirmazdim.

-off harika… diye ic gecirdi annem. Seslerimiz cogunlukla fisiltiydi tabi. Boyle yakalansak ikimiz de olmustuk ama o an sikimizde degildi resmen zevkten deliriyorduk.

Eliyle yavas yavas 31 e basladi annem, arada eli tassaklarima kayiyor hafifce oksuyordu. Bir yandan da sevgi sozleri tasmaya devam ediyordu guzel dudaklarindan.

-prensim, annesinin aslani, yakisiklim

-anne bu nolur tek gecelik bisi olmasinn

Gulumseyerek: -noldu sapik cocuk cok mu hosuna gitti annenin memelerini emmek?

-su gunden sonra her sabah kahvalti yasak olsa, sadece memelerini emecek olsam kabul ederimm

-ahh kudurtma beni, zaten bana biraksalar hic birakmazdim seni emzirmeyi, bebekken bile seni emzirmekten zevk alir sonra sucluluktan geberirdimm

-anne birakma artik beni emzirmeyiii

-bundan sonra sen reddetsen ben vericem zaten agzina kacamazsin

-kacmam zatennn keske sut olsa onu bile icerimmm

-ohh oglusummm erkegimmm ic istedigin kadar annenin sutleri memeleri sadece seninn

Sikim annemin pamuk ellerinde kaydikca patlamaya bir adim daha yaklasiyordum. Benim icin efsanevi bir geceydi. Annemin memelri agzimda annemin ellerine bosalmak harika olurdu ama annem kadar ben de kizgindim. O anda hem onu hem beni eglendirecek bir fikir geldi aklima. Memeleri iyice somurerek annemi cildirttim. Kadin resmen inliyordu.

-iz birakma annemmm lutfen

-Dur daha kotusunu yapicam anne birak sikimi diyip biraktirdim. Yatagin kenarinda ayaklandim hemen, tasakklarim resmen dopdolu bicimde bekliyordu. Annem saskinlikla yuzume bakiyordu. Ellerini birlestir diyip, kollarini birlesttirdim ve memelerini one cikarttim. Goruntu muazzamdi.

Annemin saskin bakislari esliginde sikimi birkac kez sivazladim ve resmen isercesine memelerine bosalmaya basladim. Sikimden fiskiran ip seklinde doller her memesine csrptiginda annem irkiliyor agzi aciliyordu. O guzel yuzune de bosalmak istiyordum ama simdi zamani degildi. Gunu geldiginde o da olacakti. Bosalmam bittiginde bacaklarim titriyordu kendimi arkamdaki bilgisayar sandslyesine biraktim nefes nefese.

Annemin memeleri resmen bembeyaz dollerimle kaplanmisti. Annem saskin bakislarla bir bana bir memelerine bakiyor, akmasin diye memelerini salamiyordu. O bakislarda saskinligin yaninda hayranlik da vardi.

Hemen pcnin yanindaki islak mendil kutusuna uzanip anmemin boynunu ve memelerinin ust kismini temizledim ama ucunda kalanlari biraktim.

-Biraz daha mendil ver annecim kaldi ucunda

-hayir

-ne demek hayir?

Ellerimi gecrligine atip askilarini cektim. Simdi dekoltesi tertemiz gozukuyordu ama dollerim annemin meme uclari ve gecelik arasina kismisti.

-onlari silmeyeceksin. Onlar benim izim. Simdi ne yapacaksin biliyor musun?

-ne yapicam oglum?

-bu sekilde o gavatin yanina gidip, uyuyacaksin. Memelerinde benim yani gercek sahibinin dölleri olacak ama o bilmeyecek aptal gibi uyuyacak, sen bileceksin o memelerin asil sahibinin sana neler yaptigini ve istese bile ona emdirmeyeceksin sadece ben emebilirim cunku ben sana aitim di mi? O memeler benim icinnn

Annem gozlerinde saskinlik ve korkunc bir azginlik dolu bakisla bana bakti. O da bu kadarini beklemiyordu belli ki ama suan sirilsiklam oldugunu biliyordum. Butun moral bozuklugunu ve uzuntusunu almistim onun icin intikam almis sonunda tipki beni yetistirdigi gibi, istedigi erkek gibi davranmaya baslamistim. Cok mutlu edecektim onu

-sen nasil istersen oglusumm

Ayaga kalkip toparlandi. Ayaktayken yiyisircesini opustuk birkac saniye, artik masumiyetin m si kalmamisti bu opucuklerde, karimi oper gibi emiyordum kirmizi dudaklarini.

  • sabah dus alirsin anne kotu kokmana gerek yok ama bu gece bu sekilde uyuyacsksin o gavatin yaninda soz mu?

-soz annecim. Hem ben senin kokundan rahatsiz olur muyum hicc… zevkle uyurum bu gece diyip, dudagima bir opucuk daha kondurdu.

-seni seviyorum anne

-ben seni sevmiyorum oglusum ben resmen sana asigimm

Annem odayi terk edip, yatsk odasina gecerken duru guzelligini izleyip tekrar kudurdum.

Tum hayallerim yavas yavas gercek oluyordu. Butun duvarlari yikacak, sinirlarimi zorlayacaktim. Bu bizim ufak baslangicimizdi sadece

Bir sekilde seda ve annemi benim yapacak omrumu bu iki kadina adayacaktim. Yeminler ederek, ve delice bosalmanin zevkiyle anlayamadan uykuya dalip gitmisim…

Bir İltifat.

Bizim okulda Eylül diye bir kız vardı. Görseniz belki cidden bununla mı ilişki yasadin başka kız mı yoktu diyebilirsiniz. Ama eylülün götü harikaydı. Kimse begenmese de çok buyuk olduğu tartışılmaz bir gerçekti. Bu kızla aslında sohbetimiz yoktu sadece birkaç kez ayaküstü muhabbetimiz olmuştu. Aslında başından beri eylülden etkilensem de sevgilisi olduğu için bir şey diyemiyordum. Bir gün instagram hikayesinde saçını boyattigini gördüm. Maviye boyatmıştı bir tutamını. Gayette güzel olmuştu. Tabi sevgilisi olduğu için yanıt veremiyordum. Belki okulda fırsatım olur ve iltifat ederim diye düşünüyordum. Sonuçta arkadaşça bir iltifat ne olabilir ki.

Sonunda okul günü gelmişti. Sabah söverek geldiğim okula girince direkt eylülle karşılaşmıştım. Ben içeri girerken o da kalorifere o güzel götünü dayamış etrafa bakıyordu. Merdivenlerden çıkıp kata geldim ve göz göze gelmek için an kolluyordum. Kafamı ona çevirdiğimde eylül zaten bana bakıyordu. O tatlı kafasını biraz eğdi ve güzel sesiyle bana günaydın dedi. İçimin yağları erimisti. Günüm sen günaydın diyince aydı diyemeyeceğim için günaydın diyip yoluma devam ettim. Sınıfa çantamı bırakıp tam yanına gidecekken sevgilisi önünden geçiyordu. Bir gariplik vardı. Göz göze bile gelmediler günaydın bile demediler birbirlerine. Sevgililer birbirine günaydın demez mi ya. Hemen hızlı ama aceleci görünmeyecek adımlarla üşümüş gibi yaparak yanına gittim.
“Hava buz gibii.”
“Evett bende çok üşüdüm gotum dondu resmen.”
Kahkaha attık ama içimden keske o göte bir şeyler yapsam diye geciriyordum.
“Bu arada saçların senin gibi şahane olmuşş.”
“Yaa çok teşekkür ederim. Senin kadar mükemmel değil ama.”
Bu iltifat beni resmen kendimden geçirmişti.
“Sevgilinle günaydın bile demediniz noldu bir problem mi var?”
“Artık çıkmıyoruz. Böylesi daha iyi.”
Ve benim için zafer cümlesi gelmişti. Artık sevgilisi yoktu ve adım atmam için hiçbir engel yoktu önümde.

“Neden bitirdiniz çok yakışıyordunuz?”
“Hiç sorma pisliğin teki çıktı.”
“Üzülme ya kafanı dağıtmak için ne yapabilirim?”
“Cok tatlısın ya biz seninle neden konuşmamışız bu zamana kadar.”
“Artık konuşuyoruz birde buradan bakk.”
“Istersen çıkışta bir şeyler yeriz.”
Ben seni yemek istiyorum diyemedim.
“Olurr nereye istersen patron sensin.”
“Patron bensem bu akşam benimlesin.”

O anda zil çaldı veda edip sınıflarımıza ayrıldık. Tüm ders eylülü düşünmüştüm. Acaba akşam ne yapacağız diye düşünmekten aklım çok karışıktı. Bir yanım onu sikmekten sakso cektirmekten bahsederken diğer yanım güzel bir yemek düşünüyordu. Bense iyi bir yemek istiyordum. Teneffüslerde nereye gideceğimizi planladık ve çıkışta evlerimize gittik. Saat 7de buluscaktik ne giyeyim diye düşünürken. Düzgün bir tişört pantolon ve ceket aldim yanıma.

Saat 7de ayarladigimiz yerde buluşmuştuk. Eylül benim gibi guzel bir pantolon bir tisort ve ceket ile gelmişti.

“Pişti olmuşuz.”
“Senin kadar güzel olamadım ben ama.”
Eylülün yanakları kızardı. Hemen sandalyesini çekip oturmasına yardımcı oldum.

Menüye bakarken eylül:”sipariş verelim mi?” Dedi. Bende “olur.” Diye karşılık verdim.
Garsonu çağırdık ve sırayı eylüle bıraktım. Benim siparişimin aynısını verdi hamburgerin içindeki malzeme ve soslara kadar. Icimden dedim ki “Sen benim karım olmalısın.” Yemekler geldi ve güzelce yedik. Yemek boyunca iltifatlar durmadı sürekli iltifat ettim ve eylülde beni övdü. Böylece flört gibi olduk aslında. Ben böyle düşünürken eylül tamda konunun üstüne bastı.

“Biz şimdi neyiz?”
Aslında böyle bir soru beklemiyordum. Ama düzgün cevap vermem lazımdı.
“Sen benim patronumsun.” Diye espri yaptım ama sonradan “Sanırım biz flört olduk.” Dedim ve tatlı bir gülümseme oluştu eylülün yüzünde.
“Hoşuma gitti seninle flört olmak. Daha doğrusu sen hoşuma gittin.” Dedi. Napacagimi bilemedim ve yaklaşarak
“Sende benim hoşuma gidiyorsun.”
Dedim. Eylülün yüzünde ki gülümseme hiç düşmedi yemek boyunca. Yemeğimiz bitince hesabı ödeyip kalktık. Eylül yüzünü asarak
“Veda vakti Sanırım.”
“Yarın tekrar buluşuruz hemde daha güzel bir yere gideriz. İkinci date olur yanii.” dedim. Eylülün yüzünde birden gülümseme oluştu.
“Date ha. Olurr. O zaman yarın sen smokin ben elbise giyeyim ha nasıl olur?”
“Yarın için sabırsızlanıyorum.”

Giderken sarıldık. Sarıldığımız anda Eylülün o güzel kokusunu içime çektim ancak başka bir şey hissettim. Eylülün göğüsleri bana yapışmıştı resmen. Uzaklaşırken elimi poposuna hafif dokundurup uzaklaştım. Yanaktan öpüştükten sonra eylül otobüse bindi bende metroya. Metroda öyle güzel anılar vardı ki aklımda Eylülün o güzel yüzü kokusu ve dudakları. Bir tarafım bunu düşünürken diğer yanım memelerini düşünerek sikimi kaldiriyordu. Eve gidince İnternetimi açtım ve gördüğüm ilk mesaj Eylülün Eve gittin mi mesajiydı. Cevap verdikten sonra geç olduğunu fark edip iyi geceler diledik ve yatağa girdim. Yarın ne giyeceğini düşünüp heyecanli heyecanli uykuya dalmaya çalıştım.

Irz Düşmanı Eren 4. Bölüm

Deniz’in kulağıma söylediği ve kapının çalması ile üst üste şoklar yaşamıştım. Daha Deniz’le baş başa bişey yaşamadık ilk kez evde tek kalıyoruz ve bizim özel günümüze Eren’i de çağırıp muhtemelen üçlü fantezi yaşamak istiyordu. Benim duygularım ve gururum dahası namusum oyuncak değildi bunu Deniz’in bile mahvetmesine izin vermezdim.

Ayağa kalktım ve kapıya doğru ilerledim. Kapıdaki Eren’di muhtemelen, eğer karşımda durmayı cesaret etmişse Eren’i dövecektim. Asla eve girmesine dahi izin vermicektim. Kafam da az çok aceleyle yapacaklarımı söyleyeceklerimi hazırlayıp kapıyı açtım yanımda da Deniz benleydi. O sinirle ikimizin de çıplak olduğumuzu unuttum ve kapıyı açtım karşım da Eren’i beklerken Kasklı kurye vardı. Elinde bi tane de paket. Kurye Deniz’i sütyen ve külotla görünce gözlerini Deniz’den alamadı öylece baştan aşağı süzdü durumu fark edip Deniz’i arkama doğru çektim “Paketiniz vardı” diyip paketi uzattı ve imzamı istedi. Kapıyı kapattım Deniz: “paket Merve’nin olmalı” diyip paketi elimden kapıp Merve’nin odasına gitti. Bende Deniz’in arkasından gitmek isterken geri dönmek istedim çünkü benim aklım kuryedeydi gitmiş mi diye kapı gözünden dışarı baktım içimi kaplayan his doğruydu kurye gitmemişti oradaydı hala dahası duvara yaslanıp pantolonu üzerinden 31 çekiyordu gördüklerine. Bu Deniz’e benim bildiğim 2. çekilen 31’idi önce kafe sahibi şimdi de kuryeci. Gavatlığı iliklerime kadar hissediyordum artık.

Kafam karmakarışıktı bir yandan Deniz’in kulağıma söylediği diğer yandan kuryeci başka bir yandan gelen paket hangisiyle kafamı yoracağımı bilmiyordum. Gelen paketin de Merve’ye geldiğine de inanmıyordum odaya doğru ilerlediğim de Deniz kapıyı açıp dışarı çıktı ve üzerine dantelli pembe sütyen ve külot vardı. Bunlar ne dediğim de “değişiklik olsun diye üstümü değiştim” dedi. Az önce gelen pakette bunlar mı vardı diye sordum “Hayır, ne alaka be o paket Merve’ye geldi açmadım Merve gelince kendisi açar.” dedi.
Tabiki de inanmamıştım sofrayı toparlamak için içeri gittiğin de odaya gittim. Paket hiç bir yerde yoktu dolapları bile karıştırdım sonra kapı arkasında olan çöp kutusu gözüme çarptı ve bide oraya bakayım dedim çöp kutusunu açtım ve paket oradaydı çıkarıp elime aldım içini karıştırdım boş ambalajlar vardı sadece ve bir tane de kağıt parçası evet bu not kağıdıydı. Kağıdı kendime çevirdim ve okudum “Kokunu bu külottan eksik etme bu renkteki her yerine değdirmeyi de unutma.. Eren. ;)”
Kafamdan kaynar sular dökülmüştü külot ve sütyeni Eren yollamış bu adrese ve Deniz’de hemen giymişti bu iş git gide çok boktan hal almaya başlamıştı ve ben artık dayanamıyordum olanlara Deniz benle ilgiyi Eren’le ise seksi, yarrağı, sikilmeyi arıyordu. İyi de daha önce hiç sevişmemiştik bana fırsat verse ona Eren’e gerek olmadığını kanıtlayabilirdim ya da kanıtlayamaz mıydım? daha önce hiç bi kızı sikmedim ki nereye kadar gidebileceğimi tatmin edebileceğimden şüpheliydim. Evet ben Deniz’i üç sene de hiç doyuramamıştım ve kız çok actı.

Notu paketin içine bırakıp çöpe attım ve odadan çıktım. Deniz tuvaletten çıktığımı sanacak ki “Aşkım ben burayı hallettim üstümü değişip dışarı çıkacağım daha sonra devam ederiz kaldığımız yerden merak etme o yarrağı indirecem.” dedi.
İçimden “Aynen sen bu yarrağı indirmeden çok yarraklar indirirsin daha.” dedim sonra nefes çekip “Tamam bebeğim.” diyip yanına gittim.
Deniz odada hazırlandı ve çıktı o sırada ben de üstümü giyindim. Deniz üzerine siyah bi elbise giymişti dekoltesiz ama dizin hemen altında bi uzunluğa sahipti vücudu sarmalıyodu o yüzden seksi görünüyordu (Deniz’in üzerine bu elbisenin fotoğrafı var bende.) . Benim giyinik olduğumu görünce.

D: Sen nereye?
B: Bende geliyorum
D:Nereye Mehmet?
B: Seninle geliyorum Allah Allah gelemez miyim?
D: Gelemezsin tabi ki Cebeciye gidiyorum.

Bilmeyenler için Cebeci Ankara’da bir kampüs

B: Olsun gelirim ordan ayrılırım senden
D: Tamam mMehmet gel o zaman

Deniz’e karşı çok ağır güvensizlik içerisindeydim dışarı çıktığı an kapıcıyla bile sevişebilirdi o yüzden onun yanından ayrılmamam gerekiyordu. Yola çıktık ve 45 dakika metro ve biraz yürüyüşten sonra kampüse vardık. Normalde içeri öğrenciler dışında kimseyi almıyorlar ama ben yine de şansımı denemek istedim güvenlik kartlarımızı sorduğun da Deniz kartını gösterdi ben ise “onun sevgilisiyim” dedim. Güvenlik ise “olmaz öğrenciler dışında kimse giremez” dedi ben ise “ama girmek zorundayım” gibi aciz bi cümle kurdum güvenlik gülerek dönüp Deniz’i yukarıdan aşağıya göz ucuyla süzdü ve “Sevgilini içeride sikecek değiller ya korkma bırak burda git” dedi “Tamam ben gidiyorum Deniz o zaman” diyip geri döndüm ve güvenliğe hiç bir cevap verememiştim. Deniz’in yüzü düştü o yanında sert erkek isterken ben bir kez daha kendimin yetersiz ve aciz olduğunu ona hissettirmiştim.

Arkamı dönüp daha gitmeden Deniz gelen aramayla telefonu açıp “girişteyim geliyorum tamam tamam geldim.” dedi telefondakine açıkcası bu arama o an gelmese hiç bişeyden şüphelenmeden gidicektim ama içime bi şüphe düştü ve Deniz’i takip etmem gerektiğini hissettim.
Deniz kampüsün hemen soluna doğru yürüdü bende bariyerlerin devamıyla yürüdüm gizli gizli. Deniz kampüsün en sonunda bulunan tuvalete ilerliyordu zira orada tuvalet dışında bişey yoktu ve hemen arkadında kampüsün son duvarıydı. Tuvalete varmıştık ve Deniz tuvaletin kapısında duruyordu size biraz tuvaleti tarif edeyim tuvaletin iki kapısı var bi kapısı kampüsün iç tarafına bakıyo ki erkekler tuvaleti kampüsün bariyerlere doğru bakan kapısı ki benim gördüğüm taraf kızlar tuvalet ama bir sorun vardı sorun şu ki Deniz erkekler tuvaleti kapısının önünde durdu ve biriyle konuşmaya başladı duvarın arkasında kim olduğunu görmüyordum ama sarılıp selamlaşıp orda beklemeye başladılar neyi beklediklerini anlamamıştım taki o ana denk tuvaletten iki çocuk çıkıp gitti ve ardından duvarın arkasındaki kişi hemen Deniz’in kolundan çekip içeri girdi evet yanlış görmüyordum Deniz erkekler tuvaletine girdi. Ne olduğunu öğrenmem gerekiyordu ve bende hemen bariyerlere tırmanıp kampüsün içine girdim duvarın ucuna gelip gizlice içeri baktım ve kimse yoktu muhtemelen tuvaletlerin birine girmişlerdi kapısı kapalı olan tuvaletin hemen yanına sessizce sızdım kapıyı kapadım. Kapı altından baktım yan tuvalete evet Deniz’le bi kişi vardı.

(Tanımadığım kişi) K: Getirdin mi?
D: Getirdim
K:Göster o zaman
D: Gösteriyim hemen hahahah ama bi sorunumuz var
K: Nedir sorun ne
D: Çantamda değil
K:Nerde peki?… Aahahah altında mı? senin azgınlığın beni bitiriyor be Deniz
D: Sen çıkarmak ister misin?
K: İstemez miyim

Neden bahsediyorlardı anlamıyordum altta olan şey neydi? dur bi saniye Deniz’in külotundan mı bahsediyolardı? evet başka ne olabilirdi ki? Ama bu çocuk kimdi? Eren miydi yine?
Eğilip aşağıdan bakıp yüzünü görmeye çalıştım evet bu Eren’di benden gizli Deniz gelip onunla buluşmuştu ve ona külodunu veriyordu daha doğrusu Eren’in Deniz’e amına sürtmesi için aldığı külodu Deniz görevi tamamlayıp Eren’e geri veriyordu. Aşağı köşeden izlemeye devam ettim Eren külodu Deniz’den soyup koklamaya başladı.

E: Mis gibi kokuyor dediğim gibi pembe külodu pembe yerlerine sürdün mü iyice?
D: Sürdümmm
E: Nerelerine
D: Amıma ve Mememin her pembe alanına sürdüm
E: Ama ben sana her pembe yerine sür demiştim
D: E başka neresi varğğaakıi? (Deniz’in ağzına külodu sokar.)
E: Ağzına Deniz ağzına sürmemişsin

Eren külodu Deniz’in ağzına sokup Deniz’i kapıya doğru saçından tutarak ayakta domaltıp siyah elbisesini havaya kaldırıp bembeyaz götünü gün yüzüne çıkardı ve ardından okşamaya başladı okşarken tokatlamayı da ihmal etmedi Deniz’in o şekil domalmasından bana ziyafet çıkmıştı zira Deniz’in amı aşağıdan kabak gibi görünüyordu pembe ve pürüssüzdü.

E: Korkma amın konusunda ne kadar hassasın biliyorum ama benim azgınlığımı vücuduna dökeceğim bi yer almalı

Eren bunu dedikten sonra Deniz’in götünün loplarını ayırıp göt deliğinin etrafında parmağını gezdirdi. Deniz’in gör deliği çok dardı ve o da pembeydi. Deniz pembeler içinde bi kızdı ve benim sikim taş gibi olmuştu aklımdan hemen yan tuvalete geçip Eren’e aldırmadan Deniz’i sikmek geçiriyordu çünkü bu kadar pembe beni bitiriyordu.
Eren Deniz’in göt deliğinin ne kadar dar olduğunu farketti ve parmağını hemen sokmadı önce gezdirdi iyice okşadı. Deniz’in heyecanını götüne parmağını sokarken çekeceği acıyı görebiliyordum zira göt deliği açılıp kapanıyordu.

E: Hazır mısın minik orospum
D: Hazırım (ağzındaki külot sesini bastırıyordu)
E: 1 2 3…

Eren aniden parmağını Deniz’in götüne soktu

D: EREEEEEEEENĞĞĞĞĞ

Düğünde Arkadaşımın Annesiyle Yiyiştim

/Merhaba ben murat 20 yaşında bir delikanlıyım size bu yaz arkadaşım Gökhan’ın annesini siktiğimi anlatacağım mahalleden arkadaşım Gökhan’ın güzel bir annesi vardı adı Zeynep dul bir kadındı 42 yaşlarında 1.65 boyunda 50 kilo civarında sarışın bir kadındı bir butik işletiyordu onu her gördüğümde iç çekerdim hatta bazen rüyalarıma girer tam kıvama getirip sikeceğim zaman uyanırdım neyse bir gün mahalleden bir arkadaşın düğünü vardı düğün salondaydı Zeynep ablada gelmişti gelinle damat çıkmış oynamıştı herkes çıkıp dans ediyordu bende dayanamayarak Zeynep ablaya gidip dansa kaldırdım. Sanki kız arkadaşımla dans ediyordum gözlerine bakarak dans ederken biraz şunu yoklayım bakalım diyerek elimi belinden kalçalarına indirdim bir müddet sonra Zeynep abla murat elini çekte görenler yanlış anlamasın dedi bende yaa Zeynep abla kusura bakma farkında değilim dedim oda yaa fark etmez ama görünürse yanlış anlaşılır dedi neyse bir müddet sonra müzik kesildi teşekkür ederek gitti o gün biraz alkol almıştık gece düğünün bitimine doğru arkadaşlar gece eğlenmeye gitmek istiyordu ama benim ertesi günü işlerim olduğu için gitmiyordum gökhan o zaman annemide eve bırakıver dedi bende tamam dedim gökhanla beraber annesinin yanına gittik ve benim eve bırakıcağımı eğlenmeye gideceklerini falan anlattı anneside tamam dedi biz annesiyle arabaya binip eve doğru yola koyulduk zeynep abla murat hep kendiniz içtiniz zeynep abla al şunuda sen iç demediniz aşk olsun dedi bende içeceğini bilseydim getirirdim zeynep abla dedim niye benim ağzım yokmu dedi.Tamam kusura bakma o zaman dedim yaa canım alkol istedi ne içtiniz siz dedi bende votka dedim o zaman çek bir bayiye votka alalım bende içecem dedi hemen bayiye çektim girip votkayla enerji aldım tekrar arabaya binip ee nerde içecez dedim evde dedi hemen eve çektim yukarı çıkarken içimden off yaşadın oğlum bugün bu karıyı sikersin sen dedim eve girdiğimizde bana salona geç ben geliyorum üzerimi değiştireyim dedi tamam diyerek salona oturdum geri geldiğinde üzerinde askılı bir badi altındada eşofman altı vardı içindede südyen olmadığı belli oluyordu bana bardak almadınmı sen diyerek mutfağa gitti ve bardak getirdi ben ikili koltukta oturuyordum oda hemen yanıma oturdu votkaları doldurduk ve içmeye başladık ben gözlerimi üzerinden ayırmıyordum resmen gözlerimle sikiyordum bardaklar boşalmış ikinci bardakları doldurmuştum birden murat bana bak dedi efendim dedim neden beni her gördüğünde gözlerini dikip bana bakıyorsun bugünde dans ederken ellerin kalçalarımda geziyordu yoksa beni becermekmi istiyorsun dedi.Ben hiçbirşey diyememiştim eğer beni becermek istiyorsan şimdi tam zamanı diyerek yerinden kalkıp kucağıma oturdu ve dudaklarıma yapıştı öpüşmeye başlamıştık durup üzerindeki penyeyi çıkardı bende hemen göğüslerine yapıştım ve yalamaya başladım sonra ayağa kalkıp altındakinide çıkarmaya başladı bende ayağa kalkıp hemen gömleğimi çıkardım oda yanıma gelip kemerimi çözdü pantalonumu aşağı indirip yarrağımı kilodumun üzerinden okşamaya başladı aynı zamanda öpüşüyorduk daha sonra göğüslerimi falan öperek aşağı inmeye başladı yere diz çöküp kilodumuda indirdi yarrağımı eliyle kavrayıp bir iki git gel yaptıktan sonra ağzına almaya başladı bir müddet yaladıktan sonra bunu kaldırıp koltuğa oturttum önünde diz çöküp bacaklarını ayırdım ve kaymak gibi amını yalamaya başladım zeynep ablada off harika hadi murat becer beni hadi lütfen yeter artık becer beni demeye başladı bende hemen bacaklarını havaya kaldırıp koltuk altlarıma dayadım ve yarrağımı tükürükleyip amına dayayıp yüklendim hemen sokup çıkarmaya başladım zeynep abla inlemeye başlamış bende hızla sokup çıkarmaya başlamıştım arada uzanıp dudaklarından öpüyordum.Daha sonra içinden çıkıp zeynep ablayı kaldırdım ben koltuğa oturup onu üzerime çektim yarrağımı elleriyle amına dayayıp oturdu sonrada hızlı ve sert bir biçimde oturup kalkmaya başladı ben artık boşalmaya yakındım bunu ona söylediğimde korkma aslanım içime boşal dedi bende az sonra boşalmaya başladım o anda oda bana sarıldı ve kasılıp boşaldı üzerimde haraketsiz öylece durdu yarrağım halen içindeydi ve kütük gibiydi sonra hareketlendi ve gülümseyerek süperdi dedi ve dudaklarıma öpücük kondurup üzerimden kalktı yarrağıma bakıp daha seninkinin inmeye niyeti yok galiba dedi bende yerimden kalkıp yanına gittim ve dudaklarından öptüm sonrada omuzlarından bastırıp yarrağımı ağzına verdim sonrada yerde domaltıp yarrağımı amına soktum sert ve hızlı bir biçimde sikerken önümden kaçtı nefes nefese ohh napıyorsun zevkten ne yapıcağımı şaşırdım dedi sonrada yere uzanıp bacaklarını araladı bende hemen üzerine uzanıp sikmeye başladım bir müddet sonra boşaldı.Bende boşalıp yanına uzandım nefes nefese bir müddet yattık sonra hadi murat bugünlük yeter giyinde bakarsın gökhan gelir böyle görmesin bizi dedi bende tamam diyerek giyindim yanına gidip daha sonra devam edecekmiyiz dedim tabii devam edicez murat yarrağının tadını aldım birkere dedi ve dudaklarımdan öperek yolcu etti o günden sonra iki üç günde bir sikişiyoruz