Kategori arşivi: Yetişkin Hikayeleri

Türbanlı Annem ve Mahalledekiler (Bölüm 9)

Eren evden çıktı bende anneme yakalanmak için hemen odama saklandım.Annem hemen ağzını yüzünü yıkamak için banyoya doğru gitti bende hemen odamdan çıkıp evin kapsını açıp kapadın.Eve yeni geldim imajı vermek için bunu yaptım.Oturma odasına geçtim ve anneme seslendim annem odaya geldi yüzü asıktı,saçı başı dağılmıştı Eren’in az önce gittiğini söyledi.Anneme neden saçının başının dağınık olduğunu,dudaklarının kızardığını üstündeki lekenin ne olduğunu sordum annem;

A:hahah arkadaşın eren sağolsun biraz hırpaladı da 😉

E:Nasıl yani annem anlamadım eren ne yaptı ki?

A:Bişey yapmadı oğlum sadece masaj yaparken saçımla başımla oynamış o kadar

Annem eren tarafından uğradığı muameleyi istemese de içten içe sevmişti.O günü öyle bitirdik.Aradan iki gün geçti annem duştayken telefonunu kurcalamaya başladım ve annemin günlerdir mahalledeki bakkala konuştuğunu gördüm.Şok olmuştum.(Bakkalcı amca Mehmet abiyi size anlatayım;45-48 yaşlarında,1.78 boylarında biraz kilolu cüsseli yapılı,kıllı,Abaza bir adam)annemin bu hanzoyla konuştuğuna inanamıyordum.Mehmet amca anneme sürekli iltifatlar ediyor annemde aynı incelikle cevaplar veriyordu aşırı bir cinsellik yoktu sadece Mehmet amca annenim attığı kombin yaptım fotosuna”Yine her zamanki gibi çok güzelsin canımmm,o fiziğine sahip olabilen erkek her kim olursa çok şanslıdır”demişti.Annemin son günlerde sık sık bakkala gitmesi de şimdi aklıma gelmişti.Bunları gördükten sonra aklımda yeni fikirler vardı;annemi önce Eren’e siktiricektim sonra belki ben tadına bakar ordan da Mehmet amcaya paslardım:))Acaba Mehmet amca annem hakkında ne düşünüyordu bunu öğrenmeliydim ve bunun içime Eren’i görevlendirecektim.Hemen erenle buluştum en başta dün olanları konuştuk eren Artık annemin onun altında olacağımdan emin olmamı istiyordu,işin içine şantaj giricekti(ama haberim yoktu)Eren’e Mehmet amcayla annem hakkımda konuşmasını,çaktırmadan ağzından laf almasını istedim oda kabul etti.Akşam aradı yanına çağırdı bende hemen gittim.Eren olanları anlattı

E:Mehmet amca mahalleye yeni gelen şu selma ablayla tanıştın mı

M:Hahaha tanışmaz olurmuyum yeğenim.Taşındıkları gibi hemen gidip tanıştım.

E:Hjahjaja Mehmet amca sende ne hızlısın öyle amk hemen gidip karıyla tanışmak nedir

M:Burda hızlıyız olm yatakta değil;)Hem başkaları kapmasın o karıyı bak mahallemizin kadını yabancıya giderse üzülürüm valla

E:Mehmet abi alemsin valla da niye öyle dedin ki Yoksa birşeyini mi gördün

M:Olum bu karı tam kaşar,oğlu da mal gavatın teki.Kadın zaten yanıyor.Bşrde kendini sergilemekten hoşlanıyor sürekli esnafa yaklaşıyor frikik veriyor.Geçen kasap Faruk’un önünde bir an domalıp ona çarpmasını sağlamış,daha bunun gibi çok şeyi var.Hem yakında görmediğim yeri de kalmicak merak etme aslanım

E:Abi gerçekten de afet gibi karı,türbanlı ama kaşarmış cidden.Sen yoksa konuşuyormusun bu kadınla,eğer öyle bişey varsa planın ne?

M:Yaniiii biraz konuştuk kendisi bakkala veresiye yazdırırken numarasını vermişti.Veresiyeye ihtiyacı da yok bence numarasını vermek için yaptı da neyse.Konuşuyorzu işte bakalım belki hallederim işini,belki diğer esnaflarda tadına bakar kim bilir?

Eren’in bu anlattıklarından sonra başımdan aşağı kaynar sular dökülmüştü.Annem gerçekten de erenlerin dediği gibi teşhirci bir kaşardı artık.Eski normal annem gitmiş yerine oruspu ruhlu bir kadın gelmişti ve çokta hoşuma gidiyordu yalan yok!

Eve gittim yatağıma uzandım ve bütün bu olanları düşünmeye başladım.Ben düşünürken erenden eve gelicem mesajıyla karşılaştım.Eve gelmesini anneme yine aynı şeyleri belki daha fazlasını yapmasını istemiyordum o gavat cuckold halim bir anlığına gitmişti.Eren’i reddettim eve gelme dedim.Buna sinirlenmiş olucakki küfürler edip şantaj yapmaya başladı.Benim ona attığım foto ve videoları attı “bunların annene ve yüzlerce insana gitmesini istemezdim dimi oruspu çocuğu gavat”diye bir mesaj attı.Korktum benim çektiklerimi annem veya başkası görmemeliydi.Eve gelmesini mecburen kabul ettim.Annemin yanına gidip erenin geleceğini söyledim annem sert bir tepki verdi her gün hergün bu ne böyle kendi evi yok mu diye sitem ediyordu.

B:Ne var bunda,o benim arkadaşım ve evine gelebilir bundaki sorun ne?

A:O arkadaşın senin anneni… neyse

E:Ne anne?

A:Anlamadım mı?

Aslında anlamıştım ama anlamamazlıktan geliyordum

E:Anlamadım anne arkadaşım seni ne???

A:Boşver anlamazsın sen zaten gavat

Sözlü tartışmamız bitmişti annem üstümdeki gecelikle yerde sürekli azdıran egzersiz hareketlerini yapıyordu ben ise film izliyordum ama dikkat etmiştim mi annem altında siyah bir jartiyer giymişti ve bu bariz bir şekilde gözüküyordu,acaba eren içinmiydi bunlar;eren dün de anneme jartiyer giymesini söylemişti alaycı bir tavırla.Her neyse kapı çaldı,hemen gidip kapıyı açtım eren odaya geldiğinde annemi öyle görünce dona kaldı,annem domalıyor şekilden çekile giyiyordu sözde egzersiz için:)Neyse oturduk sohbet muhabbet derken annem aç olup olmadığımızı sordu bizde açız dedik oda yemek hazırlamaya başladı.Eren benim yanımdan kalkıp mutfağa gitti annem dezgahta yemek hazırlarken arkasından sarılıp poposuna dayamaya başladı.Annem ise ondan kurtulmaya çalışıyordu ama fayda etmedi.Eren ellerini annemin o devasa büyüklükteki memelerine atmıştı alttan da yarağını çıkarıp annemin geceliği üstündeyken dayıyordu.Annemin nefes alış-verişi hızlanmış heyecan yapmıştı.Eren kapalı halde dayamasına rağmen git gel yapmaya başlamıştı annem onu bir hamleyle geriye itip çekmeceyi açmak için domaldı,Eren bunu fırsat bilerek bu halde ki aneme dayamaya başladı.Annem aniden inledi ahh ihh sesleri çıkmaya başladı ve bende anneme seslendim annemin sesi kesildi,sonra hafiften bir ses çıkararak mutfağa doğru geleceğimi belli etmek istedim.Geldigimde onlar o halden toparlanma Haline geçiyor olsa da eren yine de dayama pozisyonundaydı annemde yarı domalır pozisyonda.Beni görünce annem korktu,tepki bekledi ama tepki vermedim yemeğin hazır olup olmadığını sordum;

E:Knk fırını hazırladım içi sıcacık oldu birazdan yemeği pişiricem hahah diyerek imâ da bulunuyordu(ananın amı ateş gibi,onu hazırlıyorum birazdan sikicem anneni demek istiyordu)bunu söylerken de eliyle anemin götünü okşadı.

B:Hah ne güzel,ne zaman hazır olur yemek

E:Birazdan olur

B:Anne bak ben sana yemekte yardım etmiyordum diye kızıyordun al sana Eren’i verdim gmdmxmfs bol bol yardım etsin ben odada uzanıyorum

Annem denen o oruspuyu ve Eren’i mutfakta yalnız bıraktım ve izlemeye koyuldum,Ben mutfaktan çıkar çıkmaz eren annemi tek hamlede kendine çekip dudaklarına yapıştı,eren annemin dudaklarını sömürürcesine öpüyordu annemde karşılık veriyor anın zevkine teslim oluyordu.Eren eliyle annemi parmaklamaya başladı sonra aniden annemi mutfak dezgahına itip domalttı,tam girmek üzereyken annem sertçe karşı çıktı.Eren bu duruma hiddetlenip annemi üstüne çullandı ve;

E:Bana bak selma oruspusu benimle bugün sikişiceksin,o sikimi içine alıcaksın başka çaren yok.

A:Bu kadar yaptık yeter.Daha fazla olmaz hem bak oğlum içerde

E:Sikerim oğlunu,o da dertmi amk,inat olsun diye onun gözünün önünde sikicem seni

A:Eren ne biçim konuşuyorsun sus ve burayı terk et dediğin şeyi yapmicaz,senle sikişmicem sana vermicem

Bunu dedikten sonra direk oturma odasına kaçtı annem.

Bilgilendirme:Arkadaşlar sürekli uzun yaz diye mesajlar alıyorum ama bir bölümde yazabileceğim en fazla bu kadar oluyor,daha fazla uzun yazacak vaktimde pek olmuyor.Hem uzun olduğunda olayın tam ortasında bölümü bitirmek zorunda olabiliyorum o yüzden bu şekilde idare edin zaten 2-3 bölüm sonra final olucak

Yeni Ev- Bölüm İki: ‘Balayı Fırsatı’

Odasının penceresinden süzülen sabah güneşi direk yatağına ve yüzüne vuruyordu. Yavaş yavaş gözlerini açmaya çalışıyordu. Tek gözünün ucuyla telefonunu alıp saate baktı “8:42”. Yaz sabahının sıcaklığı artık bunaltıcı bir hal almaya başlamıştı. Zaten gece geç saatlerde uyuyordu bu kadar erken saate uyanmak onu daha da yoruyordu. Evin içindeki gürültüde artıkça artık uyuması pek mümkün görünmüyordu. Günlerden cumartesi idi Mine ve babası iş yerlerinden zar zor izin alabilmiş ufak bir tatil yapmaya karar vermişlerdi. İkinci evlilikleri için belki düğün yapmamışlardı ama ufak bir balayını hak ettiklerini düşünmüşlerdi. Tunç ,babasını bu konuda çok heyecanlı görüyor mutlu olduğunu gözlemleyebiliyordu. Bu onu mutlu ediyordu. Uzun süren bir yasın ardından babasını tekrar mutlu görmek onu da mutlu ediyordu. Fakat onu daha çok heyecanlandıran şey ise Özge ile yaklaşık üç gün boyunca aynı evi tek başlarına paylaşacak olmalarıydı. Bu balayı tatili onun için bir fısattı.

Son yaşananların üzerinden yaklaşık bir hafta geçmişti ve Özge ile neredeyse tek bir kelime etmemişti. Her gece odasından çıktığında Özge’nin odasını kontrol etmişti beli tekrar aralık bulurum diye nafileydi. Özge sanki kendisinden kaçar gibiydi ama Tunç’un ondan başka düşündüğü hiç bir şey yoktu. Gözünün önüne sürekli Özge’nin elinin kendi sikinde olduğu anlar geliyordu. Parmaklarıyla onun amıyla oynadığı anlar aklından çıkmıyordu. “Çok güzel inliyordu ama” diye geçiriyordu içinden. Amının ıslaklığını ve parmaklarına boşalmasını unutamıyordu. Bir yandan da yaşadığı şeyin utancını taşıyordu içinde “Şimdi bir evin içinde nasıl yaşayacağız böyle” diye düşünüyordu içinden. O da utanmış ve pişman olacaktı ki bir hafta boyunca yüzüne bakmamıştı. Bu onu içten içe yese de yaşananları ailesinin öğrenmesinden iyiydi bu konuda en azından içi rahat olabilirdi “Çünkü her şeyi başlatan oydu..”

Yataktan zorla kaldırdı kendini. Kapısının arkasından eşofmanlarını ve hoodiesini alıp üstüne geçirdi ve odadan çıktı Özge’nin kapısı hala kapalıydı. Merdivenlerden yavaş yavaş aşağı indi ve Mine ile babasının bir telaş içinde sağa sola koşturduğunu gördü kapının hemen önünde dört valiz vardı. “Sanki temelli gidiyorlar he” diye geçirdi içinden.

Babası onu görür görmez günaydın dedi ve gülümsedi Mine sofranın hazır olduğunu kahvaltı yapabileceğini söyledi. İkisi hala telaş içinde evin içinde bir şeyler arıyorlardı. Uçağı kaçıracaklarını söylenip duruyorlardı. Özge hala inmemişti odasında. Mine ile babası tamamen hazırlanıp çıkmak üzereydi. Babası, Tunç’a bir kaç nasihatte bulunup kardeşiyle iyi anlaşması gerektiğini eve yabancı getirmemesi gerektiğini söyledi ve bir çok şeyi tembihleyip ve evden çıktılar. Evin penceresinden arabaya bindiklerini izledi Tunç ve üç günlük balayına yola doğru çıkmışlardı sonunda. Mutfağa döndüğünde Özge hala uyanmamıştı. Kahvaltı sofrasını toplamaya karar verdi “Kalkacağı yok bunun” diye düşündü içinden. Masayı güzelce temizleyip çayın altını söndürüp tam odasına çıkacaktı ki merdivenlerden Özge’nin gelen ayak seslerini duydu. Bir eli gözünü ovuşturuyordu henüz uyanamamıştı belliydi üzerinde pembe askılı bir bluz göğüslerini çok belli ediyordu altında ki şort ise kalçalarını gereğinden fazla çekici gösteriyordu “Kendine gel” diyerek kendini azarladı içinden yarı uykulu bir ses tonuyla

(Ö)- Gittiler mi? dedi

(T)- Evet on dakika önce çıktılar.

(Ö)- Kaldık yani baş başa

Suratında hafif bir gülümseme vardı ses tonu dalga geçer gibiydi. Onun yanından hemen geçip buzdolabına doğru yöneldi. Tunç söyleyecek bir şey bulamamıştı ve tam mutfaktan çıkmak üzere yönelmişti ki arkasından Özge seslendi

(Ö)- Gel beni yalnız bırakma yerken yanımda dur.

Tunç duyduğunu anlamlandırmaya çalışıyordu “Bir haftadır yüzüme bakmıyordu şimdi yanında mı durmamı istiyor?” diye geçirdi içinden. Kafası ne kadar karışmış olsa da hafifçe kafasını sallayarak masaya oturdu .Özge kendine kahvaltı hazırlarken onu izledi ama tek kelime dahi etmedi Özge, Tunç’a dönüp

(Ö)- Sen yaptın dimi kahvaltını?

(T)- Evet yaptım erken kalktım.

(Ö)- Bugün ders çalışacak mısın yoksa mola verecek misin?

“Neden bunu sormuştu şimdi durduk yere?” Tunç’un kafası giderek karışıyordu. “Ne yapmaya çalışıyor bu kız?” kafasının karışıklığına azda olsa sinir eklemişti. Onunla dalga mı geçiyordu? Yapmaya çalıştığı neydi anlamıyordu. Bunların yanında gözünü Özge’nin kalçalarından ayıramıyordu. Bakarken yakalanmamak için büyük bir çaba gösteriyordu. Şortu kalçalarını tamamen kavramış ve sıkı gösteriyordu. Mutfakta ki dolaplara uzanıp bir şeylere almaya çalıştıkça iç çamaşırı daha çok belli oluyor bu Tunç’u giderek azdırıyordu. Kafasını toplayıp Özge’nin sorusuna cevap verdi

(T)- Bugün kafa dinlerim herhalde evde henüz bir plan yapmadım.

(Ö)- Sakın yapma o zaman beraber gene film izleyelim harika bir film buldum biraz eski bir film ama izleriz tek başıma izlemeyi sevmiyorum.

Tunç gözlerini bir an Özge’ye dikti “Gene mi?..”. Yani yaşananları unutmamış o da kendisi gibi düşünmüştü. Tunç’un kalbi birden küt küt atmaya başlamıştı ne diyeceğini bilememişti .Sesi heyecandan çıkmıyordu bile ama cevap vermeyi başarmıştı

(T)- Olur izleyelim. Umarım geçen sefer ki gibi bir fil olur.

“İşte böyle oğlum yap yolunu şu işin” diye geçirdi içinden. Kendisi bile verdiği cevap şaşırmıştı. Genelde bu durumlarda kekeler ve duraksardı. Lisede hoşlandığı kıza bile açılamamıştı bu yüzden karşısında donup kelimeleri karıştırmıştı. İçinde gereksiz bir özgüven vardı Özge’ye karşı ve bundan çok hoşlanmıştı .Özge sofrayı kurmayı bitirdi ve sandalyeye oturup Tunç’un suratına bakıp gülümseyerek cevap verdi

(Ö)- Benzer bi film zaten diğerini sevdiysen bunu da seversin.

“Diğerini sevmek mi? Bir haftadır hiç aklımdan çıkmıyor ki ben kızım” diye geçirdi içinden.

(T)- Ben o zaman gidip yiyecek bir şeyler alayım bizimkiler para bıraktı zaten. Cips ,kola veya istediğin bir şey varsa söyle

(Ö)- Jelibon al bana! dedi çocuksu bir tonla.

Tunç masadan kalkıp vestiyerde asılı olan anahtarı alıp evden çıktı. Markete giderken düşündüğü tek şey vardı o da film izlerken daha önce yaşananlar ve yaşanacaklar. Aklından tüm yürüyüş boyunca çıkaramamıştı. Hatta biraz sertleşmişti istemeden ve kasiyerin bunu görmemesi için yoğun çaba sarf etmişti.

Eve geldi ve kapı zilini çaldı. “Anahtarı aldın ya salak” dedi cebinden tam anahtarı çıkarırken kapıyı Özge açtı. Özge kıyafetini değiştirmişti göğüs dekolteli ve göğüslerini resmen gösteren gecelik benzeri bir kıyafet vardı.

(Ö)- Hoş geldin ! Dur elinden alayım dedi ve arkasını döndü geceliğin altından kalçalarının bir bölümü ve giydiği tanga hafifçe belli oluyordu. Özge niyetini açıkça belli ediyordu. Tunç ise resmen donup kalmış ve diyecek bir şey bulamamıştı.

(Ö)- Sen benim odama çık ben hazırlayıp getiriyorum.

Tunç sadece kafasını sallayabilmişti. Gözünü Özge’nin geceliğinden alamamıştı. Siki anında sertleşmişti kalbi hızla çarpmaya başlamıştı .Tunç apar topar odaya çıktı ve Özge’nin odasında ki aynada sacını başını düzeltip yatağın sol tarafına geçti laptop gene ortadaydı. Olabildiğince cool göstermeye çalıştı kendini ve bir yastığı kucağına aldı ve kalkan sikini gizlemeye çalıştı. Her ne kadar neler olacağını bilse de içinde ki o utangaçlık duygusunu henüz tamamen atamamıştı. Özge elinde tabaklarla ve içecekler odaya geldi ve ona uzattı. Üzerinden domalarak yatağın diğer tarafına geçti. “Harika kokuyor..” diye düşündü. Tabaklarını kucağına aldı Tunç ve filmi izlemeye başladılar. Özgenin bacakları tamamen ortadaydı ve transparan geceliğinin içinden meme uçlarını görebiliyordu. Bembeyaz teninin üzerine dökülen siyah saçları çok güzel görünüyordu. Tunç kendini daha ne kadar tutabilirdi bilmiyordu. Filmin adı 2002 yapımı

“Sekreter” idi . Tahmin edilebileceği üzere tamamen erotik bir fildi. Film ilerledikçe Tunç daha çok azıyordu. Özge’nin tek bir hamlesini bekliyordu ama Özge tamamen filme odaklanmış gibiydi. “Benden bir hamle mi bekliyor bu sefer?” diye düşündü. Tam o sırada Özge filmi durdu

“İçimden geçenlerimi duyuyor lan bu?” dedi içinden.

(Ö)- Ya başrolde ki kadın şu kadına benzemiyor mu? dedi ve tarayıcıda yeni bir sekme açtı. Parmaklarıyla teker teker siteye girdi “P-o-r-n-h-u-b..”

Tunç bir an donup direk Özge’ye baktı, Özge sanki yaptığı çok normal bir şeymiş aradığı videoyu bulmaya çalışıyordu.

(Ö)- Heh ! Bak bu kadın. Sence de benzemiyor mu?

Tunç ne diyeceğini bilememişti. Kadın dizlerinin üzerine çökmüş adamın sikini yalıyordu. Açıkçası filmde ki başrol kadınla alakası bile yoktu bilerek yapmış olmalıydı. Özge Tunç’un suratına bakıp bir cevap bekledi Tunç şaşkınlığını üstünden atıp cevap verdi

(T)- Ben benzetemedim açıkçası başka varsa göster belki burada benzemiyordur.

Özge aldığı cevaptan sonra kadının videolarında aramaya devam etti. Özge aradığı pornoya bakarken Tunç sadece Özge’nin vücudunu izliyor giderek azıyor ve serleşiyordu. Özge başka bir porno açtı. Bu sefer kadının amını yavaşça yalıyor ve kadını parmaklıyordu. Özge Tunç’a dönüp

(Ö)- Bu favorim sayılır hatta dedi

“Favorin mi? Ne demek şimdi bu ? Bundan mı istiyorum mu?”

Özge açılan pornoyu izlemeye devam etti ve izledikleri filmi açmadı. Kucağında ki cips kasesini yanı başında ki komidinin üzerine bıraktı ve elini geceliğinin altına götürdü.

“Başlıyoruz gene” diye düşündü Tunç ve sertleşen sikine eli gitti ister istemez. “Daha fazla cesur olmalıyım bu sefer” diye düşündü içinden.

(T)- Bu favorin demiştin dimi? dedi Tunç emin bir sesle

(Ö)- Evet adamın kadına gösterdiği özen ve şehvet çok güzel. dedi Özge kafasını bir saniye bile kaldırmadan izlediği pornodan. Eli yavaş yavaş amıyla oynuyordu iç çamaşırının üzerinden.

Tunç aldığı cevaptan daha cesaretlendi ve derin bir nefis aldı ve aklından geçenleri söyledi

(T)- Aynısını yapabilirim sana istersen madem favorin… Tunç kendine inanamamış olsa da söyleyebilmişti. Kendisiyle azda olsa gurur duymuştu bir an. Kadınlar gelince eli ayağına dolaşan bir adam için büyük bir adımdı bu. Özge bir an eliyle amıyla oynamayı kesti ve cevap vermedi. Tunç olumsuz bir cevap almaktan ortamı bozmaktan çok korkuyordu. Özge elleriyle giydiği tangayı çıkardı bacaklarından aşağı doğru ve yatağın diğer tarafına attı.

(Ö)- Aynısını istiyorum ama…

Tunç aldığı cevabın şokuyla bir iki saniye Özge’ye odaklanıp dondu kaldı. Sonra birden uzandığı yerden fırladı ve yatağın diğer tarafına geçti ve Özge’nin iki bacağının arasına geçti direk. Özge bacaklarını ayırdı ve Özge’nin amını ilk kez gördü amının yanakları çok tatlı görünüyordu ve ıslaktı bacaklarını öpe öpe yavaşça amına doğru ilerledi ve diliyle amının ucuna hafif bir öpücük kondurup Özge’nin gözlerine bakarak

(T)- Aynısı olacak hiç merak etme diyip Özge’nin amını yalamaya başladı her dilini içine soktuğunda Özge kıvranıp daha çok inliyordu. Sanki bir kızın dudaklarını öper ve onunla öpüşürmüş gibi ıslak amıyla öpüşüyordu bu Özge’nin çok hoşuna gittiği belliydi. Tunç, Özge’yi yaladıkça Özge Tunç’un saçlarını kavrayıp daha çok bastırıyordu kafasını amına. Diliyle sertçe yalamaya devam ediyordu Tunç. Bir eliyle kalçasını diğer eliyle Özge’nin memelerini kavramıştı. Bazen dişlerini geçirip hafifçe ıssırıp klotirisini uzun uzun emiyordu.Tunç daha sert şekilde dilini Özge’nin amına sokup çıkarıyordu. Dilinin her girişinde Mzge daha yüksek sesle inliyor hatta kendi eliyle ağzını kapatmaya çalışıyordu. Tunç, Özge’nin memelerinde olan elini önce Özge’nin boğazına sonra dudaklarına götürdü. Özge hiç tereddüt etmeden Tunç’un parmaklarını emmeye başladı. Tunç Özge’nin amını yalarken sanki ağzında onun siki varmış gibi Özge’de parmaklarını yalıyordu. Tunç sepsert olmuştu. Hızlı bir hamleyle eşofmanını ve boxerını çıkardı. Özge zevkten kıvransa da Tunç’un eşofmanını çıkardığını gördü ve gözü bir anda olsa sikine kaydı. Özge nefesini toplamaya çalışarak yavaşça Tunç’un saçlarına dokunarak aşağı doğru baktı ve

(Ö)-Sıra bende.

“Sonunda be..” Tunç’un duymak istediği kelimeler Özge’nin dudaklarından sonunda dökülmüştü. Tunç bir heyecanla hızla yatağa uzandı ve kapüşonlusunu göğsüne kadar sıyırdı. Özge yatakta dizlerinin üzerinde durdu ve eliyle yavaşça sikiyle oynamaya başladı. Bir elini ağzıyla iyice ıslatıp iki eliyle kavrayıp aşşağı yukarı gidip gelmeye başladı. Tunç inannılmaz bir zevk alıyordu. Özge’nin harika vücudu bembeyaz teni ve gülümsemesi. İçinde sıcak bir his uyandırıyordu. Özge, Tunç’un gözlerine son bi kere bakara eğidli ve Tunç’un sikini yalamaya başladı. Dudaklarını ilk dokundurup ağzının sıcaklıyla sikinin başının buluştuğu ilk o an Tunç kendini cennete gibi hissetmişti. Sıcak ve ıp ıslak ağzının içine aldığı sikini dudaklarıyla tamamen kavrıyor ve yalıyordu. Tunç istemsizce inliyordu. Özge’nin saçlarını elleriyle topladı ve onun sikini yalamasını izledi. Bir yandan onu izliyor bir yandan da gözleri geceliğinin içinde ki memelerine kayıyordu. Tunç eliyle refleks olarak Özge’nin başını sikine bastırıyordu. Özge sikinin tamamını sanki nefessiz kalacak şekilde ağzına tamamen alıyor hatta boğazına kadar sokuyordu. “Kesinlikle ilkez yapışı değil” diye düşündü içinden. Özge daha hızlı yalayıp çıkarıyordu ağzından ve yalarken inliyordu o da artık. Dudakları o kadar iyi kavrıyordu ki sikinin başını Tunç boşalmamak için kendini zor tutuyordu “Sakın boşalma sakın boşalma..” diye kendi içinden kendine söyleniyordu. Özge başını kaldırıp o iri gözleriyle ona doğru baktı.

(Ö) Aynı anda yapalım dedi

Tunç daha ağzını açamadan üzerine çıktı hafifçe ıslak amını sikinin başına değdirdi ve sürttü eli sikindeyken ve arkasını dönüp yüzüne oturdu. Özge’nin ıslak amı tamamen yüzündeydi ve kalçaları resmen onu nefessiz bırakmıştı ama buna itiraz edecek değildi. Tunç suratına oturan Özge’yi yalayıp dilini amına sokarken hafifçe kalcalarını sıkıp tokatlıyordu. Özge öne doğru eğildi ve Tunç’un yüzünün karşısında Özge’nin ayrıl amı tamamen duruyordu. Özge, Tunç’un sikini yalarken Tunç ise Özge’nin amına yavaş yavaş parmağının ucunu sokuyor ve aynı anda amını yalıyordu. Her parmağını soktuğunda Özge’den ince bir inleme sesi geliyor bu onu daha çok azdırıyordu . Tunç artık dayanamayacak kadar zevk alıyordu. Özge sikini o kadar güzel ve şehvetle yalıyordu ki hiç bu kadar zevk aldığını hatırlamıyordu. Bundan sonrada bunu unutması mümkün değildi. Tunç boşalmak üzereydi inlemeleri Özge’nin inlemeleriyle karışıyor odanın içinde yankılanıyordu. Tunç dayanamamıştı artık özgenin kalçalarını tamamen kendi suratına bastırırken kasıklarını yukarı doğru kaldırıp sikini Özge’nin boğazına kadar soktu. Özge’nin ağzının sıcaklığı ve ıskalıklı çok büyük bir zevk veriyordu. Özge ise bundan şikayetçi değildi hepsini ağzına almaya çalışıyordu. Tunç’un bacakları zevkten titredi ve Özge’nin sıcacık ağzına boşaldı. Özge sanki hiç bir şey olmamış gibi yalamaya devam etti sikini daha sonra doğrulup yatağın yanında ki komidinin üzerinde ıslak mendilden iki yaprak kopardı. Birine ağzında ki dölü boşalttı diğeri ile kendi amını siliyordu ayakta. Tunç hala yaşananları inanamıyor ve sadece nefes nefese Özge’yi izliyordu.Özge bir tane de ıslak mendil verip ona uzattı. O sırada yere düşmüş olan iç çamaşırını giydi. Tunç yatağın ucuna düşmüş olan boxer ve eşofmanını bulup giydi. Tek kelime etmemişti. Özge yorgun ve mutlu bir ses tonuyla

(Ö) Dün gece hiç uyumadım. Biraz uyuyalım mı?

Tunç’un buna hayır demesi imkansızdı.

(T)- Olur. Yatağın içine girelim üşüme dedi ve üvey yatağın içine girdi yorganı kaldırdı Özge saçlarını toplayıp başını Tunç’un omzuna ardından göğsüne koydu. Tunç eliyle onu kavradı ve saçlarıyla oynamaya başladı. Özge’nin teni tenine değiyor ve göğsünde yatıyordu Tunç inanılmaz mutluydu “Bu bir rüya mı?” diye düşündü. Özge’nin nazik nefes alıp verişlerini hissediyor içi huzurla doluyordu. Özge omzunda yatıp uykuya dalarken o gözlerini tavana dikti yasılan adrenalin ve heyecandan uyuması imkansızdı ama gözlerini kapatmaya çalıştı. Çok mutlu ve huzurluydu. Kafasının içinde yavaş yavaş derinlerden Duman’ın bir şarkısı yükseliyordu ve gözlerini kapatıp şarkının sözleri ve hatırlayabildiği ritmi ile hafifte olsa bir uykuya dalmaya çalıştı

“Kimseyi görmedim ben

Senden daha güzel

Kimseyi tanımadım ben

Senden daha özel

Kimselere de bakmadım

Aklımdan geçen

Kimseyi tanımadım ben

Senden daha güzel

Senden daha güzel

Senden daha güzel

Senden daha güzel

Sana nerden rastladım?

Oldum derbeder

Kendimi sana sakladım

Senden daha güzel…”

Amaçlaşan hayalim 9/6

Taia’dan gold paket aldım. Ödemeyi yine nakit yapmam onun kafasındaki düşüncelerini kontrol edemediğini belirten bir bakışla beni süzdü. Kendisi de saymaya başladığı sırada 3.500TL olan fiyat, ben 4.000TL vermiş olmamdan, fazla miktarı ayırdı.

-Burada fazla var. Buyrun” diye uzatırken,

-Hayır, o size, güzel hizmetinize Taia Hanım” dedim. Şaşırdı, etrafına baktı.

-Teşekkür ederim” diyerek hızla cebine attı parayı.

-Hakkınız” dediğimde, kartı uzattı, güzelce kurdelenmiş şekilde kartı alırken, elini fazladan uzattı ve elimi tuttu.

-Sizi bekliyorum” dedi.

-Hazır olun” dedim istemsizce, göz kırptım. Gözlerini yavaşça kapattı, onaylarcasına…

Taia’ya neler yapacağımı düşünmeye başladım. !.55-60 boyu vardı. Onunla neler yapacağımı düşünmeye başlarken, sikim hareket edince, hızlandırdım adımlarımı. Habersiz viagra içmiş gibiydim. Kanım hızlanmıştı. Sabah bankacı Rümeysa, şimdi Taia, akşam da evli bir kadın, kocasının izni ile… İçim içime sığmıyordu, saate baktım daha 16.00 yeni olmuştu. Sağ sola bakına bakına dolaştım.

Otele vardığımda üzerimde heyecanla karışık korku yok değildi. İlk defa yabancı biri ile hem de kocasının önünde seks yapacaktım. Adeta dizlerim titriyordu. Korkudan mı heyecandan mı bilemiyorken, resepsiyona gidip, aynı anlaştığımız gibi; “-Esat Bey” dememle, kart çıkardı, ardından kat numarası söylemişti. Şaşırmadım değildi. Neyse usulca asansöre gittim, sırt çantamın askılarından tutunca, bicepslerim daha da belirgin halde bindim. Asansörde şaşmaz turistlerimiz arap bir aile ile çıktık, ufak arap çocuk bön bön bakarken, peçeli kadınların yaşından habersizdim. Adam ise dünya sikinde değil moddaydı. Onlar indi, sessiz ve jet hızı ile hareket eden asansörde dört kat sonra ben indim. Telefonu elimealdım, Esat’ı aradım. Kapıya çıkıp el sallarken buldum onu. Üzerinde kadife oduncu gömleği kahverengi kanvas pantolonun içine sokmuş, kilolu değildi ama toplu görünen, kemeri de kıyafeti ile uyumlu, ayağında da klasik yüksek tabanlı ayakkabı, gözlerinde çerçeveli gözlük, hafif seyrelmiş koyu siyah saçları olmasına rağmen, yana doğru taralı, dolgun yanaklı, tıraşlı bir adamdı. Hızlandırdım adımlarımı. Keskin ve kalın kaşları vardı, telefonda konuşurken düşündüğüm gibiydi. Ama yanına yaklaşınca gülümsedi, porselen kaplama dişleri olduğu parlaklığından belli, düzgün bir adamdı.

-Hoş geldin genç adam! Gel gel buyur şöyle” derken elini uzattı. Elleri kalın, fırıncı küreği gibi dolgun parmaklıydı.

-Hoş buldum, Mete ben” deyince, kafasını salladı.

-Bak geldi bizimki” diyerek içeri girince, mini klasik kumaş etekli, düz kumral saçları, ince yüzlü, 1.67 gibi boy, ince zayıf yapılı kadın karşıladı.

-Yakışıklıymış da, hoş geldin canım, Sevim ben” dedi.

-Mete” diyerek gülümseyerek elimi uzattım. Oda loş ışıklı, geniş, kocaman bir yatak, iki tane kanepe, led tv devasa, boğaz manzaralı, dışarıda Beşiktaş sahili ve yolu komple görünüyordu.

-Zaten vücuttan belliydi yakışıklı olması, değil mi?” dedi Esat Bey.

-Yani, parlaktı” diye gülüştüler.

Oturduk, tanıştık. Bana yaşımı(sanki tasdik etmek ister gibi) sordular, ne yaptığımı gibi sıradan konuşurken, ben de cevaplardan sonra aynı soruları onlara sordum, onlar da evlilik cüzdanını gösterdiler, sonrasın da ikisi de birbirine bakıp;

-Sır tutabilirsen, bu ilişkimiz uzun sürelü olabilir. Emin ol kazançlı çıkan herkes olur” diyen Sevim, Esat’a baktı, o da kafasını salladı.

-Ben de gizliliğe önem veririm. Zaten profilimden de anlamışsınızdır. Ben oraya eğlence için girdim” diyerek yalan söyledim. İlk anda öyle olabilirdi ama babamın zulası sayesinde, buna gerek yoktu.

-Evet, özellikle çeşitli kadınlardan sonra, güven verdi” dedi Esat.

-Biz ilk defa deniyoruz. Daha doğrusu, bizim fantezimiz evlat ile ilgili. Hani, üvey evlat baba gidince anneye sahip olur ya” dedi Sevim göz kırparak. Kızarmıştı.

-Ben de boynuzlanan hödük oluyorum” dedi, kaşlarını çattı, sonra birden kahkaha atarak öne atılarak vakumlar gibi Sevim’in dudaklarına yapıştı.

Sulu sulu sevişmeye başladılar. Sevim bacaklarını açtı, külot olmayan amı bana göz kırpmaya başlamıştı.

-Şşşşt, uslu dur babacık, çocuk burada” diye rol kesti Sevim. Garipsemedim, anında moda girmişti karı.

-Haklısın canım.

-Yani, ben tamamım” dedi Sevim.

-Harika! Ben olaya girmeyeceğim ama, şeyy, arada öpüşmeye girebilirim” dedi Esat.

-Nasıl?” dedim.

-Sen ilişkideyken, karımı öperim yani. Sorun olmaz değil mi?

-Tabi, neden olsun? Beni öpmeyin” dememle kahkaha attım.

-Gavatım ama, ibne değilim genç adam” diye göz kırptı.

-Hadi!” dedi Sevim, ipleri eline aldı. Ben de yavaşça üzerimi çıkardım, Kendisi de önce V yaka tshirtü, sonra eteği indirdi, komple çıplak kaldı. Bedeni parlıyordu. Krem kokusu yayıldı, bu kokuyu annemden ve Hande’den biliyordum.

Ben de bir çırpıda soyundum, heyecandan ve yabancı ortamda, özellikle bir adam varken, üstelik kocası, sikim tam erekte değildi ama, yarı dikikti.

-Off, malzeme aynı göründüğü gibi” dedi Sevim, ardından bir adım attı, ben de attım. Ellerini omuzuma attı, ben de kafamı eğidim ve dil dile sevişmeye başlarken, Esat ise pantolonunu çözmezkle meşguldü. Yatağa doğru ittirdim, ayak ucunda Sevim geri geri giderken, yata yaslandı, bir elini sikime attı. Elleri ince kemikliydi. Gözlerini açtı bana baktı. Kahverengi gözleri kocaman olmuştu. Sulu bir ağıza, oynak bir dile alışkın değildim. Adeta Sevim, yeteneğini göstermek ister gibiydi. Avucuyla sikimi sıkıp sıkıp bıraktı. Ben de at önde götümü iterek, karnına dayarken, şimdi taşaklarımı avuçlamış, sanki sikimi yalar gibi alt dudağımı ısırıp, emip, kendine çekiyordu. Kafasını çekti, eliyle okşarken eğildi. Ağzına alırken; “-Rahatla canım, istediğini yapabilirsin, bu gece all free my young lover” dedi. Sonrasında dilini dondurma yalamak için poz veren kızlar gibi çıkardı, sikimin kafasına dokunurken, ben yavaşça Esat Bey’e döndüm, kırmızılaşmış yanakları ile, hızlı hızlı sikini aşağı yukarı sallıyordu. İnikti, o sebepten kaldırmaya zorlar gibiyken, ellerimi Sevim’in saçına attım, at kuyruğu gibi topladım saçlarını, kafasını sikime doğru basınca, diğerleri gibi sadece yarısına kadar alabildi. Geri geçti başını, ben yapıştırdım, Geri geçti ben yapıştırdım derken, nefes nefese; “-Büyük!” dedi, sonra suratını yan döndürdü, çenesine dayayıp yanağını pompalamaya başladım. Bir müddet emdi. Geri çekilerek onu koltuk altlarından tutup yatağa sırt üstü atınca kıkır kıkır güldü. Ayak bileklerinden sertçe tutarak geri doğru pergel gibi açarak, ben de dizlerimi yatağa koyacak cillop gibi parlak amına yaklaştığımda parfüm kokusunu aldım. Vanilya tarzında bir kokuydu. Dudağımı am üzerine, göbek değili altına götürdüm, ince ince öpücükler koydum. Dilimi sürerek amına geldiğimde, gıdıklandığını belli eden kıvrılmalar gösterse de, dudaklarım am dudaklarıyla birleştiğinde, dilimi içeri attığımda, amının içindeki kıvrımların sululuğunu hissettim. G noktası şişmiş, ufacık nohut tanesi gibi dilime geliyorken, dilimi oynatarak o bızırıyla oynamaya başladım. Orta parmağımı amına sokmaya başlamamla, kıpır kıpır olmaya başlamışken, ikimizde moda girmiştik.

Sonrasında arkamda bir hareketlilik sezdim, hızlı adımlarla Esat Bey geldi, başımızda dikildi, Deli gibi eliyle sikini sıvazlarken yüzü kıpkırmızı olmuştu. Göbeğindeki yağlar sarkmıştı ama o kadar fazla değildi. Pantolon ve gömlek kamufle etmişti. Yatağa çıktı diz üzerinde, bacaklarını açarak Sevim’in suratına doğru eğildi. 12cm falandı siki, orta kalınlık denen tarzdaydı. Kafamı kaldırdım, orta parmağımla Sevim’in amını kurcalarken, işaret parmağımı da yanına soktum, şimdi elimi sağa sola pornolardaki gibi çevirerek deliği sondajlıyorken, inleme sesleri yerini “glurk glurk” sesine bırakmıştı. Merakla doğruldum, Esat’ın kıllı götünün görüş alanından çıkarak, omuzlarının üzerinden bakarken, Esat iki elini karısının saçlarına geçirmiş, adeta yumruk gibi tutmuş olağan gücü ile çekerek sikinde ağzını git gel yapıyordu. Pişmiş kelle gibi bir ifadeye bürünmüştü ince minik yüzlü Sevim. Gözleri kapalı, burnu kocaman olmuş, her yerden salyaları akarken, Esat’tan bir feryat figan horuldanma koptu, korkutucuydu. “-IHHHHHH-IHHHHHHH-Amına koyduğumun fahişe orospusu. Alll bakalım, iki yarak. Doy ağzını yüzünü siktiğim! diyerek, karısının ağzına boşalmaya başladı. Ben hayret etmedim değildi. Bu kadını sokakta görsem, hatta bu adamı, böyle bir pozisyon ve hareket yapacaklarını tahmin edemezdim. Biraz daha saçlarını çeke çeke sikine bastı, sonrasın “-Ohhh bee” diyerek kaldı.

Ben de geri çekildim, elim hareketsiz Sevim’in amında duruyordu. Bacaklarını açarak kafasından kalktığında, nabzı 1500 idi. Sevim ise ağzından taşan döllerle, nefes almaya çabakarken, saçı başı elektrik çarpmış gibi dikilmiş, yüzü mayın tarlasından çıkmış gibiydi. Elimi amında çektim, masada duran peçeteye uzanarak, şaşkın bakışlarla ona uzattım.

-Teşekkürler canım” dedi, ağzı doluydu, tam net diyememişti ama.

-Bir an saçların kopacak sandım” zoraki gülümseyerek. Esat banyoya girmişti.

Sağ elinin işaret parmağıyla gel gel yaptı, beni yanına çağırarak;

-Anca ağzımı sikebiliyor zaten. Şimdi sen, alt tarafa aynısını yap da, görsün” dedi. Gözleri şeytani bakıyordu. Kafamı salladım. İntikam gibi bir şey miydi, ya da aile içi nispetin içinde miydim, bilmiyordum ama, gittim çantamdan prezervatif çıkardım. Sikime takmaya çabalarken, az evvelki şaşkınlıktan kuvvet kaybetmişti.

-Takma gel, sorun yok” dedi.

-Emin misin?

-Gel dediysem gel” dedi, otoriter bir şekilde. Gittim. Sikimi az daha dikleştirmek için sıvazlarken, ayaklarını uzattı, taşaklarıma bastırdı. Tuttum ikisini, birleştirdim. Arasına sikimi soktum. Tam itiştirdiğimde topuklarını taşaklarıma basıyordu. Hızlandırdım. Küçük ayaklarını kontrol etmek kolaydı. İleri geri bir müddet yapınca, kavradığım ayaklarını ağzıma götürdüm, bir öpücük koydum. Sonrasında bacaklarını açtım, sikimi amına hizaladım.

-Hazırsan” dedim, lafa atladı;

-Sert yap” dedi.

Hedefe nişan alan piyade tümeni gibi sikimi hizaladım ve tam ucuna iki santim kala, nefesim tuttum ve köküne kadar ittim. “-Ohhhhh” diye bir feryat odayı sardı bu sefer. Ben de vıcık vıcık olmuş bu amcığa bir seferde girebildiğim kadar girdim ama, yine am duvarını hissedince duraksadım. Sonra geri çektim, bir anda yüklendim. Aynısını birkaç kez yapınca üzerine yattım,ince bacakları kürdan gibi geliyordu bana, omuzumda sallana sallana zangır zangır yapıştırmaya başladım kasıklarımı. Oda da çat çat şlak şlak sesler dolmuşken, Esat bey banyodan çıktı, havluyu beline sarmış, ıslak bedeniyle, “-Oy oy oy. Harika! Devam gençlerrr” diye keyifle söylendi. Sonra az evvelki kanepesine geçti, bacaklarını yayarak dal taşak sönmüş sikini gösterircesine, keyifle ben gelmeden önce doldurduğu ne olduğunu tahmin edemediğim, muhtemelen viski idi, onu yudumlamaya başlamıştı.

-Ahhh, gir hayatım.. Ohhh gir bebeğim. Offff, offff derine, saplaaaa” diye çığlık atarak bacaklarını omuzumda kıstırmaya çalışıyordu Sevim. Ben de omuz başına yatmış, sadece götümü indirip kaldırıp, olağan gücümle amını delerken,bedeni kasılmaya başlamıştı.

-Geliyorummmmm” diye ince sesiyle bağırdı. “-Esatttt gel yerine!” diye devam edince durdum. MErakla beklerken, ellerini sırtıma vurdu. “-Devam et sen, sikkkk” diye kulağıma bağırdı. Ben götümü indirip iki büklüm Sevim’im adeta tos gibi yapmışken, bir sıcaklık terli bedenimde hissettim, sonra bacaklarıma değen saç, sonra taşaklarıma baskı hissettim. Durdum. Sevim bir şaplak attı kıçıma bu sefer, eliyle de ritim tutar gibi göt yanaklarımı avuçlamış, mıncık mıncık yoğuruken, pozisyonu tahmin etmemle rahatlama hissi ile, Sevim’in gerdanlığına yumuldum, dudaklarımla emmeye başlamışken, daha sert, daha derine girmeye başlamamla, Esat Bey’in dili taşaklarıma çarpıyordu. Bacaklarındaki kontrol, altımdaki ince bedeni epilepsi nöbeti gibi titrerken, sikim adeta fare kapanına kısılmış gibi sıkılaşan amın için kalp gibiydi. Esat amını dillerken taşaklarımı da emiyorken, burnu götüme çarpıyordu. İşkillensem de, huylansam da durmadan devam ettim. Yirmi otuz saniye devam eden bu kasılma ve şlak şlak seslerden sonra gerisin geri çekilince Esat, ben de tam boşalmanın ucundaydım. Bir anda çıktı, doğruldum. Esat ile yüz yüze gelince, yüzünde karısının boşalması ile benim sikimin sularının karışımı cıvıklık varken, çenesi parlıyordu. Sevim yatakta ayrı bir transtaydı.

-Enfesss!” dedi Esat, çak işaret yapmak için elini kaldırdı.

Gülümsedim, ben de çaktım.

-Ohh bee, tahminlerimizden de iyi!” diye devam etti Esat, Sevim yüz üstü dönüp kıvranıyordu. Ben de gittim, Esat’ın viski bardağında kalan içkiyi bir seferde içtim. Esat kahkaha attı.

-Adam adammm!” diye güldü. Sikim zonkluyordu ama boğazımdaki bu yanma hissi, bir anda odağı sikimden çekmiş, boşalma hızı 10 Mach hızında kaybolmuştu.

-Yandım” dedim yüzümü buruşturdum, ağzımı kocaman açıp nefes alıp verirken.

-HA-HA” diye kahkaha attı Esat.

İlerledim hızlı adımlarla. Yüz üstü dönen sevim buruşup buruşup dönüyorken yatakta, ayaklarından tutup çektim yere kadar. Beli tam yatak köşesinde iken, dilimi götüne attım. Tükürüp dilimle içeri girmek için hamle yaparken, götü de kasılıyordu. Yalamaya devam ettim. Göt yanaklarını sıkıyor, avucumun içinde yoğurdum. LSikim gücünü kaybetmeden, has boşalma hissim gidince sikimin kafasını tutup götüne dayamaya hareketlenmişken, Esat da sikini kaldırmış, karısının yüzüne doğru geçti. Bacaklarını açtı, o cüsse ile bacaklarını kaldırdı, taşak ve göt deliğini Sevim’in yüzüne doğru döndürünce, Sevim de yalamaya başlamıştı. Ben de onun büzüğüne baktım, kahverengi deliğine, sikimi ok gibi dayadım kafasını ve yine az önceki gibi, tek seferde yapıştırdım.

-Agghhhhhh!Aggghhhhh!Ayyyy ayyy ayyyy yandıııı, yandıııı” diye birden çığlık attı. Ben dibine kadar şlak diye yapıştırdım bu çığlığa aldırış etmeden. Kasıklarıma kadar dayandım, geri çektim, sonra bir daha dibine kadar çat diye sokunca, Sevim bacaklarını bacak aramda kırıp kırıp, aşağı yukarı belini, dizini oynatarak hareket ederken, iyice üzerine bindim. “-Ay ay ay, anam yandım. Allahım ahh. Dur dur” diye bağırsa da aldırmadım. Sert istiyorum demişti bir kere. Esat da merakla kafasını az yukarı kaldırmış, bakarken, göz göze geldik. Sağ elimi Sevim’in ensesine attım ve kocasının kıllı götüne ağzını, burnunu da sarkmış taşaklarına gömdüğümde, şimdi Esat’ın götüne boğa gibi nefesini böğürüyordu. Götünü öyle kıstı ki, geri çekemedim. Dİğer elimle de götüne şaplak atarak girip çıkmaya başladım. Yavaşça vites arttıyor, Sevim yatakta iler geri oynarken, Esat bu sefer;

-OHhhhhhhhhhhhhhh” diye saldı nefesini. Eliyle de sikinin kafasını tutmuş, hıphızlı yoğuruyordu. Sevim’den ise sadece; -“IGhh-Ihhhhh-Aghhh-Hıııııı-Hıııı” diye inlemeler gelirken zevk mi, acı mı kimsenin umurunda değildi. Bir müddet hızlıca girip çıktım. Dizlerim hafif ağrıdı, staşaklarımda boşalma seviyesine geldince, Sevim’in sol dizini kırdım yatağın üzerine, ben de biraz ittim, götüne oturdum. Taşaklarım sağ bacağının baldırına sürte sürte girerken Sevim’in göte de imza atmıştım, hafif kahverengi sıvıların arasında kırmızı renkler belirginleşmişti. Götünde şaplak atan sol elimi aldım, Sevim’in sol kolunu geri çektim, üzerine doğru bine bine, az evvelki amına pompaladığım gibi şimdi eze eze götünü sikmeye başlamamla, sona geliyordum ki, Esat havaya doğru fışkırtmaya başlamıştı. Rahatlamasıyla bacaklarını indirdi, karısına göbeğine gelen dölleri yalatmay için saçlarını vahşice tuttu, kıllı karnına bastı. Benim sağ elim boşa çıktı için, Sevim’in diğer elini de öbürüyle bağladım, az doğruldum, ata biner gibi onu düzerken, İyice zevk doruklarındayken; “-Geliyorum” diyen bendim. Öyle bir üzerine bindim, uzandım ki Sevim’in, aramızda kaybolmuştu.

Herkesin nabzı tavan, ortamın sıcaklığı 45dereceyi geçiyor olmalıydı ki, yatak bile terden su olmuştu. Nefes nefese iken, Sevim; “-Ihh” diye inceden feryat etmeye devam ediyordu.

-Bu anı ölümsüzleştirmeliyiz. Durun böyle” dedi Esat, kalktı telefonunu aldı. Son model telefonlardandı. “-Al, oradan çek, açı daha iyi olur. Sevim az kaldı kafanı” diye Sevim’e deyince;

-Nasıl kayim manyak” dedi hala daha nefesi düzelmemiş, altımda olmasından feryat ederek. Sikim hala götündeyken, döllerim yanlardan taşmaya başlamıştı. Hızla selfie çekilmek için sol kolumu kaldırdım, Esat karısının yüzünü karnına, hemen sikinin başının ucuna yan yatırdı, zafer işareti yaparak poz verirken, biz gülümsesek de, Sevim halsiz ve baygın gözlerle poz vermişti. Ben götündeyken, üstten de bir POV çektim, sonra sikimi zoom yaparak yavaşça çıkarken, en son da Sevim’in göt deliğini çektiğim de, patlıcan kadar delik zor kapanmaya çalışıyordu. Döl ve göt sıvısı karışık süzülükerken, Esat duşa geçti. Ben de geri çekilip, bir bacağı hala yatakta olan Sevim’e;

-İyi misin? Eğer aşırılık olduysa, özür dilerim. Ben sadece sen dediğinn…” derken, kafasını duşa çevirdi, Esat orada olmayınca;

-Süperdi. Telefonunu ver” dedi. Gidip aldım, geri döndüm. Ona uzattım, kendi numarasını yazdı, sonra göz kırptı. Bir şey demek istedim ama, demedim.

-Esat çıkınca duştan ben gittim, Sevim hala daha uzanıyordu sırt üstü. Bacakları ayrık. Esat üzerine yandan dönük halde döndü, onu öpmeye başladı..

-Mutlu musun aşkım?

-İnanılmaz… Bu, bu çok farklıydı.

-Beğendiğine sevindim, Sevim’im” diye cuk cuk sesler gelirken, ben suyu açtım, bir müddet sonra Sevim geldi, direkt yanıma girerek yüzüne suyu tuttu, sonra ağzını çalkaladı, saçlarını geri attı ve bana gülerek sevişmeye başladı.

-Bir posta daha atardık ama, saat 23.30 olmuş. Yarın okul var” dedi.

-Okul?

-Biz hocayız” dedi, gülerek. Bilmediğim için şaşırdım.

-Vaow” diyince, göz kırptı, dudağımdan öptü,

-Haberleşiriz canım” diyerek hızla suyun altında bedenimi yıkamaya başladı, ama daha çok okşuyordu karnımı, kaslarımı, göğüslerimi.. İçim bir tuhaf olsa da, ben de onun memelerini ellemeye başladım. Güldü.

İkili hazırlanırken, ben de havlu ile pantolonlarıma uzanırken,

-Sen burada kal Mete. Biz eve gitmeliyiz. Yarın iş var. Sen kalabilirsin. Her şey tamam. Zarfı da bıraktım, komide üzerinde” dedi.

-Şey, gerek..” derken,

-Oooo, sorun yok. İş, iştir” göz kırptı.

Onlar giderken, Sevim sekiyordu biraz. Tam kapıdan çıkacakken, aklıma masaj hediyesi geldi.

-Bir dakika!” dedim, döndüm çantama ve küçük yerinden aldığım masaj hediye kartını alarak, onların yanına gittim. Kapı eşiğinde duruyorlardı.

-Ben de size hediye almıştım, gelirken. Heyecandan unutuyordum” dedim gülerek. Karta uzanıp aldı Sevim merakla. Üzerinde “masaj/spa” yazınca Esat’a döndü;

-Ayy şuna bakk” dedi, ince sevinç çığlığı attı.

-Farklı bu demiştim” dedi Esat, omuzuma vurdu pohpohlar gibi; “-Helal genç adam” diye devam etti, eşinin omuzlarından tuttu.

-Süresi yok, eğer Taia hanıma ismimi verirseniz, daha samimi, sıcak karşılar. Ben kendisinin müşterisiyim” dedim, Esat hınzırca güldü.

-Bu haftasonu, mutlaka kullanacağım, ihtiyacım var çünkü ” dedi muzipçe güldü Sevim, göz kırparak. Ardından bir buse kondurarak dudaklarıma, çıktılar.

Ben de bornoz ile yatağa uzandım, Üzerime efsane bir rahatlama düşmüş iken, zarfa bakim dedim, komidenin üzerindeki. Epeyce kalın durduğundan, TL olmalı diye düşündüm. Açtığım da ise, şok olmuştum. Para destesini ortadan bölen kağıtta “Sevim” yazıyordu. Arkasında da, “-Eşimin ve benim ödemem ayrı genç adam” yazıyordu.

Garipsemedim değildi, ama saydığımda 10bin Dolar vardı. “-Yuhh” dedim. Beş bin diye yazışmıştık. Acaba kişi başımı anlamışlardı? Bunu onlarla bir sonraki buluşma da konuşmalıyım diye zihnime not ettim. Bir süre boğaza bakarken yatakta, aslında bu manzaraya karşı Sevim’i sikmemiş olmamdan yadırgadım kendimi. Olsun, ikinci posta olsaydı kesin olurdu ama, bir dahakine kesin çakarım bu manzaraya karşı diye kendimi avuturken, uyuyakalmışım.

Türbanlı Annem ve Mahalledekiler (Bölüm 8)

Annemle birlikte oturma odasına geçtik annem bana hem sinirli hemde mahcup bir şekilde bakıyordu.Onu orda erenle tek bıraktım diye sinirliyken geldiğimde onları o halde gördüm diye de mahcup bir durumdaydı.

A:Emir neden beni erenle orda tek bıraktın.İnsan annesini o saatte o halde bir erkekle tek bırakırmı

B:Ne var bunda anne kötü birşeymi.Markete gitmem gerekti bende gittim.Geldiğimde de eren sana çok güzel bir şekilde masaj yapıyordu.Hem aklıma kötü şeyler gelmez eren öyle bir çocuk değil

A:hıhım sen öyle zannet,kesin öyle biri değildir ya.Sen yokken eren üzerimde tepiniyordu be!Kaç kere uyardım yeter bu kadar diye ama bir türlü bırakmadı,biraz rahatsız oldum yani

B:Anne ben geldiğimde hiçte rahatsız bir halin yoktu halinden çok memnundun.Hem sende çocuğu üzerinde tepindirmeseydin

A:Gerçekten de Eren’in dediği gibi ezik ve gavatın tekisin sen.Çocuk üzerimde uygunsuz hareketler yapıyordu sende odaya geldiğinde öyleydi ama sen hiç birşey olmamış gibi devam ettin.Birdaha da o çocuğu eve getirme

Artık annemin gözünde ezik ve gavattım eren böyle gözükmemi istiyordu heralde ve bunu başarmıştı.Ben Eren’in sürekli eve gelip annemle uğraşmasını istiyordun gerçekten kavat bir cuckold olmuştum.O günün akşamında annem duşa girmişti belkide kendini tatmin edecekti.Ben’de annem duşa girmeden gizlice kamera yerleştirdim ve annemin duştan çıkmasını bekledim.Annem duştan çıkmıştı.Hemen gidip video kaydı izlemeye başladım.Annem soyundu altında tanga vardı? Bu ne alakaydı bilmiyorum,vücudu o kadar güzeldi ki görseniz o videoya 5 posta atarsınız,neyse annem duşa kabine girdi kapısını kapatmamıştı neyseki;önce her tarafını ıslattı sonra annem elini ammına doğru götürdü kendini yavaş yavaş parmaklamaya ve okşamaya başladı bu gördüklerim karşısında şok oldum.Annem 10 dk sonra inleyerek boşalmıştı hemde oluk oluk,sonra kendini iyice yıkadı ve duştan çıktı.Ben bu videyo izlerken 1 kere boşaldım Bİle.Annem yemek hazırlayıp yemeğe çağırmıştı,anneme bilerek banyodan bir inleme sesinin geldiğini söyledim;utandı ve sesin ondan gelmediğini söyledi.Ben de kahvaltıdan sonra erenle buluştum,videoyu ona gösterdim eren bayılacaktı resmen,videoyu ona attım.Eren akşam eve geleceğini söyledi,Anneme haber vermeden eve geldik annem Eren’in geleceğini bilmediği için evde gecelik tarzı birşeyle geziyordu.Eren’i görünce şok oldu,neden haber vermediğimi söylerek bana kızdı,bende aniden geliştiğini söyledim,Eren ise “Selma teyze nolmuş sanki yahu,normal ev haliylersin ve çokta güzel olmuşsun” annem üstünü değiştireceğini söyledi;ama eren bırakmadı resmen kapyı kapattı

E:Selma teyze lütfen rahatsız olma

A:Eren oğlum kalk üstümü değiştireyim odamda

Eren kapıyı sertçe kapattı;

E:Hayır dedim selmacım otur burda dediysem otur İşte

Eren sert davranmıştı anneme,ama annem bir daha şansını denedi

E:Ehhh yeter be,burda böyle kal dediysem böyle kalıcaksın,gecelikle de çok güzel olmuşsun şimdi geri çekil lütfen

Annem benden bir atak bekliyordu ama hiç birşey yapmadım.Neyse oturduk film izlemek istiyordu annem.Odada iki uzun koltuk iki tekli koltuk vardı ben ve annem aynı koltukta otururken Eren’in talimatıyla annemi ordan çıkarıp o koltuğa uzanmaya başladım annem de tekli koltuğa geçerken eren annemin elinden çekip yanına oturttu.Onların oturduğu koltuk benim arkamda kalıyordu bu şekşlde daha rahat ederlerdi.Eren film sırasında elini annemin yarı çıplak bacaklarına attı annem ise Eren’e bakmakla yetindi tepki vermedi(annemin geceliği altta dizlerinin çok üstündeydi,kolları ve beli açıktı,göğüste baya dekolte veriyordu)annem Eren’in hareketlerinden dolayı benim uzanır pozisyondan kalkıp doğrulmamı yanıma oturmamı istedi ama ben izin vermedim diğer koltuğa geçmek isterken eren kollarından tutup yerine oturttu,ve kulağına şunları söyledi

E:Çok tepinme senin yerin benim yanım,otur şurda beni sinir etme selma teyze

Bir süre sonra eren elini annemin beline ve boynuna atıyordu,annem rahat oturmak için olucakki kalçası Eren’e dönük olacak bir pozisyon aldı.Eren fırsattan istifade edip annemin götünü ellemeye başladı annem ilkinde tepki vermedi ikincide yüzünü Eren’e dönüp yapma dedi,tam o sırada eren bana para verip knk markete git Abur cubur al film izlerken yeriz bende tamam diyip evden çıkıyormuş gibi yaptım oysaki evde saklanmıştım.Eren annemin götünü üçüncü kez ellemeye başladı annem ise eren dur dedi eren devam etti annem tepki vermedi.Eren bir an yerinden kalkıp banyoya girdi ve annemin tangasını aldı kokladı içine çekti annemin kokusu ciğerlerinde dolaşıyordu,orada fotoğrafa çekti.Sonra odaya geri döndü annemi ellemeye devam ediyordu yavaş yavaş sikini de anneme değdirmeye başladı annemden tepki yoktu demekki hoşuna gitmişti kaşarın.Eren elini bacaklarında gezdirirken annemin bacak arasına yaklaştırıyordu,annem kızarmıştı nefes nefeseydi,heyecanlıydı.Eren anneme bakarak sen yanıyorsun lan diye bağırdı annemden çıt yoktu.Eren annemin yanağımdan öptü saçlarını okşadı diğer elinizde iyice annemin ammına değiştirmişti.Annemi dudaktan bir kere öptü annem sonradan onu itti ve engel oldu.Orda o an bitti eren bir şey yapmadı dakikalar geçti eren annemin karın üstü yatmasını masaj yapmak istediğini söyledi.Annem zorla kabul etti ve uzandı,eren annemin beline masaj yaparken arada sırada boynundan öpüyor ve yarağını çıkarıp götüne dayıyordu,annem zevkten inlemeye başlamıştı,eren annemi bel üstü uzanacak şekilde pozisyona getirdi annemin memeleri resmen bağımsızlığını ilan etmişti,eren annemin memelerini okşayarak masaj yapıyordu.Eren’iN siki geceliğin altına bir şey giymeyen oruspu annemin ammına batıyordu.Eren bunu fark edince sakladığı tangayı çıkarıp anneme fırlattı ve tangasız gezme dedi.Annem bunu görünce şaşırdı;

A:bunun sende ne işi var eren

E:Buldum işte

A:Tamam artık yeter bu kadar hem emir görmesin

E:Yetmez ulan yetmez,o emir iti de görmez görse de bişey olmaz

Eren annemin üzerine atılıp dudaklarından öpmeye başladı,annem isteksizdi evet ama çokta karşı koymadı,eren annemin ammını okşuyor yanıyorsun sen diye bağırıyordu,annemin dudaklarını parçalayana kadar öptü,sikini bir çırpıda anneme sokmak üzereyken annem bu sefer karşı koydu ve hayır diye bağırdı.Eren anneme orta hızda Tokat attı ama annem ayağa kalktı istemiyorum dedi,eren ise annemi belinden kavrayıp kendine yaklaştırdı dudaklarından öptü sonra eliyle annemi parmaklamaya başladı.Bir süre sonra annem geri çekildi ve devam etmeyeceğini bildirdi,tam o sırada eren annemi tek hamlede yere oturtup yüzüne doğru oluk oluk boşalmaya başladı annemin ağzı yüzü gözü saçı her yeri Eren’in spermleriyle doldu,annem çaktırmadan sperm tanelerini yuttu ve ardında Eren’e sert bir tokat attı,defol burdan diye bağırdı eren bu Tokat’ın hesabını soracağını bildirip evden çıktı.

Evimizin erkeği 23

Güzel bir seksin ardından uyuyakalmıştık. Alarm sesi ile uyandım. Gözlerimi kırpıştırarak etrafa baktım. Annem toparlanıyordu.

B: gidiyor musun?

A: evet hizmetliler gelir yarım saate.

B: ben bu hizmetli olayını hiç sevmedim. Ben bu evde kadınlarımla uyuyamayacak mıyım yahu.

A: böyle büyük ev tutup hizmetli isteyen sendin urascım.

B: ben buna bir çare bulurum. Neyse biraz daha uyuyacam. Saat 9 gibi kaldır beni anne.

A: tamam.

Tekrar uyumuşum. Annemin öpücüğü ile uyandım.

A: günaydın erkeğim.

B: günaydın fıstığım.

A: hadi bakalım kalk kahvaltı yap.

Kalkıp duş aldım sonrasınde güzel bir kahvaltı yaptım. Ablam çoktan uyanıp çıkmıştı. Hazırlanıp ben de çıktım. İlk önce sedanın iş yerine uğradım. Beni görünce resmen havalara uçtu. İşleri aksamasın diye fazla durmadım. Sonra salona gidip ablama baktım. Ablamda yoğun şekilde çalışıyordu. Patronluğa şimdiden alışmış gibiydi. Kimseyi kırmadan ancak net ve özgüvenli olarak istediklerini yaptırıyordu. Onu bu şekilde görmek beni sevindirdi. Biraz muhabbetin ardından ordan çıktım. Şirkete geldiğimde saat tam 11di. Direkt ceonun odasına gittim. Beni bekliyordu.

B: müsait misiniz?

C: gel uras ben de seni bekliyordum. Bu kadar acil olan neymiş.

B: acilen en büyük inşaat firmaları ile toplantı istiyorum. Türkiyenin en büyükleri olsun. Ayarlayabilir misiniz? Onlara bir sunumum olacak.

C: ayarlanmasına ayarlanır. Ama önce ne düşündüğünü bilmek istiyorum.

B: sen de onlarla birlikte öğreneceksin.

C: olmaz öyle şey. Ülkenin en büyük adamlarını bir araya sadece sen istedin diye toplayamam.

B: tamam toplama hepsiyle tek tek görüşürüm. Yeterki bana 1 saatlerini ayırsınlar.

C: bunu ayarlayabilirim. Ama ne istediğini bilmek hakkım.

B: onlarla birlikte öğreneceksin

C: uras burda şirket yönetiyoruz oyunlara zamanım yok. Ya ne olduğunu söylersin ya da her ne üzerinde çalışıyorsan iptal edersin.

B: üstünde çalışmıyorum. Zaten hazır. Grafikler ve animasyonlar oluşturuluyor. senden sadece açık fikirli olmanı bekliyorum. Ve beni desteklemeni. Emin ol pişman olmayacaksın.

C: şirkete gireli daha 2 ay bile olmadı. Sana bu kadar çabuk güvenemem. İstediğini yapmayacağım. İptal et.

B: tamam. Sakin ol. Sana göstericem. Bana biraz zaman ver. Animasyon hazır mı bakayım. Tam teşekküllü bir tanıtım ister misin?

C: böyle olduğun sürece mükemmel çalışırız.

B: bu bir kerelik. Bana güvenmen için. Sonrasına sonra bakarız.

C: tamam git hallet. Sonra bana dönersin.

B: peki patron

Diyerek bir asker selamı çakıp odadan çıktım. Arkamdan çattık der gibi baktığına yemin edebilirdim.

Grafikçilerin yanına indim. Animasyonu sordum. 2 saate bitireceklerini ama yeterince renklendiremeyeceklerini söylediler. Sorun olmayacağını söyledim. Daha zamanımız olacaktı. Robot bölümüne gidip basit bir oda oluşturmalarını istedim. Oda bizim birimdeki toplantı odası olacaktı. Akıllı projeksiyon cihazları heryere yerleştirildi. Sadece taslağı yetiştirseler şimdilik bana yeterde artardı bile. Onlar bize destek olurlarsa biz de onlara olacaktık. Kısaca o iş de tamamdı.

O sırada hızla işe dönüp tanıtımı oluşturduk ekiple. Herşey tamam sayılırdı. Projeksiyon cihazlarını kodladım. Ayrıca yapay zekayı da entegre ettim. Bi kaç deneme yaptık. Animasyonda gelince ceoyu çağırmaya hazırdık.

B: patron herşey hazır. Sizi birimimizde görmekten mutluluk duyarım.

C: nerdeyse akşam oldu. Hazır olduğuna emin misin?

B: evet hazır. Bu taslak consept. Çok mükemmel değil ama iş görür.

C: tamam. toplantı odasına gelin.

B: hayır burda olmak zorunda. Ben senin istediğini yaptım ve şimdi de sen yap lütfen.

C: peki. Anlaşma anlaşmadır.

Yaklaşık 5 dakika sonra ceo geldi. Birime girince kimse yerinden kıpırdamadı. Herkes kendi işiyle ilgilenmeye devam etti.

B: hoşgeldiniz.

Ceo yanında sekreteri ve yardımcısı ile geziyordu.

C: evet fazla zamanımız yok. Göster bakalım.

B: az sonra bir evin oturma odasına gireceksiniz. Yeni nesil evin sadece küçük bir anına şahitlik edeceksiniz. Sabırlı olmayı unutmayın.

C: peki. Göster bakalım.

Consept odamızın yani toplantı odamızın kapısı açtım. İçeri girer girmez yapay zeka bizi karşıladı. Işıkları kendi yakıp. Hoşgeldiniz dedi.

B: bu “saru”. Size hizmet etmek için var. Ona istediğinizi söyleyebilirsiniz.

C: merhaba saru bana kendinden bahset.

S: merhaba efendim. Ben saru. Eviniz için yeni nesil kişisel asistanınızım. Bana istediğinizi söylebilirsiniz.

C: demek adın saru. Adın ne demek?

S: adımın herhangi bir anlamı yok. Yaratıcım olan Urasın tersten yazılışı sadece. Yaratıcımın insanlarla eğlenmesinin bir yolu olduğunu düşünüyorum.

C: düşünüyor musun?

S: evet. Ben bir yapay zekayım. Şimdilik bu ev için tasarlanmış kodlarla çalışıyorum. Ama eminim ki uras yakında beni tüm dünyaya tanıtacaktır.

C: neler yapabiliyorsun peki?

S: sağlık kontrollerinizden tutun internet aramalarınıza ya da izleyeceğiniz filmi bile sizin için seçebilirim.

C: sağlık kontrolü dedin. Ne demek istedin?

S: basit sağlık kontrollerinizi yapabilirim. Örnek olarak şu an gözlerinizin kırpma hızından uykusuz olduğunuzu anlayabiliyorum. Ayrıca düşük omuzlar ve bıkkınlık hissi yorgun olduğunuzun belirtisi. Koltuğa oturup dinlenmek istermisiniz? Sizin için tvde ya da internet üzerinde dinlendirici bişeyler açıp uyumanızı sağlayabilirim. İsterseniz size kitap da okuyabilirim.

Ceonun ağzı açık kalmıştı.

B: saru ışıkları kısıp kendini göster.

Tavandaki bütün projeksiyonlar aynı anda tek hedefe doğru ışık gönderdiğinde saru ortaya çıktı. 20 yaşlarında bir kadının sülieti silik bir şekilde belirdi.

B: bize aksiyon dolu bir film seç. Ve ortamı ayarla. Haa ayrıca yarınki hava durumunu saati ve döviz kurlarını da sağ üst duvarın bi köşesine yansıt.

Saru tüm dediklerimi yerine getirdi. Herkesin ağzı açık kalmıştı. Yaklaşık 5 dakika kadar hepimiz filme daldık. Ceo sessizliği bozdu.

C: bu müthiş uras.

B: sana söylemiştim. Bu sadece taslak. Şimdi animasyonu izleticem sana. Saru senin tanıtım animasyonunu izlemek istiyoruz.

S: uras açıkçası bu animasyon beni yeterince anlatamıyor. Ama madem ki istiyorsun animasyonu ekrana yansıtıyorum. Ayrıca animasyonu buluta yükledim ve linki telefonuna gönderiyorum.

Saru dediklerinin hepsini yaptı. Animasyonu izledik hep birlikte. Ceonun resmen ağzının suyu akmıştı. Video bitince bana döndü.

C: saru ışıkları aç.

S: ve tanrı ışık olsun dedi

B: espri yeteneği de var.

C: oğlum sen ne yapmışsın böyle. Bunu ne zaman planladın.

B: dün.

C: yani sen bunu dün mü planladın.

B: neyi soruyorsun tam olarak. Yapay zekayı değil bu odayı tasarlama işini dün planladık. Ekibimle. Yapay zekayı zaten yaratmıştım. Sadece odaya ve cihazlara entegre ettik. O kadar.

C: bunu tüm bir eve adapte etmen ne kadar sürer.

B: hali hazırda olan bir ev mi? Yoksa yeni bir ev mi tasarlayacağız.

C: hali hazırdaki bir eve. Ev tasarlamak bizim işimiz değil.

B: yani bilmem tüm ölçümler yapılacak ev nerdeyse tamamen örümcek ağı gibi bilgisayar ve kablolarla kaplanacak. İş çok yani.

B: bilmiyorum. 1-2 ayı bulabilir. Belki daha fazla.

C: tamam. 2 ay. Şirket sana bir prefabrik ev ayarlar. Onu istediğin gibi dizayn et.

B: tamam. Yalnız benim acilen 50 milyon tlye ihtiyacım var.

C: tamam. O kolay. Yarın hesabında olacak. Sonra düşeriz. Ok?

B: harika.

Hep birlikte odadan çıktık. Arkadaşlar gözlerimin içine bakıyordu. Onlara ok işareti yaptım. Hepsinin yüzü güldü.

Ceo tam çıkarken

C: bu ekip maaşlı mı?

B: evet maaşlılar. Ayrıca bu tasarım için birer araba hediyeleri olacağını söyledim.

C: evet. Maaşları ne kadar?

B: 50 bin tl olarak belirledim.

C: dün bu adamlarla birlikte mi tasarladınız bunu?

B: evet. Bi kaç saatlik beyin fırtınası.

C: maaşlarını yükselt uras. Bu adamlara bu değer.

Arkadan bir alkış koptu.

B: her birine birer golf alacağınızı söylemiştim.

C: onu da alırız. Sorun yok.

B: teşekkürler.

C: ben teşekkür ederim. Sana güvenebileceğimi biliyordum. Sistemin çekincelerini sonra konuşuruz. Hepinize iyi günler.

Ceo yaptığımız taslağa hayran kaldı. Sistemi kilitleyip evlere dağılmalarını söyledim. Herkes işini halletti ve eve gittiler. Ben biraz daha çalıştım. Konsept müthişti. Ancak çekinceleri atlamamak gerekiyordu. Bunları daha sonra konuşmamız gerekiyordu. Saat bayağı geç olmuştu. Ben de son işleri halledip eve gitmek üzere yola çıktım. Sedayı özlemiştim. İyi bir masaj ve sekse ihtiyacım vardı. Sedayı aradım.

S: efendim aşkım.

B: eve geçiyorum. Nerdesin?

S: aşkım yüz tane mesaj bıraktım sana şu son dava için karşıya geçtim. Gece çalışıcaz. Yarın dava var ve ondan sonra komple seninim.

B: yani orda mı kalacaksın?

S: evet burdaki adliyede dava. Sabah saat 8.30. İstanbul trafiğinde zor olur diyerek bu gece otelde yer ayırttım.

B: kim var yanında?

S: asistanım.

B: hımmm peki madem. Aklım sen de. Bu gece benimle uyursun diye düşünmüştüm.

S: aşkım çok isterdim ama söz yarın. Merak etme gönlünü alıcam.

B: tamam. Yarın görüşürüz. İyi çalışmalar.

S: öptüm hayatım.

B: bende

Telefonu kapatıp eve sürdüm. Annem beni kapıda karşıladı.

A: nasılsın oğlum?

B: çok yorgunum. Bi duş sonra masaja ihtiyacım var. Yorucu olmayan bir sekse de hayır demem açıkçası.

A: bence sen duşunu alıp yat. Her gece her gece. Bu nedir yahu?

B: anne farkındamısın bilmiyorum ama ben daha 20li yaşlarımın başındayım. Ergenliğim bitmedi. Günde 2-3 bana vız gelir.

A: bu gece gelmesin. Ben 20li yaşlarımda değilim ama.

Annemi yanıma çekip dudaklarına yapıştım. Ateşli ve baskılı bir öpücüğün ardından

B: sen daha körpesin bebeğim. Sen bizi cebinden çıkartırsın.

Diyerek kalçalarını sıktım.

O sırada koridorda bizi gören ablam.

Ü: Koridorda mı başladınız sevişmeye?

B: sen de katılsana fıstığım.

Ü: seve seve

Diyerek ülkü askılarını indirmeye başlamıştı bile.

A: beni bu gece rahat bırakın. Size iyi eğlenceler çok gürültü yapmayın.

Annem giderken kalçalarına bi şaplak attım.

B: Bu götü en kısa sürede yüzümde istiyorum serpil sultan

Dedim. Annem “terbiyesiz” diyerek içeri gitti. O sırada ülkü çoktan üstünü çıkarmış sadece şortuyla kalmıştı bile. Gelip dudaklarıma ateşli şekilde yapıştı.

Ü: bütün gün seni düşündüm.

B: bak sen.

Ü: gülme. Gerçekten nasıl azdıysam artık utanmasam işyerine gelip tuvalette becer beni diyecektim.

B: bu azgınlığın sebebi nedir?

Ü: urascım bi sürü kaslı libidosu yüksek erkeğin içinde çalışıyorum. Normal değil midir sence?

B: bana bak abla. Rahat dur. Başımıza saplar çıkarma. Ben sana seks konusunda yetiyorum diye düşünüyorum. Aşkla falan kafanı karıştırma işinle ilgilen. Ben sana ilgi gösteririm merak etme.

Ü: biliyorum biliyorum. Zaten kimseyle muhattap olmuyorum. Emirleri ver gönder. Yanımda asistanım var zaten. Ona söylüyorum o da iletiyor.

B: ok. Şimdi ver bakalım o dudakları tekrar.

Ülkü kucağıma çıkıp dudaklarıma yapıştı. Daha koridordan odaya bile geçememiştim. Ülkü kucağımda odaya kadar girdim. Onu yatağa yavaşça indirdim.

B: leş gibiyim bebeğim. Önce duş. Sonra masaj.

Ü: sen gir duşa belki ben de gelirim.

B: tamam.

Soyundum. Ülkü üstü çıplak altında şortla yatakta dudaklarını ısırarak beni izliyordu.

Sıcak suyun altına girmek iyi gelmişti. Yaz günü olmasına rağmen suyu sıcak seviyordum. Bi kaç dakika sonra ülkü geldi. Arkadan sarılıncaya kadar geldiğini anlamamıştım. Sırtımı öpüyor ellerini vücudumda gezdiriyordu. Sırtımı yalayarak kalçalarıma kadar indi. Kalçalarıma bi kaç ısırık attı.

Ü: bu kaslı göte bayılıyorum

Dedi.

B: gerçekten bu kadınlar erkeklerin neden kalçalarına bakıyorlar anlamış değilim.

Ü: seksi geliyor işte ben de bilmiyorum.

Ülküyü önüme çektim. Duvara yaslayıp dudaklarına yapıştım. Elimi amına attım. Okşamaya başladım. Klitorisini okşuyor arada parmağımı yavaşça içine sokuyordum. Soktuğum parmağı çıkartıp yine ona emdiriyordum. Aletim bayağı sertleşmişti. Ülkü aletimle oynuyor ellerini kaslı vücudumda gezdiriyordu. Yavaşça diz çökmeye başladı. Aletimi kavradı. Suyun altında saçları gözlerine gelmişti. Tek tek çektim yüzündeki saçları. Gözlerime bakarak dilini çıkarıp aletimi dondurma yalar gibi yalamaya başladı. Gözlerini gözlerimden hiç ayırmadan taşaklarımı yalıyor sonra da aletimi ağzına dolduruyordu. Yoruluncaya kadar bi süre sakso çekmeye devam etti. Ben öyle gırtlağını zorlayıp kadınıma işkence çektirecek tiplerden olmadığım için tamamen ona bırakmıştım. Yorulduğunu anladığımda onu kaldırdım. Dudaklarına yapıştım. Dillerimiz ağızlarımızda dans ediyordu.

B: bu gece sen bana hizmet edeceksin.

Ü: seve seve aşkım.

B: arkadan istiyorum.

Ü: önden biraz doyursaydın da havaya girseydim bari.

B: merak etme şimdi gireceksin.

Dediğim anda aletimi yavaşça içine kaydırıp ülküyü kucağıma aldım. Sırtını duvara yaslayıp amına aletimi kökledim. Ahhh diye derin bir inleme çıkardı.

B: canın mı acıdı?

Ü: acıdı tabi. Bu kadar kalın bişey bi anda sokulmaz.

B: öyle mi?

Dedim bir anda sert şekilde kökleyerek. Yine ah diye bir ses çıkardı boynumu sıkarak. Sonra hızlanmaya başladım. Yeni kalkışa geçmiş bir uçak gibi hızımı arttırdım. Ülkünün ah sesleri oh seslerine dönüştü. Dudakları ile dilimi dudaklarımı sömürüyor, boynuma sıkı sıkı sarılıyordu. İyice hızlanmıştım. Ülkü git gide kasılıyordu. Aletimin amını içini tamamen doldurması onu acayip zevke getiriyordu. En sonunda boynumu sımsıkı tutup kasılmaya başladı. Ohhh sesleri şimdi çığlığa dönüşmüştü.

Kasılması bitince ülküyü yere indirdim. Diz çöktü ve aletimdeki kendi sıvılarını suyla akıp gitmeden tattı. Suyu kapattım. Elinden tutup duştan çıkardım. Havluyla bir güzel kuruladım. Hala dizleri titriyordu. Kendimi de kurulayıp yatağa uzandım. Ülkü de üstüme çıktı. Yavaşça aletimi içine aldı. Tekrar üstümde zıplamaya başladı. Elimi atıp arka deliğine ulaştım. Parmağımla bastırarak yumuşatmaya başladım. Ülkü aletimin üstünde zıplarken amından akan suları parmağımla alıp götüne sürmeye başladım. Ara sıra parmağımın bir kısmını sokup deliğini genişletmeye başladım. Memeleri ağzımda, aletim amında, parmağım ise götünde zevkten uçuyordu resmen ülkü. Yavaş yavaş deliği hazır hale geliyordu. Dudaklarımız tekrar birleşti. Ülküyü üstümden kaldırdım. Altıma aldım. Bacaklarını kaldırıp aletimi götüne dayadım.

Ü: aşkım çok yavaş ne olur çok kalın.

B: merak etme ablacım. Ben bu güzel götü nasıl ödüllendireceğimi çok iyi biliyorum.

Aletimi yavaşça deliğine itmeye başladım. Ülkü eliyle bacaklarım ve kalçaları arasında tampon görevi görüyordu. Acıdığı zaman eliyle itiyordu. Ben de yavaşça salıyor sonra tekrar bastırıyordum. Bu şekilde bi kaç dakika boyunca yavaş yavaş iterek aletimin büyük bir kısmını soktum içine. Ülkü de canı yana yana bacaklarında titremeyle boynuma sarılmaya ve dudaklarımı öpmeye çalışıyordu. Üstüne yattım. Dudaklarımı dudaklarına kenetledim. Aletimi itmeye başladım. Çok hafif tempoyla gir çık yapıyordum. Ülkü ah sesleri çıkararak ağzımın içine nefesini veriyordu. Artık götü iyice alışmıştı. Ben de hızlanmıştım. Ülkünün sesleri ise zevk seslerine dönmüştü. Üstünden kalktım. Ülküyü domalttım. Ayağa kalkıp aletimi yukardan sanki matkapmış gibi ülküye sapladım. Artık deliği de alıştığı için hiç zorlanmıyordu. Sadece kendini tutamıyor ve çığlık atıyordu. Sesi o kadar fazlaydı ki en sonunda kapımız açıldı. Ben ülküye yukardan sert girerken kapı sesi ile durdum. Ve doğruldum. İçinden çıkmıştım.

A: aaaa ama bu ne gürültü. Ben size sessiz olun demedim mi?

Ü: anne canımı çıkardı senin bu oğlun

B: serpil sultan bırak bu işleri canın çekti diye geldin itiraf et.

A: uras şakanın hiç sırası değil. Ev yıkılıyor resmen. Sessiz olun.

B: bizi duyacak kimse yok anne abartma.

Ü: evet anne. Gerçekten sen neden geldin? Canın mı çekti yoksa. Yardımını seve seve kabul ederim. Çünkü bu boşalmak nedir bilmiyor.

Ülkü aletimi tutuyordu.

A: ülkü ben rahatsız oldum. Yetmez mi? Sessiz olun.

Yataktan indim. Annemin üstüne yürüyerek duvara doğru sıkıştırdım. Dudaklarına yapıştım. Önce istemedi ama sonra karşılık verdi. Elinden tutup yatağa çekmeye çalıştım ancak elimi bıraktı.

A: Gerçekten istemiyorum çocuklar. Siz keyfinize bakın. Ama sessiz olun biraz

Ü: uras gel. Annem ciddi. Bu ifadeyi nerde olsa tanırım.

B: ben de anladım. Ama nedenini anlamadım. Neyse. Tamam annecim sessiz oluruz.

A: iyi geceler.

Diyerek çıktı odadan. Ülküyle göz göze geldik.

B: bunu sonra konuşalım.

Ü: bence de.

B: domal.

Ülkü ikiletmeden tekrar domaldı. Aletimi amına bi kaç kez sokup çıkardım. Sonra tekrar deliğine getirdim. Ayakta tekrar girmeye başladım. Ülkü zorlanıyor ama ses çıkarmamaya özen gösteriyordu. Yüzünü yastığa gömmüş yastığı ısırarak ohh sesleri çıkarıyordu. Ben de artık iyice zevke gelmiştim. İyice hızlandım. Götüne var gücümle pompalıyordum. En sonunda dayanamadım ülkü diye sesleninceye kadar saçına, sırtına ve en sonunda yüzünü dönünce de yüzüne ve göğüslerine kadar fışkırdım. Ülkü ohhaaaa diyerek bitirmemi bekledi.

Ü: uras resmen yıkadın beni.

B: az önce boşalmaya yakın annem gelince birikti biraz tabi. Normaldir.

Dedim gülerek.

B: hadi git duşa gir sonra şu çarşafı değiştirelim.

Ülkü tamam diyerek duşa gitti. Ben de yatağa uzanıp kaldım.

Bir Hata ve Anneme Olanlar 2

Ünal Abi piç bir sırıtışla birlikte başıyla kendi önünü işaret ederek “Annen de zevk almış bak, orospu Ezgi’nin çocuğu” diye bana seslendi. O ana kadar olan bitende yan perspektiften fark etmediğim şey, annemin de boşalmış olmasıydı. Yarrağının kökünden, taşakları üzerinden kasıklarının bir bölümüne ıslaklık akıyordu. Annemin yaşadığı travmatik duruma rağmen hormonlarına yenik düşerek kadınlık hissiyatı ile teslim olduğu tescillenmişti. Ünal Abi de bir zafer edasıyla bunu ikimizin yüzüne vuruyordu. Annemin oğlunun önünde orospuluğunu kabul ederek ve bunu amının derinliklerinde patlamalar yaşayarak gözler önüne sermesi pişmanlığının ve ağlamasının nedeniydi…

Ünal Abi tekrar sessizliği bozan taraf oldu: “Anneni temizle sonra buradan siktir olun gidin, bugünlük bu kadar. Bundan sonra annenin sikilmeden önce hazırlanmasından ve sikildikten sonra bakımından sen sorumlusun piç kurusu” diyerek dizlerinin üstünde üstü başı döllenmiş vaziyette oturan annemi saçların çekerek kaldırıp Ali, Berkay ve benim önüme doğru fırlattı. Annem sendelemişti, penguen gibi adımlayıp öne doğru eğilerek dengesini bulmaya çalışırken üstündeki döllerin bir kısmı bacaklarına doğru akmıştı. Memelerinin sallanarak birbirine çarpması ve aynı anda akmış makyajlı dağılmış suratıyla gözlerini kapatarak acıyla “Aaaaaahhh!” demesi günün özeti gibiydi.

Ben: “Abi ne istediysen yaptı kadın bari canını yakma”

Ünal Abi: “Sana mı soracağım dalyarak, annen benim malım artık; sen anca meze olmasına el atıp işimiz bitince peçete uzatacaksın…” demesiyle annemi ve beni tutup birbirimize vurması bir oldu. O an ruhu, onuru kırılmış bir halde olan annem tutunacak bir dal gibi göğüslerini bana dayayarak kollarımdan tutup dengesini sağlamıştı. Yukarıdan kendisine baktığımda kahverengi, şişmiş meme uçları ikimizin arasında sıkışmıştı. Belki de bugün ilk kez güvende olabileceği birinin kollarında olduğunu düşünürken bu temasla birlikte benim aklımdan annemin baygınken hunharca sikilmesi, kameralara orospu pozları keserek Ünal Abi’nin yarrağını yemesi ve onun tohumlarıyla yıkanması film şeridi gibi ışık hızında gözlerimin önünden geçti. Bu ana bir son vermek için onu kendimden uzaklaştırıp kolunun altına girerek namusunun yerler altına alındığı bu odadaki geçici de olsa tek kaçış noktamız olan özel lavaboya doğru götürdüm. Annem bir an arkasını dönerek;

Annem: “Allah belanızı versin adi herifler” diye tıslar gibi konuşmasına Ünal Abi kahkaha atarak ve 5 parmağının izi çıkacak şekilde bir kuvvetle annemin götünü şaplaklayarak karşılık verdi.

Berkay televizyon ünitesindeki çekmece gözden bir toz bezi çıkarıp suratıma doğru fırlattı ve “Acele et taze pezevenk” diye de ekledi. Gururum kırılmıştı, gerçekten ne desek ne yapsak aleyhimize bir dönüşü oluyordu. Derin bir nefes aldım ve anneme destek olarak lavabonun önüne kadar getirdim. Bu güne kadar evde belki de birkaç kez iç çamaşırı ile gördüğüm, yaz tatillerinde bile giyimine belirli bir seviyede dikkat ettiği için hiçbir şekilde gözümde bir kadın figürü olmayan annem anadan üryan bir halde yanımda duruyordu. Gözlerimi kaçırarak elimdeki bezi iyice ıslattım ve sıktım; sonrasında elleriyle siper ederek memelerini kapamış ve aklını yitirmiş gibi yere bakan annemin önce yüzündeki sonra da göbeğinin bir kısmında ve sağ bacağına damlamış olan dölleri iyice sildim. Bezi çitileyip tekrar ıslattığımda, annem bu sefer iki eliyle utanıp yüzünü kapatmıştı ve açıktaki memelerini bana sunmuştu. Memelerinin üstündeki dölleri de silerken baş parmağım birkaç kez beni besleyen o meme uçlarına temas ettiğinde dudağını ısırarak kafasını çevirdi. Beni doyuran o memeleri Ünal Abi önce yarrağıyla arasına girerek dümdüz etmişti sonrasında ise annem tarafından ellerine morartırcasına sıkması için teslim edilmişti. O ise benden utanıyordu. Ünal Abi karşılıklı anne-oğul bakış açımızı hala sindirememişti. Annem benimle tüm bu esnada konuşmamayı tercih etti, işimiz bittikten sonra da önce iç çamaşırlarına sonra da üstünü yavaşça kendisini giymeye başladı. Özellikler beyaz kalın bacakları ve doğurganlığın sembolü gibi olan kare çıkık götüne string külotunu geçirirken götündeki o dalgalanmalara karşı ben de oda da bizi kontrol etmesi için kalan Berkay da şaşırmıştık. Yediği yarraktan ötürü bir tarafına tam basamıyor gibiydi, sendeleyerek ve yavaşça yürüyordu. Odadan önde o sonra ben ve Berkay çıktık. Bayıltıldığında kucakta taşındığı, sikilmesine giden o yol olan merdivenlerin başına geldiğinde iç geçirdi. Tek tek adımlayarak ve merdivenin kenarından tutarak aşağı kata indi, biz de ona eşlik ettik. Ünal Abi bar tarafında garsonlardan biriyle konuşuyordu. Kendisine içerisinde para olduğunu tahmin ettiğim bir zarf verdi. Adam Ünal Abi’nin planına uymanın, sadakatinin ödülünü alıyordu. Annem ve ben ise bu oyunun kaybedeniydik…

Ünal Abi bana eliyle gel işareti yaptı, yanına gittiğimde;

Ünal Abi: “Yarın izinlisin, sonraki gün işi aksatma ananı sikerim”

İç sesim: “Sikmedin sanki Allah’ın belası it”

Ünal Abi: “Ben haber verene kadar damızlık orospuyu evde tut. İşe gelirken eve kitle ve anahtarı al. Yarrak yemediği sürece dizini kırıp oturup bekleyecek. Anladın mı piç kurusu?” dedi.

Ben: “Abi kocaman yetişkin kadını nasıl hapsedeyim, bunun telefonu var, konusu var komşusu var. Kendisine zarar vermesinden korkuyorum, affet sal bizi artık”

Ünal Abi ensemden tutup kafamı çekerek “Koçum merak etme, biz sık sık ziyaretinize geleceğiz, kıdem kazanacak orospu anan”

O sıra annem yanımızdan geçerken durdurup cebinden çıkardığı bir tomar parayı annemin üstten iki düğmesi açık olan gömleğinin ortasında memelerinin arasına soktu. Annem de ben de şok olmuştuk.

Ünal Abi: “Karının perti çıkmış. Yol paranız (gülerek) hadi ikileyin!” dedi ama annemin kolunu tutup bırakmadı. Annem her ne kadar bir tarafında Ünal Abi bir tarafında ben cafedeki diğer müşterilere karşı onu perdeliyor olsak da bir tomar para dansöz gibi memesine takıldığı için gözükmekten panik halinde hızlıca sağa sola bakıyordu. Ünal Abi annemin kulağına “Duyamadım Ezgi Hanım” diye mırıldandı. Annem önce avel avel bakarak anlamadı sonrasında ise yukarda odada kazandığı tecrübelere dayanarak “Teşekkür ederim beni sikmeye ve döllerinize layık gördüğünüz için efendim” dedi. Ünal Abi hızlıca annemin poposuna bir şaplak da ulu orta atarak annemin paniğini iki katına çıkarmıştı. Merdivenden zor yürüyen annem, insan içinde kalmamak için çaktırmadan son kuvvetiyle sekerek bir hışımla cafeden kendini dışarı attı. Arkasından yetiştiğimde ilk kez bana hitap ederek “Umut, dayanamıyorum eve götür beni” diyerek yalvarırcasına gözlerime baktı. Şansımıza oradan geçen ilk taksiyi çevirdik ve bir yarım saat sonra soluğu evde aldık.

Ünal Abi fiziksel güç ve olanaklarının yanı sıra psikoloji doktoru yapmışçasına beni ve annemi sindirmeye dediği gibi onu beyinsiz bir orospu beni de onun pezevengi gibi yapmak için ilmek ilmek işliyordu. Bundan nefret etmiştim ama aynı zaman da sinmiştim de. Eve girince tüm bunların tek seferlik olmasını dileyerek omzumdan büyük bir yük kalkmışçasına kapıyı kapatır kapatmaz sırtımı kapıya verdim ve gözlerimi yumdum. O an gözlerimden ilk kez birkaç damla yaş dökülmüştü, çaresizliğin somutlaşmasıydı bu akan damlalar… Annem ise hemen duşa girmişti, bu yıkanma faslı dakikalar ardı ardına birbirini kovalarken bitmeyince başına bir şey gelmesinden korkarak banyonun önüne gittim. Gerçekten kendine zarar vermesinden korkuyordum ama o belki de obsesif bir şekilde muhtemelen kirletilmiş bedenini liflenerek tekrar eski haline getireceğini düşünüyordu. Suyun ara ara kapanması ve tekrar açılması seslerinden sorun olmadığını anlayıp onu yalnız bıraktım. O akşam ve ertesi gün benimle hiç iletişim kurmadı; odasında ağladı, odasına girdiğimde iyi olup olmadığını sorduğumda ise bana parlayarak “Bitirdiler beni oğlum, yüzüne nasıl bakarım” diye hıçkırarak odayı terk etti. Kendi haline bırakmanın kötünün iyisi bir seçenek olduğunu düşünerek ben de odama geçtim ve ertesi güne kadar tek bir lokma yemek için bile oradan ayrılmadım.

Ertesi gün öğleden sonra kapının çalmasıyla uyandım. Kafamda dünkü olanlar Ünal Abi’nin annem yatakta bağlıyken zorla ona izlettiği annemin pornosu gibi dönüyordu. Gözlerim açıkken de kapalıyken de annemin sikilişini unutamıyordum. İçeriden tekrar ağlama sesleri gelince ise bu sefer dayanamadım ve yanına gittim. Karşılaştığım manzarada annem anladığım kadarıyla kendisine gelen kargoyu açmış ve gördükleri karşısında ise duygu boşalması yaşıyordu. Çünkü elindeki yırtılmış kargo paketinden siyah, kırmızı ve beyaz üst tarafı dantel işlemeli jartiyer takımı; arkadan sadece poposunun arasına girecek, göt loblarını açıkta bırakacak ve önden de am hizası açıkta olan aynı renklerde tangalar çıkmıştı. Muhtemelen kargonun teslim edilme bildiriminin iletilmesiyle haberi olduğunu düşündüğüm Ünal Abi o esnada beni aradı;

Ünal Abi: “Annen bacağındaki ve amındaki tüyleri alsın, üstü çıplak olsun, eve gönderdiklerimi ayrı ayı giyerek domalıp arkasına gülerek bakarak poz versin. Sonrasında bacaklarını açarak amını parmaklarken ve ağzı yarrak beklercesine açıkken de poz versin. Toplamda 6 pozu güzelce çek ve bana at. İkiletme orospu çocuğu” diye eklemeyi de unutmadı. Anneme yaklaştım, eve geldiğimizdeki ilk muhabbetin bu olacak olması acı vericiydi fakat bir daha ölümle burun buruna gelmemek adına ilk adımı attım ve

Ben: “Anne Ünal Abi az olan kıllarını almanı istiyor. Sonra elindekilerle ilgili birkaç isteği dah……” dememe kalmadan,

Annem: “Asla olmaz, sen de siktir git ne farkın olacak bu ırz düşmanlarından” diye çıkışmasıyla ilk kez sinirlendim. Yaşananların sorumlusu bir noktada bendim fakat ne bundan zevk almıştım ne de direnç göstermemezlik yapmıştım.

İç sesim: “Sen yarrağın üstünde zevkle hoplarken iyiydi değil mi”

Yine iç sesim: “Sanki ben zevk alarak ırz düşmanlarının altında, üstünde boşaldım amına koyayım”

Annem elindekileri bana fırlatıp çığlık atarak üstüme yürüyünce odadan bir hışımla çıkarak ve kapıyı kilitleyerek Ünal Abi’yi aradım.

Ben: “Abi yapmayın gözünüzü seveyim, annem kendinden geçiyor, bir şey olacak. İstediğini aldın zaten bu noktada bırakalım”

Ünal Abi: “KAPAT LAN TELEFONU AKIL VERİYOR BİR DE OROSPU ÇOCUĞU” diye yüzüme kapattı.

Elim ayağım sinirden titriyordu, annem odadan çıkmak için bir direnç göstermemişti fakat bana karşı saldırma olasılığına karşı kapıyı açmak için de bir hamle yapmadım. Sakinleşmek için yere çömelmiş vaziyette beklerken muhtemelen 15 dakika sonra kapı çaldı. Kapıyı açmamla Berkay ve Ali’nin aynı anda suratımı yumruklaması ile gerisin geri sırt üstü yere çakıldım. Ünal Abi arkalarından yavaş adımlarla içeri girdi ve kapıyı kapattı. Ayakkabılarını çıkarma zahmetinde bile bulunmamışlardı anneme damızlık gözüyle bakanlar eve de ahır gözüyle bakıyor olmalıydı. Burnumu tutarak yerden kalktım, ellerimi ılıkça akan kan yeri ve üstümü batırmasın diye siper ediyordum. O esnada,

Ünal Abi: “Nerede o mal orospu!!??!!”

Ben: “(Boğuk sesle) salonda”

Berkay yakamdan tutup beni de önünde sürükleyerek götürdü. Kapıyı açtıklarında annem yerde boş gözlerle otururken birden canlanıp koltuğun arkasına geçti ve kendini koruma iç güdüsü ile büyük bir minderi alıp önüne siper etti.

Ünal Abi: “30 saniye içinde soyunmazsan oğlun ölür. Süre başladı” dedi ve saatine bakmaya başladı .

O esnada çoktan Berkay silahını çıkarıp bu sefer bana tutmadan elinde tutuyordu. Ali ise Ünal Abi’nin işareti ile odadan çıktı, aralarında bir şeyi konuşmuş olmalılardı. Geri sayım başlamıştı, annem belki de kendi canını değil ama benim canım söz konusu olunca son dakikalardaki tüm hırçınlığını bir kenara bırakarak hızlıca eli ayağı titreyerek önce üstündeki mavi askılı bodysini sonra da aynı anda beyaz diz baldırlarını kapatan şortunu ve pamuklu beyaz külotunu çıkararak üstünden atladı. Kalın bacakları ve bir şerit bir yarık gibi amı ortaya çıkmıştı. En son beyaz sıradan sütyeninin de kopçasını açtı ve özgürlüğüne kavuşan memelerinin üstünden ayak bileklerinin üstüne düştü.

Ünal Abi: “Git bacaklarını ve amını tıraş et gel amına koyduğumun psikopat kaltağı” diye emretti.

Annemin alt vücudu pürüzsüzdü fakat yer yer olan tüylere Ünal Abi bir kez kafayı takmıştı. Annem sorgulayan ve yalvaran gözlerle bakmaya devam edip ağzını açacak gibi olduğunda ise Berkay bu sefer silahını doğrulttu ve annem çıplak bir şekilde salınarak, kıvırtarak önümüzden geçip banyoya girdi. Kısa bir süre sonra ise Ali elinde muhtemelen arabadan aldığı uyku bandı ve kalın kısa bir iple geri döndü.

Ünal Abi: “Annen için sen oğlu olmayacaksın o da senin için annen olmayacak artık. Biriniz orospu ötekiniz orospu çocuğunuz. Ana-oğul gözüyle bakmayacak kimse birbirine. Şimdi annen gelince ve pozisyon alınca dediğimi yapmazsan çükünü keserim tek parça olarak da annenin götüne monte ederim akıllı dur bir de senle uğraşmayım” dedi.

Ben ne yapacağını/yaptıracağını hiç anlamamıştım fakat sadece “Tamam abi” demekle yetindim. Herhalde yine annemi sikecekti, bunu bir kez daha kaldırabilir miyim bilmiyordum ama ağzımın içine burnumdan kan dolmuştu ve sağlıklı düşünemiyordum.

10 dakika sonra annem üzerinden bornozla geldi ve Ünal Abi’nin yanından geçerken Ünal Abi bornozun ipini çözerek annemin üstünden düşmesini sağladı.

Ünal Abi: “Yere geç ellerini arkanda birleştir. Ali’ye de müdahale edeyim deme”

Annem tekrar korkudan transa girmişçesine aynı dünkü gibi “Peki efendim” demekle yetindi. Yavaşça dizleri üstüne oturdu ve ellerini arkasında birleştirdi. Ali ise anneme yaklaşıp önce uyku bandını sıkıca yüzüne geçirerek gözlerini kapadı sonra da arkada olan ellerini bileklerinden sıkıca bağladı.

Ünal Abi: “Kimden yarrak yediğini bilmene bile gerek yok. Senin tek vasfın ben kimi istersem memnun etmek vücudunu ona sunmak”

Annem: “Ben işe yaramaz bir orospuyum efendim. Bana yarrak vererek bana değer katın lütfen”

Ünal Abi: “Ha şöyle yola gel damızlık orospu seni döl kovası. Şimdi bu odadaki birini memnun edeceksin hazır mısın”

Annem: “(Yerinde otururken götünü sağa sola sallayarak) yarraklarınızı içime almak için sabırsızlanıyorum. Ben damızlık bir orospuyum sikin beni erkeklerimmmmmm” diye diye vurgulu ama kısık sesle fitili yakmıştı.

Ünal Abi: “(Kulağıma annemin duyamayacağı şekilde fısıldayarak) Git yarrağını annenin ağzına ver”

Donup kalmıştım. Ünal Abi’nin annemi sikeceğini sanarken şu an ona yalatmam için beni yönlendirmişti. İşte bu da uzun vadeli planının bir parçası olmalıydı. Dizlerim ayaklarım hiçbir şekilde motor sinirlerim beynim koordineli çalışamıyordu. Annem son iki gündür beyni yıkanırcasına sikiş hizmetçisi gibi muamele görüyordu fakat ben burada öznelerden biri değildim. Etkisiz elemanken Ünal Abi beni annemin direncini kırmak için oyuna sürmüştü. Hareketsiz kalmam üzerine ilk kez iki adamına da direktif vermeden kendi arka cebinden çıkardığı bıçağı ile yüzüme ince bir kesik attı. Gözümün önünden geçen metal bıçağın kesiciliği ve yüzüme vuran soğukluğu yerini küçük bir kan toplanmasına bırakmıştı. Ünal Abi “Yüüürrrüüü” diye hırlayınca Annem de destek olurcasına “Yarrak istiyorum yarrak verin bana yarrağa doyurun beni erkeklerimmmm” diye cilveli cilveli konuşuyordu. Baskınlığın ve zorbalığını annem üzerinde azdırıcı bir etkisi olduğunu düşünmeye başlamıştım. Bu 180 derece değişimin başka açıklaması olamazdı. Annem muhtemelen Ali ya da Berkay veya ikisinin birden kendisini sikeceğini düşünebilirdi ama oğlu tarafından bunun olması kaleminin kırılmasına eşdeğerdi. Sadece küçük bir an beni Ünal Abi’lerle aynı kefede tuttuğu bugün yaşadığımız o anı hatırladım ve her suça yatkın kişinin kendini olumlaması gibi,

İç sesim: “Madem ben de ırz düşmanıyım ırzına geçmem de bir sakınca yok”

Üzerimdeki kotu ve boxerımı çıkararak anneme doğru yürüdüm ve önünde durdum. Annem bir şey görmediğinden başını istemsizce çevirirken burnu yarrağıma çarptı ve bir hayvan gibi önce yarrağımı koklayarak yerini tekrar tespit edip başını küçük küçük yalamaya başladı. Dilinin kayganlığı ve ıslaklığı inik haldeki yarrağımı harekete geçirmeye yetmişti. Annem önümde iki büklüm başı kasıklarımın hizasında yarrağımla çaresizce oynaşıyordu. Çok uzatmadan işi ilerletip önce çeyreğine kadar sonra yarısına kadar yarrağımı ağzına alarak vakumlamaya başladı. Vücudumdaki tüm kanın oraya doğru çekildiğini hissediyordum ve yarrağım annemin ağzında şişmeye başlamıştı. Ağzının sıcaklığı yarrağımı kavuruyordu. 51 yaşında bir kadına göre olan o alımlı haliyle bu cilveli konuşmaları zihnimde en ön sırada yerini almıştı. Diliyle yarrağım ağzındayken daireler çizip dudaklarının değdiği alan dışında darbeler vuruyordu. En sonunda dayanamayıp kafasını tutup iyice apış arama doğru bastırdım ve burnu göbeğimin altına kadar dayandı. Annem konuşmaya çalışıyor, böğürüyor ağzından tükürükler çıkıyor ama bırakmıyordum. Bir 10 saniye sonra saçlarından kavrayıp yüzünü geriye çıkardığımdan nefes nefese kusarcasına birkaç kez öksürdü fakat hiç itiraz etmedi. Ünal Abi’nin “Kıdem kazanacak anan” dediği kulağımda çınlıyordu. Dayanamıyordum; Ünal Abi kadar ilişkim olmamıştır ve yaşadığım durumun duygusal işkenceden hazza dönüşen yolculuğunda bu tecrübesizliğim beni ele veriyordu. Annemi iki taraftan koltuk altından kaldırıp yemek masasına kadar itekleyip domalttım. Kabak gibi bir kare çıkık göt, sulanmış bir amcık ve ona göre bu sefer otururken terlemiş kara dar bir göt deliği karşımdaydı.

Annem: “(Kimin kendisini siktiğini bilmeden) En iyi siz sikiyorsunuz efendim. Sizin yarrağınız onlarcasına bedel; tüm deliklerim hizmetinizde” demesiyle iyice kalkmış olan yarrağımı amının üst tarafından göt deliğinin altından içine kaydırdım. Yarısı girdiğinde bile cehennem sıcağını yanda bırakacak bir yanma ve haz tüm bedenimi kapladı. Yavaşça çıkarırken yarrağımın üstü annemin am suyuyla parlarken tekrar hızlıca kökledim. Yavaşça çıkarıp hızlıca köklüyordum. Annem “Amını siktiriyorum, cezamı çekiyorum ben adi bir orospuyummmm oooaaayyh” diye haykırıyordu. Götüne aynı Ünal Abi gibi bir şaplak da ben attım. Ünal Abi’yi taklit ediyordum. Beynime kazıdığı görüntüleri ben yapıyordum bu sefer, öğrenilmiş çaresizliğimde annemi yalnız bırakarak, onu satarak orospuluğuyla bu sefer ben mest oluyordum. Bir bacağını masaya kaldırıp amının yarığının iyice açılması ve iki elimde sırtında bağlı olan bileklerin tutup tepikleyerek sikmeye başlamışken içine boşalmam bir oldu. Boşalırken akan döllerim amından fışkırarak göt deliğini de beyazlatmıştı. O sıra ben içinden çıkarken götünü iyice dikleştirip titremeye basladı ve “Yarrak hastası bir orospuyum. Boşalmayı bile hak etmiyorummm oooooffh” diye söylenerek tahminimce boşaldı. Sakinleşmişti. Gözümün önündeki manzarada kendini bırakmış, hareket ve görme kabiliyeti kısıtlanmış iki deliğinde de kendi oğlunun doğurup büyüttüğü erkeğin dölleri olan bir kadın vardı. Gözümdeki anne olgusu o an kaybolmuştu.

Ünal Abi: “Oğlunun yarrağını yemiş iflah olmaz bir orospusun. Senin gibisini görmedim yavrum” diye itirafta bulununca annem birden yattığı yerde “Oğlumun altına yatma şansı verdiğiniz için size minnettarım efendim. Bütün erkekler benim sikicim” diye cevapladı.

Ünal Abi: “Herkes yerini öğrendiğine göre bugünkü dersimiz biter”

Bana dönerek annemin de duyabileceği bir şekilde,

Ünal Abi: “Bir iş anlaşmam var. Annen de anlaşmanın bir parçası olacak. Detayları ilettiğimde anneni hazırla ve getir” dedi. Tam odadan çıkarken cebinden iki kez ayrı ayrı para demeti çıkarıp bükerek, yemek masasında aynı pozisyonda duran annemin önce amına sonra da derin derin nefes alırken ağzına soktu…

Almanyalı Melis 1

Erik: “Mmmm.. Yaramaz bir kızmısın sen, hadi cevap ver tatlım ? Türk olarak Alman bir erkekle beraber olman normal mi ? Sünnetsiz bir erkek tarafından sikilmek hoşuna gidiyor mu ?”

Erik ne zaman azsa böyle saçma sorular sorup beni çok sinir ediyor. Sorduğu ırkçı ve azda olsa aşşagılayıcı sorularla benimde kendisi kadar Alman olmadıgımı düşünmeme sebep olmuşdu.

Beni nasıl oluyorda halen bir türk olarak görebiliyordu, oysa bende kendisi gibi yiyor içki içiyor ve metal müzik dinliyordum. Alman vatnadaşıydım Berlin’de doğmuş Berlin Üniversitesinde okuyordum, modern, eğitimli ve açık görüşlü birisiydim ve çok nadiren türkçe konuşuyordum, konuştugumdada bozuk bir Türkçem vardı . Anlamıyorum gerçekten Daha ne kadar Alman olabilirim ki ?

Sanırım beni seksi bir Türk kızı olarak görmekten öteye geçmeyecek bir ilişkimiz olacak. Oysa ben Alman bir sevgilim olunca benimde gerçek bir Alman olabileceğim fikrine kapılmış, Almanların beni kabul edeceklerini düşünmüştüm . Sonuçta Dedem ler Türkiye’den buraya benim bir yabancı olarak kalmam için gelmemişlerdi.

“Sakin ol koca oğlan, her ne kadar büyük sikin beni tahrik etsede bu konuşmalardan sonra, sanırım bu gece sikini yalamayacagim.” dedim.

Erik endişeyle : “ Melis, Bebeğim senin için deli oluyorum biliyorsun.“

Biraz daha yaklaşarak “ ve halen sorumun cevabını bekliyorum. “ Dedi. Elimle daha fazla yaklaşmasına izin vermeyerek.

“Hayır, olmaz, kesinlikle olmaz, yapamam.” Dedim.

Erik: ” Ama o benim en yakın arkadaşım ve biz herşeyi beraber yapıyoruz onunla. Hem kız arkadaşından yeni ayrıldı ve çok mutsuz. Kız arkadaşım olarak yardım etmelisin. Seni herzaman sevdiğini ve seninle herzaman sevişmek istediğini söylüyor. Grup sexs yapmamız için iyi bir fırsat şuanda ?”

“Eğer bu şekilde konuşmaya devam edersen giderim ?”

Erik: “Beni seviyorsan kabul etmelisin ?”

“Ahh, düşünmem lazım” dedim laftan anlamayacak kadar bütün kanın sikine aktığına eminim.

“ Şimdi gitmeliyim.” Deyip Erik in dudaklarına öpücük kondurdukdan sonra metroya doğru yürümeye başladım

Yeni Ev- Bölüm 1.

“Hiç kimse anne ve babasını kaybetmeden tamamen büyümez.” demişti ona Hüseyin hoca müdürün odasında annesinin vefat haberini aldığı gün. Her şeyi çok net bir şekilde hatırlıyordu o güne dair. İlk teneffüsün ardından müdürün odasına çağrılmış yine acaba ne diye azar işeteceğiz derken babasının az önce Hüseyin müdüre verdiği acı haberi kendisine söylediği anları odanın bunaltıcı sıcaklığını dünyanın sadece o odaya kadar küçüldüğünü ve içinde eve gidince artık göremeyeceğini bildiği annesinin boşluğu vardı. Yaşı henüz 14 idi.

İnsanoğlunun en büyük laneti alışmaktı ve o da zorda olsa annesizliğe alışmıştı.. zorda olsa. Annesinin yokluğuna alışan sadece kendisi değildi babası da zamanla tuttuğu yasa bırakıp hayatına devam etmeye karar vermişti. Ona göre eşi de öyle isterdi hatta bunu konuşmuşlardı bile. Tabii Tunç bunları onun yeni biriyle konuştuğunu duyduktan sonra öğrenmişti. O bunu yeni öğrense de işler bir kaç sene içinde ciddiye binmiş ve hatta hayatlarını birleştirme noktasına kadar gelmişlerdi. Kadının adı Mineydi o kocasını bir trafik kazasında kaybetmemişti ama onu ve kızını çok ufak yaşta bırakıp yurt dışına kaçmıştı adam. Zamanla babasıyla tanışıp anlaştıklarına karar verip hayatlarını birleşmek istemişlerdi.

Her hangi bir şekilde düğün falan olmaması iyi diye geçirdi içinden Tunç “Bu yaşta bir de babamın düğününe katılamam” diye düşündü. Babası bu süreç boyunca hep şeffaf olmuştu ve aynı evde yaşayacaklarsa buna Tunç’un da içinin sinmesinin önemini hep belirtmişti. Tunç için farklı bi kadını anne olarak görmek çok zordu hatta imkansızdı fakat babası iyi bir insandı ve mutluluğuna engel olmak kesinlikle istemezdi bu yüzden her ne kadar gönülsüz olsa bile bir çok şeye ses çıkarmamıştı. Onun için başka bir insanla aynı evde yaşamakta sorun değildi fakat kadının Tunç ile akran bir de kızı vardı.“Nasıl olacak şimdi” diye aklından geçiriyordu “Nasıl davranacağım ben bu kıza” aklında farklı sorular vardı hep.

Kendi yaşıtı başka bir kızla aynı evde yaşamak farklı bir duyguydu. Tunç mezuna kalmış ve derslerine odaklanması gereken bir dönemdeydi kız ise lise sonda anlatılana göre çok zeki ve sınavda yüksek puan alması bekleniyordu. Ailelerin kaynaşması için bir kaç kez buluşup tanışılmıştı kız orada görmüş ve azda olsa sohbet etmişti pek konuşkan olmayan bir tipti. ismi Özgeydi siyah çerçeveli gözlüklerinin arkasında masmavi gözleri vardı siyah saçları ve kumral teni ile çok alımlı bir kızdı. İnce bir fizik yapısı vardı çekici bir kızdı açıkcası ama artık onun için kardeşti “Böyle düşünmemem gerek” diye geçirdi içinden. Yemekte ister istemez arada gözü kızın ufakta olsa göğüs dekoltesine kaymıştı ve kız bunu yakalamıştı. Biraz utansa da bozuntuya vermeden babası ile üvey annesi olmak üzere olan kadının sohbetine dahil olmuştu. Tunç kızla iyi anlaşabileceğini düşünmüyordu ama bu düşünce çokta önemli değildi. Çünkü aklında bu seneyi sıkı bir çalışma temposunda geçirip başka bir şehirde üniversitede yaşamak vardı bir sene aynı evde olmaya katlanabilirdi.

Yeni tutulan ev eski evlerinden büyüktü doğal olarak. Dört oda bir salon olan evleri dubleksti. Kadının maddi durumu babasından iyiydi ama bu konu pek sorun olmamıştı aralarında. Mine ve babası üst katta ki iki odayı Özge ve ona vermişti. Alt katta ki odalardan birine kendileri geçmiş bir diğerini misafir odası yapmışlardı. “Harika bir de bunla yan yana oda paylaşacağız” diye geçirdi içinden. Odasına eşyalarını yerleştirirken kutulara koyduğu posterlerini arıyordu. Her yer her yerdeydi farklı bir ev tanımadığı insanlar kalbini sıkıştırıyordu artık. Yan odadan aniden yüksek sesle bir müzik sesi yükseldi. Son ses rock müzik çalıyordu “Müzik zevklerimiz bile uyuşmuyor mükemmel” diye geçirdi içinden

Babası için tahammül edecekti başka yapabilecek bir şey yoktu. Odasını yerleştirmeye devam etti ve müziği duyumsamazlıktan gelmeye çalıştı. Kulağına kulaklığını takıp kendi dünyasına geçme vakti gelmişti. Kulaklığını takıp en sevdiği şarkılardan birini açıp yan odadan gelen müziğin sesini bastırmaya çalıştı..

“Sansar Salvo- Ağır Roman”

Gün yorucu geçmişti evdeki herkes tüm gün boyunca eşyaları yerleştirmekle uğraşmıştı akşama kadar. Yemek bile dışardan söylenmişti. Odasını tam istediği gibi olmasa da düzenleyebilmişti. Pencerenin yanında yatağı kapının hemen soluna çalışma masası ve bilgisayarını koymuş odanın diğer tarafında ise geçen sene aldığı puf koltuklar ve kitaplığı vardı. Son kutuları da boşaltırken saatin çok geç olduğunu fark etti kolunda ki saate baktı “1.22”. Uyurken her zaman yanına bir şişe su alırdı son kolide ki kıyafetleri de dolabına yerleştirdikten sonra aşağıya mutfağa su almak için indi. Merdivenlerden inerken Özge’nin odasından ışık geldiğini fark etti. Tüm gün boyunca toplasan beş kelime bile

etmemişlerdi birbirlerine. “Böylesi daha iyi” diye geçirdi içinden.

Mutfaktan suyu alıp yukarı çıkarken Özge’nin odasının kapısının aralık olduğunu fark etti garip bir kaç ses geliyordu odasından Özge’nin. Parmak uçlarında adımlar atarak sessizce yaklaştı kapıya. “Ne meraklı Melahat’ım bende ya” diye geçirdi içinden acaba ne yapıyor diye hafifçe kapı aralığından baktı. Özge bir yanında laptopı duruyor eliyle ise pijamasının içinden kendisini okşuyordu. Tunç’un kalbinin ritmi bunu görür görmez birden artmaya başladı. Özge mastürbasyon yapıyordu. Tunç gördüklerine inanamamış gibi pür dikkat izliyordu. Kızın suratını laptoptan çıkan ışık aydınlatıyor ve görüyordu. İzledikçe dudağını ısırıp eliyle daha hızlı ve daha sert yapmaya başlamıştı. Tunç ister istemez sertleşmişti. Bu yaptığı doğru değildi üveyde olsa kardeşiydi Özge. Kızın inlemeleri izlediği pornoyu bastırmaya başlamıştı Tunç’un eli istemsizce sikine gitmişti ve yavaşça o da kendini okşayamaya başlamıştı. Kapı aralığına doğru biraz daha eğildi daha iyi görmek için parmaklarının ucundaydı. Tam o sırada bastığı parkeden bir ses geldi “ÇAT!”. Özge apar topar elini pijamasının içinden çekip laptopu kapattı ve karanlığa seslendi

(Ö)- Kim var orada!

Tunç hızlıca odasına kaçmasıyla yorganın altına girmesi bir oldu. “Ah ulan ne yapıyorsun geri zekalı” diye kendini azarladı içinden kalbi yakalanmanın ve Özgeyi mastürbasyon yaparken izlemenin verdiği heyecanla hazla küt küt atıyordu. Gördükleri hala aklındaydı. Özgenin inlemesi ,eliyle inlemesi ve zevk aldıkça gözlerini kapatarak dudaklarını ısırması… Siki hala dimdikti gördüklerinden dolayı. Kafasını yorganın içinden çıkardı kendi kapısı hala aralıktı ama gelen giden yoktu. Herhalde Özge onun olduğunu anlamamıştı. Yavaşça kalkıp odanın kapısını kapadı ve çalışma masasının üzerinde durak ıslak mendilden bir yaprak alıp yatağa geçti. Hala dimdik olan sikini indirmesi gerekiyordu ve düşünmesi gereken şeyi az önce görmüştü…

Sabah olduğunda dün gece yaşananların heyecanıyla uyandı. Kahvaltıya indiğinde herkes çoktan uyanmış ve sofra masasındaydı. Herkese günaydın dedi. Özge ile göz göze geldi bir an Özge hafif bir tebessümle ona beklemediğinden bir içtenlikle

(Ö)-Günaydın kardeşim! dedi.

Babam, Mine’ye dönüp alaycı bir sesle

(B)- Bak ne güzel anlaşıyorlar dedi.

Tunç, Özge’nin sesinin altında ki o hafif küstahça kinayenin sebebini biliyordu. Dün kesinlikle o sesi çıkaranın o olduğunu anlamıştı. Tunç’un suratına birden utançtan ateş basmıştı .“Nasıl yüzüne bakacağım artık bu kızın” diye düşündü. Kahvaltısını alelacele bitirip odasına çıktı. Aklında hala Özge vardı kahvaltı masasında suratına öyle bakması ve gece mastürbasyon yaparken gördüğü o anlar aklında dönüp duruyordu. “O senin kardeşin be!” kendi kendine kızıyordu.

Ama Özgeyi ‘de öyle düşünmekten kendini alamıyordu. Yatağa yüz üstü kendini attı bu düşünceleri kafasından çıkarmak için kulaklıklarını tekrar taktı ve gözlerini kapatıp playlistine tıkladı ve dinlemeye başladı..

“Sagopa Kajmer – Düşersem Yanarım”

Tam müziğin ritmine kendini kaptırmışken omzuna bir elin dokunduğunu hissetti. Gözlerini açtı ve sırıtarak onu izleyen Özge’yi gördü karşısında .Tunç birden sıçradı yatağından Özge hala karşısında gülüyordu eliyle kulaklığını işaret etti. Tunç kulaklığı çıkardı ve şaşırmış bir ifadeyle Özge’nin suratına gözlerini dikti. Kalbi tekrar küt küt atmaya başladı “Umarım dünkü mevzuyu konuşmaya gelmemiştir” diye düşündü içinden. Eğer öyle olursa yerin dibine bile girse kurtulamazdı.

(T)- Bir şey mi oldu?

(Ö)- Korkmana gerek yok (sesinde ki alaycı ton hafif kahkaha ile birleşiyordu). Bizimkiler dışarı çıktılar sana seslendiler ama cevap vermedin. Film izleyeceğim beraber izlemek ister misin?

Tunç hala aptal aptal kızın suratına bakıyordu

(Ö)- Biliyorum fazla konuşamadık ama aynı evde yaşayacağız artık en azından birbirimizi tanımalıyız diye düşündü.

Tunç Özgeye baktıkça daha da etkileniyordu.

(T)- Ta-Tabii haklısın.

(Ö)- Hadi gel o zaman odamda izleyelim Wifi gayet güzel çekiyor benim odada . Filmi ben seçerim ben bu arada!

(T)- Olur ne olursa izlerim zaten ben

“Ne olursa izler miyim?! Aptal adam bu ne ezik konuşmalar” diyip içinden kendini azarladı.

Yatağın bir tarafına Özge bir tarafına o geçti ortalarında ki laptopta hali hazırda bulduğu filmi açtı ve izlemeye başladılar.

Yatağın bir tarafına Özge bir tarafına o geçti ortalarında ki laptopta hali hazırda bulduğu filmi açtı ve izlemeye başladılar . Özge’nin açtığı filmin adı ‘Love’ 2015 yapımı bir filmdi. Bir genç çiftin başından geçtiklerini anlatıyordu ve baştan sona erotik bir filmdi .Film ilerledikçe sevişme sahneleri artıyor hatta resmen bir pornoya dönüşüyordu. Tunç gözünün ucuyla Özge’ye bakıyordu bir yandan da kalkan sikini eliyle gizlemeye çalışıyordu. Bilerek açmış olmalıydı bu filmi. Dün gece yaşananlardan sonra “Bu kızın amacı ne ya!” diye düşünüyordu içinden . Özge de izlediklerinden etkilenmiş gibi görünüyordu sarılmak kucağına aldığı yastık bacaklarının arasına sıkıştırmış ve kıvranıyormuş gibi duruyordu. Özge elini yavaşça sanki Tunç yanında yokmuş gibi şortunun içine soktu ve ve amıyla oynamaya başladı. Tunç ne diyeceğini bilemiyordu dün gece karanlıkta gizlice izlediği sahne resmen yanı başında tekrar yaşanıyordu .Özge sanki Tunç yokmuş gibi davranmaya devam ediyor elini bile gizlemeye çalışmıyor açık açık yanı başında mastürbasyon yapıyor hafifçe inlemeye başlıyordu. “Ne olacaksa olsun” diye içinden geçirdi Tunç ve pijamasını hafifçe indirip sikini dışarı çıkıp o da mastürbasyon yapmaya başladı. İkisi de sanki birbirinden haberi yokmuşçasına laptopun ekranına bakarak mastürbasyon yapıyordu. Tunç’un gözleri Özgenin vücuduna ve göğüslerine kayıyordu ara ara. Bir an özgeyle göz göze geldiler ve Özge direk sikine doğru baktı ve elini yavaşça Tunç’un sikinin üzerinde ki eline götürdü ve eliyle bir aşağı bir yukarı sikiyle oynamaya başladı. Tunç tek kelime bile etmedi ve yaşadığı zevke kendini bırakmaya karar verdi. Tunç’ta cesaretini toplayıp elini Özgenin şortunun içine sokup ıpıslak amına dokunmaya başladı. Filmde ki sevişme sahnelerin dozu arttıkça birbirlerine dokunmaların şiddeti giderek artıyor Özge’nin inlemeleri Tunç’a inanılmaz bir haz veriyordu. Tunç’un parmakları ıpıslak olmuştu Özge’nin zevk aldığı çok belliydi. Özge’nin eli artık daha hızlıca sikiyle oynuyordu bir aşağı bir yukarı hızlıca gidip geliyordu. Tunç dudaklarını ısırıyor ve o da zevkle inleyerek Özge’ye eşlik ediyordu. Bir noktadan sonra filmi izlemeyi bırakıp birbirlerini izlemeye dalmışlardı. Özge bacakları titreyerek sımsıkı kıvrandı ve Tunç’un eline boşaldı Özge nefes nefese idi bunu gördüğü an Tunç’ta dayanamayarak boşaldı. Pijamanın üstünü hep döl yapmıştı. Tunç neler yaşandığını anlamaya çalışırken alt kattan kapının açıldığı sesi geldi acele şekilde elini Özge’nin şortundan çekip pijamasını üstüne çekip hızlıca tek kelime etmeden odasına koştu ve kapısını kitledi . Özge’nin de kapısının kitlendiğini duydu arkasından. “Biz ne yaptık böyle!” diye geçirdi içinden. Daha önce hiç bir kıza dokunmamıştı ve parmakları Özge’nin amı sayesinde ıpıslak olmuştu. Tunç çok fazla zevk almıştı .Özge’nin de çok zevk aldığını gözleriyle görmüştü . “Ama o senin kardeşin!” diye geçirdi içinden ama hemen ardından başka bir ses “Ama üvey..” diye savundu onun düşüncelerini . Pijamasını acele şekilde kirli sepetine attı odasında ki ve iç çamaşırını değiştirdi. Ders çalışması gerekiyordu ama yaşananlardan sonra buna odaklanamazdı tekrar kulaklığı takıp yatağına uzandı gözlerini kapatıp ve yaşananları ve yaşanabilecekleri üzerine hayaller kurmaya daldı.

Kulaklığında çalan şarkı ; ” Onur Uğur – Kafamın İçini Görsen Ne Güzel Olurdu

Annem ve Teyzem 10. Bölüm

Annem yüzüstü yatıyordu. Teyzem yanına uzandı. Ben onları izliyordum. Annem hala derin derin nefes alıyordu. Amını ve götünü seyrediyordum. Teyzem ise sadece gözlerini kapatmış Annemin omzunun üstüne kafasını koymuş eliyle annemi okşuyordu. Yeni boşalmış olmama rağmen sikim manzara karşısında yine ayaklandı. Eğildim ve annemin götünü ikiye ayırdım ve yalamaya başladım. Annem irkildi anında. Amına ve götüne dilim değdikçe götünü iyice havaya kaldırıyordu. Teyzem de kalktı Annemin başının önüne doğru geldi bacaklarını açtı ve annemin kafasını saçından çekerek amına dayadı. Ben annemi yalarken annem de teyze mi yalıyordu. Annemin amını yalarken Teyze me yaptığım uygulamayı anneme de yaptım. İşaret parmağımı ıslattığım göt deliğine dayadım. Parmağım zorlanmadan girdi. Annem Offf diye inledi. Şaşırmıştım. ikinci parmak da götüne girince annem iyice kaldırdı götünü neredeyse domalmış şekildeydi. Götünde iki parmak amında oğlunun dili. Ağzında kardeşinin amı vardı. Ben dayanamadım ve annemin amına sikimle sürtmeye başladım. Sırılsıklam bir am vardı. Ve direk kökledim. Annem Ahhh diye inledi. Ben devam ettim hızlıca sikmeye. Ben anneme kökledikçe annem teyzeme daha çok yanaşıyor amını daha çok emiyordu. Annem aramızda kaçamıyordu. Sikimi çıkartıp bu sefer göt deliğine dayadım annemin. Sadece
A:” Şimdi değil lütfen oğlum”
B:” Tutamam kendimi”
A:” Söz götümü de sikeceksin ama şimdi değil” Bu sözün üstüne tekrar annemin amına soktum sikimi. ve yavaş yavaş sikmeye başladım. Tadını ala ala sikiyordum annemi. Annemin ve benim dizlerimiz havludan dolayı yahriş oldu rahat olmuyordu. Teyzem o sıra çığlıklar atarak boşaldı. Ben hala annemi sikmeye devam ediyordum. Teyzem biraz geri çekildi. Annem kendini uzattı biraz daha. Ben annemin amından çıktım ve havlunun üstüne sırt üstü yattım ve annemi üstüme aldım. Deli gibi öpüşüyorduk annemle. Her yerini okşuyordum. Annem dizlerinin üstünde kalktı ve sikimi tutup amına hizaladı. Ve Koca sikim içinde kaybolmuştu.

A:” Sakın kımıldama biraz içimde kal. Hasrettim”
B:” Tamam annem” Annem iyice üstüme uzandı ve sikim içindeyken öpüşmeye başladık. O sıra taşaklarımda bir dil hissettim. Teyzem eğilmiş sikimi annemin amını ve götünü allttan yukarı doğru yalıyordu.
T:” Bugün sadece benimsin dedim ama sözümü yedirdin bana” dedi ve gülerek yalamaya devam etti. Yavaş yavaş annemin amında sikimi çıkartıp sokuyordum. Annem sadece inliyor ohh diyordu. Teyzem de boş durmuyor tek eliyle amını okşarken 3 parmağını annemin götüne sokup çıkartıyordu. Annem kasılarak boşaldı. Ben hala gelememiştim. Annem üstüme yığıldı ve kendini kenara attı.
A:” Ben bittim böyle bir şey yok”
T:” Şimdi tadına rahat rahat bakabilirim” diyerek direk sikimin üstüne oturdu. Ama onda hiç yavaş yapmadım. Hızlı hızlı sikiyordum.
T:” Off çok iyi. Böyle bir sikilmek yok. Hızlı daha hızlı kökle yırt amımı”
O kadar hızlı girip çıkıyordum ki arada sikim teyzemin amında çıkıyordu. Tekrar teyzem eliyle amına sokuyordu. Tekrar çıktım içinden teyzem bu sefer bekledi. İnanmıyorum sikimi götüne dayamıştı.
T:” Hiç bu kadar büyük girmedi sadece deneyeceğim. Sakın sen bir şey yapma”. Göz kırptım teyzeme. Ama zorlanıyordu kafasının yarısı bile girdiğinde kaçıyordu.
T:” Yok böyle olmayacak akşam yapalım”

Tekrar amına soktu sikimi bu sefer o inip kalkıyordu. Memeleri sallanıyordu. Annem ayaklandı bu sefer direk yüzüme oturdu. Amını sundu bana. Ben annemin amını ve götünü yalarken annem de teyzemin memelerini emiyordu. Anneme 2 parmağımı soktum. Dilimle de amını sikiyordum. Ben boşalacağım derken annem ağzıma teyzem de sikime boşalmıştı. Ben teyzemi kaldırmak istedim ama oo hiç kımıldamadı.

T:” Ne var ne yok boşalt içime aşkım. Yak beni” Ben bunu duyunca inanılmaz bir boşalma yaşadım. Uzun uzun boşaldım ve teyzemin amı şişmişti. Sikimin üstünden kalkar kalkmaz amından oluk oluk dölerim akarken anneme işaret yaptı ve ikisi de sikimi yalayarak temizledir. Biraz daha uzandık duş alıp kendimize gelmek için odalarımıza çekildik. Normalde ertesi günü sabah eve geceçektik ama teyzem eniştemi arayıp evi 1 gün daha uzatmasını rica etti. Buradan da direk tatile gidecektik.

Annem ve Teyzem 9. Bölüm

Annemin götü ve amı elimin altındaydı. Yavaş yavaş götüne sürmeye başladım kremi. Resmen taş gibi bir götü vardı annemin. Ellerimle ayırarak kremi sürüyordum. Götünün deliği bir görünüp bir kapanıyordu. Yalamamak için kendimi zor tutuyordum. Baş parmaklarım ile alttan amının kenarından götünün deliğine kadar hafifçe gezindim. Annem sadece ıhhh diye bir ses çıkartı. Amından akan suları bikiniye damlıyordu. Artık ok yaydan çıkmıştı benim için. Artık amının kenarına masaj yapmaya başladım. Dudaklarını sıktım parmaklarımla.

A:” Kızım dur şimdi boşalacağım. Neler yapıyorsun öyle”
T:” Hoşuna gitmedi mi ?”
A:” Gitti gitti de daha önce böyle yapmıyordun.”

O sıra teyzem bana işaret etti kalk diye.
T:” Abla şimdi önünü dön bana göğüslerine de yapalım kremi.”
A:” Tamam canım da oğlan gelirse ”
T:” Gelmez merak etme”

Annem önünü dönerken ben hemen içeri kaçtım sessizce. Annem önünü teyzeme dönmüş teyzem de o sıra bikinisinin altını almıştı annemin altından annem şu an boynunda bir havlu ve çırılçıplak yatıyordu. TEyzem yine havluyu annemin yüzüne örttü yanmasın diye. Annem kafasını biraz yana çevirdi. Teyzem annemin minik memelerini okşuyordu. Tekrar işaret etti teyzem. Ve 2 saniye de yer değiştirdik. Şimdi ben annemim o minik memelerini krem sürüyordum. Amı sulanmış pırıl pırıl gözüküyordu. Teyzem benim arkama yanaşmış arkadan şort üzerinden sikimi okşuyordu. İşler kontrol den çıkmıştı artık. bir kaç dakika sonra annemim memelerinden ellerimi çekip göbeğine gelmiştim. Kendimi biraz daha aşağıya indirince annemin dizlerinin üstüne hafifce oturur gibi durdum ve bacaklarını ve amını okşamaya başladım. Krem falan aklımda yoktu. Annem havluyu açmaya çalıştı ama teyzem
T:” Dur işte bozma büyüyü”
A:” Kızım oğlan gelecek diyorum”
T:” Ne var gelsin sikeceği amı görsün. Hem oradan çıkmadı mı?”
A:” Ya bak beni delirtme şu havluyu aç. Bir kere tamam dedim ama ya oğlan istemezse. Rezil olursam”
T:” Tamam 2 dakika sonra açacağım söz. Sen biraz bacaklarını aç içlerine de süreyim.”

Annemin üstünden kalktım ve annem bacaklarını ayırdı. Amı artık tam karşımdaydı. Teyzem biraz bacaklarının içine sürdü krem ve tekrar bana bıraktı. Ben başladım bu sefer annemin bacaklarının içine ve amına doğru krem sürmeye. Ayakta kalan teyzem üstündeki leri çıkardı ve yanıma doğru geldi.

T:” Kalk ve soyun sende” dedi. Tamam dedim teyzem yine annemin bacaklarının arasında yerini aldı ve annemin amını okşamaya başladı.
A:” Delisin kızım dur. Ya da of durma zaten iyice doldum devam et”
T:” Aferin sana şimdi kardeşine bırak kendini. Gençliğimizi yeniden yaşayalım.”

Annem bacaklarını kendine doğru çekmiş teyzem arasına girmiş ve annemin amını okşuyordu. Ben de teyzemin arkasına geçtim ve amını yalamaya başladım. Teyzem inliyordu.

A:” Ya kızım şu havluyu çek vallahi ben çekeceğim”
T:” bir dakika bekle ya”

Teyzem sağ eliyle annemin amını okşarken sol eliyle sikimi amına hizaladı. kafasını arkaya çekti ve sanki kökle der gibi baktı. Tam ben sikimi teyzemin amına sürterken teyzem iyice domaldı ve annemin amını yalamaya başladı. Annem çığlık atmaya başladı. Teyzem deli gibi yalıyordu annemin amını. Annem elleri ile teyzemin başını amına bastırıyordu. Tam o sırada teyzemin amına kökledim. TEyzem annemin amı ağzındayken çığlık attı. Annem hemen ne oldu diye havluyu çıkarttı kafasından ve öylece kaldı. Amında kardeşinin kafası onun arkasında oğlu kız kardeşini sikiyordu.
A:” Durun ne oluyor?”
T:” Ne olacak oğlun teyzesini sikiyor ve acıması yokmuş kökledi”
A:” Bırak beni kalkacağım”
T:” Canım tut şu anneni hemen”
Ben yine robot gibi sıcacık amcıktan çıktım ve annemin iki elini tuttum. Manzara şu. Annem yüz üstü yatıyor. Benim sikim taşaklarım annemin yüz hizasında. Teyzem annemin amını yalıyor. Annem direnmee çalışsa da teyzemin parmakları da devreye girince.

A:” Offf çok güzel ama bu yanlış. Dur. Devam etme. Tamam devam et hızlan. Oğlum ellerimi bırak çok acıdı.”
Ben heyecandan annemin elleirni yere yapıştırmıştım ama baya bastırmışım. Elleirm boşa çıkınca üstten annemin memelerini okşamaya başladı. Uçları iyice belirgin olmuştu. Teyzemin yaladığı amın görmek için biraz eğildim. Taşaklarım annemin alnına değmek üzereydi.
İşte şimdi cennet e girmiştim. Annem biraz kafasını kaldırım taşaklarıma dil darbesi atmıştı. Derin bir oh çektim. Teyzem annemin amından kafasını kaldırdı ve güldü tekrar devam etti. Ben biraz daha annemin üstüne yaklaştım ve dlini hafifçe taşaklarıma değdirirken yönümü değiştirip sikimi annemin gözünün önüne getirdim. Bekledim öylece. Annem bana baktı sikime baktı. Gözlerini kapatıp sadece ağzını açtı. Yavaşça sikimin başını annemin ağzına soktum. Sadece kafasını yalıyordu. Bu yaşadıklarım bir mucizeydi. Annem artık elini de sikime atmış ileri geri yapıyordu. Ve biraz daha aldı sikimi ağzına biraz daha. Yarısını almıştı ki nefesi kesildi. Ben boşalmak istemiyordum. Ama manzara yaşadğım olay beni benden alıyordu. O sıra annem sikimi ağzından çıkartıp deli gibi inlemeye başladı. Boşalıyordu. tüm vücudu kasılıyordu. üstünden kalkıp memelerini emmeye başladım. Artık annem inlemekten çok çığlık atmaya başlamıştı. Sürekli kasılıyordu. Kaç dakika geçti bilimiyorum.
A:” Durun lütfen bittim ben”
T:” Daha yeni başladık”
A:” Elimi kaldıracak halim yok”
Teyzem yanıma geldi annem önümüzden mayışmış şekilde yatarken teyzemle deli gibi öpüşmeye başladı. HEmen elini sikime attı. Bende amını okşamaya çalıştıım. Annem bizi izlemeye başlamıştı. Oğlu ve kardeşi ateşli bir şekilde öpüşüyorlardı. TEyzem hemen annemin yanına uzandı. Annem biraz kenara kaydı ve havluyu ortak kullanmaya başladılar. Ben teyzemin üstüne çıktım memelerini emmeye başladım. Alttan da amını okşuyordum. Teyzem iyice inlemeye başladı. Yavaş yavaş aşağıya indim amını yalayacaktım.
T:” Aşkım yalama sok lütfen delirdim artık”
Bunu duyunca ben sikimi elimle hizaladım ve yavaş yavaş girdikçe teyzem inlemelerini arttırdı. yarısına kadar girmiştim. Bir yanardağın içine girmiş gibiydım. TEyzeme baktım birden kökledim.
T:” Çok büyük çok büyük bu yardı içimi. Bekaretimi aldı şimdi”
Ben iyice gaza gelmiştim. Teyzemi sikmeye başlamıştım. Anneme baktım bizi izliyordu. Annemin kafasından tuttum ve yan yattığı için teyzemin memelerine doğru getirdim kafasını. Annem anlamıştı. Kardeşinin memelerinin yalamaya başladı. O sıra sağ elimle annemin bacaklarını okşarken amına yetişmeye çalışıyordum ve annemden beklenmedik bir hareket geldi annem benim önümde teyzemin üstüne domaldı. Altta teyzemi sikerken annem amını ve götünü bana sergiliyor ve teyzemle öpüşüyorlardı. elimde annemin amını okşamaya başladım. Annem teyzem ikisinde çığlık atıyorlardı.
T:” Aşkım durma kökle geliyorum. Abla biz bulduk ganimeti”
A:” Bence de”
Teyzem ahlar içinde kasılamaya başladı amı sikimi sağmaya başladı. Deli gibi boşalıyordu. Suları sikimi geri çekince amından fışkıracak gibi damlıyordu. Ben hala teyzemi sikiyordum. O sıra sikimi teyzemin amından çıkartıp direk annemin sulu amcığına solktum.

Kimse bu hareketi beklemiyordu. Teyzem de amında ki boşluğa alışırken Annem amına giren sikimi hissedince. Sadece yandım çıkart demişti. Ben annemin üstüne doğru eğildim bu saatten sonra bu amları sikmeden bırakmam ve her dakika sikeceğim dedim.

A:” Çıkart oğlum yanlış oldu. Çok canım acıdı. Lütfen yanlış bir şey yapıyoruz”
B:” Şu an bu amdan beni kimse çıkartamaz. Ya serbest bırak kendini. Ya da orospu gibi sikerim seni” Bu sözler bana ait olamazdı ama söylemiştim. TEyzem annemin başını kendi boynuna doğru iyice eğdi ve
T:” Kökle aslanım orospun yap bizi”
Bunu duyunca ben annemin amında gidip gelmeye başladım. Annemin amıda teyzemin ki gibi daracıktı. Artık boşalmaya yaklaşmıştım.
A:” Çok güzel oğlum durma iyice kökle geliyorum”
B:” Merak etme orospu annem her gün kökleyeceğim sana”
T:” Evet kökle aşkım” dedi ve annemin altından çıktı yanıma gelip annemin amını sikmemi izledi.

Annem çığlıkları içinde yine kasılmaya başladı. Bende gelmek üzereydim.
B:” Geliyorum” bunu dedikten sonra teyzem sikimi annemin amından çıkarttı ve ağzına aldı. Oluk oluk boşalırken annem yere uzanmmıştı. Teyzemin ağzından taşanlar annemin götüne bacaklarına damlıyordu.