Benim Tatlı Ev Arkadaşım

Adım Mert, 19 yaşındayım. 183 boyunda, hafif yağlı hafif kaslı, tam orta derecede vücuda sahibim. Kumralım ve ela gözlüyüm. Bir süre öncesine kadar, okumak aklımdan bile geçmiyordu. Ancak geçen sene, ani bir kararla sınava hazırlanmaya başladım. Sınavı kazanarak, Ankara’da Endüstri Mühendisliğini kazandım.

Ailem bu duruma çok sevinmişti ancak beni hiç bilmediğimiz bir şehre tek başıma yollamak istemiyorlardı. Onlar da gelmeyi istediler ancak halihazırda yaşadığımız yerde tüm düzenleri kuruluydu, kısacası bırakamazlardı. Her ne kadar, hallederim ben desem de ikna olmadılar bir türlü. Biraz düşündükten sonra akıllarına Nevin abla geldi. Nevin abla ve ailesi bizim aile dostlarımızdı. Semih isminde bir kocası, Aleyna isminde benimle yaşıt, ancak benden 1 sene erken üniversiteye yerleşen bir kızı vardı. Benim kazandığım üniversiteyle aynı üniversiteye gidiyordu. Küçüklüğüm Aleyna ile geçti, beraber oyun oynar mahallede takılır birbirimize sırlarımızı anlatırdık. Onun üniversite sınavına hazırlandığı sene aramız biraz açılmıştı, buluşamıyorduk sık sohbet edemiyorduk. Ancak ailelerimiz her zaman çok sıkı dost oldular. Aleyna, 169 boyunda, biraz kilolu, bakımsız bir kızdı. Öyle aşırı bir güzelliği yoktu, umursamıyordu da. Sınava hazırlandığı dönem kendini iyice salmıştı, daha fazla kilo almış, sivilceleri çıkmış daha da bir bakımsız olmuştu.

Ailem, Nevin ablalarla konuştuktan sonra, kızlarının da onayını alarak benim kızlarının hali hazırda olan apartman dairesinde 1-1.5 sene kadar yaşayıp, ortama ayak uydurduktan sonra ister kalmaya devam edebileceğimi istersem yeni eve çıkabileceğimi söyledi. Yeri geldi Aleyna ile aynı çekyatta bile yattık. Aramızda herhangi bir şeyin olma olasılığı yoktu. Ailelerimiz de bunu iyi biliyordu, o yüzden sorun etmemişlerdi. Ancak sonradan öğrendiğim kadarıyla Aleyna bu duruma isteksiz yaklaşmış, hatta başta kabul bile etmemiş. 1. senemi bitirir bitirmez taşınmamı istediğini söylemiş. Bunu her ne kadar doğal karşılasam da üzmedi değil. Rahatsızlık verebileceğimin farkına vardıktan sonra, aileme ve Nevin ablalara her ne kadar itiraz etsem de iki tarafta itirazlarıma kulak asmayarak kızdı. Mecbur 1 sene Aleyna ile yaşayacaktım.

Aradan 2 hafta geçti, malzemeleri toplayarak Ankara’ya doğru yol aldım. Aleyna’dan konum aldıktan sonra, taksiyle konuma vardım. Evin bulunduğu bölge, üniversitemize yakın öğrencilerin çoğunlukta olduğu bir bölgeydi. Binanın dış görünümü vs. gayet güzeldi, öyle yıkık dökük bir bina değildi. Bina 4 katlıydı, Aleyna 3. katta yaşıyordu. Bir şekilde valizlerimi yukarıya çıkardıktan sonra gergin bir şekilde kapıyı tıklattım. Aleyna kapıyı açtığı zaman gözlerime inanamadım.. Kilolu, bakımsız kızdan eser kalmamıştı. Kilo vermiş, spora ve bakım yapmaya başlamış. Güzelleşmişti, fiziği de bununla beraber ortaya çıkmıştı. Sanki ilk defa tanışıyor gibiydik, birkaç saniye öyle tepkisiz kalınca Aleyna fark etmiş olacak ki;

A: Değişmişim değil mi? (sırıtarak)
B: Çok.. Çok güzel olmuşsun, tanıyamadım.
A: Eh, üniversiteye geçtik artık. Kendimize önem vermek önemli, (Ayaklarımdan kafama doğru beni süzerek.) Senin de bir değişime gitme vaktin gelmiş gibi.
B: Böyle bir değişim olacaksa, kabulüm. (sırıtarak)

Aleyna beni içeriye aldı ve yalandan gülümseyerek sarılıp anında geri bıraktı. Normalde Aleyna ile bir sarıldık mı birkaç saniye birbirimizi sıkar hiç bırakmazdık. Durumumuzun bu hale gelmesi beni çok üzüyordu, ancak bozuntuya vermeden salona geçtim. Ben tekli koltuğa, o da karşımda ki koltuğa oturdu ve birkaç saniye sessiz kaldık. Kendimi anlık suçlu gibi hissederek ekledim;

B: Aleyna bak.. Hoş bir şey değil bunun farkındayım. Ben istemedim, yurtta bile kalmaya kabuldüm ancak Annemi biliyorsun. Yoksa inan buraya gelip sana ne yük olurdum ne de huzurunu bozardım.
A: Saçmalama Mert. Yalan söylemeyeceğim, gelmenden rahatsız oldum evet. Ancak rahatsız olmamın sebebi sen değilsin, büyüdük artık. Kendime bir hayat kuracağım, yarın öbür gün bir sevgilim olacak. Belki de onunla yaşayacağım. Belki birilerini getireceğim eve, kısacası durum bu. Beni yanlış anlama lütfen.
B: Anlıyorum, bak istersen Ailemi ikna etmeye çalışırım. Gerek kalmaz burada kalmama.
A: (Oturduğu kanepeden doğrularak yanıma geldi ve koltuğun başına oturduktan sonra bana sıkıca sarılarak) Hayır, seni hiç bilmediğin bir şehirde yalnız bırakmak istemiyorum. Her ne kadar son zamanlarda benim yüzümden uzaklaşmış olsak da sen hala benim en değer verdiğim insanlardan birisisin. Sınavın stresinden dolayı aramız açıldı, bozulduğunu fark edince çok üzülsem de gurur yaptım. Sana gelip anlatamadım derdimi falan, özür dilerim. Buraya gelmen beni çok mutlu etti, inan bana. Ama unutma ki, üniversite sonuna kadar aynı ortamda yaşayamayız. 1. seneni bitirdikten sonra mecbur gitmelisin, benim bir hayatım var, arkadaşlarım var. Yalan söylemeyeceğim bazen eve birilerini getiriyorum ve benimle kalıyor, arkadaşlarımla ufak çaplı bir parti veriyorum. Kısacası bana ait bir hayat var.
B: (Başımı öne eğerek) Haklısın, özür dilerim tekrardan.

Bu sohbetin ardından, Aleyna yanımdan kalktı ve mutfağa geçerek bir şeyler hazırlamaya başladı. Aleyna haklıydı, bir hayatı vardı. Şahsen ben de her ne kadar çocukluk arkadaşım olacak olsa da birisinin uzun bir süre evimde kalmasını istemezdim. Günün birinde sevgilim olduğu zaman onunla yaşamak isterdim, kafama göre yaşayıp istediğimi rahatça yapmak isterdim. 1 sene kalıp gitmem gerekiyordu. Tüm bunları kafamın içinde düşünürken, Aleyna beni mutfağa bir şeyler yemeye çağırdı. Bir şeyler yedikten sonra, bulaşıkları yıkamak ve çay koymak için tezgaha doğruldu. Bir anlık gözüm, kısa şort şeklinde olan taytına kaydı. Küçük, siyah ojeli ayaklarından başlayarak. tüm vücudunu süzmeye başladım. Kilo vermenin ve spor yapmanın etkisiyle, kalçaları ortaya çıkmıştı. Adeta taytından taşacak gibiydi. O an ne oldu bilmiyorum ancak, elim otomatik sikime gitti. Pantolon üstünden sikimi okşayıp düzelttikten sonra kendime geldim. Aleyna, çayları önüme koydu ve biraz sohbet ettikten sonra yatacağım yeri gösterdi. O gün direkt uyudum.

Sabah kapının sesine uyandım, Aleyna dün akşam bana erkenden evden çıkacağını ve dolapta yiyecek bir şeyler olduğunu söylemişti. Uykulu gözlerle kapıya yöneldim. Kapıyı açar açmaz, karşımda 190 boyunda, kalıplı bir eleman belirdi. Beni görünce cinnet geçirmişte dönen eleman, direkt yüzüme bir yumruk geçirdi. Yumruğun etkisiyle yüzümü tutarak direkt yere kapaklandım.

Yabancı çocuk: Kimsin lan sen amına koyduğum? Aleyna’nın evinde ne arıyorsun? Uzak duracaksın lan o kızdan, o kız benim. Sikerim seni.
B: (Acının etkisiyle yüzümü ekşiterek) B-.. Ben çocukluk arkadaşıyım, kısa süreli kalmaya geldim buraya. Aramızda bir şey falan yok amına koyayım, insan önce bir sorar sen kimsin diye.
Yabancı çocuk: Siktir git, yalan atmadığını nereden bileceğim. Bekle sen amına koyayım, yüzünü aklıma yazdım. Aleyna ile konuştuktan sonra, ikna olmazsam yalan söylüyor olursan peşine düşeceğim.

Bunu diyerek merdivenlerden inmeye başladı ve apartmanı terk etti. Bağırmasından dolayı, hemen karşı dairede oturan kız kapıyı açmış ve çocuk gittikten sonra bana doğru koşup yardımıma gelmişti.

Komşu Kız: Ayy.. Yine mi o aptal. Sürekli Aleyna’yı rahatsız ediyor, bir salmadı kızı. İyi misin?
B: İyiyim, ağır bir şey yok. Buz tutarım geçer, teşekürler.
Komşu Kız: Rica ederim, dur buz getireyim. (Koşarak mutfaktan buz aldı ve havluya sararak yanağıma tutmaya başladı) Bu arada sen kimsin?
B: Ben Mert, Aleyna ile çocukluk arkadaşıyız. Onunla aynı üniversiteyi kazandım, ortama ayak uydurmak için 1 sene falan burada kalacağım. Ancak pek mümkün gözükmüyor. (Sırıtarak)
Gamze: Ben Gamze, Aleyna ile komşuyuz. Arada bir çocukluk arkadaşından bahseder. Demek ki sensin o. Tanıştığıma memnun oldum, bir şeyin olmadığına emin misin?
B: Ben de memnun oldum, bir şeyim yok teşekkürler. Aleyna benden iyi bahsediyor mu bari? (sırıtarak)
G: Valla anlatırken yüzü gülüyordu, çok seviyor seni belli. Ancak aranız açılmış galiba en son, ondan dolayı üzgündü.
B: Hallettik biz onu, sorun yok.
G: Pekala, benim hazırlanmam gerekiyor dışarıya çıkacaktım, sorun yoksa iznini isteyeyim.
B: Tabi tabi, tekrar teşekkürler, görüşürüz.

Gamze evin kapısını çekerek kendi evine geçti, ben de yerde bir süre oyalandıktan sonra aynaya bakınmak için lavaboya girdim. Aynada kendime bakındıktan sonra elimi yüzümü yıkadım ve havluyla yüzümü silerken gözüm kirli sepetine kaydı. Kirli sepetinin arasında dantelli bir külot vardı, Aleyna’ya aitti bu. Dün olduğu gibi yine anlık kendimi kaybettim ve külodu burnuma götürerek koklamaya başladım. Hala ıslaklık vardı, sabah çıkarken değiştirmişti anlaşılan. Dün Aleyna’nın vücudumu süzdüğümü düşününce ve külodu koklayınca sikim aniden sertleşti. O anlık azgınlıkla dayanamayarak Aleyna’yı hayal ederek külodu kokladım ve mastürbasyon yaptım. Çok fazla zevke gelmiş ve çok fazla boşalmıştım. Mastürbasyon sonrası pişmanlık geldi bir an ve külodu geri yerine koyarak, kendime kızmaya başladım. Çocukluk arkadaşımı düşünerek 31 çekmiştim..

Ortalığı temizledikten sonra, lavabodan çıktım ve evin odalarında gezinip etrafa bakmaya başladım. Bir anlık Aleyna’nın odasını merak ettim, ancak açmaya çalıştığımda kapının kilitli olduğunu fark ettim. Zamanında aynı odada kaldığım insan neden odasının kapısını kilitliyordu ki? Belki de büyüdüğümüz için artık uygun olmadığını düşünerek kilitlemiştir. Çok kafaya takmayıp mutfağa geçtim ve kahvaltı yapmaya başladım.