yetiskin tarafından yazılmış tüm yazılar

Zengin Okul Havası – 2

Evin içi de dışı gibi lükstü,beyaz ve pahalı mobilyalar, duvarlardaki büyük tablolar evin her tarafına yayılmıştı. Evin girişini incelerken bir yandan da Amcamla yolculuk hakkında konuşuyorduk. O sırada Yengem Sena geldi. 1.70 boylarında,orta yaşta,sarı saçlı buğday tenli bir kadındı. Altında güzel bir tayt, üstünde uzun bir sweat vardı.Kendine baktığı belliydi,fiziği çok dikkat çekiyordu. Sweatten belli olan büyük göğüsleri yaşına göre çok diri duruyordu. Kalçası da vücuduna göre büyük ve çok güzeldi. Tanışmak için elini uzattı ve tanıştık fakat yengemin tam ingilizce bilmediği belliydi,amcam yanımızda çevirmen olmuştu. Yengem beni gördüğünde sanırım biraz şaşırmıştı. Farklı gözlerle dikkatle bana bakıyordu. Benim için bir oda hazırlamışlardı. Amcam bana evi gezdirmek istedi ve kabul ettim. O sırada merdivenlerden koşarak birisi Kim geldi diye sesleniyordu. Yengem ise birşeyler söylüyordu ama anlamıyordum. Merdivenlere doğru baktığımda genç bir kız bize doğru geldi,bu kız kuzenimdi. Adı Buse ve daha önce hiç tanışmamıştık. 1.60 boylarında buğday tenli,siyah saçlı,siyah gözlü küçük ve ince burunlu mükemmel bir yüze sahip bir kızdı. İçinde siyah bir crop ve onun üstünde fermuarlı gri bir sweat,altında kırmızı siyah ekoseli pijama vardı. İçine sütyen giymediği belliydi,meme uçları croptan belli oluyordu ve çok güzel bir dekoltesi vardı. Memeleri mandalina kadar büyüktü ve incecik beliyle harika duruyordu. Çok cana yakın şekilde tanışmak için elini uzattı, ilk defa bir kuzenim oluyordu ve çok değişime gitmişti. 18 yaşındaydı Buse ve ingilizcesi çok iyiydi. Güzel bir tanışmanın ardından bana evi gezdirmek istedi. Amcamdan izin istedi ve amcam da müsade etti,odamı göstermesini söyledi. Yengem masanın hazır olduğunu,acele etmemizi söyledi. Buse de tamam dedi ve hızlıca evi gezdirmeye başladı.

Ev çok büyüktü,2 katlıydı ve birde alt katı vardı. Hemen yeni odama çıktık, bir elimden beni çekiştiriyor ve koşmaya çalışıyordu. merdivenleri çıktık ve yeni odam hemen karşımızdaydı. Beyaz mobilyalardan oluşan tek kişilik yataklı sade bir odaydı,1 gardırop,1 komodin ve 1 çalışma masası vardı. Buse ışığı açtı ve üstündeki sweati çıkardı ardından koşarak yatağa yüzüstü atladı. Ardından döndü ve sırtüstü uzandı, bu kadar heyecanlı olmak onu yormuştu, derin bir oh çekti ve elini anlına koydu. Hayatımda ilk kez bu kadar enerjik ve cana yakın biriyle tanışmıştım. Uzandığında memeleri neredeyse tamamen belli oluyordu,cropun içinde bağımsızlıklarını ilan etmişlerdi,her hareketinde sallanıyordu ve bu beni hareketlendirmişti. Tuvaletin yerini sordum,gözlerini açmadan eliyle tarif etti. Valizi bıraktım ve tuvalete gittim,bu kadar lüks bir eve göre biraz sade bir tuvaletti ama çok büyüktü. Bir jakuzi ve duşakabin vardı. Çok uzun zamandır mastürbasyon yapmamıştım ve kendimi rahatlatsam mı diye düşündüm. Fakat vazgeçtim,ilk günden bilmediğim bir yerde bu doğru olmazdı. Elimi yüzümü yıkadım ve geri odama doğru ilerledim. Kapıya geldim ve

[Ben (B) Buse (Bu)]

B: Masaya gitmemiz gerekmiyor mu?

Bu: Hazır olunca onlar seslenir,hem gel buraya daha tanışamadık bana kendinden bahset.(yanına gittim ama yatakta yayılmıştı)

B: Ayaklarını toplarsan oturacağım

Bu: Çok yorgunum uğraştırma beni Ayakların tutup yana çektim,bunu beklemiyor olacak ki gözleri aniden açıldı. Yanına oturdum ve o da doğrulup yatağın üstünde bağdaş kurdu.

B: Olayların en başından itibaren şu şekilde oldu(olayları anlattım),en son işte amcamla konuştum ve buraya geldim Konuşurken gözleri fal taşı gibi açılmış,nefes almadan beni dinliyordu

Bu: Gerçekten böyle olmasına üzüldüm,keşke sormasaydım özür dilerim

B: Sorun değil, er ya da geç öğrenecektin. (cümlemi bitirmeden üzerime atlayıp sarıldı ve ağlıyor gibi konuşmaya başladı,bir eli boynumda diğer eli de sırtımda geziyordu. Memelerinin yumuşaklığını göğsümde hissediyordum)

Bu: Ben gerçekten özür dilerim,çok acıklı bir hikayen varmış ve bunca yıl senin varlığından haberim bile yoktu.

B: Evet normaldir,bende sizi tanımıyordum.Hiçbir akrabamı tanımıyorum. Sarılmayı bıraktı ve doğruldu,elleriyle yüzünü kapadı ve tekrar ağlamaya başladı. Onu teselli etmeye çalışırken bir yandan memelerine bakmamak için zor duruyordum,penisim bir kalkarsa geri indiremezdim ve şuan bunu hiç istemiyordum.

Buseyi sakinleştirdim ve o sırada yengem seslendi. Elini yüzünü yıkaması için kalktık ve tuvalete yürümeye başladık. Aramızda ciddi bir boy farkı vardı ve iri bedenimin önümde incecik bedeni kayboluyordu. O tuvalete girince bende odada üstümü değişeceğimi söyledim. Odaya gittim,etrafta kimse yok düşüncesiyle kapıyı kapatmadan üstümdekileri çıkarmaya başladım. Tişörtümü ve pantolonumu çıkarttıktan sonra kıyafetleri almak için kapıya doğru döndüm ki bir gölge gördüm. gölge hemen kaçtı ve merdivenden inme sesleri geldi. Buse beni dikizlemişti. Bunu düşününce penisim sertleşti,indirmeye çalışsam da pek başarılı olamadım. Altıma gri ince eşofmanımı üstüme de penisim belli olmasın diye oversize bir tişört giydim. kıyafetlerimi katlayıp geri valize koydum ve merdivenlerden inip masaya doğru gittim. Gece olmasına rağmen masa çok doluydu,her çeşit meyve masadaydı. Güzel börekler de masada çok lezzetli gözüküyordu. Yengem bana seslendi ve dikdörtgen masada amcamın yanına,busenin karşısına oturdum.

Yemek boyunca hayat hikayemden,hayatım boyunca rengim yüzünden nasıl dışlandığımı,ailemi, eğitimimi anlattım. Sofrada herkes bana bakıyordu,tüm gözler üstümdeydi ama Buse bana bakarken daha çok eğiliyor,sanki kendini bana sergiliyordu. Bende gözlerine bakarken arada gözümü aşağıya kaydırıyor,bana sergilediği mükemmel memelerine bakıyordum. Yengemin eli çok lezzetliydi,hazırladığı yemekler çok güzeldi. Amcam bana baktı ve konuşmaya başladı

[Amcam (A) Buse (Bu) Ben (B)]

A: Selim oğlum,sana ilk önce türkçeyi öğretmemiz gerek,bu konuda özel ders aldırmamı ister misin? Bu: Babacığım özel derse ne gerek var,ben burdayken kuzenime başkası mı dil öğretecek. Ben seve seve öğretirim sen canını sıkma

B: Farketmez Hakan Amca,siz nasıl uygun görürseniz.

A: Buse kızım sen dersine bak,ben Selim’e hoca tutarım o şekilde Türkçeyi öğrenir bizde daha rahat anlaşırız

Bu: (ses tonunu ağlamaklı yaparak) Baba bırakta kuzenime ben yardımcı olayım, ne sanki dil öğretirken bir yandan da ders çalışabilirim,lütfeen.Hem Selim’de beni ister değil mi Selim? (gözlerini bana dikerken biraz da kendini sergiliyordu,benden onay bekliyordu)

B: Farketmez Amca ama bence Buse’den daha iyi öğrenebilirim. Hem kuzenim sonuçta daha samimi şekilde anlatacaktır(Buseye göz kırptım)

A: Peki o zaman,Buse kızım kuzenine en iyi şekilde öğret,hemen öğrensin çocuk.

Bu: Sen o işi bana bırakabilirsin babacığım,onu benden daha iyi kimse yapamaz

A: E tamam hadi o zaman,yemekleriniz bittiyse saat geç oldu yatmaya gidin. Bizde annenle burayı toplarız.

Masadan kalktık ve buse önde ben arkada merdivenden yukarı çıkmaya başladık. Önümde yavaş yavaş yürüyor,kalçasını kıvırtıyordu.Pijamadan pek belli olmasa da iyi bir kalçası olduğundan emindim. Buse odasına,bende kendi odama geçtim. Valizimden diş fırçamla macunu alıp tuvalete gittim. Dişlerimi fırçalarken Buse gelmişti,duymadım ve duymamamın cezası olarak popoma bir şaplak yemiştim. İrkildim ve hemen ağzımı yıkadım.

[Ben (B) Buse (Bu)]

B: Ne yaptığını sanıyorsun? görmüyor musun burda dişlerimi fırçalıyorum.

Bu: Ne yapsaydım,katta sadece bir tane tuvalet var biraz hızlı olda bende işimi göreyim.

B: İşim bitti zaten geçebilirsin

Bu: Sağol,bu arada götün mükemmelmiş(ağzıyla üff yaparak popomu kesiyor)

B: (Gülerek) sağol ya

Odama geçtim ve kapıyı araladım,yatağa uzandım ve gözlerimi kapattım,düşünmeye başladım. Buse neden bu kadar kendini gösteriyordu? Amcam beni evde istiyordu fakat yengem de aynı fikirde miydi? Burada ne kadar kalırım diye düşünürken uyuyakalmıştım.

Sabah olmuştu. Buse koşarak odama girdi,kapı aralı olduğu için açılma sesini duymamıştım. Üzerime atlamıştı ve bende aniden refleks olarak sol elimle bileğini,sağ elimle de belini tutmuştum. İkimiz de olayın şokuyla donakalmış,birbirimize bakıyorduk. Üstüme doğru yaklaştı ve “kahvaltı hazır seni bekliyoruz” dedi. Kafamı sallayıp üstümden indirdim. Buse odamdan çıkınca farkettim ki penisim tamamiyle kalkmış,çadırı kurmuştum. Acaba Buse bunu farketmiş miydi? bilerek mi üstüme atlamıştı bilmiyordum. Bu kızın azgınlığıyla nasıl başa çıkacağım hakkında bir fikrim yoktu..

Zengin Okul Havası – 1

Merhaba ben Selim,19 yaşında,1.90 boylarında,Kaslı ve iri yapılı fazla esmer tenli,kızlar tarafından beğenilen kendi çapımda yakışıklı biriyim,hayatı sokaklarda geçmiş,Almanya’da yaşayan bir Türk’üm.

İlkbaharın ilk günleriydi,gece saatlerinde uykuya yeni dalmıştım ve alt kattan gelen sert bir kapı sesiyle birlikte yerimden fırladım. İçeriye dalan 3 tane iri yarı adam bağırarak ailemin kaldığı odaya koşuyorlardı. Hemen yatağımın altındaki silahı aldım ve alt kata inmek için merdivenlere koşmaya başladım. Aşağıdaki bir adam Fransızca bağırıyordu ve hemen ardından silah seslerini duydum. O sırada benim varlığımdan habersiz 2 adam evden kaçmak için koridorda koşuyolardı. Aniden merdivenden önünden geçerken onların üstüne şarjörümdeki tüm mermileri sıktım. Olayın şokunda ne olduğunu bile anlamamışken ailemin odasına doğru gidiyordum ki yerde adamlardan birini gördüm. Odaya olan adımlarım hızlandı ve odaya girdiğimde olduğum yerde donakaldım. Annem ve Babam yatağın üstünde hareketsizce yatıyorlardı ve her tarafa k@n kokusu yayılmıştı. Beyaz çarşaflar kırmızıya bürünmüş,ortalık mermi kovanlarından geçilmiyordu. Hayatım boyunca hep yanımda olan,beni bugünlere getiren iki insanı o şekilde görmek yerine ölmeyi tercih ederdim.

Aradan vakit geçmiş,eve polis gelmişti. Arkamdan üstüme atlayan bir polisin ters kelepçesine maruz kaldım ama hiçbirşey yapmamıştım. Karakola gittiğimizde polisler beni sorguya almış,ne olup bittiğini sert bir şekilde soruyorlardı ama benim olup biten hakkında en ufak bir fikrim yoktu olayın etkisinden çıkamamıştım. Sonrasında bana evdeki güvenlik kameralarından olayı izlettiler. Babam yeraltında iş çeviren güçlü bir adamdı,kendi ekibi tarafından ihanete uğramıştı ve eve saldıranlar da rakip çetenin tetikçileriydi. Olaylar o an aklıma geldi,babam son birkaç gündür sürekli sıkıntıdaydı,bizimle konuşmasını azaltmış sürekli işleri peşinde koşuyordu. Artık ihanete uğradığını anlamış,işlerden kaçmaya çalışıyordu.

Polisler bana görüntüleri izlettikten sonra olayları anlattım,beni nezarethaneye attılar ve ertesi gün mahkemeye çıktım. Nefsi müdafaa ve ev baskını olduğu için bir ceza almadım fakat adam öldürmek sicilime işlemişti,artık doğup büyüdüğüm şehirde kimsem kalmamıştı ve gitmeye karar verdim. Fakat sorun şuydu,gidecek kimsem yoktu. Babam yıllar önce Almanya’ya kaçmış,kaçak olduğu için polisten kaçarken annemle karşılaşmış,annem onu saklamış ve polisten kurtarmış. İşlerin bu kısmını bende tam bilmiyorum fakat hemen evlenmişler. Çocukları olmuyormuş ve beni yetimhaneden almışlar.Annem siyah babamsa esmer bir adamdı ve bende siyah olduğum için kimse sorgulamamıştı herkes gerçek çocuklarıyım sanıyordu,bende öyle sanıyordum fakat yıllar sonra bunları öğrendim.

Ailemden başka tanıdığım ne akrabam ne de yakınlarımız vardı. Babam küçükken bir amcamın olduğundan bahsetmişti ve 3 yaşlarındayken görmüştüm,iş görüşmesi için Almanya’ya gelmişti ve Babamda bizi onunla tanıştırmıştı. Aklıma Türkiye’ye gitmek geldi, babamın telefonunu polislerden aldım, ardından eve gittim ve telefonu kurcalamaya başladım. İlla ki bu numaranın kayıtlı olması lazımdı ve sonunda bulmuştum, ismiyle yani Hakan Kardeş olarak kaydetmişti. Aradım,önce açmadı ardından tekrar aradım ve açtı. Beni babam zannetti ve biraz sert konuştu,öncesinde sanırım kavga etmişlerdi ama babam bu konudan bahsetmemişti. Kendimi tanıttım ve başımdan geçen olayları anlattım. Telefonu kapatacağını söyleyip 5 dakika sonra geri aradı. Benim Türkiyeye gelmem için elinden geleni yapacağını söyledi. Çok az türkçe biliyordum ki babam türkçe konuşmamı istemiyordu,Almanca ve İngilizce konuşuyorduk. Amcamın ingilizcesi olması benim açımdan çok iyi olmuştu. Valizimi hazırlayıp amcamın son adres detaylarını aldıktan sonra 19 yılımın geçtiği evden çıktım,son kez baktım ve taksi çevirip havaalanına gitmiştim. Evde bulduğum tüm parayı almıştım,bu para Türkiyeye gitmek için yeterliydi fakat sonrasını bilmiyordum. Yeni bir düzene başlayacağım için içimde heyecan vardı.

İstanbul için biletimi almış,valizimi vermiş ve uçağı bekliyordum. Uçağı beklerken Amcam aradı ve uçaktan inince taksici bir yakınının olduğunu,beni onun getireceğini söyledi. Teşekkür edip kapattım. Uçak gelmişti ve yolcuları almaya başlamışlardı,son kez derince etrafa baktım,belki bu topraklara birdaha asla gelemeyecektim. Uçağa ilerleyip Hostes hanımdan yerimi öğrendim. Koltuğuma oturup hemen uykuya daldım,çok yorgundum ve sadece dinlenmek istiyordum.

Yaklaşık 7 saat 45 dakikalık bir uçuşun ardından uçağın piste inme sesine uyandım. Türkiye’ye hiç gelmemiştim ve çok farklı gelmişti. Uçaktaki herkes türkçe konuşuyor,dediklerinden hiçbirşey anlamıyordum. Uçaktan inip Amcamı aradım,saat akşam 11e yaklaşmıştı. Amcam taksicinin beni arayacağını,oturup beklememi söyledi,bende dediğini yapıp telefonu kapattım. Ben otururken yanıma orta yaşlı,kısa boylu göbekli,hafif kel bir adam geldi. İsmimi söylüyordu fakat dediklerini anlamayıp yüzüne bakıyordum. Hakan,Taxi falan dedi ve kafa sallayıp onun arkasından yola koyuldum. Dışarı çıkınca sarı,eski bir taksinin yanına gittik. Almanya’da taksiler çok daha lüks ve iyiydi. Valizimi bagaja koyup arka koltuğa geçtim. Adam yol boyunca sözlerini anlamadığım farklı tür müzikler açıp durdu ve bana birşeyler söyledi. Ben her seferinde kafa sallayıp hıhı diyordum. Yol uzundu ve uyuya kalmıştım. Geldiğimizde taksici beni dürttü ve geldiğimizi işaret etti. Kapıyı açıp inecekken kolumdan tuttu,para istedi ve bende fiyatı bilmeden 10€ verdim. Bagajdan valizimi aldım ve taksici uzaklaştı. Etrafa bakındım, dar bir sokak ve sokak boyunca çok yüksek çitlerle çevrili villalar vardı. Ne yapacağımı bilmediğimden Amcamı aradım ve geldiğimi söyledim,telefonu kapattı ve birden kapı açıldı. Karşımda 1.80 boylarında beyaz tenli 40lı yaşlarda duran bir adam vardı, beni görünce biraz şaşırdı, neden şaşırdığını anlamadım ama babama göre fazla esmer olduğum için şaşırdığını düşündüm. Sarılıp tokalaştık, elimden valizimi aldı ve içeriye davet etti. Büyük demir kapı kapanmış ve villanın bahçesine girmiştik. Bahçe devasaydı,bir tarafta süs havuzu diğer tarafta çiçekler,kamelya,barbekü herşey vardı. Taş parçalarından oluşan yolla villanın kapısına geldik ve Amcam anahtarla kapıyı açtı…

Dayım Askere Gitti Yengem Bana Kaldı

Kayınpederlere yatılı gittiğimizde baldızım Nilayın o beni azdıran götünü gördükten sonra birdaha unutamaz olmuştum. Nezaman aklıma gelse sikim kalkıyor ve baldızımın götünü sikme fantazileri kuruyordum. Evet, ne yapıp edip baldızın götünü mutlaka sikmem lazımdı. Fakat aradığım fırsat birtürlü elime geçmiyordu. Baldızıma Üniversitede derslerinde çok başarılı olduğu için Fransadan özel bir kuruluşun bursunu teklif etmişler. Baldız da kayınpederlerle konuştuktan sonra kabul etmiş. Akademik kariyerini yükseltmek için okuluna Fransada devam edecekti. Bize geldiğinde karımla bu konu hakkında konuşuyorlardı, pasaport işlemleri için Ankaraya gitmesi lazımdı. Karımla öyle konuşurlarken, Nilayı belki Ankarada sikerim düşüncesiyle, karıma, “Ben götürürüm Nilayı Ankaraya, zaten Ankarada görüşeceğim bir firma var, epeydir erteliyordum!” dedim. Karar almıştık, Ankaraya Nilayla birlikte gidecektik.

Gideceğmiz gün arbamla erkenden yola koyulduk. Nilay sıkı kumaş bir pantolon giymiş, üstünde beyaz bir bluz, bir de siyah yelek vardı ve göğüsleri yine fora olmuştu. Bir süre yol katettikten sonra Nilaydın da bana karşı bir zaafı olduğunu anladım, hep derin derin gözlerime bakıyor, arada bir bakışları sikime kayıyordu. Baldızım Nilay çok muzur, neşeli ve espirili bir kızdı, durmadan açık saçık fıkralar anlatıyor ve bana da anlattırıyordu. Ben anlatınca, “Çok komiksin be enişte!” 🙂 deyip, bacağıma elini koyuyor, kasıklarıma dokunuyordu. Benim sikte kalkmaya başladı tabi. Nilay kalkan sikime bakarak, “Enişte tuvaletin geldiyse bir yerde durda git istersen!” 🙂 dedi. Ben utandım o an, “Yok Nilaycığım…” dedim. Sonradan düşündüm de, Üniversiteye giden bir kız sikin kalkmasıyla tuvalete gitmenin bir alakasının olmadığını bilmez mi? Bilir tabi, baldız bunu muzurluk olsun diye söylediğini adım gibi biliyorum. Bence sikimin kalktığının farkında olduğunu hissettirmek için söyledi bunu…

Neyse bu şekil espirilerle Ankaraya vardık, Nilayın pasaport işlerini hallettik, ben de iş yaptığımız bir firmayla kısa bir görüşmede bulundum ve Ankarada yapılacak işler bitmiş oldu. Normalde hemen İstanbula dönmemiz gerekiyordu, fakat Nilay, “Enişte yol çok yorucu, bu gece otelde kalalım, yarın döneriz!” dedi. Benim de canıma minnet tabii, belki otelde bir fırsat bulur sikerim düşüncesiyle hemen, “Tamam kalalım!” dedim. Bakanlıklarda biraz gezdikten sonra bildiğim güzel bir otele gittik. Resepsiyona vardık 2 tane oda tutcaktım, Nilay beni kenara çekti ve “İki odaya gerek yok enişte, aynı odada kalırız, yabancımıyız?” dedi. “Kızım ablan duyarsa ikimizi de öldürür valla!” dedim. “Yok yaa, aynı odada kaldığımızı söylemeyiz ki enişte!” 🙂 diye sısrar edince, ben de tek oda tuttum ve çıktık odamıza…

Odaya ve banyoya falan şöyle bir baktık, eşyalarımızı koyduk. Önce ben bir duş aldım ve külodumla bornozu giyip çıktım banyodan, tabi aynı gün döneceğimiz için ikimiz de pijama falan almamıştık yanımıza. Benden sonra da baldızım duş aldı ve o da bornozla çıktı. Ben yatakta uzanmış TV seyrediyordum, baldız geldi yanıma uzandı. İkimiz de bornozlayız. Baldız pis pis sırıtarak, bornozumun üst kısmından elini soktu ve göğüslerimin kıllarıyla oynamaya başladı. Ben birşey olmamış gibi TV seyrediyorum, Nilay uyuz oldu ve “Enişte bana baksana bir!” dedi. Yüzümü baldıza çevirince dudaklarıma yapıştı ve uzunca öptü, “Nasıl, hoşuna gitti mi enişte? Seni arzuluyorum!” dedi. “Valla Nilay ne diyeyim, sizde kaldığımız o gün, o tangalı götünü gördükten sonra benimde sana karşı zaafım başladı!” diyerek ben de baldızı öptüm ve ateşli bir şekilde öpüşmeye başladık…

Baldız, “Ablamın sana artık yetmediğini biliyorum enişte!” dedi. Ben de, “Ablanın laçkalaşmış amını sikmekten sıkıldım, zevk vermiyor artık ve ablana sikim kalkmıyor! Ama o gece sizdeyken seni o halde görünce kalktı ve seni düşünerek siktim ablanı!” dedim. Baldız sırıtarak, “O gece ablamı çığlık çığlığa nasıl inlettiğini duydum enişte!” 🙂 dedi ve bornozumun önünü iyice açarak elini külodumdan içeri soktu, kalkmış sikimi okşamaya başladı. Ben de onun bornozunu açtım ve pembe sütyeninden aşan göğüslerini kurtarıp yalamaya başladım. Taş gibi sert göğüsleri vardı, uçları fındık gibi sertleşmişti. Nilay göğüs uçlarını ağzıma bastırıyor, “Em enişte, ohhhhh! Ye onları!” diyordu. Nilayın bir göğüslerine bir dudaklarına yapışıyordum. Nilay da, “Evet enişte, ohhhh!” diyerek sikimi külodumdan çıkarmış 31 çeker gibi asılıyordu…

Bir süre sonra doğrulduk, ikimiz de bornozları tamamen çıkarıp kenara attık. Baldızı boynundan öpmeye başladım, bir yandan da tangasının ipi arasına girmiş götünü elliyordum. Nilay beni sırtüstü yatırıp külodumu tamamen çıkardı, üzerime eğilerek sikmi eline aldı ve yavaşca yalamaya başaldı. İyice zevke gelmiştim, baldız yaladıkça sikim gittikçe sertleşiyor ve büyüyordu. “Woowww enişte, sikinde süpermiş!” diyerek yalamaya devam etti. Pembe rujlu dudaklarıyla sikmi emerken bir yandan da taşaklarımı avuçladıkça ben kendimden geçiyordum resmen. Memnuniyetimi, “Sen de az değilmişsin baldız, ne hünerlerin varmış öyle!” dedim. Nilay sikimi yalamayı bırakıp tangasını çıkardı, yatağa sırtüstü uzanarak bacaklarını ayırdı ve “Hadi enişte, biraz da sen yala!” dedi. Gözümü baldızın yeni traşlı kaymak gibi amından alamıyordum. Tabii ablasının laçkalaşmış amı nerde, tazecik genç kız amı nerde! Üstelik bildiğim kadarıyla da bakireydi henüz…

“Sana şimdi ince ayar çekeceğim baldız!” 🙂 diyerek hemen yumuldum baldızın amına ve yalamaya başaldım. Klitorisini emiyor, amının dudaklarını yiyordum resmen. Am dudaklarını parmaklarımla aralayıp dilimi soktuğumda, baldız kıvranmaya başladı. O kadar küçük ve dar am deliği vardı ki, dilimi bile tümden sokamıyordum, kesin bakire olmalıydı. “Kız bu ne böyle, amın hiç açılmamış, kimseyle sikişmedin mi daha?” 🙂 dedim. “Yok enişte, bakireyim daha, ama götümü çok deldiler!” 🙂 dedi. Amını yalarken götünü de parmaklamaya başlayınca, Nilay titremeye ve o ince sesiyle inlemeye, küçük küçük çığlıklar atmaya başladı ve sonunda orgazm olarak ağzıma akıttı sularını. Amının sularını da yalayıp yuttuktan sonra Nilayı yüzükoyun çevirip göt deliğini yalamaya koyuldum. İki elimle götünün yanaklarını ayırıp, gömlek düğmesi gibi küçük büzüğünü dilliyordum. Bir yandan da, bunu götten nasıl siktiler acaba, götü sanki hiç sikilmemiş gibi duruyor diye düşünüyordum…

Parmaklayarak göt deliğini biraz alıştırdıktan sonra baldızı dörtayak üstüne getirip iyice domalttım ve arkasında yerimi aldım. Sikimi tükürükle ıslatıp, göt deliğine de bolca tükürdükten sonra, sikimin başını sokmaya çalıştım. Fakat bir türlü sokamadım, sikim zırt pırt aşağıya kayarak amını yokluyordu. Nilay korkuyla titrer vaziyette, “Enişte sakın önden girme, arkadan istediğin kadar yap!” diyordu. “Tamam hayatım, önden yapmayacam, fakat arkana da girmiyor!” dedim. “Dur enişte çekil, bana bırak!” dedi. Beni yatağa sırt üstü yatırdı ve kendisi bacaklarını ayırarak, yüzü bana dönük halde, ata binermiş gibi üstüme çıktı. Sikimi eliyle kavrayıp götünün deliğine denk getirip yavaşça sikime oturmaya başladı. Dudaklarını ısıra ısıra ve yüzünde buruk bir ifadeyle sikimin başını almıştı. Hafif hafif oturup kalka kalka sonunda hepsini aldığında gözlerini yumarak bir ohhh çekti…

Üstümde bir süre hareketsiz kaldıktan sonra inleyerek yavaş yavaş inip kalkmalara başladı. 3-5 dakika sonra artık resmen çığlıklar atarak zıplıyordu. Artık ben de alttan götüne hızlı hızlı pompalıyordum. Ben alttan bastıkça Nilayın çığlıkları bağırmalara dönüştü. Nilay artık kumandayı bana bırakmış, kendisi saçlarıyla oynuyordu. Arada bir, “Ohhh harikaaa! Bitirdin beni enişte!” diye inliyordu. Nilayın havada uçuşan göğüslerini sıkarak götünü bir süre bu pozisyonda siktikten sonra, bu sefer sırtını bana dönerek oturdu sikimin üstüne ve öne eğilerek ayak bileklerimden tutundu. Artık sikimin götüne giriş çıkışlarını daha net görebiliyordum. Bir süre sonra sikimi götünden çıkarmadan Nilayı dörtayak domalttım ve götünü sikmeye devam ettim. Hızlı hızlı götüne girip çıktıkça taşaklarım da amına çarpıyor ve makineli tüfek gibi ‘şap şap şap’ sesleri çıkıyor, Nilayın, “Of of enişte!” seslerine karışıyordu…

Yorulmuştum fakat boşalmama daha çok vardı, sikim götündeyken Nilayla birlikte yan yattık, 66 olduk, biraz soluklandık. Nilay, “Off enişte, götümü patlattın, okuldan o kadar genç erkek sikti bu götü, seninki gibi siklerini içimde dolu dolu hissetmedim!” dedi. Biraz dinlendikten sonra tekrar yavaş yavaş götüne girip çıkmalara devam ettim. Bu arada göğüslerini de yoğurmayı ihmal etmiyordum. Yeniden hızlanmaya başladığımda Nilayın çığlıkları da artmaya başlamıştı. “Nasıl baldız, o götünü sallayıp beni azdırmaya benziyor mu?” dedim. Baldız da, “Yok enişte, senin sikine helal olsun bu götüm!” diyordu. 66 pozisyonunda biraz daha siktikten sonra sırt üstü yatırdım ve am siker gibi götünü sikmeye devam ettim. Nilayın altımda gözleri kaymış, inleyerek dudaklarını ısırıyordu…

Götünü sikerken klitorisiyle de oynamaya başladım. Baldızın amından yine sular akarak orgazm olunca, “Baldız önden gireyim mi? Patlatayım mı?” dedim. Baldızın gözler birden kocaman açıldı ve “Yok enişte sakın ha! Annemler patlak olduğumu öğrenince biterim ben! Hem sonra evde kalırım, patlak bir kızla kim evlenir ki?” dedi. “Seni patlak halde almayacak adamın taa amına koyayım ben!” diyerek götünü hızlı hızlı sikmeye devam ettim. Artık ben de boşalmaya yaklaşmıştım sikimi götünden çıkarıp yukarı kaydım ve sikimi Nilaya uzattım. Nilay sikimi ağzına aldığı gibi saksoya başladı. “Nilay geliyorum!” deyince ağzından çıkardı ve eliyle 31 çektirmeye başladı. “Hadi hadi!” diyerek hem asılıyor, hemde sikimin başına öpücükler konduruyordu. Sonunda boşaldım. Döllerim yüzüne fışkırmış, ağzı yüzü döl içinde kalmıştı. Nilay gülerek, “Enişte yüzüme süt sağmış gibi oldum!” 🙂 dedi. Sonra sikimi tekrar ağzına aldı yalayarak temizledi. Nilayın yüzünü çarşafla sildim ve birbirimize sarıldık uyuduk. Sabah kalktık birlikte banyoya duş almaya girdik. Baldıza bir kez de banyoda sabunlu sabunlu götten kaydıktan sonra İstanbula hareket ettik.

Başkalarınınkini Gördükten Sonra Kocamın Sikini Bıraktım

Kayınpederlere yatılı gittiğimizde baldızım Nilayın o beni azdıran götünü gördükten sonra birdaha unutamaz olmuştum. Nezaman aklıma gelse sikim kalkıyor ve baldızımın götünü sikme fantazileri kuruyordum. Evet, ne yapıp edip baldızın götünü mutlaka sikmem lazımdı. Fakat aradığım fırsat birtürlü elime geçmiyordu. Baldızıma Üniversitede derslerinde çok başarılı olduğu için Fransadan özel bir kuruluşun bursunu teklif etmişler. Baldız da kayınpederlerle konuştuktan sonra kabul etmiş. Akademik kariyerini yükseltmek için okuluna Fransada devam edecekti. Bize geldiğinde karımla bu konu hakkında konuşuyorlardı, pasaport işlemleri için Ankaraya gitmesi lazımdı. Karımla öyle konuşurlarken, Nilayı belki Ankarada sikerim düşüncesiyle, karıma, “Ben götürürüm Nilayı Ankaraya, zaten Ankarada görüşeceğim bir firma var, epeydir erteliyordum!” dedim. Karar almıştık, Ankaraya Nilayla birlikte gidecektik.

Gideceğmiz gün arbamla erkenden yola koyulduk. Nilay sıkı kumaş bir pantolon giymiş, üstünde beyaz bir bluz, bir de siyah yelek vardı ve göğüsleri yine fora olmuştu. Bir süre yol katettikten sonra Nilaydın da bana karşı bir zaafı olduğunu anladım, hep derin derin gözlerime bakıyor, arada bir bakışları sikime kayıyordu. Baldızım Nilay çok muzur, neşeli ve espirili bir kızdı, durmadan açık saçık fıkralar anlatıyor ve bana da anlattırıyordu. Ben anlatınca, “Çok komiksin be enişte!” 🙂 deyip, bacağıma elini koyuyor, kasıklarıma dokunuyordu. Benim sikte kalkmaya başladı tabi. Nilay kalkan sikime bakarak, “Enişte tuvaletin geldiyse bir yerde durda git istersen!” 🙂 dedi. Ben utandım o an, “Yok Nilaycığım…” dedim. Sonradan düşündüm de, Üniversiteye giden bir kız sikin kalkmasıyla tuvalete gitmenin bir alakasının olmadığını bilmez mi? Bilir tabi, baldız bunu muzurluk olsun diye söylediğini adım gibi biliyorum. Bence sikimin kalktığının farkında olduğunu hissettirmek için söyledi bunu…

Neyse bu şekil espirilerle Ankaraya vardık, Nilayın pasaport işlerini hallettik, ben de iş yaptığımız bir firmayla kısa bir görüşmede bulundum ve Ankarada yapılacak işler bitmiş oldu. Normalde hemen İstanbula dönmemiz gerekiyordu, fakat Nilay, “Enişte yol çok yorucu, bu gece otelde kalalım, yarın döneriz!” dedi. Benim de canıma minnet tabii, belki otelde bir fırsat bulur sikerim düşüncesiyle hemen, “Tamam kalalım!” dedim. Bakanlıklarda biraz gezdikten sonra bildiğim güzel bir otele gittik. Resepsiyona vardık 2 tane oda tutcaktım, Nilay beni kenara çekti ve “İki odaya gerek yok enişte, aynı odada kalırız, yabancımıyız?” dedi. “Kızım ablan duyarsa ikimizi de öldürür valla!” dedim. “Yok yaa, aynı odada kaldığımızı söylemeyiz ki enişte!” 🙂 diye sısrar edince, ben de tek oda tuttum ve çıktık odamıza…

Odaya ve banyoya falan şöyle bir baktık, eşyalarımızı koyduk. Önce ben bir duş aldım ve külodumla bornozu giyip çıktım banyodan, tabi aynı gün döneceğimiz için ikimiz de pijama falan almamıştık yanımıza. Benden sonra da baldızım duş aldı ve o da bornozla çıktı. Ben yatakta uzanmış TV seyrediyordum, baldız geldi yanıma uzandı. İkimiz de bornozlayız. Baldız pis pis sırıtarak, bornozumun üst kısmından elini soktu ve göğüslerimin kıllarıyla oynamaya başladı. Ben birşey olmamış gibi TV seyrediyorum, Nilay uyuz oldu ve “Enişte bana baksana bir!” dedi. Yüzümü baldıza çevirince dudaklarıma yapıştı ve uzunca öptü, “Nasıl, hoşuna gitti mi enişte? Seni arzuluyorum!” dedi. “Valla Nilay ne diyeyim, sizde kaldığımız o gün, o tangalı götünü gördükten sonra benimde sana karşı zaafım başladı!” diyerek ben de baldızı öptüm ve ateşli bir şekilde öpüşmeye başladık…

Baldız, “Ablamın sana artık yetmediğini biliyorum enişte!” dedi. Ben de, “Ablanın laçkalaşmış amını sikmekten sıkıldım, zevk vermiyor artık ve ablana sikim kalkmıyor! Ama o gece sizdeyken seni o halde görünce kalktı ve seni düşünerek siktim ablanı!” dedim. Baldız sırıtarak, “O gece ablamı çığlık çığlığa nasıl inlettiğini duydum enişte!” 🙂 dedi ve bornozumun önünü iyice açarak elini külodumdan içeri soktu, kalkmış sikimi okşamaya başladı. Ben de onun bornozunu açtım ve pembe sütyeninden aşan göğüslerini kurtarıp yalamaya başladım. Taş gibi sert göğüsleri vardı, uçları fındık gibi sertleşmişti. Nilay göğüs uçlarını ağzıma bastırıyor, “Em enişte, ohhhhh! Ye onları!” diyordu. Nilayın bir göğüslerine bir dudaklarına yapışıyordum. Nilay da, “Evet enişte, ohhhh!” diyerek sikimi külodumdan çıkarmış 31 çeker gibi asılıyordu…

Bir süre sonra doğrulduk, ikimiz de bornozları tamamen çıkarıp kenara attık. Baldızı boynundan öpmeye başladım, bir yandan da tangasının ipi arasına girmiş götünü elliyordum. Nilay beni sırtüstü yatırıp külodumu tamamen çıkardı, üzerime eğilerek sikmi eline aldı ve yavaşca yalamaya başaldı. İyice zevke gelmiştim, baldız yaladıkça sikim gittikçe sertleşiyor ve büyüyordu. “Woowww enişte, sikinde süpermiş!” diyerek yalamaya devam etti. Pembe rujlu dudaklarıyla sikmi emerken bir yandan da taşaklarımı avuçladıkça ben kendimden geçiyordum resmen. Memnuniyetimi, “Sen de az değilmişsin baldız, ne hünerlerin varmış öyle!” dedim. Nilay sikimi yalamayı bırakıp tangasını çıkardı, yatağa sırtüstü uzanarak bacaklarını ayırdı ve “Hadi enişte, biraz da sen yala!” dedi. Gözümü baldızın yeni traşlı kaymak gibi amından alamıyordum. Tabii ablasının laçkalaşmış amı nerde, tazecik genç kız amı nerde! Üstelik bildiğim kadarıyla da bakireydi henüz…

“Sana şimdi ince ayar çekeceğim baldız!” 🙂 diyerek hemen yumuldum baldızın amına ve yalamaya başaldım. Klitorisini emiyor, amının dudaklarını yiyordum resmen. Am dudaklarını parmaklarımla aralayıp dilimi soktuğumda, baldız kıvranmaya başladı. O kadar küçük ve dar am deliği vardı ki, dilimi bile tümden sokamıyordum, kesin bakire olmalıydı. “Kız bu ne böyle, amın hiç açılmamış, kimseyle sikişmedin mi daha?” 🙂 dedim. “Yok enişte, bakireyim daha, ama götümü çok deldiler!” 🙂 dedi. Amını yalarken götünü de parmaklamaya başlayınca, Nilay titremeye ve o ince sesiyle inlemeye, küçük küçük çığlıklar atmaya başladı ve sonunda orgazm olarak ağzıma akıttı sularını. Amının sularını da yalayıp yuttuktan sonra Nilayı yüzükoyun çevirip göt deliğini yalamaya koyuldum. İki elimle götünün yanaklarını ayırıp, gömlek düğmesi gibi küçük büzüğünü dilliyordum. Bir yandan da, bunu götten nasıl siktiler acaba, götü sanki hiç sikilmemiş gibi duruyor diye düşünüyordum…

Parmaklayarak göt deliğini biraz alıştırdıktan sonra baldızı dörtayak üstüne getirip iyice domalttım ve arkasında yerimi aldım. Sikimi tükürükle ıslatıp, göt deliğine de bolca tükürdükten sonra, sikimin başını sokmaya çalıştım. Fakat bir türlü sokamadım, sikim zırt pırt aşağıya kayarak amını yokluyordu. Nilay korkuyla titrer vaziyette, “Enişte sakın önden girme, arkadan istediğin kadar yap!” diyordu. “Tamam hayatım, önden yapmayacam, fakat arkana da girmiyor!” dedim. “Dur enişte çekil, bana bırak!” dedi. Beni yatağa sırt üstü yatırdı ve kendisi bacaklarını ayırarak, yüzü bana dönük halde, ata binermiş gibi üstüme çıktı. Sikimi eliyle kavrayıp götünün deliğine denk getirip yavaşça sikime oturmaya başladı. Dudaklarını ısıra ısıra ve yüzünde buruk bir ifadeyle sikimin başını almıştı. Hafif hafif oturup kalka kalka sonunda hepsini aldığında gözlerini yumarak bir ohhh çekti…

Üstümde bir süre hareketsiz kaldıktan sonra inleyerek yavaş yavaş inip kalkmalara başladı. 3-5 dakika sonra artık resmen çığlıklar atarak zıplıyordu. Artık ben de alttan götüne hızlı hızlı pompalıyordum. Ben alttan bastıkça Nilayın çığlıkları bağırmalara dönüştü. Nilay artık kumandayı bana bırakmış, kendisi saçlarıyla oynuyordu. Arada bir, “Ohhh harikaaa! Bitirdin beni enişte!” diye inliyordu. Nilayın havada uçuşan göğüslerini sıkarak götünü bir süre bu pozisyonda siktikten sonra, bu sefer sırtını bana dönerek oturdu sikimin üstüne ve öne eğilerek ayak bileklerimden tutundu. Artık sikimin götüne giriş çıkışlarını daha net görebiliyordum. Bir süre sonra sikimi götünden çıkarmadan Nilayı dörtayak domalttım ve götünü sikmeye devam ettim. Hızlı hızlı götüne girip çıktıkça taşaklarım da amına çarpıyor ve makineli tüfek gibi ‘şap şap şap’ sesleri çıkıyor, Nilayın, “Of of enişte!” seslerine karışıyordu…

Yorulmuştum fakat boşalmama daha çok vardı, sikim götündeyken Nilayla birlikte yan yattık, 66 olduk, biraz soluklandık. Nilay, “Off enişte, götümü patlattın, okuldan o kadar genç erkek sikti bu götü, seninki gibi siklerini içimde dolu dolu hissetmedim!” dedi. Biraz dinlendikten sonra tekrar yavaş yavaş götüne girip çıkmalara devam ettim. Bu arada göğüslerini de yoğurmayı ihmal etmiyordum. Yeniden hızlanmaya başladığımda Nilayın çığlıkları da artmaya başlamıştı. “Nasıl baldız, o götünü sallayıp beni azdırmaya benziyor mu?” dedim. Baldız da, “Yok enişte, senin sikine helal olsun bu götüm!” diyordu. 66 pozisyonunda biraz daha siktikten sonra sırt üstü yatırdım ve am siker gibi götünü sikmeye devam ettim. Nilayın altımda gözleri kaymış, inleyerek dudaklarını ısırıyordu…

Götünü sikerken klitorisiyle de oynamaya başladım. Baldızın amından yine sular akarak orgazm olunca, “Baldız önden gireyim mi? Patlatayım mı?” dedim. Baldızın gözler birden kocaman açıldı ve “Yok enişte sakın ha! Annemler patlak olduğumu öğrenince biterim ben! Hem sonra evde kalırım, patlak bir kızla kim evlenir ki?” dedi. “Seni patlak halde almayacak adamın taa amına koyayım ben!” diyerek götünü hızlı hızlı sikmeye devam ettim. Artık ben de boşalmaya yaklaşmıştım sikimi götünden çıkarıp yukarı kaydım ve sikimi Nilaya uzattım. Nilay sikimi ağzına aldığı gibi saksoya başladı. “Nilay geliyorum!” deyince ağzından çıkardı ve eliyle 31 çektirmeye başladı. “Hadi hadi!” diyerek hem asılıyor, hemde sikimin başına öpücükler konduruyordu. Sonunda boşaldım. Döllerim yüzüne fışkırmış, ağzı yüzü döl içinde kalmıştı. Nilay gülerek, “Enişte yüzüme süt sağmış gibi oldum!” 🙂 dedi. Sonra sikimi tekrar ağzına aldı yalayarak temizledi. Nilayın yüzünü çarşafla sildim ve birbirimize sarıldık uyuduk. Sabah kalktık birlikte banyoya duş almaya girdik. Baldıza bir kez de banyoda sabunlu sabunlu götten kaydıktan sonra İstanbula hareket ettik.

Baldızımı Çok İstedim

Kayınpederlere yatılı gittiğimizde baldızım Nilayın o beni azdıran götünü gördükten sonra birdaha unutamaz olmuştum. Nezaman aklıma gelse sikim kalkıyor ve baldızımın götünü sikme fantazileri kuruyordum. Evet, ne yapıp edip baldızın götünü mutlaka sikmem lazımdı. Fakat aradığım fırsat birtürlü elime geçmiyordu. Baldızıma Üniversitede derslerinde çok başarılı olduğu için Fransadan özel bir kuruluşun bursunu teklif etmişler. Baldız da kayınpederlerle konuştuktan sonra kabul etmiş. Akademik kariyerini yükseltmek için okuluna Fransada devam edecekti. Bize geldiğinde karımla bu konu hakkında konuşuyorlardı, pasaport işlemleri için Ankaraya gitmesi lazımdı. Karımla öyle konuşurlarken, Nilayı belki Ankarada sikerim düşüncesiyle, karıma, “Ben götürürüm Nilayı Ankaraya, zaten Ankarada görüşeceğim bir firma var, epeydir erteliyordum!” dedim. Karar almıştık, Ankaraya Nilayla birlikte gidecektik.

Gideceğmiz gün arbamla erkenden yola koyulduk. Nilay sıkı kumaş bir pantolon giymiş, üstünde beyaz bir bluz, bir de siyah yelek vardı ve göğüsleri yine fora olmuştu. Bir süre yol katettikten sonra Nilaydın da bana karşı bir zaafı olduğunu anladım, hep derin derin gözlerime bakıyor, arada bir bakışları sikime kayıyordu. Baldızım Nilay çok muzur, neşeli ve espirili bir kızdı, durmadan açık saçık fıkralar anlatıyor ve bana da anlattırıyordu. Ben anlatınca, “Çok komiksin be enişte!” 🙂 deyip, bacağıma elini koyuyor, kasıklarıma dokunuyordu. Benim sikte kalkmaya başladı tabi. Nilay kalkan sikime bakarak, “Enişte tuvaletin geldiyse bir yerde durda git istersen!” 🙂 dedi. Ben utandım o an, “Yok Nilaycığım…” dedim. Sonradan düşündüm de, Üniversiteye giden bir kız sikin kalkmasıyla tuvalete gitmenin bir alakasının olmadığını bilmez mi? Bilir tabi, baldız bunu muzurluk olsun diye söylediğini adım gibi biliyorum. Bence sikimin kalktığının farkında olduğunu hissettirmek için söyledi bunu…

Neyse bu şekil espirilerle Ankaraya vardık, Nilayın pasaport işlerini hallettik, ben de iş yaptığımız bir firmayla kısa bir görüşmede bulundum ve Ankarada yapılacak işler bitmiş oldu. Normalde hemen İstanbula dönmemiz gerekiyordu, fakat Nilay, “Enişte yol çok yorucu, bu gece otelde kalalım, yarın döneriz!” dedi. Benim de canıma minnet tabii, belki otelde bir fırsat bulur sikerim düşüncesiyle hemen, “Tamam kalalım!” dedim. Bakanlıklarda biraz gezdikten sonra bildiğim güzel bir otele gittik. Resepsiyona vardık 2 tane oda tutcaktım, Nilay beni kenara çekti ve “İki odaya gerek yok enişte, aynı odada kalırız, yabancımıyız?” dedi. “Kızım ablan duyarsa ikimizi de öldürür valla!” dedim. “Yok yaa, aynı odada kaldığımızı söylemeyiz ki enişte!” 🙂 diye sısrar edince, ben de tek oda tuttum ve çıktık odamıza…

Odaya ve banyoya falan şöyle bir baktık, eşyalarımızı koyduk. Önce ben bir duş aldım ve külodumla bornozu giyip çıktım banyodan, tabi aynı gün döneceğimiz için ikimiz de pijama falan almamıştık yanımıza. Benden sonra da baldızım duş aldı ve o da bornozla çıktı. Ben yatakta uzanmış TV seyrediyordum, baldız geldi yanıma uzandı. İkimiz de bornozlayız. Baldız pis pis sırıtarak, bornozumun üst kısmından elini soktu ve göğüslerimin kıllarıyla oynamaya başladı. Ben birşey olmamış gibi TV seyrediyorum, Nilay uyuz oldu ve “Enişte bana baksana bir!” dedi. Yüzümü baldıza çevirince dudaklarıma yapıştı ve uzunca öptü, “Nasıl, hoşuna gitti mi enişte? Seni arzuluyorum!” dedi. “Valla Nilay ne diyeyim, sizde kaldığımız o gün, o tangalı götünü gördükten sonra benimde sana karşı zaafım başladı!” diyerek ben de baldızı öptüm ve ateşli bir şekilde öpüşmeye başladık…

Baldız, “Ablamın sana artık yetmediğini biliyorum enişte!” dedi. Ben de, “Ablanın laçkalaşmış amını sikmekten sıkıldım, zevk vermiyor artık ve ablana sikim kalkmıyor! Ama o gece sizdeyken seni o halde görünce kalktı ve seni düşünerek siktim ablanı!” dedim. Baldız sırıtarak, “O gece ablamı çığlık çığlığa nasıl inlettiğini duydum enişte!” 🙂 dedi ve bornozumun önünü iyice açarak elini külodumdan içeri soktu, kalkmış sikimi okşamaya başladı. Ben de onun bornozunu açtım ve pembe sütyeninden aşan göğüslerini kurtarıp yalamaya başladım. Taş gibi sert göğüsleri vardı, uçları fındık gibi sertleşmişti. Nilay göğüs uçlarını ağzıma bastırıyor, “Em enişte, ohhhhh! Ye onları!” diyordu. Nilayın bir göğüslerine bir dudaklarına yapışıyordum. Nilay da, “Evet enişte, ohhhh!” diyerek sikimi külodumdan çıkarmış 31 çeker gibi asılıyordu…

Bir süre sonra doğrulduk, ikimiz de bornozları tamamen çıkarıp kenara attık. Baldızı boynundan öpmeye başladım, bir yandan da tangasının ipi arasına girmiş götünü elliyordum. Nilay beni sırtüstü yatırıp külodumu tamamen çıkardı, üzerime eğilerek sikmi eline aldı ve yavaşca yalamaya başaldı. İyice zevke gelmiştim, baldız yaladıkça sikim gittikçe sertleşiyor ve büyüyordu. “Woowww enişte, sikinde süpermiş!” diyerek yalamaya devam etti. Pembe rujlu dudaklarıyla sikmi emerken bir yandan da taşaklarımı avuçladıkça ben kendimden geçiyordum resmen. Memnuniyetimi, “Sen de az değilmişsin baldız, ne hünerlerin varmış öyle!” dedim. Nilay sikimi yalamayı bırakıp tangasını çıkardı, yatağa sırtüstü uzanarak bacaklarını ayırdı ve “Hadi enişte, biraz da sen yala!” dedi. Gözümü baldızın yeni traşlı kaymak gibi amından alamıyordum. Tabii ablasının laçkalaşmış amı nerde, tazecik genç kız amı nerde! Üstelik bildiğim kadarıyla da bakireydi henüz…

“Sana şimdi ince ayar çekeceğim baldız!” 🙂 diyerek hemen yumuldum baldızın amına ve yalamaya başaldım. Klitorisini emiyor, amının dudaklarını yiyordum resmen. Am dudaklarını parmaklarımla aralayıp dilimi soktuğumda, baldız kıvranmaya başladı. O kadar küçük ve dar am deliği vardı ki, dilimi bile tümden sokamıyordum, kesin bakire olmalıydı. “Kız bu ne böyle, amın hiç açılmamış, kimseyle sikişmedin mi daha?” 🙂 dedim. “Yok enişte, bakireyim daha, ama götümü çok deldiler!” 🙂 dedi. Amını yalarken götünü de parmaklamaya başlayınca, Nilay titremeye ve o ince sesiyle inlemeye, küçük küçük çığlıklar atmaya başladı ve sonunda orgazm olarak ağzıma akıttı sularını. Amının sularını da yalayıp yuttuktan sonra Nilayı yüzükoyun çevirip göt deliğini yalamaya koyuldum. İki elimle götünün yanaklarını ayırıp, gömlek düğmesi gibi küçük büzüğünü dilliyordum. Bir yandan da, bunu götten nasıl siktiler acaba, götü sanki hiç sikilmemiş gibi duruyor diye düşünüyordum…

Parmaklayarak göt deliğini biraz alıştırdıktan sonra baldızı dörtayak üstüne getirip iyice domalttım ve arkasında yerimi aldım. Sikimi tükürükle ıslatıp, göt deliğine de bolca tükürdükten sonra, sikimin başını sokmaya çalıştım. Fakat bir türlü sokamadım, sikim zırt pırt aşağıya kayarak amını yokluyordu. Nilay korkuyla titrer vaziyette, “Enişte sakın önden girme, arkadan istediğin kadar yap!” diyordu. “Tamam hayatım, önden yapmayacam, fakat arkana da girmiyor!” dedim. “Dur enişte çekil, bana bırak!” dedi. Beni yatağa sırt üstü yatırdı ve kendisi bacaklarını ayırarak, yüzü bana dönük halde, ata binermiş gibi üstüme çıktı. Sikimi eliyle kavrayıp götünün deliğine denk getirip yavaşça sikime oturmaya başladı. Dudaklarını ısıra ısıra ve yüzünde buruk bir ifadeyle sikimin başını almıştı. Hafif hafif oturup kalka kalka sonunda hepsini aldığında gözlerini yumarak bir ohhh çekti…

Üstümde bir süre hareketsiz kaldıktan sonra inleyerek yavaş yavaş inip kalkmalara başladı. 3-5 dakika sonra artık resmen çığlıklar atarak zıplıyordu. Artık ben de alttan götüne hızlı hızlı pompalıyordum. Ben alttan bastıkça Nilayın çığlıkları bağırmalara dönüştü. Nilay artık kumandayı bana bırakmış, kendisi saçlarıyla oynuyordu. Arada bir, “Ohhh harikaaa! Bitirdin beni enişte!” diye inliyordu. Nilayın havada uçuşan göğüslerini sıkarak götünü bir süre bu pozisyonda siktikten sonra, bu sefer sırtını bana dönerek oturdu sikimin üstüne ve öne eğilerek ayak bileklerimden tutundu. Artık sikimin götüne giriş çıkışlarını daha net görebiliyordum. Bir süre sonra sikimi götünden çıkarmadan Nilayı dörtayak domalttım ve götünü sikmeye devam ettim. Hızlı hızlı götüne girip çıktıkça taşaklarım da amına çarpıyor ve makineli tüfek gibi ‘şap şap şap’ sesleri çıkıyor, Nilayın, “Of of enişte!” seslerine karışıyordu…

Yorulmuştum fakat boşalmama daha çok vardı, sikim götündeyken Nilayla birlikte yan yattık, 66 olduk, biraz soluklandık. Nilay, “Off enişte, götümü patlattın, okuldan o kadar genç erkek sikti bu götü, seninki gibi siklerini içimde dolu dolu hissetmedim!” dedi. Biraz dinlendikten sonra tekrar yavaş yavaş götüne girip çıkmalara devam ettim. Bu arada göğüslerini de yoğurmayı ihmal etmiyordum. Yeniden hızlanmaya başladığımda Nilayın çığlıkları da artmaya başlamıştı. “Nasıl baldız, o götünü sallayıp beni azdırmaya benziyor mu?” dedim. Baldız da, “Yok enişte, senin sikine helal olsun bu götüm!” diyordu. 66 pozisyonunda biraz daha siktikten sonra sırt üstü yatırdım ve am siker gibi götünü sikmeye devam ettim. Nilayın altımda gözleri kaymış, inleyerek dudaklarını ısırıyordu…

Götünü sikerken klitorisiyle de oynamaya başladım. Baldızın amından yine sular akarak orgazm olunca, “Baldız önden gireyim mi? Patlatayım mı?” dedim. Baldızın gözler birden kocaman açıldı ve “Yok enişte sakın ha! Annemler patlak olduğumu öğrenince biterim ben! Hem sonra evde kalırım, patlak bir kızla kim evlenir ki?” dedi. “Seni patlak halde almayacak adamın taa amına koyayım ben!” diyerek götünü hızlı hızlı sikmeye devam ettim. Artık ben de boşalmaya yaklaşmıştım sikimi götünden çıkarıp yukarı kaydım ve sikimi Nilaya uzattım. Nilay sikimi ağzına aldığı gibi saksoya başladı. “Nilay geliyorum!” deyince ağzından çıkardı ve eliyle 31 çektirmeye başladı. “Hadi hadi!” diyerek hem asılıyor, hemde sikimin başına öpücükler konduruyordu. Sonunda boşaldım. Döllerim yüzüne fışkırmış, ağzı yüzü döl içinde kalmıştı. Nilay gülerek, “Enişte yüzüme süt sağmış gibi oldum!” 🙂 dedi. Sonra sikimi tekrar ağzına aldı yalayarak temizledi. Nilayın yüzünü çarşafla sildim ve birbirimize sarıldık uyuduk. Sabah kalktık birlikte banyoya duş almaya girdik. Baldıza bir kez de banyoda sabunlu sabunlu götten kaydıktan sonra İstanbula hareket ettik.

Türbanlı Yengemi Kölem Yaptım

Selam millet, ben Veli, 31 yaşındayım. Sikişmeye çok düşkün biriyim, değişik yaşlarda birçok karı kız siktim, ama çocukluk hayalim bir yengem (amcamın hanımı) vardı ki, ona hastaydım. Yengem 46 yaşında, türbanlı, cahil mi cahil, ama bir okadar da muhteşem vücudu olan bir kadın. Yengemin albümünden arakladığım bir Fotoğrafını devamlı yanımda bulundurur, 31 çekerken hep o Fotoğrafına bakarak 31 çekerdim. Fazla hoşlanmadığım bir kadını sikerken bile yengemi hayaller sikerdim. Yengemle aram çok iyi idi, devamlı da görüşürdük. Üstelik amcam yengemi 5 yıl önce boşamış, 18’lik bir kızla evlenip, Gaziantepe çekip gitmişti. Yengeme bu 5 yıl içerisinde daha çok gidip gelmeye başlamıştım. Hemen hemen hergün görüşürdük, ama birtürlü açılamadım. 20 yıldır sikmek istediğim çocukluk hayalim yengem 5 yıldır dul idi ve ben ise onu sikemeden, Fotoğrafına bakarak 31 çekmeye devam ediyordum.

Yengem maddi sorunlar yüzünden oğlunun yanına Mersin’e gitmişti ve bu bana dert oldu. Yengem gideli 1 ay oldu olmadı, ben de yanına tatile gittim. Yengem beni görünce okadar sevinmişti ki anlatamam. Amcam oğlu ve yengemle sohbetimiz o kadar koyu idi ki, o gece geç saatlere kadar oturduk. Amcam oğlunun da o gece nöbeti varmış, “Geleceğini bana haber verseydin, işyerinden izin alırdım!” dediyse de, ben gerek olmadığını söyledim ve ertesi günler için izin almasına engel oldum. Amcam oğlu nöbete gidince, evde yengemle ben tek kalmıştım. Yengem geldiğimden beri duşa girmemi, yol yorgunu olduğumu söyleyip, “Burda insan günde 2 defa duşa girmezse ölür!” deyip durdu. Benim de zaten duşa girip, yerinde duramayan sikimi 31 çekip indirmem lazımdı. Girdim banyoya…

Önce yengemin Fotoğrafına bakarak bir 31 çektim, sonra duşumu alıp bornozla çıktım. Yengem ise mutfakta götü bana dönük vaziyette birşeylerle uğraşıyordu. Odaya geçtim, ama az önce banyoda 31 çekmeme rağmen sikim halen bornozun altında sanki bayrak direği gibi duruyordu. Yengem pat diye içeriye dalmasın mı, “Elbiselerini şuraya koydum…” diye. Tabi bornozun altındaki kalkık yarak yengemin dikkatinden kaçmadı, birkaç saniye mal mal bakındı durdu, sonra hemen çıktı odadan. Ben üzerimi giydim, yengem tekrar geldi, yüzü kıp kırmızı vaziyette, bornozu aldı odadan çıktı. Bir süre sonra yengemin yanına gittiğimde, yengemin konuşması değişmiş, kekeliyordu sanki. Ne sorarsam kısa cevap verip geçiştiriyor, kafasını sallıyordu. “Ne oldu yenge?” diye ısrar edince, “Benim Fotoğrafım sende ne geziyor?” dedi. Öyle bir utandım ki, yerin dibine girdim resmen. Yengemin Fotoğrafını bornozun cebinde unutmuştum…

Tüm cesaretimi topladım ve yengeme, 1 dakika susup beni dinlemesi için yemin ettirdim. Sonra benim Mersin’e kendisi için geldiğimi ve kendisinin çocukluk hayalim olduğunu, 20 yıla yakındır kendisini arzuladığımı, ona kısaca aşık olduğumu söyledim. Yengem şaşırmıştı tabi. Yengeme ne düşündüğünü sorduğumda, mal mal bana bakıp duruyordu. Kafasını öne eğdi ve “Duymamış olayım bunları, ben senin yengenim! Yengene aşık olmak ne demek? Arzulamak ne demek?” diye mırıldanıyordu. Yanına biraz yaklaştığımda, kanepede geriye doğru götünü kaçırdı. Yengemi kucakladım ve sarıldım. Tir tir titriyordu heycandan, ama bana engel de olmamıştı. Yüzünü iki elimin arasına alıp, göz göze bakıştık. Sonra dudağına yumulduğumda yengem kendinden geçmişti. Uzun bir süre öpüştük, sonra yengemi altıma aldım ve kocaman memelerini okşamaya başladım. Eteğin altına elimi soktuğumda, yengemin amının suyu bacaklarına kadar inmişti. Elimi sonra külotunun içine soktum. Yengemin amı vıcık vıcık olmuştu.

Ayağa kalktım ve yengemi de kaldırım, ufak ufak soymaya başladım. Yengem bana bakmıyor, utancından ölüyor adeta. Penyesini ve sütyenini çıkarınca, yengem elleriyle memelerini örtüyor, o kocaman güzelliği benden saklıyordu. Yere çöküp eteğini ve külodunu beraberce çıkarıp, yengem ayaktayken amına yumuldum ve yalamaya başladım. Yengeme bacağının birini kaldırmasını söyledim. Ne diyorsam yapıyordu artık. O pembe amcık dudaklarını aralayıp dilimi amının içine sokup yalıyor, klitorisini emiyordum. Yengem artık zevkten nefes bile alırken zorlanıyordu. Ayağa kalktım ve ben de soyundum. Sonra yengemi önüme çöktürüp, sikimi eline verdim, yalamasını söyledim. Acemice yalıyor, sikimi dişliyor acıtıyordu. Hiç yarrak yalamamıştı bes belli…

Sikimi çıkardım ağzından ve yengemi yatırdım, o kocaman memelerin arasına sikimi yerleştirdim. Memelerinin arasında git gel yaptıkça, sikimin kafası yengemin ağzına girip çıkıyordu. Benim yarrak kendinden geçti, oldu bir balyoz. Yeni 31 çektiğimden, boşalmadan en az 45 dakika sikiş sürem vardı. Amını birdefa daha yalamaya başladım. Amı yine su içinde kaldı. Penyesini aldım ve yengemin amını sildim ve bacak arasında yerimi aldım. Yengeme sikimi tutmasını ve fırça gibi amına sürtmesini istedim. Ne diyorsam yapıyordu. Sonra sikimi amına yerleştirmesini istedim, onu da yaptı. Ama amı yine vıcık vıcık olmuştu, yine penyeyle amını bir güzel sildim kuruladım. Sikimi amına yaslayıp sokmaya başladım. Amını okadar kurulamışım ki, sanki kızlık zarını delermişcesine sikim zorlanıyor, bastırdıkça sikimin kafası zoraki içine giriyordu. Birden kökleyince, “Hepsini sokma!” diyerek yengemin gözleri büyüdü, nefesini tuttu bir süre. Ama sikim köküne kadar yerleşmişti…

Git gel yaptıkça, amı sikime alıştı ve yengem altımda inlemeye, beni belimden asılarak kendine doğru çekmeye başladı. Sanki taşaklarımı da sokmak istiyordu amına. 4-5 dakika amına bu şekilde pompaladıktan sonra, yengem altımda yılan gibi kıvrılmaya, gözleri kaymaya başladı. Belli ki yengem Orgazm oluyordu. Ama ben hızımı kesmedim, delicesine sikimi saplıyordum, yengemin amını parçalarcasına sikiyordum. Yengemin inlemeleri taşaklarımın şapırtısına karışmıştı. Yengemin, “Yeterrr, ben bittim! Öldüm!” diye yalvarmasına aldırış etmeden, yengemi yarım saate yakın değişik pozisyonlara sokarak siktim. Sonunda ben de boşalacaktım, “İçine boşalayım mı?” diye sorduğumda, “Hayır yapma!” diye kafasını salladı. Amına bir pompa gibi hava basarcasına birkaç kez daha pomplaladıktan sonra sikimi amından çıkarıp, göbeğine ve memelerine doğru fışkırarak boşaldım…

Sikimden akan son damlaları da penyesine sildikten sonra banyoya gittim, sikimi yıkadım. Tekrar yengemin yanına geldiğimde, yengem yüzüstü dönmüş yatıyordu. Yengemin götü muhteşem bir tablo gibi duruyordu. Bu götü mutlaka sikmeliydim. Sikimi elimle ovalayıp sertleştirdim ve yengemi o pozisyonda domalttım. Yengemin hiç sesi çıkmıyordu, taki sikimi götüne yerleştirip zorlayana kadar. “Ne olursun ordan yapma!” diyordu. Ama ben vazgeçmeyecektim. Biraz daha uğraştım, fakat sikimin başını bile sokamadım yengemin götüne. Tekrar banyoya gittim, sikimi güzelce sabunladım geldim. Yengem yine yüzüstü yatmıştı. Domalmasını söyledim, gönülsüzce domaldı. Sabunlu sikimi, o iğne deliği kadar küçük göt deliğne yerleştirip, yılan gibi içine kayınca, o sessiz yengem bir bağırdı ki, valla korktum apartmanı başımıza toplayacak diye. Önümden kaçmaya çalıştıysa da nafile, kaçamadı, belinden sıkıca tutmuştum. Fazla canını yakmak istemedim, götüne 1-2 git gelden sonra sikimi çıkardım ve amına sokup, yarım saat amını siktim. Artık benim de halim de kalmamıştı. Ama sabaha kadar sikecektim yengemi, 20 yıllık özlemdi bu. Yengemi o gece 4. kez siktikten sonra uyuya kalmışım.

Yengem sabah erken kalkmış kahvaltı falan hazırlamış. Amcamın oğlu da gelmişti. Yengem yüzünde gülümsemeyle beni uyandırıp kahvaltıya çağırdı. Elimi yüzümü yıkamaya banyoya gittiğimde, banyonun kapısına geldi ve “Eşşek sikli, öldürdün beni, hayvan!” diye fısıldayarak gülümsedi.

Yengem ogünden sonra artık adeta kölem olmuştu, ne desem ikiletmeden yerine getiriyordu. Hatta ben daha söylemeden, kendiliğinden sikimi ağzına alıyor, amını siktikten sonra götünü de sikmem için kendiliğinden domalıyordu. Tatilim bitip ben memlekete döndükten 10 gün sonra da yengem oğluyla tartışıp, o da memlekete sikicisinin yanına döndü, yani benim yanıma. Artık her gece yengemi amdan götten sikip pestilini çıkarıyorum. Canım yengem benim 🙂

Radyo Programı Arasında Sibel’i Siktim

Öncelikle herkese selam. Ben Emrah, 19 yaşındayım. Bu yaz ailemle Antalya Kemer’e tatile gitmiştik. Her seferkinden farklı olarak 1 hafta yerine 10 gün tatil yapmayı kararlaştırmıştık. İlk 2 gün kendi kendimize takıldık, ama 3. gün annem bir aileyle tanışmış ve akşam yemek için sözleşmişlerdi. Radyo Programı

Ben biraz Kemer merkezde takıldıktan sonra akşam yemeği için otele geldim. Annem, ablam ve babam o aileyle beraber oturuyorlardı. Ben de yanlarına gittim ve tanıştım. Onlar Ankara’dan gelmişlerdi. Ailenin kızı İlayda tam bir afetti, ama annesi çok daha güzeldi. Annesi orta yaşlı olmasına rağmen dimdik göğüsleri ve sütun gibi bacaklarıyla kızından daha çok ilgi çekiyordu. Hem annesi hemde İlayda, iri memelerini ortaya çıkaran dekolteli birer kıyafet giymişlerdi. Gözümü alamıyordum.

Sahildeki Cafeye gitmek için kalktıklarında, giydikleri daracık elbiselerden ikisinin de götü müthiş görünüyordu. Ben daha fazla dayanamıyordum, zaten sevgilim de 1 aydır yazlıktaydı. En son gitmeden önceki gün seks yapmıştım sevgilimle. Abazalığın doruk noktasındaydım yani. Ben müsaade isteyip odaya gittim. Yarağım kazık gibi olmuştu. Enteresan bir biçimde etkilenmiştim kadından. Annemle babam bir odada, ben ablamla diğer odada kalıyordum. Sigaram bittiği için ablamın sigarasından bir tane alıp balkona çıktım ve sevgilimi aradım. Onu çok özlediğimi ve çok fazla arzuladığımı söyledim. O da benim azmış olduğumu anlamış, iyice azdırmak için, şu anda amının vıcık vıcık olduğunu, kendini parmakladığını falan anlatıyordu. Benim de elim sikimde, şortumun içinden 31 çekerek telefon seksiyle boşaldım. Boşaldıktan sonra bile sikim dimdikti.

Ablam gece saat 1 gibi geldi. Ablamla o aile hakkında konuşmaya başladık. Adamın Ankara’da şirketi varmış, sık sık tatile çıkamıyormuş, 3 günlüğüne gelmiş onlarla, yarın gidiyormuş, ama eşi ve kızı burda 1 hafta daha kadar kalacaklarmış. Benim o kadını sikmek gibi bir planım olamazdı zaten, kadın kaç yaş büyüktü benden. En fazla onun o şahane vücudunu aklıma kazıyıp, her gece onu düşünerek mastürbasyon yapabilirdim. En sonunda ablam da yattı. Ben de tüm günün yorgunluğuyla ve tabii kadını düşünerek uyudum.

Ertesi sabah ablamla erkenden denize gittik. Annemle babam uyanmamışlardı, saat daha 7’ydi. Ablam hemen denize girdi. Ben şezlongta uzanırken İlayda ve annesi geldiler, yanımızdaki şezlonglara uzandılar. Kadını görünce yine heyecan basmıştı beni. Kısa bir hoş beşten sonra İlayda solumdaki şezlonga uzandı. Annesi kalktı ve üstündeki tişörtü ve altındaki kot eteği çıkarınca, selülitsiz, pürüzsüz, hayatımda gördüğüm en sexy vücutlardan biri karşımdaydı. Giydiği bikini ne amını, ne götünü, ne de memelerini kapatıyordu. Çok çok dikkatli bakınca amının paket kısmı görünüyordu, delirmek üzereydim. Artık sikimi saklayamıyordum. Yan yatıp, sikimi iyice içeri çekerek İlayda’yla muhabbete başladım. Onun da annesinden kalır yanı yoktu valla. O da yan yatınca iri memeleri birleşmiş gibi duruyordu. İri memeler, taş gibi vücut, ana kız o kadar rahattılar ki, anlatamam. İlayda’yla yaşıt çıktık, Ankara’da Üniversiteye gidiyormuş. Okul hakkında konuşuyorduk, sohbeti iyice koyulaştırdık. “Sigara içiyor musun?” diye sordum, “İçiyorum ama annemin haberi yok, biraz uzaklaşıp yakalım birer tane!” dedi, ben de tamam dedim. Bu arada ablamla İlayda’nın annesi gelmişler, muhabbet ediyorlardı. İlayda annesine, “Biz Emrah’la biraz yürüyelim anne, merak etme buralardayız.” dedi ve kalktık.

Sabah saatleri olduğu için sahil nispeten biraz daha tenhaydı. 15-20 dakika yürüdükten sonra bir iskelenin ucuna kadar geldik, pofuduklara oturup sigara yaktık. İskelenin ilerisinde kayalıklar vardı, bayağı uzaklaştığımızı anlamıştım. İlayda karşıma oturur oturmaz bacaklarını ayırdı. Sigaralarımızı içerken, muhabbetimiz biraz özel hayata girmişti, sevgililerimiz hakkında konuşuyorduk. İlayda sevgilisinden ayrılalı 2-3 hafta olmuş. Söylediğine göre çocuk onu başkasıyla aldatmış. Konuşurken öfkesi iyice artıyordu.

Biraz daha muhabbet ettikten sonra denize girdik. Denizde rahat durmuyor sürekli bana su sıçratıyordu. Kendime çekip suyun altında soktum onu. Sonra çıkardım, o da beni suyun altına soktu. İyice boğuştuktan sonra onu kendime çektim, bacaklarıyla belimi sardı. Sikim hafifçe amına temas ediyordu. Eee haliyle kazık gibi olmuştu sikim. Eliyle de boynumu sarmış, öylece yüzüyorduk (daha doğrusu sığ bir kısımdaydık, yürüyordum ben) denizde. Sikim amına iyice baskı yapıyordu. Gözgöze duruyorduk. Hani bir elektriklenme gibi birşey olur da, o an olayın nereye gideceğini tahmin edersiniz ya, öyle bir andı işte. Ne olacaksa olsun diye düşünerek, sikimi şortumdan çıkardım. Artık aramızda sadece bikinisi vardı. Yavaş hareketlerle amını okşamaya başladım. Etrafıma baktım ve dudağına hafif bir öpücük kondurdum. Karşılık alabilmiştim. Yavaş ve çekingen hareketlerle öpüyordum dudaklarını. Bikinisini araladım ve amını ellemeye başladım. Bana, “Ne istediğinin farkındayım…” dedi ve kulağıma gelerek, “Bakire değilim!” dedi. Ben o anda kopmuştum. Etrafımız hafiften dolulaşmaya başlamıştı. Rahat olamayacağımızı söyledim ve denizden çıktık. Sahilde elele tutuşmuş, sevgili gibi yürüyorduk. Biraz yürüdükten sonra kayalıklara geldik. Etrafı kolaçan ettim. Kimsenin olmadığına emin olduktan sonra dudaklarına yumuldum.

Dudaklarını vantuz gibi emiyor, dilimi ağzında gezdiriyordum. Uzun bir süre öpüştükten sonra, boynunu ve omuzlarını deli gibi emmeye başladım. Boynunu morartıyordum. Bunları yaparken ayaktaydım, o hafiften kayalıklara yatmıştı. Etrafıma bakıyordum, halen kimse yoktu. Delirmiş gibi yalıyordum kızı. Bikinisinden iri memelerini sıyırdım. Dimdik duran memelerini sıktım, uçlarıyla oynadım. Sonra eğilir eğilmez memelerinin uçlarını ağzıma aldım. Ucunu hafifçe ısırıyor, memelerinin halkalarını emiyordum. Eliyle başımı memelerine bastırıyordu. Sonra hemen diz çöktürdüm ve sikimi ağzına almasını sağladım. Nasıl yalıyordu ama! Dibinden ucuna doğru yalıyor, sonra ucuna dil darbeleri atıyordu. Kıllı sikimi müthiş yalıyordu. Sikimin, ter ve döl karışık kokusunu sevdiğini söylüyordu. Ben halen etrafıma bakıyor, arada bastırıyordum. Tamamı ağzındaydı. Sonra sikimi kaldırıp taşaklarımı emmeye başladı. Emerken de sikimi sıvazlıyordu. Sikimi tamamen ağzına aldı, boğazına bastırdım ve döllerimi volkan gibi ağzına patlattım. Bacaklarım titriyordu. Sikim ağzındayken sesler duyar gibi oldum ve hemen toparlanıp oradan uzaklaştık. İlayda’nın ağzının kenarında döllerim vardı, onları eliyle topladı ve ağzına aldı tekrardan. Yürüyerek şezlongların oraya geldik.

Kimse yoktu şezlonglarda, ama annem ve babamın gelmiş olduğu belliydi, havlularını sermişlerdi. Ben çantadan çaktırmadan odanın anahtarı aldım. Annem gelince, anneme İlaydayla animasyona katılacağımızı söyledim. Annemden onayı aldıktan sonra odaya gittik. Kapıyı kapatır kapatmaz dudaklarına yumuldum. Deli gibi öpüşüyorduk. Kucağıma aldım onu, biraz da öyle yiyiştik. Ucundan döllerimin sızdığı yarağımı önce ağzıyla temizlettim, sonra çantamdan aldığım prezervatifi taktırdım. Sikim gene kalkmıştı. Prezervatifi taktıktan sonra sabrım kalmadığı için hemen yatağa yatırdım, bikinisinin altını çıkarıp, bacaklarını ayırdım. Mis gibi sulu amcığını önce parmakladım, sonra sikimi bir hamlede kökledim amına. Çığlıklarını duymalıydınız. Amına sert sert basıyordum. Gözleri kaymıştı. Bikinisinin üstünü yırtar gibi çıkardım ve memelerini ısırmaya başladım. Delirmiş gibi sikiyordum amını. Ben pompaladıkça kasılmaları artıyor, deli gibi bağırıyordu.

Sonra ben sırt üstü yattım ve İlayda bana bakarak üzerime çıktı, tek eliyle amının dudaklarını ayırdı ve sikimi bir hamlede içine aldı. Şimdi o delirmiş gibi zıplıyordu. Önümde sallanan memelerini avuçluyordum. Zevkten arada bir kafasını arkaya atıyor, öyle siktiriyordu kendi bana. Eğilip dudaklarını dudaklarımla buluşturdu, böylece sadece yatağın gıcırtılarını duyuyorduk. Hafifçe yana yatırdım ve arkadan amına soktum. Bacaklarını kaldırmış bir biçimde pompalıyordum ve gene memelerini sıkıyordum orospunun. Küfürlü sikmeye bayıldığım için, sikerken küfürler ediyordum, “Amına koyduğumun zillisi seni, delirttin dün geceden beri beni, azgın fahişe!” gibi küfürlerle, onun küfürden hoşlanıp hoşlanmadığını anlamaya çalışıyordum. Hoşlandığından olsa gerek, manyak bir biçimde orgazm oldu. Titriyordu. Titremeleri beni daha da delirtti ve sikimi tamamen sokup, tamamen çıkarmaya başladım. Onun, “Dayanamıyorum artık, zevkten öleceğim!” demelerine rağmen pompalıyordum. Ben de yavaş yavaş sona yaklaşıyordum. Tekrar bir hamleyle altıma aldım ve pompalamaya başladım, gözlerim kaymış ve bitkin bir şekilde inleyerek sikim içindeyken boşalmaya başladım. Boşaldıkça döllerim geliyor, sanki kondom şişiyordu. Sonra sikimi çektim amından, prezervatifi çıkardım ve daracık yatakta ona iyice sarılarak uzandım.

Bayağı bir süre ona sarılarak yattım, iltifatlar ediyordum. Terden her yerimiz ıpıslaktı. Duşa girmemiz gerekiyordu. Fazla vaktimiz yoktu, annem aramıştı. Duşa beraber girdik. Duşta da uslu durmuyordum. Sürekli amına ve götüne dokunuyor, dudaklarını öpüyordum. Ilık suyun altında gene sevişmeye başladık. Hiçbir şey umrumda değildi, azgınlıktan gözüm birşeyi görmüyordu. Öpüştükten sonra hemen onu domalttım küvetin içinde. Arkasına geçip elimle götünü yoklamaya başladım. Şampuanı döktüm elime, götünü parmaklamaya başladım. “Çok dar götün var orospum!” deyince, götünü sikecek 2. erkek olduğumu söyledi. “Azgın fahişe seni, her deliğini siktirdin mi kaltak!” deyip, sikimi götüne öyle bir soktum ki, çığlığı tüm banyoda yankılanıyordu. Götünün daracık deliğini sikerken, popsuna şaplaklar atıyor, saçlarını çekiyordum. Delirmiş gibi sikiyordum orospunun götünü. Çok dar olduğundan fazla dayanamayıp, sırtına boşaldım. Hemen yıkanıp, mayolarımızı giydik ve öğle yemeği için restorana gittik.

İkimiz de bitkin bir haldeydik. Annem, “Ne oldu, çok yorgun görünüyorsunuz?” diye sordu. “Animasyon çok yordu anne ya, sabah sabah yapmadığımız hareket kalmadı!” deyince, annem o şüpheli bakışlarını çekti üzerimizden. Yemeği yeyip kalktık, denize gittik. Bu sefer uslu duruyorduk, düzgün düzgün yüzdükten sonra deniz kenarında takıldık. Akşam yemeği için sözleşip odalarımıza çıktık…

Temizlikçiler odayı temizlemişlerdi, gayet toplu duruyordu. Ablama, “Öldüm ya!” deyip yatağıma ölü gibi yattım. Ablam banyoya girmek için üstünü çıkardı, ben de arkamı döndüm görmemek için. Banyoya yürürken ayağına bir şey değince, “Ay!” diye birden huylandı, sonra ayağını kaldırıp prezervatifin kabını gördü. Eline aldı, havluyla karşıma geldi ve “Bu senin mi?” dedi. Ben de, “Hayır…” diye mırın kırın etsem de, “İlayda’yla mı birlikteydin?” diye sordu. Ben, “Evet…” deyince, ablam bana çok kızdı. Çünkü sevgilimle olan ilişkimi biliyor ve sevgilimle çok iyi anlaşıyorlardı. Onu aldattığım için bana gerçekten çok kızdı ve duşa girdi. Açıkçası ablamın kızıp kızmaması umrumda değildi. Ama sevgilime söylemeyeceğinden emindim.

Sonraki bir hafta boyunca, İlayda’yla deliler gibi sikiştik. Hatta gidecekleri son gün sikişirken ona, “Anneni çok arzuluyorum!” dedim ve o da çok bozuldu. İlayda kendi annesini kıskanmıştı. Bunu neden söyledim, inanın bunu da bilmiyorum. Sanırım İlaydanın o sulu amcığını sikerken kendimden geçtiğim anda bilinçaltımın bana söylettiği bir cümleydi…

Kategorilere Gözat…

Azgın Sevgilimle Yiyişirken Ablasına Yakalandık

Öncelikle herkese selam. Ben Emrah, 19 yaşındayım. Bu yaz ailemle Antalya Kemer’e tatile gitmiştik. Her seferkinden farklı olarak 1 hafta yerine 10 gün tatil yapmayı kararlaştırmıştık. İlk 2 gün kendi kendimize takıldık, ama 3. gün annem bir aileyle tanışmış ve akşam yemek için sözleşmişlerdi.

Ben biraz Kemer merkezde takıldıktan sonra akşam yemeği için otele geldim. Annem, ablam ve babam o aileyle beraber oturuyorlardı. Ben de yanlarına gittim ve tanıştım. Onlar Ankara’dan gelmişlerdi. Ailenin kızı İlayda tam bir afetti, ama annesi çok daha güzeldi. Annesi orta yaşlı olmasına rağmen dimdik göğüsleri ve sütun gibi bacaklarıyla kızından daha çok ilgi çekiyordu. Hem annesi hemde İlayda, iri memelerini ortaya çıkaran dekolteli birer kıyafet giymişlerdi. Gözümü alamıyordum.

Sahildeki Cafeye gitmek için kalktıklarında, giydikleri daracık elbiselerden ikisinin de götü müthiş görünüyordu. Ben daha fazla dayanamıyordum, zaten sevgilim de 1 aydır yazlıktaydı. En son gitmeden önceki gün seks yapmıştım sevgilimle. Abazalığın doruk noktasındaydım yani. Ben müsaade isteyip odaya gittim. Yarağım kazık gibi olmuştu. Enteresan bir biçimde etkilenmiştim kadından. Annemle babam bir odada, ben ablamla diğer odada kalıyordum. Sigaram bittiği için ablamın sigarasından bir tane alıp balkona çıktım ve sevgilimi aradım. Onu çok özlediğimi ve çok fazla arzuladığımı söyledim. O da benim azmış olduğumu anlamış, iyice azdırmak için, şu anda amının vıcık vıcık olduğunu, kendini parmakladığını falan anlatıyordu. Benim de elim sikimde, şortumun içinden 31 çekerek telefon seksiyle boşaldım. Boşaldıktan sonra bile sikim dimdikti.

Ablam gece saat 1 gibi geldi. Ablamla o aile hakkında konuşmaya başladık. Adamın Ankara’da şirketi varmış, sık sık tatile çıkamıyormuş, 3 günlüğüne gelmiş onlarla, yarın gidiyormuş, ama eşi ve kızı burda 1 hafta daha kadar kalacaklarmış. Benim o kadını sikmek gibi bir planım olamazdı zaten, kadın kaç yaş büyüktü benden. En fazla onun o şahane vücudunu aklıma kazıyıp, her gece onu düşünerek mastürbasyon yapabilirdim. En sonunda ablam da yattı. Ben de tüm günün yorgunluğuyla ve tabii kadını düşünerek uyudum.

Ertesi sabah ablamla erkenden denize gittik. Annemle babam uyanmamışlardı, saat daha 7’ydi. Ablam hemen denize girdi. Ben şezlongta uzanırken İlayda ve annesi geldiler, yanımızdaki şezlonglara uzandılar. Kadını görünce yine heyecan basmıştı beni. Kısa bir hoş beşten sonra İlayda solumdaki şezlonga uzandı. Annesi kalktı ve üstündeki tişörtü ve altındaki kot eteği çıkarınca, selülitsiz, pürüzsüz, hayatımda gördüğüm en sexy vücutlardan biri karşımdaydı. Giydiği bikini ne amını, ne götünü, ne de memelerini kapatıyordu. Çok çok dikkatli bakınca amının paket kısmı görünüyordu, delirmek üzereydim. Artık sikimi saklayamıyordum. Yan yatıp, sikimi iyice içeri çekerek İlayda’yla muhabbete başladım. Onun da annesinden kalır yanı yoktu valla. O da yan yatınca iri memeleri birleşmiş gibi duruyordu. İri memeler, taş gibi vücut, ana kız o kadar rahattılar ki, anlatamam. İlayda’yla yaşıt çıktık, Ankara’da Üniversiteye gidiyormuş. Okul hakkında konuşuyorduk, sohbeti iyice koyulaştırdık. “Sigara içiyor musun?” diye sordum, “İçiyorum ama annemin haberi yok, biraz uzaklaşıp yakalım birer tane!” dedi, ben de tamam dedim. Bu arada ablamla İlayda’nın annesi gelmişler, muhabbet ediyorlardı. İlayda annesine, “Biz Emrah’la biraz yürüyelim anne, merak etme buralardayız.” dedi ve kalktık.

Sabah saatleri olduğu için sahil nispeten biraz daha tenhaydı. 15-20 dakika yürüdükten sonra bir iskelenin ucuna kadar geldik, pofuduklara oturup sigara yaktık. İskelenin ilerisinde kayalıklar vardı, bayağı uzaklaştığımızı anlamıştım. İlayda karşıma oturur oturmaz bacaklarını ayırdı. Sigaralarımızı içerken, muhabbetimiz biraz özel hayata girmişti, sevgililerimiz hakkında konuşuyorduk. İlayda sevgilisinden ayrılalı 2-3 hafta olmuş. Söylediğine göre çocuk onu başkasıyla aldatmış. Konuşurken öfkesi iyice artıyordu.

Biraz daha muhabbet ettikten sonra denize girdik. Denizde rahat durmuyor sürekli bana su sıçratıyordu. Kendime çekip suyun altında soktum onu. Sonra çıkardım, o da beni suyun altına soktu. İyice boğuştuktan sonra onu kendime çektim, bacaklarıyla belimi sardı. Sikim hafifçe amına temas ediyordu. Eee haliyle kazık gibi olmuştu sikim. Eliyle de boynumu sarmış, öylece yüzüyorduk (daha doğrusu sığ bir kısımdaydık, yürüyordum ben) denizde. Sikim amına iyice baskı yapıyordu. Gözgöze duruyorduk. Hani bir elektriklenme gibi birşey olur da, o an olayın nereye gideceğini tahmin edersiniz ya, öyle bir andı işte. Ne olacaksa olsun diye düşünerek, sikimi şortumdan çıkardım. Artık aramızda sadece bikinisi vardı. Yavaş hareketlerle amını okşamaya başladım. Etrafıma baktım ve dudağına hafif bir öpücük kondurdum. Karşılık alabilmiştim. Yavaş ve çekingen hareketlerle öpüyordum dudaklarını. Bikinisini araladım ve amını ellemeye başladım. Bana, “Ne istediğinin farkındayım…” dedi ve kulağıma gelerek, “Bakire değilim!” dedi. Ben o anda kopmuştum. Etrafımız hafiften dolulaşmaya başlamıştı. Rahat olamayacağımızı söyledim ve denizden çıktık. Sahilde elele tutuşmuş, sevgili gibi yürüyorduk. Biraz yürüdükten sonra kayalıklara geldik. Etrafı kolaçan ettim. Kimsenin olmadığına emin olduktan sonra dudaklarına yumuldum.

Dudaklarını vantuz gibi emiyor, dilimi ağzında gezdiriyordum. Uzun bir süre öpüştükten sonra, boynunu ve omuzlarını deli gibi emmeye başladım. Boynunu morartıyordum. Bunları yaparken ayaktaydım, o hafiften kayalıklara yatmıştı. Etrafıma bakıyordum, halen kimse yoktu. Delirmiş gibi yalıyordum kızı. Bikinisinden iri memelerini sıyırdım. Dimdik duran memelerini sıktım, uçlarıyla oynadım. Sonra eğilir eğilmez memelerinin uçlarını ağzıma aldım. Ucunu hafifçe ısırıyor, memelerinin halkalarını emiyordum. Eliyle başımı memelerine bastırıyordu. Sonra hemen diz çöktürdüm ve sikimi ağzına almasını sağladım. Nasıl yalıyordu ama! Dibinden ucuna doğru yalıyor, sonra ucuna dil darbeleri atıyordu. Kıllı sikimi müthiş yalıyordu. Sikimin, ter ve döl karışık kokusunu sevdiğini söylüyordu. Ben halen etrafıma bakıyor, arada bastırıyordum. Tamamı ağzındaydı. Sonra sikimi kaldırıp taşaklarımı emmeye başladı. Emerken de sikimi sıvazlıyordu. Sikimi tamamen ağzına aldı, boğazına bastırdım ve döllerimi volkan gibi ağzına patlattım. Bacaklarım titriyordu. Sikim ağzındayken sesler duyar gibi oldum ve hemen toparlanıp oradan uzaklaştık. İlayda’nın ağzının kenarında döllerim vardı, onları eliyle topladı ve ağzına aldı tekrardan. Yürüyerek şezlongların oraya geldik.

Kimse yoktu şezlonglarda, ama annem ve babamın gelmiş olduğu belliydi, havlularını sermişlerdi. Ben çantadan çaktırmadan odanın anahtarı aldım. Annem gelince, anneme İlaydayla animasyona katılacağımızı söyledim. Annemden onayı aldıktan sonra odaya gittik. Kapıyı kapatır kapatmaz dudaklarına yumuldum. Deli gibi öpüşüyorduk. Kucağıma aldım onu, biraz da öyle yiyiştik. Ucundan döllerimin sızdığı yarağımı önce ağzıyla temizlettim, sonra çantamdan aldığım prezervatifi taktırdım. Sikim gene kalkmıştı. Prezervatifi taktıktan sonra sabrım kalmadığı için hemen yatağa yatırdım, bikinisinin altını çıkarıp, bacaklarını ayırdım. Mis gibi sulu amcığını önce parmakladım, sonra sikimi bir hamlede kökledim amına. Çığlıklarını duymalıydınız. Amına sert sert basıyordum. Gözleri kaymıştı. Bikinisinin üstünü yırtar gibi çıkardım ve memelerini ısırmaya başladım. Delirmiş gibi sikiyordum amını. Ben pompaladıkça kasılmaları artıyor, deli gibi bağırıyordu.

Sonra ben sırt üstü yattım ve İlayda bana bakarak üzerime çıktı, tek eliyle amının dudaklarını ayırdı ve sikimi bir hamlede içine aldı. Şimdi o delirmiş gibi zıplıyordu. Önümde sallanan memelerini avuçluyordum. Zevkten arada bir kafasını arkaya atıyor, öyle siktiriyordu kendi bana. Eğilip dudaklarını dudaklarımla buluşturdu, böylece sadece yatağın gıcırtılarını duyuyorduk. Hafifçe yana yatırdım ve arkadan amına soktum. Bacaklarını kaldırmış bir biçimde pompalıyordum ve gene memelerini sıkıyordum orospunun. Küfürlü sikmeye bayıldığım için, sikerken küfürler ediyordum, “Amına koyduğumun zillisi seni, delirttin dün geceden beri beni, azgın fahişe!” gibi küfürlerle, onun küfürden hoşlanıp hoşlanmadığını anlamaya çalışıyordum. Hoşlandığından olsa gerek, manyak bir biçimde orgazm oldu. Titriyordu. Titremeleri beni daha da delirtti ve sikimi tamamen sokup, tamamen çıkarmaya başladım. Onun, “Dayanamıyorum artık, zevkten öleceğim!” demelerine rağmen pompalıyordum. Ben de yavaş yavaş sona yaklaşıyordum. Tekrar bir hamleyle altıma aldım ve pompalamaya başladım, gözlerim kaymış ve bitkin bir şekilde inleyerek sikim içindeyken boşalmaya başladım. Boşaldıkça döllerim geliyor, sanki kondom şişiyordu. Sonra sikimi çektim amından, prezervatifi çıkardım ve daracık yatakta ona iyice sarılarak uzandım.

Bayağı bir süre ona sarılarak yattım, iltifatlar ediyordum. Terden her yerimiz ıpıslaktı. Duşa girmemiz gerekiyordu. Fazla vaktimiz yoktu, annem aramıştı. Duşa beraber girdik. Duşta da uslu durmuyordum. Sürekli amına ve götüne dokunuyor, dudaklarını öpüyordum. Ilık suyun altında gene sevişmeye başladık. Hiçbir şey umrumda değildi, azgınlıktan gözüm birşeyi görmüyordu. Öpüştükten sonra hemen onu domalttım küvetin içinde. Arkasına geçip elimle götünü yoklamaya başladım. Şampuanı döktüm elime, götünü parmaklamaya başladım. “Çok dar götün var orospum!” deyince, götünü sikecek 2. erkek olduğumu söyledi. “Azgın fahişe seni, her deliğini siktirdin mi kaltak!” deyip, sikimi götüne öyle bir soktum ki, çığlığı tüm banyoda yankılanıyordu. Götünün daracık deliğini sikerken, popsuna şaplaklar atıyor, saçlarını çekiyordum. Delirmiş gibi sikiyordum orospunun götünü. Çok dar olduğundan fazla dayanamayıp, sırtına boşaldım. Hemen yıkanıp, mayolarımızı giydik ve öğle yemeği için restorana gittik.

İkimiz de bitkin bir haldeydik. Annem, “Ne oldu, çok yorgun görünüyorsunuz?” diye sordu. “Animasyon çok yordu anne ya, sabah sabah yapmadığımız hareket kalmadı!” deyince, annem o şüpheli bakışlarını çekti üzerimizden. Yemeği yeyip kalktık, denize gittik. Bu sefer uslu duruyorduk, düzgün düzgün yüzdükten sonra deniz kenarında takıldık. Akşam yemeği için sözleşip odalarımıza çıktık…

Temizlikçiler odayı temizlemişlerdi, gayet toplu duruyordu. Ablama, “Öldüm ya!” deyip yatağıma ölü gibi yattım. Ablam banyoya girmek için üstünü çıkardı, ben de arkamı döndüm görmemek için. Banyoya yürürken ayağına bir şey değince, “Ay!” diye birden huylandı, sonra ayağını kaldırıp prezervatifin kabını gördü. Eline aldı, havluyla karşıma geldi ve “Bu senin mi?” dedi. Ben de, “Hayır…” diye mırın kırın etsem de, “İlayda’yla mı birlikteydin?” diye sordu. Ben, “Evet…” deyince, ablam bana çok kızdı. Çünkü sevgilimle olan ilişkimi biliyor ve sevgilimle çok iyi anlaşıyorlardı. Onu aldattığım için bana gerçekten çok kızdı ve duşa girdi. Açıkçası ablamın kızıp kızmaması umrumda değildi. Ama sevgilime söylemeyeceğinden emindim.

Sonraki bir hafta boyunca, İlayda’yla deliler gibi sikiştik. Hatta gidecekleri son gün sikişirken ona, “Anneni çok arzuluyorum!” dedim ve o da çok bozuldu. İlayda kendi annesini kıskanmıştı. Bunu neden söyledim, inanın bunu da bilmiyorum. Sanırım İlaydanın o sulu amcığını sikerken kendimden geçtiğim anda bilinçaltımın bana söylettiği bir cümleydi…

Asıl İstediğim Kızın Annesiydi

Öncelikle herkese selam. Ben Emrah, 19 yaşındayım. Bu yaz ailemle Antalya Kemer’e tatile gitmiştik. Her seferkinden farklı olarak 1 hafta yerine 10 gün tatil yapmayı kararlaştırmıştık. İlk 2 gün kendi kendimize takıldık, ama 3. gün annem bir aileyle tanışmış ve akşam yemek için sözleşmişlerdi.

Ben biraz Kemer merkezde takıldıktan sonra akşam yemeği için otele geldim. Annem, ablam ve babam o aileyle beraber oturuyorlardı. Ben de yanlarına gittim ve tanıştım. Onlar Ankara’dan gelmişlerdi. Ailenin kızı İlayda tam bir afetti, ama annesi çok daha güzeldi. Annesi orta yaşlı olmasına rağmen dimdik göğüsleri ve sütun gibi bacaklarıyla kızından daha çok ilgi çekiyordu. Hem annesi hemde İlayda, iri memelerini ortaya çıkaran dekolteli birer kıyafet giymişlerdi. Gözümü alamıyordum.

Sahildeki Cafeye gitmek için kalktıklarında, giydikleri daracık elbiselerden ikisinin de götü müthiş görünüyordu. Ben daha fazla dayanamıyordum, zaten sevgilim de 1 aydır yazlıktaydı. En son gitmeden önceki gün seks yapmıştım sevgilimle. Abazalığın doruk noktasındaydım yani. Ben müsaade isteyip odaya gittim. Yarağım kazık gibi olmuştu. Enteresan bir biçimde etkilenmiştim kadından. Annemle babam bir odada, ben ablamla diğer odada kalıyordum. Sigaram bittiği için ablamın sigarasından bir tane alıp balkona çıktım ve sevgilimi aradım. Onu çok özlediğimi ve çok fazla arzuladığımı söyledim. O da benim azmış olduğumu anlamış, iyice azdırmak için, şu anda amının vıcık vıcık olduğunu, kendini parmakladığını falan anlatıyordu. Benim de elim sikimde, şortumun içinden 31 çekerek telefon seksiyle boşaldım. Boşaldıktan sonra bile sikim dimdikti.

Ablam gece saat 1 gibi geldi. Ablamla o aile hakkında konuşmaya başladık. Adamın Ankara’da şirketi varmış, sık sık tatile çıkamıyormuş, 3 günlüğüne gelmiş onlarla, yarın gidiyormuş, ama eşi ve kızı burda 1 hafta daha kadar kalacaklarmış. Benim o kadını sikmek gibi bir planım olamazdı zaten, kadın kaç yaş büyüktü benden. En fazla onun o şahane vücudunu aklıma kazıyıp, her gece onu düşünerek mastürbasyon yapabilirdim. En sonunda ablam da yattı. Ben de tüm günün yorgunluğuyla ve tabii kadını düşünerek uyudum.

Ertesi sabah ablamla erkenden denize gittik. Annemle babam uyanmamışlardı, saat daha 7’ydi. Ablam hemen denize girdi. Ben şezlongta uzanırken İlayda ve annesi geldiler, yanımızdaki şezlonglara uzandılar. Kadını görünce yine heyecan basmıştı beni. Kısa bir hoş beşten sonra İlayda solumdaki şezlonga uzandı. Annesi kalktı ve üstündeki tişörtü ve altındaki kot eteği çıkarınca, selülitsiz, pürüzsüz, hayatımda gördüğüm en sexy vücutlardan biri karşımdaydı. Giydiği bikini ne amını, ne götünü, ne de memelerini kapatıyordu. Çok çok dikkatli bakınca amının paket kısmı görünüyordu, delirmek üzereydim. Artık sikimi saklayamıyordum. Yan yatıp, sikimi iyice içeri çekerek İlayda’yla muhabbete başladım. Onun da annesinden kalır yanı yoktu valla. O da yan yatınca iri memeleri birleşmiş gibi duruyordu. İri memeler, taş gibi vücut, ana kız o kadar rahattılar ki, anlatamam. İlayda’yla yaşıt çıktık, Ankara’da Üniversiteye gidiyormuş. Okul hakkında konuşuyorduk, sohbeti iyice koyulaştırdık. “Sigara içiyor musun?” diye sordum, “İçiyorum ama annemin haberi yok, biraz uzaklaşıp yakalım birer tane!” dedi, ben de tamam dedim. Bu arada ablamla İlayda’nın annesi gelmişler, muhabbet ediyorlardı. İlayda annesine, “Biz Emrah’la biraz yürüyelim anne, merak etme buralardayız.” dedi ve kalktık.

Sabah saatleri olduğu için sahil nispeten biraz daha tenhaydı. 15-20 dakika yürüdükten sonra bir iskelenin ucuna kadar geldik, pofuduklara oturup sigara yaktık. İskelenin ilerisinde kayalıklar vardı, bayağı uzaklaştığımızı anlamıştım. İlayda karşıma oturur oturmaz bacaklarını ayırdı. Sigaralarımızı içerken, muhabbetimiz biraz özel hayata girmişti, sevgililerimiz hakkında konuşuyorduk. İlayda sevgilisinden ayrılalı 2-3 hafta olmuş. Söylediğine göre çocuk onu başkasıyla aldatmış. Konuşurken öfkesi iyice artıyordu.

Biraz daha muhabbet ettikten sonra denize girdik. Denizde rahat durmuyor sürekli bana su sıçratıyordu. Kendime çekip suyun altında soktum onu. Sonra çıkardım, o da beni suyun altına soktu. İyice boğuştuktan sonra onu kendime çektim, bacaklarıyla belimi sardı. Sikim hafifçe amına temas ediyordu. Eee haliyle kazık gibi olmuştu sikim. Eliyle de boynumu sarmış, öylece yüzüyorduk (daha doğrusu sığ bir kısımdaydık, yürüyordum ben) denizde. Sikim amına iyice baskı yapıyordu. Gözgöze duruyorduk. Hani bir elektriklenme gibi birşey olur da, o an olayın nereye gideceğini tahmin edersiniz ya, öyle bir andı işte. Ne olacaksa olsun diye düşünerek, sikimi şortumdan çıkardım. Artık aramızda sadece bikinisi vardı. Yavaş hareketlerle amını okşamaya başladım. Etrafıma baktım ve dudağına hafif bir öpücük kondurdum. Karşılık alabilmiştim. Yavaş ve çekingen hareketlerle öpüyordum dudaklarını. Bikinisini araladım ve amını ellemeye başladım. Bana, “Ne istediğinin farkındayım…” dedi ve kulağıma gelerek, “Bakire değilim!” dedi. Ben o anda kopmuştum. Etrafımız hafiften dolulaşmaya başlamıştı. Rahat olamayacağımızı söyledim ve denizden çıktık. Sahilde elele tutuşmuş, sevgili gibi yürüyorduk. Biraz yürüdükten sonra kayalıklara geldik. Etrafı kolaçan ettim. Kimsenin olmadığına emin olduktan sonra dudaklarına yumuldum.

Dudaklarını vantuz gibi emiyor, dilimi ağzında gezdiriyordum. Uzun bir süre öpüştükten sonra, boynunu ve omuzlarını deli gibi emmeye başladım. Boynunu morartıyordum. Bunları yaparken ayaktaydım, o hafiften kayalıklara yatmıştı. Etrafıma bakıyordum, halen kimse yoktu. Delirmiş gibi yalıyordum kızı. Bikinisinden iri memelerini sıyırdım. Dimdik duran memelerini sıktım, uçlarıyla oynadım. Sonra eğilir eğilmez memelerinin uçlarını ağzıma aldım. Ucunu hafifçe ısırıyor, memelerinin halkalarını emiyordum. Eliyle başımı memelerine bastırıyordu. Sonra hemen diz çöktürdüm ve sikimi ağzına almasını sağladım. Nasıl yalıyordu ama! Dibinden ucuna doğru yalıyor, sonra ucuna dil darbeleri atıyordu. Kıllı sikimi müthiş yalıyordu. Sikimin, ter ve döl karışık kokusunu sevdiğini söylüyordu. Ben halen etrafıma bakıyor, arada bastırıyordum. Tamamı ağzındaydı. Sonra sikimi kaldırıp taşaklarımı emmeye başladı. Emerken de sikimi sıvazlıyordu. Sikimi tamamen ağzına aldı, boğazına bastırdım ve döllerimi volkan gibi ağzına patlattım. Bacaklarım titriyordu. Sikim ağzındayken sesler duyar gibi oldum ve hemen toparlanıp oradan uzaklaştık. İlayda’nın ağzının kenarında döllerim vardı, onları eliyle topladı ve ağzına aldı tekrardan. Yürüyerek şezlongların oraya geldik.

Kimse yoktu şezlonglarda, ama annem ve babamın gelmiş olduğu belliydi, havlularını sermişlerdi. Ben çantadan çaktırmadan odanın anahtarı aldım. Annem gelince, anneme İlaydayla animasyona katılacağımızı söyledim. Annemden onayı aldıktan sonra odaya gittik. Kapıyı kapatır kapatmaz dudaklarına yumuldum. Deli gibi öpüşüyorduk. Kucağıma aldım onu, biraz da öyle yiyiştik. Ucundan döllerimin sızdığı yarağımı önce ağzıyla temizlettim, sonra çantamdan aldığım prezervatifi taktırdım. Sikim gene kalkmıştı. Prezervatifi taktıktan sonra sabrım kalmadığı için hemen yatağa yatırdım, bikinisinin altını çıkarıp, bacaklarını ayırdım. Mis gibi sulu amcığını önce parmakladım, sonra sikimi bir hamlede kökledim amına. Çığlıklarını duymalıydınız. Amına sert sert basıyordum. Gözleri kaymıştı. Bikinisinin üstünü yırtar gibi çıkardım ve memelerini ısırmaya başladım. Delirmiş gibi sikiyordum amını. Ben pompaladıkça kasılmaları artıyor, deli gibi bağırıyordu.

Sonra ben sırt üstü yattım ve İlayda bana bakarak üzerime çıktı, tek eliyle amının dudaklarını ayırdı ve sikimi bir hamlede içine aldı. Şimdi o delirmiş gibi zıplıyordu. Önümde sallanan memelerini avuçluyordum. Zevkten arada bir kafasını arkaya atıyor, öyle siktiriyordu kendi bana. Eğilip dudaklarını dudaklarımla buluşturdu, böylece sadece yatağın gıcırtılarını duyuyorduk. Hafifçe yana yatırdım ve arkadan amına soktum. Bacaklarını kaldırmış bir biçimde pompalıyordum ve gene memelerini sıkıyordum orospunun. Küfürlü sikmeye bayıldığım için, sikerken küfürler ediyordum, “Amına koyduğumun zillisi seni, delirttin dün geceden beri beni, azgın fahişe!” gibi küfürlerle, onun küfürden hoşlanıp hoşlanmadığını anlamaya çalışıyordum. Hoşlandığından olsa gerek, manyak bir biçimde orgazm oldu. Titriyordu. Titremeleri beni daha da delirtti ve sikimi tamamen sokup, tamamen çıkarmaya başladım. Onun, “Dayanamıyorum artık, zevkten öleceğim!” demelerine rağmen pompalıyordum. Ben de yavaş yavaş sona yaklaşıyordum. Tekrar bir hamleyle altıma aldım ve pompalamaya başladım, gözlerim kaymış ve bitkin bir şekilde inleyerek sikim içindeyken boşalmaya başladım. Boşaldıkça döllerim geliyor, sanki kondom şişiyordu. Sonra sikimi çektim amından, prezervatifi çıkardım ve daracık yatakta ona iyice sarılarak uzandım.

Bayağı bir süre ona sarılarak yattım, iltifatlar ediyordum. Terden her yerimiz ıpıslaktı. Duşa girmemiz gerekiyordu. Fazla vaktimiz yoktu, annem aramıştı. Duşa beraber girdik. Duşta da uslu durmuyordum. Sürekli amına ve götüne dokunuyor, dudaklarını öpüyordum. Ilık suyun altında gene sevişmeye başladık. Hiçbir şey umrumda değildi, azgınlıktan gözüm birşeyi görmüyordu. Öpüştükten sonra hemen onu domalttım küvetin içinde. Arkasına geçip elimle götünü yoklamaya başladım. Şampuanı döktüm elime, götünü parmaklamaya başladım. “Çok dar götün var orospum!” deyince, götünü sikecek 2. erkek olduğumu söyledi. “Azgın fahişe seni, her deliğini siktirdin mi kaltak!” deyip, sikimi götüne öyle bir soktum ki, çığlığı tüm banyoda yankılanıyordu. Götünün daracık deliğini sikerken, popsuna şaplaklar atıyor, saçlarını çekiyordum. Delirmiş gibi sikiyordum orospunun götünü. Çok dar olduğundan fazla dayanamayıp, sırtına boşaldım. Hemen yıkanıp, mayolarımızı giydik ve öğle yemeği için restorana gittik.

İkimiz de bitkin bir haldeydik. Annem, “Ne oldu, çok yorgun görünüyorsunuz?” diye sordu. “Animasyon çok yordu anne ya, sabah sabah yapmadığımız hareket kalmadı!” deyince, annem o şüpheli bakışlarını çekti üzerimizden. Yemeği yeyip kalktık, denize gittik. Bu sefer uslu duruyorduk, düzgün düzgün yüzdükten sonra deniz kenarında takıldık. Akşam yemeği için sözleşip odalarımıza çıktık…

Temizlikçiler odayı temizlemişlerdi, gayet toplu duruyordu. Ablama, “Öldüm ya!” deyip yatağıma ölü gibi yattım. Ablam banyoya girmek için üstünü çıkardı, ben de arkamı döndüm görmemek için. Banyoya yürürken ayağına bir şey değince, “Ay!” diye birden huylandı, sonra ayağını kaldırıp prezervatifin kabını gördü. Eline aldı, havluyla karşıma geldi ve “Bu senin mi?” dedi. Ben de, “Hayır…” diye mırın kırın etsem de, “İlayda’yla mı birlikteydin?” diye sordu. Ben, “Evet…” deyince, ablam bana çok kızdı. Çünkü sevgilimle olan ilişkimi biliyor ve sevgilimle çok iyi anlaşıyorlardı. Onu aldattığım için bana gerçekten çok kızdı ve duşa girdi. Açıkçası ablamın kızıp kızmaması umrumda değildi. Ama sevgilime söylemeyeceğinden emindim.

Sonraki bir hafta boyunca, İlayda’yla deliler gibi sikiştik. Hatta gidecekleri son gün sikişirken ona, “Anneni çok arzuluyorum!” dedim ve o da çok bozuldu. İlayda kendi annesini kıskanmıştı. Bunu neden söyledim, inanın bunu da bilmiyorum. Sanırım İlaydanın o sulu amcığını sikerken kendimden geçtiğim anda bilinçaltımın bana söylettiği bir cümleydi…

Arkadaşımın Azgın Türbanlı Karısı

Merhaba 31’ci dostlar. Herşey arkadaşımın karısı Mine’nin bana acayip acayip bakmasıyla ve bana yakın davranmasıyla başladı. Mine, kumral, 1.60 boylarında, tahmini olarak 65 kilo civarında, saf, çok güzel olmayan, ama iri göğüslü, dolgun kalçalı, taş gibi bir hatundur. Kocası ise tam bir piç. Karılarımız Konyada bir firmada beraber çalışıyolardı. Zaten Mine’yle ilk tanışmamız da karımın sayesinde gercekleşti. Mine ve kocası Mersin’liler. Memleketlerinde birbirlerini sevmişler ve evlenmişler. İkisinin de ailesi evlenmelerine rıza göstermediği için, Mersin’den ayrılıp, çalışmak için Konyaya taşınmışlar. Konya’da kimseleri yok. Karım, “İşyerinde Mine diye yeni evli bir arkadaşım var. Mersin’liler ama burda hiç kimseleri yok, bir akşam bize oturmaya gelecekler, olur mu?” dedi. Ben de, “Tabiki karıcığım, buyursunlar gelsinler!” dedim. Tabi ozamanlar aklımda en ufak bir kötülük yok. Biz de yeni evlenmiştik, 2 ay falan olmuştu. Ve çok güzel bir seks hayatımız vardı, hemen hemen her gece sabahlara kadar sikişirdik…

Neyse, birkaç gün sonra bize oturmaya geldiler. O gün hoş beş sohbetten sonra kafalarımız sardığı için, sık sık görüşmeye başladık. Bunlarla samimi olmuştuk, sürekli beraber geziyor, beraber oturup kalkıyoruz. 1 yıl falan bu böyle devam etti. Bu arada Mine 28 yaşında, türbanlı, balık etli bir kadın. İlk başlarda Mine’nin hiçbir şeyi dikkatimi çekmiyordu, karımı seviyorum, seks hayatımız da iyi olduğu için Mine’yle çokta fazla ilgilenmiyordum. Ama zaman geçtikçe bu böyle kalmadı tabi, Mine’nin davranışları, konuşması ve giyinişi çok hoşuma gitmeye başladı. Mine türbanlı olduğu için genelde etek ve badi giyerdi, ama çok tutucu değillerdi, kocası da kıskanmıyordu zaten. Mine’nin kalçaları iri olduğu için etekten net belli olurdu. Memeler de dik ve yuvarlaktı, badiden füze gibi fırlayacak gibi duruyordu. Zaman geçtikçe sanki tutulmuştum Mine’ye. Ailecek görüştüğümüzde, biz kocasıyla otururken, Mine girip çıktıkça, o taş gibi kalçalarına bakmadan edemiyordum. Yürürken kıvırta kıvırta yürüyordu orospu. Göğüsleri de adım attıkça titriyordu. Bunu izledikce yarrağım kazık gibi oluyordu, hemen oracıkta bunu bağırta bağırta sikmek istiyordum. Ama çaresiz banyoya gidip 31 çekiyordum sadece.

Haziran ayında bir gün, Mine’nin kocasıyla çarşıda karşılaştım, oturduk bir çaybahçesine birşeyler içiyoruz, sohbet ediyoruz. Konu konuyu açtı ve bana bir itirafta bulundu, karısını Ebru isimli bir orospuyla aldatıyormuş. Bunu duyunca şok oldum tabii. Pezevenk herif bir de marifetmiş gibi, “Ebru çok azgın abi ya, her hergün sikişmek istiyor… Ben de Ebru’yu doyurmaktan Mine’ye gücüm kalmıyor ve benim yarrak kalkmıyor tabii!” diye bunları bana anlatmıştı. İnanamıyordum, içimden, (Bir insan yatak odasını dışarı sızdırır mı yaa?) diye çok kızmıştım. Ama onun anlatmasına gerek yoktu, zaten Mine’nin de yarrağa hasret olduğu her halinden belli oluyordu. Mine ateş gibi yanıyordu sanki, ailecek otururken bir anda göz göze geliyorduk, bakışlarıyla, (Yarrağa doyur beni!) der gibi yalvarıyordu sanki. Bu benim kafama takılmaya başlamıştı iyice, geceleri Mine’nin o dolgun kalçalarını hayal edip karımı deli gibi sikiyordum. Karımın göğüslerini yalarken, Mine’nin o iri göğüslerini yalar gibi yalıyordum. Karımı arkasından sikerken de, Mine’nin o dolgun yuvarlak götünü siktiğimi düşünerek, karımı perişan ediyordum.

Yine bir gün bunlar biz geldiler. Mine, heryerini belli eden daracık diz altı bir etek giymiş, üstünde de beyaz bir badi vardı. Siyah sütyenin askıları ve çizgileri resmen badinin içinden belli oluyordu. Topuklu kırmızı ayakkbılarla bir afet olmuştu. Azmıştım resmen. Mine’yi o topuklu ayakkabılarla yürürken izlemek istiyordum, “Hadi kalkın, alışveriş merkezine gidelim!” dedim. Kabul ettiler ve evden çıktık, bindik benim arabaya. Ben aynadan sürekli Mine’yi izliyordum. AVM’ye geldik. Arabadan inerken Mine’nin eteği sıyrıldı ve sütun gibi bacakları diz üstüne kadar açıldı. Kocasının umrunda bile değildi. İçimden, (Nasıl olurda böyle bir kadını sikmiyordu salak?) diyordum. Benim yarrak yine kalkmıştı, “Siz gidin, biz arabayı daha iyi bir yere park edip geliyoruz.” dedim. Maksadım Mine’yle kocasını önden göndermek, arkadan karımla yürüyüp, Mine’nin o kocaman iri dolgun kalçaları izlemekti. Ve öyle de oldu, amına koduğumun orospusu benim arkasında olduğumu biliyor, taş gibi götünü sallaya sallaya gidiyordu. Arada sırada arkaya dönüp, karıma birşeyler söyleyip, sonra da manalı manalı gözlerime ve kalkmış yarrağıma bakıyor, (Kalçalarım hoşuna gitti mi?) dercesine gülümsüyordu. O da niyeti bozmuştu sonunda.

AVM’de bir süre dolaşıp bize gittik tekrar. Kocası salonda TV’nin karşısına geçti hemen, Maçı izlemek istiyordu. Karılarımız da yemek hazırlamak için mutfağa geçtiler. Tabi ben AVM’de acaip azdım, kuduruyorum resmen, yarrağım da patlamak üzere. Mutfağa gidip karıma, “2 dakika yatak odasına gelsene!” dedim. Karım niyetimi anlamadı ve “Ne vardı?” dedi. “Önemli birşey yok, sen gel bir!” dedim. Karım, “Elimi kurulayıp geliyorum!” dedi. Mine karımı sikeceğimi anlamıştı, önüme, kalkmış yarağıma bakıyordu. Karım elini kuruladıktan sonra birlikte yatak odasına geçtik. Karımın daha ne oluyor demesine fırsat vermeden, karımın elleri yatağın kenarlarına gelecek şekilde domaltıp, külodunu dizlerine indirdiğimde sonunda niyetimi anlamıştı ve “Herif saçmalama, içeride misafirler var…” dedi. Ama ben çoktan yarağımı çıkarıp, arkadan karımın amına köklemiştim bile. Karımın, “Kapı açık…” demesine aldırış etmeden, deli gibi pompalıyordum. Amacım biran önce boşalmaktı, onun için hızlı hızlı sikiyordum karımı. Ama makyaj masasının aynasından baktığımda, Mine’nin koridordan bizi izlediğini görünce, hemen boşalmamak için yavaşladım…

Mine’nin tam görmesi için, yarrağımı karımın amından tamamen çıkarıyor, karımın amını yalayıp, yeniden yavaşça köklüyordum. Karım amının yalanmasına dayanamaz, inlemeye başlamıştı bile. Birkaç köklememden sonra karım boşalmış, “Ben bittim, hadi çabuk, sen de boşal!” demeye başlamıştı. Herzaman yaptığım gibi, yarağımı karımın amından çıkarıp, götüne soktum ve birkaç hızlı pompalamayla götüne boşaldım. Kağıt havluyla karımın götündeki dölleri ve yarağımı temizlerken, Mine de sessizce mutfağa sıvıştı. Karım külodunu çekip, üstünü başını toparladıktan sonra mutfağa, yemek hazırlamaya Mine’nin yanına gitti, ben de fermuarımı çekip, salona Mine’nin kocasının yanına geçtim. O akşam yemek boyunca Mine’nin gözler benim üzerimdeydi, manalı manalı bakıyordu hep…

Aradan 2 gün geçti ve işteyken telefonum çaldı, bilmediğim bir numara arıyordu. Açtım, “Alo, buyrun?” dedim. Karşımdaki, “Selam Sinan, Mine ben…” deyince kalbim durdu sandım. Nasılsın, ne var ne yok muhabbetinden sonra, “Evdeyim, müsaitsen bir 10 dakika uğrayabilir misin? Seninle konuşmak istediğim bir konu var. Ama aramızda kalması gerekiyor!” dedi. “Tabi!” dedim ve hemen işyerinden izin alıp, uçarcasına Mine’nin evine gittim. Kapıyı çaldım, Mine kapıyı açtı. Offf, o neydi öyle! Mine diz üstü bir gecelik giymişti. Siyah geceliğin içinde sütyen yoktu ve meme uçları boncuk gibi belli oluyordu. Belli ki bacaklarına da yeni ağda yapmıştı, bacakları kaymak gibi görünüyordu. O manzara karşısında bayılacaktım nerdeyse, dilim tutulmuştu. Mine’nin gülerek, “İçeri girmeyecek misin?” lafıyla kendime geldim ve ayakkabılarımı çıkarıp içeri girdim, oturdum. Mine de geldi yanıma oturdu. Heyecanla, “Evet dinliyorum, konu nedir?” dedim. “Bak Sinan, lafı döndürüp dolandırmayacağım! Kocam olacak pezevenk beni orospunun biriyle aldatıyor, ben de onu aldatacağım! Ogün AVM’de kalçalarıma nasıl baktığını gördüm, akşam da karını sikerken benim izlediğimi gördün! Beni sikmek istediğini biliyorum ve bunu ben de istiyorum!” dedi ve dudaklarıma yapıştı…

Şok olmuştum, ama tabii ki karşılık verdim ve öpüşmeye başladık. Mine dudaklarımı deli gibi emiyor, bir yandan da, “Göğüslerimi okşa!” diyordu. Aman Tanrım, o taş gibi kalçaları ve dolgun göğüsleri avuçlarmdaydı. Adeta eziyordum memelerini. Eğildim göğüslerine, somurmaya başladım, tamamını ağzıma almaya çalıştım, ama nafile sığmıyordu…

Salonda biraz yiyiştikten sonra bunu kucaklayıp yatak odasına götürdüm. Geceliğini çıkarıp, sadece tangasıyla yatağa sırtüstü yatırdım ve bir çırpıda kendim de soyunup, dudaklarından başladım öpmeye, amına doğru yalayarak indim. Tangasını sıyırdığımda aklım duracaktı, o nasıl bir amdı öyle! Yeni traş etmiş, amı parlıyordu resmen, aynı zamanda da ateş gib yanıyordu. Amının dudaklarına dilimle fırça çekmeye başladım. Karı kafamı amına bastırıp, “Daha hızlı yala!” diye inliyordu. Amcığı zaten sırılsıklam ve yapış yapıştı. Bunu yalayarak bir kere orgazm ettikten sonra, amından kasıklarına, bacaklarına doğru indim ve baldırlarını yalamaya devam ettim. Evet, o taş gibi kadın altmda zevkten ölecekti. Bu da beni dahada azdırıyordu…

Mine’yi ters çevirip, dolgun kalçalarına yumuldum, götünün yanaklarını iki yana ayırdım ve göt deliğini dilleyip, somurmaya başladım. Mine inleyerek, “69 olalım aşkım, ben de senin o damarlı koca yarağını emmek istiyorum!” dedi. Hemen sırtüstü yatıp, “Hadi gel ozaman!” dedim. Mine kafası yarrağıma, amı da ağzıma gelecek şekilde üzerime uzandı ve yarrağımı ağzına aldı. Aman Tanrım, o ne biçim yarak yalama öyle, emmiyor sanki vakumluyordu. Bir yandan da amını ağzıma bastırıp, inliyor, kıvranıyordu. Yarrağıma dişlerini geçiriyor, dibine kadar ağzına alıyor, yarrağımın başını resmen gırtlağında hissediyordum. Bu nasıl bir azgınlıktı böyle, kadın iliklerimi emiyordu resmen. Kendi karım hiç bu kadar iştahlı yarrağımı yalamamıştı. Mine’deki aylardır sikilmemenin azgınlığı ortaya çıkmıştı. Yarrağımı yalamayı bıraktı ve, “Hadi aşkım, nolur yeter artık, o koca yarrağını yanan amcığıma yerleştir, dayanamıyorum!” dedi…

Mineyi domaltıp köpek pozisyonuna getirdim ve yarrağımı arkadan amına bir anda geçirdim. Şloop diye çıkan bir sesten sonra, amına deli gibi gidip gelmeye başladım. Mine kafasını yastığa gömdü, götünü iyice yükseltti, götünün yanaklarını elleriyle yanlara ayırıyor, daha derinlere köklememi istiyordu. Götünün kapkara deliği de hedef tahtasının göbeği gibi meydana çıkmıştı. Ben amını siktikçe, Mine inliyor, kalçalarını bana doğru bastırıyor, “Erkeğim ne kadar büyük ve semsert bir yarrağın var, hadi hepsini sok aşkım, doyur beni, kocamın sikemediği amımı götümü sik, parçala beni!” diye yalvarıyordu. 15-20 dakika amına pompaladıktan ve Mine’yi bir kez daha orgazm ettikten sonra, “Biraz da götten sik, hadi sok o yarrağını götüme, AVM’de kalçalarıma nasılda iştahla bakıyordun, o anda canım senin yarrağının götüme girmesini çok istedi, hadi lütfen sik götümü!” diye yalvarıyordu. “Acır ama!” dedim. “Acırsa acısın, hadi sok, istiyorum, karın alır da ben alamazmıyım!” dedi. “Pekala!” deyip, yarrağımı amından çıkarıp götüne dayadım ve yüklendim. Yarrağımın başı götüne girdi, ama göt deliği çok dardı, gerisi çok zor giriyordu. “Alacam hepsini, hadi sok!” diyor, götünü bana doğru itiyordu. Sonunda ıhılaya ıhılaya yarrağımın tamamını götüne aldı. Offf, Tanrım, o nasıl bir kutuydu öyle! Daracık ve taş gibiydi. Bunun AVM’de nasıl kıvırttığını düşünerek yavaş yavaş pompalıyordum götüne…

Hızlanmaya başladığımda Mine, “Çok acıyor aşkım, yavaş yap!” diye yalvarıyordu. Ama nafile, dinlemiyordum bile, gözüm dönmüştü birkere. İki ayağımın üstüne kalktım ve kasıklarından kendime çekerek hızlı hızlı pompalamaya başladım. Bir süre sonra o da alıştı, “Aşkım, erkeğim benim, ne güzel yarıyorsun götümü!” diye inliyor, hem de (acıdan mı, mutluluktan mı anlamadım) ağlıyordu. Ben bu arada elimin birini de amına attım, amını okşuyordum. Mine sürekli orgazm olup boşalıyor, amından çeşme gibi sular akıyordu. “Boşalacacağın zaman amıma boşal lütfen!” dedi. “Tamam aşkım!” deyip, bir süre daha götünden siktim. Artık ben de iyice dolmuştum, patlamak üzereydim. Götünden çıkarıp amına yerleştirdim yarrağımı, 1-2 dakika da amından sikip, daracık amına oluk oluk boşalttım döllerimi…

Yorulmuştum, sırtüstü biraz uzanıp dinlenmek istiyordum, ama Mine halen kuduruyordu, halen azgındı. Yarrağımı ağzına alıp, deli gibi somurmaya başladı. Yarrağımı tekrar kaldırdıktan sonra göğüslerimin arasına alıp, göğüsleriyle yarrağıma 31 çekmeye başladı. Arada ağzına alıp emiyordu. Karı iyice çığırından çıkmıştı, tekrar 69 olduk, 20 dakika birbirimizi yaladıktan sonra, bir kez daha amından siktim ve tekrar amına boşaldım. İkimiz de tükenmiştik artık, birlikte duş aldık ve ben giyinip işe gittim.

O günden sonra artık 2 güne bir gidip Mine’yi yarrağa doyurup geliyordum. Bu durumdan ben de çok memnundum, taş gibi, çok arzulu, iştahlı ve doymak bilmeyen bir sevgilim olmuştu. Bazen ben işyerindeyken, o izinli olup, o siyah geceliğini giyip, Webcamda şow yapıyor, amına götüne salatalık sokup, “Canım yarak istiyor, hadi gel, sik beni!” diyerek kudurtuyor beni…

Allah herkese böyle azgın ve arzulu bir kaçak ilişki versin diyorum.

İyi günler ve iyi sikişler!