Aşkı Öğrenmek Bölüm 3

Pazartesi sabahıydı, hızlıca kalktım ve boxerımı değiştirdim, normalde müslüman olmamın gerekliliği olarak duş almam gerekiyordu ancak işe geç kalırım korkusuyla bunu atladım. Hızlıca üzerimi giyindim, bizimkiler çoktan kalkmış kahvaltıyı hazırlamışlardı. Normalde fazlaca yiyen ben Eda ile tanıştığımdan beri kendime dikkat etmem gerek gibi hissediyordum. Çok birşey yemeden kalktım, apartmandan çıktım. Sigara yakarak servisi beklemeye başladım, aklımda hala Eda vardı. İşe gittim ve tüm gün onu ve yaşadığımız kısa ama keyifli vakti düşündüm. İşten eve gelmek için hiç olmadığım kadar hevesliydim. Normalde her pazartesi fazladan mesai yapan ben bugün mesaiye kalmadan hemen eve gelmiştim. Odama girdim ve bilgisayarı açtım, Emre’yi aradım ve dünkü buluşmadan sonra ilk kez konuşmaya başladık. Kendisi beklediğim üzere denizi övüyor “Tatlı kız, hem samimi güler yüzlü kanka” diyordu. Ve bu övgülerin sonunda “Ya kanka ben sanırım artık denizden hoşlanıyorum, bana yeni bir heves mutluluk getirdi” dedi. Bende farkettiğimi ve yakıştıklarını söyledim. Ben mizacım gereği aşk hayatımı başkalarına, hatta aileme anlatmayı seven biri değildim. Mümkünse içimde yaşar içimde bitirirdim. Ancak Emre’ye Eda hakkında birşey deme ihtiyacı hissettim. “Eda’nın gözleri, ruhumun aynası gibiydi” dedim ve sustum. Emre benimde Eda’dan hoşlandığımı zaten anlamıştı ancak ikimizdede bunu açıklayamamanın gerginliği vardı. Bu cümlemden sonra Emre’de rahatladı. Rahat rahat konuşmaya, hissettiklerimizi anlatmaya başladık. Hem Emre ile olan arkadaşlığım hemde Eda’ya olan aşkım gitgide artıyordu. O gün içinde Eda ve Denizle sesli olarak birkaç kez sohbet ettik, normal sohbetlerdi. Ve yine Haftasonu buluşmaya karar verdik.

(Part dört bugün geliyor)