Arkadaşımla İddaaya Girdim (1)

Ben Antalya’dan Bora. Lisenin basketbol takımının kaptanıydım. Bilirsiniz, Lisede böyle bir durumda olursanız kızlar peşinizi bırakmaz. Bende gençliğimin verdiği enerjiyle kızlardan kendimi alamıyordum, en kötü öpüşüp ayrılıyordum. Tüm okul bizim takımla ilgilenirken, ben Nazlı’ya düşkündüm. İnanılmaz sexy bir kızdı benim için, dolgun memeler, kalçalar, yaşına oranla güzel vücudu. Ama Nazlı öyle bizimle takılan kızlara benzemiyordu.

Nazlı’yla ortak arkadaşımız Gökşen’e söyledim durumu. Gökşen çok muzur, bayada rahat bir kızdı. Bir AVM’de gezinirken Nazlı ve Gökşen’le karşılaştım. Gökşen’e selam verme amacıyla gittim, Nazlı ile de böylece tanışmış olduk. Nazlı beni davet edince oturdum, güzel bir muhabbet açtım ve kaynaşmış olduk Nazlı’yla. Akşam da Gökşen’e mesaj attım, Nazlı’nın telefonunu aldım. 2-3 gün sonra Nazlı’ya mesaj attım ve o gün, sabaha kadar mesajlaştık. Bu böyle bir süre devam etti ve bir ay sonra Nazlı’yla biz sevgili olmuştuk bile.

Birgün birkaç arkadaşla geziyorduk, Nazlı da vardı. Bir AVM’de oturuyorduk, Nazlı tuvalete gitmek için kalktığında Gökşen yanıma geldi. Kulağıma eğilerek, “Diğer kızlara yaptığını Nazlı’ya yapamadın daha değil mi?” diye tamamen muzurluğuna bir soru sordu. “İstersem yapacağımı iyi biliyorsun değil mi?” dedim. “Yapamazsın, Nazlı senin bildiğin kızlardan değil. Her iddaasına varım…” diye beni kışkırtmaya çalışıyordu. Ben de o günlerde sahip olduğum bir ergen havasıyla, “Tamam lan! Ben Nazlı’yla yapacam, sonra sen ne istersem yapacaksın, eğer yapamazsam, sen ne istersen ben yapacağım, anlaştık mı?” diyince iddaaya girmiş olduk. Bir saat kadar daha oturduktan sonra, Gökşen ve diğer arkadaşları kalktı, biz nihayet başbaşa kalmıştık. Nazlı dönüp, “Ne yapsak ki?” diye sorunca anında “Sinemaya gidelim!” dedim. Anlamlı bir şekilde gözlerime baktı, “Gidelim bakalım!” diye onayı verdi.
Sinemaya gittik, biletlerimizi aldık. Seans başladı, biz Nazlı’yla sevgili koltuğundaydık. Filmi seçerken özellikle süresinin uzun olmasına dikkat etmiştim 🙂 Gittiğimiz film o kadar berbattı ki, tek biz vardık salonda. Reklamlar baya sürdü, ben dua ediyordum kimse gelmesin diye. Gerçekten kimse gelmemişti, yalnızdık ve Nazlı daha rahat oturmuştu, bacaklarını altına toplayıp göğsüme yatmıştı. Giydiği bluzdan memeleri belli oluyordu. Ellerimle saçlarını okşamaya başladım. Ben okşadıkça gözleri kapanıyordu. Sonunda film başlamıştı, filmin başlamasıyla eğilip dudağına öpücüğü kondurdum. Nazlı kalktı, düzeldi ve öpüşmeye başladık. Öpüşürken ilk önce dilimi kullanmamaya çalışıyordum ki, dilini ittirince yalaşmaya başladık. Yavaş hareketlerle yiyişiyorduk.

Boynunu emmeye başladım, ufak ısırıklar atıyordum boynuna. Oda benim boynumu emiyordu, arada dudak dudağa öpüşmeye devam ediyorduk. Uzun bir süre yiyiştikten sonra, elimi bacaklarına attım. Pürüzsüz bacaklarını okşamaya başladım, elimle baldırlarına çıkıyordum. Dudağını öpmeyi bırakıp gözlerine baktım, “Devam edebilir miyim?” dedim. Korkutmak, incitmek istemiyordum. “Evet…” diye izni alınca, yavaşça amının sıcaklığını hissetmeye başladım. Çok sıcaktı ve kasıklarındaydı şimdi ellerim. Külodunun üstünden amına dokunmaya başladım. Ipıslak olmuştu, üstünden okşuyordum ki, film ara verdi. Ara verince ışıklar açıldı ve elim bacağında öylece kaldık. Nazlı iyice dağıtmıştı kendini. Etrafımı kolaçan edip öpüşmeye kalınca, Nazlı durdurdu, “Biri görürse rezil oluruz, aradan sonra devam edelim!” dedi ben de durdum…