Arka Koltuk Annesi 6

Tekrar arabaya binip yola çıktığımızda Cory’nin sikini çıkardım ve Alex, “Belki küveti olan bir otel bulabiliriz” dedi.

“Harika olur” diyerek onayladım, vücudum dar alandan ve gizli sikişmelerimizden dolayı ağrıyordu. Tekrar Cory’nin sikini çıkardım, hala sert olması hoşuma gitmişti ve tekrar amıma doğru pozisyon aldırdım.

Ben kendimi sikine doğru indirirken Cory kalçamdan tutarak beni dengeledi.

Tekrar tamamen içime girdiğinde verdiği histen aşırı zevk aldım. Bir süre sonra yavaşça sikinde ileri geri yapıyordum, hızlanmak için sabırsızlanıyordum.

Gözlerimi kapadım ve yavaşça haraket ederek tadını çıkarmaya başladım ironik bir şekilde Billy Joel’in ‘We Didn’t Start the Fire’ çalmaya başladı. Davul sesleri oldukça faydalı oldu.

Boşalmaya yaklaşırken daha fazlasına ihtiyacım vardı, yeni bir pozisyon denemeye karar verdim ve gidebildiğim kadar sağa gidip kalçamı kaldırdım ki bu aletinin içimden çıkmasına neden oldu ve ona işaret ettim.

Cory ne istediğimi anladı. Kendi tarafında dönüp beni öyle sikmesini istiyordum.

Tekrar pozisyon aldı, şimdi kafam kutulara yaslanıyordu ve kocamın omzunun üstünden bakıp görebileceği bir açıdaydım… ki baktı da.

Gülümsedim, “Yeni pozisyon” dedim.

“Anladım” diyerek başını salladı, boşalmaya çalıştığımı değil de rahat etmeye çalıştığımı sandı.

Cory’nin siki tekrar içime girerken “Oh” diyerek inledim ve kendimi dışarı bakıp “Atlar” diyerek açıkladım.

“Evet” diyerek başını salladı Alex, Billy Joel’e eşlik etmeye çalışırken.

Cory yavaşça sikini içime sokup çıkartırken daha fazla daha da yanmaya başladım.

Tekrar boşalmam gerekiyordu ve en kısa sürede ihtiyacım vardı. Girip çıkması beni çılgına çevirmişti ve hızlanmasına ihtiyacım vardı.

Kalçamı salladım, beni daha hızlı parçalaması için sinyal verdim.

Neyse ki Cory anlamıştı ve yenilenmiş bir kuvvetle beni pompalamaya başladı ve yine ironik bir şekilde, Duran Duran’ın ‘Hungry like the Wolf’ şarkısı başlamıştı.(Ç.N: Şarkı isminin ‘kurt kadar aç’ gibi bir anlamı var)

Ve gerçekten de açtım.

Alex bana doğru dönüp, “Gençken Duran Duran’ı canlı görmemiş miydin?” diye sordu.

“Gördüm” diyerek başımı salladım, bu sırada Cory kafamın hızlıca ileri geri gelmesini engellemek için yavaşladı ve aynı zamanda aldğım zevkin yüzümdeki yansımasını gizlemeye çalıştım.

“İyi misin?” diye sordu tekrar.

“Oh, evet, harika hissediyorum” dedim ve iki anlama gelen “en iyi pozisyonu bulamadım” dedim.

“Orada mükemmel bir yer olmadığını tahmin ediyorum” dedi Alex.

“Gerçekten öyle” diyerek onayladım, “Bir süreliğine rahat ve iyi hissedebiliyorum ama hemen yeni bir pozisyona ihtiyaç duyuyorum” dedim.

Alex “Belki de son 20 dk kala Cory sürmeli” dediği sırada Cory parmağını kullanarak göt deliğimle oynuyordu.

‘Şu anda beni sürüyor’ demek istedim ama onun yerine ufak bir inlemeyle, boşalmaya yaklaşırken, tekrar iki anlamlı “Gerek yok, nerdeyse vardık” dedim.

Ve yakındım.

Birkaç kere daha derin, sert darbeye ihtiyacım vardı.

Tekrar kalçamı salladım.

Bu sefer Cory bunu götümü parmaklaması için izin sandı ve kolayca içeri soktu.

İrkildim, kayganlaştırıcının eksikliğinden dolayı canım yandı. Anal sexi severdim ama çoğunlukla kayganlaştırıcı gerekirdi.

Oğlum amımı sikerken aynı zamanda götümü parmaklası beni doruk noktasına yaklaştırıyordu, kocam iki adım uzaktayken böyle bir şey yapmak beni daha da azdırıyordu.

Gözlerimi kapattım, dudağımı ısırdım ve sikişmeye devam ederek zevkin doruklarına ulaşmaya başlıyordum. Neyse ki Alex benle konuşarak modu bozmuyordu ve orgazm olurken iki delikten de sikilmenin tadını çıkarıyordum.

Bir şekilde çığlığımı tutmayı başarabildim, sularım oğlumun kalın sikini kaplarken her parçam gökyüzüne kadar ulaşacak bir çığlık atmak istemişti.

Cory ben orgazm olmaya devam ederken, eline vurup durmasını ima edene kadar beni sikmeye devam etti. Kendimi yukarı çektim ve siki içimdeki bütün sıvılarla beraber içimden çıktı. Çantamı işaret ettim ve neyse ki ne demek istediğimi anladı. Amımı ve bacaklarımı silmek için birkaç tane ıslak mendil çıkardı.

Alex arkasını dönüp “On dakika daha” dedi.

“Tanrıya şükür!” dedim çünkü sadece arkasını dönünce benim kafamı görmesinden dolayı değil aynı zamanda işlediğim günahın kokusu çıkmadan önce burdan çıkmamız gerekiyordu ki hemen bu koku yayıldı ve kocamın burnuna gitti.

Alex endişeli bir şekilde bana bakıp, “Yanakların kızarmış, Sarah” dedi.

“Burası gerçekten çok sıcak” dedim bu sıcak yaz gününde mantıklı bir bahaneydi.

Cory anneciğini temizlemeyi bitirince tekrar kucağına oturup bitkin bir şekilde ona yaslandım.

Kulağıma, “Seni seviyorum, Anne” diye fısıldadı.

Cevap olarak kalçalarımı salladım, konuşmaya halim yoktu ama yine de az önce yaşananlar için yanağını okşamaya uzandım.

Sonunda şehre gelmiştik ve kolayca bir otel bulabildik. Küveti olan bir havuzu bile vardı! Alex bize iki oda tuttu ve yemekten sonra hepimiz dalışa gittik (?).

Alex saunaya giderken benle Cory küvete giderken, “Anne, babam uyuduğu zaman odama gelmeni istiyorum” dedi.

“Gerçekten mi?” dedim, biraz naz yaparak. “Neden olduğunu tahmin edemiyorum” dedim.

“Ve uzun çoraplarından birini giymeni istiyorum” dedi. Benle güçlü ve kararlı bir şekilde konuşuyordu ki bu bence oldukça seksiydi.

“Uzun çorabımın olduğunu nerden biliyorsun” diyerek alay ettim.

“Sürekli onlardan giyiyorsun ve genelde kısa etek giydiğin için onları rahatça görebiliyorum” dedi.

“Çoraplarımı beğeniyor musun?” diye sordum ki babası da beğenirdi.

“Nasıl beğenmiyim? her gün onları giyiyorsun… yıllardır çoraplarına takıntılıyım” dedi.

“Gerçekten mi?” dedim, bu bilgi beni şaşırtmıştı.

“Karen’i bile giymesi için ikna ettim” dedi.

“O zaman aynı baban gibisin”

“O da mı seviyor?”

“Özellikle onları giyerken ayaklarımda ona mastürbasyon çekmemden çok zevk alırdı” diye itiraf ettim.

Cory hafif hüzünlü bir şekilde, “Bu bana hiç yapılmadı” dedi.

“Mmmmmm” diye mırıldandım, ayaklarım sikini saracaktı.

“Seni yatakta sikmek için sabırsızlanıyorum” dedi açık bir şekilde.

“Ben de” diyerek başımı salladım, “ama odamızdan gizlice çıkmalı mıyım emin değilim.”

“Horlamaya başladığı zaman onu hiçbir şey uyandıramaz” dedi Cory ki bu konuda haklıydı.

“Ama yine de…” dedim.

“Rica etmiyorum, Anne” dedi, “Sana benim için yapman gereken şeyi söylüyorum”

“Öyle mi?” dedim cilveli bir şekilde.

“Evet, Anne,” dedi başını sallayarak, “bu gece benimsin”

“Neyinim?” diye bastırdım bu sırada ayağımla sert sikine bastırmaya devam ediyordum.

“Benim orospu annemsin” dedi kararlı bir şekilde.

“Bu çok azdırıyor” dedim inleyerek, tamamen azmış bir şekilde.

Alex saunadan çıkıp, “Ben yukarı çıkıyorum” dedi.

“Birazdan gelirim” deyip başımı salladım, belki de boş havuzda yeni sevgilimle güzel vakit geçirmeyi düşünerek.

“Tamam” deyip başını salladı Alex, bizi yalnız bıraktı.

Gittiği anda, “Hiç havuzda sikiştin mi?” diye sordum.

“Aslında, evet” dedi.

“Orospu” diyerek şaka yaptım.

Omuz silkerek, “Gerçi su kaydırağında hiç yapmadım” dedi.

“Hmmmmmm” mırıldandım. “Orada kimse bizi göremez, kapalı bir alan” dedim.

“Hadi gidelim” kafasını sallayıp havuzdan çıkarken.

Onu takip ettim.

Su kaydırağının üstüne vardığımız anda, “Dizlerinin üstüne eğil, Anne” diyerek emretti.

İtaat ettim ve su kaydırağı tüneline emekledim. Tam olarak önümde durdu, sırtımı kenarlara dayarken kocaman sikini ağzıma almak için şortunu indirdim.

Başımı sikinde ileri geri götürürken, “Çok iyi, Anne” diye inledi. Burada daha ne kadar yalnız olacağımızı bilmiyordum o yüzden hızlandım… gerçi ona uzun bir sakso çekmeyi tercih ederdim.

-Devam edecek-