Aklımdaki şeytan Bölüm-1

  • 20 yaşıma yeni girmiştim. Bugün doğum günümdü. Bu 40 yıllık yaşamımda bir eş ve bir kızım vardı. Ev, araba, mal veya mülk… Hepsini elde etmiştim.
  • Geçmişime bakınca ne çeşit yollardan geçtiğimi düşündüm. Her biri zorluydu ama en sonunda mutluydum. Ailemi de elimden geldiğince mutlu etmeye çalışıyordum. Kızımı el üstünde tutup, dışarıya muhtaç kalmaması için elimden gelenin fazlasını yapıyorum. Gerçi ergenlik dönemi bizim için zorlu da olsa sonuçta o kızım. Onun için yaşıyorum. Üniversite sınavına ikinci defa girmiş, bu süreç zorlu da olsa üstesinden gelmiştik. Sınav sonuçları resmi olarak açıklandığında gözlerindeki mutluluğu ve döktüğü gözyaşlarını hala hatırlıyorum. Tercih dönemine daha vardı ama yazılım okuyacağım diyordu. Ne okuyacağını bile seçmişti. Tüm bunları düşünürken karımın beni öpmesiyle uyandım. Duru: Günaydın aşkım. (Kolunu ve bir bacağını üstüme atmıştı) Ben: Günaydın aşkım. Duru: Bugün 40 yaşına girdin, doğum günün kutlu olsunnnn. İyi ki varsın, seni seviyorum.(yüzünde aptal bir gülümseme) Ben: Sağol hayatım bendr seni çok seviyorum. (sağıma dönüp bir öpücük kondurdum ve sarıldım) Duru: Bugün kendi aramızda güzelce bir kutlama yaparız. (kulağıma dogru) Kızımızın da sana özel bir hediyesi var haberin olsun Ben: Tamam tamam yaparız kutlamamızı Bu sırada koridordan yürüme sesleri gelneye başladı.
    • Geldi bizimki dedim.
    • Her şeye hazır ol aşkım.
    Kapı yavaşça açıldı ve bir kafa uzandı. Kızım: Günaydınnnnnnnnn. Doğum günü çocuğu nasıl bakalım? Ben: (kafam karışmış gibi bir yüz ifadesiyle) Iıı iyi sanırım. Yatağın ucuna doğru adimlayip ayağımın ucuna geldi. Üstünde sadece bir atlet ve kısa şortu vardı. Kızım: O zamann… Gerildi ve üstüme atlayiverdi. Ben: Oooffffff, Ceylin kızım ben yaşlı bir adamım artık üstüme atlama bak ahahahah Ceylin: Dünyanın en yakışıklı yaşlı babası oldun o zaman. Diyip yanağıma büyük bir öpücük kondurdu Kucağımda uzanıyordu biricik kızım. Ona baktığımda istemsizce bana bakan bir çift memeye de gözüm kaysa da durumdan memnundum. Tüm bu duygularımı geçmişte bırakmaya çalışmama rağmen bırakamıyordum. Bir bağımlılık gibiydi. Ne zaman unuttuğumu düşünsem aklımın bir köşesinde belirip kendisinin hala burada olduğunu hatırlatan bir şeytan gibiydi. Her zaman benimleydi… Duru: Hey hey yaşlı adama dikkat kızım (büyük bir kahkaha ile birlikte) hem yakışıklılığı da bitti artık 40 yaşında yaşlı bir adam o Ceylin: Hiçte bile babam herkesten yakışıklı bir kere yaşı arttıkça şarap misali değerleniyor anne ahahahah Duru: Vay vay şarap marap her boku da biliyor herhalde bu kız ahahah Ben: Hey hanımlar ben herkese yeterim ama kızım üstümden kalkmazsan sanırım boğularak can vericem. Ceylin: Tamam tamam… Onu kaldırmak için davranayım derken iki elimi de memesinin altına doğru yerleştirip kaldırdım. Memesi ellerime baskı yapsa da yumuşacıklardı. Bir an bir şey diyecek mi acaba diye endişelensem de umurunda değil gibiydi. Elleri belinde büyük bir egoyla, Ceylin: şimdi nefes alabiliyor musun yaşlı adam he eheh Ben: Evet ama bunu istemiyordun herhalde. (Üstümdeki yorganı köşeye attım ) oh şimdi daha çok alıyorum işte. Ona bakmak çok güzeldi. Bembeyaz teni ve kumral saçları, ortalamanın üstü göğüsleri ve geniş kalçasıyla harikaydı. 1.68 boyunda çıtı pıtı bir kızdı…