Bu benim ikinci hikayem cuckold konusunda kararsızım lütfen yorumlarda tavsiyelerinizi esirgemeyin

—-

Ben Hakan 19 yaşındayım anlatacağım olayların çoğu aslında geçen yıl yaşandı. Size biraz ailemden ve kendimden bahsedeyim.

Ben fiziksel olarak zayıf ve ortalama boydayım. Ortaokul ve lisede genel olarak içine kapanık bir çocukluk geçirdim.

Babam varlıklı bir iş insanıydı ancak pek ailemize vakit ayırmazdı. Sürekli işlerle ilgilenirdi ama ben 17 yaşımdayken trafik kazasında onu kaybettik. Çok üzücü bir olaydı aslında ama birlikte çok vakit geçiremediğimiz için bu süreci rahat atlattım diyebilirim. Annem Ece için aynısını söyleyemeyeceğim. Babamın ardından biraz bunalıma girdi.

Annem 165 boyunda 55 kilo civarında kahverengi gözlü gayet alımlı modern bir kadın. Annemle aramız daima çok iyiydi. Babam çok evde olmadığı için sürekli birlikte vakit geçirirdik. Annem dışarıya karşı da çok sempatik ve hoşsohbet birisi.

Annemin modern bir kadın olduğunu söylemiştim, özellikle yazın diz üstü renkli elbiseler giymeyi çok sever, evde ise şortla veya taytla dolaşır. Ancak o zamanlar ona hiç farklı gözle bakmamıştım. Annem yüzmeyi çok beceremezdi bu yüzden tatillerde gittiğimiz otellerde onu bikinili görmek zordu ancak giydiği elbiselerin, eteklerin ve kot şortların aslında ne kadar seksi olduğunu ancak şimdi eski fotoğraflara bakınca farkediyorum.

Neyse annemle ilgili hikayemin başlangıcına gelelim. Dediğim gibi 17 yaşındayken babamı kaybettik ve annem çok içine kapandı, bu süreçte ona destek olmaya çalışsam da kendine tam gelmesi 1 yılı buldu.
Ben ise bu bahaneyle zaten umursamadığım okulu iyice boşladım ve henüz açıklanmamıştı ama üniversite sınavından kötü bir sonuç geleceği belliydi. Çoğu kişi gibi bende anneme mezuna bıraktığımı söyledim zaten o da çok umursamadı, sonuçta babamın mirası sayesinde ömür boyu maddi bir sorunumuz olmayacaktı.

İşte böyle bir durumdaydık. Haziran sonuydu, ben 18 yaşına gireli 2 ay kadar oluyordu. Odamda yatmış internette geziniyordum. Üniversite sınavı çok umrumda değildi ama hem annemin eski neşesinden eser yoktu hem de tüm arkadaşlarım gideceği için biraz buruktum.

İşte böyle bir haldeyken annem odamın kapısını çaldı. Şaşırmıştım genelde ben adım atmadan pek iletişime geçmiyorduk.

“Gel” dedim.

Annem içeri girdi, altında yine her zaman giydiği şortlardan üstünde ise bol bir tişört vardı. Hevesli bir şekilde yatakta yanıma oturdu.

A:Nasılsın tatlım

-Bir şeyler farklıydı, oldukça heyecanlı görünüyordu annem, onu bayadır böyle görmemiştim-

B: İyiyim anne sen nasılsın?

-Bu soruyu tek kaşımı kaldırarak sormuştum, ne olduğunu anlamaya çalıştığımı belli etmiştim-

A: Ben de iyiyim. Müsait misin sana bir şey gösterecektim.

-Hala çok hevesliydi, telefonumu kenara koydum-

B: Tabi anne göster

Telefonunu çıkardı, instagramda bir reels videosu açtı. Videoda annem yaşlarında bir kadın yüzmenin yararlarından falan bahsediyordu. Anlam verememiştim ama göz ucuyla baktığımda annem çok hevesli duruyordu ve bana videoyu izletmeye devam ediyordu. Şaşkınlığımı anlamış olacak ki söze girdi

A: Hakan sence ben de yüzebilir miyim?

-Bunu o kadar buruk söylemişti ki desteklemekten başka şansım yoktu, onu babamdan sonra ilk kez bir şey için heyecanlı görmüştüm-

H: Tabiki yüzebilirsin anne zaten tatillerde yüzüyordun

A: Hadi ama tatlım, ikimizde onun gerçek yüzmek olmadığını biliyoruz. Ben tam anlamıyla doğru şekilde yüzmeyi öğrenmek istiyorum. Hatta internetten baktım hemen yakınlarda birkaç havuz var senle gidip görelim mi?

-Bu iş pek aklıma yatmamıştı açıkçası, normalde olsa asla kabul etmezdim ama dediğim gibi annemi uzun süre sonra mutlu görmek her şeye değerdi-

H: Tabiki olur anne birazdan çıkalım hadi hazırlan

-Yanağıma ıslak bir öpücük kondurup sıkıca sarıldı, kulağıma

A: Teşekkür ederim bebeğim, bu ikimize de iyi gelecek

diye fısıldadı

İçimden “ikimize de derken?” diye düşündüm, ben sadece o yüzer sanmıştım ama birlikte gitmemizi planlıyordu, bozuntuya vermemeye karar verdim

Ben de onu yanağından öptüm bozuntuya vermedim hazırlanmak için odadan çıktı.

O gün 2-3 yer gezdik hepsi güzeldi aslında ama bir tanesi daha sakin olduğu için ona kayıt olmaya karar verdik, kayıt olurken annem kurs sordu ama sakin olan havuzda kurs hizmeti yoktu, bana dönüp “Neyse tatlım artık sen öğretirsin anneciğe” dedi.

İçimden dertsiz başıma dert aldım diye düşündüm. Her lanet gün gelip yüzecektik, bu da yetmezmiş gibi bir de öğretmek için stres yaşayacaktım. Ama yine de bozuntuya vermeden kabul ettim.

Sonraki gün annem çok hevesliydi, resmen eski neşeli annem geri dönmüştü. Erkenden kalktı hazırlandı. Yüzme malzemelerini, havluları, benim şortumu hazırladı. Sonra aklıma o soru takıldı

Hakikaten annem ne giyecekti hiç düşünmemiştim, gittiğimiz havuz sakin oluyordu evet ama annem artık duldu, hem de çok çok alımlı bir dul. Hatırladığım kadarıyla eskiden tatile gittiğimizde giydiği beyaz bir mayosu vardı ve mavi bir bikinisi. Umarım bikini giymez diye düşündüm içimden ancak odaya girdiğimde çantaya koymak için hazırladığı bikinisini gördüm, hemde altı resmen tanga gibi duruyordu, sinirim tepeme atmıştı. Annemin havuza gitme isteği başka bir şeyden miydi yoksa, hiç öyle bir kadın değildi ama babamdan sonra çok değişmişti. Tam bu esnada annem odaya girdi

B: Anne bunu mu giyeceksin?

A: Evet tatlım bir sorun mu var?

-Şaşırmıştı çünkü bugüne kadar asla ne giydiğine karşılamamıştı. Ama artık o duldu ve namusumu korumak benim görevimdi, bunları düşündükçe biraz daha sinirlendim-

H: Anne beyaz mayonu giysen?

A: Tatlım ama o bi…

H: Anne lütfen tartışmayalım, ya onu giyersin ya da ben gelmem

-Annem şok olmuştu çünkü daha önce hiç böyle bir tavır görmemişti. Onun sesini keserek belki kabalık etmiştim ama haklıydım ve geri adım atmayacaktım. Annemin şaşkınlığının ardından biraz suratı düştü ama sanırım o da neler düşündüğümü anlamıştı galiba-

A: Tamam tatlım sen nasıl dersen

Bu sorunu da böylece çözmüştük, annemle havuza gittik soyunma odalarına geçtik, gerçekten baya boştu. Erkek soyunma odasında sadece benim yaşlarımda 2 çocuk vardı. Birini tanıyor gibiydim ama tam çıkaramadım.

Şortumu giyip havlumu aldım, soyunma odasından çıkıp havuzun kenarındaki şezlonglardan birine oturup annemi beklemeye başladım. Havuz da soyunma odası gibi boştu, sadece yüzen birkaç kişi vardı. Ben bu öğretme işini nasıl becereceğim diye düşünürken annemi kadın soyunma odasından çıkarken gördüm.

Hevesle bonesini takmış havuz gözlüğünü başına geçirmişti. Boneyle birlikte yüzünün güzelliği gerçekten ortaya çıkmıştı ama yüzünde bir rahatsızlık ifadesi vardı. Gözlerim aşağı doğru kayarken rahatsızlığın sebebini anladım ve gördüğüme inanamadım. Tıpkı konuştuğumuz gibi beyaz mayosunu giymişti ama bu mayo anneme çok dar geliyordu. Babamdan sonra annem hala fit sayılırdı ancak yine de aldığı kiloları hiç düşünmemiştim. Beyaz mayosu bayrak gibi gerilmiş göğüsleri yanlardan neredeyse taşıyor gibiydi. Bacaklarına doğru baktığımdaysa resmen keşke bikinisini giyseydi dedim.

Zavallı annem ikide bir göğüslerini düzeltiyor, ellerini utançla önde birleştiriyor adımlarını küçük küçük atıyordu. O yanıma doğru yaklaşırken önceden denk geldiğim benim yaşıtlarımdaki iki çocuk erkek soyunma odasından çıktılar. Tam emin olamadım ama biri ötekini dürtüp annemi gösterdi gibi geldi, ikisininde annemin kalçasını süzdüğünden emindim.

Odağım annemden onlara kaymıştı, ne konuşuyor ne düşünüyorlardı acaba, annem neredeyse yanıma ulaşmıştı ama ben sinirli sinirli çocuklara bakarken düştüğüm halden utanıyordum. Bütün bunlar yetmezmiş gibi annem yanıma geldiği gibi eliyle göğüslerini kapatarak eğilip kulağıma “Neden bunu giymek istemediğimi anladın mı genç adam” dedi ve bir öpücük kondurdu

Oldukça haklıydı, o kulağıma fısıldarken gözüm göğüslerine kaydı ve eliyle çekiştirmesene rağmen beyaz mayosunun kenarından resmen memesinin pembeliğini görüyordum, kendimden çok utandım ama annem kulağıma fısıldarken tabiri caizse arkasındaki iki çocuğa resmen domalmış oldu. Çocuklar belli etmemeye çalışsalar da bakıyorlardı işte.

Bir an önce suya girip bu rezilliği bitirmek istedim, ayağa kalkıp annemin kulağına “özür dilerim haklıymışsın, hadi şimdi yüzelim” dedim.

Merdivenden suya girdim annem de peşimden geliyordu, yüzmekten korktuğu her halinden belliydi. Merdivenin son basamağına kadar geldi ama yarısı suyun içinde yarısı dışarıda şekilde durdu.

“Gel korkma ben seni tutarım” dedim. Göz ucuyla baktığımda diğer iki çocuğun büyük bir kıskançlıkla beni izlediklerini gördüm.

Annem dediklerime uyarak yavaşça suya atladı, belinden tuttum onu.