YASAK DUYGULAR 23P.2

Eniştem ağır ağır yanıma geldi .

  • Buğra bey ne o bir hoşgeldin demek yok mu ?
  • Hoş geldin enişte. Eniştem içtenlikle elini uzattı. Bende elimi uzatınca içtenlikle sarıldı. Eniştem kötü bir adam değildi. Hayatın kimden ne zaman neleri götüreceğini ve neleri vereceğini kimse bilemezdi.
  • Çok özledim sizi . Oğlum insan bir arar . Ben kötü bir adam mıyım?
  • Yok enişte ne alakası var. Ama işte siz Tuğçeyle boşanma aşamasına gelince…
  • Sende haklısın. Eniştem Gizem’e göz ucuyla baktı ve elini uzattı . Gizemle tokalaşırken ;
  • Bu hanımefendi?
  • Gizem . Arkadaşım .
  • Arkadaş?
  • Yakın arkadaşım. Bunu söylerken Gizem utanmış, başını öne eğmişti. Eniştem kulağıma fısıldayarak ;
  • Aferin … Üçümüz verandaya doğru gittik . Verandaya Tuğçe’de gelmiş, annemle koyu bir sohbete dalmışlardı. Bizi görünce Sibel Teyzemle Tuğçe ayağa kalktı. Sibel Teyzem ;
  • Mehmet hoş geldin diyerek enişteme sarıldı. Tuğçeyle de içtenlikle birbirilerine sarıldılar. Annem yerinden doğrulmaya çalıştı. Eniştem ;
  • Lütfen zorlama kendini . Çok geçmiş olsun . Annem ;
  • Sağol . Küçük bir kaza işte . Gizem ;
  • Ben gideyim artık. Size tekrar geçmiş olsun . Annem ;
  • Sağol kızım . Gel yarında olur mu ?
  • Olur tabi teyzecim . Gelirim. Gizem verandadan çıkarken bende onu geçirmek bahanesiyle aşağı indim . Gizem motosiklete binerken ;
  • Enişte iyi bir adama benziyor Buğra .
  • Evet iyidir .
  • Neden yüzün düştü senin bakiyim ?
  • Hiç . Bilmem ki . Gizem motosikletten indi. İki eliyle yanaklarımdan tuttu. Ela gözlerini gözlerime dikerek sessizce ;
  • Buğra , canımın içi her zaman böyle kalamazsınız biliyorsun dimi ?
  • Biliyorum da elimde değil işte…
  • Kıyamam ben sana … Gizem dudaklarıma öpücükler kondurduktan sonra sıkıca sarıldı. Bende sarılmasına karşılık verdim. Kızıl saçlarını bir müddet okşadıktan sonra ayrıldık. Gizem motosiklete binerken;
  • Lütfen bak aklım sende kalır. Üzme bu kadar kendini…
  • Tamam tamam. İyiki geldin bugün.
  • Senin için her yere gelirim… Gizem elleriyle kalp işareti yaptı ve gazlayarak uzaklaştı. Ağır ağır bahçeden verandaya doğru gittim. Eniştem ve Tuğçe bahçemizin en ücra köşesinde çimlere oturmuş, konuşuyorlardı. Onlara dalmış bakarken teyzem ;
  • Bak bak iyi bak ikizin gidici gibi… Teyzeme döndüm:
  • Teyze çok kötüsün.
  • Ne dedim ki teyzesinin bir tanesi diyerek ayağa kalktı ve yanıma geldi. İnce mavi crobundan taşan göğüslerini sağ koluma yasladı, sol eli narince sırtımda gezerken ;
  • Alışmıştın dimi ?
  • Evet… Arkamı döndüm. Annem de bu halime üzülmüş bana bakıyordu.
  • Ben bi üzerimi değiştireyim dedim ve yavaş adımlarla odama çıktım. Odama gittim ve üzerimi değiştirdim. Yatağımda telefonla oynamaya başladım. Zaman adeta durmuştu. Enişte iyi bir adamdı. Tuğçe’ye ne bir şiddet uygulamış ne de kalbini kırmıştı. Cinsel sorunları evliliklerini bu raddeye getirmişti. Tuğçe için ideal bir eş konumundaydı. Ama sorun şu ki bende Tuğçe’ye çok alışmıştım. Yediğimiz içtiğimiz ayrı gitmezken bana ilkleri yaşatmıştı. Ama aklımı kurcalayan şeyler de vardı. Tuğçe ne ara eniştemle konuşmuştu ? Eniştem kafasına göre boşanma aşamasındayken evimize gelemezdi . Tuğçe ne zaman kaçamak işler yapsa bana karşı hep soğuk davranıyordu . Canımı en çok yakan da bu huyuydu . Acaba Tuğçe beni kullanmış olabilir miydi !? Bu düşünceler içindeyken uykuya dalmıştım. Uyandığımda akşam olmuştu. Teyzem arıyordu;
  • Hadi canım aşağı gel yemek yiyeceğiz seni bekliyoruz.
  • Tamam geliyorum . Ağır adımlarla aşağı mutfağa indim. Masada herkes oturmuş, yemeğe odaklanmıştı. Annem geldiğimi görünce dikkatle bana baktı. Annemin tam karşısına oturdum . Yemek yerken Tuğçe anneme dönerek;
  • Eee anne ne diyorsun?
  • Sen bilirsin kızım. Ama sınav falan diyordun , çalışıyordun Buğrayla beraber . Buğra ?
  • Konunun ne olduğunu bilmiyorum anne . Tuğçe bana dönerek;
  • Mehmet’le tekrar denemek istiyorum Buğra.
  • Sen bilirsin Tuğçe . Tuğçe elindeki çatalı bırakarak yeşil gözlerini gözlerime dikti .
  • Bu kadar mı ?
  • Ne söylememi istiyorsun ? Gitme desem beni dinleyecek misin ? İkimiz de sinirlenmeye başlamıştık. Tuğçe sesini yükselterek ;
  • Buğra saçmalama . Ciddi bir şey konuşuyoruz burada .
  • Ben mi saçmalıyorum Tuğçe? Enişteyle konuştuğunu eve gelince anlıyorum .
  • Sana mı söyleyeceğim atacağım her adımı? İkimizin bu tartışmasını annemle teyzem dikkatle izliyorlardı .
  • Söylemek zorunda değilsin. Hiç bir şeyi de açıklamak zorunda değilsin Tuğçe. Ben senin için neler yaptım , nelere katlandım . Allah biliyor. Tuğçe soğuk bir şekilde ;
  • Yapmasaydın. Tuğçe’nin bu sözü beni yıkmıştı. O an beni kalbimden vursa , bıçakla delik deşik etse bu kadar koymazdı. Başımı öne eğdim.
  • Haklısın… Ayağa kalktım. Mutfaktan çıkarken annem sesi titreyerek;
  • Buğra bir tanem nereye? Önüme dönmedim . Annemle göz göze gelirsem gözyaşlarımı görebilirdi . Derin derin nefes aldım ;
  • Bi garaja , ekipmanlarıma bakacağım anne … dedim ve garaja gittim. Babamın söktüğü eski araba arka koltuğuna oturdum . Telefonumdan grup 84 anlayamazsın şarkısını açtım.Koltuğun arka tarafından zulaladığım sigara paketini çıkardım ve bir tane yaktım. Elimde olmadan gözlerimden yaşlar geliyordu. Epeyce bir süre sonra garaja doğru gelen baston sesleriyle toparlandım. Sigara paketini sakladığım yere geri koydum. Göz yaşlarımı sildim. Annem garaj kapısının önünde durdu ;
  • Buğram neredesin? Oturduğum yerden hemen kalktım ve annemin yanına gittim .
  • Napıyorsun bir tanem merak ettim seni .
  • Oturuyordum işte burada .
  • Ben de oturayım seninle biraz… Annemin koluna girdim ve koltuğa yavaşça oturttum. Bende yanına oturdum. Yere bakıyordum. Annem saçlarımı okşarken sessizce;
  • Ağladın mı sen ? Yutkunarak ;
  • Yok garaj tozlu ya gözüme toz kaçtı herhalde.. Annem saçlarımı okşadığı eliyle yerde olan yüzüme bakmak için çenemi tuttu. Kendine doğru çevirmeye çalışırken sırtımı döndüm. Annem arkamdan sıkıca sarıldı.
  • Yalan söylemeyi de hiç beceremiyorsun. Bakıyım bi koluna . Sağ kolumu yavaşça uzattım. Annemin narin elleri kapanmış küçük bıçak yarasında nazikçe gezindi . Usulca öpücükler kondurdu.
  • Bir tanem kardeşin için neler yapmışsın öyle ? Tuğçe sen buraya gelince anlattı. Gözlerim dolmuştu. Ellerimle göz yaşlarımı silerken annem omzuma başını yaslamıştı . Sesi titriyordu;
  • Çok kırdı dimi seni ? Ağlamaktan hafiften hıçkırık tutmuştu. Zorlukla;
  • Evet … Annem de omzumda ağlıyordu. Bir müddet sonra annem başını omzumdan kaldırdı.
  • Bir tanem bana dön… Yavaşça anneme döndüm. Masmavi gözleri ağlamaktan kızarmıştı . Elleriyle gözlerimdeki yaşları sildi .
  • Kıyamam ben sana en değerlim benim… dedi ve alnımı öptü..
  • Hadi gidelim… Yavaşça annemi kucakladım. Verandaya giderken annem yanağımı öpücüklere boğuyordu. Tuğçe’yle teyzem kahve içiyorlardı. Tuğçe’den tarafa hiç bakmadan annemi yavaşça sandalyeye oturttum .
  • Ben odama gidiyorum anne. Bir şeye ihtiyacın olursa ararsın… İçeri girerken Tuğçe arkamdan ağlamaklı bir ses tonuyla seslendi ;
  • Buğra dur … Hızla önüme geçti. Başım yerdeydi .. Ağlayarak;
  • Affet beni nolur … Çok özür dilerim … diyerek sıkıca sarmaştı. Ellerim boşta , sarılmasına karşılık vermedim. Tuğçe bir müddet sonra ayrıldı..
  • Buğra lütfen istediğini söyle ama konuş benimle …
  • …………. Tuğçe yerde olan başımı elleriyle kaldırdı … Elimde olmadan gözümden yaşlar geliyordu. Tuğçe yeşil gözlerini gözlerime dikmiş, elleriyle yanaklarımı okşuyordu. Yavaşça ellerini yanaklarımdan çektim ve odama doğru gittim . Tuğçe arkamdan ağlayarak;
  • Buğra … Dedi ama durmadım. Odama girdim . Olanları düşünüyordum. Bir türlü uyku tutmuyordu . Yatakta bir sağa bir sola dönerken saat gece yarısını çoktan geçmişti. Birden kapım sessizce açıldı. Gelen Tuğçe’ydi . Hızla kapıyı açtı ve arkadan kilitledi . Yattığım yerden doğruldum;
  • Tuğçe napıyorsun ? Tuğçe elinde anahtarla pencereye doğru gitti . Sıkı , bembeyaz kalçalarını kapatan mavi renk dantelli tanga ve aynı renk sutyeniyle ,ayağında beyaz kısa çoraplarıyla pencerenin önünde dikildi . Yavaşça pencereyi açtı . Anahtarı aşağı sallandırdı .
  • Tuğçe amacın ne ?
  • Sus bak . Ağlamaktan gözlerim şişti zaten .
  • Senin mi benim mi ?
  • Dinle Buğra. Bak dinlemezsen aşağı atarım anahtarı.
  • Atarsan at …
  • Bizimkiler ikimizi görünce ne diyeceksin ?
  • Ne derlerse desinler. Umurumda değil. Tuğçe bunun kendisinden üzerine hiç beklenmediğim hareketi yaptı . Yavaşça pencerenin kenarına çıktı. Ayakları boşlukta sallanırken;
  • Dinleyecek misin ? Panikle ayağa kalktım. Yanına kadar gittim. Kalbim küt küt atmaya başlamıştı. Ellerim panik halinde havadaydı.
  • Tuğçe delirdin mi sen ? Lütfen gel buraya. Tuğçe ağlayarak;
  • Affet işte hayvan. Ağır konuştum biliyorum. Ama benle nasıl küs kalacaksın ? İkimiz bir değil miyiz ?
  • Tuğçe….
  • Affettin mi?
  • Affettim Tuğçem nolursun in artık oradan. Tuğçe olduğu yerden aşağı bakarken hafif başı döndü. Öne doğru eğilirken hızla belinden kavradım ve içeri çektim . Kollarım fit göbeğini sarmıştı. İkimizde nefes nefese kalmıştık. Kulağına fısıldayarak;
  • Lütfen bir daha böyle şeyler yapma. Tuğçe önüme döndü. Gözleri yaşlı ;
  • Seni çok seviyorum … dedi . Uzun uzun birbirimize sarıldıktan sonra Tuğçe dudaklarıma küçük öpücükler kondurdu . Dudaklarımız tutkuyla birleşti. Tuğçe dudaklarımdan ayrıldı ve beni yatağa itti . Bir çırpıda sutyenini ve tangasını çıkardı. Hızla yatağa geldi . Boxerimi iki eliyle hızla çıkardı. Uyanmış, kalın aletimi iştahla yalamaya başladı. Kısa sürede aletim uyandı. Altın sarısı saçlarını kendime doğru çektim ve bembeyaz göğüslerini eme eme yalamaya başladım. Tuğçe sağ elini kalçalarının arasındaki aletime atmış, göğüslerini iştahla yalarken pürüzsüz pembe amına yerleştirmeye çalışıyordu. Aletim Tuğçe’nin sıkı , pembe dudakları olan amına girdiğinde ikimizde inledik. Tuğçe kasıklarımız birleşene kadar elini aletimin üzerinden çekmedi. Kasıklarımız birleştiğinde üstüme kapandı. Dudaklarımı öperken pikeyi üzerimize çektim. Ellerim diri kalçalarında ve sırtında nazikçe geziniyordu. Tuğçe gitgide hızlandı. Bedenlerimiz birbirine kenetlenmişti. Tuğçe öpe öpe kızarttığı boynumdan ayrıldı. Ellerini göğüslerime koydu . Ata biner gibi üzerimde gidip gelmeye başladı. Sessizce inlemelerimiz artmıştı. Çok geçmeden Tuğçe üzerimde sarsıla sarsıla orgazm olmaya başladı. Bende oluk oluk döllerimi Tuğçe’nin derinliklerine boşaltmaya başladım. Tuğçe soluk soluğa üzerime uzandı. Açılan pikeyi tekrar üzerimize örttüm. Birbirimizi uzun uzun öpücüklere boğduk. Tuğçe yavaşça üstümden kalktı. Yerdeki tangasını ve sutyenini giydi. Elbise dolabımı açtı. Geniş beyaz renk oversize tişörtlerimden birisini giydi . Kapının kilidini açtı ve tekrar yatağa, yanıma uzandı.
  • Tuğçem gitmeyecek misin ?
  • Hayır . Bu gece yanında uyumak istiyorum.
  • Bizimkiler görürse? Tuğçe gülerek;
  • Ben üzerimi giyindim. Sen çıplaksın .
  • Haklısın… Hızla boxerimi giydim. Üzerime şort ve siyah bir tişört giydim ve yatağa atladım. Birbirimize sarmaşmış şekilde uyuyakaldık. Sabah uyandığımda Tuğçe arkamdan sarmaşmış, pike örtülü bir şekilde uyuyordu. Tuğçe’ye doğru dönerken bizi izleyen gözlerle karşılaştım . Annemle teyzem ayakta, bizi izliyordu . Teyzem ellerini göğüslerinin altında birleştirmiş bize tebessümle bakarken, annem sol elinde baston mavi gözleri nemli , şefkatle bakıyordu. Fısıltıyla;
  • Canlarım benim…

“YASAK DUYGULAR 23P.2” üzerine 2 yorum

  1. 22 bölümden sonra 23p2 geldi arada boşluk oluştu lütfen düzeltin

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir