Ezik Sınıf Arkadaşımın Annesiyle 6

O günden sonra pek olay yaşanmamış, aklımda sadece Melis’i bağıra çağıra oğlunun önünde siktiğimi hayal etmiştim.Lise bitmiş okuldan Ahmet’le birlikte mükemmel şekilde anılar bırakarak mezun olmuştuk.Ahmet’in babası bir evlilik yapmış, evlendiği kadının ateşli sarışın bir kızı vardı. Ben babasıyla telefonda görüşmüştüm,tanışmıştım. Ezik Sınıf Arkadaşımın Oradan tanıyordum yeni ailesinide.Bu geçen 2 yıl içerisinde mahalleler arası boks turnuvasında 2.olmuştum.Melis benim maçlarıma oğluyla birlikte geliyor ben onların karşısında turnuvayı adeta show yaparak 2.bitiriyordum.Melis’in gözünde artık ben bir neredeyse şampiyon olmuş kadar vardım,bunu davranışlarından ve ikidebir boksörüm diye hitap etmesinden anlıyor ve ona olan isteklerimi dahada çok depreştiriyordu.Liseden mezun olunca Ahmet’te bizim salona yazılmış benim ve antrenörüm (Hasan) tarafından özel ders alıyordu.Melis sık sık antrenmanlarımıza gelir onunla beraber oturup oğlunu izlerdik.Ben Melis’e adeta bir profesyonel gibi oğlunun açıklarını ve yapması gereken vuruşları gösteriyordum.Oda beni ateşli bakışlarla dinliyor ve gözlerimin içine bakıyordu.

Amatör bir turnuvada 2.olduğum için profesyonel turnuvadan teklif atmıştım.Ahmet ise alt siklet olduğu ve yeni başladığı için benim sık sık antrenman maçım onunla oluyordu.Aylar geçmiş turnuva vaktine 1 sene kalmıştı.Ahmet beni destekliyor,annesiyle aramızdaki yakınlığın dahada artmasını artık içine sindirmiş şekilde sesini hiçbir şeye çıkarmıyordu.Hasan hocayla bir senelik sıkı ve sert antrenman programı oluşturmuştuk.Herşey hazırdı bu program sırasında Melis ve Ahmet benim antrenmanlarımı izliyor aralarında fısıldaşarak beni konuşuyorlardı zaman zaman Melis dahada heyecanlanıyor ayağa kalkıyor beni alkışlıyor,”Mükemmelsin boksörüm” diye hitaplarda bulunuyordu.Ahmet’te bunun gazına gelip aynı şeyleri yapıyordu.Bir gün antrenmandan çıkmış,eve giderken Ahmet beni aramış ; ”Kanka bize gel annem nefis yemekler hazırlamış bir şeyler yeriz hem takılırız.” demişti.Ben artık büyüdüğüm için evdekilere hesap vermeyen bir tip olmuştum.Rotamı değiştirirken Melis’in bugüne kadar bana yakın davranmasını aklıma getirip bunu ödüllendirmem gerektiğini düşünmüştüm.Sağda bir teyze gördüm,elinde son bir papatya demeti vardı.Melis’in en sevdiği türdü bu,çünkü evinin hemen hemen her yerinde papatyaları görebiliyordum vazolarda.Papatyaları aldım teyzeye teşekkür ettim ve Ahmet’lerin evlerine doğru yola devam ettim.Kapıya yaklaştım üstümdeki siyah gömleğin üst yakasından 2 düğme açtım ve kapıya tıkladım.Kapıyı açan Melis yine bembeyaz parlak bir suratıyla o kızıl saçlarıyla dudağında da ateşli bir ruj üstünde de bir elbise tarzı dar bi seksi kıyafet vardı o şekilde kapıyı açınca ben onu baştan aşşağıya süzmeye başladım ve sonra daha fazla dayanamayarak; ”Benim en sıkı taraftarım bugün çok güzel olmuş.” deyiverdim.

M:”Ne sandın bu yakışıklı boksör evimize gelicek,benim güzel olmaktan başka bir çarem mi var?”

Bende hiç beklemeden bir cesaretle ; ”Sen zaten her halinle güzelsin.” diye yapıştırdım cevabı.Oda utangaç bir şekilde gülümsemeyle yetindi ve içeriye doğru elini yöneltti.Ayakkabılarımı çıkarıp içeri girdiğimde çiçeği ona uzatıp ; ”Bunlar en güzel taraftarıma” diyerek gülümsedim.Oda çiçekleri elimden alıp koklamak için burnuna götürdüğünde çiçeğin üstünden bana bakıyor ve adeta onu oracıkta sikmem için tahrik ediyor gibiydi.Kapıyı kapatmış içeriye doğru yönelmiştik.Ahmet odasından çıkmış yanıma gelmişti ama biraz somurtkan bir hali vardı ben bunu farketmiş,ancak ses çıkarmamıştım.Ahmet yanıma oturup; ”Hoşgeldin kanka” diyerek sessizliği bozmuştu.Bende ona;

B:”Sende hoşgeldin minik boksör” demiştim. Evdeki artık minik boksör o olmuştu.Ahmet gülümseyerek hiç ses çıkarmadı.Elindeki telefona sarıldığı anda telefonu çalmıştı arayan babasıydı ve odasına doğru koşmuştu.Ben o sırada mutfakta bir şeyler hazırlayan Melis’in yanına doğru gitmem gerektiğini düşünmüştüm.Mutfağa doğru ilerlediğimde burnuma güzel kokular geliyor bende jest amaçlı; ”Benim güzel taraftarım bana ne yemekler hazırlamış acaba burnuma çok güzel kokular geliyor.”diyerek mutfağa girmiştim Melis tabakları doldururken çok masum ve tatlı duruyordu arkadan belinden sarılıp dudaklarına yapışmamam için herhangi bir engelleyici yoktu buda onu çok istiyordu ama ondan bekliyordum ilk adımı çünkü bir sürtük olduğunu biliyordum.Çok kez birbirimize yanlışlıkla da olsa sürtünmüş,dip dibe gelmiştik.Sanki birbirinden duygularını saklayan 2 aşık gibiydik.Yanına doğru yaklaştım bende işin ucundan tutup yardım etmek istemiştim.Üst rafta duran bir geniş tabak vardı onu alması gerektiğini söyledi ben ise; ”İstersen senin için onu alabilirim.” Oda bana şehvetli ve istekli şekilde ; ”Hayır ben almak istiyorum sen sadece yardım edebilirsin.” demişti.Bende fazla kurcalamadan onun almasına yardım etmeye çalışmıştım rafa uzanabilmesi için belinden tutmam gerektiğini ellerini beline koyarak anlatmıştı.Ben o ince kıvrımlı beline ellerimi sarmış onu havaya kaldırıyordum.O sırada Melis ; ”Sen çok güçlüsün.” diyerek beni dahada gaza getirmişti.Ben hiç odağımı bozmadan onu belinden tutmuş,üst raftaki tabağı almasına yardım ediyordum.Tabağı aldıktan sonra inişine yardım etmiştim.Anlık duraksamayla arkasında durmuştum öylece sessizliğe bürünmüştük.Adeta dibinde kalmama sesini çıkarmıyor ve benden bir adım bekliyor gibiydi,tabağı doldururken kalçalarını sallıyor azıcık arkaya doğru gelse tam olarak kalkmış olan sikime doğru yapışacaktı.Tabağı doldurduğu esnada birden dibinde olduğumu bilmesine rağmen geriye doğru gelmiş dar pantolonumdan demir gibi olan sikime kalçasını vurmuştu.Ben burada daha fazla ateşlenip daha fazla kendimi tutamayarak,ileriye giden kalçasına demir gibi onu arzulayan sikimi oturtmuş dibine girmiş şekilde belinin yan taraflarından ellerimi sokmuş tabağı doldurmasına yardım ediyordum.Kafamı ensesine koymuştum,ikimizde ses çıkarmıyor sadece tabağı dolduruyorduk.Sesini çıkarmadığı için bir adım daha atmam gerektiğini düşünüp yardım eden 2 elimin birisini beline sarıp,diğer elimde yardıma devam ediyordum.O beline elimi sardığımda o seksi ve ince sesiyle,hafif bir gülümsemeyle; ”Gerçekten çok güçlüsün.” demesiyle beni daha çok azdırıyor ve adeta onu sikmem için beni çağırıyor gibiydi.Bende daha fazla uzatmadan sessizliğimi bozarak ; ”Beni güçlü yapan maçlarıma gelip beni kendi boksörüymüş gibi alkışlayandır.” demiştim.Tabağı doldururken birden durmuş belinde olan elimi bozmadan bana dönük olan arkasını tezgaha doğru dönmüş,belini bana doğru çevirmişti.Yüz yüzeydik artık demir gibi sikimin önünde artık kalçası değil karnı vardı.Yüz yüze geldiğimizde kafasını bana doğru kaldırıp gözlerimin içine bakıyordu.Gözlerinin içinden beni ne kadar istediğini tahmin edebiliyordum.Bir elim belinde,diğer elim boştayken boşta olan elimi perçelli saçlarına doğru atmıştım.Saçlarını okşuyor bir yandanda belinde olan elimi kalçasına doğru indiriyordum.O bu hareketlerimi ister ve bekler şekilde alt dudağını ısırmıştı.Zaten kızıl saçlı minik suratlı bir sürtük olduğu için ben dahada fazla alevlenmiş adeta içeride Ahmet’in olduğunu unutup orada onu çatır çutur ölesiye sikmek istemiştim.O daha fazla dayanamayıp olsa gerek ki ; ”Burada duralım,içeride Ahmet var görürse hoş olmaz.” bunu dedikten sonra bende Ahmet’i hiç siklemeyecek şekilde; ”Siktir et onu bizi hiç farketmez bile,senin gibi bir annenin kıymetini bilmiyorda zaten.” diyerek cesaretini tazelemek istemiştim.Ancak o okadar profesyonel bir sürtüktü ki nerede durması gerektiğini çok iyi biliyordu.Benim elimden ellerini sarmış sikime iyice yapışmış vaziyette ; ”Burada duralım devam edeceğimiz yeri biliyorum.” demişti. Bende daha fazla uzatmayarak devam edeceğimiz yeri biliyorum dediği için bırakıp; ”Peki güzel ve seksi taraftarım.” demiştim.Kalçasına son kez bir avuç atıp ellerimi her yerinden çekmiştim. Geriye doğru 1 adım attığımda oda arkasını dönmüş tabakları doldurmaya devam ediyordu.O esnada Ahmet içeriden ; ”Anne çok acıktık ya.” diyerek seslenmişti.Melis bana bakarak sürtüğümsü bir gülümsemeyle; ”Bende çok acıktım oğlum,hazırlıyorum” demişti. Bu kurduğu cümleyi aklımda defalarca çevirip sekse olan arzusunu tekrar tekrar hatırlıyordum.Bende ona bakarak hafif bir gülümsemeyle ”Annen çok güzel şeyler hazırlamış.Bugün çok fena doyacağız.” diyerek karşı bir adım atmıştım.Oda gülümsemesini tazeleyip tabakları doldurmaya devam etmişti….

​Diğer hikayelere gözat…