Ben Okan! ( Bölüm 3 )

Bir kaç saat sonra yolu yarılamış İzmir’e yaklaşmıştık artık. Yol boyu güneşin yüzüme yüzüme vurmasından kaynaklı artık bunalmış ve yorulmuştuk. Artık her yerim kızarmış olcak ki çözüm yolu aramak için annemle tekrar iletişim kurmam gerekti;
– Ben: “ Anne yanımıza güneş kremi almış mıydın ?”
– Annem: “ Unutmadıysam çıkarken çantama atmıştım sanırım.” bu cümlenin ardından arabanın arka koltuğuna doğru uzanarak annemin çantasını aldım. Çantanın içinde güneş kremini ararken daha aşşağıda beyaz dantelli bir tanga gözüme çarptı. O sırada içimde garip bir heycan büyümeye başladı. Acaba şuanda annemin altında kilot yok muydu ? Yoksa bu kilodu yedek olarak yanına mı almıştı ? Bu sorular kafamda dönerken gizlice çantanın içinden ellemeye başlamıştım bile. Sonradan fark ettiğim detay heycanımın daha da büyümesine etki etmişti çünkü kilotun bacaklarına ve kadınlığına değen kısımlarda nemli ve ıslak bir doku vardı. Büyük ihtimalle en son tuvalet molası verdiğimizde terlediği için tangasından kurtulmak istemiş ve çantasına atmıştı.
– Annem: “ Ne oldu Okan ? bulamadın mı hala ? Evde unutmuş olabilirim ya. Yandaki fermuarı açıp orayı da kontrol eder misin ?” Annemin talebi üstüne fermuarı açmak için kendimi daha da ileri vermiş, bacaklarım ön koltukta geri kalan vücudum ise arka koltukta kalmış oldu. Fermuarın içinde güneş kremini bulmuş ve kendimi ön koltuğa almak için düzeltmeye çalışırken annemin sesi ile tekrar irkildim;
– Annem: “ Yuhhh artık Okan ya bu neee? Şortunu düzelt arasından sarkıyor oğlum ya!” son zamanlarsa anneme bu tarz yakalanmalarım artmıştı ve bu durumdan ben de rahatsız olmaya başlamıştım. Annemin çantasında bulduğum nemli beyaz dantelli tangasının ve o anlık onun şuanda altında iç çamaşırsız araba kullandığının hayali beni erkekliğimin zirvesine çıkarmış olucak ki eğildiğimde normalde ten rengime yakın renkte olan sikimin resmen mosmor kesildiğini aynı zamanda yemyeşil damarlarımın ona eşlik ettiğinden anlamış oldum. Resmen şortumun arasından beni kurtarın diye bağırıyordu. Arabanın otobanda gidişinden ve sallanmasından şortumun arasından çıkmış bir sağa bir sola vuruyordu kendini. Gerçekten acilen boşalmam gerektiğini anladım çünkü hayal dünyamdan çıkınca ereksiyonumun verdiği ağrıyı taşşaklarımdan beynime kadar hissediyordum. Böyle bir durumun açıklamasını anneme yapamazdım, ne dicektim sanki 1 saat önce çıkardığın kilodunu bulduğum ve onunla hayaller kurduğum için oldu özür dilerim anne mi ? Asla böyle birşeyi yapamazdım o yüzden durumu kabullenip cevap verdim;
– Ben: “ Anne gerçekten özür dilerim ama elimde olmadığını defalarca anlattım sana. Son derece haklısın son zamanlarda öz oğlunun erkekliği ile çok karşılaştın bu durum için gerçekten çok özür dilerim affet beni. Bir sonraki molada altıma boxer giyerim söz.”
diyip durumu hem özetlemiş hem de özürümü dilemiş oldum. Annem tekrar yola odaklanmış ve sanırım az önce olanları unutma kararı almış olucak ki susup durumu devam ettirmedi. Ben de artık güneşten yanmakta olan bacaklarıma ve kollarıma güneş kremimi sürüp rahatlayabilirdim. Yerime tekrar geçip üstümü başımı düzelttikten sonra kremi kollarıma, yüzüme ve bacaklarıma iyice sürdükten sonra çantaya geri koymak için arkaya uzandığımda annemin sesi ile irkildim;
– Annem: “ Durrr! Sen kendine müslüman mısın benim bacaklarım kollarım ne olucak. Saatlerdir arabayı kullanan benim asıl benim ihtiyacım var ona.” Diyerek kremi çantaya koymamı engellemişti bile. Kremin kapağını açıp önce kollarına azar azar sıktıktan sonra croptan kaynaklı açık olan omuzlarına kadar yavaş yavaş yedirdikten sonra sıra bacaklarına gelmişti. Yarım saattir aklımdaki tek soru acaba altında iç çamaşarı var mıydı ? Bu sorunun hala heycanını üstümden atamamıştım. Kremi bacaklarına sıktıktan sonra kapağını kapatıp çantaya geri koydum. Ön tafa dönüp olayın heycanı ile yola odaklanmaya çalışırken tekrar annem seslendi;
– Annem: “ Eeee kollarıma sürdün bacaklarıma sürmicek misin ?” Daha 10 dk önce sikimi dışarda görmüş ve bana kızmış olmasına rağmen ondan böyle bir talep almak beni aşırı derecede şaşırtmıştı. Ben bunları düşünürken annem de arabanın otomatik vites olmasından ve yavaş gitmemizden rahatlamış olucak ki sol bacağını iyice kendine doğru çekmiş altındaki kot eteğin bacaklarından aşşağı düşmesini sağlamıştı. Saatlerdir araba kullandığı için sanırım rahatlamak istemiş ve benim de kremi rahatça sürmemi kolaylaştırıcaltı. Üstümdeki şaşkınlığı ve avel avel bakışları atıp iki elimle sağ bacağındaki kremi yaymaya başlamıştım. Baldırlarından diz kapağında kadar olan güneşin vurduğu kısımları iyice ova ova ilerlerken kremin annemin bacağındaki terler ile karıştığını ve iyice parladığını fark ettim. Yaklaşık 20 yıldır oğluydum ve onu bu kadar beğenmeme rağmen ilk defa anneme bu kadar yaklaşmıştım. Hatta bir kadına ! Ben kremi yedirirken parlak ve sulu bacakları ile hipnotize olmuştum adeta. Erkekliğime engel olamıyordum. İçimdeki heycan ile nefes alış verişim değişmiş arabanın içi benim için cehanneme dönmüştü. Sıcaktan anlımdan ve bacaklarımdan terler akıyor, kalbim küt küt atıyor ve erkekliğim tekrar son zirvede şortumdan beni zorluyordu. Gerçekten bayılcak gibi hissediyordum, sanırım tansiyonum düşmüş ve nefes darlığı çekiyordum. Annemin kremin verdiği rahatlık ve klimanın üflemesiyle suskunluğunu tekrar bozdu;
– Annem: “ Oğhhhhh Okan bunu daha önce neden akıl edemedik ahhhhh. Vallaha pişmişim ya rahatladımmmm. Diğer bacağıma da yap lütfennn çok iyi geldiiğğ.” Annemin bu cilveli ve kendinden geçmiş ses tonu beni artık çileden çıkarmıştı. Sikim balon gibi şişmiş nerdeyse patlicaktı artık. Keşke evden çıkmadan 31 çekseydim diye düşünürken bi anda sol bacağının diğer kapı tarafında olduğunu hatta annemin rahatlamak için kendine doğru çektiği aklıma geldi. Sol bacağının altından hafif hafif görünen süt beyazı kalçaları beni zıvanadan çıkaran son nokta oldu. Sol bacağına uzanmak için kafamı göğüslerinin altına kadar sokmuş iki elimle anca uzanabilmiştim. Bacaklarını aynı bir hamur gibi yoğuruyordum. Bu kadar ileri gitmişken çaktırmadan etek altına baksam mı diye fikirler geçmeye başladı. Bacakları bile beni bu kadar etkiliyorken annemin kadınlığı ile göz göze gelsem sikime dokunmadan boşalırım fikri ile geri vazgeçtim. Annemden hala aynı sesler çıkıyor ve devam etmem niteliğinde bana direktifler veriyordu. Son hamle olarak sağ elimi iyice kalçasına kadar yakınlaştırıp götünün yumuşaklığını hissettikten sonra hızlıca geri çekildikten sonra klimanın ayarını arttırmak istedim. Son güçte çalışan klima şuanda annemin ter ve kremle karışmış bacaklarına üflüyor ve muhtemelen kadınlığına adeta ıslık çalıyordu. Annemin artık gözleri gitmiş kendinden geçmişti;
– Annem: “ Çokkk teşekkür ederim Okan ya inanamazsın ne kadar iyi geldiğine ohhhh.”
– Ben: “ Sevindim iyi olmana ama en yakın istasyonda durabilir miyiz acaba çok sıkıştım artık. “ bu cümleyi tabi ki de tuvaletimi yapmak için değil 31 çekip erkekliğimi rahatlatmak için kurmuştum. Gerçekten artık dayanacak gücüm kalmamıştı ve büyük ihtimalle dokunsam patlicaktım zaten.
– Annem: “ Ahhh tamam aşkım tamam 200-300 metre ilerde olması lazım dururuz.” Annem hala rahatlamanın verdiği etki ile konuşmaya devam ediyordu. Acaba annem benden etkilenmiş miydi yoksa gerçekten sadece kremin verdiği bi rahatlık mıydı ? Ben kafamda bu soruları düşünürken benzin istasyonuna varmıştık bile.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir