Sorumluluk Sınavı – 22

Kafamı memelerden kaldırıp onun yüzüne baktığımda onu yukarı bakarak nefes nefese “Bu bana 20 yıl daha yeter” derken gördüm…

Sema ; devasa memeleri kollarının arasında sıkışmış , ellerini amcığına atmıştı. Yüzünde acıyla , tatlının karışımı bir ifade vardı. Zevkten mi yoksa acıdan mı inlediği belirsizdi ama emin olduğum tek şey acayip seksi göründüğüydü. Dizlerinin bağı çözüldü ve kendini yere doğru bıraktı , ahşap masaya doğru kafasını yaslamış alt dudağını ısırarak bana bakıyordu. Masanın üzerinden boxerımı alırken göz göze geldik , “Bakma bana öyle , daha fazlasını yapamam” dedim. Sırıtarak ayağa kalkmaya çalışırken “Ay ay ay” diye inlemeye başladı , içinde bulunduğumuz durum çok garipti. Nihayet kalkmayı başardığında ise ben tamamen giyinmiş tişörtümü düzeltiyordum.

Yavaşça giyinmeye başladı , onun yumuşak sandalyesine kendimi bıraktım ve arkama yaslanarak kendimle gurur duymaya başladım.

-Nasıldım? Muharremden iyi yapabildim mi?

S: Deli misin mükemmeldin , kendini muharremle mi kıyaslıyorsun.

-…

S: Aysel’leri acayip kıskandım şuan , kim bilir siz daha neler neler yaptınız.

-Sor onlara anlatsınlar.

S: Ben de istiyorum.

-Geleyim bu akşam seninle?

S: Olmaz benim ev müsait değil.

-Şansına küs o zaman.

S: Gözüm kaldı vallahi , dikkat et sikine bir şey olmasın.

Sema biraz soluklandı , bende bu sefer onun bilgisayarıyla uğraştım ama sarmamaya başladı. Çok fazla dikkat çekmemek için Sema’nın ricasını kıramayıp sınıfıma geri döndüm , bizimkiler merakla soruyordu neden sınıfta olmadığımı. Özellikle sınıfa gelip Muharrem hocaya belirtince iyice meraklanmışlar , gülerek “Sema hocayı sikiyorum kanka o yüzden” dedim. Şaka sandılar gülerek “Oğlum söylesene harbi” dediler.

Bu boş sohbetlerin dışında Aysel hocanın da bahsettiği gibi Edanur’u sürekli bana bakarken yakalıyordum , “Ulan çok güzel kızsın ne buldun bende” diye sitem ettim içimden.

Son dersten önceki ders gibiydi , kafamda deniz kum ve güneşi düşündüğüm hayalimden çıkıp rahatsız edici sinek vızıltısıyla gerçekliğe tosladım. Mahmut pür dikkat şekilde dersi dinliyordu , ya da Ece Hocanın götüne bakıyordu emin değildim. Yok cumhuriyet edebiyatı bilmemne bir şeyler işliyorduk.

Ma (Mahmut): Kanka Ece Hoca gibi karım olsa varya her gün sikerdim. (Fısıldayarak)

-Doğru konuş oğlum , ablan yaşında kadın.

Ma: Olsun oğlum , sen istemez miydin?

-Yok ya istemezdim.

Ma: He he yarram ağzının suyu akardı.

-Ya yürü git oğlum.

Ma: Yalan mı lan?

-Doğru konuş , ağzını kırarım senin.

Ma: Triplere bak amınakoyim , saygılı Cafer.

-Tabi oğlum , Ece Hocaya karışanı sikerim ha.

Ma: Ya yürü git.

-Ciddiyim he.

Ma: Verse sikmeyecen mi?

-Sikmem.

Ma: Ulan cennetten düşmüş gibi karı , kimi sikecen bunu sikmezsen?

-Ulan yeter sıktın ha.

(Alttan telefonu çıkarıp siktiriboktan bir mobil oyuna girdim)

Ma: Vermedin mi lan telefonu , it.

-Vermedim it , lafımı da çalma.

Ma: Kapasana oğlum Ece Hoca görecek.

-Bir şey olmaz.

Boktan muhabbetlerle dersleri atlattıktan sonra okul çıkışında Aysel’lere uğramadan kapıdan herkesle beraber çıktım. Otobüs durağına doğru giden Edanur’u gördüm , içimden yanına gitmek geldi ama başıma yeni bir bela almak istemiyordum. Zaten Sema , Ece ve Aysel üçgeninde kalmıştım. Yeni birisi artık zamanımı da taşşaklarımı da zorlardı , herkese vakit ayıracak zamanım yoktu. Yine de Edanur’u elden kaçırmaktan da çok korkuyordum , “Boşver gitsin” diyerek kendi yoluma döndüm.

Eve giderken Muharrem’e “Fotoğrafları alayım bu akşam aslan parçası” diye ses kaydı attım , kıt türkçesiyle “Ne fotorafı” yazmıştı. “Karının resimleri diyorum , götünü memesini iyice gösteren fotoğraflar”. Bu sefer ikiletmedi tamam dedi , artık anlıyordu patronun kim olduğunu. Evde duştan çıkınca da gerekli resimleri almıştım , karısı bulaşıkları yıkarken arkadan götünü fotoğrafa çekmişti. Bir de yandan memelerinin belli olduğu resim atmıştı , daha sonra bir video daha geldi. Video başında telefon aşağıdan başlıyordu , yavaşça kamera düzelirken bir detay farkettim , Muharrem’in minik yarrağının kalktığı pantolonundan belli oluyordu videoda. “Acaba gavat mı bu” diye düşünmeden edemedim , videoda karısının kıvırta kıvırta salona yürüyüşünü çekmişti.

“Tamam yeter bugünlük , aferin” diyerek son mesajımı attım ve bilgisayarda film izledikten sonra erkenden uykuya daldım. Ertesi güne uyanmayı iple çekiyordum.

NOT: Beyler yksye az zaman kaldığı için peder beyden ikaz yedik , ikinci bir emre kadar pc yok dedi ama gece vakti gizliden yazıp atacağım buraya. Uzun zamandır yoktum o yüzden. Bunu da alel acele yazabildim şimdilik idare edin. Yazım hataları bozuk cümleler olması olasıdır çok sevmeyebilirsiniz elimden bu kadarı geldi , ayrıca sizleri de seviyorum haberiniz ola. Dikkat edin kendinize , hayırlı ramazanlar.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir