Eski Sevgilim (Karşılaşma ve Ruh somurma 1.Bölüm)

Evden çalışan bir yazılımcıyım. İnternet kesildi. Aradığımda çalışma yapılıyordu ve saat 10du. Hemen yakınlarda güzel bir kafe vardı. Oturdum filtre kahve istedim telaşla bilgisayarımı açtım ve toplantıya katıldım. Geldiğimden beri ilk defa kafamı kaldırıp çevreme bakmıştım. Bir de kimi göreyim 6 sene önce ayrıldığım asla unutamadığım eski sevgilim, biraz ilerideki masada oturmuş bana bakıyordu. Özlemiştim o esmer güzelini. Hiç değişmemişti. Yanına gittim.
Nasılsın.
Çekinerek İyiyim sen nasılsın dedi. İyiyim dedim.
Masama geleceğini beklemiyordum
Seninle konuşmayalı çok zaman oldu özlemişim sesini
Evli değil misin sen dedi hüzünle. Beni stalklamış belli ki o da unutamamıştı. Evet ama seni asla unutamadım diyerek elini tuttum. O da benim ellerimi tuttu sıkı sıkı ve güzel kapkara gözlerinden birkaç damla aktı.
Sildim titreyen ellerimle yüzünü sevdim ve burada konuşmayalım, hadi aslanlara gidelim dedim. Birden bire ağlamayı bıraktı ve kahkahalarla gülmeye başladı. Aramızda çok eski bir espriydi. E hadi dedim bir süre şaşkınlıktan sonra kalktık.
İş arkadaşlarıma eşimin rahatsızlandığını söyledim. Elini tutarak eve götürdüm.

Yolda sürekli bakıştık, gülüştük… Birlikte Samsun sokaklarını amisos u batı park ve doğu parkı arşınladığımız günler gibiydi. Neden eve gittiğimizi ikimiz de biliyorduk. Amaç kesinlikle sohbet değildi. 3 senelik uzak ilişkimiz olmuştu. Birbirimize çok fotoğraf yollamış çok sexting yapmış hatta tele sexler de yapmış defalarca uzaktan birbirimizi boşaltmıştık. Reelde sadece sevişmis asla içine girememiştim. Hatta asla o güzel pembe amına dokunamamıştım. Asansörde elimi beline attım. Yavaşça kalçasına doğru indim. Güldü.

Eve girdiğimiz gibi yasladım duvara onu. Karşı duvardaki evlilik fotoğrafını gördü. Birden modu düştü. İkimiz de başkalarıyla evliyiz dedi. Hatırlar mısın bilmiyorum bana bi şekilde ayrılsak başkalarıyla evlensek benimle birlikte olmayı hala ister misin diye sormuştun. Ben de tabiiki isterim sen bambaşkasın demiştim. Şu an halime bakarsan seni ne kadar arzuladığımı görebilirsin o sorunun cevabı taş gibi karşında dedim.

Etkilemeyi başarmışım. Tişörtümü çıkardı birkaç sene önce kas yapmış ve koşuya başlamıştım. Hep kaslı olmamı isterdi ama sevgili olduğumuz zamanlarda buna vaktim imkanım yoktu. Omuz ve göğüs kaslarımı okşadı hafifçe titredi. Beni kendine çekti ve çılgınca öpüşmeye başladık. Ona hafif sert davranmam hafif canını yakmam hoşuna giderdi. Dudaklarını emerken hafifçe saçını çektim. Mmm diye inledi. Dudaklarımız dillerimiz birbiriyle karışırken irileşmiş erkekliğimi karnına bastırdım. Yine inledi. Bir elim saçını çekerken diğeri 95lik memelerini avuçluyordu Pantolonumun düğmesini açtı ve fermuarımı indirdi. Erkekliğimi okşamaya başladı. Sarhoş gibiydi kesik kesik nefes aldı ve “Hatırladığım gibi. Çok büyük” dedi. Ben de onun gömleğini ve tek elimle de sütyenini çıkardım o güzel büyük memeleri sallandı. Sıvazladığı sikim daha da büyüdü. Saçlarını topladığım elim kafasından bastırmaya başladı. Sevgili olduğumuz zamanlarda ağzına az vermemiştim. Sinema köşelerinde doğu parkta çalıların arasında ağzını az doldurmamıştım. Ellerine gırtlağına fışkıra fışkıra az boşalmamıştım. Bu hareketin önümde çömelmesi ve sikimi ağzına alması gerektiği anlamına geldiğini biliyordu. Gülümsedi ve iri sikimin önünde çömeldi. Boxerımı indirdi ve büyük bir nefes aldı. Ellerini tuttum tek elimle duvara dayadım. Saçlarını tutan elimle sikimi ağzına bastırdım. Daşşaklarım çenesine değene kadar soktum çıkardım. Öksürdü midesi bulandı. Ama hareket edemiyordu başka çaresi yoktu. Bir daha kökledim ve yavaşça çıkardım. Paslanmışın dedim. Böylesini bulamadım ki üzerinde çalışayım dedi. Bir daha kökledim çıkardım. Artık tamamen çıkarmıyordum. Alışmak zorundaydı daha çok sikecektim onu. Defalarca kökledim.

Saçlarını bırakıp burnunu kapattım. Ağzından nefes almak zorundaydı. Sikimi öyle bir vakumladı ki ayı gibi böğürerek ooohhhhhh işte böyleeee dedim. (denemeyiniz) burnunu bırakıp sikimi çıkardım. Kızarmış ve gözleri sulanmıştı. Dur demedi biraz soluklandi. Acımadım. Bir daha kökledim ve yine burnunu sıktım. Sanki bedenimden ruhumu emiyordu çok çok ama çok iyiydi. Bir daha bıraktım. Karıma da yapmıştım ama ilk seferinde bana bağırmış ölüyordum demişti. Eski sevgilim ise tam tersineydi. Onu hor kullanmam hoşuna gidiyordu. BDSM e kadar varacaktı bu ilişki. Emindim. Bir daha sikimi gırtlağına kadar soktum ve vakumlattım. Artık dayanamıyordum ve böğüre böğüre boşalmaya başladım. Ağzına boşalan bir çok dalgadan sonra ağzını açtı ve henüz yutmadığı spermlerimi gösterdi. Telefonunu uzattı fotoğraf çekmemi istedi. Çok şaşırmıştım. Büyük sikimi kafasının yanında tuttum spermli ağzıyla birlikte çektim. Kime gönderilecekti ki bu fotoğraf neden çekilmişti?

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir