Kira -2

Aradan bir kaç gün geçmişti. Marketten dönüyordum . Apartman kapısını açtığımda kalakaldım. Karşımda ev sahibim Soner duruyordu. Hafifçe gülümsedi ve selam verdi. Manasız duruşumu garipseyen bir ifadeyle. Toparlandım.

S: Merhaba Eda hanım

B: Merhaba.

S: İsterseniz poşetleri taşımaya yardım edebilirim. Malum asansör bakımda bugün.

B: Aslında çok iyi olur. 3 kat merdiven çıkarsam yığılırım herhalde bu elimdekilerle.

Kapıya geldiğimizde teşekkür ettim. Nazik hareketinin karşılığını vermek için içeriye davet ettim kahve içmeye. Ama kabul etmemişti. Aslında haklıydı evli bir kadının evine yabancı bir erkeğin girmesi hoş karşılanmaz toplumumuzda. Ama asıl sebep bu değildi, kocam geldiğinde tartışmışlardı kira bedeli yüzünden. Davetimi nazikçe “başka zaman” diyerek geri çevirdikten sonra ” Eda hanım bu arada kira gününü geçtik, unuttunuz sanırım” dedi. Evet unutmuştum, aklım zaten bir karış havadaydı bir süredir. ” Evet unuttum kusura bakmayın, en kısa sürede gönderirim hesabınıza” dedim. Tamamdır görüşürüz faslından sonra o bir üst kata evine girdi ben de kendi evime. Üstümü değiştirdim bir kaç rutin ev işinden sonra bebeğimin karnı acıkmış olacak ki ağlamasıyla beşikten kucağıma alıp emzirmeye başladım. Aklım hala biraz önceki karşılaşmaydı. Yeniden düşünceler beynimi ele geçiriyordu. Soneri düşünüyordum yine, bebeğimi emzirirken bu hiç doğru değildi. Ama düşüncelerim iyice sapkınlaşmıştı istemsizce, engel olamıyordum .Bebeğimi emzirdiğim gibi onu da emzirsem , sütümü yese…

İyiden iyiye onu istiyordum artık. Uzun süre sevişmemek, seks yapmamak buna sebep oluyordu. Benim de ihtiyaçlarım var, nasıl kurtulabilirdim ki pis düşüncelerden? Bir süre sonra bu düşüncelere direnmeyi bırakmıştım. Mastürbasyonlarımın ana kahramanı ev sahibim olmuştu artık. İzlediğim seks filmlerinin yerini onun hayali almıştı.Her defasında daha cesur şeyler düşünüyordum ve artık onunla olmayı sadece istemekle kalmayıp nasıl yaparım diye düşünüyordum. Erkek zaten sen tamam desen her türlü yapar demeyin, her şey sadece bundan ibaret değil. Adımın çıkmasını istemiyordum. En kötüsü o da toplum baskınından korkup beni redderse her şey berbat olurdu. En iyisi direkt hareket etmek yerine yoklamak diye düşündüm. Ama nerden başlayacağımı bilmiyordum. Derken aklıma kirayı ödemediğim geldi. Basit ve sıradan, akla ilk gelen şey.Ama içinde bulunduğum durumda kullanabileceğim en mantıklı şeydi bu. Kirayı bedenimle ödemek… Aslında ödeyebilecek param vardı kocam gönderiyordu ama derdim kira ödemek değildi malumunuz.

Bir kaç gün sonra evdeyken telefonum çaldı. Beklediğim gibi arayan ev sahibiydi. Kısa bir merhaba nasılsınız konuşmasından sonra kirayı sordu . Role girip biraz maddi sıkıntıda olduğumu, 2 gün sonra elden vereceğimi söyledim. Hafif sitemkar bir sesle “peki bekliyorum” dedi ve kapattı. İşi yavaş yavaş istediğim noktaya götürüyordum ve tabiki 2 gün sonra ödeme falan yapmayacaktım. 2 gün sonra akşam ev sahibimi aradım :

B: Selam Soner bey, kira için aramıştım müsaitseniz bana gelebilir misiniz? Çocuğum biraz rahatsız gibi yalnız bırakmaya korkuyorum. Hem size bir kahve ikram edeyim, geçenki nazik davranışınızı karşılıksız bırakmak istemem.

S: Merhaba , pek bilemedim açıkçası ama madem çocuk rahatsız gelirim birazdan.