Sena ve Buse içeri girip ayakkabılarını çıkarmaya başlarlar.

Kapının yanında uzun ince bir koltuk var ikiside oraya oturup ayakkabılarını çıkarmaya çalışıyorlar ilk Buse ayakkabısını çıkarıp kenara koyar o çoraplı ayağı bile benim sikimi hafiften kaldırmaya yetiyordu.Benim üstümde beyaz üstünde bordo desenler olan bir gömlek ve altıma siyah pantolon eşofmanımsı tarzda ve o gün onlar için çok güzel bir fön çekmiştim çok iyiydim.

Benim eşofmanımın önünde hafif bir kabarıklık oluşmaya başladı.

Buse sağ ayağındaki ayakkabıyı bir türlü çıkarmayı becerememişti.Sena hemen çıkarıp bana doğru döndü beni yukarıdan aşağıya bir süzdü.

Sena:Çok yakışıklı olmuşsun dedi.

Ben:Çok teşekkür ederim sizde çok güzel olmuşsunuz dedim kırmızı yanaklarım ile ilk defa bir kız bana böyle diyordu annem haricinde.

Ve gözleri bi anlık kabarıklığa doğru kaydı gözleri hafif açıldı ve şaşırdı hafiften yanakları kızarmaya başladı

Ve gözlerini hemen başka bir yana kaçırdı ben hemen anladım ama yapabileceğim bir şey yoktu o an.

Buse:Yakışıklı naber dedi samimi bir şekilde.

Ben:İyiyim Busecim senden naber dedim(Güler yüz ile)

Buse:İyiyim bende geçelim mi içeriye doğru dedi dikilmeyelim ayakta hem bir kaçımızın sorunları olabilir.

Kesinlikle beni kast ediyordu.

Ben:Tabi tabi geçelim dedim.
İçeriye doğru giderken hafif kafamı eğidim aşağının durumunu görmek için ve harbiden biraz kabarmış belli oluyordu.

Ben:Buyurun geçin dedim.Oturduk ben hemen otururken elimi atıp pantolonu düzelttim belli olmasın diye.

Sena:Evinizi güzelmiş buraya bakmasına iştir dedi.

Ben:Evet biraz öyle ama işte ben bakmıyorum nasıl olsa hiç sorun değil.

Buse:Para çoktur o zaman sizde dedi.

Buse parayı çok seven birisi kısacası gold digger.

Az dizi izledik bir şeyler yedik.Ve aklıma bir fikir geldi.Annemin bodrumda şarapları vardı.

Ben:Hemen geliyorum kızlar bekleyin.

Sena:Nereye ya dedi.

Ben:Geliyorum sürprizim var dedim.

Buse:Ne tür bir sürpriz dedi.

Ben:Buse fazla merak etme işte getirince görürsün.

Ben hemen aşağıya inip bir şişe alırım ve yukarıya çıkarım.

Buse elimdeki şişeyi görür.

Buse:Ooooo böyle şeyleriniz vardıda neden daha önce getirmedin dedi.

Sena:Ben içki sevmem ben içmeyeceğim(Asık bir surat ile.

Buse:Ya mızıkçılık yapma zaten yılda bir böyle şey oluyor az içsen birşey olmaz dedi.

Sena:Ben az içsem bile sarhoş oluyorum Buse dedi.

Buse:Ya birşey olmaz bak çocuk o kadar getirdi bizim için dedi.

Sena:Ya offf tamam ama sarhoş olursam bana siz bakacaksınız dedi.

Onlar konuşurken ben ayaklarını izliyorum bir yandan.

Buse:Hopppp nerelere daldın Emre dedi.

Ben:Ha ney bir şey yok ya öyle halı desenine bakıyordum.

Buse:Heee tamam dedi(Gülerek).

Şişeyi açtım herkese bir kadeh koydum.

Buse ortaya bir laf attı.

Buse:Eee böyle susup sadece şarap mı içeceğiz dedi.

Ben:Ne yapalım bilmiyorum ki dedim.

Sena susmuş hiç konuşmadan bizi dinliyor.

Buse:Aklımda bir fikir var Doğruluk Cesaretlik(Sinsi bir gülümsemeyle).

Ben:Tamam ben bir şişe alayım mutfaktan dedim.

Mutfağa doğru yürümeye başladım o anki aklımdaki tek fikir çoraplarını çıkarttırmaktı.Onu düşününce bile fena oluyordum.Şişeyi aldım ve hemen içeriye yöneldim.

Sena:Tamam ama çok fazla ileriye gitmek yok dedi.

Ben:Sena hiç olur mu öyle şey dedim.

Sena biraz sarhoş olmuştu ama Buse sanki bana yiyecekmiş gibi bakıyordu.

Buse:Tamam sende amma korkaksın ha dedi.

Busenin bu sözünden sonra bende korkmaya başlamıştım.