Odadan çıktıktan sonra otelin barına indim. Aslında büyük bir otel değildi ancak barı gerçekten kaliteliydi. Birkaç rus dahil olmak üzere bar müdavimleri öğlen sıcağına rağmen yine içiyordu. Barmenle kısa bir sohbet ettik. Beş gündür kalmamıza rağmen yüzümü ilk defa görünce şaşırdı. “Özel bir durum mu var” diye sorduğunda geçiştirdim. Ancak nasıl bildi anlamadım, “Yenge masöre mi emanet” diye sorunca şok oldum.

İstemsizce gülümsedim, tekrar geçiştirmek için “evet ya sağolsun ilgileniyor” deyip konuyu kapatmaya çalıştım. Hatta kalkar gibi olduğumu görünce “abi masörümüz yukarda karını nasıl tatmin ediyorsa ben de burada seni memnun edeceğim. Özel bi içkim var sana” diyerek kolumu tutup geri oturttu.

Hazırladığı karışımı merakla bekledim. Şekerli ancak keskin alkol tadı hissedilen bir kokteyl hazırlamıştı. Freş meyve tatları da hoşuma gitti. “Hızlıca içebilirsin abi” sözüne güvenip yaklaşık 15 dakikada muhabbetle beraber bitirdim kokteyli. Muhabbet genel olarak karım ve evliliğimiz hakkındaydı. Bir ara karımın nasıl göründüğünü sordu. Vücudunu tarif ettiğimde ilgiyle dinledi, “of, tam bizim masörün kalemi” dediğinde tepki verecek kadar ayık değildim. “Abi bizim masörün postaları uzun sürer ama karın kollarında rahatlıyodur şimdi, için rahat olsun” dediğinde de alt metni sezemedim. Biraz daha muhabbet ettikten sonra bardan ayrıldım.

Denize girmeye karar verdim, sahilde yürürken içimde gereksiz bir heyecan ve hareketlilik hissediyordum ancak alkole yordum. Biraz yüzdüm, karımı ve masörü aklımdan çıkaramadım.

Barmenin kurduğu cümleler kafamda sahnelere sebep olmuştu. Masörü ve karımı düşündükçe çıplak vücutlarının ne kadar yakıştığını fark ettim. Karımın bedeni masörün altında inlerken hayal edince ereksiyon oldum. Biraz bekledim ancak geçmedi. Hızlıca denizden çıkıp, sahilin ucundaki çalılık alana ilerledim.

Masörün karıma yaptıkları beynimde bir porno gibi oynuyordu. Onlar şuan odada ne yapıyor bilmiyordum ama benim kafamdakinden pek uzak olamazdı. Ve bu fikirler nedense beni hiç olmadığım kadar azdırıyordu. İşleri bitince tablete kavuşacağımı hatırlayınca iyice azdım. Sonunda ağaçların arasında tenha bir yere gelir gelmez şortumu indirdim.

Masörün karıma hunharca pompaladığını hayal ederek avcumun içine gelmem 30 saniye sürdü. Biraz yere oturup dinlendim. Penisim bana mısın demiyordu, normalde tek postada jelibona dönen alet hala dimdikti. Elimi fazla temizleme fırsatım olmadan avcumdaki döllerle ikinci postaya başladım ancak yine fazla dayanamadım. Adam odada karıma kimbilir kaçıncı postayı geçirirken ben onların hayaliyle toz toprak içinde 2 dakikada 2 kez gelmiştim.

Beni bu kadar azgın yapanın ne olduğunu çözemedikçe barmenin cümleleri daha da ikna edici oluyordu. İkisinini vücudu gerçekten yakışıyordu ve belli ki masör, karım gibi kadınları çok beğeniyordu. Son postada artık sikimi indirmek için biraz materyale ihtiyacım olduğunu düşündüm. Hemen yanımda getirdiğim plaj çantasına ulaşıp telefonumu çıkardım. Masörün instagram profilini bulmak için aranıyordum, otelin sayfasında biraz gezdim ancak ulaşamadım. Ardından aklıma çılgın bir fikir geldi. Hemen karımın instagram profiline girip takip ettiklerine baktım, bingo!

Karım, masörle takipleşiyordu. Ama adamın profili maalesef gizliydi. Telefonumda karımın instagramı da kayıtlı olduğu için onun hesabına geçtim. Masörle hiç konuşmamışlardı ancak profile erişmiştim sonuçta. Bunca hazırlığın ardından bir masörün bir karımın vücut fotoğraflarına bakarak gelmem de 2 dakikamı almadı.

Üçüncü postanın ardından biraz sakinleşmiş gibiydim. Yorgunluk da hissediyordum. Penisim de hafif iner gibi olunca hemen toparlanıp kendime bir şezlong buldum ve uykuya daldım.
Telefonun sesiyle uyandığımda saat 17 idi. Odayı 12’de terketmiş, muhtemelen 14 gibi uykuya dalmıştım.

Telefonu açtım, karım yorgun bi ses tonuyla duşa gireceğini, odaya gelebileceğimi söyledi. Odaya çıkarken nedense masörle tekrar karşılaşmayı hayal ettim ancak öyle olmadı. Odaya girdiğimde o tanıdık koku buram buram suratıma çarpıyordu. Karım saklamaya uğraşmamıştı sanki bu sefer. Çarşaflar dağınık halde yer yer ıslak duruyor, cam ise açılmamıştı. Duşa girip karıma masörün ne zaman gittiğini sordum. “Yeni bitti aşkım. O da bitti ben de bittim. Odasına çekildi biraz güç toplayıp gece yine gelecek.” dedi. “Benden istediğin bi şey yoksa uzanıcam bi tanem” dedim. “Odayı biraz havalandırır mısın ya çok debelendi üstümde ahır gibi oldu oda. Bi de aşkım çarşafları değiştirmelerini rica edebilir misin, kirlilere uzanma şimdi” deyiverdi.

Karımın aldatma sikişinin kokusu odadan dağılsın diye camı açıp, yeni sikildiği çarşafları değişmeleri için resepsiyonu aradım. Resepsiyondan ilk gün masör randevusunda yardım eden kız geldi. Odaya girer girmez gülümsemeye başladı. “Bizim masör burdan geçmiş anlaşılan” derken hınzırca gülümsemesine tepkisiz kaldım. Çarşafları değişti, 200 lira bahşişini aldı. “Sağol aslan abim. Yengeye selam” deyip çıkıverdi. Kapı kapalı olmasına rağmen koridorda yankılanan kahkahasını işitebiliyordum. Ben temiz çarşaflara uzandım, iyi bi uyku çekme hayalim vardı. Öğlen 3 posta 31 beni yormuştu. Karım duştan çıkıp yanıma uzandı.

“Aşkım, bu seferki postalar fazla yorucuydu açıkçası masör iyi bi uyku çekip gece geç saate kalabilir. Biz de güzelce uyuyalım” dedi. Bana doğru yattığı için boynundaki ve memesindeki morlukları rahatça görüyordum. Saklamaması şaşırtmıştı. Bakakaldım. Yüzümü fark edince “Aşkım biraz sert bir masaj tekniği her yerimi morarttı” diye kestirip attı. Bir şey demedim. Masörle karım zihnimde tekrar pornoya başlamıştı.

“Bebeğim aslında gece ben onun odasına gitsem postaya, sen mışıl mışıl uyursun rahat rahat” dedi. Neden bilmiyorum “olur aşkım, olur” diye yanıtladım. Karım uykuya daldı.

Benim gözüme bugün yaşadıklarım yüzünden unuttuğum tablet ilişti. Karımın yanından kalkıp tableti kontrol ettim. Şarjı bitmişti ama muhtemelen 2-3 saatlik bi kayıt vardı elimde. Tableti şarja takıp tuvalete geçtim. Bugün dördüncü kez karımı masörün altında hayal edip 31’imi çektim ve yine hızlıca avcuma geldim. Karımın yanına uzanıp uykuya daldım. Uyandığımda karım odada değildi, not da bırakmamıştı. Ancak tablet şarjı dolu halde sehpanın üstünde duruyordu…

(Devam edecek)