Bu şekilde 1-2 posta attıktan sonra herkes sevgilisi ile odalara geçmeye başladı. Ben Firuze’yi giydirip hemen bir odaya geçtim. İlk biz çıkmıştık, biliyordum ki en son kalan şu anki kullandığımız pis odada uyuyacaktı ve bu keriz benle Firuze olmayacaktı. Hemen en baştaki temiz odaya geçip uyuya daldık. Sabah telefon sesi ile uyandım; arayan bizim hocaydı.
Otobüsün kalkmasına az kaldığını söylemek için arıyordu.

B: Firuze, hadi kalk Firuze.

F: Neee?

B: Hadi kalk, üstünü giy, aşağıda bizi bekliyorlarmış.

Hemen üstümüzü giyip aşağıya servislere girdik. İçeri girdiğimizde bizim oturduğumuz yerin iki yanına bir öğretmen oturmuştu. Bu öğretmen hiç dersime girmiyordu ama teneffüslerde ve öğle arasında arasında falan görüyordum hal ve hareketlerini, beğenmiyordum. Bana çok varoş ve samimiyetsiz geliyordu. Neden bizim yanımıza oturmuştu ki bu? Şimdi amacım cinsel olarak Firuze’ye bir şekilde dokunmamaktı çünkü yeter amk, ama sarılıp etrafa bakmak istiyorum. Ve bu isteğimi sikik bir varoş için durdurmayacaktım. Kolumu Firuze’nin omzuna attım ve kendime doğru çektim. Firuze en başta dur der gibi kendini geri çekti ve gözleri ile hocayı işaret etti. Hoca ise benim sikimde değildi, ben sevdiğim kıza sarılmak istiyordum. Bir daha elimi attığımda bana boyun eğdi ve yapacak bir şey olmadığını anlayıp bana sarıldı. Birlikte camdan dışarı bakıyor, Ege’nin sularını izliyor, bir yandan da saçını kokluyordum. Benim için çok huzurlu bir andı. Kafamı çevirdiğimde hoca bize bakıyordu. Benim ona baktığımı fark edince gülüp ön tarafa doğru hareketlendi. Ön tarafta bir yere oturup tahminimce dışarıyı izlemeye koyuldu. Yine birkaç yere falan gittik; oralarda da pek bir şey olmadı ama Efes Antik Kenti’nde bir olay yaşadım. Bir Alman turist vardı, genç ve güzeldi, sıska ve çelimsizdi ama yüzü güzeldi. Zaten 1-2 göz göze geldik. Onların kafilesi bizim önümüzdeydi. Kızın bakışlarını fark ettiğimde, arkada kızlarla konuşan Firuze’yi yanıma çağırdım ve koluma girmesini belirttim. Kız benim hamlemi anlamış ama kudurmuş orospu daha bakmaya devam ediyordu. Bu beni iyice rahatsız etmişti. Firuze ise kızın bakışlarını fark edip ona ve bana sert sert bakıyordu. Bu bakışlar beni rahatsız etmeye başlayınca, bizim kafilenin en önünden en arkasına gitmek için Firuze’ye:

B: Arkaya geçelim mi?

F: (hırslı) Olur.

Tek nefeste söylemişti. Ben onu tanıyordum, kolundan tutup arkaya doğru hamle yaptık. Derken:
H: Durun, nereye? Herkes önden gitmek için can atıyor, siz arkadan gitmek istiyorsunuz, salak mısınız?
Bu bizim dünkü kavgayı ayıran hocaydı. Sinirli ve sert olduğunu bildiğim için sesim çıkmadı. Tekrar ön tarafa geçtik. Artık etrafla ilgileniyordum ama kız sürekli yanımıza geliyordu. Artık bu işler taciz boyutuna gelmeye başlamıştı. Kız zorla elimi tutmaya çalışıyordu. Ben Firuze’ye gizli bir şekilde kayıt almasını söyledim. Firuze telefonundan kamerayı açıp gizlice kayıt alıyordu. 2-3 kere hamlesini video kaydına aldı. Firuze’ye hocaya göstermesini söyledim ama sabahki varoş hocaya gitmesini söyledim. Firuze koşarak hocanın yanına gitti ve videoyu gösterdi. O sırada kız elimi iyice tutmuş, yüzüme bakıyordu. Derken elini büküp havaya kaldırdım, diğer elimle de yüzüne sert bir tokat attım. Kız ah uh diyerek kendini yere attı. Yerde kendine rolleniyordu, bağırıyordu. Onun bu rollerine dayanamayıp yerdeyken onun karnına 2, yüzüne 3 kere tekme salladım. Hemen oradaki kafilelerin rehberi benim üzerime yürüyüp benim omzumdan tutup yere attı. Hemen köşede duran polis ekipleri olay yerine geldi ve beni yerden kaldırıp kafile şefine bağırmaya başladı:

Polis: Ne vuruyorsun diye?
Polis diğer kadına ne olduğunu sormak için tercümana el işareti yaptı. Tercüman geldiğinde kadının ağzı yüzü kan içinde bağırıyordu:

T: Bu çocuk beni taciz etti.

Diye bağırıyordu. Kadın kalabalık etrafımıza toplanmış, sanki bir boks ringi gibi bir çember oluşmuştu. Taciz bağrışından sonra sabahki hoca bağırarak kalabalıktan sıyrıldı:

H: Nedir senden çektiğim ulan deyip…

Bana tokat vuracakken:

VH: DURUN.

Bağırarak kalabalığın içinden sıyrıldı, elindeki telefonu polise gösterdi:

Polis: Hocayı göstererek, kadın doğru söylüyor, taciz eden kadın.

# Bu sözün ardından oturmuş kadının arkasından bir el saçını tutup arkaya doğru çekti. Yere düşen kadını sinirlenmiş olan bizim kafile insafsızca tekmelemeye başlamıştı. Polisler baya çabaladıktan sonra kızı alıp arabaya bindirdi. Hocalar ise bizi alıp servislere doldurdu. Kimse bana bir şey demiyordu ama sadece Firuze sessizce bana bakıyordu. 2-3 yere daha uğrayıp odalara dağıldık. Firuze yol boyu bana hiçbir şey söylememişti ama kızlara gelince şakır şakır ötüyordu. Odalara dağılınca yine aynı içicez deyip Samet’in odasına geçip beklemeye başladık. Bu oda öncekine göre çok daha büyüktü, ayrıyeten 1 odası daha vardı. Odanın içinde ise bir L koltuk ve televizyon vardı. 1-2 dakika sonra kızlar odaya tekrar girdi. Üstlerindeki kıyafet:

# [Şuna benzer seksi transparan bir jartiyer idi.](https://hizliresim.com/4twdjux)

# \////////////////////////////SWİNGER//////////////////////////////\

* Aynur’unki neon sarı,
* Buseninki mavi,
* Firuze’ninki ise bakire beyazı idi.

SWİNGER
Elleri yine boş değil idi. Aynur’un elinde yine aynı plastik şişede bir karışım vardı, Firuze’nin ise elinde boş bir cam bira şişesi vardı. Firuze elindeki boş şişeyi odanın ortasındaki çekmecenin üstüne koydu, koluma girip beni odanın bir köşesine çekti. Aynı şekilde Aynur Timur’u yatak odasına götürüyor, Buse ise aynı şekilde tuvalete götürüyordu Samet’i. Ben:

F: Bak, şimdi yanlış anlama.

B: Noldu?

F: Bu teklifi sana güvendiğim için yapacağım.

B: Ya ne olduğunu söyler misin, ne teklifi?

F: Bugün o kadın seni taciz etti ya…

B: Eeeee…

F: Bu benim sebepsiz hoşuma gitti. İçimden seni paylaşmak istiyorum. Bu konuyu bizim kızlara da sordum ama onlar bana ek olarak birkaç şey de istedi. SWİNGER yapmak ister misin?

B: Olur.

Benim için olabilecek bir fantezi idi, çok takmıyordum böyle şeyleri. Keyfime bakıyor idim ve bu gece baya eğlenceli geçecek gibiydi. Odanın köşesinden gidip koltuğa oturdum. Çok geçmeden Samet gülerek yanıma geldi ve oturdu. Gözlerimin içine bakıyordu, onaylar gibi baktım. Çok geçmeden Samet’le Buse de odasından çıktı, o da gülüyordu. Çok geçmeden hepimiz şişenin etrafına dizilmiştik. Benim herkesin yanında sevgilisi vardı. Ben bir Aynur’a bakıyor, bir Firuze’ye bakıyordum. Timur gavatı:
T: Ben başlıyorum o zaman.

Deyip şişeyi çevirmeye başladı. Şişe döndü döndü, bir tarafı Buse’ye, bir tarafı ise Timur gelecek şekilde durdu. Buse orospusu hemen ayaklanıp Timur’un yanına gidip onu çekti. Timur ise:
T: Dur, daha yaparız, önce izleyelim.

Dedi. Sıranın kendimde olduğunu his

sederek şişeye çevirdim. Şişe döndü döndü ve Firuze ile Samet’i gösterdi. Firuze ise bana bakarak Samet’in yanına geçti, mecbur. Aynur ise benim yanıma gelmişti. Aynur 150 boyunda, 40 kilo, esmer, küçücük bir kız idi. Daha dün bekareti bozulmuştu, belki bana dapdaracık amcık düşmüştü. Yanıma gelip oturdu ve dudaklarıma yapıştı. Öpüşmesini pek bilmiyordu, dilini iyi kullanamıyordu. Ben ağızımı çektiğimde:

A: Bana bakarak, dün Firuze’ye yaptığın gibi istiyorum.

B: Nasıl?

A: Sert işte.

B: Ama dayanamazsın, çok acır, daha dün patladın zaten.

A: Olsun, dayanırım ben.

B: İyi, nasıl istersen.

İşime geliyordu, amı daha dün açılmıştı. Neyine güveniyordu? Beni Timur ile karıştırıyordu, benimki ikisinden de büyük ve kalındı. Canı onun tahmininden daha çok acıyacaktı ama artık onun için çok geçti. Ben artık ilkel beynimi açmıştım, artık geri dönüşü olmayan bir yolda girmişti Aynur, ama farkında değildi.
Ayaklanıp pantolonumu indirdim. Firuze’ye baktığımda L koltuğun sol köşesinde Samet’e sakso çekiyor, halinden memnun gibi gözüküyordu ama içten kendini suçladığından benden uzak durmaya çalışıyordu. Buse Timur’a saksoya başlamış, gırtlaklıyordu. Biz onlara göre baya yavaş kalmıştık. Timur ise gözlerimin içine bakıyordu, hadi artık diye. Aynur’a geldiğimde o da bana bakıyor idi, sıranın bana geldiğini hissetmiştim. Bir iki adım geriye gittim ve pantolonumu ve üstümdeki her şeyi çıkardım. Artık hazırdım, kalmış sikim ile Aynur’a doğru yaklaştım. 1-2 dakika bana baya amatör bir şekilde sakso çekti ama sadece başını alıyor, 1-2 defa da diş değdiriyordu. En son dayanamayıp hem sert hem hafif bir tokat attım. Ne olduğunu anlayamadı.

B: (bağırarak) Hem sert istiyorsun, hem de böyle mi sakso çekiyorsun, orospu! Aç ağzını, dişlerini içine çek!
Kafasını tuttum, ileri geri yapıyor idim, onu baya zorluyor, nefesiz bırakıyordum. Sikim ise onun boğazının derinliklerine kadar giriyor, salyaları akmış sikimi kaplamıştı. Sikim yeteri kadar ıslamıştı, artık küçücük amına girmenin vakti gelmişti. Misyoner pozisyonuna getirip ayaklarını omuzunun arkasına koyup onu kitledim, baya esnekti, başkası olsa yapamazdım. İlk önce sadece başını sokmaya çalıştım ama baya dar idi, başı bile girmiyordu amına. Hem minyondu hem de yeni bozulmuştu. Gözlerine onay bekler gibi baktım, kafasını onaylar gibi sallayınca artık benden günah gitmişti. Amını iyice zorluyordum, bir an sikim kırılacak gibi de hissettim. Başını öyle böyle soktuktan sonra Aynur ile göz göze geldim. Dişlerini sıkmış, dudaklarını kaldırmış, bana bakıyor, ha hala nasıl devam ediyordu anlamıyordum. Benim sikim bile zonklamıştı, artık sinirlenmeye başlıyordum. Birden içine hepsini soktum.

Bağırmaya başladı. 4-5 saniye bağırdı, bağırmadı. Firuze eli ile ağızını kapattı ve Aynur’un karnına kafasını koydu ve sikimi izlemeye koyuldu. Ben sadece sokmuş, içinde bekletiyordum. Aynur ise debelenmeye başladı, ayakları ile beni itiyordu. Kendimi kötü hissetmiştim, penisimi narince çıkartıp Firuze’ye elini çekmesini söyledim:

B: Aynur, gerçekten istiyor musun?

Deyip elini tuttum. Bu onu rahatlaştırmak için yapılmış bir hamle idi.

A: Evet ama acıyor. Sende öyle yapınca istemeden oldu debelenmem.

B: Ama sen bana dayanırım demiştin, ondan bu kadar sert girdim.

A: Tamam, devam et sen.

B: Bak, emin sen debelenip durma. Sana tecavüz ediyormuşum gibi hissediyorum.

A: Tamam, tamam, devam et.

Tekrar sikimi amının bastırmaya başladım. Bu sefer girmesi daha kolay oldu, hafif hafif git gel yapmaya da başladım. Canın acıdığını hissediyorum ama o az önceki dediklerimden sonra sadece ağlıyor. Bu ahlamalar tek başına odayı dolduruyordu. Firuze tekrar karnına yatmış, o da bir yandan ağlıyor, bir yandan da Aynur’a giren yarağıma bakıyor idi. Bir ara ağlamak için ağzını açtığında yarağı Aynur’un amından çıkartıp Firuze’nin gırtlağına kadar sokup çektim. “İkt!” deyip öksürdü, tekrar Aynur’un amına soktum. Hızlı hızlı git gel yapmaya başladım. Sadece ıghlıyor, o da nasıl ıghlama bağırmadan farkı yoktu, o da iniliyordu. Bu kadar dar bir amcığın karşısında fazla dayanamayacaktım. En sonunda Aynur’u kucağımda zıplatıyordum.
İçerideki manzara şundan idi: [temsili](https://hizliresim.com/hr8t70d)

1 posta attım, atamadım. Aynur’un haline dayanamayıp bıraktım, ondan sakso çekmesini istedim. Diğer kızlar ise ağızımız boş durmasın diye yanıma gelip sakso çekmeye başladı. Onlar dilini çıkarmış ve birleştirmişti, ben o 3 dilin arasına sikimi sokup sokup çıkardım. Gece böyle bitmiş, odamızda uyuya kalmıştık. Sabahına odada uyandım, herkes bir yerde idi. Firuze’yi ve erkekleri uyandırdım. Çantamdan üstüme kıyafetlerimi giydim, baktım Firuze daha ayıkmıyor. Onun için iki üç kıyafet seçip onun yanına gittim ve ona giydirdim.