O gün sudeyle tatlı yedikten sonra evdekilere de tatlı alıp geri döndük. Eve dönene kadar ufak tefek sohbetlerimiz olsa da genel anlamda suskunduk ikimiz de. Sudeye olan biteni uzun uzun, bütün çıplaklığıyla anlatmıştım. Sude yaşına göre olgunca karşılamıştı bu durumu ve bence kendini benim ve Cerenin yerine koyup bizi biraz olsun anlayabildi. Öte yandan eşimin bu durumu öğrenip yıkılmasını; en azından onu yıkacak bu haberi kendisinin vermek istemediği benim işimi kolaylaştırmıştı. Ancak ona tekrar Cereni sikmeyeceğime dair bir söz verdim.
Eve döndüğümüzde eşim eve gelmişti bile. Cerenle göz göze geldik, o da hala eli ayağı titrer bir vaziyetteydi, eşime belli etmemeye çalışıyordu. Gözlerimle ona sorun yok diye işaret ettim ancak heyecanı geçmemişti. Mutfakta yalnız kaldığımız bir anda ona “Sudeyle konuştum, Damlaya bir şey söylemeyecek. Ancak biz de bir daha yapmıcaz” Cerenin cevap vermeye fırsatı olmadan mutfağa eşim girdi ve sohbetimiz yarıda kaldı.
Gece yatağımdayken Cerenden mesaj geldi, ona biraz daha detaylı bir şekilde olan biteni açıkladım. Ceren de, Sude gibi Yılmaz puştunun öğrenmesiyle ilgili hiç bir kaygı duymuyordu. Onun da endişesi karımın bunu duymasıydı. Cerene olanı biteni mesajla açıkladıktan sonra ikimiz de mesajları sildik ve yatakta karıma arkasından sarıldım.
Ona sarıldığım anda duyduğum huzur çok başkaydı. Daha saatler öncesinde onu kaybetme korkusunu iliklerime kadar hissetmiş, ne kadar durumu soğukkanlılıkla halletsem de yine de içimdeki endişe, korku ve heyecan beni çok yormuştu. Sarılırken yaşadığım duyguları, seks yaparken aldığım hazla kıyaslamaya başladım kafamda. Karıma duyduğum aşk; hayatımın her alanını güzelleştiriyordu. Bana verdiği sonsuz sevgi ve destek ile her şeyi başarabileceğimi düşünüyordum. Eve her geldiğimde beni karşılaması, güler yüzü, bana sarılması benim için paha biçilemezdi. Cerene karşı duyduğum müthiş cinsel istek, karıma duyduğum aşkın yanında gerçekten hiç kalıyordu. Evet Cereni sikmek harika hissettiriyordu, Ceren müthiş vücut hatlarına sahip çok güzel bir kadındı. Üstelik onunla gizli sikişmemiz de bizim aldığımız hazzı arttırıyordu yakalanma korkusuyla. Ama ne olursa olsun seksten aldığım haz boşalana kadardı. Karıma bir daha ihanet etmek istemiyordum. Sudeye de kendime de bir söz vermiştim. Cerenle bir daha yatmayacaktım.
Aradan bir hafta geçti. Karımın beni öpmesiyle uyandım. İşe gitmek için hazırlanırken beni öperek uyandırmış, kahvaltıya çağırıyordu. Onunla kahvaltıya indim. Sude ve Ceren de bizimleydi. Beraber kahvaltımızı yaparken hepsinin yüzünden mutluluk görmek beni de mutlu etmişti. Cerenle 1 haftadır ilişkimiz; onunla sikişmeye başlamadan önceki halimize dönmüştü. Sadece başbaşayken ettiğimiz sohbetler biraz azalmştı anca onun dışında her şey eskisine dönmeye başlamış git gide normalleşiyordu. Ben de artık kabullenmeye başladım. Cereni sikmek ne kadar bana büyük bir keyif verse de, bu arkamda bırakacağım bir şey olacaktı. Cerenin de aynı şekilde düşündüğünü biliyordum. Sude de sözünü tutmuş, karıma bu olanlardan hiç bahsetmemiş hatta ne bana ne de Cerene karşı en ufak bir imada bile bulunmamıştı. Sudenin bu sırrı tutmasındaki ana sebebi merak ediyordum. Gerçekten ablasının çok üzüleceğini düşündüğü için mi ona ihanet ettiğimi söylemiyordu ? Peki onu aldattığım kadın Ceren değil bir başkası olsa bu durum değişir miydi acaba ? Ya da Sude gerçekten Cerenin de benim de cinsel arzularımızın eşlerimiz tarafından karşılanmamasını geçerli bir sebep olarak görüyordu.
Günler bu şekilde geçerken; karımla sevişmelerimiz yine çok seyrekti. Artık neredeyse haftada bir bile sikişmiyorduk. Ben iş yerinde 2 3 günde bir öğle aralarında tuvalette otuz bir çekmeye başlamıştım tekrar. İlk zamanlar beni biraz rahatlatsa da sıcacık bir am yerine elimi sikmek, elbette ki yetmiyordu. Pazar günü Sude Ceren ve eşim 4müz evdeydik. Artık havalar iyice sıcaklamıştı. Sabah uyandığımda karım çoktan kalkmıştı. Yatağımdan doğrulup kapıya doğru yöneldim. Elimi yüzümü yıkamak için banyoya gidecektim. Kapı kolunu tuttum, ancak kapıyı açmaktan vazgeçtim. Çünkü üzerimde bir şort ve tişört vardı, ve sabah kalkan yarrağım şortumu delmek üzereydi. Bu halde odamdan dışarı çıkamazdım. Yatağa geri yatıp gözlerimi kapattım ve yarrağımın inmesi için başka şeyler düşünmeye çalıştım. Ancak 2 3 dakika geçmesine rağmen inmiyordu. Telefonumu alıp kafamı dağıtaya çalıştım, yine inmedi. En son yapacak bir şey yok diyip ayağı kalktım ve sikimi şortumun üstüne sıkıştırıp banyoya doğru yöneldim. Elimi yüzümü yıkadım ve sikim nihayet inmişti. Ancak boşalamadığım için zonkluyordu. Hızlıca kahvaltı yapıp; hasta olduğumu söyleyerek yatak odama geri geldim. Karıma sikimi zonkladığını, onu sikmek istediğimi söylesem beni kesinlikle reddederdi. Evde kızkardeşleri vardı. Ben de yapacak bir şey olmadığı için yatak odamda otuzbir çekerek boşaldım.
Sikimin olur olmadık yerlerde kalkması iş yerinde ve dışarıda da beni zor durumlara sokuyordu. O gece yatağıma girince yine ereksiyon oldum. Karım sevişmek istemedi. Bende biraz 31 çektim, ama boşalmadan bir su içmek için mutfağa giderken; mutfak kapısından çıkan Cerenle çarpıştık. Daha doğrusu benim kalkık sikim onunla çarpıştı. Göz göze geldik; birbirimize hasretle bakıyorduk. Onun da beni çok özlediği, yarrağımı istedi her halinden belliydi. 4 5 saniye göz göze geldikten sonra artık beynimle düşünmüyor, sikimle düşünüyordum. Onu kolundan tuttum ve mutfağa sokup dudaklarına yapıştım. Hem vaktimiz azdı, bu yaptığımız çok riskliydi. Hem de benim takatim kalmamıştı. Cereni mutfak masasına domaltıp geceliğini sıyırdım ve tangasını kenara çekip sikimi içeri soktum. bir kaç dakika pompaladıktan sonra içine oluk oluk boşaldım. Boşalmam bitince Ceren kaçar bir şekilde tangasını ve geceliğini düzeltip odasına kaçtı. Ben yaşananların bir rüya olup olmadığını sorgularken odam gidip yattım.
Ertesi gün işe gitmedim. Karım, Sude ve Yılmaz evden ayrılınca Cerenle başbaşa kaldık. En son eşim evden çıkarken, Ceren de ben de salonda ayakta dikiliyorduk. Eşim ayakkabısını giydi, çantasını aldı ve bize görüşürüz diyerek dış kapıyı kapattı. Cerenle 4 5 saniye göz göze geldikten sonra dudaklarımız tekrar birleşti. Karımın evden ayrılmasından 5 saniye sonra tekrar kardeşine yumulmuştum. Bir yanda kendime hakim olamadığım için çok kızgın ve çok aciz hissederken; diğer yandan Cerene duyduğum ve hatta onun da bana duyduğu bu muhteşem arzu beni büyülemişti. Cerenle o gün akşama kadar daha önce hiç sikişmediğimiz kadar ateşli şekilde sikiştik. Öğlene kadar uzun uzun bir birimizin yer yerini yalayarak, her pozisyonda ve evin her köşesinde onu bütün deliklerinden 3 posta siktim. Öğlende duş aldık, beraber yemek yedik ve öğleden sonra da yatak odamızda ona 2 posta kaydım. 5 postalık sikişin ardından ikimiz de mahvolmuştuk ve yaptığımız şeyden hiç suçluluk duymuyorduk…
Devam eden 2 haftada Cerenle dolu dolu sikişmeye devam ederken; bir gün Sude yine bizi yakaladı. Yine eve erken gelmişti ve aynı pozisyonda yatak odamın kapısında bizi görmüştü. Cereni domaltmış sikerken kapıdan içeri yarım bir bakış atıp odasına doğru yürürken bize;
S: Biraz sessiz olun, ders çalışacağımm
Dedi. Ceren de ben de inanılmaz şaşırmıştık. Sudenin ilk yakalamasının ardından böyle bir tepki vereceğini hiç beklemiyorduk. Cereni sikmeyi hemen bitirip giyindim ve Sudenin odasına gittim. Kulaklığını takmış ders çalışıyordu. Yanına oturdum ve
T: Sudeciğim, kızmadın mı bize ?
S: Kızdım, kızıyorum ama. Yalnızca şimdi değil, 2 gün önce ve ondan öncekinde de görmesem de anladım. Yılmaz eniştem umrumda değil, Damla ablam için üzülüyorum ama siz ikiniz o kadar mutlu görünüyorsunuz ki. Ben de zaten bu sırrı tutuyorum, Damla ablam bilmemesi benim için yeterli. Gerisi çok önemli değil.
T: Canım benim, teşekkür ederim. Bizi anladığın, bize yardımcı olduğun için
Diyip ona sarıldım. Artık Sude de Cerenle aramdaki ilişkiyi kabullenmişti. Evde o varken Cerenle sikişmeye başlamasak da ufak tefek oynaşmalarda bulunuyorduk. Bir gün Sude evdeyken Cerene mutfakta arkadan dayamıştı haldeyken Sude mutfağa girdi. Ve bana “Enişte kız kahve yapıyor bırak rahat rahat yapsın” diyip gülümseyerek şaka yaptı. Bu durum içimdeki korkuyu ve suçluluk duygusunu azaltmıştı.
Bir gün evde Ceren ve Sude varken, çok azmıştım. Salonda Cerenle oturuyorduk, Sude odasındaydı. Dimdik sikimi dışarı çıkarıp Cerene baktım. “Sude burda hayatta olmaz” dedi. Ben de ona çok kötü durumda olduğumu, en azından ağzıyla beni boşaltmasını söyledim. Ceren tamam Sude görmesin dedi, hızlıca halledelim dedi. Yatak odama gittik. Yatağa oturdum ve Ceren ağzına almaya başladı. Cerenin bir elimle kafasını bastırıp, diğer elimle memelerini okşuyordum. Onu da kaldırıp yatakta yanıma oturttum. Artık bir eliyle sikimi sıvazlarken bir yanda da öpüşüyorduk. Elim memelernden amına doğru indi, taytının üzerinden amını biraz okşayıp elimi taytın içine sokup amını parmaklamaya başladım. Ceren de azmıştı, artık bana karşı koyamazdı. Bir çırpıda onu domaltıp taytını sıyırdım ve sikimi amından içeri sokarken bana; “Sessiz ol, sude duymasın sakın” dedi. Ben yavaş tempoda Cerenin götünü sikerken kapının arkasında bir karartı gördüm. Ve sonra kapı çok hafifçe aralandı. Kapı sağ tarafımda kalıyordu; aralanınca kafamı direkt kapıya çevirmedim. Sol tarafımdaki aynadan kapıya doğru baktım ve evet, tahmin ettiğim gibiydi. Sude bizi dikizliyordu. Onu gördüğümü belli etmemek adına bir süre kapıya hiç bakmadan Cereni aynı pozisyonda sikmeye devam ettim. Sudenin orada olup olmadığını kontrol etmek için aynadan o tarafa baktığımda; Sude şortunun içine bir elini sokmuş amını okşuyor, gözlerini kapatmış bir şekilde cerenin inlemelerini ve benim pompalama seslerini dinliyordu. Sudeyi öyle görünce cereni sikme hızımı arttırdım. Ceren inlemelerini yavaş yavaş arttırırken, ben de sona yaklaşıyordum. Cerenin amına hızlı hızlı sokup çıkarırken içine patladım. İçine patladıktan sonra kafamı çevirdim tekrar kapıya, ancak Sude orada değildi. Cereni sikerken Sudenin bizi seyretmesi, bende yeni bir arzunun fitilini ateşlemişti…
Bir yanıt yazın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.