Kamp merkezine vardıktan sonra fark ettim ki burası bir cennet. Ayrı ayrı yerleri vardı bana tanıttıkları; Ufak bir şelalemsi yer, ormanlık, sahile beş dakika yürüyüş, kamp alanları, ortak tuvaletler, ufak evler… Gerçek anlamda harika bir yerdi burası. Minibüs ile kamp alanına geldikten sonra beni Berat isimli liseli bir genç karşıladı sonradan öğreneceğim ki kendisi lise son, 18 yaşında birisi. Berat bildiğiniz liselilerden, afacan, azgın, mezuniyetine yakın, hafif yakışıklı ve uzun boylu birisi. Beratla kapı üstünde sohbet ettik, lafladık. Düz patika yoldan hafif bir tepeye doğru ilerledik birlikte, bu sırada birbirimizi daha yakından tanıyabildik. Kamp alanlarına geldikten sonra etrafta koşturan, müşterilerle ilgilenen Yeliz bizi gördü ve yanımıza geldi. Çok sevecen bir kadına benziyordu ki bunu düşünmeden Yeliz abla kollarını açıp bana sarıldı. Yeliz tam bir milfti. Üstelik sarışın milf. Türk sarışın ve hala seksi kalmayı başaran o kişileri bilirsiniz. Dolgun bir göt, hafif büyük memeler, nispeten dekolteli ve göt gösteren giysiler… Bana sarıldığı anda dik memeleri benim memelerim ile buluştu. Sütyen seven biri değilim, belli ki o da sevmiyor çünkü memelerimiz bildiğiniz ayak üstü sevişti. Ayak üstü onunlada selamlaştık ve tanıştık ardından Berat’a görüşürüz diyip içeriye geçtik.
Yeliz: Tekrardan hoş geldin tatlım, ortalığı beğendin mi?
Ben: Harika Yeliz hanım, sizleri gerçekten tebrik ederim. Olağanüstü.
Yeliz: Çok uğraştık tatlım burası için, ben, kocam… Uzun yoldan geldin senin çok vaktini almak istemiyorum. Bu akşam şelalenin etrafında bir tanışma partiside düzenleyeceğiz. Biralar, çerezler falan filan. Çok güzeldir orası. Şimdi tatlım, senin buradaki görevin müşterileri karşılamak. Müşteriler gelecek, karşılayacaksın, yerleştireceksin ve bir arzuları varsa sen ilgileneceksin. Her ilgilendiğin müşteri için prim alacaksın. Bu yüzden sana bir telefonda vereceğiz. İstersen şirket aracınıda kullanabilirsin istekler için.
Yeliz konuştukça konuştu, ne yapacaklarımı nelere sahip olacağımı, vardiyalarımı, insanları falan anlattı bilirsiniz hem mülakat hem de iş anlatımı. Yarım saatin sonunda beni kalacağım yere götürdü. Kalacağım yer ufak bir ahşaptan evdi, müşterilerin kaldığı yer gibi değildi ama yine de tatlıydı. Temiz, etrafı temiz, kadına uygun. Yeliz gittikten sonra soyundum, günün yorgunluğu ve otobüste yaptıklarımdan sonra kendimi yatağa bıraktım. O yorgunlukla uyuya kalmışım. Gözleri açtığımda hava kararmıştı, göz ucuyla etrafa bakındım ve tam yatağımın önünde olan pencerede karaltı gördüm. Kafamı kaldırmamla karaltı aniden kayboldu. Işık tekrar odaya vurmuştu. Kesinlikle biri beni ve vücudumu gözetlemişti. Yataktan kalkıp kapıyı açtım ama çevrede böceklerin sesinden başka bir şey yoktu. Direkt perdeleri kapattım. Vücudumun her tarafı artık birisi tarafından görünmüştü. Saate baktığımda Yeliz ablanın bana söylediği saatin yaklaştığını gördüm. Üzerime simsiyah bikinimi giydim, bikinin alt tarafının yanları yani bacak tarafı ipliydi yani etim gözükebiliyordu yandan. Bikini geçen seneden kalmaydı, hafif kilo almış ve büyümüştüm. Bu yüzden bikini artık üzerime dar geliyordu, iyice göğüslerimi büyütmüştü ve arka ipi durmadan kıçımın arasına kaçıyordu. Yine seksi bir şeye döndüm. Üzerime siyah bir etek üstüme de siyah dar crop bodymi çekip yola koyuldum.
Benden önce birkaç kişi varmıştı, yeni tanıştığım ama size şu anda anlatmayacağım 2 kişi daha buradaydı isimleri ise Merve ve Buğra. Gidip selam verdim. Ortamın ambiyansı şahane. Gölün etrafındaki taşların arasına ufak ışıklar koyulmuştu ve birde oturmamız için masa ve sandalyeler vardı. Dört dörtlük ortamdı. Loş bir şelale işte. Bir süre oturup lafladık ardından diğerleri gelince partiye başladık. Herkes birasını içiyordu. Bir ara Yeliz abla masa üstüne kalktı hem de benim masamın üstündeydi. Yüzüne bakmak için kafamı çevirdiğimde eteğinin altındaki bikinisini görebiliyordum. Am dudakları belliydi,düzeltmemişti.
Yeliz: “Hepiniz hoş geldiniz çocuklar. Biliyorsunuz yaz sezonu başladı. Yaz sonuna kadar umarım birlikte kalırız ve mutlu günler geçiririz. Ve tabii bizde çok para kazanırız! Hahahaha!”
Hep birlikte güldükten sonra Yeliz abla masadan inmek için bacağını basamağa attı fakat tam bastığı anda ayağı kaydı. Ani refleksle tutmak için iki elimle onun kasık bölgesinden tuttum. Bir elim götünün üstünde diğer elim ise amının üzerindeydi. Sıkı tuttuğum içinde hissetmemesi imkansızdı. Birbirimize birkaç saniye baktık ardından bana teşekkür edip daha düzgün şekilde indi.
Yemekler, içkiler devam etti. Artık göle girme zamanı geldi. Herkes soyundu, bikinileri ve şortlarıyla kaldı. Teker teker atladık. Gölün serin sularında eğleniyorduk. Bazıları dans ediyor bazıları atlama yarışı yapıyor bazıları dışarıda telefonla oynuyordu. Ben pek kolay kaynaşamam. Aldım biramı elime geçtim bir köşeye öylece insanları izlemeye başladım. Berat’ın gözleri sürekli bendeydi. Bazen hatta suyun altına dalıyor baya bir kalıyor ve çıkıyordu. Eminim suyun altından beni görmeye çalışıyordu ama bu imkansızdı. Hem hava karanlık hem de suyun altına aydınlatma yoktu.
Yeliz yalnız olduğumu görüp yanıma geldi, elinde de bir tane bira vardı. Sırtını taşlara yasladı ve doğrudan yanımda durdu. Omuzlarımız birbirine ara ara değiyordu.
Yeliz, “Bugün hayatımı kurtardın kızım valla, tutmasan düşecektim.”
Ben: “Ne demek Yeliz hanım. Ani reflekslerim biraz çalıştı işte.”
Yeliz: “O nasıl refleks tatlım? Bildiğin her yerimi tuttun. Şaka yapıyorum. Teşekkür ederim. Kaynaşabildin mi?”
Ben: “Evet, yavaş yavaş yani. Alışmam zaman alacak.”
Yeliz: “Alışırsın, çok zor değil zaten harika bir ortam. Buradaki tek eksikliğin yalnızlığın olacak.”
Ben: “Yalnızlığım? Nasıl yani?”
Yeliz: “Yanii kızlık konuları işte. Bazen çok fazla ihtiyacın olabiliyor şeylere…”
Ben: “Hııh o şeyler. Hiç yanımda getirmedim ki.”
Yeliz: “Nasıl ya? Gerçekten mi?”
Ben: “Evet, yanii ne bileyim ihtiyaç duymam diye düşündüm.”
Yeliz abla bir süre sırıttı ardından elinden tutup beni kendi evlerine doğru götürmeye başladı. Üst kata çıktıktan sonra odalarına girdik, giysi dolabını açıp bir kutu çıkarttı kutu biraz büyüktü. Yatağa koyduktan sonra kapağını açtı. Yaklaşıp tek tek incelemeye başladım. Tarz tarz kıvrımlı dildolar, tırtıklı tırtıksız şeyler, plug falan. Fakat en son bir dildoyu çektikten sonra bir şey gördüm o da strapondu. Belden bağlamalı, siyah hafif uzun bir strapon. Straponu kutudan çektim ve ona gösterdim. Yeliz abla ilk önce şaşırdı. “Aaa, onun orada… Hmfhm ne işi var ya?” İlk başta güldüm, bir süre sonra elimi strapon ucuna götürüp hafifçe ellemeye başladım.
Yeliz: “Hoşuna gitti galiba.”
Başımı sallamakla yetindim. Birazcık daha avucuma aldım straponu bu sırada diğer elimde başka bir dildoyu tutuyordum. Yeliz o sırada beni süzmekle meşguldü. Bir ara gözlerimi kapatıp elimdeki dildoyu ağzıma götürdüm ve hafifçe dilimi kondurdum, straponu yana koydum. Gözlerimi kapatmış hafif hafif dildoyu yalarken Yeliz yandan ben görmeden straponu almış ve zaten bikinili beline bağlamıştı. Gözlerimi açtığım anda Yeliz abla arkamdan bana sarıldı. Sertçe straponu bacaklarımın arasına soktu. Beni konuşturmadan boynuma ve omuzlarıma saldırıp yalamaya başladı. “Mğshmmm. N’apıyorsun?” Yeliz abla konuşmadan sol eliyle amımın üzerine gelen bikini ipini yana çekti, straponu tutarak am dudaklarıma hizaladı ve bir çırpıda içime girdi. “AAHHMMVM! YELİZ ABLA!”. Yeliz abla konuşmadan sanki kendi sikiymiş gibi beni sikmeye başladı. Çok derinden inliyordum. Arkamdaki milf gerçekten zevk alıyordu, hırıltılarını ve onunda inlemelerini duyuyordum. “Aah-mhmh, aahh.” ben inlerken Yeliz abla elini memelerime çıkarttı sertçe bikinimi aşağıya çekip çıplak memelerimi sıkıp bırakmaya başladı. Sert sert straponlu belini bana vuruyordu. Birbirimize bakıp inliyorduk.
Anlık olarak içimden çıktı, beni ters çevirip kendisi yatağa oturdu ardından beni üzerime çekti. Bacaklarımı ayırıp onun kucağına oturdum, otururkende straponu tutarak amıma hizaladım ve oturdum. Hızlıca dudaklarımızı birleştirdik. Deli gibi şehvetle öpüşüyorduk. “Mğshm. Çok güzelsin tatlımm. İlk defa kocam yerine seni arzuladım.” Konuşacak gücüm bile yoktu. Sadece inliyordum o sırada. “Ahhmfmvm! Immhm! Yeliz… Daha sert sik beni! Sik beni Yeliz!” Yeliz gaza gelmiş olacaktıki çok daha hızlı içime gidip gelmeye başladı. Bir yandan meme ucumla oynuyor bir yandan belini oynatıp beni sikiyordu. Birkaç dakika sonra bacaklarımı kasmaya başladım, gözüm kaydı ve boşalmaya başladım. “AAHMFVMMMMM! BOŞALIYORUMMM! UVMHM!”
Boşalmam bittikten sonra ikimizde yatağa düştük. Yatak üzerinde yeniden öpüşmeye başladık. Gece devam ediyordu. Yeliz abla bu sefer yandan straponu amımın önüne getirip deliğe hizaladı ve yavaş yavaş içime girdi. İçime girerken sertçe dudaklarımı ısırarak kanatacak şekilde çekiştirmeye başladı. İkinci kez sikiliyordum bu kadının altında… 1-2 saat boyunca daha seviştik. Çeşit çeşit pozisyonlara soktu beni ardından bir köle gibi çıplak şekilde kapının önüne attı…
[Devam edecek…]
